17 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
l: NİSAN 1999 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA 17 Anayasayı değiştirme gerekçesi DSP lideri ve Başbakan Bülent Ecevit, geçenlerde bir televızyon programında 1982 Anayasası'nın değıştırılmesı gerektiğıni savundu: "7982 Anayasası aslında büyük ölçüde devletçi biranayasa. O nedenle birçok ekonomik açıdan gereklı özelleştirmeler Anayasa Mahkemesı'nden ya da Danıştay'dan dönüyor. Sistemin toptan gözden geçirilmesi lazım." 1982 Anayasası'nın hemen değiştırilmesı önerilebılecek kimi maddelerini anımsayahm: - Din derslerinin ilk ve ortaöğretimde zorunlu olması. - Basın ve yayın özgüriüğüne dönük kısıtlamalar. - Dernek kurma, toplantı ve gösteri yürüyüşü hakkı üzerindeki sınırlamalar. - Işçi sendikalarının 1982'den bu yana yakındıklan çalışma yaşamına. sendika ile toplu iş sözleşmesi ve grev hakkına ilişkin antıdemokratik hükümler. - Geçmişte Bülent Ecevit 'in de üyesi olduğu Atatürk'ün Türk Dil Kurumu ile Türk Tarih Kunımu'nu işlevsiz hale getiren 134. madde. - Bilımsel özerkliği yok eden YÖK ile ilgili hüküm. - Yargı ve yargıç bağımsızlığını kökünden zedeleyen Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu'nun yapısına ilişkin 159. madde. Daha sürüsüne bereket madde sıralamak olası. Bunlan bir kenara bırakacaksınız, özellikle enenı özelleştirmelerinde kimi gruplar ve uluslararası sermaye istedi diye anayasayı değiştirmeye kalkacaksınız! Oldu mu ya... ISIK KANSl CHP bildirgesi ile DCP benzerliğine tepki CHP'nin seçim bildirgesinin, bü- yük ölçüde Demokratik Cumhuriyet Programı'ndan (DCP) etkilendiğine, hatta programdan bire bir bölümler içerdiğıne ilişkin yazımıza tepkiler geldi. Söz konusu yazımızdan gerek DCP, gerekse 2. Cumhuriyetçiler hakkın- da fikrimiz olmadığı sonucunu çıka- ran DCP kurucu üyelerinden Sayın Ali Turgan, gönderdiği mektubunda "Cumhuriyet dev- rimıni tarihsel koşullan içinde zorunlu gören" DCP'nin, 2. Cumhuriyetçiler ile ilgisi olma- dığını savunuyor ve diyor ki: "Ikınci Cumhuriyetçiler, cum- huhyeti benimserler ama cum- huriyet devrimini benimsemez- ler, devrimin tarihle bağlanmı- zı keserek, toplumsal ve siya- sal evrimin önünü tıkadığını ile- ri sürerler. Onlara göre, birey- selgirişimcilık ve özgüriükçülük temetinde katılımcı demokra- siyi benımseyerek (ilk cumhu- riyette olmayan demokrasiyi gerçekleştirerek) ikinci cumhu- riyete geçılmelidir." DCP Programı'nı, CHP bil- dirgesi ile karşılaştırarak okuduğu- muz için rahatlıkla şu saptamayı ya- pabiliriz: DCP, eğitimden sağlığa, sosyal gü- venlikten enerjıye, hatta yerel yöne- timleredeğinbırçokalanın "özelsek- töre", "pıyasaya", bir başka anlatım- la "bireysel gırişimciliğe" açılmasını önermektedir. Dolayısıyla DCP, Sayın Turgan'ın da mektubunda -2. Cum- huriyetçileri tanımlarken- altını çiz- diği gibi "bireyselgirişimciliğe" veri- len