17 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
25EYLÜL1998CUMA CUMHURİYET SAYFA HABERLER Türk-İş Genel Başkanı Meral sermaye kesiminin KİT'lerden tehditle pay kaptığını söyledi Ozefleşlirmeye karşı net tavırANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Türk-Iş Genel Başkanı Bayram Meral. hükumetın özelleştırme adı altında gerçekleştırdığı "yag- D U vç talau" Başkanlar Kurulu toplantısın- da masaya yatırarak. "net tavırlanru ortaya " koyacaklannı bıldırdı Vleral, sermaye kesı- minın "arajı yumurtla>an müesseseîerden" tehdıt güçlennı kullanarak pay aldığını sa- vundu Meral, Başbakan Mesut Yılmaz'ın özelleştırmelere karşı olan Başbakan Yardım- cısı BülentEcevit' ın "beynini yıkadığuıı" one sürerek. "Ştmdi o da özeUeştirmeci oldu" de- dı. Türk-lş Genel Başkanı Bayram Meral, oluşturdukları ozelleştırme komısyonunun kararlannı 30 Eylul'dekı Başkanlar Kurulu toplantısına getıreceklennı belırterek. "Otu- rup bunu kesin birkarara bağlamak ve gerek- lerini yapmak zorundayız. Bunu kökünden tavır koyup çözmemiz laam" dıye konuştu Meral, hukumetın özelleştırme gınşımlenru Cumhunyefe değerlendınrken şunlan soy le- dı "Devlet kendi fabrikasına kredi vennedi. Birilerinin fabrikalanna verdi. Bunlara tek kurus. sermaye arOnmnapmadjlar.Tan.su Çıl- ler'in 1991 bütçegörüşmelerindeki konuşma- sıdır. Özel bankalardan kredi bulun. dendi. Yüksek faizlerle kredi alındı. Buna rağmen bunJar kâr ediyordu. Türkiye'de nerede kâr getiren. altın yumurtlayan müesseseler tar. Bunlann adamlan beüi. Hükümete baskı ya- pıyoıiar. Tehdit ediyoriar. tehdit güçleri var. Uluslararası Calısma Örgütü'nün Dünya istihdam Raporu ANK/VRA(Cumhuriy« Büro- su) - Uluslararası Çalışma Orgü- tü (ILO) dünyadakı ışsız sayısı- nın tarihın en yüksek düzeyıne u- laşüğmı, Asya ve Rusya idaki ma- li bunalımlar nedenjyle yıJ sonu- na dek bu sayuun daha da artaca- ğını bıldırdi. Rapora göre dünyada 1 mıiyar işçi, eksik ıstıhdamın getjrdiğı sorunlarla boğuşurken dünyada tûmöyle işsız olanlann sayısı ıse 150 mılyon kışiyı buluyor. Kunı- luşun i 998-1999 yılian ıçin ha- zırladığı "Dünyaİstihdam Rapo- ru'< nda, genel istihdam durumu- nun korkutucu oldugu ve dünya- dakı malı bunahrmn, birçok ülke ' 150 milyon kişi işsiz' hûkümetini ekonomık reform programlanndan vazgeçmeye zorlamasından kaygı duyulduğu vurgulandı. Raporda, türa dünyada 1 mil- yar dolayında işçimn eksik istih- dam sorunuyla karşı karşıya bu- lunduğu, ıstedıgı haJde tam za- manlı olarak çalışamadığı ve ye- tersiz ücretîere razı olmak zoran- da kaldığı belırtıldi. Yalnızca bu yıl Asya bunalımı nedeniyle 10 mılyon ışçinin ış- sizler ordusu saflanna katıldığı- na dikkat çekılırken, 15 ıla 24 yaşlan arasında 60 miryon gencin de iş aradığı halde bulamadığı kaydedildi. ILO'nun 1996yılındayayım- îadığı ıstıhdam raporunda yer alan olumlu beklentılerin, malı bunalım nedeniyle gerçekleşme- dıgı de kaydedılen raporda, malı bunaüma karşın 1998 ıçinde dün- yada ekonomik büyüme görül- düğü halde yalnızca ABD ve ba- zı Avrupa ülkelerinde ışsizlikte küçükbirdüzelmeyaşandığı tfâ- de edildi. ILO Başkanı Michel Hansenne yüksek işsızlık ve ek- sik ıstıhdamm, gençler, yaşhlar, kadınlar ve etnık azınlıklann, ça- lışma yaşamından dışlanmasına yol açabıleeegı tehlıkesine dik- katı çektı. Hansenne, mevcut roa- li bunalım dışında, birçok ülke- nin ıstibdamla ılgıli yapısal so- runlannın da bulunduğunu. bu sorunlann, ancak hükümetlerle işçi ve işveren kuruluşlannın or- tak çalışmalan sonucunda çözü- lebileceğini söyledi. ILO Başka- nı, ışsızlikle mücadelede işçilerin eğırilmesı veyenı vasıflar kazan- dınlmasınm, can alıcı önem taşıdığını da kaydetti. Buralarda pa> kapıyorlar. Pay kapanlar her geçen gün gıiçleniyor. Soran yok ki. sen bugu- ne kadarde\ letekaç kunış vergi \erdin? Bun- lan nasıl elde ettin?" Sermaye kesımmın devletın sırtmdan para kazandığını vurgulayan Meral, sozlennı şöy- le surdurdu "Ya tavrunızı net bir şekilde orta- >a kmacagız va da yakin,>ıkın \apabildiğiniz kadar. Bize göre o müesseseler birileri için >ı- kzlıp \akılı\or. TEKEL zarar mı edijor? Elektrik şirketleri zarar mı ediyor? Ettirdikr. Halen de ettirilivor. BunJan birüeri parselliyor \e alnor. Kûn sattın\or bunlan. işbaşına ge- len hükümeder. Bizim şanssızhgımız, özelleş- tirmeye yeterince ta>ır koyan, Meclis'te gru- bu olan bir parti oimaması. Kimisi ben gör- mevim şurdan git. diyor. kinıisi. göriiyorum git dİTOr. Tavır kinan birkaç parti var? Onla- nn da Meclis'teso/ hakkı yoL Gözümüzün içi- m baka baka birineyağmalatilıyor. Yağma ve talan de\ am edjyor. Karadeniz Ereğli, dünya- da birkaç fabrikadan birisi. Trihonlarca kân var. Özelleştirecegiz. diyor. Ne için, zarar mı ediyor?. Kim, durdur,di>ecek. Bizim >anımız- da bir siyasi parti yok. Bir zamanlar RP kar- şı\dı. gitti lansu Hanım bunun beynini yıka- dı. Özelleştirmeci oldu. Ecevit buolaylara kar- şıvdı Mesut Y ılmaz da onun beynini yıkadı. Şimdi o da özelkstirmeci oldu. Bu tabk) iceri- sinde bu sahada yolunu buiup çıkacaksın." Emekcilerin Birliği' metni SİP'den solda birlik çagnsı tstanbul Haber Senisi - Sosyalıst Iktıdar Par- tısı (SİP). sermaye düzenının, gencılığın, faşız- mın \e emperyalızmın saldınlanna karşı emek- çılenn eşıtlık \e özgürluk mûcadelesını yük&el- tecek bırmucadeleortaklıgınagıdılmesını ıstedı. SlP'nın çağnsında "Sömürücü sınıflann egemen- liğine son v^recek bir düzenin önünü açacak mü- cadelezeminiyaratmakgerekir" denıldı SfP tarafından hazırlanan "Emekcilerin Sol Bir- Bği İçin Çağn" ısımlı metınde sol güçlenn yakla- şan seçımler nedeniyle burjuva polıtıkasından \e düzen partılennden tamamen bağımsız bırzemin yaratmalan ıstenerek Türkıve'nın emekçıler ıçm yoksulluk, işsızlık \e örgütsüzlük cehennemme dönüştüriıldüğü \urgulandı Çağnda özelleştır- mecılığin gerçek adının yağmacılık oldugu belır- tilerek Turkıye'nın geleceğının emperyalist te- kellenn ıkı dudağı arasına teslım edıldtgi rfede edıldı - . ' • Hakkârili çocuklarayardım Araşürma ve l ygulama Merkezi. İstanbul'un değişik gecekondu bölgelerinde ya- şayan 200 e> kadınımn. merkezin konfeksiyon atöiyesinde diktiği toplam 770 giy- siyi Hakkâri'deki çocuklara gönderdL Giysilen Kadın \e Aileden Sorumlu Devtet Bakanı Işıtay Sayguı'm katdacağı bir törenle 28 Evlül'de dağrtıbcak. Kamerayla izleniyorlar îstifa eden işçilere baskı BURSA (Cumhuriyet) - Metal sana- yıınde Türk Metal'e karşı öfke her geçen gün büyürken Türk Metal'den ıstıfa eden işçilere yönelık baskılann da arttığı öne sürüldü DİSK Guney Marmara Bölge Temsılcısı Günaj Onajmanhem Türk Me- tal'den hem de TOFAŞ ışverenınden baskı geldığını savundu TOFAŞ'ta, ışçılenn ye- mekhanede bıle kamerayla ızlendığı de one surüluyor DİSK, TOFAŞ'takı işveren tem- sılcılennın işçilere yönelık baskısını Koç Holdıng tcra Kurulu Başkanı Rahmi Koç'a aktarmaya hazırlanıyor Turk Metalden ıstıfalar dün de devam ettı TOFAŞ. Oyak Renault. Mako, Teknık Malzeme, Robert Bosch, Coşkunoz, SKT \e Döktaş'ta Türk Metal üyesı ışçılerden > aklaşık 9 bın kışınm ıstıfasını verdığı bıl- dınlıyor. HAFTAYA BAKIŞ AHMET TANER KIŞLALI Küptlepin Kökeni Uzerine... 27 Mayıs dönemındeydı. Mülkıye öğrencıliğı ıle gazetecılik bir arada yüruyordu... Gazetem Yenı Gün, bana Türkocağı'ndakı bir kon- feransı ızleme görevinı vermışti. Ko- nu Kıirtlenn kökeni ıdı... Ve izleyenle- rin arasında, Milli Birlik Komitesi üye- leri de vardı. Konuşmacı Kürt kökenlıydı. Konuş- masında kanıtlamaya çalıştığı sav da Kürtlerin Türk kökenlı olduğuydu. Olayı büyük bir heyecanla yazıp ya- zıişlerı müdürünün önüne bıraktığımı anımsıyorum. Ama genel yayın yö- netmenımız, rahmetlı Selahattin So- nat, haberi kullanmamaya karar ver- di. Uzun uzun düşünup, tartıştıktan sonra... Çünkü konu "tabu" ıdi... Savunulan şey "olumlu" olsa da... O toplantıda askerı yönetimin en yetkilileri bile bu- lunsa da.. • • • Demokrasi, tabular üzerine kurula- maz. Demokrasi, "toplumsal uzlaşma" üzerine kurulur. Bunun ılk koşulu da ciddi soaınların açıklıkla tartışılması- dır. Bunun engellendığı yerde, ınsan- lar, kolaylıkla, en olumsuz yooımlara inanma eğılımı ıçıne gırebılırier. önümde, 5 yıl süren bir araştırma- nın özeti duruyor. Altındakı imza da Gaziantep Ünıversıtesı'nın eskı yöne- ticilerinden Sayın A. Tayyar Önder'e ait. Kürtlerin kökeni.. Kürtlerin dili.. Kürtlerin kimliğı.. Türklerie Kürtlerin ılişkisi... Hepsiaynaynelealınmış Farklıül- kelerden ünlü araştırmacıların savlan ıncelenmiş. Bulgular sergıfenmış. Araştırmadakı bazı onemlı noktala- n, Cumhuriyet okurian ıle paylaşmak gerektiğine inanıyorum. Çünkü bun- lar, her bilinçli yurttaşın bılmesı ve üzerınde düşünmesı gereken şeyler. Hangı kökenden, hangi etnik ke- simden gelirlerse gelsınler. • • • Prof. F. Kırzıoğlu, "Kurtlenn Tûrk- lüğü" kitabında şoyle dıyor: "Kürt/erin Iranlı kökenden geldığı- ni gösteren bir bılgi yoktur. Hınt-Av- rupa kavimlerının hıçbırisınde, tanh boyunca Kurt veya buna benzer bir adla tanınan ulus, boy veya oymak yaşamadığı gıbı bugun de yoktur." Ve devam ediyor: "Boyle ıken, Türklüğun beşığı Orta Asya'nın kuzey kesımindekı yukan Yenısey boyundan, Orta Tuna'daki Macanstan'a değın uzayan Türk- Oğuz bolgelen ıle atlı göçebe Türk uruklan arasında Kürt ve Kardak adı- nı taşıyan, anadılı Turkçe topluluklşr yaşayagelmıştır." Birçok bılım adamı ya da araştır- macı da benzer savlarla ortaya çıkı- yorlar. Özellıkle de ıkı noktaya dıkka- tı çekıyorlar. Bir.. Turk ve Kurt birliktelıği, çok geniş bir coğrafyada, tanhsel bir gerçek ola- rak ortaya çıkmıştır. Ikı.. Birçok araştırmacı, araştırma alan- larını, Kurtlenn çıkış merkezi saydık- ları Zağros bolgesi ıle sınıriandırmış- lardır. Oysa diğer bolgelerın göz ardı edilmesı, konunun aydınlatılması açı- sından büyuk bir eksikliktir • • • Kürtler sadece Zağros'ta yoklar. Kafkasya'da, Horasan'da, Dağıs- tan'da, Yenısey'de, Arabıstan'da, A|- tay'da, Macarıstan'da da varlar. Ve bu genış alan, aynı zamanda Turkle- nn ve Iskıtlerın yaşadığı bir coğrafya- dır Kimılen Kürtlerin Türk kökenlı sft- duklarını one surüyor. ı Kimılen Kardu.. kimılen Med-lskit. kımilen Kar't.. kimılen ıse Gutı.. Ama hıçbınsı kesin kanıtlara dayan,- madığı ıçın; uzerinde bırleşılen bırgp- rüş ne yazık kı yok!. Ve Sayın öndeîr, ıncelemesınde şu sonuca vanyorc,,; "Yaygın kanı, Kürtlerin heterojşp unsurlardan oluşan çok kanşık.fâr toplum olduklandır. Bugünkü Ortjt,- doğu Kürt tabakasını oluşturan fopr luluk, özellıkle dil unsuru ve maneyi değeher bağlamında ve bir ölçftdk antropolojık tıp ortalamasıyla ve taı% hı venler değerlendınldığınde, Tun% lük, Iranlık ve kısmen Araphğın naşmasının ağır bastığı bir sente temsıl etmektedır." Aslında toplumsal ve siyasal aç dan önem/ı olan, ınsanların ' kenlen değil! Asıl önemlı olan, ınsanlann ne duklarından çok, kendilennı "ne oli rak" duyumsadıklarıdır. kendılerıj nasıl algıladıklarıdır... Dıl, kımlık ve Turk-Kürt ılişkisi konıj larına, ayrı ayrı yazılarda yer verme gerekıyor. PHILIPS DUD Uideoda geleceğin standardı Elektronik dünyasında binlerce yenıliğin yaratıcısı Philıps, şimdi de evlerınıze DVD'yi sunuyor. Evde gerçek sinema ortamı ilk kez şimdi yaşanıyor. Philips DVD, CD'nin müzik için gerçekleştirdiğini filmler için gerçekleştiriyor. Daha önce hiç tatmadığınız bir deneyime hazır olun. Philips'in yeni DVD videosu çok yakında evinizin yıldızı olacak. 5 DUD FİLfflİ HEDİVe Digital Uideo Disc Plager ( oaoo 111 40 3t X »»»» ı ' ' *> Ancak sinema ortamında karşılaşabileceğiniz kalitede dijital görüntü ve ses 8 forkJı lısanda dublaj ve Turkçe dahil 32 farklı fisanda altyazı seçenegi Seyretmekte olduğunuz sahneyı değişik açılardan izleyebılme olanagı Dijıtai orcamda kaydedilen ses ve goriintuyu bozulmadan nesiller boyu saklayabilme Aynı DVD dtsk üzennde, seyretmekte olduğunuz-sahnenin kamera arkast göriintüleri ve kritıkleri )Cö»oo m41 ıP) w*w Phtlıps.com.tr.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle