Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 13 EKİM 1999 ÇARŞAMBA
HABERLER
TJhıslararası
Diyabet
Kongresi'
• İstanbul Haber Servisi -
lstanbul'da 4 gündür devam
eden "L'luslarası Diyabet
Kongresi "nin kapanış
konuşmasını yapan Sağlık
Bakanı Osman Durmuş,
"Diyabet hastalanna farkJı
bir ortam değil, güvenceli
bir ortam sağlanmalıdır. Bu
konuyla ilgıli görev de
sağlık personeli. medya ve
gönüllü kuruluşlara
düşmektedir" dedi.
'Hen bina tekrar
gözden
geçirilmeli'
• İstanbul Haber Servisi -
Küçükçekmece Belediye
Başkanı Halıdun Özbatur,
Bayındırlık Bakanlığı
yetkılilerinin yalnızca
binalarda oturanlann
beyanlan ile hasar tespit
çaİışmalannı yaptığını
belirterek her bınanın tekrar
gözden geçirilmesi
gerektiğinı söyledi. Orman
Bakanı Nami Çağan'ın
belediyeyı ziyaretı sırasında
konuşan Özbatur. "'Kimi
kiracılar ev sahibinden
korktu. kimileri de evinin
değeri düşecek endişesiyle
hasar tespit beyanmda
bulunmadı" dedi.
Japonca
konuşma
yarışması
• İsbmbul Haber Servisi -
Dokuzurtcu İstanbul
Japonca Konuşma
Yanşması 13 Kasım
Cumartesi günü saat
13.OO'te Işık Üniversitesi
oditoryumunda yapılacak.
Yanşmaya katılmak
isteyenler en geç 21 Ekim
Perşembe saat 17.00'ye
kadarJaponya
Başkonsolosluğu'na
fotoğraflı başvuru
formlanyla birlikte kendi el
yazılanyla Japonca
konuşma metinlerini teslim
edecekler
Tarım ve deprem
I ADANA (Cumhuriyet
Güneytlleri Bürosu) -
Geçen yıl Adana'da
yaşanan depremin ardından
bu yıl da Marmara
bölgesinde yaşanan ve 16
binden fazla insanın
ölümüne yol açan deprem
felaketleri \etanm
alanlannın amaç dışı
kullanımı Adana'da "Tanm
Alanlannın Amaç Dışı
Kullanımı ve Deprem"
konulu panelde ele
alınacak. Tanm ll
Müdürlüğü'ndeki panelin
başlama saatı 14.00.
K. Çekmece'de
trafik kazası
• İstanbul Haber Servisi -
Küçükçekmece Ikıtelli
Marmara Sanayi Sitesi
önündeki v an yolda 34 HB
891 plakalı araç süriicüsü
emekli polis Yılmaz
Dursun (44). aşın hız
nedeniyle direksiyon
hâkımıyetini kaybederek
aynı yönde giden Izzet
Ça\uşoğlu(35)
yönetimindeki 34 AB 1448
plakalı minibüse çarptı.
Kazada. otomobıl içinde
sıkışan Dursun, olay
yerinde ölürken Çavuşoğhı,
kazayı yara almadan atlattı.
ÖSS konulu panel
• İstanbul Haber Servisi -
Üniversite Öğretim Üyeleri
Derneği 'nce 16 Ekim
Cumartesi günü saat
11.00'de. YıldızTeknik
Üniversitesi
Odıtoryumu'nda "ÖSS'ye
Eleştıri ve Öneriler" konulu
bir panel düzenlenecek.
Panele Ibrahim Ankan.
Prof Dr. Yaman Barlas.
Bahar Camgöz. Abbas
Güçlü ile Yard. Doç.
Dr. Ibrahim Semiz
konuşmacı olarak katılacak.
açagrı
Altan Öymen, eski genel başkanlardan Erdal înönü, Baykal ve
Kartay'ı eski milletvekilleriyle dayamşma toplantısma çağırdı
ANKARA (Curahumet Büro-
su) - CHP yönetimı, 1950'den bu
yana Halkçı Parti (HP) ve Sosyal-
demokrat Halkçı Parti (SHP) ile
CHP'de görev yapmış eskı parla-
menterlerle bir araya gelecek. Es-
ki genel başkanlardan Erdal İnönü,
Deniz Baykal ve Cezmi Kartay'ın
da davet edildiği toplantı için yak-
laşık 500 eski milletvekili ve sena-
töre çağn yapıldı. Genel başkan
Altan Oymen çağn mektubunda,
"Desteğiııize bugün berzamankin-
den fazla ihtiyacımız var" derken
önceki Genel Başkan Denız Bay-
kal. toplantıya katılmayacağını
söyledi. CHP MYK. Bursa ll Baş-
kanı Hastp Oztürk ve il yönetimi-
ni görevden aldı.
CHP yönetıminin eski milletve-
killeri ve senatörlerle bir araya gel-
mek ve deneyimlerinden yararlan-
mak amacıyla düzenlediğı toplan-
tı bugün saat 17.00'de Ankara'da
Çankaya Belediyesı'ne aıt Çağdaş
Sanatlar Merkezi'nde gerçekleşti-
rilecek. Toplantıya davet edilen
isımler arasında eski genel başkan-
lardan Erdal tnönü, Deniz Baykal.
Cezmi Kartay, Baykal döneminin
genel sekreten Adnan Kesldn ile
yönetıciler Eşref Erdeın, Erol Çe-
vikçe. AB Topuz. BülentTanla. Ati-
la Sa\. Mustafa Timisi ve Vlehmet
Gülcegün bulunuyor. Aynca, mil-
letvekili olmayan eskı kadın kolla-
n başkanlanndan Güler Gurpınar
ve Jale Candan. eski gençlik kol-
lan başkanlanndan Zeki Alçın,
Emin Koç ve Hasan Belovacıklı da
toplantıya davet edildi.
Altan Öymen, eski milletvekil-
leri ve senatörlere gönderdiği çağ-
n mektubunda, siyasal yaşamda
CHP'ye olan gereksinimin her gûn
biraz daha anlaşıldığmı belirterek
CHP'nin Türkiye siyasetinde bı-
raktığı boşluğun ortak çabalarla
yeniden doldunılmasının ulusa ve
partiye olan borç gereği olduğunu
vurguladı. Öymen. "Bu kutsai a-
maç için el ele vermek zorundayız.
Çesitli dönemJerde vasama organ-
lannda göre> yapmış bulunan siz
değerli arkadaşlanmızın bu potan-
sheü harekete geçirmekte özel bir
yeri olduğu bütün partflilerimizce
bilinen bir gerçektir" dedi. Seçim
bölgelerini onurla temsil etmiş
inançlı çabalan ve hizmetleriyle
partiye katkılarda bulunmuş tüm
eski parlamenterlerin desteğine
bugün her zamankinden fazla ge-
reksinim olduğunu vurgulayan
Öymen, "Yönetim olarak katkria-
nnızdan yararlanmak arzusunda
ve kararlılığındayız. Partimiz sizfc-
rin bilgi ve denev im birikimleriniz-
legüç kazanacak. değerti katkılan-
nız bizim için en büyük moral kay-
nağını oluşturacakür" vurgusunu
yaptı. Deniz Baykal ise çağnyı al-
dığmı ancak toplantıya katılmaya-
cağını bildirdi. Baykal, "2 saatiik
bir kokteyl süresince herkesin ko-
nuşması da imkânsız, Ancak konu-
yu banasoran arkadasjanmıza. ka-
nlmalannıönerdinr dıye konuştu.
CHP_ MYK, Bursa ll Başkanı
Hasip Oztürk ve il yönetimı göre-
vinden almdı. Bursa il yönetimine
kongreye kadar götürmek üzere 7
kişilik bir kurul atandı. MYK'de
aynca "HaBdaBMikteÇözünıYol-
lân" adını taşıyan proje göriişüldü.
PM üyesi Yakup Kepenek tarafın-
dan hazırlanan projeyle, her ilin,
herbölgenin kendi sorunlannı sap-
taması ve tabanda politika oluştu-
nılması amaçlanıyor.
CHP, hükümetin SEKA'yı kapatmak için depremi fırsat olarak değerlendirdiğini bildirdi
'Hiikümet sinsi planlar yapıyor'
ANKARA (CumhuriyetBürosu)-CHP
Genel Sekreter Yardımcısı Bekir Yurda-
gûL hükümetin SEKA'yı kapatmak için
depremi fırsat bildığini belirterek, "SE-
KA İzmit Tesisleri'nin üretime geçmesi
sinsi bir planla engellenmektedir. İktidar
partileri bu oyundan vazgeçmeli ve SE-
KA'yı bir an önce üretime geçirecek ön-
lemleri almabdır" dedi.
CHP Genel Sekreter Yardımcısı Bekir
Yurdagül, dün genel merkezde düzenle-
diği basm toplantısında. SEKA'yla ilgili
olarak hükümeti uyardı. 17 Ağustos dep-
reminin üzerinden iki ay geçmesine kar-
şın, sorunlann giderek ağırlaştığına dik-
kat çeken Yurdagül. hükümetin depremin
ilk günlerindeki aczinin ve beceriksizli-
ğinin sürdüğünü söyledi.
Kocaeli ve Sakarya'daki çadırlannalt-
yapı eksiklerinin giderilemediğini vurgu-
layan Bekir Yurdagül. prefabrike konut-
lann yerlerinin Ankara'dan belirlenmiş
olmasının getirdiği sorunlann da büyük
zaman kaybı yarattığını anlattı. Yurdagül,
"Aülan nuruklara, verilen sözJere rağmen
kalıcı konutlara yönelik snmut bir adım
atılmamıştır. Orman bölgesinin ve tanm
alanlannın talan edilmesine izin verilme-
meli, ver seçimi ve zemin etütleri bir an ön-
ce gerçekleştirUerek kalıcı konutlann ya-
punı için derhal düğmeye basrimalıdjr"
diye konuştu.
Yurdagül, depremin üzerinden bir haf-
Toptan'dan
adaylık .
mesajı
ANKARA (Cumhu-
riyet Bürosu) - DYP'de
20 Kasım kongresinde
genel başkan Tansu Ç0-
ler'i devirmek için güç-
birliği yapan parti içi
mahalefetin dün yaptığı
geniş katılımlı toplantı-
da, bazı partililer Şanlı-
urfa Milletvekili Nec-
mettin Cevheri ve eski
Bartın Milletvekili Kök-
sal Toptan'm adaylık
için anlaşmaya varmala-
nnı önerdi.
DYP'de Çiller'e karşı
muhalif bütün cepheler
dün ilk kez bir araya gel-
di. Türk Parlamenterler
Birliği Salonu'nda yapı-
lan toplantıya aralannda
Toptan, Cevheri, Meh-
met Ağar, eski milletve-
kili Bekir Sami Daçe ve
parti kuruculanndan
Mehmet Dülger'in de
bulunduğu 80dolayında
partili katıldı.
Köksal Toptan'm bir
iki gün içinde Cevheri
ya da başka birisinin
üzerinde uzlaşılmadığı
takdirde adaylığını ilan
etmesi bekleniyor.
tĞIVELİ FIRÇA ZAFER TEMOÇtlV
ta geçmeden "depremden mal kaçınrca-
sına" sosyal güvenlik yasasını çıkaran hü-
kümetin şimdi de binlerce insanın ekmek
kapısı SEKA'yı kapatmak için depremi
fırsat bildığini kaydetti. SEKA İzmit Te-
sisleri'nin üretime geçmesinin sinsi bir
planla engellendiğini belirten Yurdagül,
CHP'nin SEKA'nın bitirilmesine izin
vermeyeceğini vurguladı. Yurdagül,
"Dün olduğu gibi bugün de SEKA tşçisi
ve Kocaeli halkı daha da bilinçb' ve bilen-
miş olarak SEKA'yı bitir-
me plarunın yaşama geç-
mesine izin vermeyecek-
rir. İktidar partileri bu
oyundan vazgeçmeli ve
SEKA'yı bir an önce üre-
time geçirecek önlemleri
almahdırlar" diye konuş-
tu.
Nfikleer santrallar
Yurdagül, deprem böl-
gesinde çalışanlara ait
zorunlu tasarruflann ne-
malarının anaparalanyla
birlikte ödenmesmnster-
ken, Erzincan depremin-
den sonra bu uygulama-
nın yapıldığını anımsattı.
Yurdagül ayrıca, Ak-
kuyu'da kurulması düşü-
nülen nükleer santralla il-
gili olarak MYK karan
aldıkJarını anımsatarak,
CHP'nin nükleer santra-
lı Türkiye için erken bul-
duğunu kaydetti.
Amerika ve Japonya
gibi nükleer teknolojinin
yıllardır kullanıldığı ül-
kelerde bile riskJerin or-
taya çıktığına dikkat çe-
ken Yurdagül, Türkiye'de
işletme riskinin daha faz-
la olacağını, bunun Ak-
deniz'in kirlenmesini de
beraberinde getireceğini
söyledi.
Yurdagül, CHP olarak
önümüzdeki günlerde
yapılması planlanan nük-
leer santral ihalesinin ip-
tal edilmesini istedikleri-
ni yineledi.
ANAP lideri Mesut Yılmaz
elbîse artık
dikis tııtıııaz^
ANKARA (Cumhu-
riyet Bürosu) - ANAP
Genel Başkanı Mesut
Yılmaz, devlet ve siste-
me yönelik eleştirilerini
dozunu arttırarak sürdü-
rüyor. Türkiye'de siste-
min tepeden nmağa yoz-
laştığını ve çöktüğünü
savunan ve "Arük bu el-
bise dikiş tutmaz" diyen
Yılmaz. bazı odaklann
siyasetçileri ve siyaset
kurumunu yıpratmaya
yönelik çirkin bir oyun
içinde olduğunu öne sür-
dü. Yılmaz, "Her ku-
rum kendisini toparla-
mak. şerefine, itibanna,
haj siyetine halel getiren
tüm unsurian sürade
kendi icinden temizle-
mek zorundadır"* dedi.
Yılmaz dün partisinin
grup toplantısında, üstü
kapalı olarak ve ad ver-
meden Türk Silahlı
Kuvvetleri (TSK) ile hü-
kümet ortaklanna eleş-
tiriler yöneltti. Devletin
ve sistemin kurumsal
olarak dağınık ve yeter-
siz olduğunu kaydeden
Yılmaz sözlerini şöyle
sürdürdü:
"Depremden, hapis-
hanelerde yaşadığımız
olaylara kadar pek çok
hadise bu yetersizliği
açıkça ortaya kovmuş-
tur. Kısacası, millet ola-
rak üzerimizdeki clhise
sökülmüştür. Şimdi, ge-
çici birtaİam önlemlerte
bu işi devam ettiremev iz.
Çünkü. bu sökük elbise
arük tamir tutmaz, dikis
tutmaz, sistemi venifc-
mek zorundayız. Onun
için kunımlan çağm ge-
reklerine, toplumun
beklentileri yönünde
baştan aşağı gözden ge-
çirmeli ve gerekiyorsa ye-
nilemdiyiz. Katı merke-
zivetçi, hantal bir devlet
yapısmm elindeki mev-
cat imkânlann nasıl be-
ba olduğunu hep birlik-
te görüyoruz."
Cumhurbaşkanının
halk tarafmdan seçilme-
si, senato kurulması ve
referandum gibi bazı
öneriler bulunduğunu
anımsatan Yılmaz. bü-
tün bu önerilerin değer-
lendirilebileceğini ancak
önemli olanın zihniyet
değişikliği olduğunu
söyledi. Yılmaz, •'Bu-
günkü aşın merkeziyetçi
yapı ile vohımuza devam
ermemi/ mümkUn değil.
Türkiye'yi Ankara'dan
idare edemeviz" dedi.
CHP'li Tanla ve emekli büyükelçi Elekdağ Güneydoğu'da
Yeni bir Kürt raporu hazırlığı
Dh ARBAKIR (Cumhu-
riyet Bürosu) - CHP'li Bü-
lent Tanla ile emekli Büyü-
kelçi Şükrü Elekdağ, yeni
bir u
Kürt raporu" hazırla-
mak için Güneydoğu'da ça-
lışmalara başladı. Raporun
herhangi bir kişi veya ku-
rumla ilgisinin olmadığını.
bu nedenle de objektif olaca-
ğını belirten Tanla ve Elek-
dağ. **Türkive'de Kürtsonı-
nunun çözümü konusunda
yeni bir süreç ve özgüven
oluştu. Bunu aksivona geçir-
meli ve bir program >npma-
hyız" dediler.
Diyarbakır Dedeman Ote-
li'nde dün Güneydoğu'daki
yaklaşık 60 sivil toplum ku-
ruluşu ve siyasi parti temsil-
cileriyle bir araya gelerek
Güneydoğu sorununun çö-
zümü konusunda görüş alan
Tanla ile Elekdağ, hazırlaya-
caklan raporla ilgili değer-
lendirmelerde bulundular.
Fazilet Partisi sivil anayasa istedi
Kııtan 1dan Savaş'a suçiama
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - FP
Genel Başkanı Recai Kutan, Yargıtay
Cumhuriyet Başsavcısı Vural Savaş'ı
"çağdaş geririük w mürtecffikie" suçladı
Kutan, ülkede referandum yönteminin
kuilanılmaması nedeniyle pek çok soru-
nun çözümlenemediğini savnnaralc, af ve
kılık-kıyafet konusunda referandum ya-
pılmasını istedi. Kutan, sivil bir anayasa
yapılması için harekete geçilmesi gerek-
tiğini belirrirken "menfaat gruplarmdan
taiimat alanlann sivil bir anayasa yapa-
mayacaklanıu" söyledi.
Recai Kutan. partisinin TBMM grup
toplantısında yaptığı konuşmada. Yargıtay
Cumhuriyet Başsavcısı Vural Savaş'ın FP
hakkındaki kapatma davasıyla ilgili olarak
Anayasa Mahkemesi'ne esas hakkındaki
göhişlerini sunduğunu anımsattı. Savaş' ın
kurallara aykın olarak esas hakkındaki gö-
rüşlerini bastırarak dağıttığını belirterek
kıtaptan bazı alıntılar yapan Kutan,
"TBMM'yegüvenmeyen, halkın en kâmU
manada demokrasiye ve insan haklanna
hazır olmadığını düsünen insanlann zib-
nivetini görüyorsunuz. Haikımız demok-
rasi,insanhaklan ve özgürlükleri içinegn-
dirememiş bu çağdaş gericilerden, mürte-
cilerden çok daha Ueridedir" dedi.
Sivil anayasa tartışmalanna da değinen
Kutan. "BizTBMM'nm,iradesiilean«ya-
sayı tamamen yeniden yapabilme yetkM-
ne tek başına sahip olduğuna inanıyoruz.
Ancak bu demek değil ki bu konuda ısrar-
hvız. Hayır. biz daha hiye doğru atdacak
ber müspet adıma, mükemmei olmasa da
destek vereceğiz*' dedi.
FP grubunun basına kapalı bölümunde
kongre öncesi muhalif illere yönelik gö-
revden alma operasyonu gündeme geldi.
FP Tokat Milletvekili Bekir Sobaa 26 il
başkanınm görevden alındığını belirterek
"Yapüan yanhş. Bu insanlarpartrv^hiznMt
etmişlerdir. Görevden abnacaklarsa bile
yöntemi bu olmamalı. Ankara'ya çaguip
bepsineteşekküredUmesigerekirdi'"dedj.
Türkiye'de bundan bir yıl
önce tahmin bile edilemeye-
cek bazı gelişmelerin yaşan-
dığına ve bunlann sonucu
olarak da ülkedeki siyasi
dengelerin değiştiğine dık-
kat çeken Tanla, ortaya çı-
kan farklı havanın Kürt soru-
nunun çözümü konusunda
beklentiler doğurduğunube-
lirtti.Tanla şöyle devam ettı:
"Raporun daha gerçekçi
ohnası için masa başında ça-
hşmaktansa bölgedeki dina-
miklerielealan bir yapı oluş-
turmaya çahşıyoruz. Bölge-
deki sivil toplum örgüUeri
sonderece kristalize olnıuşve
kararb bazı görüşkre sahip."
Türkiye'de büyük bir Gü-
neydoğu ve Kürt sorumı ol-
duğunu vurgulayan emekli
Büyükelçi Şükrü Elekdağ
ise "Bu sorunun çözümü,
hareket noktasının başmdan
berisav unduğum gibi,ancak
terörün kontrol altına alın-
ması olabilirdi" dedi.
HADEP'in halkla daha iyi
diyalog kurmak ve ilişkileri
geliştirmek için başlattığı
çalışmalar kapsamında Di-
yarbakır'daki basın mensup-
lanyla yapılan sohbet top-
lantısını çok sayıda polis iz-
ledi. HADEP Diyarbakır tl
Başkanı Ali l'rküt banş or-
tamının sağlandığı bu dö-
nemde tansiyonu yükselte-
cek davranışlardan kaçınıl-
ması gerektiğinı belirtti.
GLOBAI^OIİTİKÜLTÜR
ERGİN YILDIZOĞLU
Serbestleştipmeye
Tepkiler Giderek Artıyor
Sermaye hareketlerinin serbestleştirilmesine yöne-
lik eleştiriler, Asya kriziyle birlikte şiddetlenmişti. An-
cak daha önce konuya değinirken işaret ettiğım gibi,
sermaye hareketlerinin serbestleştirilmesini eleştiren-
ler, ticaretin serbestleştirilmesine karşı çıkmıyorlardı
(Ömeğın Prof. Bagvvathi, Foreign Affaires), Dünya
TicaretÖrgütü'nün kasım toplantısı (Mıllenium Raun-
du) yaklaşırken, uluslararası ticaretin serbestleştiril-
mesi sürecı de giderek artan eleştirilere hedef oluyor.
Uluslararası ticaretin serbestleştirilmesine yönelik
eleştirilere, geçen ay Uluslararası Tüketiciler Örgü-
tü de katıldı. Uluslararası Tüketiciler'in bu yeni tu-
tumu özel bir öneme sahip. Birincisi, bu kuruluş baş-
langıçta Uruguay Raundu prensiplerini kabul etmiş-
ti, ama aradan geçen sürede tutumunu degiştirdi.
Ikincisi, bünyesinde 111 ülkeden 247 tüketici grubu-
nu biıieştiren Uluslararası Tüketiciler çok etkili bir
örgût.
Ticaretin serbestleştirilmesine karşı seslerin gide-
rek yükselmesi uluslararası mali sermayenin sözcü-
lüğünü üstlenmiş çevrelerde endişe yaratmaya baş-
ladı. Örneğin pazartesi günü Flnancial Times, Ser-
best TıcaretAteş Altında başlıklı bir yazıda bu endi-
şeleri dile getirdi. FTjazarı Guy de Jonquieres'e gö-
re "Dünya Ticaret Orgütü'nün, kamuoyunun des-
teğini kazanmaya başlayan korumacılık yanlısı
gruplara, etkin bir şekilde cevap vermenin yolla-
nnı bulması gerekiyor" (11/10/99).
Jonquıeres'in Dünya Ticaret Örgütü'ne yönelik
eleştirilerin kaynağını araştıran yazısı neredeyse ya-
nm sayfa. Ancak yazıyı okuyunca, tatmin edici birso-
nuca ulaşmak bir yana, yazarın aslında yanhş bir ipu-
cu izlediğinı, izlemeyi, hatta bir seri verinin de üzeri-
ne ötmeyi bilerek seçtiğini düşünmek mümkün.
Yazısına Adam Smith'e (serbest ticaretin kuram-
cısı olduğu varsayıldığından) gönderme yaparak baş-
layan yazar, tüccarların geleneksel olarak zaten üre-
ticiye karşı tüketiciden yana olduğunu ileri sürüyor.
Yazara göre zamanla sanayici de ticaretin serbestleş-
tirilmesi fikrine gelmiştir. Ne ki yazara göre, tam her-
kes serbest ticarette anlaştı derken ortaya garip bir
durum çıkıyor: "Ancak şimdi serbest ticaretten en
çok fayda görmesi beklenen (teorık olarak E.Y.) tü-
keticiler serbestleştirmeye karşı çıkıyor." Ulusla-
rarası Tüketiciler örgütü tutumunu değiştırıyor. ABD
ticaret görüşmeleri sözcüsü Chaıiene Barshawski,
"Çok taraflı ticaret sisteminin en önemli sorunu
halk desteğinden yoksun olmasıdır" diyor. Yazar
soruyor: "Bugün serbest ticaret kuramı şirket yö-
netim kurullannda, bakanlıklarda taraftar bulur-
ken neden kamuoyu giderek bu sürece daha bir
kuşkuyla yanaşıyor?"
Yazara göre bu sorunun cevabı "soğuk savaş"
sonrası ortamda yatıyor. Özetle: Dün ABD çok taraf-
lı ticaret anlaşmalarını (serbestleştirme) tek başına
dayatabılıyorvebıntirazla karşılaşmıyordu. Bugün bu
görevi Dünya Ticaret Örgütü üstlendi. DTÖ'nün yap-
tınm gücü yüksek, ama prestıji zayıf, bu yüzden eleş-
tirilere hedef oluyor.
Bu açıklama benj ıkna etmedi. Burada hedef sap-
^ınlıyordiyedOş*ünoyorum. Gelin birlikte Uluslarara-,
a Tüketiciler'ingeçen ay tutumunu değiştirirken ya-'
yımladığı bir bildiriye göz atalım. Burada eleştirilerin
gerçek nedenlerini bulacağız sanınm: "GATT bünye-
sindeki ticareti serbestleştirme pazarlıklan daha
yoksul ülkeleri besin güvenliğini ve tüketicilerin
haklannı tehdit ediyor"... "DTÖ kurallan ve özel-
likle tanm ve ticaret ilişkili telif haklan gelişmiş ül-
keleri, çokuluslu tanm şirketlerini kayırıcı yönde
biçimlenmiştir..." "Piyasalann açılmasını savunan
gelişmiş ülkeler, kendi piyasalannı korumaya de-
vam edebiliyorlar... Aynı yöntemler gelişmekte
olan ülkeler için mümkün olmuyor." Tanm ve Tica-
ret Anlaşması'na rağmen... "gelişmekte olan ülke-
ler yeni pazar olanaklanna kavuşmadılar..." "Ül-
ke deneyimleri, serbestleşmenin çoğu zaman ye-
rel üretimin ve yaşam koşullannın zaranna sonuç-
lar açtığını, besin güvenliğini tehlikeye düşürdü-
ğünü gösteriyor." Sonuç olarak "DTO aracılığıyla
dayatlan serbestleştirme, gelişmiş ülkeler ve on-
lann besin güvenliği açısından hâlâ gerçek ka-
zançlar üretmemiştir." (- Trade Briefîng Paper No:
9 Eylül 1999. DTÖ ve Besin güvenliği www. con-
sumersinternational. org: Tam bu noktada, 20 Ka-
sım'da 25 kişilik bir ABD heyetinin, uluslararası tekel-
lerin ağzını sulandırmaya başlayan GAP bölgesini zi-
yaret etmeyi planladığını hatırlamakta fayda var.
Bunlara ek olarak gelişmekte olan ülkelerin pazar-
lannın uluslararası tekellere açılmasının kuramsal ma-
zeretinin Adam Smith'e dayandırılmasının da Ulus-
lann Zenginliği kıtabının merkantılizme karşı bir po-
lemik olduğu hatırlandığında tam bir çarpıtma oldu-
ğunu söylemek, saptamak gerekır. Adam Smith zen-
ginliğin kaynağının ticaret değil, ulke içinde tarım ve
sanayi yatınmlan olduğunu savunuyor. Smith'e göre
bunlar ticaretten "daha çok gelir ve iş yaratır." Bir
Ahlak Felsefesi profesörü olan Smıth "yalnızca zen-
ginler ve güçlülerin çıkanna gerçekleştirilen sa-
nayinin de aslında merkantilizmin bir ürünü oldu-
ğunu" söyler. "Yoksulların ve zayıfların çoğu kez
unutulduğundan" yakınır. Bu bağlamda. bizim neo
liberallerin aksine Smıth, serbest ticaret, ticaretin teş-
viki, sanayi üretimi gibi etkinliklerin faydalannın tek tek
değerlendırilmesınden yanadır. Bu bağiamda "az sa-
yıda bireyin doğal haklannın kullanılması tüm top-
lumun güvenliğini tehdit ettiği oranda, hükümet-
lerin yasalanyla denetienir, denetlenmesi gere-
kir" der. (Samuelson ve Nordhous'un dünyanın en -
çok okunan ekonomi ders kitabında Smith'i nasıl tah-
rtf ettiklerine, pardon yorumladıklanna ilişkin çok il-
ginç bir makale: "Todays's Most Mischievous Mis-
quotation" J. Schlefer, The Atlantic Monthly. Mart
1998)
Toparlarsak; serbestleştirmenin gerçek yüzü, yal-
nızca mali piyasalar alanında değil, dış ticaret bağla-
mında da ortaya çıkmaya başladı. Kim bilir, belki de:
bu süreçte, ulusal kalkınma düşüncesi tekrar günde-
me gelir...
Askeri uçak düştü
2 üsteğmen şehit
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - F-4 cinsi bir savaş
uçağının bilinmeyen bir nedenle Ankara Akıncı 'da bulu-
nan 4. Ana Jet Üs Komutanhğı (Akıncı) Meydanı yakı-
nına düşmesi sonucu iki üsteğmen şehit oldu.
Genelkurmay Başkanhğı Genel Sekreterliği'nden ya-
pılan yazılı açıklamada, Hava Kuvvetleri Komutanlığf na
bağlı F-4 cinsi bir savaş uçağının saat 18.57'de Ana Jet
Üs Komutanhğı havaalanına 3 kilometre kala bilinme-
yen bir nedenle düştüğü bildirildi. Açıklamada eğıtım
uçuşu sırasında düşen uçakta bulunan 2 üsteğmenin şe-.
hit olduğu belirtildi.
Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel. Genelkurmay
Başkanı Orgeneral Hüseyin Kıvnkoğlu'nabaşsağlığı
mesajı gönderdi.