özel önem açısından 2. Cumhu- riyet taraftariannın düşüncelerini -ya- zımızdaki ifadeyle- "çağnştırmakta- dır." Bu açıdan bakıldığında, Radikal gazetesı yazarı ve DCP oluşumuna katkıda bulunmuş olan Sayın Tar- han Erdem'in köşesinde dile getir- diği "DCP'nin herhangi bir siyasal akıma çağnşımı veya vurgusu söz ko- nusu değildir" görüşüne de katıla- mıyoruz. DCP'nin "neoliberal tema- lara vurgu yaptığı" kanısında ısrariı- yız. Yazımıza bir diğertepki de, DCP Yö- netimKurulu'ndagörevyapmışolan ve CHP seçim bildirgesini hazırlayan grup içinde yer alan CHP PM üyesi Sayın Mehmet Kabasakal'dan gel- di. Sayın Kabasakal'ın söyledikleri özetle şöyle: "1960'lardan bu yana siyasetle il- giliyim vesiyasigörüşlerimin temelçrz- gisinde bir değişiklik olmadı. Ben, or- ta solda başlayıp sonra liberal sağa kayan bir kişi değilim. Bugün de ben halen kendimi solcu sayıyorum. Ata- türk'ün hem kendısine, hem de ilke- lehne bağlıyım, ama politika- yı Atatürk'ün arkasına sığına- rak, Atatürk'ü kullanarak yap- manın, dini kullanarak yapmak kadaryanlış olduğunu düşü- nüyorum. ı CHP bildirgesinin ekonomi- 1/ ye ilişkin bölümünü ben yaz- madım. Zekeriya Yıldınm'/n yazdığı bölümlerdironlar. Bun- lan paylaşıyorum, paylaşmı- yorum kısmına girmiyorum, ama benim yazdığım bölüm- ler arasında değildir. Devletin ekonomide düzenleyici fonk- siyonu olması, temel kurallan koyması gerektiğine inanıyo- rum. Serbestpıyasa demek, il- kel kapitalizm demek değildir. CHP bildirgesinin Parti Mec- lisi'nde görüşülmesi gerekir- di, doğru. Ama, bunun sorumlusu ben değilim. Kısacası 1969'dan buyana CHP'nin çağdaş sol bir parti olması için mü- cadeleediyorum. Bunlann okuharca bilinmesini istedim." Yazımıza dönük aldığımız tüm eteş- tiriler sanırız yıne şu gerçeği değiş- tirmiyor: CHP bildirgesi, Demokratik Cum- huriyet Programı'ndan esinlenmiştir. Üniversite öğrencileri için yarışma Ankara Üniversitesi Türk Inkılap Tarihi Enstitüsü, tüm üniversite öğrencilerinin katılabileceği bir makale yanşması düzenledi. Konu şu: "Imparatoriuktan ulusal devlete geçişte yönetim ve hukuk • boyutlan açısından Atatürk devrimleri." Enstitüden yapılan açıklamaya göre, makaleler akademik biçimsellikte ve 2 satır aralığı ile yazılmış 4-7 daktilo sayfası uzunluğunda olacak ve1 Ekim1999 tarihine kadar aşağıdaki adrese gönderilecek: "AÜ Türk Inkılap Tarihi Enstitûsû PK 152 Cebeci- Dikimevi/ANKARA" Yarışmada birinci gelene 100 milyon, ikinci gelene 75 milyon, üçüncü gelene 50 milyon ve dört ile beşinci gelene de 40'ar milyon lira ödül verilecek. ödül töreni, 29Ekim1999 Cumhuriyet Bayramı haftası içinde Ankara Üniversitesi Rektörlüğü'nde yapılacak. Haydi gençler, aklınıza kuvvet... ÇALIŞANLARIN / SORULARI SORUNLARI YILMAZ ŞJPAL Devletin c En Yüksek' Görevlileri ve Emekli Aylıkları (2) Başbakanlık Müsteşarı 657 sayılı Devlet Memurlan Yasasf nın 3 maddesınde öngörülen "temel ilkeler"den bın de: "Devlet kamu hizmetleri görevlerini ve bu görevlerde çalışan devlet memurlarını görevlerin gerektirdiği niteliklere ve mes- leklere göre sınıflara ayırmaktır." ~... Yasamn 36. madd©sinde..bu "temel ilke"yeuyulnui^ ve devlet memurlan, "nitelikleri ve meslekJerine göre" on hizmet sınıfına aynlmıştır. Bu hizmet sınıflan: . 1) Genel ldare Hızmetleri Sınıfı, 2) Teknık Hizmetler Sınıfı, 3) Sağlık Hızmetleri ve Yardımcı Sağlık Hizmetleri Sımfi, 4) Eğitım ve Öğretim Hizmetlen Sınıfı, 5) Avukathk Hızmetleri Sınıfı. t 6) Duı Hizmetleri Sınıfi. - - *• -- > 7) Emniyet Hizmetleri Sınıfı, 8) Yardımcı Hizmetler Sınıfı, 9) Mülkı ldare Amırliği Hizmetleri Sımfi, 10) Milli Istıhbarat Hizmetleri Sınıffdır. Bu sınıflar da kendi aralarında aynca gruplara aynlır. 657 sayılı Devlet Memurlan Yasası "Kapsamına giren kurum- larda yönetim, icra, büro ve benzeri hizmetleri gören" ve yasa- daki " Diğer sınıflara girmeyen memurlar Genel İdare Hizmet- leri Sınıfı"nı oluştunır. "En >üksek" devlet memuru olarak tanımlanan, Başbakanlık Müsteşan Genel ldare Hizmetlen Sınıfı'nda yer almıştır. Devlet memurlannın oluşturdu|u pıramıdin doruk .(zirve) noktasındaki devlet görevlisı, "Başbakanlık Müsteşarı'Mır. Başbakanlık Müsteşan, 657 sayılı Devlet Memurlan Yasası kap- samındaki. devlet memurlannın oluşturduğu piramidin donık nok- tasında yer almasına karşın, emeklilik haklan sıralamasında doruk noktasında yer alamamış ve alt sıraya inmiştir. "En yüksek devlet memuru" Başbakanlık Müsteşan'nın, 50 yıl ûzennden, %100 aylık oranına göre emekli ayhğı: KATSAYILAR VE GOSTERGELER Genel Katsayı Taban Katsayı Genel Gösterge Ek Gösterge Kıdem Göstergesi Taban Gösterge Özel Tazminat. (%) Makam Tazminat Göstergesi 9.975 63.400 1.500 8.000 500 1.000 %200.00 15.000 BAŞBAKANLIK MUSTEŞARININ EMEKLİ AYLIĞI 1) Genel Gösterge Aylığı 2) Ek Gösterge Aylığı 3) Kıdem Aylık 4) Taban Aylık 5) Ozel Tazminat 6) Makam Tazminatı Toplam Aylık 14.962.500 79.800.000 4.987.500 63.400.000 189.525.000 149.625.000 502.300.000 Uzun bir eğıtim, uzun ve özvenli bir çalışma, büyük bir bılgi biri- kimi ve devlet deneyimıne sahip olmayı gerektiren, Başbakanlık Müsteşarlığı'na atanan ve u en yüksek devlet memuru" olan Başba- kanlık Müsteşan'nın emekli aylığı, ayda 502 milyon 300 bın liradır. HAYVANLAR ÎSMAIL CÜLGEÇ ..»j:_ • <•;. _?* <$. r '& •r*. -y .<: »i. J -£*•. KİM KİME DUM DUMA BEHİÇAK [email protected] H A R B İ SEMİH POROY BULUT BEBEK NURAYÇIFTÇİ ESKİŞEHİR 3. İCRA İFLAS MÜDÜRLÜĞC'NÜEN DosvaNo 1999 406 Alacakh- T tş Bankası AŞ (YunusemreEskişehır Şub) VekiH- Av Ertugrul Haspullukçu Köptûbaşı Cad N 1 Eskışehır Borçlular 1- Erol Burgaşık. Balaban Mah Kavacık Sok N 22 SögütBılecık 2- Hasan Oztûrtt, Sanayı Çarşısı Şahlan Sok. N: 43 Eskışehır Borç mıktan- 2 584 343 552 - TL ıcra'masraflan hanç Macaklı