Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
1 NİSAN 1999 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA
EKONOMI 13
DTM: İhracat
• ANKARA (AA)-Dış
Ticaret Müsteşarlığı'na
(DTM) göre, dünyadaki
genel ekonomik krize
karşın 1998 yılı ihracat
açısından oldukça başanlı
geçti. DTM'ye göre, geçen
yıl ihracati olumsuz
etkıleyen faktörlerin
başında, Rusya'da yaşanan
kriz ve demir-çelik
sektöründeki yapısal
sorunlar geldi. Demir çelik
sektörü ihracatının geçen
yıl yûzde 20.8 gerilediğine
dikkat çekilen
değerlendırmede,
"Rusya'ya ihracat ve
demir-çelik sektörü ihracatı
ihmal edildiğinde, geçen
yıl ihracatın aslında yüzde
7.9 arttığı ortaya
çıkmaktadır" denildi.
Taksilerde
laturalı dönem
• ANKARA (AA)-
Ankara Şoförler Odası
Başkanı Ahmet Çıçek,
Ankara'daki ticari
taksilerde. fiş ve fatura
kesme uygulamasmın
aksatılmaksızın devam
ettiğini söyiedi. Çiçek
yaprığı açıklamada, taksici
esnafının isteyen bütün
müşterilere fış ve fatura
verdığini belirtirken
müşterilerin bu yönde bir
taleplen olmaması
durumunda, fış ve fatura
kesilmediğini kaydetti.
Küçük sanaylcl
krizden yakındı
• İSTANBUL(AA)-
Küçük ve Orta Ölçekli
Sanayici-lhracatçılar
Derneği (KOS-DER)
Genel Sekreteri Cemil
Söylemez, küçük ve orta
ölçekli ihracatçılann global
krizden fazlasıyla
etkilendiklerini söyiedi.
Söylemez, küçük ve orta
ölçekli sanayicilerin
üretimlerinin kriz
nedeniyle yüzde 25
sevıyelerine kadar
gerilediğini belirtti.
Serbest
bölgeye tepki
• TRABZON(AA)-
Türkiye Odalar ve Borsalar
Birliği (TOBB)
Başkanvekili Ali Osman
Ulusoy, "Türkiye'de
serbest bölge uygulaması
gelişigüzel bır hale
getirildi. Türkiye hariç
dünyada 8 serbest bölge
bulunurken Türkiye'de ise
sayı şimdiden 15'e
yükseldi. Serbest bölgeler,
amacı dışına çıktı" dedı.
Ulusoy, hâlâ siyası
amaçlarla serbest bölge
açılması yönünde çabalar
bulunduğuna dikkati çekti.
Bugüne kadar 265 kişiye toplam 18 milyar 640 milyon liralık ihbar primi ödendi
Vergi ihbarcılan zeııghı olduANKARA (AA) - Vergi kaçakçılarını
ihbar edenler devlete de kazandınyor,
kendi de kazanıyor.
Maliye Bakanlığı yetkilılerinden alınan
bilgıye göre, vergı kaçıranlan devlete
bildirenlere. kaçınlan vergıran yüzde
10'unun ihbar primi olarak ödenmesi
uygulaması, özelhkle son yıllarda
etkilı oldu.
Yurdun dört bir yanından
defterdarlıklara büyüklü küçüklü çok
sayıda ihbar gelmeye başladı. Bu
çerçevede vergi kaçınldıgı iddiasıyla
Maliye"ye 1997 yılında 1163, geçen yıl
ise 1100 ihbarda bulunuldu.
Söz konusu sayının öncekı yıllarda
500-600'ler seviyesinde kaldığı
belirtildi.
Ortalama 41 bin dolar ödeniyor
Vergi kaçağı ihbarlannın bır bölümü
asılsız çıkarken, bir bölümünde ise
yapılan incelemeler sonucunda çeşitli
İhbarcılara ödenen primter
Yıi
1992
1993
1994
1995
1996
1997
1998
Toplam
ihbangerçek
çıkankişis.
30
48
32
50
60
25
20
265
Ödenen ikramiye
Türkürast
140 miiyon
1 milyar
500rriyon
1.5mHyar
6mityar
6.5 mityar
3 milyar
18.640 mityon
Dolar
20.327
91.025
16.833
32.819
73.949
42.925
11.537
289.415
miktarlarda vergi kaçağı tespit edildi.
Devlet, inceleme sonucu bulunan vergi
farkının yüzde 10'unu prim olarak
ihbarcıya öderken, bu şekilde hem
devletin vergi gelirlerinde bir miktar
artış kaydedildi hem de ihbarcılara
mali katkı sağlandı.
Maliye verilerine göre, 1992 yılından
• Devletin vergi
kaçakçılannı ihbar
edenlere ödediği
ortalama prim
tutan41 bin 345
dolar olarak
hesaplandı. Geçen
yıl dağıtılan prim
tutan toplam 3
milyar lira
düzeyinde
gerçekleşmişti.
bu yana yapılan çok sayıda ihbardan
265'inde vergi kaçınldıgı belirlendi.
Devlet, vergi kaçakçılanndan
tahakkuk eden vergiyi, cezasıyla
birlikte tahsil etti.
Bu dönemde ihbarlan gerçek çıkan 265
kişiye toplam 18 milyar 640 miryon lira
tutannda ihbar primi ödemesinde
bulunuldu. 1992'de devletin dağıttığı
ihbar primi 25 milyon lira iken bu
rakam 1997'de 6.5 milyar lira, geçen
yıl ise 3 milyar lira olarak gerçekleşti.
Yıllık ortalama dolar kuru baz
alınarak yapılan hesaplamada ise
1992'den bu yana, ihbarcılara toplam
289 bin 415 dolar prim ödendiği
ortaya çıktı. 1992'de 20 bin 327
dolar olan prim tutan, geçen süreç
içinde bazı yıllar 91 bin dolara
kadar ulaştı.
Yüda 11 milyar 55 milyon lira
Söz konusu dönemde, devletin vergı
kaçakçılannı ihbar edenlere ödediği
ortalama prim tutan da 41 bin 345
dolar olarak hesaplandı.
Bu şekilde ihbarcılara yılda ortalama
11 milyar 55 milyon lira ödemede
bulunulurken, son 7 yılda yapılan
ödemenin dolar bazındaki değeri de 77
milyar 389 milyon lirayı aştı.
Celirler Cenel Müdürü Nletımet Aklf Hamzaçebl .
'Gelirlerdeki düşüş sürpriz değil'
HAZAL ATEŞ ÇAKIR
Mehmet AJdf Hamzaçebi
Gelirler Genel Müdürü Mehmet Akif
Hamzaçebi. Türkiye'nin bulunduğu
ekonomik koşullar nedeniyle vergi ge-
lirlerinde yaşanan düşüşün sürpriz ol-
madığını söyiedi.
Hamzaçebi, "tki avdır ücret gelirle-
ri indirimü oran üzerinden vergilefldi-
riliyor. Gelir Vergisi stopaj tahsilatı, bu
oran düşüşüne paraiel olarak önceki
yıla oranla daha düşük oranda gerçek-
leşti" dıye konuştu.
Gelirler Genel Müdürü Mehmet Akıf
Hamzaçebi, Türkiye'de 1999 yılına ka-
dar eski vergi oranlannın ağır olduğu-
nu belirterek, Gelir Vergisı'nde yüzde
25"ten başlayıp yüzde 55'e kadar yük-
selen bir tarifenin uygulandığını anım-
sattı. Hamzaçebi, Kurumlar Vergisi'nde
de yüzde 25'lik bir oranın gerçekte
efektıf olarak yüzde 40'a ulaştığını be-
lirterek yeni Vergi Yasası'yla birlikte
bu oranlann düşürüldüğünû söyiedi.
Hamzaçebi, Gelir Vergisi'nde yüzde 10-
15'ten başlayıp yüzde 40'a ulaşan ta-
rife, Kurumlar Vergisi'nde yüzde 30'luk
bir oran getirildiğini belirtti.
Gelirler Genel Müdürü Mehmet Akif
Hamzaçebi, Katma Değer Vergisi ile
Gelir Vergisi'nde düşüş olduğunu anım-
satarak şunlan söyiedi:
Tahakkuk arüşı
tahsüata yansımadı
"Mart ayında Gelir Vergisi beyanna-
mesi, nisan avında da Kurumlar Ver-
gisi beyannamesi alınacak. Aynca yıhn
2 ayındayüzde 69'luk bir tahakkuk ar-
üşı var. KDV'deki artış yüzde 82'dir.
Ancak artış tahsilata yansımıyor. Bir
diğer nedeni de Şubat ayının 27-28'i
tatile rastlıynr. Şubat ayının 25'i ib'ba-
riyte bankalara ödenen KDV'nin ver-
gflendirilmesi mart rakamlanna yan-
sıvor."
Çin, telekom
pazannı
yabancüara açti
EkoDomi Servisi - Çin Halk Cumhu-
riyeti, Dünya Ticaret Örgütü'ne (WTO)
katılma girişimleri kapsamında, tele-
kom sektörünün yüzde 35'ini yabancı-
lara açtı.
AFP'nin Çin-WTO görüşmelerine ka-
tılan Batılı kaynaklardan aktardığı bilgi-
lere göre Çin, öncelikle 5 yıl için telekom
sektörünün yüzde 35'inde yabancı şirket-
lerle ortaklık kurulmasına izin verecek.
Batılı ülkelerin WTO'ya girmesi için
Çin'e şart koştuklan telekom sektörün-
deki liberalizasyon sonrası ilk adım, yi-
ne Çin'in bu karannda etkili olan ABD
ticaret heyetinden geldi. ABD Ticaret
Bakanı William Daley başkanlığındaki
heyet, Çinli yetkililerle ABD'li telekom
devlerinden AT ve T'nin Pudong kenti te-
lekom hizmetlennde bir ortaklık kurma-
sı konusunda bir anlaşma taslağı imza-
ladılar.
Yaklaşık 40 tane denizaşın fırmanm 1.5
milyar dolarlık Çin telekom pazanna gir-
mek için sırada beklediği biliniyor.
Şehirlerarası trenlere
reklam alınacak
Türkiye Cumhuriyeti Dolet Demiryollan (TCDD) Genel
Müdürlüğü zarardan kurtulup kâr sağlamanın \ollarını
anyor. Barühö harlanndan sonra şehirier arası trenlere de
reklam almaya haarianan TCDD Genel Müdürlüğü, söz
konusu yeni uygulamasını bu yıl içinde başlatacak. Ulaşnrma
Bakanlığı \ctkilileri. şehirier arası trenlere alınacak reklam
uygulamasına ilk etapta Ankara-lstanbu) ve Ankara-tzmir
gibi önemH hatiarda hizmet veren trenlerden başlamlacağını
belirttüer. Uygulama daha sonra diğer tali hatiarda çahşan
trenlere de vaygnüaştınlacak. TCDD Genel Müdürlüğü'nün
trenlerin dış \ üzleri ile komparOmanlann içlerine almayı
planladığı reklamlar ihale yolu ile seçilecek.
ALTIN FIRSAT!
IKTISAT
BAIKASİ
İKTİSATTel: (0212) 274 16 18
OECD içinde sadece binde 6'lık paya sahip
Türkiye, Internet
kullanımında sınıfta kaldı
• Dünyada resmi rakam bulunmayan, ancak 100 milyonun
üzerinde kişinin yararlandığı tahmin edilen tnternette, Türkiye'de
".tr" kodu altındaki bağh ana makine sayısı 27 bin 861 'i buluyor.
Türkiye bu rakamla OECD içinde sadece 6 bin 145 adetlik ve 400
bin nüfuslu Lüksemburg'u geçebildi.
İSTANBUL (AA) - Günden güne artan
bilgisayar sayısı, web sitelerine karşın
Türkiye Internet kullanımında,
dünya ve Ekonomik tşbirliği ve
Kalkınma Teşkilatı (OECD)
ortalamalannın oldukça
altında kaldı.
"Siber Uzay" olarak da adlandınlan bu
ortamda, 1998 yılının Temmuz ayı
itibanyla kendi
adı altındaki
tnternet
bölgesinde 3 bin
740 adet web
sunucusuna
sahip olan
Türkiye.
OECD'de sadece
yüzde 0. 6'lık
paya ulaştı.
OECD
istatistiklerine
göre 1998 yılı
Temmuz ayı itibanyla ülke kodu altında
hizmet veren "metin, grafık, ses gibi
farklı dosyalarm bir arada
kullaıulabilmesine olanak sağlayan
sunucu anlamına gelen" World Wide
Web (WWW) sunuculannın dünyadaki
sayısı 2 milyon 594 bin 623'ü buluyor.
Dünyada, geçen yıl ilk 7 aylık dönemde
bu sayı yüzde 41.4 gibi büyük bir artış
kaydederken Türkiye'de artış yüzde
9.0'da kaldı.
e-ticarette sonda
Dünyada resmi rakam bulunmayan,
ancak 100 milyonun üzerinde kişinin
yararlandığı tahmin edilen tnternette,
Türkiye'nin ".tr" kodu altındaki bağlı
ana makine sayısı 27 bin 861 'i bulurken
OECD içinde sadece 6 bin 145 adetlik
ve 400 bin nüfuslu Lüksemburg'u
geçebildik.
Geçen yıhn ilk 7 aylık bölümünde
yüzde 23.8 artarak 36 milyon 739 bine
ulaşan Internete bağh ana makine sayısı
Türkiye'de yüzde 12.4 artış gösterdi.
1998'in Ağustos ayı rakamlanyla
dünyada 23 bin
224^ OECD
üyesi 29 ülkede
ise 22 bin 241
adet elektronik
ticarette
kullanılan
güvenli web
sunucusu
bulunuyor.
1997 Eylül ile
1998 Ağustos
arasındaki bir
yıllık-dönemde,
dünyada ve OECD'deki bu sunucülann
sayısı yüzde 128 artış gösterdi. Bu
dönemde Türkiye'deki güvenli
elektronik ticaret web sunuculannın
sayısı yüzde 250 artışla 4'den 14'e
yükseldi. Oldukça
yüksek gibi görünen bu orana karşın
ülke nüfusunu dikkate alan
değerlendırmede ise OECD
sonuncusu olduk.
Türkiye'de yüz bin kişiye 0.02 adet
güvenli ticaret sunucusu düşerken bu
sayı, ABD'de 6.13, Avustralya'da 3.71,
Kanada'da 3.42, Lüksemburg'da 2.88,
Yeni Zellanda'da 2.77, lsviçre'de 2.42,
Yunanistan'da 0.14, Kore'de 0.09,
Meksika'da 0.03 düzeyinde bulunuyor.
İŞÇİNİN EVRENİNDEN
ŞUKRAN SONER
Kolo
Belgrad'ta meydanlarda toplanan Sırplar "Kolo"
oynayarak NATO bombardımanını protesto ediyor-
lar. (Insanlann el ele tutuşarak daire oluşturduklan
halk oyunu. Tıto'nun yarattığı Yugoslavya'nın sim-
gesi.)
Çocukluğumuzda biz de çok oynardık. Çocuk ki-
taplannın kapaklanndan hiç eksik olmayan, kolo oy-
nayan çocuklar, her biri başka milli giysi ile Yugos-
lavya'yı oluşturan halklann kardeşliğini simgelerier-
di.
Kolo'da Sırplar tek başına değil, Yugoslavya'yı
oluşturan halklar el ele kol kola verirlerdi. Çok kül-
türtü toplumun, bırtikte yaşamanın simgesi olmuş bir
halk oyununun, dığerlerini yok etmeyi amaç edin-
miş bir ırkçılığın dayanışmasında kullanılması, bilen
için daha da uzüntü verici bir görüntü oluşturuyor.
Kosova'da dışardan görüldüğü kadan ile Sırpla-
nn, daha önce Bosna'da olduğu üzere bu kez Ar-
navutlan katletmeleri, yaşlı, çocuk, kadın göçe zor-
lamalan, Hitler'i aşan ırkçı vahşeti var.
Bosna'dan bir farkla kadınlann ırzına geçilmiyor,
genç erkekler, Amavut aydınlar infaz edilip kadınlar
smırdışı edıliyor. Çünkü insani ölçüleri yok olmuş Sırp
ırkçı yaklaşımında, Sırp ırkından, Müslüman olmuş
hain Boşnak kadınlan hamile bırakmak vardı. Ama-
vutlar için cinsel biryaklaşım söz konusu olduğun-
da kadınlann kısırlaştınlması gündeme gelebiliyor.
Kosova'da henüz görünmeyen boyutu ile tam da
NATO bombardımanına ayarlanmış bir plan var...
Sırplar, NATO bombardımanına tepki eylemı ola-
rak Amavut etnik temızliğini kendilen için hak ilan
ederierken, uygulamalannın aynntılanna şöyle bir
dikkatle bakınız. Bosaltılan kentler Ipek, Cakova,
Priştine. Yakılan köyler Kuzey'de. Gençleri alınmış,
bütün variıklan soyulmuş olarak göçe zorianan yüz-
binlerden, en son uygulamalarda pasaport ve kim-
likleri de toplanıyor Olabildiği kadar hızla bosaltılan
yerlere Sırplar yerleştiriliyor. Olamazsa zorla giden-
lerin dönüş yolu kapatılmak üzere yaşadıklan yer-
lerdeki izleri yok ediliyor.
NATO, Batı yerse, ki Bosna'da öyle oldu, Sırplar
en sıkıştıklan noktada, Kosova'nın özerkliğine "evet"
diyecekler. Bu arada Kosova'yı en anlamlı kentleri,
doğal kaynaklan ile ıkiye bölmüş olarak Kuzey'i ken-
dilerine bir biçimde bağlamanın yolunu bulacaklar.
"O kadan da olmaz" demeyin. Bosna'da yüzbin-
ler öldükten, Bosna üçe bölündükten sonra adına
banş dedikleri anlaşma geldi. Ama zengin Kuzey'in,
özellikle Avrupa'nın iktidar alanındaki, kendilerin-
den saydıklan Hırvatistan ve Slovenya parçalanma-
dan, kan kaybetmeden Yugoslavya'dan kopanldı.
Şimdi bizde yeni dünya sömürü düzeni ideoloji-
sinin kraldan çok kralcılan, kuyrukçulan NATO mü-
dahalesi için özel yorumlar getiriyoıiar ya, çaresiz-
liğin acısı ile öfkem onlara yöneliyor.
Kosova'da insanlar için ölümlerin sonaeımesi, ya-
şamak, NATO'nun Sırplarla aralanna gerçekten tam-
pon oluşturması ile eş anlamlı. NATO'nun zengin Ku-
zey'in vatandaşlanna zarar vermemek üzere, ha-
vadan bombardımanlarla Kosovalılar için ne ölçü-
de güvence oluşturduğu ise sonuçlan ile ortada.
Bir yandan da NATO'nun insani kaygıları ikinci
planda, zengin Kuzey'in çıkarlan çerçevesinde, hat-
16 ABO-AB çıkarcatışmasının dengeterine göre ha-
reket ettiğini görmemek için aptai^olmak gerek.
Tito'nun çok küttüriü toplum, halklanrt kardeşliği
temeli üzerine oturtmayaçalıştığı Yugoslavya ulus dev-
let değildi ki. Dünyada örneğı olmayan ölçülerde
özerk eyaletlerden oluşan bir federasyondu. Daha-
sı şimdi gündemimizde olan Kosova bile Sırbistan
içinde özerklik haklanna sahip bulunuyordu. Tam
tersi, Avrupa'nın parçalanmasında başrol oynadığı
Yugoslavya'da oluşan devletçikler ulus devletçikler.
Kosova'da bundan sonrası için ulaşılabilecek en
mutlu son da Sırplann son parçalama oyununa NA-
TO aracı olmazsa, bütünlüğü korunarak hep NATO
askerlerinin güvencesinde oluşturulacak bir yeni
devletçik olabilir.
Tıpkı Kuzey Irak'ta programlandığı gibi, ABD hiz-
metinde bir sağlam üs. Adı özerk yönetim ya da ay-
n bir Amavut devleti olmuş, ne fark eder ki?
Bizim ikilemimiz, Kosova'da yaşayanlar için, öl-
memek, sürülmemek üzere başka seçeneğin kalma-
mış olması.
Türkçesi, kraldan çok kralcılann kamuoyunu yön-
lendirmek istedikleri gibi, NATO müdahalesi ile ulus
devletlen tarihe gömecek, bır ülkenin ıçındeki bir azın-
lığın insan haklarını korumak uzere. ınsancıl, muh-
teşem bir iş yapılmıyor.
Bugün sermayenin ideologlan, zengin Kuzey'in,
AB'nın, ABD'ın, NATO'nun sözcüleri bile bizım yağ-
danlıklar kadar ileri gitmiyorlar. Evrensel ölçülerin zen-
gin Kuzey'de geliştiğini, oralarda artık devletler ara-
sı savaşlann görülmediğıni, ancak yoksul güneyde
(ki dünya topraklannın ve nüfusunun çok büyük ço-
ğunluğu burada kalıyor) yoksulluğun paylaşılmak
istenmemesıne bağlı olarak ırklaravedinlere, alt-kim-
liklere bağlı aynmcılığın, savaşlann doğduğunu an-
latıyorlar.
Işte NATO da bu gerçekliğe göre bölgesel savaş-
lar için yeni stratejiler geliştiriyor. Ama ulus devlet-
leryıkılmıyor. Zengin Kuzey'in çıkarlanna uyduğu her
yerde, ulus devletler, ulus üstü devletler parçalana-
rak yeni ulus devletçikler yaratılıyor.
ölçü insanlık, ınsan haklan, dünyanın nereyedoğ-
ru gittiği ise buna devrim değil, olsa olsa karşıdev-
rim, vahşi kapitalizmin, bılim ve teknolojik devrime,
az uluslu tekellerin devleşmiş çıkarlanna ayak uy-
durması denir.
Yoksul halklann başına gelense, her tür art-kimük
aymmcılığı ile bölünmek, parçalanmak, daha çok yok-
sullaşmak, acı çekmek ve ölmek, en ağır bedelleri
ödemektir.
A c i l D e s t e k K r e d i s i
En fazla istek \
Kahramanmaraş'tan
ANKARA (AA) - Acil
destek kredısınden yarar-
lanmak için Türkiye Kal-
kınma Bankası (TKB) ve
Vakıfbank'a yapılan baş-
vurularda en fazla talep
Kahramanmaraş'tan geldi.
Kalkınma Bankası'nın ve-
rilerine göre 1996 yılı ka-
sım ayında başlatılan prog-
ram çerçevesınde bu yıl
mart ayı başına kadar Do-
ğu ve Güneydoğu Anado-
lu Bölgesi'nde yanm kal-
mış tesislerin tamamlan-
masına yönelik olarak 117
şirkete, 4.1 trilyon lira tu-
tannda kredi ödendi.
Kahramanmaraş, 57 fır-
ma ve 2.1 trilyon lirası ya-
tınm, 3 trilyon lirası da iş-
letme kredisi olmak üzere '
toplam 5.1 trilyon lira tu-
tannda kredı talebıyle baş-
vurular arasında ilk sırayı;
aldı. Ancak bu ildeki 2 fir-:
maya 57.4 milyar liralık
tahsis yapıldı.
Acil destek programı
kapsamında en fazla kredi
alabilen il ise 569.7 miryar
lira ile Diyarbakıroldu. Di-
yarbakır'dan 32 fırma 625 ,
milyar lirası yatırım, 1.9
trilyon lirası da işletme kre-
disi olmak üzere toplam
2.5 trilyon liralık kredı ta-
lebinde bulunmuştu.