20 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
11 MART 1999 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA HABERLER Tüm Öğretim Üyeleri Derneği Başkanı Prof. Hatipoğlu tıpta yeterlilik sınavını eleştirdi 'Eşitlik ilkesine aykın*ANKARA/İSTANBUL (Cumhuriyet) - Ünıversıtelerarası Kurul, yüksek lısans ve doktora programian için Lisansüstü Eğıtimi Ginş Sınavı'ndan (LES) en az45 puan alınmasmı öngören Lisansüstü Eği- tim ve Öğretim Yönetmelik taslağını ha- zırladı. Kurul. koşullannı belirledikten sonra tıpta yeterlılik sınavı önerisini YÖK Genel Kurulu'na sunacak. Üniversitelera- rası Kurul'un YÖK Başkanı Prof. Dr. Ke- malGürüz'ün önerisiyie kabul ettıgı mas- ter ve doktoraya bilim sınavı yerine LES'le öğrenci alınması karan öğretim üyelennin tepkisine neden oldu. Tüm Öğ- retim Üyeleri Derneği Genel Başkanı Prof. Dr. Tahir Hatipoğlu. tıpta yeterlilik sınavını doğru bulmadığını belirterek "Devietönce üp fakülteleri arasuıdaki eği- L/niversitelerarası Kurul'un hazırladığı taslağa göre, öğrencilerin yüksek lisans ve doktora programlanna başvurabilmeleri için LES'ten en az 45 puan alması koşulu getiriliyor. Tüm Öğretim Üyeleri Derneği Genel Başkanı Hatipoğlu, yüksek lisans ve doktora programlan için merkezi sınav getirilmesini olumlu karşıladıklannı, ancak tıpta yeterlilik sınavımn anayasanın eşitlik ilkesine aykın olduğunu söyledi tim kaHtesmi eşitiemen ve öğrencflere fir- sat eşrtnği sağlamalıdır" dedi. Üniversitelerarası Kurul'un hazırladı- ğı taslağa göre, öğrencilerin yüksek li- sans ve doktora programlanna başvura- bilmeleri için LES'ten en az 45 puan al- ması koşulu getiriliyor. Üniversiteler, öğ- rencileri seçerken LES puanının yanı sı- ra lisans not ortalamasını değerlendirme- ye alabilecek ve sözlü sınav yapabilecek. LES puanı, seçimlerde en az yüzde 50 ağırlıklı olarak değerlendirilecek. Öğren- cilerden aynca, referans mektubu ve ne- den yüksek lisans ya da doktora yapmak ıstedıgini belirten bır kompozisyon yaz- ması da ıstenecek Yönetmelik taslağında, temel np bilim- lennde doktora programlanna başvuru- larda ise tıp fakültesi mezunlannm LES puanının yanı sıra Tıpta Uzmanlık Sına- vı'ndan (TUS) en az 50 temel tıp puanı almalan koşulu da hükme bağlandı. Prof. Dr. Hatipoğlu, yüksek lisans ve doktora programlan için merkezi sınav getirilmesini olumlu karşıladıklannı be- lirterek, bu uygulamanın akademik kad- rolardaki geçişlerdeki kayırma ve aynca- lığı önleyeceğini ve eğitim kalitesinin art- masını sağlayacağını söyledi. Tıpta ye- terlilik sınavımn anayasanın eşitlik ilke- sine aykın olduğunu belirten Hatipoğlu, "Zaten np fakülteleri yeterinceağır ve her suufta 5-6 kez sınavlar yapuıyor" dedi. Türkiye'de 45 tıp fakültesinin olduğunu anımsatan Hatipoğlu, çoğu fakültenin alt- yapısının yetersiz ve eğitim kalitesinin düşük olduğuna dikkat çekti. Üniversite Öğretim Üyeleri Derneği Başkanı Prof. Dr. Kadir Erdin de uzmanlığa yönelik masterve doktora programlanna, ilgili bi- lim dallannın konulannı içermeyen ve merkezi bir sıralama sınavı olan LES'le öğrenci alınmasının, üniversitelerin ve öğretim üyelerinin devTe dışı bırakılma- sına neden olacağını söyledi. Erdin,, Master ve doktora öğrencilerini bilim sı- navı yerine LES'le seçmenin, bu öğren- cilerin ilgili bilim dalına lisans eğitimin- de gösterdiği akademik başan ve ılginin ğöz ardı edilmesine neden olacağını be- lirtri. İrticanın kurban derisi hedefi 12 trilyon ANKARA (Cumhurryet Bürosu) - îrticanm, bu yıl 15 trilyon lirayı aşması beklenen kurban derisi pazannm 12 trilyonluk bölümünü elde etmeyi he- deflediği biMirildı. Kapatılan RP'nin gençlik orga- nı Milli Gençlik Vakfı'nın (MGV) buyıl 12 trilyon liralık kurban derisi toplamak için üyelenni maddi sorumluluk altma sokan bır plan hazırladığı belir- lendi. Kurban derisi toplama yetkisinin THK'den alı- narak sosyal yardım ve dayanışma vakıflanna ve- rilmesini bir firsat olarak değerlendiren vakıf, ha- zıriadığı planı bütûn şubelerine gönderdi. Geçen hafta yapılan toplantıda benımsenen plana göre, ir- tica kurban derisi atağmı şöyle gercekleştirecck: - MGV yurtlannda ve evlerinde kalanlar bayram iznine gönderilmeyecektir. Bu kişıler. deri toplama bölgelerine göre aynlacak ve bu bölgelerde görev- lendirilecektir. Her görevli, bölgeleıin özelliği dik- kate ahnarak kendisine bildiriten sayıdaderi topla- makla yükümlü kılınacak. - Bayram iznine gitrnek için mazeret gösteren ve bu mazereti kabul edılen öğreDciler ıse memleket- lerinin özelliğine göre tespıt edilecek bir sayıda kurban derisi ya da bedelini getirmek zorunda tu- tuiacaktır. - Bölgelerinde kurban derisi toplayan kişiler, kı- lık ve kıyafetîerine dikkat edecek, dini bir görüntü vermekten özenle kaçınacak. - Görevliler bayramdan önce kurban sahiplerini ikna ederek kurbanlarmı MGV 'rrin keshnhanelerin- de kestirmeye çalışacak. Kurban derilerinin yaklaşık 15-16 triîyon Hraya ulaşması beklenirken, irticanın bu bayramda 10-12 trilyon lira arasında kurban densi toplamayı hedef- lediği bildirildi. Avrupa'da faaliyette bulunan Islam Toplumu Milli Görüş Teşkilatı'nın (ÎTMGT) seçimlerde kul- lanılmak üzere para toplama kampanyasmın da sür- düğü biidirildi. 'StYAMİ ERDEM SUÇSLZ' Yargrtay'dan kamu emekçisme destek • 8 Nisan 1996 yılında yaptığı konuşmada, halkı suç işlemeye tahrik etmek suçundan yargılanan KESK. Genel Başkanı Siyami Erdem, 3 yıl hapis cezasına çarptınldı. Temyiz üzerine dava, Yargıtay tarafından yeniden incelendi. Oybiriiğiyle verilen kararda Erdem'in suç işlemediği belirtildi. ANKARA (Cumhuriyet Bûnwu)-Yargıtay 8. Ceza Dairesi, oybirliği ile verdiği bir kararda, kamu emekçilerinin sorunlannı basın ac.jklamaşıyj.a.dile .. „,. getirrrienin, "halkı suç işlemeye tahrik etmek" suçunu oluşturmayacağını bildirdi. Kamu Emekçileri Konfederasyonu (KESK) Genel Başkanı Siyami Erdem e " halkı suç işlemeye tahrik ettigT gerekçesiyle TCY'nin311.maddesi uyannca verilen 3 yıllık hapis cezası ile ilgili davanın temyiz incelemesini yapan ceza dairesi, sanığın beraat etmesi gerektiğini belirtti. Erdem'e . soruşturma Erdem, 8 Nisan 1996 günü yaptığı basm açıklamasmda, genelde ülkenin