tarafindan yukanda ısım ve adresleri yazılı borçlular aleyhme \-apilan ılamsız takıplerde odeme eıraı ile >^pılan takıpte borçlulan çıkanlan ödeme emırlen bıla teblgı lade edıhnış. keza zabıtaca \-aptuilan tahkıkatta da adreslen meçhul kaldıgından ışbu teblıgatlann 7 201 savılı Teblıgal Kamınu'nun 29.30 \e 31 maddelen geregın- ce ılanen j'apılmasına karar venlmıştır Vukanda yazılı borca karşı bir dıyecefmız yoksa ışbu ılanın teblıgûıden lübaren kanunı sûre\ e 15 gun ılavesıyle 22 gün ıçmde ödemenız. borcifli tama- mına \eja bır kısmına veya alacaklmm takıbat ıcrasma bır ıtnazmız \arsa keza senet altındakı m- za sıze aıt degılse yıne 22 gün içinde aynca \e açıkça İcra Daıresı'ne bıldınnenız, aksı halde K- ra takıbındekı senedm sızden sadır sayılacagı ımzayı reddettığınız takdırde mercı önünde yapıla- cak duruşmada hazır bulunmanız. buna uymazsanLZ vakı ıtırazmızın muvaMaten kakknlacağı senet veva borca ıtuazınızın yazılı ve>a sozlu olarak Icra Daıresf ne 22 gun ıçmde bıldırmedıgı- nız takdırde aynı muddet ıçmde tlK'nun 74 maddesı geregmce mal beyanında buhmmanız, mal beyanında bulunmaz \eya hakıkate aykın beyanda bulunursanız hapısle cezalandınlacağıruz, borç odenmez veya ıtıraz edılmezse cebn ıcraya de\am edılecegı hususlan borçlulara ödeme emırlenne kaım olmak uzere ıhtar ve ılan teblıg olurnır 25 3 1999 Basın 14454 61 kad«h içince "Ben old&ım! dcyı ş&n bı fcahkaha patîatan can/m TARİHTE BUGÜN MÜMTAZARIKAN 12Nisan 'İ1L FRANKLIN ÛELANO ROOS£y£İI tS45'Te BUGUM, ABD 'NİN32- 8AŞICAH/ F&VJKUhl DB- IAN0 R0OSEVELT(RO2V<UO,&*LPTÇN ÖLPÜ. BİR Uü- KUKÇL) OiAN ROOSeVELT, KIKK YAŞLAR/HOAVKEN ÇO_ CUK FELCİ S£Ç/KMfÇ,KÖnJffaM K4tMffT7. ANCAK, BU CHJRUMfYAPMAIC r£TE&6< ŞEYLEKE SMGEL OLMA- Mffn. f328'Pe,NEW YORK'A ML?, 1933'TE D£ SAŞ- fiAU SBÇİLMİÇ7İ. O StKADA A8D, SÛyÛK EKONOMıK KRİ2 İÇlNDEYDİ.ROOSEVELT,tCOH&Z£ > C>£H ALDIĞt YETKİYLE İÇE (StâfEeSK, "N£W DEAL* (Y£Uİ OÜZEN) AOINI VEJZDiSİ PeĞfpK &# POÜTİKA OH1A1H KÛV- MUÇTU. SİKAZ SOL. £6'LİULİ OLAN BU POÜTİKAYI KAMUYA OMAYLATAKAK 8AŞAKILISONUÇLAHA ULAf/M/f- 77. K.DÜNYA SAVAÇI BOYUNCA 8AŞKAMLISIHI SÜRCHJ- REN KOOSEVE1T, İLERİCİ YAPtSIYLA, ABD'HİN AZ B4ST- LAHIfZ ÖNEMLt UDeK.L£Rİ ARASIUDA YEK ALMIÇTt. GÖRÜŞ SONMEZ TARGAN • ••Kent Senatosu Bundan üç yıl önce (3-14 Haziran 1996) Türki- ye, yüzyılımızın en son ve büyük uluslararası kon- feranslarından birirte, "HABITATII" toplantısına ev sahipliği yapmıştı. Bu konferansın sonuç bel- gelerınde, önümüzdeki yüzyılın en önemli geliş- melerinin başında tüm gezegenimizde yoğun bir biçimde yasanacak olan kentleşme olgusunun al- tı çizilmişti. Bu geJişmelere sahne olacak ülketer arasında Türkiye'nin de bulunacağı özellikle vur- gulanmıştı. 18 Nisan genel ve yerel seçimlerine-giderken siyasal partılerin, özellikle yerel yönetimlerde kent- leşme konularında neler söylediklerine, izlence- lennde hangi konulara yöneldiklerine bakmak ge- reğinı duyduk. Çünkü HABITAT ll'de yapılan be- liriemeler, bugün başta Istanbul olmak üzere met- ropolitan nitelik kazanmış birçok kentimizde can- lı bir biçimde yaşanmaya başlamış bulunmakta- dır. Bu kentlerimizde başta barınma olmak üze- re, altyapıdan ulaşıma, egitim ve sağlıktan.bes- lenmeye varana değin birçok alanda yığınla so- run çözüm beklemektedir. Ne yazık ki düzen partilerinin hiçbirinde, gide- rek daha da büyüyecek bu kentsel sorunlara ka- lıcı ve köklü çözümler üretecek izlenceler bula- madık. Eskiden olduğu gibi bilinen beylik söytem- lerle tüm kentsel sorunlar ve toplumsal beklenti- ler seçim gereci olmanın ötesine geçemiyor. Bu konulara ciddi, disiplinli, sorumlu ve bilimsel bir mercekle' yaklaşan ODR SİP, İR EMEP gıbt sol par- tilerin de görüşleri, sankı tepeden bir yerlerden emir alınmışçasına, ne görsel ne de yazılı medyada ye- terince yansıtılmıyor. Birleşik Sosyalist Parti'nin (*) eski Izmir ll Baş- kanı Sami Alptekin telefonda dikkatimi çekiyor "Bundan yirmi gün öncesine değin başta ÖDP ol- mak üzere soldaki partilerin, irili ufaklı da o/sa ha- berleri, demeçleh büyük medyada yer alırdı. Ama ne olduysa bu duyariılık biranda kesıldı. Bunu, sol- da bir patlama olacağının işareti olarak görüyo- rvm." Gerçekten medyayı iyi ve yakından izleyen- ler Sayın Alptekin'in bu gözlemine hak verecek- lerdirsanırım. Ama ciddiye almamak denli ciddiye alınmak da önemli. Ciddiye alınmak için de güçlü olmak, büyük ve örgutlü halk desteğini arkaya almak ge- rekiyor. Başka bir anlatımla, yerel yönetimlerde hal- kın kendini duyurabıleceğı kanalları açmak, kent yönetiminde söz ve karar sahibi olacağı bir plat- form yaratmak gerekiyor. Bunun için de üniver- siteler, bilim odakları, oda ve meslek kuruluşlan, sendikalar, kooperatif ve kooperatif birlikleri, tüm sivil toplum kuruluşlannın kendi içinden seçece- ği temsilciterden oluşan ikinci bir meclisi, "Kent Senatosu "nu oluşturmak yerel yönetimlerde ar- tık sol erklerin görevi olmalıdır diye düşünüyorum. Bu senato, kentsel yaşamın tüm alanlarında yapılacak planlama ve projelendirmelerin strate- jısini, seçilmiş belediye meclisleri bunun kararta- nnı, belediye yönetimi ise bunun uygulamasını ya- pacak organlar olarak çalışacak olursa, işte o za- man, kentleri talan eden rantiyenin, vurguncu- nun, spekülatörün kent üzerindeki egemenliği çöplüğe atılmış olacaktır. Aslında bu önerme yeni değildir. HABITAT II sü- recinde ortaya atılmış, hatta bır ara Süleyman D«- mirel'in başbakanlıgı döneminde bütün illere "Kent Parlamentosu" oluşturulması biçiminde bir genelge ile duyurulmuş, ama yine kendileri tara- fından uygulamadan kaldırılmış bir girişimdir. 0 Birleşik Sosyalist Parti (BSP), daha sonra, ÖDP'nin kurulma sürecinde bu partiye katıldı. B U L M A C A SEDAT YAŞAYAN 1 2 3 4SOLDANSAĞA: 1/ Çalıbülbü- lü de denilen ötücübirkış. 2/ Brezüya'nın para birimi... 3 Çadır. baraka gibi eğretı araç- lardan oluştu- 5 rulan konak ye- „ ri. 3/ "İyi, gü- " zel" anlamında eski sözcük... Kastamo- nu'nunbirilçe- si.4/Birtürya- banmersini... Uzaklık anlatmakta kullanılan söz. 5/ Güçlü özelliği olan. 6/Birnota... Şaş- ma belirten birünlem... Derebeylik Japon- 4 yası'nda en aşağı sını- fioluşturanhalk.7/Yü- rüyen merdiven. 8/An- 6 lam...Nişastalıtanele- 7 rin suyla kaynatılarak g bulamaç kıvamına ge- _ tırilmış durumu. 9/ Omufgalılarda, denge ve yönelimle olan ilgilen bakı- mından işıtme taşlanna verilen ad. YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1/ Anket düzenlerken, bir ana kütleden seçilen birim- lertopluluğu. 2/ Çayın etkin maddesi... Osmanhlarda gece bekçisi. 3/ lslam hukukunda sokağa atılmış ço- cuğa verilen ad... Giyeceklerde takım. 4/Yabancı... Es- kiden hükümdara aynlan gemi. 5/ " — Sokağının Ço- cuklan": Molnar'ın ünlü romanı. 6/ Aynı ahır adına koşan yanş atlanna verilen ad... Telefon sözü. 7/ Bir meyve... Çirişli bır çeşıt parlak bez. 8/ Çelikçomakoyu- nuna ve bu oyunda kullanılan değnege verilen ad... Es- ki Türklenn kullandığı bır çeşit başlık. 9/ Kalın bü- külmüş sıcim... Ağn Dağı'na verilen bir başka ad. KAMAN İCRA CEZA HÂKİMLİĞİ'NDEN DosyaNo 1998 91-308 Da\acı Bagkur Geoel Mudürlüğû vekılı Av Bayrarn Aslan tarafindan davalı Karnan Savcıh Bagbaşı koyündea Kanber oglu 161 1965 dogum- lu Hayrullah \ydogan alevhıne açılan mal beyanında buhmmama dava- suım karan geregmce Karnan Savcılıbağbası koyü 110 kûtuk sıra numa- rasında nûfiisa kayıtlı Kanber oğlu 16.1 1965 doğumlu Hayrullah Aydo- gan'ın adresı meçhul oldugundan adına karann ılanen tebhğıne karar ve- nlrnış olup asağıdakı karann teblıgûıden ıtıbaren sekız gun ıçensınde temyız edıbnedığı takdırde kesmleşmış sayılacagı karar teblıgı yenne ge- çerlı olmak üzere ılan olumır Hüküm I - Mal beyanında bulunmama su- çu subut bulan sanığtn evlemıne uyan IİK. 337' 1 maddesı geregınce tak- dbtn 10 gun hafif hapıs cezası ile cezalandınlmasına. 2- Sebeplen bulun- madığmdan bajkaca arttırma ve eksıltme uygulamasına yer olmadıgma. 3- tlK 354 maddesı geregınce hukmun temyız ıncelemesınden once ta- kıbe konu borcun ödenmesı veya şıkâyetten vazgeçılmesı halınde cezanın tamamının duşürülmesme, 4- Sanığuı hükmû temyız etmesı \e haksız çıkması halınde ödeme veya şıkâyenen vazgeçılmesi haluıde cezanın ya- nsmın dûşürulmesıne, 5- Müştekı tarafindan sarf olunan 1 025 000 - TL yargılama gıden ile şıkâyet tanhınde yurürlükte bulunan av r ukatlık asga- n ücret tanfesi gereğı 5 250 000.- TL makdu ücretı vekâletm sanıktan alı- nıp müstekıye venimesıne daır kanun yollan açık olmak ûzere venlen ka- rar müîtekı vekılınm yuzünde sanıgın yoklugunda açıkça okunup usukn anlatıldı Basm 14278
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle