Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
19 ARALJK 1999 PAZAR CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Hükümet, tasanyı Meclis Plan ve Bütçe Komisyonu'na geri çekmek zorunda kaldı
TahLdm geriye işletflmedi
• ZONGULDAK
(Cttmhuriyet) -
Türkiye'nin ılk özel
radyosu Ereğli Kömür
tşletmeleri (EKİ)
Radyosu'nun spikeri
Ramazan Demirci önceki
akşam Zonguldak'ta
yaşamını yitirdi.
Zonguldak SSK Bölge
Hastanesi'nde
safrakesesinden ameliyat
olan Demirci, daha sonra
alındığı yoğun bakım
servisinde kurtanlamadı.
Aynı zamanda DSP
Zonguldak Merkez tlçe
Başkanı olan Demirci,
önceki gün Ontemmuz
Mahallesı"ndeki aıle
mezarlığında toprağa
venldi.
ANAP
hacker'lann
azizliğine uğrah
• tstaabol Haber Servisi
- Anavatan Partısı'nin
web sayfastnı kıran
"hacker"lar, "kadın
kollan" bölümüne
pomografık fotograflar
yerleştirdi. Anavatan
Partisi'nin "http//
www.anap.org.tr."
adresındeki ana
sayfasında yer alan ve
partinın kadın kollannın
çalışmalannın anlatıldığı
böliimü kıran
"hacker"ler, bu böliimü
pornograf ik görüntûler
içeren bir siteye
bağladılar. ANAP'ın ana
sayfasındaki "kadın
kollan" bölümünü
"tıklayan" Intemet
kullanıcılan bu nedenle
pornografik fotoğraflarla
karşılaştılar.
Susurluk
Beletüyesi'nde
I tstanbul Haber Servisi
- Susurluk
Belediyesi'ndeki
toplusözleşme
görüşmeleri yann
başlıyor. Tüm Beledıye
Memurlan
Sendikası'ndan (Tüm
Bel-Sen) yapılan yazıh
açıklamada,
toplusözleşme konusunun
yann saat 14.00'te Tüm
Bel-Sen yetkılileriyle
Susurluk Beledıye
Başkanı A. Hayrullah
Köroğlu arasrnda
görüşüleceğı belırtildi.
ODP kongpesi
• tstanbul Haber Servisi
- Özgürlük ve Dayanışma
Partisi'nin (ÖDP) tstanbul
tl Örgütü 2. Olağan
Kongresi'nin açılışında
konuşan ÖDP Genel
Başkanı Ufuk Uras,
"Geçen seçimlerde 25 bin
üyemizle 270 bin kişiye
ulaşabildiysek bu 270 bin
kişiden 2.5 milyona
ulaşabilmeyi, önümüzdeki
dönemin en büyük
hedeflennden bin olarak
görüyorum" dedi.
ANKARA (Cumhuriyet Bûrosn) - TB-
MM, tahkımın genye donük ışletılmesine
vize vermedı. TBMM Genel Kurulu'nda,
Danıştay'ın imnyaz sözleşmelerindeki ince-
leme ve karar verme yetkısıni tırpanlayan
yasa kabul edıldi. Tahkimın geriye dönük
ışletılmesıni öngören 3996 sayılı Yap-tşlet-
Devret Yasası'nda değişıklık öngören tasan
MHP ve DSP'nın dırencıyle karşdaştı Ta-
sannınreddedıleceğinı anlayan hükümet ta-
sanyı Plan ve Bütçe Komısyonu"na geri çek-
mek zorunda kaldı. ANAP zamanında yapı-
lan ıhaleleri kapsayacak bıçimde geriye dö-
nük tabkim işleyişını sağlayacak düzenleme
komisyona gen çekılince, ANAP'hlar genel
kurul salonunu terk etti.
Milli Savunma Bakanlığı
'Evcü tahliyeden
sonra askere
alınacak'
ANKARA (Cumhuriyet Bfirosu) - Mil-
li Savunma Bakanlığı. Oral Çefik, Sedat
Peker ve Erol Evcil'ın askerlik dunım-
lanyla ilgilı bır açıklama yaptı. Ulkücü
katlıam sanığı Oral Çelik'le ülkücü
mafya elebaşısı Sedat Peker'in "asker-
Hğe erverişü olmadıklanna" ilışkın rapor
aldıklan kaydedilen açıklamada, Erol
Evcil'in cezaevınden çıktıktan sonra
askere sevk edileceğı bildirildi. Açıkla-
mada özetle şu bilgilere yer verildi:
Oral Çellk Askerlik hizmetini yap-
makta ıken sevk edıldiğı asker hastanesi
tarafından hakkında "askerlige elverişK
değttdir" karan venlmiştır. Muteakıben,
kontrol muayenesi için bu- başka asker
hastanesıne sevk edilmış ve hakkında
yine aynı karar verümıştır.
Sedat Peker Son yoklaması sırasın-
da sevk edıldiğı asker hastanesi tarafın-
dan hakkında'-askerBğeeherişlideğfldir''
karan venlmiştır. Muteakıben kontrol
muayenesi ıçin bır başka asker hastane-
sine sevk edılmiş ve hakkında yine aynı
karar venlmıştır.
Erol EVCİI Son olarak sevk edıldiğı
asker hastanesi tarafından hakkında
"askerüğe dverişüdir" karan verilmiştır.
Askere sevkı ıçın aranmakta iken ka-
muoyunca bılinen sebeplerle yurtdışına
kaçtığmdan silah altına alınamamıştır.
Halen tutuklu olarak cezaevinde bulun-
duğundan tahliyesinin ardından askere
sevk edılecek.
TBMM Genel Kurulu'nda sabah saat
05.00'e kadar süren görüşmelerde Danış-
tay Yasası ile 1dan Yargılama Usul Kanu-
nu'nda değişiklik öngören tasan kabul edil-
di. Bu yasayla, Danıştay'uı, tahkim konu-
lan, tüm imtiyaz şartlaşma ve sözleşmele-
rinden doğan idari davalara bakamayacağı
hükme bağlanırken. imtiyaz şartlaşma ve
sözleşmeleri üzerindeki ınceleme ve dene-
tim yetkisi de "düşünce bikfinneye'' indir-
gendi. Danıştay 1. Dairesi'nin, baymdırlık
imtıyazlan ile madenlerin rmtiyaza bağ-
lanması ve maden untiyazlannın bozulma-
sı işleri üzerindeki. ınceleyıp karara bağla-
ma yetkisi hükmü de değiştırilerek. bu
alanlara da tahkim olanağı getirildi ve Da-
nıştay'uı bu alanlardaki yetkisi de sınuian-
dınldı. Idari Yargılama Usul Kanunu'nda
yapılan değişıklikle de tahkim öngörülen
kamu hizmetlenyle ilgili uyuşmazlıklar,
ıdarenin kamu yaran adına üstün tutuldu-
ğu idan davalann dışına çıkanldı. Bu de-
ğişıkliklerle. tahkim öngörülen sözleşme-
lerde kamu yarannuı korunması olasılığı
ortadan kalktı
ANAP'ın ısran
Yabancı fınans kuruluşlaruıın ve ihalele-
n kazanan şirketlenn ıstemiyle "tahkımin
geriye dönük isletilmesini" de sağlayacak
3996 sayılı Yap-lşlet-Devret Yasası'nda de-
ğişiklik tasansına muhalefetin yam sıra
ÇİZMEDEN YUKAR1 MUSAKART
MHP ve DSP'den çok sayıda milletvekili
karşıçıkh.
Tasannın ilk 2 maddesi üzerinde muha-
lefet ve DSP'li milletvekilleri söz alarak
görüşmeleri yavaşlattılar Hükümetin
ANAP kanadı, bu maddenın mutlaka çıka-
nlmasuıı isterken: MHP ve DSP milletve-
killennin büyük bölümü, "Hükümettenge-
len tasanda, tahkjmin geriye dönük işletil-
mesihükmüyoktu. Komisyonda vaptlan bu
eklemeyi kabul edemeyiz" dıyerek ret oyu
kullanacaklannı bildırince, hükümet ortak-
lan arasmda uzun süren pazarlık görüşme-
leri yaşandı. Muhalefet partilennin yam sı-
ra MHP'liler, tahkimin geriye dönük işle-
tilmesuıe olanak tanıyan 3. maddenin tasa-
ndan çıkanlması yönünde
önerge verdiler.
DSP'den de bir grup mil-
letvekılınin aynı yönde öner-
ge hazırladığı anlaşılınca D-
SP'lı Plan ve Butçe Komıs-
yon Başkanı Metin Şahin ta-
sanyı geri çekhğıni açıkladı.
Karar. MHP ve DSP mükt-
vekılleri tarafından alkışlarla
karşılanırken, Enerjı ve Tabu
Kaynaklar Bakanı Cumhur
Ersümerın son derece sınır-
lı bır ıfadeyle salonu terk et-
tığı gözlendi Ersümer'ın ar-
dından ANAP mıllerv ekıllen
de salonu terk etti.
Görüsmeler sırasında
DYP'b Tunceh Milletvekili
KamerGenç ile Enerjı ve Ta-
bıi Kaynaklar Bakanı Ersü-
mer arasında sert tartısmalar
yaşandı. Mıllervekıllerimn
eleşunlerini yanıtlayan Ersü-
mer, tahkımın genye dönük
ışletılmesi üe şırketlere "arü
obnak" sağlandığı itıraf mda
bulunurken, mılletvekıllen-
ne, "Ashnda biz de bu konu-
da kendmuri tam ifade ede-
medik. dahaiyi bir önerigeti-
rin, onu görüşeum" çağnsın-
da bulundu. Muhalefet parti-
len FP ve DYP. bu düzenle-
meyle. "kıyak emeklilikle
Medis'i yerilen yere vuran,
ancak enerji ihalelerini alan
roedva patronianmnödiillen-
dûiknğinr ifade ettıler.
DSP'den çok sayıda millet-
vekili ise tahkimin geriye iş-
letilmesi konusunda Enerji
Bakanı Ersümer'ı de kamu-
oyuna karşı "yalan söylemek-
le" suçlayınca tartışma çıktı
Hazırlanan raporda, yeni banker skandallarının yaşanacağma dikkat çekildi
BTK, Jet-Pa'yı incelemeye aldı
Fadıl Akgündüz, Jet-Pa'mn
faatiyetlerini Isviçre'ye taşıyor.
ANKARA (Cumhuriyet Bû-
rosu) - Başbakanlık Takip Ku-
nılu (BTK). Almanya'dakı
Türk yurttaşlardan para topla-
yarak Türkiye'de gerçekleşme-
si zor yatınmlara ve futbolcu-
lara harcayan Jet-Pa'yı masaya
yatırdı.
BTK'ye sunulan değerlen-
dirme raporunda, Jet-Pa'nm
Almanya adli makamlannm
soruşturma başlatması üzerine,
bu ülkedeki bir kısım bürolan-
m kapatarak Isviçre'ye taşıdığı
kaydedildi.
Para yatıranlann yüzde 20-
25 'inin aym anda paralaruıı ge-
ri çekmek istemelen durumun-
da yenı banker skandallanmn
yaşanacağma dikkat çekildi.
Türkiye'deki irticai faaliyetleri
izleyen kurum ve kuruluşlar,
kayıtdışı yöntemlerle para top-
layan Jet-Pa hakkında değer-
lendirme raporlan düzenledi.
Başbakanlık Takip Kurulu'na
da sunulan bir raporda, "Al-
manya, Jet-Pa'nm yasalanna
aykın olarak Türk vatandaşla-
nndan para toplamasL, topladı-
ğı para karşıtağuıda yasal ola-
rak geçerliliği ohnayan makbuz
vermesi, şirket ortaklarmm be-
yan ertikkri bisselerinin kayna-
ğuıı açıklayamamalan konu-
sunda aldığı duyumlar üzerine
harekete geçmiştir'" denildı.
Jet-Pa'mn Frankfurt merkez
bürosunun Aralık 98 aymdan
ıribaren yüzde 10 ve yüzde 40
kâr payı karşıhğı 280 milyon
mark topladığı dile getinlen ra-
porda, "Geçmiş dönemlere ait
kâr payı ödemeleri esnasında
söz konusu paraıun hangi yatı-
runlar karşıhğı elde edildtğinin
belgelenmesi gerekçesiyle Al-
man makamlannın soruştur-
ma açtığı öğrenilmiştir*' dem'l-
di. Jet-Pa'mn kâr payı adı altm-
da topladığı pararun çok büyük
bir kısmnıı çeşitli yatuımlarda
ve alım satımlarda kullanması
nedeniyle elinde nakit para bu-
lundurmadığına dikkat çekilen
raporda, "Böylece, Jet-Pa'ya
yatınm yapanlann yüzde 20-
25'inin aynı anda paralannı al-
mak için başvurmalan duru-
munda, ödeme yapüamayacak
ve yülar önce yaşanan banker
skandaJlanndan bir tanesi da-
ha gerçekleşmiş olacakür" gö-
rüşüne yer verildi.
Jet-Pa şirket ortaklanrun be-
yan ettikleri mal \ı
arlığırun kay-
nağım Alman yetkılilenne
açıklayamadıklan vurgulanan
raporda. "Bunun nedeni olarak
da toplanan paralar, hak sahibi
yerine y önetki kadrolann be-
saplanna kaydedilmektedir"
saptamasına yer verildi. Yurtı-
çinde ve yurtdışında toplanan
paralar için birtakım ısim liste-
lennin olduğu, bunlann doğru-
luğunun hak sahiplerinin elin-
deki makbuzlann ortaya çık-
masından sonra anlaşılabilece-
ği anlatılan raporda, "Ancak bu
durumda da yukanda açıklan-
dhğı gjbi müşteri hak kküa ede-
meyecek, bu makbuzlar mah-
kemede alacak delili olarak ka-
bul görmeyecektir** denildi.
Yurttaşlann ellerindeki mak-
buzlann hukuki bu- geçerlilik
taşımadığmı bilmediklen. ken-
dilerine verilen kâr payınm ger-
çekte bir faiz olduğunun farkın-
da obnadıklan kaydedilen ra-
porda, "Türk ve Alman yetkin-
lerin gereken tedbüieri alma-
ması durumunda çok ciddi
problemler doğabileceği bettr-
tilmektedir" uyansı yapıldı.
POLİTİKA GÜJNLÜĞÜ
HtKMET ÇETtNKAYA
Lirin Tıtrek Sesi...
Bir genç kadın mavi denizleri anyordu, düşlerini
saklayıp birtürlü bulamadığı sabahlarda... Birçocuk
yağan kara aldınş etrneden koştuaıyordu sokaklar-
da yaşamın o çoğalan yalnızlığını görmeden... Bir
adam yitirilmiş sevdalan topluyordu, sabahın söken
şafağı karşı dağlann beyaza kesmiş yamaçlarında
yansırken...
Lermontov'un ateşli bir ruhla doğan aşkı, çığla-
yan lirin o titrek sesine kanşıyordu...
Işte o zaman acı çekiyordu ruhu...
0 siyah mavi nehirter, tartalann koyulaşan sarısı bir
mum alevi gibi eriyip gidiyordu...
Bilmem Raymond Carver'ın adını hiç duymuş
muydu; Edip Cansever'ı, Erik Stinus'u, Turgut U-
yar'ı, Yevgeni Yevtuşenko'yu hiç okumuş muydu?
Dışarıda acımasız bir soğuk.. rüzgâr tüm acılann
üzerinde geziniyor...
Çocuklar yargıç önünde, çocuklar hüznün ve
umutsuzluğun tam orta yerinde...
Bır toplum çocuklanna acı çektirmekten, onlann bi-
leklerine kelepçe vurdurmaktan mutlu!..
Arka bahçede ıkindiler biraz zamansız umudun
kaybolduğu mevsimlere gidiyor...
Bızler büyük ağıriığı olan evlerde oturuyoruz, pen-
cereleri deri rengi ışık, soluk ve oynak...
Artık gündüz sevişmelerinde bile vanz; çünkü tüm
kuşatmalara inat o sınlsıklam öpüşlerin içindeyiz...
Ağlamıyoruz eskisi gibi!..
Göz pınarlanmız dondu!..
Ama biliyoruz ki yüreklerimiz sımsıcak!..
Avuntulanmız biraz Marin Sorescu'nun dizelerin-
deki gibi.. biraz da Cemal Süreya vari...
En çok çiçekleri ve sulan seviyoruz...
"Akan suyun ardından gıdıyor şeftali çiçekleri..."
Bir aşağı bir yukan dolaşıyoruz yeryüzünde...
Içimizde bir sevinç dallanıyor, sevgimiz ayık gece-
lerimizi dolduruyor...
Çocuklara bakıyoruz gözleri hüzün yüklü!..
Sonra, çocuklafla, kuşlarla, ağaçlarla yaşamı ku-
caklryor; öğle vakti sevişmelerini başlatıyoruz...
Hainler, puştlar kör bıçaklanyla köşe başlannda
avlannı beklerken!..
•••
ürin o titrek sesi neyın habercisiydi?
Siyah mavi nehirier, çocuklar, kuşlar doğan güneş-
le bjrlikte dağların doruklarında yakılan umut ateşle-
ri bizlerden kaçıyor muydu?
Bir çocuk ağlıyor, bir anne yoksulluğun içinde kar-
şımızaçıkıyor...
Talat Sait Halman "Yalnızlığı hiç bilmeyeceksın"
diyor: "Kuytular, tannlanndır."
Çağlar ve sınıriar ötesinden, sana hep seslenecek
can çekişen kurbanlar...
ürin titrek sesi belki de Erdoğan Alkan'ın 'Eylül
Kızlan'nöa çıkacaktı karşımıza:
"ölüm uzak balkonunda yıldızlann
Ağanrken Edirne eteklerinde
Ayışığı çizerdi eylül yüzüne
Dalgınlığı, kan tutan ince kızlann"
Bızse o sabahlarda Voznesenski'nin telefon ku-
lübesinde titreyen kızına bakıyor, yağmuriu orman-
ların içinde dolaşıyorduk:
"Ben Goya'yım!
Çorak bir tariaya kuzgunlar gibi sûzülen düşman
yuvalanndan oydu gözlerimi. , ,
Benacıyım! "
n
^•••^vsk
Ben iniltisiyim • '. >'"?« -
savaşın. 41 kariannda yanmış
şehirierim ben.
Ben açlığım!
Ben kınlmış boynuyum
çıplak alana çanlar gibi sallanarak asılmış
bir ihtiyar kadının...
Ben Goya'yım... ,
Ey azap üzümleri!
Top sesleriyle yürudüm Batı'ya,
çağnsız konuğun kûllenyim ben!
O unutulmaz göğe tabut çMleri gibi
sert yıldızlar çaktım!
Ben Goya'yım!"
• • •
Çocuklar!..
Kimileri cezaevinde, kimileri yargıda!..
Kimileri okuyor, kimileri okumuyor...
Bir genç kadın düş kuruyor bir yerlerde; gündüz
sevişmelerini bekliyor...
Azgın sarhoşluğun ötesinde sessiz bir bedenin tit-
reşimi başlamıştı...
Gözlerimin kül rengi ışığında Czeslavv Milosz'un
büyücüleri geziniyordu...
Bir eski öykü, bir umudu yakaladı...
Dedi ki:
"O acılı geceden çok şey kalmadı geride./ Biraz
dizinden azıcık koynundan..."
Lirin titrek sesi tum evrene yayıldı...
Dışanda acımasız bir soğuk vardı...
hikmet.cetinkaya(a cumhuriyet.com.tr
Faks numaramız: 0212/ 513 90 98
aengin@doruk.net.tr.
Kilisenin zangoçu Kamik, çan çalmak
için çıktığı kuleden, papaz efendinin, ki-
lisede mum yakan cemaatin paralan at-
tığı çanaktan para tırtıkladığını görmüş.
Kuleden inmiş, papaza yaklaşmış:
- Papaz efendi, demiş. Çan kulesin-
den gördüm; acep çanaktakiparalan ce-
be indiren kimidir?
Papaz pişkin:
- Yavrum Kamik, oradan öyle görû-
nûr. Mutlaka yanılmışındır. Ama ısrar
edeorsan, bir de ben çıkıp bakayım.
Zangoç Kamik görduklerinden emin,
razı olmuş. Papaz çan kulesine tırman-
mış, Karnik aşağıda kalmış. Papaz kule-
nin tepesine vannca aşağıya seslenmiş:
- Zangoç Karnik efendi, demiş. Acep
komşu evin kızı Eva 'yı mihrabın arkasın-
da sıktştınp beceren kimidir?
Kamik boynunu bükmüş:
- Haklısın papaz efendi, demiş. De-
mek oradan öyie görünüyormuş...
•••
Bu eski Istanbul'dan kalma sevimli fık-
rayı, buralarda sürterken sürekli anım-
samamak olanaksız. Türkiye'nin pence-
resinden bakınca ürettiğiniz değerler,
yargılar ile Batı Avrupa'nın gobeğinden,
Almanya'dan bakınca üretilen yargılar,
değerler taban tabana zrtlaşabiliyor. Türk
ya da Alman olmanız sonucu etkilemiyor.
Önemli olan baktığınız pencere.
Düsseldorf havaalanında temızlik iş-
çisi olarak çalışan, 23 yıllık "A/amanya-
Pencereler ve Pencerelerden
Bakanlar...
//" Rüstem E. ile sohbet ediyoruz. Aynen
aktaralım:
- Bizim memlekete Özal gibi adam bir
daha gelmedibey. Bu Alamanya'da ya-
şayan Türkler ne yapsalar onun hakkını
ödeyemezler. Adam ekonominin pirefo-
soruydu bey, pirefosoru. Bizim marklar
onun zamanında para oldu. Lira indikçe
mark kabardı; Lira düştükçe aha bu Rüs-
tem kardeşinin cebi doldu. Şimdikiler
enfilisiyonu düşüreceklermiş. Dûşmeye
başladı say. Zaten Özal'dan sonra hiç o
kadar düzgün yukan çıkmadı mark. 8u-
ranın Türkleri o özal rahmetliyi çok ara-
yacaklarbey, çok...
•••
Alman tutuculuğunun ve muhalefetin
ana partisi Hıristiyan Demokratlann,
Bavyera Eyaleti'ndeki küçük kardeşi C-
SU'nun başkanı Stoiber Türkiye'nin
AB'ye üye adayı olarak kabul edilmesi-
nı tartışıyor:
- Türkiye'ye Avrupa Biriiği'nin aday
üyesi statüsü tanınması bağışlanmaz bir
hatadır. Bu hata ekonomik, kültürel ve
tarihsel bir hata olmaktan önce coğrafı
bir hatadır. Avnjpa Biriiği'nin sınıriannı
Kafkaslar'a kadar genişletmek, aslında
Avrupalılık bilincine ihanettir. Tûrkiye,
Avrupa'da değildir. Asya'dadır. önas-
ya'da...
Buyrun. Avrupa tutuculuğunun pen-
ceresinden TürMye "coğrafı" olarak böy-
le görünüyor. Peki, bizim, Türkiye'deki
penceremizden nasıl görünüyor?
•••
Kırkıncı yılını geride bırakan "göç"ün
sonuçlannı artık (gönüllü ya da gönül-
süz) kabul etmeye yanaşan, 40 yıldır bu
ülkede çalışan, vergi veren, yaşayan, do-
ğan, ölen Türklerin, artık bu toplumun
organik bir bileşeni olduğunu savunan
Sosyal Demokratlar ve Yeşıller, bır koalis-
yon ortağı olarak iktidardalar ve Alman
yurttaşlığına geçışi düzenleyen yeni ya-
sada, çifte vatandaşlığa olanak tanıyan
delikleri kapatmak, ilkokullarda Türkçe-
nin anadil dersi olarak okutulmasını ön-
leyerek "zoria Almanlaştırma" denebile-
cek ve keskin bır kültür kopmasına yol
açmaması olanaksız bir süreci başlat-
mak ve hatta Türklerin oturduğu evlerin
çatılannı, balkonlarını süsleyen çanak
antenleri yasakiayarakTürkçe yayın ya-
pan televizyonlann çanına ot tıkamak ça-
basındalar.
Bir yanda ulusal sınırlan silikleştiren,
tek Avrupa devletine evrilecek bir süre-
ci hızlandırmaya çalışan Avrupa Biriiği,
bir yanda çok halklı, çok dilli, çok dinli,
çok kültürlü bir Almanya'dan ürken bir si-
yasetçi ordusu...
•••
Bir de hiç pencereden bakmaksızın
yıllardır, on yıllardır Avrupa'nın göbeğin-
de, sanki Sıvas'ta, Malatya'da, Kon-
ya'da, Giresun'da, Siirt'te, Bitlis'te,
Muş'ta imişçesine yaşayan kocaman bir
kitle var.
Bati Avrupa kentlerinde, kendini ancak
iyice içine kapanarak koruyabileceğine
inanan, yaşamını "ev-fabrika-kahveha-
ne-cami" dörtgeni içine sıkıştırmış; kırk
yıldır kendini değtl, çevresini "yabana"
sayan kocaman bir kitle.
Bu tartışmalann dışındalar. Bu tartış-
manın taraflanndan biri olduklannı akıl-
larına bile getirmiyorlar. Tartışılanın "ken-
dileri" oluşu umuriannda bile değil.
Onlaryaşadıklan dörtgenin dışına, sa-
dece Alman bankalarından yüzde 11 fa-
izli kredi çekip, yüzde 20 faiz umuduyla
"Jet-Pa" bürolanna para yatırmak için
çıkıyoriar.
Bugün cumartesi. Tatil. Kaldığım ar-
kadaş evinın penceresinin hemen karşı-
sında bır Jet-Pa bürosu var. Tatil günü an
kovanı gibi ışlemekte.
Bense, biraz yorgun, epey bıkkın,
"pencereler" ve "farklı pencerelerden
bakanlar" üstüne filozofi yapmaktaytm...
"Çıplaklar"
sivil üniformalarını
rPOLİTİHR
Türkiye'de ve Batı'd«
Laiklik, Devlet ve Demokrasi
ıs Castodadis
kasyd:
Barut Fıçısı1
Muı D6tay»Geotge HewStt
Gecnge Şaraşldze>Mesut Tutac
|«YüzYilın bilançosu
**Sosyalist Entsmasyonai
•Balkanlarda
devlet ve mctfYa
l'GeotgeBuıhJt.'FıançoisFejtd
{•AlGote «Arttaa r"~":
*»Antonio Di Pietro
184sayfa
George Bush Jr.
Comelius Castoriadls
Jacques Chevalier
Nur Dolay
Fıançois Fejtö
AIGore
George Hevvitt
Turhan ngaz
Gilles Kepel
Ahmet Taner Kışlalı
Arthuı Koestier
Thierry de Montbrial
Erol Özkoray
Uluç Özülker
Antonio Di Pietro
Georges Şaraşidze
Bülent Tanör
Mesut Tulan
Fareed Zakaria
Yves Charles Zarka
Satl
$ N o k t a l a n :
•YAY-SAT Bayılen
, D Û N Y A AKTÛEL Kitapevlen'Büyük kitapevlerı