sosyoekonomik sorunlanna değindikten sonra özelde kamu emekçilerinin sorunlan ve istemlerini dile getirmiş, bu istemlerine yanıt alamazlarsa kitlesel olarak işbırakacaklanm bildirmişti. Ankara Cumhuriyet Başsavcıhğı'nm soruşturması üzerine Siyami Erdem hakkında dava açıldı. Ankara 18. Asliye Ceza Mahkemesi'nde "halkı suç işlemeye tahrik etmek" suçundan yargılanan Erdem, 3 yıl hapis cezasına çarptınldı. Temyiz üzerine dava Yargıtay 8. Ceza Dairesi'nde yeniden incelendi. Ceza dairesi oybirliği ile yerel mahkemenin karannı bozarken şöyle dedi; **Sanığın eylemi emekçileri doğnıdan suç işlemeye tahrik niteliğinde değildir. Emekçileri doğnıdan suç işlemeye tahrik niteliğinde bulunmayan veTCY'nin311. maddesinde tanımı yapılan suç tipini oluşturma>an ve demokratik hak arama niteliğinde bulunan bu söylemleri nedeniyle hakkında beraat hükmü kurulması gerekirken dosya içeriğine uymayan bir gerekçeyle hakkında mahkûmivet hükmü kurulması bozmayı gerektirmiştir." Sendikalardan birgiinlük otunna eylemi Tûrk-lş ile hükümet arasında 480 bin işçiyi kapsayan toplu iş sözleşmesi göriişmelerini kaygryla izlediklerini belirten Türk-İş üyesi sendikacılar. liükümeti ve Türk- tş yönetimini uyarmak amacrvla Türk-İş 1. Bölge TemsikiKği'nde bir günlük oturma eylemi başlatn. Sendikacılar, Başbakan Bülent Ecevit'e "İSlF ve DOnya Bankası'na değfl, işçinin ve halkın sesine ktrfak vermesi" çağnsı yapolar. Türk-tş'e bağh sendikalann yöneticileri ve işveri temsilcileri, Türk-lş 1. Bölge Müdürlüğü'nde düzenkdikleri basın toplansında yaklaşık iki aydır süren toplu iş sözleşmesi görüşmeİeriyle ilgili endişe ve kaygîlarını anlattuar. Toplantıda konuşan Türk-tş 1. Bölge Temsfldsi Faruk Böyükkucak, çahşaıüara grev ve topiusözkşme hakkını veren Bülent Ecevit'in şimdl "Acaba IMF ve Dünya Bankası ne der" zihniyeti içinde olduğunu belirterek, "Bu zihniyetle sürdürülen toplu iş sözleşmesi masa başında bitmez" dedi. Sendikalar adına ortak basın açıklamasuu okuyan Yol-lş İstanbul Şube Başkanı Kenan Kaya da kamu işçöeri olarak geçmis, dönetnlere ah kayıplan telafi edecek bir ücret zamnu istediklerini söyledi. Türk-lş yönetiminin hükümetin istediği doğnıltuda bir sözteşmeye imza atacağı kaygısı taşKhklannı anlatan Kava, Türk-tş yönetiminin ilk 6 ay için istenen 30 nuiyon lira seyyanen ve yüzde 35 zam oranmda ısrar etmesini istediklerini belirtti. Dayakçı polisler açığa alındıANTALYA (Cumhuriyet) - Antalya'da çocu- ğuna ilaç almak için ters yola giren lsmet Dinç' in 6 polis tarafından dövülmesi büyük tep- ki yarattı. Olay üzerine 3 polis memuru açığa alınırken 3 polis memurunun da soruşturma ne- deniyle göreve çıkartılmadığı öğrenildı. Bu ara- da Dinç ailesinin, polis tarafından baskı geldi- ği için gazetecilerle görüşmedikleri öne sürül- dü. Antarya Emniyet Müdürü Nank Canca, 8 po- lisin bir vatandaşı eşi ve çocuğunun önünde döv- mesi olayınm pazartesi günü meydana geldiği- ni ve memurlann hatalı olduğunu, ancak gerçek- lerin medyaya yansımadığını iddia etti. Canca, "Basında söylendiği gjbi söz konusu aile hasta- neve girmiyordu. Olayın olduğu Cumhuriyet Meydam'na ters v öne girip araç eczanenin önü- ne park edilmtş. Görevü memurlar da işini ya- parak ceza kesiyor. Ceza işjemi biten araç sürü- cüsü gitmek için araana binerken küfür etmiş \e memurlar da bu nedenle süriicünün üzerine gkünce istenmeyen olay ohnuş. Sonra da arao- nı poBs motoruna doğru sürerek çarpmış" de- di. Polis memurlannın bu şekilde davranması- nın hata olduğunu kabul eden Canca, "Blz bir hata yapük, ama bunun için idam edihnemeJi- yiz'" diyerek soruşturmanın başlatıldığını bil- dirdi. Memurlann sürücüyü dövmeden gerekli adli işlemleri yapması gerektiğini söyleyen Can- ca,M Şarampol Karakolu'nda Bk ifadekri alını- yorveşahB nezarette tutulmadan ertesi günü,ya- ni salı günü Adüye'ye gelmesi istendi Şahıs ken- disi adüyeye giderek ifadcsini vermiş" diye ko- nuştu Olay nedeniyle üzgün olduğunu açıkla- yan Emniyet Müdürü Natık Canca'nın Dinç ai- lesini ziyaret etmesi beklendi. Canca, aileyi zi- yaret edip etmeyeceği konusundaki soruya,"Bir hata yapük, ama bu camiayı da karalamak an- lamsız. Şahsı da\et ettim, ama 'o benim ayağı- ma gelsin' demiş. Emniyet teşldlatını küçük dü- şürmeye kimsenin hakkı yok" dedi. Bu arada İsmet \ e Derya Dinç çifti, evlerinin önünde bekleyen gazetecilerle görüşmüyor. Emniyet görevlilerinin aileye baskı yaparak gazetecilerle konuşmamasını istediği öne sürül- dü. Emniyet yetkililerinden bu suçlamaya kar- şı, "Bazı medya kuruluşbnndan para alacak- lan için diğer basın mensuphnyla görüşmüyor- lardır" açıklaması yapıldı. Dinç ailesinin dün öğleden sonra Show TV ekibince lstanbul'a götürüldüğü öğrenildi. İşçinin sözleşme tepkisi Türk-İş'e b a p Töidye Deri-İs Send&ası'na üye yaklaşık bin deri işçfai, Ttcda Orgaaize Sanayi Bö%mf nde deri işverenfcrBHn "uzlaşmaz nıtunm" nedetuyfe" tophı iş sözteşmesi göriişmelmnin uyuşmazhkla sonaçlanmasını dnn kMesei bir göstertvleprotestoetATttrfayaTraktörcüler Durağt'nda dia toplanan deri işçileıl"Yaşasm Tuzia DirenişfeHZ-Deri-ts''. "Blrlik. mücadefe, mkr» yanh pankartiar açarak '•Sözleşme hakkımız, grev sikhonız'', "Sözkşme ynksa üretim de yok" ve "GeHjw, geü>»r genel grev feflyor" sloganlarmı atöltr. Anüânnda Türkiye Deri-tş Sendlkası Gend Başkan YantancKi Musa Servi l e Tuzta Şube Başkanı Cemal Taşkın'ın da bulunduğu işçSer, duraktan Türkiye Deri Sanayf Işverenleri Sendikası Başkanı Hakkı Matraş'm sahibi olduğu Matraş Fabrikası önüne dek yirödfi. Jandarmanm geniş güvenfik önlemi akhğı protesto yüriiyüşünde koouşaa Cemal Taşkm. işverenin ücretfere ">^zde 40 gM komik bir zam önerdiğinr befirterek işçfleri is>wenin bn tutnrrra nedeniyle "grev hazırhğı vapmava" çağuxh. (Fotoğraf: KUBtLAY TÖNTÜL) Tartan'a ziyaret Çıkanlan işçilere öüçözüm arayışı • Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Tartan, ekonomik bunalım nedeniyle işten çıkarmalann ocak ve şubat aylanndan itibaren azalmaya başladığıru vurgulayarak "îşçi arkadaşlanmızın yeniden işe kavuşmalan için, çalışma başlattık" dedi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Hakan Tartan, ekonomik