17 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 25 EYLUL 1998 CUM HABERLER anıldı • ANKARA (AA) - Tiirkiye Cumhuriyeti'nin ilk başbakanı, 2. Cumhurbaşkanı Ismet Inönü, doğumunun 114. yıldönümünde Anıtkabir"deki kabri başında anıldı. Anıtkabir'deki törende. tnönii Vakfı Başkan Yardımcısı ve İnönü'nün lorunu Gülsün Bilgihan, vakıfveailesiadma inönü'nün kabrine çelenk koyarak saygı duruşunda bulundu. Törene. Inönü Vakfi Genel Sekreteri Savaş Sönmez ve vakıf görevlileri katıldı. Erdal tnönü'nün Akdeniz'de, Sevinç İnönü'nün ise yurtdışında seyahatte olması nedenıyle törene katılamadıklan bildirildi. Güneydoğu'da operasyonlar • DhARBAKIR (Cumhurivet) - Güneydoğu'da sürdürülen operasyonlarda dün de I6 terörist öldürüldü. Olağanüstü HaJ Bölge Valilifinden yapılan açıklamaya göre, güvenlik güçlerince teröristlerin etkisiz hale getirilmesi amacıy!a2l Evlül'de. fcjakkâri yakınlanndaki Bandırbek Dağı bölgesinde başlatılan "Şehit Jandarma Pilot Üsteğmen Ferruh Akyel" operasyonunda 6, Mardın'in Nusaybin ilçesi Ditjek Dağı-Palmi Deresi bölgesinde 6. Tunceli'nin Ovacık ilçesi Hasanlar O>ahallesi bölgesinde 2, Diyarbakır'ın Kulp ilçesi Zürnrütlü mahallesi bölgesinde de l olmak üzere topjam 16 terörist öldürüldü. Van'ın Çatak ilçesinde de bir terörist. güvenlik güçlerine teslim oldu. Karayalçm, sol îktidarı anlatacak • İstanhul Haber Servisi - CHP Samsun Milletvekili Murat Karayalçın "Nasıl bir sol partı ve nasıl bir sol iktidar" konuJannda görüşlerini yann The Marmara Oteli'nde anlatacak. TurgutAIünok yargılamyor • ANKARA (AA) - tşten çıkardıgı beledıye çalışanlannı mahkeme kararlanna rağmen eski görevlerine başlatmayarak "görevini kötüye kullandığı" gerekçesiyle hakkında 2.5 yıldan 7.5 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açılan MHP'li KeçiÖren Belediye Başkanı Turgut Altınok'un yargılanmasına devam edildı. Ankara 9. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın dünkü duruşmasında, mahkeme hâkimi, suç tarihi ve sanık Turgut Altınok yönünden şahsi ırtibat dikkate alınarak. sanıklann 18. Asliye Ceza Mahkemesi'nde ifadeleri alındıktan sonra birleştirme konusunda karar verileceğini belirterek, duruşmayı erteledi. Gazeteci Güney toprağa verildi • İstanbul Haber Servisi - Gazeteci Nedim Güney. Feriköy MezarJığı'nda dün toprağa venldi. Geçen salı günü 87 yaşmda ölen Güney, gazetecılığe 1949'da Akşam Gazetesfnde başlamıştı. Güney, 1994"deemekJi oluncaya kadar Milliyet Gazetesi'nde çalışmıştı. DGM'den soruşturma açılmasmı isteyecek. Bakanlıktan istifası, Yılmaz dönünce işleme konulacak Eyüp Aşık istifasını verdiANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Ulkü- cü mafya babası Alaartin ÇaJacı ile telefon görüşmelerınin kaseti ortaya çıkan Eyüp Aşık, dün milletvekilliği ve devJet bakanlı- ğından istifa etti. Aşık, tnilletvekilliğınden ıstıfasına ilişkin dilekçesini dün TBMM Başkanlığı'na gönderirken bunun geçerli- lik kazanması için Meclis'in karar vermesı gerektıgine dikkat çekildi. Başbakan Veki- li Bülent Ecevit. Aşık'ın devlet bakanlığın- dan istifasının ıse Başbakan Mesut Yılmaz yurda döndükten sonra işleme konulacağı- nı söyledi. Aşık, dün telefonla görüştüğü Başbakan Yılmaz'a istifasıyla ilgili bılgi ve- rirken DGM Cumhuriyet Başsavcılığı'na başvurarak hakkında soruşturma açılması- nı iste>ecegıni de bildirdi. Çakıcı ile yaptığı telefon görüşmeleri ka- setlerinin ortaya çıkmasından sonra muha- lefet tarafından istifaya çağnlan Devlet Ba- kanı Eyüp Aşık, dün istifa karan aldı. Mil- • Alaattin Çakucı ile yaptığı telefon görüşmeleri kasetlerinin ortaya çıkmasından sonra muhalefet tarafından istifaya çağnlan Devlet Bakanı Eyüp Aşık, dün istifa karan aldı. Aşık'ın milletvekilliğinden istifası, ancak TBMM'nin karanyla geçerlilik kazanacak. yurda döndükten sonra kendisinin yapmak istediğini söyledi. Ecevit, "Böylece Aşık, deneyimli bir dev- let ve siyaset adamından beklenen davraıu- şıgöstermişolııyor''diye konuştu. Ecevit, bir soru üzerine "Aksi haJde bu dokunulmazu- ğıo kaldınlması islemlerine gereksinim ola- cak, bu da zaman alacak. Halbuki bu konu- nun zamana tahammiilü yok. Bir an önce yargı işlemleri, soruşturma işlemleri başla- suT dedi. Ecevit, Aşık'ın ta'tsız birtakım tartışma- lara gerek kalmaması için milletvekilliğin- den aynlmaya karar verdiğini ifade ettiğini belirtti. Ecevit, "Asık'ın istifasının Mec- Bs'ten geçeceğini düsünüyor musunuz" so- letvekilliğinden istifasını faksla TBMM'ye ileten Aşık. Başbakan Yılmaz'ın yurda dön- mesinın ardından yüriirlüğe konulmak üze- re Dev let Bakanlığı 'ndan da istifa etti. Başbakan Vekili Ecevit, haftalık olağan görüşme için çıktığı Köşk'te Cumhurbaş- kanı Sülevman DemireJ'e bilgi verdi. Ece- vit, Köşk'ten aynlırken yaptığı açıklamada. Aşık'ın kendisini arayarak karannı bildirdi- gini kaydederek "Hakkındakiiddialannsuç duyurusu sayüması istemiyle DGM'ye baş- vurma. bakanlıktan aynlma ve milletvekii- liğinden avnlma karan vermiş" dedi. Demirel'den önce Başbakan Yılmaz ile görüştüğünü vurgulayan Ecevit, Yılmaz'ın. Aşık'ın bakanlıktan istifasıyla ilgili işlemi Bilican 'Çeteler için bize zaman tanıym' EVİN GÖKTAŞ ANKARA - Emniyet Genel Müdürü ÎVecati Bilican. çetelere karşı kararlı bir mücadele ba$lattıklannı belirterek Susurluk olayından bu yana 21 ilde yapılan operasyonlarda 41 ayn çeteyemensupoOl kişi- nin yakalandığını. bu ki- şilerden 543'ünün tu- tuklandığını bildirdi. Bi- lican. kamuoyunun çe- teleriçin emniyet güçle- rine biraz zaman tanı- ması gerektiğini söyle- di. Bilican. çetelere adı kanşan emniyet görev- iilerinin bir kısmının meslekten ihraç edildi- gini. bir kısmının halen açıkta olduğunu, bir kıs- mının ise mahkemesinın devam ettiğini belirtti. Bu görevJiler arasında ceza alanlann da oldu- ğunu anımsatan Bilican. "Çetelere karşı MİT ile çok uvumlu bir çahşma yürütiiyoruz. Bu uyum, diğer alanlarda da söz konusu. Birlikte iç ve dış ÇİZMEDEN YUKARI MUSA KART rusu üzerine, "Daha önce de Bedrettin Da- lan böyle bir istifa talebinde bulunmuştu. Ancak Meclis'ten geçmemjştL Sayın Aşık, bunu içtenlikle istiyor" diye konuştu. Aşık'ın milletvekilliğinden istifası, an- cak TBMM'nin karanyla geçerlilik kaza- nacak. Anayasanın 84. maddesine göre, "is- tifa eden millervekilinin üyen'ğinin düşmesi, istifanın geçerli olduğunun TBMM Başkan- Iık Divanı'nca tespit edilmesinden sonra, ge- nel kurul tarafindan kararlasnrüıyor." Ka- rar için, oylamaya katılan milletvekillerinin yansından bir fazlasmın oyu yeterli oluyor. Buraya nasıl gelindi? EyüpAşık, dün Başbakan Yardımcısı Bü- lent Ecevit ve bazı ANAP Başkanlık Diva- nı üyeleriyle telefonia görüştü. AşuVın bu görüşmelerde, "KesinJikle suçsuzum. O ka- set montaj. Benim Çakıcı ile berhangi bir çı- kar ilişkisine girmem, 'kaç' diye uyarmam söz konusu değil. Ben çetete- rin üzerine giden bir ada- man. Istifaya hazuim. ama bana haksızlık yapüıyor" dediği öğrenildi. Öte yandan, dün toplanan ANAP Başkanlık Divanı toplantısında da, Aşık'ın mafya ile hiçbir biçimde çı- kar ilişkisine girmediği ve Çakıcı'yı da yakalanmama- sı konusunda uyarmış ola- mayacagı konusunda görüş birliği oluştu. Ancak, Aşık'ın "TEKEUden so- rumlubir Devlet Bakanı ola- rak üzerine vazife olmayan işlere kanşoğı'' konusunda da genel kanı dile getirildi. ANAP Genel Başkanve- kili Agâh Oktay Güner, Ge- nişletilmiş Başkanlık Diva- nı'ndan sonra düzenlediği basın toplantısında. "Birde- ğfl bir mihon kaset çıkarsa- lar çeteierin üzerine girmeve devam edeceğiz. Hiçbir şey btavTİdırmavacak'dedi Si- yasi kararlılığa dikkat çeken Güner, "flk defa bir hükü- met bu kadarçok babavı ya- kafayor. Bunlar kuluçkadan çıkmıyor. Hukuk devletinin işlertik kazanmasından kay- naklanıyor. Türk emniyeti dünvanın en giiçlü ve köklü emniyederindendir. \eter ki, arkasındasiyasiiradeoisun" diye konuştu. 1 • ANAP kulislennde "Aşık'ın, Başbakan'ı öMür- teceği yotunda bazı duyum- laraldıklanÇakıcı'vıyumu- şatmak" amacıyla birkaç kez konuştuğu, sonradan bunlann montajlanmış ola- bileceği görüşü dile getirildi. çete elemanlan bu uvumlu çahşma sonucu yakalandılar" dedi. Bilican, kamuoyunun zihnini meşgul eden ve aranmakta olan kişilerin tümünün yakalanacağı- nı kaydederken bu ko- nuda biraz zamana ge- reksinimleri olduğunu bildirdi. Bilican. "Yesü" kod adlı Mahmut Yıld»- run dahil tüm bu kişile- rin yakalanması için her rürlü yolun kullanıldığı- nı söyleydi. Bilican, Alaattin Ça- kıa'nın Türkiye'ye ge- tirilmesi için yapılması gerekerderin tümünün yerine getirildiğini kay- dederek "Iadeyi gerçek- leştirmeye çalışıvoruz. Bu konuda elimizden ne geliyorsa yapnoruz. Ça- kıcı'run iade edilip edil- meyeceğini zaman gös- terecek" diye konuştu. Bilican, Çakıcı "nın Fransa'nın Nice kentin- de yapılan mahkemesi- nin de emniyet ve MİT görevlileri tarafindan iz- lendiğini belirtti. Denizkurdu: Kişinin sıfatı ne olursa olsun hukuka uymaya mecburdur 6 Aşık için yasal prosedür işletüir' ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Adalet Bakanı Hasan Denizkurdu. Devlet Bakanı Eyüp .Aşık ile Alaat- tin ÇakjcTnın telefon görûşmelerinin ortaya çıkanlan bant kayıtlannın Ka- nal D'den istendiğini bildirdi. İstan- bul Cumhuriyet Başsavcılığı'nın. il- gili televizyon kuruluşundan bant ka- yıtlannı istediğini açıklayan Deniz- kurdu. "Srfatı vekonumu ne olursa ol- sun. kim olursa olsun, o şahıs toplu- mun berhangi bir ferdinin uyması ge- reken bir kanunu ihlal etmişse, yani ortada bir suç varsa. yasal prosedür mutlakaişleyecektir r 'dedi. Denizkur- du, Çakıcı'mn iade davasının Paris'te görüleceğini bildirdi. Başbakan Yıl- maz, dün ABD'de yaptığı açıldama- da. '•Görev'e geldigimizden beri beş mafŞa babasını yakalattık. Bu yüzden istifamızı asıl maija istiyor" dedi. TBMM'de öncelikle görüşülmesi- ni istediği "yargıda iyüeştinne'1 sağ- layacak yasa tasanlanna destek iste- mek için Meclis Başkanı HikmetÇe- tin'i ziyaret eden Denizkurdu. gaze- tecilerin Çakıcı-Aşık görüşmesine ilişkin sorulannı da yanıtladı. Çakı- cı-Aşıkgörüşmesinden kendisinin de "birv»tandafgibi''haberdar olduğu- nu anlatan Denizkurdu, "Hukuk bir sistemdir ve dolayısıvia bu sistemin şahsa göre çaaşması veya o şahsın sı- fao. konumu. dill dini ve rengjne gö- re farklı yorumlarda bulunması mümkün değildir. Zaten hukukta da böyle bir tarif >»ktur" dedi. Hukuk ihlali varsa gerekli prose- rüleceğini vurguladı. Denizkurdu, şunfan söyledi: "Türldye'nin iade talebi olmasay- dı böyle bir tutuklama olmavacakb. Ancak bu tutuklama esnasında bir siddet olavı vuku bulduğu ve Fransjz vasalan ihlal edikliği için,btıgün (dün) yapılan dumşma Fransız iç hukuku- nu ihlaldolayısıv ladır. İadeileilgili da- va Paris'te görülecektir. Tutuklama • Adalet Bakanı Denizkurdu, Çakıcı-Aşık görüşmesinden her vatandaş gibi kendisinin de haberdar olduğunu belirterek ortada suç varsa yasal prosedürün işletileceğini belirtti. BakanJıkça Kanal D'den istenen bantlar İstanbul DGM'ye iletildi. dürün en kısa sürede başlatılacağını kaydeden Denizkurdu, bundan kim- senin kuşku duymamasını istedi. Denizkurdu, Çakıcı'nın iadesine ilişkin bir soru üzerine de bu kişinin Türkiye'nin "iade talebi" üzerine tu- tuklandığını ifade etti. Nice'te görü- len davanın tutuklama sırasında yaşa- nan bir şiddet olayı ve Fransız yasa- lannı ihlalle ilgili iç hukuka göre açı- lan birdava olduğuna işaret eden De- nizkurdu. iade davasının Paris'te gö- da iade talebi dolayısıyla yupılnuştır. Nice'teki dava başka, öteki dava baş- ka. Ancak uiuslararası sözleşmelerin, iadesi istenen sanıga verdiği haklar vardır. "lademi istıyorum' diyebflir. Fransa da iade eder. Dolayısıyla bu iş- leyen prosedüriçinde şahsın.'Ben ia- de edilmek istemiyorum' deme hak- kı vardır. Bu durumda Fransız mah- kemeieri iade konusunda bir karar veriyor. Sonunda uiuslararası kural- lara göre gerekli karar vvrüecektin" Denizkurdu, Çetin'le görüşmesin- de, yargıda iyileştirme sağlayacak yaklaşık 12 tasarıhk yargı paketi için destek istedi. TBMM Başkanı Çetin de yargıda ciddi bir reforma gereksi- nim duyduğunu belirtirken, Deniz- kurdu'nun göreve gelir gelmez baş- lattığı girişimlerden duyduğu mem- nuniyeti dile getirdi. Çetin, yargının hızh işlemesini sağlayacak düzenlemelerin bir an ön- ce yapılmasını isterkea, milletvekili dokunulmazlığının smırlandınlması- nı içeren anayasanın 83. maddesi ile ilgili değişikliğin de en kısa sürede yapılması gerektiğini vurguladı. Denizkurdu, daha sonra da MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'yi zı- yaret etti. Bahçelı, köklü bir yargı re- fonnuna gerek duyulduğunu vurgu- larken. Aşık ile Çakıcı görüşmesi ko- nusundakj gelişmeleri izlediklerini bildirdi. Bahçeli, "Artiksiyasetinkir- letflmesine son vvrilmelidir" dedi. İstenen bantlar Kanal D Haber Ko- ordinatörü Uğur Dündar tarafindan dün tstanbul DGM Savcılığı'na tes- lim edildi. BffiBAKIMA SERVER TANtLLt Universite, Tiirban ve Ötesi Batı'nın kimi saygın üniversitelerinin kuruluşu 70^800 yıl öncesine çıkar: En eskisi olan Bolog- na Üniversitesi 1066'da, Paris 1160'ta, Oxford 1167'de, Cambridge 1209'da, Padova 1222'de, Prag 1337'de, Vıyana Üniversitesi de 1367'de ku- rulur; kendilerini yenileye yenileye yüzyılları aşar- lar. Osmanirnın medresesi ise bunu başaramaz. Osmanlı küftür tarihi içinde -haklı olarak- başkö- şeye oturttuğumuz Kâtip Çelebi nın medrese dı- şından sivrilmiş olması çok şey anlatır. İlk bilim derneğimiz -1820'de kurulan- Beşiktaş Cemiyet-i llmiye'sl birkaç yıl yaşayabilir, sonra üyeleri sürgüne yollanır. Universite anlamına Da- rülfünun, 1845-1863 yıllanndaki girişimlerin arka- sından 1870'te açılırsa da iki yıl kadar yaşar. Ye- niden, bu kez sürekli olarak hayata geçirilişi, "Da- rülfünun-u Şahane" adıyla 1900'dedir. Buralardan gelryoruz. Içerik olarak korkunç gecikmeyi ise Cumhuriyet gidermeye çalışır: 1933 reformunun arkasından üniversiteyi -Batılı bilim adamlannın da katkısıyla- uluslararası bir düzeye yükselterek, 1946'da da özerkliğe kavuşturarak... Bu bilgileri, eğitim sorunlarımızın çağdaş çö- zümlere kavuşması için çırpınan, Profesör M. Ta- hir Hatipoğlu'nun Selvi Yayınevi'nden çıkardıgı Türkiye Universite Tarihi adlı eserinden aldım. "Cumhuriyet'in 75. Yılına Armağan" olarak ya- yımlanan kitap, bir trtiz emek ürünü niteliğiyle, ger- çekten bir "armağan" degerinde... • 1950'den önceki üniversiteyi daha da demok- ratikleştirip donatarak yükseltmek mümkündü. Ol- madı: Once Demokrat Parti'nin, sonra da onu iz- leyen yönetimlerin gadrine, bütün eğitim kurum- ları gibi universite de uğradı. 12 Eytül iseyaptıkla- nyla tüy dikmiştir olan bitene. Şimdi çırpınıyoruz. İlk ve ortaöğretimde, neden sonra ayaklar suya ermiş ve "sekiz yıllık zorunlu temel eğitimle ilk olumlu adım atılmıştır; Cumhuriyet'in en büyük re- formlanndan biri olan "Eğitim Bir1iği"n\ yeniden kurmak üzere, 20 Eylül günü Hürriyefin verdiği "Imam-hatipler yeniden meslekokulu oluyor" ha- beri iç açıcıdır. Onu daha başkalan, daha ileriye adımlar izleyecektir. Ne var ki universite için çırpınmamız sürüyor. Sürüyor, çünkü yapay sorunlarla boğuşuyoruz. Asıl sorunlar ne peki? Elimin altında UNESCO'nun her ay yayımladığı te Courrier de L'UNESCO dergisinin son eylül sa- yısı var; ele aldığı merkez konu da "Yükseköğre- tim, Peki Sonra?" adını taşıyor. Çeşitli yazı ve ha- berlerden anlıyorsunuz ki yükseköğretimin bam- başka sorunlan gündemde artık: Çağdaş gelişme- ler yüksek eğitimin çehresini değiştirmiştir; uni- versite de fildişi kulesinden çıkmıştır. Universite öğrencileri vaktiyle bir azınlıktı, şimdi yüz binler. Çağm istediği daha başka ve yeni nitelikleri nasıl .vkazandıracaksjnız bu genç insanlara? Dört modelden söz ediliyor, ne bunlar? Yeni bir universite sözleşmesinin esaslan ne ol- malı? Derginin söylediğine göre UNESCO, 5-9 Ekim tarihleri arasında Paris'te dünya çapında bir top- lantı düzenliyormuş; konusu da 21. yüzyıla giden yolda, üniversitenin bir gelişme etkeni, yüksek eği- timin devlet bütçesi için bir yük değil, uzun vade- li bir ulusal yatırım olduğuna inandırmak devletle- ri. • Bizim sorunumuz ne? Türban! Halkın vicdanını sömürmek için, rezil politikacı- nın ortaya attığı bir konu da bu.' Ve buna çanak tutan aydınlar da var: Neymiş, "moderniteye katılım'rmş türban; neymiş, sanıî- dığının tersine, iki sosyal sistemin çatışması değil de akılcılığa karşı romantizmin damgasını taşıyor- muş. Akılcılık mı? Jakobendir o! Hayır efendim, türtian "masum" bir örtünme de- ğildir; akla ve çağa karşı, gerici bir dünya görüşü- nün simgesidir. Ama daha da acı olanı, "Ben, ah- lâkı tamamlamak üzere gönderildim" diyen bir peygamberin dinini politika pazanna sürüp çıkar sağlama oyununun bir aracı olarak ortalarda. Gençler, bu oyunu fark edeceklerdir bir gün ve sömürtmeyeceklerdir kendilerini! 15 Eylül günlü Cumhuriyet'teki şu habere bakı- nız: "Tarikatlara bağlı vakıf ve demekler, universi- te sınavını kazanan maddi durumu yetersiz öğren- cileri, kendi saflanna çekmek amacıyla burs da- ğıtıyor. Burs verdikleri kız öğrencilere türban ta- karak kapanma koşulu getiren tarikatlar, okuma- lannı zorunlu tuttuklan kitap ve dergilerie bu öğ- rencilere şeriat ideolojisiniaşılıyor. öğrencilerin ta- rikatlann eline düşmesi tehlikesine karşı pek çok çağdaş kurum ve kuruluş da burs seferberiiğine başladı." Gençlerin yanında olmamızın yollanndan biri de budur. Onlan, toplum ve devlet olarak yalnız bırakma- yalım!.. UZYAZII ORHAN BİRGİT Adalet Bakanlığı Eyüp Aşık'ın. bir mafya tezgâhı karşısında da olsa, üyesi bulunduğu elli beşinci hükümeti güç durumda bırakmaması için Devlet Bakanlı- ğı'ndan istifa etmesi gerektiği, bu- günkü "Düzyaz;"nın konusuydu. Ga- zetenizın ilk baskılannda "Gündem- dekiler" başlığı altında hem Aşık, hem de ona suçsuz olduğunu ima ederek arka çıkan Mesut Yılmaz'ı eleştiriyordum. Dün gece, ilerleyen saatlerde Ana- dolu Ajansı, Eyüp Aşık'ın Trabzon milletvekilliğinden istifa ettiği, Ba- kanlar Kurulu üyeliğinden aynlmak 4çin de Başbakan'ın yurda dönüşü- î nü beklediği haberini verdi. ! İlk baskılar için hazırlanmış "Gün- [demdekiler" yazısını değiştirmemek, 'sadece okurlar için değil; Sayın Eyüp • Aşık için de bir haksızlık olacaktı. Ay- tfça öyle bir yazı ile gündemi sürdür- ,Tnek, hem meslek ilkelerini ihlal; hem i de kamuoyu önünde bir yazar olarak Ifutbol deyimi ile "orsayf"a düşmek • anlamına gelecekti. Aferin Yurttaş Aşık... Eyüp Aşık'ın Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeliğinden istifa haberini, şayet Nice Cezaevi'ndeki hücresin- de Alaattin Çakıcı da öğrendiyse, dün Fransız yargıçlarının vizesiz gi- riş nedeniyle kendisi için altı aylık bir hapis cezası vermeleri nedeniyle duyduğu sevincin yerini, büyük bir öfke almıştır. Çünkü Aşık ile yaptığı telefon gö- rüşmelerini banda alan Çakıcı, bu konuşmaları yeri geldiği zaman bir silah olarak kullanmak niyetindeydi. Çakıcı'nın Eyüp Aşık'ı telefonla bir- den fazla kez aradığı biliniyor. Son konuşmada taraflar arasında geçen konunun da ondan önceki konuşma sırasında AJaattin Çakıcı tarafından, "Eyüp abisi"ne yöneltildiği; ama bant kaydı sırasındaki arıza nedeniy- le amaca ulaşılamadığı için görüş- menin yenilendiği söyleniyordu. Bant kayıtlannın ara ara kesilme- sinin de ilk ve ikinci konuşmaların montajı sırasındaki teknik nedenlere dayandığı da ileri sürülüyordu. Bu görüşü savunanlar, dün akşamki is- tifa haberi ile haklı duruma geçtiler. Çakıcı adına, Ecevit ve Baykal'a müvekkillerinin "temiz toplum; temiz siyaset" çağnsı yapacağını Nice'te açıklayan avukatlan Can Doğancan ve Muhittin Yüzüak'ın stratejileri ise şimdilik bozuldu. Mafyanın yıllardan beri ülkenin çe- şitli kaynaklanndan beslenerek geliş- tiği biliniyordu. Ama bu beslenmede üzerinde "bakanlık" sıfatı bulunan kimselerin de görev üstleneceği, dü- şünülmek bile istenilmeyecek kadar vahim bir olaydı. Eyüp Aşık ile yaptığı konuşmada, kendisine yerdeğiştirme tüyolan ve- rildiğini ortaya koyan sözlerin ses ka- yıtlarını dağıtarak kamuoyundaki beklentisine ulaşmak isteyen Çakıcı, dün akşama kadar istediği ortamı yaratan bir konumdaydı. Sağladığı üstünlük, yıllardan beri toplumda temiz ve dürüst bir çizgi ile siyaset yapmak isteyenleri de, o tür insanlara inananları da neredeyse teslim almayı amaçlıyordu. Bu aşamada Adalet Bakanı Ha- san Denizkurdu'nun, cumhuriyet savcılannın bu olayın soruşturması için kimseden direktif beklemeye ge- rek duymadan harekete geçebile- ceklerini söylemesi, dürüst yönetim arayanlar için az da olsa bir umut ışı- ğı gibi görünmüştür. Yine aynı aşamada, DSP Genel Başkanı Bülent Ecevit'in Başbakan Vekili olarak Eyüp Aşık'ı Bakanlar Kurulu'ndaki görevinden aynlmaya üstü kapalı da olsa çağıran sözleri, elli beşinci hükümetin mafya ile sa- vaşı bırakmayacağının bir başka ka- nıtı olarak değerlendirilmiştir. Ama asıl sonucu, Eyüp Aşık, dün akşam- ki iki yönlü istifa karan ile almıştır. Aşık, Trabzon milletvekili olarak dokunulmazlık zırhından sıynlmıştır. İkinci dokunulmazlık zııtıı olan Dev- let Bakanlığı'ndan aynlma kararını yürürlüğe koymak için Başbakan'ın yurda dönüşünü beklediğini de açık- lamıştır. Şimdi artık konuşma sırası savcı- lara geçecek ve kendilerine Kanal-D Genel Yayın Yönetmeni Uğur Dün- dar tarafından verilen bantlann ger- çek konuşmalan mı, yoksa montaj- ları mı içerdiğini saptayacaklardır. Trabzonlu Eyüp Aşık, hemşehrisi Te- mel'in "Bu bağa ders olsin" deyişi gi- bi, çok sevdiği yasama görevini bel- ki tamamen, belki de geçici olarak noktalıyor. Peki, ya başkalan? Ya hakkında bin türlü suçlama ya- pılan Tansu Çiller? Ve onun 'Asena'sı Meral Akşe- ner? RP'nin kayıp paraları için fezleke verildi ANKARA (Cumhuri- yet Bürosu) - Adalet Ba- kanlığı, Ankara Cumhu- riyet Başsavcılığı'nca ka- patılan RP'nin kaybolan 1 trilyon lirası ile ilgili olarak FP Genel Başkanı Recai Kutan ve 7 parti yöneticisinin yasama do- kunulmazlığının kaldınl- ması istemiyle hazırladı- ğı fezlekeleri Başbakan- lık'a gönderdi. Ahnan bilgiye göre Adalet Bakanlığı Ceza Işleri Genel Müdürlügu, fezlekelerin incelemesi- ni tamamladı. Fezlekeler, bakan Hasan Denizkur- du'nun imzasıyla Basba- kanlık'a gönderildi. Ma- liye Bakanlığı uzmanla- nnca belirlenen kayıp 1 trilyon liraya ilişkin dos- ya, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcüığı 'na göndenl- mişti. Başsavcılık da 78 parti yöneticisi hakkında "evrakta sahtecilik, ka- vıtlarda tahrifat yap- mak" suçlamasıyla 7.5 yıl hapis istemiyle dava açmıştı. Başsavcılık, ay- m suçlardan yargılana- bilmeieri için Kutan'ın yanı sıra Aydın Mende- res, Abdullâh Gül, Ab- dülkadir Aksu,Rıza Ulu- cak, Fehim Adak, Musa Demirci ve Oğuzhan Asiltürk'ün dokunul- mazhklannın kaJdınlma- sı istemiyle fezleke ha- zırlamıştı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle