17 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
29OCAK1999CUMA CUMHURİYET SAYFA KULTUR 15 Ken Loach 'un, vazgeçmediği yazarı Paul Laverty 'nin senaryosundan çektiği son filmi bugün gösterime giriyor Glasgow'un kenar mahaflelerinden gerçekçi kesitler SUNGU ÇAPAN Bugün göstenme gıren Ken Loach un son filmi'My Name is Joe-Benim Adun Joe'. 1990"lı yıllann ikincı yarısında uluslararası sulara açılıp 1936'nın, 3.5 yıllık çok lcanlı bir iç savaşa sahne olan. kaynayan Ispanyası'na yollanarak dev- nmci saflanndan kesitler sunan 'Land and Freedom-LlkewÖzgûrtük'( 1995) ve ln- gıliz beledıye şoforü, dünyadan haber- siz bir gencın körkütük tutulduğu. Nika- ragualı yoksul bir genç kızın peşınden. CIA'in parmakladığı. karmaşık Latın Amerika ülkesine gidışini, aşın duygu- sal ve yalapşap bir finale bağlayarak hi- kâye eden 'Carla's Song-Carla'nın Şar- kısı' (1997) gibi, sınemalanmızı şenlen- dirmiş son filmlennden sonra. 30 yıldır dünya görüşünden \e ilkelerinden asla ödün vermemiş bu solcu yönetmenin. kamerasını yenıden ülkesine çevırmesı- nin ürünü. Ken Loach ülkesine dönüyor Fılmın başında. ıçkiden kurtulmak is- teyen alkol bağımlılanna yönelık grup terapilerde, sazı eline alrruş, habire ko- nuşurken tanıdığımız. Glasgovvlu Joe Kavanagh ('Orphans'le yönetmenliği de deneyen tskoç asıllı oyuncu Peter Mullen. Cannes 1998'de en iyi erkek oyuncu ödülünü hak ediyor Joe yoru- muyla), 40 yaşına merdiven dayamış, ama hâlâ bir baltaya sap olamamış, yal- ruz, amaçsız, hırssız ve boş gezenin boş kalfası cinsinden. John Lennon'ın şar- kısmı anıştıran bir 'vvorking class' kah- ramanı Tıpkı tstanbul Fılm Festıvali'nde vaknyle göstenlmiş 'RiffRafT (1991) ya da 'Raining Stones'takı (1993) gibı. bir gönül ilışkısıyle sanp sarmalayarak hi- kâyelerini anlattığı, büyük kentlenn ber- bat kenar mahallelerinde ömür boyu yok- sunluğa-yoksulluğa talim ederek yaşa- yan lngiliz ışçı sınıfının ışsiz güçsüz temsilcısi ve sorunlu kahramanlanna, bu kaba saba. vahşi tavırlı, bunalımlı Joe karakteriyle bir yenisini daha eklıyor Loach usta. Duvar kâğıdı ya da boya- badana gi- bi dekorasyon işlerihden kazandığıyla kıt kanaat geçinen. alkol tutsaklığından yeni kurtulmuş ve artık hayata 'ayık* gözlerle bakabilen Joe, 1974'ün Bec- kenbauer'lı. MüBerli, Overath'lı. Net- Cannes '98"deen iyi erkek oyuncu seçilen İskoç Peter Mullen ve LouiseGoodalL Ken Loach'un son filminin kahramanlan. zer'li. Maier'li. dünya fütbol şam- piyonu Almanyasının klasik for- masını giyerek bozuk, toprak semt sahalarındaki rnaçlarına çıkan, Glasgovv'un belki de en paspal mahalle futbol takımtnın antrenör- lüğüne başlıvor şevkle. Joe'yla, evıni boyadığı kadın arasında bir elektriklenmeye tanık oluyoruz derken. Bir sağlık kuruluşunda danışman olarak çalışıp dar gelir- lı hemşenlenne elınden geldiğin- ce yardımcı oimaya, cinsel ko- nularda bılgisiz mahalle kadın- lannı avdınlatmaya çalışan Sa- rah(LouiseGoodalJ), antrenorümü- zün boş kalbinı ısıtıpdolduru>or. tekdüze havatına renk \e anlam kazandınyor giderek. Kadını bovvling oynamaya götürdüğü. anahtann kazay- la içeride unutulduğu bir gecenın sonun- da. Sarah'yı yoksul bekârevinde ve ya- ntafinda konuk eden Joe. nicedir hayatın- dan çıkmış aşk olgusuyla yüzyüze geii- yor ve alan memnun \ercn memnun bu ılişkinm yeniden insana döndürdüğü. ar- tık içi içine sınmeycn 'ayık âşık' antre- nörümüzün tekdüze vaşamı renklenip My Name İS Joe / Yönetmen: Ken Loach / Senaryo: Paul Laverty Barry Ackroyd / Müzik: George Fenton / Oyuncular: Peter Mullen, Louise Goodall, Dave McKay, Gary Lewis, Lorraine Mclntosh, Anne Marie Kennedy, David Hayman, Meat Loaf / 1998 ingiltere (Özen Film) aydmlanıyor. Sarah'ya, kadın geri çe- virse de, küpeler, yüzükler alıyor. Al- kollü günlerinde. eskıden beraberoldu- ğu. alkolik bir kadını dövmüş olmanın utancından da hâlâ sıynlamamış Joe.ai- !esi gibi kol kanat gerdiğı futbol takımı- nın, uyuşturucu bağımlısı kansı yüzün- den başı beladan kurtulamayan 10 numa- ralı oyuncusu. 'Netzer' Liam'ın (Dave McKay)sorunlarına çözüm bulmak için de didinip duruyor bir yandan. Eroin sağlamak uğruna küçük çocuğunu kocası Liam'a bırakıp sokaklarda fahişelik yapmaya bi- le hazır. 'junkie' Sabine (Anne Marie Kennedy) yüzünden uyuş- turucu satan bir çete tarafından dövülüp kovalanan ve sürekli teh- dit edilen, parasız pulsuz Liam'a yardım etmek amacıyla gidip es- ki tanıdığı çete reisiyle görüşüyor Joe. Çetenin malını sokakta sataca- ğına kendı tüketen eroinman Sa- bine'ın yol açtığı yüklü bir bor- cun altına girmış Liam'ın hesabı- nı temızlemek ıçin bizzat torba- cılık yapmayı dahi kabullenen fe- dakâr antrenörümüz. verilen adreslere mal götürüyor, şeytanla dans etmeyı gö- ze alarak. Ama şeytandan hiç hazzetme- yen. sevdiği 'hemşire'. Liam'la aılesını jcurtarmak gibi yüce bi^amapa, yönelik de olsa, hemşerilerini, geriçliği zehirle- yenbu 'torbacıhğVkabullenıp içine sin- diremiyorbirtürlü: düzenli hayatını dal- galandıran taşkın Joe'yla tartışıp küsü- şüyor. Semt kadınlanna verdiği öğütle- ri kendi tutamayarak gebe kalan Sa- rah'nm yüz çevirdığı, morali bozuk Joe. çete reısı \e adamlanyla barda ansızın kapışınca tekrar içkiye başlayıp sızana dek ıçiyor. Bir an önce kaçması için kendinden geçmış Joe'yu uyandırmaya çabalayan Lıam'ın, sonuçta irkilticı bir biçimde kendıni feda ettıği ve herkesı y ine bir ara- ya getırdiğı cenaze törenıyle hüzünlü bir finale bağlanan fılmin özellıkle ikinci ya- nsinda ağırlaşıp v oğunlaşıyor toplumsal dram vanı. Işsiz-güçsüz işçi sınıfi kahramanı Zorlu hayat şartlannın hüküm sürdü- ğü, işsızden. torbacıdan. yoksuldan ge- çilmeyen Glasgovv dekorunda geçen 'Be- nim Adun Joe', Ken Loach sinemasının tipik özellikleriyle bezeli, yalm, trajik. acıtıcı ve yüreğe ışleyen bir fılm. Bel- gesel gerçekçıliğinın kuruluğuna düş- meden, agdalı melodram dokunaklılığı- na ve cilalı ideolojık tıraşlara kapılmak- sızın. yıne kanlı canlı karakterlerle do- nattığı hikâyesini (bir kez daha). bildiği gibı anlatıyor yönetmen Ken Loach. 'Benim Adun Joe* adının tersine, yi- ne varlıklı ailelerden gelmeyen, zengin semtlerde otuımayan bir grup emekçı karaktenn portresinı beceriyleçizen Lo- ach. Hollyvvood filmlerinin alabildiğine güzel ve çekici yıldızlannın tersine, sı- radan. hatta göğüsleri sarkmış, çirkin. ama doğal (futbol takımındakiler gibi kimi de amatör) oyuncularıyla yine bil- diğini yapıp Glasgovv "dan etkileyicı, sar- sıcı insan manzaralan sunuyor, işsiz Joe'yla fırtına gibi hayatına daldığı Sa- rah'nın aşk hikâyesi aracılığıyla. Takı- mın spor malzemeleri bulunan bir depo- dan bu kez Brezilyalı sambacılann for- malannı çaldıkları gibısınden matrak sahnelerle dolu fıimde. Beckenbauer'in Pete'ye dönüşmesine futbolla haşır ne- şir seyircinin ılgisiz kalması zor tabii... 'Günümüzün modem toplumların- da alçalmadan \e düzeni tanunazdan gelerek yaşamamn olanaksızhğuıı' vur- gulayan bu filmde herzamankı gibi Lo- ach'a özgü, mizahi ve romantik sahne- ler de eksik değil. 'Benim Adım Joe', oyunculuğundan kamera çalışmasına, müziğinden montajına kadar \ önetme- nin bilinen anlatım y,şta,lığır)i bir kez da-, ha sergilediği. tıkır tıkır işleyen, ilgiye ve seyredeğer ve kuşkusuz bizce hafta- nın filmi (hatta son birkaç haftanın) ni- telemesine cuk oturan bir Ken Loach fil- mi özetle. Güneyin gizemli atmosferinde... ABD'de Georgia eyaletinin Sa- vannah kentinde dava üstüne da- va kazanan, kadınlann gözdesı, hırslı, Güneyli bir avukat. Rick Magrudcr (Kenneth Branagh), iki küçük çocuğunu. aynldığı gü- zel kansının(FamkeJanssen)iz- niyle alıp birkaç saatliğine gez- diren bir baba aynı zamanda. Son kazandığı. TVden de can- lı yayımlanan davanın kutlama tö- reninde cazibeli. alımlı ve akıllı yardımcısına (Dar\1Hannah)ası- lan, başandan bir tarafı kalkmış. kendinden emin. hıperaktif, züp- pe avukat, arabası çalınmış \e bir tarikata girip hafiften kafayı yemiş, çıplak ayak gezen, yaşlı babasmca (Robert Du\all) sürek- li taciz edilen, zarif, esmer bir garson kızı (Embeth Davidtz), önce arabasma, sonra da evine v e kollan arasına alıyor. Altman - Grisham işbirliği Yağmurlu. fırtmah geceyı de konuk ettiğı kızla aynı yatakta geçiriyor tabii ki. Işini gücünü bırakıp himayesine aldığı ve ken- dini, fena halde tutulduğu bu gı- zemli garson kızı kaçık babasın- dan kurtarmaya adayan Güney- li avukatın, firtınanın kasırgaya dönüşeceği bir Savannah kentin- deki gerilimli, ama beylik serü- venini aktaran 'The Gingerbre- adMan'. Amerikan sinemasının sistem dışı, aynksı yönetmenı Robert Altnıan'ın son eseri. 199O'Iı yıllarda, avukatlık gün- lerinde yaşadıklannı, tanık ol- duklanm allayıp pullayarak yaz- dığı, üstelik çok satan popüler romanlanyla köşe olup Holly- wood'un demirbaş senaryo kay- nağına da dönüşen, avukatlığı bı- rakıp yazar olmuş Güneyli John Grisham'ın birhikâyesinden. yıl- lann usta sınemacısı Robert Alt- man'ın. Al Hayes takma adıyla uyarlayıp yazdığı bir senaryodan çektiği ve 'Kaybetme Zamanı' adıyla. Jstanbul 'da sadece bir tek sinemada gösterilen 'The Gin- gerbread Man', bu önemli yö- netmenin önemsız filmlennden biri, baştan belırtmek gerekirse. Gizemli. karmaşık Güney at- mosferinde geçen ve kafa kanş- tıncı bir gerilim-heyecan tempo- suna sahip filmde. çeşitlı malum gelişmelerden sonra bütün olanın- bitenin meğerse tarikatçı, üşü- Embeth Davidtz ve Kenneth Branagh tutkulu âşıldan o>nu>orlar. The Cingerbread Man / Yönetmen: Robert Altman / Senaryo: Al Hayes, John Grisham'ın hikâyesinden / Kamera: Changwei Gu / Müzik: Mark Isham / Oyuncular: Kenneth Branagh, Embeth Davidtz, Robert Dovvney Jr, Daryl Hannah, Tom Berenger, Robert Duvall, Famke Janssen, Mae Whitman/1998 ABD (Pinema) tük ihtiyann mirasma konmak isteyen garson kızın hinoğluhin kaptan kocası (Tom Berenger) tarafından tezgâhlanıp planlandı- ğını ve kıbırlı a\ukatımızın da aslında kullanıldığmı öğreniyo- ruz. Zencefil tadında gerilim Esmer güzeli, kırılgan, ezik garson kız bir bakımevine kapa- tılırken, Güneyİ! parlak avukatı- mızm da kendıni sa\r unmaya. mahkemeye çıktığı yanı doruk- tan ymarlandığı, ahlakçı bir fi- nalle noktaladığı 'TheGingerb- readMan'ın. Altman ustanınfil- mografısınde çokçabir\erişgal etmeyeceği apaçık. Vaİctiyle'MASH'. 'Nashville". 'Üç Kadın'. 'Düğun', 'O>uncu', 'ShortCuts*. 'Pret-a-Porter*, vb. gibi başyapıtlanna alkış tuttuğu- muz, yıllardır Hollywood'un se- n üretım halinde kotardığı film- lerden 'farklT ışler önümüze sür- müş \e sisteme harıçten. esaslı oturakh gazellerokumuş Altman ustanın bu kez pek hav asını bu- lamadığı. khşeiere saplandıgı, Güneyin gızemiy le bezenmıs bu beylik aşk. mıras. cinayet. mah- keme ve heyecan macerasından gehye pek bir şey kalmıyor so- nuçta. örneğin yeterince işlen- memış. güdük kalmış. Robert Duvall'in ovnadığı uçuk-kaçık baba tiplemesi gibi kartonumsu karakterlerden başka. Tabii yine de yer yer keyifle iz- lenen bir gerilim atmosferi yarat- manın üstesınden gelen 72 yasın- daki "denkanlı" yönetmenin oyun- cu yönetiminde \e hikâye anlat- madakı malum ustalığı da. baş- tan sona kendıni hıssettiriyor 'The Gingerbread Man'de. Namlı İngiliz oyunculuk eko- lünü günümüz Amerikan sine- masında temsil eden yönetmen- aktör Kenneth Branagh, gösteriş meraklısı. müvekkilesiyle yatıp kalkan Güneyli avukatta üstüne düşenı yaparken. 'yeni keşiT Em- beth Davidtz garson kızda ve Ro- bert Dovvney Jr. da avukatın pis ayak ışlerini gören. özel hafiye müsveddesinde oidukça basan- lılar. Her zamanki performansını se- naryonun elverdiğince yineleyen Robert Duvall'le Tom Beren- ger" ın da göz doldurduğu film- de. Daryl Hannah'la Hollanda asıllı yeni Hollyttüoddilberi Fam- keJanssen de fizikleriyle göz alı- yorlar. Çinlı yönetmen Zhang Yi- mou'nun kameramanlığından Holly\vood"a transfer olmuş Changwei Gu'nun özellıkle ka- ranlık görüntüleri ve Mark Is- ham'ın fonu boş bırakmayan mü- zikleri eşliğinde bir çırpıda izle- nen 'The Gingerbread Man', ro- manlan geçtığimız y ıllarda 'Rr- ma', 'Müşteri', 'Peiikan Dosj^- sı', vb. gibi paspal gişe filmleri- ne malzeme olan yazar John Gris- hamm romanlarından sinemaya uyarlanan, büyük bütçelı. göste- rişli ama kof filmler arasında, Francis F. Coppola'nın 'TheRa- inmaker-Yağmurcu'suyla birlik- te en dişe dokunur Grisham uyar- lamalanndan biri sayılabilir kuş- kusuz. Altman'tn sönük bir filmi Ancak Robert Altman'ın orta karar. hatta sönük, kekremsi ça- lışmalanndan biri olmaktan öte- ye gidemiyor 'The Gingerbread Man'. Özetle, Brad Pıtt'in 'Joe Black'ini inatla görmemek uğ- runa, kalkıp kıtalar asıp denizler geçerek yollandığımız Altuniza- de Capıtol'de seyrettığimız bu son Robert Altman fümının gü- nümüzü feda etmemize değıp değmediği de tartışmaya açık doğrusu. YENİ BAŞLAYANLAR... You've Got Mail - Mesajınız Var E-Maıl'ın (Elektronık Pos- ta) girtikçe yaygınlaştığı gü- nümüzde geçen. Amerikan yapımı>eni bir romantik ko- medi olan "You*ve Got Ma- fl-Mesajınız Var* bugün gös- terime ginyor. 1987 yapımı "Joe Versus The Vokano" ve Nora Eph- ron'un epeyce mendil ısla- tan "SleeplessüıSean1e''fılm- lerinde u>umlu bir ıkilı oluş- turmuş Meg Ryan-Tom Hanks çıftmı yenıden bir ara- ya getıren "^ou\« Got Ma- il", aslında 1940 yapımı bir Emst Lubitsch klasıği olan "The Shop Around The Cor- ner7 " filmmın \enıden çevri- mı. "YouVGotTheMaü"de Tom Hanks'le Meg Ryan, tn- temet'te tesadüfen karşılaşıp âşık olan. bırbirine rakıp ıkı kitapçıyı oynuvorlar. Ne\v \brk'un Batı yaka- sında bırbirlerinden birkaç blok ötede \ aşayan Joe Fox (Tom Hanks), kitap kurdu ve hiperaktıf bir yayıncı olan Patricia Eden'le (Meraklısı- nın 1997 Sundance Festıva- li'nde özel ödül kazandığı "The House Of \es" adlı ba- ğımsız fılmden anımsayaca- ğı ParkerPose>) aynı e\i pay- laşırken çocuk kitapçısı Kath- leen Kelly (Meg Ryan) de muhteris köşe yazan Frank Navasky'yle (Geçen yıl "As Good As It Gets"le parlayan Greg Kinnear ı beraber otu- ruyordu. İkısı de hayatlann- darı memnundu -ta ki "chat" odasında (tnternet'teki bir sohbette) buluşana ve birbir- lerine mesaj yollamaya baş- layana kadar... "Sleepless in Seattle"la 1994'te büvük gişe başansı kazanmış kadın yönetmen- senarist Nora Ephron. James Stewart'la Margaret Sulli- van'ın. Ernst Lubitsch klasi- ğindekı mektuplaşmalarını Meg Ryan'la Tom Hanks ara- sındaki günümüzün E-Mail (elektronik posta) yöntemme ve kitapçı atmosferine uygu- lamış "You've Got MaiTde. Meg Ryan \a da Tom Hanks hayranlannı ve roman- tik komedı tutkunlannı tat- mın edecek nitelikte, şırin ve gözalıcı bir Amenkan yapı- mı. Holy Man - Kutsal Adam Modem yaşamda gün geç- tikçe insanın \azgeçilmez alışkanlıklanndan birine dö- nüşen televizyon üstüne ve aşka ilişkin yepyeni bir kome- di daha gösterime giriyor bu- gün: "Holy Man-KutsaJ Adam.". En son "Dr. Dolitt- le"ını seyrettiğimız fırlama zencı komedyen Eddie Murphy'nın. serseri sokak gurusu, seyyar satıcı rolünde y ine bütün zıpırlıklanm dök- türdüğü "Hoh- Man"i Step- hen Herekyönermış. Bu ka- nzmatık sokak satıcısını ken- di şovuna çıkarmayı düşü- nen, zor durumdakı bir tele- vizyon yönetıcisı (Jeff GoldMum ı, böylece hayatını ve çalıştığı kanalı kurtaraca- ğını ummaktadır. Ancak bu farklı satış uzmanının bir te- levizj'onun alışv eriş kanalın- dan genış alıcı kitlesine ulaş- ması. giderek ülke çapında bırolayadönüşecektir... Ön- celıkle Eddie Murphy kome- disinden hoşlananlar için. V/£X R5. l'ALMNC Meg Ryan-Tom Hanks çifti \ ıllar sonra yeniden birarada. York city Sanat Calerisi 20 tablo ve altm levhalar çalmdıKOItür Servisi - York Cıty Sanat Galerisı'nden, aralannda Tumer'ın sulu- boya tablosunun da yer aldığı vedeğerlen 1 mil- yon poundun üzerinde olan 20 tablo ve altın lev - halar. geçen hafta içinde çalındı. Çalınan > apıtlar arasın- dan 14. vüzvıla ait olan Marrino Di Bartolem- mo'nun yaptığı St Paul ve St. Peter altın levhalar, 20. yüzyılın başlarında Skkerfin yaptığı iki tab- lo ver alıyor. Yetkililer, yalnızcaTurner'ın Rieva- ulx Abbey adlı tablosu- nun değennin ortalama 400 bın pound olduğunu söylü>or. Southampton Ünıver- sitesi Sanat Fakültesi pro- fesörlerınden Brandon Taylor "Bu çok üzücü bir olay. Turner>e Skkerfe ait tablolar modern dönemin en i\i vapıllan arasında. En önemli sorun ise bu \a- pıtlann l zakdoğu va da Asya'ya götüriilmesi. ki böyle olunca da geri dön- meleri imkânsız" dıyor. 1879 yılında açılan York City Sanat Galeri- si, 14. \'üzyıl ttalyan res- minden günümüz resmi- ne kadar uzanan en bü- yük Avrupa sanatı kolek- siyonlanndan birine sa- hıp. Galeri bundan 20 \ ıl önce bir kez daha so>ul- muştu. Şu ana dek tngıl- tere'de çalınan yapıtların değennin toplam 1 mil- yarpounddan fazlaoldu- ğu belirtılıyor. Paulo Coelho'ya Kristal Ödiilü' I Kiiltür Servisi - tsviçre'nin Davos kentinde bugün başlayan ve 2 Şubat'a kadar sürecek olan Dünya Ekonomik Forumu'nda ünlü Brezilyalı yazar Paulo Coelho'ya 'Kristal Ödülü' verilecek. Bu yıl Coelho'nun bu ödüle deger görülmesinın nedenı olarak dilin gücüyle farklı kültürlerden insanlan etkileyebilmesi ve birleştirebilmesi gösteriliyor. Nelson Mandela. Yaser Arafat. Şimon Perez, Bill Gates, Ted Tumer. Monaco Prensi Albert, Kofi Annan, Lord Menuhin ve Gerhard Schröder gibı polıtika ve iş dünyasının önemli isımlerinin katılacağı 'Dünya Ekonomik Forumu'nda Paulo Coelho bugün İnsan Nedir' başlıklı bir konferansın yanı sıra yann 'Latin Amerika'da Küresel Kimlik' konulu bir söyleşiye katılacak. 31 Ocak günü ise 'Beşinci Dağ' adlı kitabından bölümler okuyacak olan yazar, Jorge Semprun'la edebıyat tartışması yapacak ve yapıtlarında ışledıği "Kişisel Menkıbe' .kavramı üzerine bir konferans verecek. • • ' Kasaba, Rottepdam Uhıslararası Rlm Festivali'nde göstenilecek • ROTTERDAM (AA) - Geçen çarşamba günu başlavan ve 7 Subat'a dek sürecek olan Lluslararası Rotterdam Film Festıvali'nde Nun Bilge Ceylan'ın yönettıği Kasaba adlı fılm gösterilecek. 200 dolayında uzun metrajlı fılmin gösterileceğı festivalde aynca 50 dolayında fılm ılk kez ızleyncıvlebuluşacak. Bu yıl 28.incısi gerçekleştınlen ve 2Ö0"den fazla kısa metrajlı belgesel ve video çahşmasının da gösterileceği festival. Endonez>a'da sokak çocuklannın yaşamını konu alan bir filmle başladı. Festival sonunda genç sınemacılan özendirmek amacıyla üç filme Tiger ödüllen venlecek. Türk sinemacılannın hemen hemen hıç ilgi göstermedıği festivalde Nuri Bilge Ceylan'm yönettiğı Kasaba adlı fılm 31 Ocak ve 2 Şubat tarıhlennde üç kez ızleyıcıyle buluşacak. Filmın göstenmı dolayısıyla avnı günlerde yönetmen Nuri Bilge Ceylan da Rotterdam"da bulunacak. Üç ayrı kentte resım ve fotograf sergılerinın de yer alacağı festival kapsamında bu vıl Berlın Duvan'nın yıkılmasından sonra eski Doğu Bloku ülkeleri ve bağımsızlıklannı kazanan Türk cumhuriyetlerinde sinema alanındaki gelişmeler ana tema olarak öne çıkanlacak. BUGÜN • ÇV'DD Beşıktaş Şubesı saat 19 OO'da Beşıktaş Evlendırme Daıresi'nın ait kattaki salonunda. İlhan Selçukundakatıldığı 'UğurMumcu'yuAnma Toplanhs' düzenlivor. (275 50 23) • İDSO. şef Enrique Batiz yönetiminde saat 20.30'da AKM'de sunacağı konserde Beethoven, Mozart. Vüla- Lobos. Piazzola ve Marquez'in vapıtlanm seslendirecek. (251 56 00) • İDOB, saat 19.00'da AKM'de 'Balede Çeşirlemeler' adlı gösteriyi sunacak. (251 10 23ı • CRR'de saat 20.00 de caz sanatçısı Kerem Görsev ve klasik müzik sanatçısı Erol Erdinç'in bırlıkte sunacağı caz konsen yer alıyor. (232 98 30) • AKSANAT'ta Pavarotti ve Nuccia Focile'ın Royal PhilarmonkOrchestra'nın eşliğinde sundukları 1993 Modena Konseri, saat 12.30'da lazer-dıskten gösterilecek. Saat l9.00"da 'Alacaklılar' adlı oyun sahnelenecek. (252 35 00) • BORLSANKÜLTÜRMERKEZt'nde 10.00-13.00 saatleri arasında Levla Sakpınar'.n yönettiği "Müziğin Rengi' başlıklı çocuk atölyesı ve saat 18 30"da John Cook'un katıldığı 'Geçmişten Günümüze Dans ve Müzik' konulu söyleşı yer alıyor. (292 06 55) • BELGESEL StNEMACILAR BİRLİĞl'nde Tülin Erarslan'ın yönettiği 'Dünden Bugüne Türk-Rus lüşkileri' adlı belgesel 13.00'ten 19.00'a kadar her saat başı göstenlecek. (292 39 84) • BtLGİ ÜNİVERSİTESİ'nde Vıncent VVard' ın vönettıği 'Map of The Human Heart' adlı film 19.30'da ızlenebılir. (216 00 00) • Pİ ART WORKS saat 15.00 te Özdemir Altan'ın sanat yaşamını anlattığı bir toplantı düzenliyor. (236 68 53)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle