Katalog

Cumhuriyet tmtivaz Sahibi: Berin Nadi Genel Yayın Yönetmenı Orhan Erinç 9 Genel Vayın K.oordınatörü Hikmet Çetinkaya 0 Yazuşlen Müdürü: tbrahim Yddız • Sorumlu Müdûr Fikret tlkiz 0 Haber Merkezı Müdurü. Hakan Kara • Görsel Yönetmen: Fikret Eser isohbarat Cengiz Yıldınm # Ekonoraı Özlem V ü/ak # Kultur Handan Şenkoken • Spor Abdülkadir Yucelman # Makaleler. Sami Karaören • Duzeltme Abdullah Yazıcı # FotoSraf Erdoğan Köseoğlu • Bılgı-Belge' EdibeBuğra#YurtHaberlen MehmetFaraç Yayın Kurulu llhan Scli.uk (Başkan). Orhan Erinç. Oktay Knrtböke. Hikmet Çetinkaja, Şökran Soner, Ibrahim YUdız, Orhan Barsak, Mustafa Balbav. Hakan Kara. AnkaraTemsılcısı VIustafa Balbav Atatürk Bulvan N'o 125, Kaf4, Bakanlıklar-Ankara Tel- 4195020 (7 hat), Faks 4195027 •izmırTemsücısı.SerdarKızık, H ZıvaBlv 1352S.2'3Tel 4411220. Faks 4419117 • AdanaTemsılcısı Çetin Yiğenoğlu, lnönüCd 119 S No 1 Kat l.Tel 363 12 11, Faks-363 12 15 Muessese Müdûra Cstün Akmen # Koordınatör: Ahmet Korulsan • Muhasebe BüleDt Yener#tda- re' Hüseyin Gürer 0 Bılgı-lş- lem Naİl lnal • Satış: Fazüet Kuza MEDYA C: • Yöneüm Kurulu Başkanı - Genel Müdûr GĞlbin Erduran # Koordınatör Reha Işrtnun 0 Genel MüdurYanJıması SevdaÇobM Tel 514 07 53 - 5139580-5138460-61,Faks 5138463 Yayımla\aD ve Basao: \ enı Gün Haber Ajansı, Basın \e Yayıncılık A Ş. Türkocagı Cad 39 41 Cagaloğlu 34334 İstanbul PK 246 - Sukccı 34435 istanbul Tel. (0 212ı 512 05 05(20 hai) Fak» 10,212)513 85 95 www.cumhuriyet.com.tr 6KASIM1999 tmsak:5.05 Güneş: 6.33 Öğle: 11.55 Ikindi: 14.37 Akşam 17.03 Yatsı: 18.26 Yedi Kocah Hürmüz sahnede • KüMr Servisi -' Yedı Kocalı Hürmüz' müzikalinin prömiyeri bu akşam Yayla Sanat Merkezi'nde gerçekleşecek. Sadık Şendil'in yazdığı Türk tiyatrosunun başyapitlan arasında yer alan Yedi Kocalı Hürmüz'ü günümüz ızleyicisıne uygun bir şekilde Müjdat Gezen sahneye koydu. Başrolünü Nükhet Dunfnun üstlendiği oyunun diğer oyunculan ise Ayşen Gruda. Ayten Güvenç, Ercan Bostancıoğlu. Lale Oraloğlu, Levent Özdilek, Necdet Mahfi Ayral, Nesrin Akkoç. Nilgün Belgün, Osman Gıdişoğlu, Settar Tannöğen, Sümer Tılmaç. Taner Okumuş, Ümit Yesin ve Yaman Tüzcet. Oyun için yeni şarkılan Cenk Taşkan bestelerken kostümlen Cemil Ipekçı ve Taylan Alkan. döner sahnede kullanılan çok mekânlı dekorlan ise Banş Dinçel hazırladı. Yangın güçjükle söndürüldıi • ÇANAKKALE (Cumhuriyet) - Gelibolu Milh Parkı'nda meydana gelen orman yangınında yangın uçaklannın geriye gönderilmesı ve Çanakkale Orman Bölge Müdürlüğü'nde görevli 75Û mevsimlik işçinin 20 gün önce işten çıkanlması nedeniyle yangın zorlukla söndürüldü. Soğandere mevkıinde meydana gelen \e 7 saatte söndürülen yangında yaklaşık 8 hektar çam ormanı yok oldu Yangına neden olduğu gerekçesıyle 16 yaşındaki S.M. adlı çoban hakkında soruşturma açıldı. Milli Eğitim Bakanlığı, liselerden, geçen yılki mezunlann diploma notlan ve başarı puanlannı istedi OSS sorularnıamcelemeANKARA- Mılli Eğitim Bakanlığı'nın (MEB) hse müdürlerine gönderdiği yazıda, geçen yıl mezun olan öğrencilerin ortaöğretün başan puanlan ıle diploma notlan istendi. Bakanlığın söz konusu çalışmayla ÖSS sonuçlarıru değerlendirmeyı amaçladığı kaydedıldı. MEB bürokratlan ile Yüksek Öğretim Kurulu'nun (YÖK) ÖSS konusundaki görüş farklıhğını ve sistemın yeterince ırdelenmeden yaşama geçirildığinı belgeleyen resmi bakanlık raporunda. ögrencilenn ugradığı mağdunyetler tek tek sıralandı. Milli Eğitim Bakanı Metin Bostanaoğlu'nu ıkileme düşüren, YÖK tarafından eleştırilen raporun Ortaöğretim Genel Müdürlüğü"nün görüşünü yansıtan bölümünde, sorulann dağıhmırun objektif olmadığı. 11. sınıfrn ikınci dönemine ilişkın konulara yer verilmediği behrtıldi. Raporda. sınavın tek basamak üzerinden yapılması konusunda YÖK'e destek venlirken ağırlıklandınlmış ortaöğretim başan puanına (AOBP) da eleştıri yöneltıldı. ÖSS'nın ıkı aşamalı vapılması halınde öğrencılenn okullardakı devamsızlığının artacağı belirtilerek "Suıavuı tek aşamalı olarak ders kesiminden sonra vapılması doğrudur" denildi. Raporda, ortaöğretim başan puanının hesaplanmasında kullanılan diploma notunun okulun ÖSS sonuçlan ile değerlendinlmesi halinde başanlı öğrencilerin mağdur edıldiği vurgulandı. Öğrencinın ortaöğretim başan puanının doğrudan sınava yansıtılması istenilen raporda, puan türlerine göre yükseköğretim programlanna girişın adil olmadığına dıkkat çekıldi. Raporda sözel bölüm öğrencilerının uğradığı mağdunyetlere de ışaret edılerek "Y-ÖSS puanlan EA, SÖZ ve SAY olarak belirtenmiştir. Ancak yükseköğretim programlan incetendiğinde: fen. matematik \e TM alanından mezun oian öğrencilerin hem sayısal bem de eşit ağırhkh alana göre tercih yapabildikleri görüfanektedir. Sosyal alandan mezun olan öğrendler ise yalnızca sözel puanla öğrenci alan yükseköğretim programlannı tercih ettikierinde ortaöğretim başan puam kesilmemektedir'" saptamalanna yeT venldi. Raporda, ortaöğretim ve mesleki eğiümden mezun olacak ögrencilenn tercih edebileceği alanlann "net anlaşıhr şekilde \« mağduriyeti önkyid biçünde" belirlenmedığı anlanldı. Aynı programı uygulayan okullardan mezun olan ögrencilenn aynı alanlan tercih edemedığı ömeklenen raporda, "Anadoiu güzel sananar lisderinin resim bölümünden mezun olan öğreadler resim öğretmenhgini tercih edebilirken kız meslek üselerinin resim bölümünden mezun olanlar ek puandan yararlanamamaktadır" denıldı. valilik projesi Her okula öğrenci yıırdu ANTALYA (Cumhuri- yet) - Antalya Valisi Er- "tuğrul Dokuzoğln, 8 yıllık kesinüsiz eğitimde tam ve- rim alınabilmesi için Özel ldare ve Sosyal Yardımlaş- ma ve Dayanışma Vakfı tarafından öğrenci yurtla- n yapılacağını açıkladı. Dokuzoğlu, yurtlar saye- sınde taşımah eğitımin de en az düzeye indirileceğı- nı ve öğren- • Milli Eğitim Bakanlığı'nın 2000 yıh projesi içinde her sınıfta 30 öğrenci hedefı bulunduğunu söyleyen Antalya Valisi Dokuzoğlu, "Antalya'da bu noktaya erişebilmemiz için bin dersliğe ihtiyaç var" dedi. cının en ıyı şekilde eği- tilmesinin sağlanaca- ğım vurgu- ladı Mılli Eği- tim Bakan- lığı'nın 2000 yıh projesı için- de her sınıf- ta 30 öğren- ci hedefi bulunduğu- nu söyleyen Vah Doku- zoğhı, "An* tarya'da bu noktaya eri^e- bilmemiz için bin dersliğe ihtiyaç var. Ama bu bin dersliğin çoğunluğu bü- yük ilçe merkezkrinde ve şehir merkezinde. Bağış- larla ve kendi olanaklan- mızia bu bin derslik 2 yıl içinde tamamlamr kaiu- smdayım" dıye konuştu. 8 yıllık kesintisiz eğı- üm uygulaması içinde öğ- rencikrin Kuran kurslan- na girtiği şeklınde önem- lı bır durumun söz konu- su olmadığını vurgulayan Vali Dokuzoğlu şöyle de- vametti: "Ama benim önemle üzerinde durduğum ko- nu, pansiyonlann. öğren- ci >urtiannın artünlması. Devlet olarak \eni \ urtlar vapacağız. Bu yurtlar bit- tiğinde çocuklanmızı. de>- letimizin maddi imkânla- nikdedonat- mak suretiy- le, yani her- hangibirüc- ret talep et- meden yedi- rip içirip ba- nndırmakve de eğitmek ünkânınısağ- lamahyız di- yedüşünüyo- rum." Antalya'da göreve başla- dığı ilk gün- lerdeilçekay- makamlany- layaptığıtop-" lantıda konuyu gündeme getiren Vali Ertuğrul Do- kuzoğlu, Isparta'daki uy- gulamada başanlı olduk- lannı belirterek. kayma- kamlarayurtyapıhnası ko- nusunda talimat verdiğini de açıkladı Dokuzoğlu. -Bugünkü parayla bir ywt 200ımiyarliraya >apıbyor. Çok büyük bir para da de- ğiL Hatta bağtşlardan da yararianılabitinir" diye- konuştu. Lola koşmaya devam ediyor Dış Haberier Servisi - u Koş Lola Koş" filmiyle uluslararası üne kavuşan genç > üdız Franka Potente, tngikere'yi vç ABD'yi de ele geçirmek üzere. Mariene Di- etrich'ten sonra neredeyse ilk defa bir Alman, ABD'de üne kavıışuvor. tlk bakıs- ta Franka'da ne Julia Roberts'üı eşsiz tebessümüne, ne de Sharon Stone'un ca- ribesine rastlanıyor. Onu çekici kılan sempatik. vetenekli ve aynca "cool" oluşu. Çoğu zaman işte bövle "cool" bir hava hâMm genç yıldıza. "Ne olmuş yani" de- mek istercesine ilgisiz bir hava bu. Önümüzdeki avlarda oynadığı üç film daha gösterime giriyor. Dışandan gelen her şeye şüpheci bir gözle bakan İngilizleri bi- le etkikme> i başardı. Onun yerinde başka biri olsav dı çoktan av aklan yerden ke- silirdi. .4ma Franka Pbtente her şe\e rağmen "cool" olmavı sürdürüvor. MİLLİ EfcİTtM BAKANUĞIYÖNETMELİGİELEŞTİBDİ Suııfgeçme çıtasıyükseltihü ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Mılli Eğitim Bakanlığı (MEB) Anadolu Lıselen Yönetmeliğrnde yaptığı değişiklikle, sınıf geçme çıtası 3.00'e yükseltıldı. Yönetmelik, dün Resmı Gazete'de yayımlanarak yürürlü- ğe gırdi. Hazırlık sınıfina okulun fiziki ola- naklan, yabancı dil öğretmeni sayısı dikka- te alınarak öğrenci alınması benımsenen yö- netmelıkte, nakıller ıle önkayıtlarla öğrenci alınması konusunda oluşturulacak komisyo- nun yetkıli kılınması istendi. Getirilen deği- şıklikler şöyle: Tüm sınıflarda öğrenci sayısı 30 olacak. . 1999-2000'de 9. sınıftan başlamak üzere kademelı olarak hazırlık sınıflanndaki öğ- GAP'ta değişim istemi DİYARBAKİR (Cumhu- riyet Bürosu) - Yüksek Şe- hir Plancısı Cengiz Türksoy, GAP'ın bölgeyi kalkmdıra- cağının sürekli söylendiğinın ancak bölgedekı toprak eşit- sızlığınden kımsenın söz et- mediğini vurguladı. Bölge- deki değişim ve dönüşümün •kendüîğindenliğe' bırakıl- mış gibi göründüğünü söy- leyen Türksoy, bölgede ya- şanacak kalkınmanın tüm in- sanlara adil bir şekilde yan- sıyacağını beklemenin müm- kün olmadığını ileri sürdü. Türksoy; GAP Projesi'ni Güneydoğu Anadolu Böl- gesi'ndeki sosyo-ekonomik yapmın, geleneksel üretim ilişkisinin ve kentleşme sü- recinin köktenci' birbiçim- de değişmesı olarak nıtelen- dırdi. rencılenn yabancı dıl dersı dışındakı dersler- deb başan durumu sınıf geçmeyi etkileme- yecek. Ancak takdır ve teşekkür durumlan ele alınırken bu notlar da dıkkate ahnacak. . Öğrencılere dönem notu venlecek. Başa- n gösteremeyenler yeni ders yılının başla- masından bır hafka önce seviye belirleme sı- navlanna alınacak. Bu sınavda en az 2 alan- lar başanlı sayılarak 9. sınıfa devam edecek. . 9.10 ve 11. smıflarda yıl sonu başan or- talamasının en az 3.00; 10 ve 11. sınıflarda alan derslerinden başansız ders ya da ders- leri olanlann. aynca alan derslerine ait yıl sonu ağırhkh ortalamasının en az 3.00 ol- ması gerekecek. e-posta : tan (g prizma. net tr MESELA DEDİK ERDAL ATABEK Kitap okumayanlar... manlı Gökkuşağında Yolculuk Jçim/Biçem Örnekleriyle Osmanlı Sanatı \ 5 Kasım - 25 Aralıki999 smanlı Esiniyle Türk Sanatı ^ |.*5 Kasım - 27 Kasım 1999 ^ m ^'"i - Uluslararası Sempozyumu 19-22 Kasım 1999 # i KİTAPLAR t Osmanll ^lîri AntÖJSnMTAftmet Atiüâ Şentürk ; Osmanlı Divan Şiiri Uzerine Metinler • M< 'TÜYAP KitapFuan' açıldı ve kitap okuyuculan için büyük bır şenlik baş- ladı. Kitapseverlenn adım adım stand- lan gezmesı, yazarlan görmeleri, ta- nışmalan. her salondaki kitaplarla ilgi- li söyleşiler gerçek bir kültür şölenı. Ama madalyonun bır de öteki yüzü var: Kitap okumayanlar. Kitap okuma zev- kını kazanamamış; öykülerin, roman- lann, denemelerin büyülü dünyasında gezinmenin tadını tadamamış kişiler toplumumuzda çoğunlukta degil mi? "Neden kitap okumuyorsunuz?" deml- dığı zaman bakmız yanıtlan ne oluyor? Pek zamanım olmuyor...' Jalpaktı Kitabu llrniH-MûsıkîalâVechn-Hurûfât • KanfemTroğlu - Haz. Yalçn Yaşamları ve.YapitU.nyla Osmanlılar Ansiklopedisi j i t a p okumayanlann en yaygın ma- A zeretlennden binsi bu: 'Pek za- manlan olmuyor'. tyi de, bu 'zamanı olmayan' kitap okuyamayanlann za- manlan nasıl geçiyor? İşte burada pek şaşırtıcı sonuçlara vanyorsunuz. Çün- kü. kitap okumaya zaman bulamayan- lann önemli bir bölümünün zamanı. kara kara 'nasılzamanöMüreceklerini" düşünmekle geçiyor. Belkı de böyle 'okur adaylan' için 'Zaman Nasıl 01- dürülür' gibı, 'Zaman Öklürmenin Bin- bir Yolu' türünden bir kitap yazılsa hem zamanı oknadığı için kitap okuyama- yanlar ilk adımı atarlar hem de yeni bır best-seller ortahğı kasıp kavurur. ama yazarlar. yayıncılar böyle şeyleri akıl ede- mıyor. Onlar, zamanı ohnayan büyük okumaz kıtlesini keşfedip de kitaplann arasına çekemedıği için, kitaplar da, onlan sevip okuyan küçük bir azınlığın elinde dolaşıp dııruyor. Çızgı-romanlar- la resimli broşür tipı kitapçıklar da ye- ni okur yaratmada işe yarayabilir de o türle başlayanlar ötekı kitaplara pek ge- çemıyor. Bizün Red-Kit meraklısı Tur- gutBey'imizde kitaplarapek zaman ayı- ramadan bu dünyadan aynlmıştı. Baba- mız Süleyman Bey'in de pek vakti ol- madığuıı sanıyoruz. Dünyanın işi var- ken tutup da kıtaba zaman ayırmak pek kolay olmasa gerek. Belki de kitap oku- maya daha zaman vardır, kim bilebilır? Ama kitaplar da çok pahalı...' yeti ohnayanlardır. Yoksa, kitapsever- lerin fıyatlardan yakınmaya elbette her zaman haklan vardır, ancak kitabın da bir mahyetinin olduğunu hesaba katmak gerekır. Her zaman şunu düşünürüm: Bir kitap aldığım zaman, o, benim ömür bo- yu dostumdur, ama bir yemeğin ömrü yanm saattir. Onun için de kitap sev- mek, bütün engellerin aşümasını sağ- lar. 'Kitap okumanın kân ne W?..' imilen de açık yüreklilikle bunu soruyor! Kitap okumanın banakâ- n ne? Hem kitap okuyanlann başı sık sık derde girmiyor mu? Hapıste onca ya- zar yok mu? Televizyonlarda suç aleti olarak bol bol kitap göstenlmiyor mu? tşte bu sorulann yanıtlan bizım ülkemi- zın utancı olarak ne yazık ki doğru ola- biliyor, ama 'kitap okumanın kân çok kitap-llk • ÇağdaşTürkEdebiyatmdaOsmanlı Gögito • Osmanlılar Özel Sayısı - &anat Dünyamız • Yaratıj YAPlNTKREDi KÜLTÜR SANAT YAY1NCILIK de kitaplar çok pahalı geliyor. Kitap pahalı mı? Bu soru elbette ki- şılenn gelirine göre farklı yanıtlanır; dar gelirliler için pahalıdır, bol geürlı- ler için ucuzdur. Aslmda ülkemizde kültürün pahalı olduğu söylenemez, an- cak külturle para pek buluşmadığı için pahalı da gelebilir. Ancak, kitabın pa- halı olduğunu söyleyenler 'Udsandviç- le bir avranuı ya da kolanın fiyan'nı, eğer sigara içiyorlarsa onun fıyatını, belki bira içtikleri zaman onun fıyatı- nı ya da dışanda bir yemek yiyor, bir gömlek, bir bilet aldıklan zaman onun fîyatını kıyaslıyorlarsa biraz düşünür- ler. Biz, hiç paramızın oknadığı öğren- cilik yıllarımızda ya kitap alabihnek için gömlek almıyorduk ya da kitabı kitaplıklarda okuyorduk. Kıtaplıklar bugün de açık. Dahası, Cumhuriyet ga- zetesi haftada iki kitap veriyor. Aynca, kitaplar bırçok yerde pek çok gerek- çeyle 'indirimli' satılıyor. Kitaplann 'pahab oiuşu'nu okumamak için gerek- çe sayanlar çoğu kez kitap okumaya nı- büyük'. Bu kâr elbette borsadan, faiz- den gelen para kân degil, ama çok da- ha büyük birkâr. Dünyayı tanımanın. in- sanlan tanımanın, hepsinden önemlisi, kendini tanımanın 'kâr'ı. Kitap oku- yanlar pek çok sorununu çözme gücü- nü kazamrlar. Kitap okuyanlar hayat boyu sadık bir dost kazamrlar. Kitap okuyanlann canlan sıkılmaz, zamanın nasıl geçtığini anlamazlar. Kitap oku- yanlar, dünyada kimsenin olamadığı ka- dar zenginleşirler. Kitap okuyanlar dün- yanın gerçek fatihleridır. Kitap okuyan- lar insanlaşma sürecindeki en güveni- lir aracın üstüne bınmişler, sürekli yol almaktadır. Daha ne olsun ki?