bunahmı nedeniyle işten çıkanlan işçilerin yeniden işlerine dönmeleri için çalışma başlattıklannı bildirdi. Türk-tş Genel Başkanı Bayram Meral ve yönetim kurulu üyleri, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Tartan'ı bu göreve atanması nedeniyle ziyaret ettiler. Türk-îş Genel Başkanı, 12 Eylül hukukunun kaldınlması ve üretimin artmasına yönelik bazı istemlerinin bulunduğunu belirterek "Bizim taleplerimiz kişisel değlklir. ülkenin ve halkm yararuıa olan talcplerdir. Taleplerimiz hayata geçrJği sürece, nem ülke hem de biz huzura kavuşuruz" diye konuştu. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Tartan, çalışma yaşamında sıkıntılar bulunduğuna dikkat çekerek sorunlann sosyal taraflann uzlaşmasıyla aşılabileceğine inandığını kaydetti. Tartan, ekonomik bunalım nedeniyle işten çıkarmalann ocak ve şubat aylanndan itibaren azalmaya başladığını vurgulayarak "Ekonomik nedenlerden ötürü işini kaybedenişçi arkadaşlannuzuı yeniden işe kavuşmalan için. bölge çahşma müdüriüklerinin koordinasvonunda bir çahşma başlatük. Işçilerimizden bir kısmı yeniden istihdam edikti" dedi. Tartan, Türk-lş'in istemlerini karşılıklı işbirliği ve uzlaşma ile karşılamaya çalışacaklannı söyledi. ARAYIŞ TOKTAMIŞ ATEŞ Teröpün Tanımı Geçen hafta; Çukurova Üniversitesı'ndeki bir grup öğrencinin, PKK ve Öcalan lehine bir bil- diri okumak istemelerini, gerçekten hayretle ve biraz da dehşetle izledim. Bildirryi okuyan genç kız, "PKK bir terör örgü- tü değil, siyasal bir örgüttür. Öcalan bir terörıst değil, siyasal bir liderdir..." gibisınden bir şeyler söylemek istiyordu kı, çok haklı olarak müdaha- le edikJi ve "toplandılar." Doğrusunu isterseniz, "Bu işin amacı ne ola- bilir? Nasıl birbeklenti içinde olabiliher? Bu bil- dirinin 'kıymet-i harbiyesi' nedir?" diye düşün- düm. Eğer bu televizyon çekimi yapılmamış ol- saydı olaydan hıç kimsenin haberi olmayacaktı. Herhalde, "Nasıl olsa duyulur..." diye düşünmüş- lerdir. Ve ben de, bu satırları karalamakta oldu- ğuma göre, amaçlarına bır ölçüde alet oluyorum. Fakat bazı kavramların netleştirilmesi gerekir. PKK'nin bir terör örgütü olmadığını ıleri sürmek için, insanın ya kör, ya sağır, ya da kara cahil ol- ması gerekir. Terör, "huzuru bozmak, kamu gücünü zayıflat- mak, birkısım insanlan korkutmak ve sındirmek, vb." amaçlarla, "silahsız insanlara" karşı, "silah- lı" birtakım insanların "bireysel" ya da "kitlesel", "örgütlü", ya da "örgütsüz" eylemlerine verilen addır. Bu terörün amacı "siyasal" da olabılir, "siyaset dışı" da olabilir. Bu amaç "yüksek" bir amaç ola- bilecegi gibı, "pespaye" bir amaç da olabilir. Bir terör hareketinin amacının "siyasal" olma- sı, o hareketin, "terörist" özelliğini ortadan kal- dırmaz. PKK hareketinı siyasal bir hareket ola- rak gören kimi çevreler, bu "kanaatlerinden" ötü- rü, PKK'yi siyasal bir hareket olarak ısımlendır- meye çalışmaktadırlar ki, fevkalade yanılgı ıçin- dedirler. "Terör örgütü" olma özelliğini bir yana bıraka- rak şu soruyu sorabiliriz: "PKK'nin amacı ne- dir?•" PKK'ye çok destek veren ülkelerden biri olan Almanya; PKK için, "suç örgütü" tanımlamasını yapmaktadır. Ve suç örgütü sıfatını vermekle bır- likte, terörist bir örgüt olduğunu kabul etmeye ya- naşmamaktadır. Peki, Almanya PKK'yi bir suç ör- gütü olarak isimlendirdiğine göre, acaba PKK'nin ve PKK'lilerin "suçlan" nedir? Bu suçun "siyasal" bir suç olmayacağı açıktır. Uyuşturucu kaçakçılığı, tehdit, şantaj vs. olabi- lir. Peki, o zaman Almanya, böyle bir suç örgü- tünü nasıl ve neden desteklemektedir. Bunun bir tek yanıtı vardır. Almanya, PKK'den ve sempatı- zanlarından ciddi bir biçimde çekinmekte ve hat- ta korkmaktadır. Alman yetkililer, Öcalan İtalya'da ıken hem hak- kındaki tutuklama karannı kaldıımışlar ve hem de iade talebini geri almışlardı. Bu tutumlarının ne- deni sorulduğu zaman da, Almanya'da yaşa- makta olan 400 bin Kürt kökenli insan olduğunu söylemişlerdi. Âynı Almanya'da, Kürt kökenli olmayan 2 mil- yondan fazla insanımız yaşıyor. Bunların, yasa- lara uygun davranmaya çabalamaları ve Alman- ya'nın huzurunu bozmamaları acaba bir kusur mu? Bambaşka bir şeyler anlatmaya çalışırken; söz, hiç hesapta olmayan yeriere geldi. Neyse, biz ko- numuza geri dönelim. PKK'nin amacı nedir? Bunca yıldan beri dikkatle ızlerim. Öcalan'ın. bu hareketin sonunda ne gibi bir beklentisı oldu- ğunu net bır biçimde dile getırdiğını duymadım. Bağımsızlık mı istiyor, özerklik mi istiyor, (her ne demekse) Kürt realitesinin kabulü peşınde mi?.. Kaldı ki, PKK'deki farklı gruplar farklı beklen- tiler içinde. Dağda ot yiyerek yaşayan teröristin beklentisiyle Avrupa'da konforluve dinginbirya- şam sürdüren uyuşturucu kaçakçısının beklen- tileri aynı olabilir mi? Amaç ve beklentileri ne olursa olsun, PKK, su katılmamış bir terör örgütüdür. Çünkü "yöntem" olarak terörü kullanmaktadır. Terörle "savaş"ı birbirinden ayıran temel özel- lik, taraflann "silah" durumlandır. Eğer taraflar- dan biri silahlı, öbürü silahsız ise, amaçları ne olursa olsun, bu bir terör hareketidir. Silahlı kuvvetlerimizle çatışmaya giren terörist- lerin, bu çatışmayı bir "savaş" olarak ısimlendi- rebilmeleri mümkündür. Çünkü her iki taraf da sı- lahlıdır ve birbirlerini öldürebilirler. (Fakat PKK bu tür çatışmalardan özellikle kaçınmaktadır.) Buna karşılık, kundaktaki bebeyi kurşunlama- nın, evine dönen terhis edilmiş sıvilleri, öğret- menleri, kamu görevlilerini kurşunlamanın tek adı vardır: Terör. Hem de en vahşi türünden... Almanya, Yunanistan, Avrupa Birliği'nın diğer üyeleri; bunu kabul etseler de, etmeseler de. PKK bir terör örgütü, bu örgütün şimdiye kadar- ki lideri de, kanlı bir teröristtir. Dışarıdakiler bir yana, kendi üniversite öğren- cisi çocuklarımızın bunu görmemeleri ve değer- lendirememeleri gerçekten büyük bir hüzün ve- riyor. Inanın derin bir üzüntü duyuyorum... BAŞSAĞLIĞI Düşün ve yazın dünyamızın büyük ustası Salâh Birsel vefatını büyük bir üzüntüyle öğrendik. Merhuma Tanrı'dan rahmet, kederli ailesine, okurlarına ve sevenlerine başsağlığı dileriz. YAPI^CKREDi KÜLTÛR SANAT YAYINCILIK
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle