Katalog

SAYFA CUMHURİYET 6 KASIM 1999 CUMARTESİ 14 JV U L 1 LJ MX kultur(a cumhuriyet.com.tr NIN'in lideri Trent Reznor. * . . . • Doksanlar'm üzgün adamı "Kaç kez kla\yenin başına gidip bir tuşa bile dokunmadan kalktığımı bir bilseniz", dıyordu Trent Reznor, Al- ternative Press adlı dergide yayımlanan söykşisinde. Son on yılda çok az malzeme üretme- lerine karşın bu dönemin müziğini et- kileyenler arasında gösterilen Nine Inch Naiîs grubunun lideri Reznor yeni ışler yaratamamasını böyle özetlemişti ga- zetecilere. 1997'de. onu büyüten ninesini yiti- rince bunalıma giren Reznor yaratıcılı- ğını yitirmiş ve uzun süre tek bir nota bile yazamamıştı. Sonra ne olduysa ol- du ve sabırsızlıİda beklenen albüm The Fragile'ın ilk 'single'ı The Day The World Went Away geldı. Albüm ise 21 Temmuz'da çıktı. Bati basını bu 23 parçadan oluşan, çift CD- kasetlik dev albümü (100 dakika) 'sü- per' diye değerlendirirken, Mister Au- todistruction (Kendini Mahveden Adam) lakaplı Trent Reznor'un bir mü- zik dahısi olduğunu iddia eden yorum- lar yayımlanıyordu. Türkiye'ye ancak geçen hafta ulaşan albümü ilk dinlediğimizde grubun mü- ziği daha bir sanat aracı olarak görme- si. melodilerin üzerinde hayli kafa yor- ması ile dikkatımizi çeken nokta oldu. Sound olarak gotik, post-industrial de- nemeler içinde en inandıncı olanlar ara- sında yer alabileceğini de rahatlıkla id- dia etmek mümkün. Birkaç yıl önce Times dergisinin BH1 Clinton ve BU Gates'le birlikte ABD'nin en önemli 25 isminin arasına soktuğu Reznor'un anahtar kelimeleri ise yine ay- nı: zarar, boşluk, acı. korku. günah. Adına rağmçn baştan sona dinlenebi- len. sağiâftf bir *konsept albümü' Tne Fragile. Endüstrinin altematif kulvan yok edip R.E.M. gibi gruplann alterna- tifçi olduğunu iddia ettiği bir ortamda bu albümü müzikseverlerin benimse- mesi gerekiyor kanımızca. Son bir not daha; gitarist Robin Fincky, Guns'nYoses'ı bıraktığmı açık- layıp Nine Inch Nails'e geri döndü. Al- bümün üretimine yetişemeyen Fincky, grubun turnelerinde çalacak. Çalmtı ve Roll çıktı Roll dergisinin 36. sayısı (Kasım '99) ile Çalıntf mn 32. sayısı (Ekim '99) pi- yasaya çıktı. Roll'un bu sayısında yer alan bazı haberler şunlar: Oırissie Hynde, Shirley Manson. Tindersticks. Badmarsh and Shri. Grup Gündoğarken, Rashit, Is- tanbul Blues Kumpanyası, Iggy Pop. Stanley Kubrick. Martin Amis. Will Self, Ütopyalan Gösteren Hahtalar, Tuğrul Eryılmaz. Efes Pilsen Blues Fesrival 10, albüm eleştirileri. Salvador Dali... Çalıntı ise bu sayısmda şu haberlere ve yazılara yer vermiş: Bir Yanımız Batı Bir Yanımız" Alla Turca. Caz Festivali Bir Kez Daha.... Heris Alexiou. Erol Bü- yükburç. Duke Ellington, Mark Sand- man. Tim Buckley. Akropolis, The Can, Lilith Fair, Tom Waits, Zihni Şahin. So- nik Devrim. DiscoÇörekleri, Melekler- le Dolu Oda. kitap ve albüm eleştirileri, Bobby Sands. Yakında vitrinde Müzik pazan sonbahara hızh giriyor. Yeni al- büm sayısında tam anlamıyla bir patlama ya- şanıyor. Kasım ve aralık ayının başında çıkacak albümlerden me- raklısına birkaç isim aktaralım: Third Stream (Rage Against The Machine). The Best Of 60's (çeşit- li sanatçılar). Bob Dylan Tribute (çe- şitli sanatçılar), Unplugged (Alanis Mo- rissette), Foo Fighters, CountingCrows, Cristina Dona, Rainbow (Mariah Ca- rey). Good Looking Blues (Laika). Af- firmation (Savage Garden), Korn, Brighter Days (Curtis Stiger), Last Change To Dance (Medeski Martin and Wood). VVill 2K (Will Smith), Pri- mus, Bush. Beck. Patti Smith, Joseph Art- hur. Gang. Paul Peller, Pat Metheny, Marcy Playground. Le Origini Vol.2 (Adriano Celentano), Bilh Bragg, Box Of Birds (The Church). Box 1,2,3 (De- peche Mode), Bootleg Detroit (Morp- hine), Hello June Fool (Madder Rose). Alanis Morissette Kızılok'un sevilen parçaları Gün Ola Devran Döne albümünde toplandı e sazım ne so MUZIK • Fikret Kızılok'un ilk dönemlerini şekillendiren Güzel Ne Güzel Olmuşsun, Gün Ola Devran Döne, Söyle Sazım, Yumma Gözün Kör Gibi, Haberin Var mı, Yağmur Olsam gibi parçalannın bir araya getirildiği albüm gelecek hafta piyasaya çıkacak. Fikret Kızılok, genç yaşında Anadolu'da gezip Âşık Vevsel'in yanına kadar gitmiş. ozanlarla yarenlik etmişti. Kalan Müzik, Fikret Kızı- lok'un 1968-1971 dönemınde üret- tiği parçalardan oluşan Gün Ola Devran Döne adlı albümü bu haf- ta içinde yayımlıyor. Daha önce de Kızılok'un eskı parçalarını Not Defterimden adlı bir başka albüm- de toplayan şırket bu kez de oza- nın Güzel Ne Güzel Olmuşsun, Gün Ola Devran Döne, Sö\le Sa- zım, Vurulmuşum, Anadolu'v un, Kör Pencere, Haberin Var mı, Yumma Gözün Kör Gibi, Yağ- mur Olsam, Akın Var Akın, Ley- lim Leylim. Köroğlu Dağları, Gözlerinden Bellidir adlı yapıtla- nnı müzikseverlere ulaştırmaya ha- zırlanıyor. Kızılok. albümün kapağına yaz- dığı birkaç satırda o günlerdeki ha- •va^şçyle aktanyor: "1960-70'li yıllar bizler için dünyayı değişti- rebiliriz umutlarıs la geçen genç- lik yıllarıv dı. Kendimizi ifade et- memizin de dışavurumu. şarkı- lanmız, türkülerimiz, öyküleri- mizdi. İlericivdik. haklıydık. ace- leciydik..." Bu albüm birçok açıdan önem- lı birtoplama. Kentsoylugençlerin yabancı müziğin dayatmasına kar- şı Anadolu'dakı zengın mırası keş- fetmeye başladığı uzun maratonun ilk kilometre taşlan bu parçalar. Birde her dönem farklı olmay ı be- cermış bir ozanın genç bakışını yansıtan önemli belgeler hepsi. Veysel ve Brerin volunda 1945 doğumlu Fikret Kızılok müziğe Galatasaray llkokulu'nda akordeon çalarak başlamış, sonra dagitarageçmiştı. 18 yaşında ama- tör olarak müziğe cıddi olarak eğıl- miş ve ilk profesyonel çalışmasını Cahit Oben Orkestrası'yla yap- mıştı. O dönem ağırhğını iyice hisset- tiren aranjmanlann dışmdabir şey- ler üretmeyı planlamış, sazını ka- pıp Anadolu'ya gıtmiş ve Âşık Veysel'le tanışmıştı. Ardından yo- lu Fransa'ya düşmüş ve bu kez de Jacques Brel'ın yaptıklannı ince- leme olanağı bulmuştu. Şarkılann- da yalnız kendini \e dünya görü- şünü anlatmayı deneyen ünlü oza- nın özgün tavnndan etkilenmişti. Yıllar geçiyor. Kızılok'un söy- lemi sertleşiyordu. Çekirdek Sa- nateu'nde kendi çizgbine yakm seyreden Bülent Ortaçgil'le ve solo verdiğı konserlerin yetersiz teknıkle kaydedilmiş sonuçlannı kasetlere aktararak piyasada kabul gören müziğe bir ölçüde altematif yaratmaya çabahyordu.lkılı. "Biz şarkılarımızı pazarlamayız de- terjan gibi" dıyerek arabeskten yana esen rüzgâra karşı durmaya kalkışıyordu. tki ozan daha sonra Pencere Önü Çiçeği adlı stüdyo albümünü iiret- mışlerdı. Albümde Türkiye-Yunan dosthığundan. çarpık entelektüel- liğe. medyanın nınnilerinden Ajda Pekkan'a kadar bizi simgeleyen fotoğrafı tatlı tatlı eleştıriyordu ikı arkadaş. Ancak zamanlaOrtaçgil'inmis- tik çözümlenyie Kızılok'un nes- nel saptamalan ve görüşleri ara- sındaki çatışma su yüzüne çıkmış. bu ilgınç proje 'erken' bitmişti. Aydınlık Türkiye için Zaman Zaman albümünde aşk şarkıları söyleyen Kızılok 90'lann başında kalkıp yükselen değerlenn yarattığı hilkat garibesi maganda- lara açık açık Va> Hayvan Va\ (Why High One Why) dedi. Yana Yana albümündeki aşk şarkıları arasına sıkışan beste hak ettiği il- giyi bulamamıştı. Bir süre sessizkalmıştı Kızılok. Sonra art arda Demirbaş- Mü- zik'al Vaziyetler, Vurulduk Ey Halkım. Dev rimcinin Güncesi al- bümlenni yayımlayarak 'Aydınlık Türkiye'den yanatavnnı net birşe- kılde ortaya koydu. Doğru ya da yanlış özgün çizgi- sinden ödün vermemesi ve taviz- siz duruşu. müzik çevrelerinde ona yeni bir lakap getirmişti: Başöğret- men, Boyalı basın da bir yandan Kı- zılok'a 'protest müziğin ünlü is- mi' etıketini uygun görürken di- ğer yanda tükendıği ve çareyi mo- dası geçmiş sloganlarda aradığını söy;lüyordu. Âşık Veysel'lerle Karacaoğ- lan'larla başlayan serüven. çagdaş değerleri müzik yoluyla arayan bir çabaya dönüşmüştü. Şu anda plakçılarda bulunabi- len Fikret Kızılok albümleri şun- lar: Pencere Önü Çiçeği, Yana Yana, Zaman Zaman, Müzik'al Vaziyet'ler, Yadigâr, Not Defte- rimden, Vurulduk Ey Halkım, Mustafa Kemal-De\ rimcinin Güncesi. McCartney 9 den nostalji albümü Doksanlar-'m ıkinci yansında Paul McCartney. John Len- non'ın eksıkligini büyük ölçüde hisseden Beatles tayfasıyla yap- tıklanyla, antolojılerle. kendi al- bümleriyle, eşi Linda'nın ölü- müyle, lordluğundan tutun bir- çok özelliğiyle basına en çok mal- zeme veren ısımlerden bin oldu. McCartney'le ilgıli bol haber akışı yine devam ediyor; geçen- lerde 20. yüzyıl kültürünün şekıl- lenmesine en önemli katkıda bu- lunanlar arasına alındı. Liverpo- ol'da doğduğu ev restore edildi ve müze haline getirildı. Bu arada plak şirke- tinden yapılan açıklamaya göre Liverpool Oratorium. Standing Stone'ı takip edecek üçüncü 'klasik" albümü WorkingCIassicarı (14 parçahk) yakında yay ımlayacakmış. Wor- king Classical'la ilgili bilgiler bir süredir ba- smda çıkıyordu ve McCartney dinleyıcilen bu albümü beklerken sürpriz bir çalışma da- ha girdi araya. Run Deviî Run. Kent-EMI'ın geçen hafta piyasaya sürdü- ğü albümde McCartney rock'n'roll'un klasık- leşmış coverlanyla. yine aynı türde yazdığı üç yeni parçaya vermiş. Bunlar arasında Chuck Berry'nin Brown Eyed Handsome Man"i. EKis Presleynin All Shook Up, 1 Got Srung ve Party parçalan. Gene Vincenf ın Blue Je- ans Bop'u. Little Riehard ın Shake A Hand ı. Carl Perkins'ın Movie Mag'ı yorum açısın- Paul McCartney 14 parçahk roekVroll albümü vaptı. dan hemen öne çıkıyor. Dığer parçalar arasın- da Fats Domino. Johnny Burnett, Larry William, Ricky Nelson,The Vipers'mcover- lan ile McCartney imzalı Run Devil Run, Try Not To Cry, \>'hat It Is yer alıyor. Martta Abbey Road stüdyolannda beş gün- de kaydedılmış bu albüme şöyle dikkatlice bakıldığında repertuvann üç aşağı beş yuka- n McCartney'in 1987'de Sovyetlerpazan için yaptığı Back in The URSS albümünün aynı olduğu anlaşılacak. Tek farkla: McCartney parçaların hepsıni yenıden yorumlamış ve bestelerini de eklemiş. McCartney'in heyecanmıkoruduğunuve rock'n'roll"u iyi kıvırdığını bu albümde göre- bılmek olası. Yalnız, Beatles'm müziğini et- kiledıği bilinen B. Holly ile E. Brothers'dan albüme parça almaması bızi şaşırttı. 'Efes Blues'a devamBu yıl onuncu yaşını kutlayan Efes Pilsen Blues Festivali yoluna devam ediyor. 28 Ekimde Ankara'da başla- yan festival bugüne dek Gaziantep. Adana, Mersin, Moskova'yı dolaştı: bundan sonra da Bursa (8-9 Kasım- AlmiraOteli), Antalya(l 1 Kasım-She- raton), Bükreş (13-14 Kasım-Platul Sporturilor). lzmir (17-18 Kasım-Hil- ton), İstanbul (20-21 Kasım-Hilton) ve Samsun'a (23 Kasım-Büyük Samsun Oteli) gidecek. Biz geçen perşembe akşamı Efes Pilsen Blues'un Ankara'daki açılış ge- cesini izledik. tlgi, beklediğimızin üze- rindeydi. Organızasyonuyüklenen Po- zitifçiler'den öğrendiğımize göre aynı ilgı diğer kentlerde de sürmüş... Efes Pilsen Blues'un bu yılki prog- ramını Chris Thomas King açıyor Tek gitarla sahneye çıkan Thomas'ın •yutnuşak repertu\arr salondaki kit- lenın tümünü etkisi altına alacak kadar sıcak olmayınca ilk yarım saat sadece 'püriten'leri memnun edebiliyor. Programın ikınci ismi Eddy 'The Chief Clearwater ise tam anlamıyla sahnedeki her saniyenin hakkını vere- bilen, daha ilk adımda dinleyiciyi ya- kalayabılen müthiş bir şovmen. Pozi- tif'ın hazırladığı basın bülteninde. sah- neye atla bile çıktığı yazıyor, ama An- kara'da Kızılderili savaş başlığı taka- rak ve sırtında gitar çalarak yaklaşık bir saat boyunca tempoyu düşürmemeyi başardı. Bızce gecenin yıldızıydı 63'lük Clearvvater... Son olarak sahneye iki seksi ve gür- büzdansçısı eşliğinde Boby Rush çık- tı. O da tüm maharetini göstererek bey- lik deyimle aldıüı paranın karşıhöını ver- di. Bu kadro festiv alin her ay ağmda ça- lacak. istanbul'daiseekibeZydeco'nun en ünlü isimlerinden Stanley Buckw- heat Dural da katılacak E. Pilsen Blues'un vıldızı Clearnater. Yes, progressive tııtkuıılamıı hiç üzmüyor 31. yaşma basan Yes, rock dünyasının en uzun ömürlü gruplanndan biri olmayı sür- dürüyor. 1968'den beri özgün bir şeyler üret- meye çabalayan grup. ilerlemiş yaşma kar- şın bugüne dek çok az darbe almasıyla da ünlü. Belleğimizde. grubu zorlayan. sıkış- tıran gelişme olarak, bir davulcu Bill Bru- ford'un 1972'deaynlışı, birde 1974'teklav- yeci Rick VV'akeman'in gidişinden başka bir olay var. Durum böyle olunca grubun repertuva- rında çeşitlilik sağlayamamasını, sürekli progressive rocka bağlı kalmasını anlamak hiçdezordeğil... Yes. son dönemde sevenlerini hiç üzmü- yor ve arayı soğutmadan yeni yapıtlar üre- tıyor. Uzun bir süredir ortak projeler yap- mayan grup ikı yıl önce Open Your Eyes'ı çıkarmış, böylelıkle turnelerde 'tarihi par- çalar'ın yanında yeni şarkılar söy leme ola- nağı da bulmuştu... Bugünlerde grubun The Ladder (Merdiven) adlı yeni albümü BMG tarafmdan Türkiye piyasasında satışa su- 31. yaşma basan \es, rock dünyasının en uzun ömürlü gruplanndan biri. nuldu. Albümün, 70'lerin başında çıkmış Yes Album. Fragile ve Close To The Edge gi- bi başyapıtlarının, sevenlerin çok hoşuna gideceği açık. Klasik ekipten John Ander- son, Chris Squire, Steve Howe, Alan Whi- te'ın yanlarına gitarcı Bill Shervvood'u ve Rub klavyeci Igor Khoroschev 'ı alarak Ka- nada Vancouver'da doldurduğu The Lad- der (kapak yine Roger Dean'ın) albümü için yapımcı Bruce Fairbairn'ın (mayısta öldü) gözetiminde önce 15 beste seçilmiş. ardından sayı 1 l"e indırilmiş... Albümü yaklaşık on dakika süren parça Homeworld açıyor. Vokal armonılerınin üst düzeyde olduğu bu parçayı It Will Be Good Day ve If Only You Know gibi yine çok başarılı baladlar ızliyor. Bob Marley'e adanmış havasındaki Afro-Karayip özellik- ler gösteren dokuz dakikalık New Langu- age ile Nine Voices bu albümdeki Yes'in ye- ni açıhmı olarak nitelenebilir. Adı. Yellovv Submarine filminden eşin- lenerek konulmuş Yes hakkında bir ıki not daha aktaralım müzikseverlere: Grup şu ana kadar otuz milyon albüm sattı ve 7 platın, 5 altın plak ödülü kazandı. Ünlü Madison Square Garden'da altı kez sahneye çıkarak Led Zeppelin'i (beş kez çıkmışlar) gende bıraktı. 1976 Haziranfnda Yes. ABD'deki JFK ve RFK stadyumlarında en kalabalık dınleyi- cikitlesinekonserverdi. Ikıkonseride 105 biner müziksever izledi... CÖRÜŞ JS2S* İstanbul Karşılaması A Ülkemizde son yıllarda müzik türlerin- de başgösteren ve gitgide içinden çıkıl- maz hale gelen kavram karmaşasının ya- nı sıra yaratıcılık açısından az da olsa *o/um/u1arkarşısında,yoğun "olumsuz"\ar arasında büyük çelişki ve farklılaşma var! Işte bu ortamda azınlıkta kalan gerçek- ten değerli ve olumlu olaylar ve üretimler üzerinde yeteriyle eğilmek ve kamuoyu- nu aydınlatmak gerekiyor. Bu olumlu ve "Müzik anlayışı ve seslendirme tekniği" bakımından yenilik taşıyan bir yapıt (CD olarak) elimizde bulunuyorve titizlikledin- temiş durumdayım: Yıllardan beri yaşamı- nı müziğe vermiş ve piyano virtüözü, aran- jör, besteci ve orkestra şefi olarak sürdü- ren deneyimli müzisyen Turhan Yükse- ter*in yaratıcılığını taşıyan bir albüm. CD olarak müzik piyasamıza prodüktör Tan- ju Ankan tarafmdan Stüdyo Marşandiz ya- pımı olarak yayımlanan 9 ayn bölümden oluşan bu albüm "İstanbulKarşılaması' adı- nı taşıyor. Ancak yanlış anlaşılmasın, bu adı taşımasının nedeni değişik kültürterin ve toplumlann kaynaşarak yaşadığı tıpik kentimız İstanbul, aynı zamanda çeşitlı mü- zik türlerini de ıçermekte. Nitekim Turhan Yükseler bu yaratımında müzıkal açıdan "çağdaş ve yenilikçı anlayış ve teknik bil- gisinikullanarak Doğu- Batı sentezine ulaş- mak" amacını güdüyor. Turhan Yükseler bu yaprtının hazırlanı- şını şu sözleriyle belirtiyor: "Bu çalışma- ya başlarken tek bir tarz üzerinde kalma- maya dikkat ettim. Ancak her ne kadar farklı tarzlar denesem de, aralannda asla birkopukluk olmamasına özen gösterdim. Her bestecinin oturmuş birstıli vardır. Ya- ni metodik anlayışı, armoni anlayışı,ritmve renk anlayışı bu stıl içinde yoğunlaşır. Bir müzisyen, hayatındaki farklı kesitleri, eğer yaratıcı bir anlatım gücü var ise müzik di- li ile sunabilir, tasvır edebilir. Bestelerim- dekiyola çıkış noktası buydu" diyor. Tur- han Yükseler müzik yaşamında piyano eğitimi yanı sıra caz müziğine (özellikle Underground türüne) ilgi duymuş, aran- jöriük ve beste çalışmalanyla birlikte stüd- yo ve sahne etkinliklerine de katılmış, ül- kemizdeki tekseslı (monofonik) ve çok- sesli (polifonık) müzik karmaşasına data- nıkolmuş, Doğu müziğınin renklerini, ez- gilerini ve makamsal özelliklerini inceleme fırsatı da bulmuş... Turhan Yükseler'in şu sözleri anlamlı: "Aldığım müzik eğitimi ile profesyonel müzik yaşantımda e/de etti- ğm teaübeteriharmanlayıncanekadar mû- zikal yanlışlann ülkemizde kol gezdiğini gördüm. Kendi adıma nasıl faydah olabi- lirim düşüncesi, bu çalışmanın ilk aşama- sıdır. Bence günümüzünyaratıcı müzisyen- leribazı misyonlan üstlenmekzorundadırj lar. BirTürkçalgıcısının (instrümentj kapa- sitesini ve anlatım gücünü tican kaygılar- dan uzak, evrensel anlamda kitlelere na- sıl ulaşabilir düşüncesiyle işlemeye çalış- ması gerek. Ben de buna çalıştım." İstanbul Karşılaması" adlı CD'nin ilk parçası olan ve aynı adı taşıyan (ney ve zurna ağırlıklı) parçada besteci ve aranjör olarak Turhan Yükseler "folk ezgilerinden hareket ederek altyapıda ritmik vuruşlara yüklenmış. 2. parça olan "Aşk" bestesin- de Turhan Yükseler müzik yaşamı boyun- ca aşkla bağlandığı akustik piyanosunu ön plana çıkararak hem vırtüözlüğünü hem de duygusallığını yansıtıyor. CD'nin son- raki bölümlerinde Batı'ya kaçan melodik çizgiler ile bazen Doğu ntmleri, özellikle blu- es karakterinde caz teknikleri yer almış. Özellikle bir bölümdeki "geniş motifli" sen- fonik orkestraya uygun ve piyanoyorumuy- ia geiişen yapıt. bence örnek bir çalışma. Yerlı popta Kenan Doğulu. yeni albümü Ben Senin Herşeyinim'le liderliğini sÜTdürüyor. tzel. Bir Küçük Aşk'la ikincilikte kaldı. Serdar Ortaç. Bilsem ki adlı yeni albümüyle listeye üçüncü sıradan gırdi. Sanat müzığınde sıralama yine değişmedi' Safiye Soyman, Sevenler Gece Ağlar'la birinci; Pınar Altınok. Arz Ediyorum'la ıkinci. Zeki Müren'ın Bıldırcın Yağmuru adlı yapıtı üçüncü. - Halk müzığinde Yav uz Bingöl, Sitemdir'le birinci: Kubat. Bir Ayrılık Bir Yoksulluk Bir Ölüm'le ıkinci"; Servet Kocakaya. Keke ile üçüncü. Yabancı müzikte Sting, Brand New Day albümüyle birinci sıraya yükseldi. Radyo 5"in toplama albümü Summer Hits '99 ıkinci. Matrix filminin müzik albümü üçüncü. - The Ladder- Yes - Euphoria Morning- Chris Cornell - Night Life- Pet Shop Boys - Clapton Chronicles, The Best Of Eric Clapton - Mariachi- Placido Domingo -XXX-ZZTop • . < . -1 Want It All - Vvarren G. - VHl,Divas-Various - El Bolero De Cuba-Various ? - Yeah- The Wannadies - Best Of- Kelly Family - Aloft- Sean Harkness . . - Avvakenings- Roger Whittaker - My Truth- Roby n - Juste Avant- Patrick Bruel - Run Devil Run- Paul Mc Carrney - Forever Fever- Soundtrack - Fight Club- Soundtrack - The Album- Gıl - Kayıkçı, Film Müziği- Yannis Saoulis