22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 15 MART 1999 PAZARTESİ 8 DIŞ HABERLER Rusya NATO'ya çare arıyor4Nisan1949'daABDİIe 11 Avrupa ülkesi tarafından kurulan, 1952'deTürkiye ve Yunanıstan'ın, 1982'dede Ispanya'nın katıldığı NATO, 12-16 Mart 1999'da düzen- lenen etkinliklersonucu do- ğuya doğru genişlemiş olu- yor. Macaristan, Polonya ve Çek Cumhuriyeti'nin ka- tılımıyla askeri blokun üye sayısı 19'a çıkıyor; aynı za- manda eski Sovyet cum- hunyetleri "potansiyel düş- man paktı" sınırlarının di- binde bulunuyor. Böylece 20. yüzyılın uluslararası den- gelerinde en önemli değişik- liklerden biri daha gerçek- leşıyor. Kendi iç siyasi ve ekono- mik sorunlarıyla boğuşan Rusya'nın NATO'nun güç- lenmesinı engelleme giri- şimlerinin sonuçsuz kaldığı bugünlerde belgeleniyor. Şimdi Moskova, bir yandan NA- TO'nun geniş- lemesine kar- şı alacağı önlemleri gözden ge- çirirken, bir yandan da başta komşu Polonya ol- mak üzere, yeni NATO üyelerinın si- lahlarla donatılmasının ve paktın askeri altyapısının Rusya sınınna taşınmasının önüne geçmeye çalışıyor. Ancak bu doğrultuda NA- TO'nun vermiş olduğu sö- ze'pek güvenilmiyor. Çün- kü vaktiyle Varşova Paktı dağıtılırken NATO'nun da lağvedileceğı sözünün ve- rildiği hafızalarda. 'Partner' genişliyor NATO'nun genişlemesi fıkrinin ilk kez açık olarak dile getirilmesi Ocak 1994'e rastlamışt. 1997 Madrid ZJr- vesi'nde üye adaylan pak- ta "davet edilmiş", aynı yıl NATO ile Rusya ve Ukray- na arasında özel anlaşma- lar yapılarak tepkiler önce- den yumuşatılmaya çalışıl- mıştı. Bu arada "Banş için işbirliği" programı kapsa- mında 24 ülke ile "partner- lik" ilişkileri geliştirilmeye başlanmıştı (bu ülkeler ara- sında, Tacikistan hariç, bü- tün eski Sovyet cumhuri- yetleri yer alıyor). Özellikle şu anda Rusya ile Batı ara- sında "tampon" durumun- da olan Ukrayna'nın NA- TO'ya gıriş perspektifi cid- di tartışmalar yaratmış ve bu konu (şimdilik) daha son- raya bırakılmıştı. Gelecek ay VVashing- ton'datoplanacak olan NA- TO zirvesinde paktın stra- tejisinde yapılacak değişik- likler ve gerek Avrupa'nın doğusuna gerekse de bü- tün dünyaya yönelik ''aske- ri düzen sağlama " işlevının netleştirilmeçabasıyia, Rus- ya'nın 21. yüzyılın eşiğınde biraz daha zor duruma dü- şürüleceği açıktır. Karşı adımlar Rusya uluslararası siya- si ve ekonomik konularda muhalıf çizgısini gelıştirme- ye ve ABD karşıtı güçlerle ilişkilerini pekiştirmeye ça- lışacak; ancak bunu Batılı kredı kaynaklannı küstür- meden yapmaya özen gös- terecek. Avrupa'nın ve dün- yanm güvenliği için bir "es- ki savaş paktı" saydığı NA- TO'nun güvence olama- yacağını açıklama- ya, "Yeni Dün- ya Dûzeni'ne karşı daha yeni bir iş- biriiği stste- mı yarat- maya gay- ret edecek. Bu arada en temel kozu olan askeri nük- leer gücünü kulla- narak Batı'yı tedirgin et- mekten vazgeçmeyecek. Rusya'nın atacağı karşı adımlarta ilgıli bazı öngörü- ler şöyle: Batılı ülkelerte es- ki anlaşmalann onaylanma- sı ve yenilerinın imzalanma- sı süreci muhtemelen askı- ya alınacak. Rusya'nın askeri doktri- ninde bazı değişiklikler gün- deme gelebılecek. örneğin Rusya'nın kimseyı düşma- nı olarak görmediği ve ilk nükleer vuruşu yapmaya- cağı sözü rafa kaldınlabile- cek. Nükleer füzelerin NATO ülkelerine doğrultulmaya- cağı güvencesi ıptal edıle- bilecek. Konvensıyonel si- lahlarla ve kanatlardaki den- geierie ılgilısöz ve smtrtama- lar gözden geçınlebılecek. Taktik nükleer sılah kulla- nımı koşullan yeniden belir- lenebilecek. Irak ve Iran gi- bi ABD karşıtı devletlerden Çin ve Hindistan gibi ulus- lararası devlere kadar bir di- zi ülkeyle siyasi ve askeri ilişkiler güçlendırilmeye ça- lışılacak. Müttefık Belarus ile muhtemelen askeri bir pakt oluşturularak kıtalar arası füzelenn bir kısmı ye- niden eski yerierine yerieş- tirilecek. Afganistan'ın denetimini ele geçiren köktendinci örgüt yalnızca siyasal tehdit oluşturmuyor Talebaneroiıızengmi Afganistan'ın uyuşturucu ticareti Û Q Afyon ekHen alan (1997 39,150 hektar) Morfm ve eroin iaboratuvarian (1997 afyon üretımı: 1,265 ton) Iç savaşın sürdüğü Afganistan, dünyanm iki numaralı afyon ünsticm. Dünya pazannın afyon gereksiniminin yüzde 3ffu bu ülke tarafından karşılanıyor. TACİKİSTAN • Orta Asya'daki köktendinci örgütler uyuşturucu üretimi ve ticaretinden besleniyor. Afganistan ve Paİcistan'da üretilen uyuşturucunun yansı bu ülkelerde tüketilirken diğer yansının yüzde 65'i Avrupa'ya pazarlanıyor. Orta Asya'daki köktendinci örgütlerin en bûyük gelir kaynağını uyuşturucu ticareti oluşturuyor. Derieyen GÜL ATMACA Dünyada Myanmar'ın (Burma) ardından eroin üre- timinde ıkınci ülke olan ve köktendinci Taleban örgü- tünûn denetımi altında bulu- nan Afganistan, yalnızca si- yasal açıdan degil, bu özel- liğiyle de bölge için ciddi bir tehlike oluşturuyor. 1979 yılında Afganistan'ı işgal eden Sovyet ordusuna karşı savaşan mücahitlenn olduğu gibi, şimdi ülkenın yÜ2de 90'ını denetımi altın- da bulunduran Taleban'ın en büyük gelır kaynağını uyuş- turucu oluşturuyor. BirleşmişMilletler(BM) Uluslararası Uyuşturucu De- netim Komıtesi (UNDCP) Orta Asya Bölge Temsilci- tiği' nin raporuna göre, Afga- nistan'da 1997 yılında 2 bin 800 ton afyon üretildi. UNDCP Orta Asya Temsil- cisı Bagdan Lisoviç çok ge- lişmış sistemlere karşın Av- rupa ülkelerinde ele geçiri- len uyuşturucu miktannın üretılenin ancak yüzde 5 ila 10'unu oluşturduğunu, bu durumun Orta Asya ülkele- ri için de geçerli olduğunu söyledi. Afganistan'da üreti- len uyuşturucunun yansının Afganistan ve Pakistan'da tüketildiğini, kalan yansınm yüzde 65'inin Orta Asya ül- keleri üzerinden Avnıpa'ya pazarlandığını belirten Li- soviç, her yıl Türktnenistan üzerinden yaklaşık 40 ton, Tacikistan ve Özbekistan üzerinden de yaklaşık 30-40 ton uyuşturucunun transit olarak geçtiğini vurguladı. Afyon tohumu stoku Bu arada, Afganistan çift- çilerinin geçen yıla oranla bu yıl yapılacak ekim için 3 mıslı fazla afyon tohumu sto- kuyapnklan bildirildi. tran'da son iki ayda 50 Afganlı uyuş- turucu kacakçısının yakalan- dıgı ise gelen habeıier arasın- da. Afganistan'da üretilen eroinin bir bölümü Özbekis- tan üzerinden Avnıpa'ya pa- zarlanıyor. Özbekistan Baş- bakanlık Uyuşturucuyla Sa- vaşım Denetim Daıresi Baş- kanı Kurfoan Baymuradov, Özbekistan'da 1997 yılında Dışişleri Bakanlığı, Iran'ın Batı'ya açılma girişimlerini Cumhuriyet'e değerlendirdi 6 Tahran, Ankara'ya raldp olamaz9 SERKAN DEMtRTAŞ ANKARA - lran'ın Avnıpa üzerin- den Batı dünyasına açılma girişimleri Türkiye'de de dikkatle ızleniyor. lran'ın politıkalan ABD'nin Orta- doğu işlennden sorumlu Dışişleri Ba- kan Yardımcısı Martin Indyk'in Tür- kıye'dekı görüşmeleri sırasında da ele alındı. Türkiye'nin ekonomik çıkarlanna ilişkin en büyük kaygıyı, Azeri petrot- lerinın Bakû-Ceyhan'a oranla çok da- ha kısa ve ucuz olan Basra Körfezi üzerinden taşınması olasılığı oluştu- ruyor 1979'da gerçekleştınlen de\Tİ- mın ardından şeriat hükümleriyle yö- netilmeye başlanan Iran klam Cumhu- nyeti, Muhammed Hatemi'nın cumhurbaşkanlığma seçılmesınin ar- dından dünya ile kestıği ilişkileri ye- nıden kurmak yönünde cıddi adımlar atıyor. Hatemı"nin bu kapsamda ge- çen hafta içınde gerçekleştirdığı Ital- ya gezısı aynı günlerde Ankara'da bu- lunan Martin Indyk ve Türk Dışişleri yetkililerince de ele alındı. Dışişleri Bakanlığf ndan üst düzey bir yetkili, Cumhuriyet'ın konuyla ıl- gili sorulan üzerine. Hatemi'nin ttal- ya üzerinden Avrupa'ya, oradan da dünyaya açılmayı planladığını bildir- dı. Iran'da çok cıddi ekonomik sorun- lann yaşandığma dikkat çeken Dışiş- len yetkilisi, şunlan sö>ledi: " Hatemi'nin Batı"^ açılımı Türirî- ye'yi fazla etkilemez. İran"da büyük bir ekonomikprobiemvsır. Batı'ya açı- larak ülkesinevabancı yannmıçekme- ye çabşQt>r. Özdlikle enerji projeleri için destek amor." Bakû-Ceyhan kaygısı Türkiye ve lran'ın çıkarlan, Kaf- kaslar ve Orta Asya'daki eski Sovyet cumhuriyetlerinın yeraltı zengınlikle- nnı dünyapazarlanna taşımalan konu- sunda çakışıyor. ABD'nin muhalefeti nedenıyle Iran güzergâhının olasılık- larkapsammadaht alınmaması Tûrkı- ye'nin Bakû-Ceyhan gibi büyük pro- jelerini güçlendirıyor. Ancak Azeri perrollerinin taşınmasında özellikle ya- bancı şirketler konsorsıyumunun üze- rinde çalışma yaptığı Basra Körfezi projesi hem ucuzluğu hem de kısalığı açısından Bakû-Ceyhan'a ciddi bir ra- kip oluşturuyor. Hatemi geçen hafta Roma'da Italya Başbakanı D'alema'yla bir araya geJmişti. 3 bin 380 kilo uyuşturucu ele geçirildiğini söyledi. Bay- muradov; 1998 yılı verileri- nin henüz ellerine ulaşmama- sına karşın 1997'dekımiktar- dan daha az olmadığını be- lirterek son 5 yıl içinde 27 ton uyuşturucu ele geçirildiğini bildirdi. Bu arada, Özbekis- tan'da 16 Şubat'ta hükümet binalanna yönelik olarak ger- çekleştirilen ve 15 kişinin ölümüyle 130'dan fazla in- sanın yaralanmasınayol acan bombalama olaylannm ar- kasında uyuşturucu çeteleri- nin olabileceğı kaydedildi. Özbekistan'da hükümet yan- lısı Pravda Vostoka (Do- ğu'nun Gerçeği) gazetesi, hükümet binalanna yönelik saldınlann sorumlusu ola- rak Devlet Başkanı tsbun Kerimov'a karşı olan radi- kal îslamcı gruplan göster- di. Gazete, saldınlann uyuş- turucu tacırleri tarafından da gerçekleştirilmış olabilece- ğini belirterek, "Bu eylemle- ri gercekleştirmek için bir sürü para lazım. Para uyuş- turucu kokuyor" yorumuna yer verdi. Devlet Başkanı Kerimov saldmdan önce yaptığı açık- lamada, Afganistan ve Pa- kistan'ı, Orta Asya'da radi- kal tslamcı hareketi, uyuştu- rucu ve silah kaçakçılığını desteklemekle suçlamıştı. ABDektiğinJbiçhor Dünyanm en çok eroin tü- ketilen ülkelennden bin olan ABD, Taleban'ın Afganis- tan'daki afyon üretimini de- netim alona almak için gerek- li çabayı harcamamakla suç- luyor. Oysa, 1979 yılında Af- ganistan'ı işgal eden Sovyet- ler Birliğı ordusuna karşı sa- vaşan mücahitlenn eroin üret- melenne ABD'nin o dönem göz ydMfluğu ileci sürülûjtor. Amerikan Merkezi Haberal- ma Örgütü'nün (Cl A) gfee- tımi altında Pakistan asker- lerinin ve Afgan direnişçile- rinin sınırlarda eroin labora- tuvarlan kurduğu kaydedili- yor. CIA'nın Afganistan'da- ki operasyonlanndan sorum- lu yetkilisi Charks Cogan, Soğuk Savaş döneminde ko- münizme karşı savaşımda uyuşturucu üretımıne göz yu- mulduğunu belırtiyor. Co- gan. "Görevimiz Sovyetler Biriiği'ne mümkün olduğu kadar zarar vermektL L'yuş- turucu ticaretini incelemek üzerene kaynakianmu ne de zamanııruz vanlı" dıyordu. Ortak hükümet Taleban 'la muhalifler anlaştı DışHaberlerServBİ- Af- ganistan'ın yüzde 90'ını de- netimi altında bulunduran köktendinci Taleban yöneti- mi ile muhalıf güçlerin, 'or- tak bir hükümet oluşturul- ması. tutsak değişimi \e ba- nş görüşmeterinin sürmesi' konulannda anlaştığı bildi- rildi. Türkmenistan'ın başken- ti Aşkabat'ta Birleşmiş Mil- letler'in (BM) gözetiminde üç gündürsüren banş görüş- melerinın ardından dün or- tak birbasın toplantısı düzen- lendi. Taleban delegesi Ah- med Mütevekkil ve muha- hflerin temsilcisi Muham- medYunus Kanuni, Ulusla- rarası Kjzılhaç Örgütü (1CCR) aracıhğıyla 20'şer savaş tutsağını hemen ser- best bırakmak konusunda anlaştıklanra söylediler. Dün BM'nın Afganistan temsil- ciliğı tarafından yapılan açık- lamada, "Taraflar. ortak bir yönetim, ortak bir medis ve ortakbiryasama kunıluohış- turufanasmda anlastdar" de- nildi. Taraflar arasındakı gö- rüşmelerin 'samimi, karşı- lıkh savgı ve icten bir hava- da' geçtiği belirtilen açıkla- mada, taraflann görüşmele- rin bundan sonraki turlannı Afganistan'da yapma konu- sunda da anlaştıklan belirtil- di. Bu arada, Afganistan'ın kuzeyinde Taleban ile muha- lıf güçler arasında iki yıldır süren çatışmalara son vere- cek anlaşmayla ilgili görüş- melere Kurban Bayra- mı'ndan sonra başlanacağı kaydedildi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle