Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 15EYLÜL1998SAI
HABERLER
Erbakan
duruşmaya
gelmedi
• ANkARA (Cumhuriyet
Bürosu)-Anayasa
Mahkemesı'nce kapatılan
RP'nın Genel Başkanı
Necmettın Erbakan.
partısinin kapatılmasından
sonra yaptıgı bır konuşmada.
"Anayasa Mahkemesi'ne
hakaret ettığı" gerekçesıyle
3 aydan l .5 \ ıla kadar hapis
cezası isıemiyle yargılandığı
davanın ikıncı duruşmasına
da mazeret bildirerek
katılmadı. Ankara 5. Aslıye
Ceza Mahkemesi'nde
görülen davanm dünkü
duruşma.vinda. Yargıç Ekrem
Özdemır. Erbakan'ın hasta
oldugunu behrten rapor ve
mazereiinin yerınde
görülerek kabulüne.
savunmasının alınması ıçin
adına yenıden davetıve
çıkarılmasına karar \erdığinı
behnerek duruşmay ı
erteledı.
200 işçi ölümden
döndu
• ZONGILDAK(AA)-
Türkiye Taşkömürleri
Kurumu'na (TTK) bağlı
Armutçuk Müessese
Müdürlüğü'ndeki kömür
ocağmda meydana gelen
yangında. 200 maden ışçisı
ölümden döndü. TTK Genel
Müdürlüğü yetkılilerınden
alınan bılgiye göre. günde
400 ton kömür üretiminın
gerçekleştıği 3. ocakta.
basınç farklılıklan ile iklim
değışıkliğmden dolayı
yangın çıktı. Kurtarma
ekiplen tarat'mdan ışçiler
ocaktançıkartılırken
yangına. ocakta beton
duvarlarörülerek müdahale
edildi \e yangın alanının
hava ıle teması kesıldi.
Dans eden
çocuklarç
• AMvARA(AA)-CHP
İstanbul Mıllervekılı Ercan
Karakaş. Içişleri Bakanı
Kutlu Aktaşın
cevaplandırması istemiyle
TBMM Başkanlığfna
sunduğu ^oru önergesinde.
dansçı çocuklan karakola
götürerek sorgulayan polisler
hakkında açıldığı belırtilen
soruşturmanın ne zaman
tamamlanacağını sordu. Bazı
güvenlik görevlilennın 9-I0
yaşındakı çocukları "örgüt
üyeliğı" ılesuçlama yetkisini
kımden aldıklan sorusunu da
yönelten Karakaş.
"Dünyanın her yerınde
meydanları. sokaklan
renklendıren amatör dans
gösterilerinı Türkiyeide
hangi yasa suç sayıyor?
Türkıvede kullanılması
yasak olan renkler var mıdır"
dedi.
Ankara çetesine
71 yıl hapis
• ANKARA (ANKA) -
Gölbaşı'nda tefecıiik yaptığı
söylenen \e petrol istasyonu
işleten Cemal Şimar'dajı
zorla 35 milyar lira gasp
etmek isteyen 3"ü subay 7
sanıklı da\ada Ankara 3.
Ağır Ceza Mahkemesi
toplanı 7] yıl ağır hapis
cezası \erdı. Mahkeme.
Genelkurmay Özel
Kuvvetler Komutanlığı'nda
görevlı Lsteğmen Barbaros
Eralp Şanlı ile bırlikıe Lürfi
Reşıt İnal'ın beraatlarını
kararlaşnnrken. yine
Genelkurmay 'da göre\ li
Yüzbaşı Biilent Yılmaz,
Lstçav U} Mehmet Satılmış
ve Kamber Sankurt'a adam
kaldırma \e gasp suçlanndan
2!'eryıl ağır hapis cezası
verdı. Sanık Tanju Çetin'e 3
yıl 20 gün hapis cezası \eren
Ankara 3. Ağır Ceza
Mahkemesi. diğer sanık
Ahmet Özbek'ın de 5 yıl
hapisle cezalandınlmasını
benimsedi.
cezası
• ANKARA (ANKA)-
DGM'yi protesto eden şair-
yazar Yılmaz Odabaşı'na 7
ay hapis cezası verildi.
Odabaşı. kitabı nedeniy le
yargilanıp bir buçuk yıl hapis
cezasına çarptınldığı
DGM'de mahkeme heyetine
"Sizinle aynı çağda ve
ülkede yaşamaktan utanç
duyuyorum" demesi üzerine
dava açılmıştı. Ankara 5.
Asliye Ceza Mahkemesi'nde
görülen davanın karar
oturumunda Odabaşı.
"mahkeme asayişini
bozduğu" ve "heyete hakaret
ettiği" gerekçesiyle hapis
cezasına çarptınldı. Odabaşı
geçen yıl DGM'de hapis
cezasının yanı sıra 933
milyon lira da para eezasına
çarptınlmıştı.
CHP, tüm çalışanlan güvenceye alacak 'Ulusal Sosyal Güvenlik Sistemi Modeli'ni açıkladı
'Devlet sisteme prim ödemeli'• Enis Tütüncü,
"CHP olarak
sosyal güvenlik
sorununun
çözülmesi ya da
çözüm yolunu bir
başına değil,
sosyal güvenlik,
sağlık, çevre ve
emeğin
korunması
bütününde aradık
ve bulduk. 21.
yüzyılda Türkiye
bir sosyal adalet
toplumuolmalı"
dedi.
.ANKARA (Cumhurivet Bürosu) -
CHP'nin. -
tüm çalışanlann gelecekte in-
sanca yaşayabilmelerini güvence altına
alacak bir sistemin geliştirilmesi amacıy-
la"1
hazırladığı "Llusal Sosyal Güvenlik
Modeli" dün açıklandı. Özerk yönetım
yapısına sahip bir Llusal Sosyal Güven-
lik Sigortası Kurumu kurulmasını öngö-
ren raporda. de\ letin sisteme prım ödeye-
rek katılması ve "nihai garantör" olması
önerilerine yer verildi.
CHP tarafından başlatılan "Türkiye
Projesi'* ıçınde "Topluma banş,aileye hu-
zur. bireye güven" sloganıyla hazırlanan
Llusal Sosyal Güvenlik Sistemi Modeli.
dün düzenlenen toplantıyla açıklandı.
Toplantıda konuşan CHP Ankara İl Baş-
kanı Haydar Yılmaz. raporların kesinleş-
rnesinin ardından tabana hızlı bıçımde ak-
tanlmasını planladıklarını kaydetti. Mo-
deli anlatan Merkez Yürütme Kurulu
(MYK) üyesı Enis Tütüncü. çalışmala-
rıyla. sosyal güvenlik sisteminin özelleş-
tirileceği tartışmalanna nokta koydukla-
nnı söyledi. Rapor ıle beşikten mezara
tüm çalışanlan sosyal güvenlik şemsiye-
si altında aldıklarını ve devletin sosyal
güvenlik finansmanına katkısını sağla-
dıklarını anlatan Tütüncü. işsizlik sigor-
tası veaıleyardımlannı dayaşamageçir-
dıklerinı bıldirdı.
Sosyal adalet toplumu
Llusal Sosyal Güvenlik Sistemi Mo-
deli'nin çağdaş sosyal devlet anlayışına
dayandıgtnı kaydeden Tütüncü. "CHP
olarak sosyal güvenlik sorununun çözül-
mesi ya da çözüm volunu bir başına değil,
sosyal güvenlik, sağlık.çe\ rv veemeğin ko-
runması bütününde aradık ve bulduk. 21.
yüzyılda Türkiye bir sosval adalet toplu-
mu olmalı" dedi.
Sosyal sigorta sisteminin iflas noktası-
na getirildiğı belirtilen raporda. emekli
aylıklannın büyük ölçüde düştüğü, sosyal
güvenlik kapsamının yetersiz kaldığı ve
sıgortalı hakları arasında farklılıklar ya-
ratıldığı kaydedildı. Emeklilik yaşının in-
dirılmesinin ikincil bir ışgücü piyasası
oluşturduğuna işaretedılirken. sorunlann
nedenleri arasında kayıtdışı istihdamın
yaygınlaşması. yönetımin özerk olmama-
sı. nıtelikli personel yetersizliği. mevzu-
at karmaşası ve af yasalan gösterildi.
Raporda sıralanan sosyal güvenlik si-
gortası reform önerilerinden bazılan şöy-
le:
- Tamamen özerk biryönetım yapısına
sahip Ulusal Sosyal Güvenlik Sigortası
Kurumu kurulmalıdır.
- Aktüeryal dengenin devamlı olarak
korunması esas olmalıdır.
- Devlet. Llusal Sosval Güvenlik Sis-
temi'ne prim ödeyerek katılmalıdır.
- Emekli olabilme koşullan yeniden dü-
zerdenmelidir.
- Prim ödeyea emekli maaşı alanların
oranı yükseltilmelidir.
- Özel emeklilik fonlannın oluşturul-
ması özendirilmelidir.
- Başta belediyeler ve diğer kamu ku-
ruluşlan olmak üzere primlerinı düzenli
ödemeyen veya ödeyemeyen kurumlar
açısından primlerin düzenli tahsilini sağ-
lamak üzere önlemler getırilmeli, prim
ödemeleri teşv ik edilmelidir.
- Yurtdışında çalışan ışçilerin sosyal
güvenlik haklan, ilgili ülkelerle yapıla-
cak yeni anlaşmalarla garanti altında alın-
malı. ışçilerin kesin dönüş şartı aranmak-
sızın emekli olmaları sağlanmalıdır.
- Göçmen yurttaşlann göç ertikleri ül-
kelerde sosyal güvenlik haklannın ülke-
mizde de geçerli olmasını sağlamak ama-
cıyla ilgili ülkelerle sosyal giivenlik anlaş-
ması yapılmalıdır.
- İşsizlik sigortasıileaileyardımlan si-
gortası. yaşlılık, maluliyet ve ölüm sigor-
tası dışındaki düzenlemelerle en uygun
süre içinde kurulmalıdır.
-Çalışmagücündenyoksunbulunanla-
rın. özürlülerin. bakıma ve korunmaya
muhtaç olanların sosyal güvenliklen için
bir Kamu Desteği ve Sosyal Refah Hiz-
metleri Ana Plam hazırlanmalıdır. ÖZÜT-
lü işçı ve memur çalıştınlmasında yasa-
larla getirilen yüzde 2'lik istihdam kon-
tenjanının tam kullanımı sağlanmalı, kon-
tenjanlar 2000 yılı başlangıcında bir kat
daha arttırılmalıdır.
- Tutuklu ve eski hükümlülerı topluma
kazandırmak amacıyla her cezaevi bir
okul halıne getırilmeli. kişılerin ıstihda-
mını kolaylaştıncı önlemlere etkinlik ka-
zandırılmalıdır.
Başbakan Vajba, Aîatürk'ün Hindistan için ilham kaynağı oldugunu söyledi
'Lttikolmadcmnuklem ohmnuı:'
Prof. Dr. TÜRKKAYA
ATAÖV
Hindistan Başbakanı Atal
Behari \ajba. Atatürk'ün.
Hint ulusal akımının önde
gelenleri için ilham kaynağı
oldugunu belırterek "Laiklik
olmadan gerçek anlamda
modern olunamaz" dedi
Cumhuriyet'in sorulannı
yanıtlayan Hindistan
Başbakanı Atal Behan Vajba.
Hindistan ve Türkiye'nin sınır
tanımayan teronzme karşı
Birleşmiş Milletler'de işbirliği
yaptığını belimi. Hındistan'ın
eski Ankara Büyükelçisi ve
şimdiki Cumhurbaşkanı K. R.
Naraynan'ın yarın Türkıye'ye
geleceğinı kaydeden Başbakan
Atal Behari Vajba. dünya
olaylan ve Türkiye ıle ilgili
sorulanmızı şöyle yanıtladı:
SORl: Hindistan ın nükleer
denemeleri dünyanın dikkatini
Güney Asya'ya >e bazı önemli
nukleer sorunJara çekti. Dünya
güvenliğini ve onun
vazgecilmez önkoşuliarını ve
aynı zamanda Hındistan'ın
güvenliğini de. Soğuk Savaş
sonrası dönemi bugünkü
ortamında nasıl tanımlarsınız?
Beş dev letin nükleer tekelinin
sürüp gitmesi meşru bir
ayncaük mıdır?
\ANIT: Günümiiz dünyasının
özelliği. ekonomi ya da
güvenlik alanlannda. karşılıklı
bağımlılıktır. Güvenlik
kavramları coğrafi bölgeler
denen sınırı da aşar. Karşılıklı
bağımlılık askeri. ekonomik.
enerji. gıda. çevre ve siyaset
gibi çeşitli eylem alanlarını
içine alır. Bu durumda.
Hindistan'ın uzun vadeli
güvenliği. yalnız kendi
sınırlannı koruma yeteneğiy le
sınır ötesinden gelen terörist
dürtülerle sınırları içinde barışı
yaşatmasıyla değil. toplumsal
değişim ve demokrasiy le
çoğulcu değerlerin
sürdürülmesi eşliğinde.
ekonomik büyümenin
bugünkü hızını arttırmakla da
ilgilidır. Soğuk Savaş sonrası
dönemde. nükleer silahlar
•"meşnıluğunu" sürdürdü ve
onlann kullanılmasıyla ilgili
doktrinler yaşatıldı. hatta
bugünlere uyar biçime
sokuldu. Biryanda Avrupa
çapında güvenliğin
sağlayacağı yararlar
genişletilirken. aynı şey
bölgemize uygulanmadı.
Aslında. güvenlik çevremız
gitgıde kötüleşti. İnanıyoruz
ki. Hindistanın güvenliği ya
küresel. kimseye karşı aynm
yapmayan ve evrensel bir
nükleer silahsızlanma ya da
tüm dev letlerin eşit güvenliği
ilkesimn uygulanmasıyla
sağlanabilir.
SORU: Soğuk Savaş sonrasının
yeni koşullannda
"bağlantısızlık" siyasetine
ilişkin olarak Hindistan'daki
daha önceki düşünce birliği
bugün de sürüyor mu?
YAMIT: Hındi'stan'ın
bağlantısızlıkla ilgili tavn
ulusal bir düşünce birliğine
dayanmakta devam ediyor.
Karar vermede ve eylemde
bağımsızlık anlamına gelen
"bağlantısızlık akımı" felsefesi
değerini sürekli olarak konıyor
ve bu akımın üyelerine.
nükleer silahlardan annmış
özgür bir dünya ve daha
eşıtlikçi bır uluslararası
ekonomik ilişkiler sistemi
arayışı gibi günümüzün ve
geleceğin yaratacağı
sorunlann çözümünde bir
dünya bakışı getinyor.
SORU: Başlangıçta Amerikalı
Profesör Sanıuel
Hunrington'un "önümüzdeki
yiizyılın en büyük çatışmasr
olarak ortaya attığı
"L'ygarüklar Çatışması"
kavramı çevresinde dünya
çapında bir tartışma sürüp
gidiyor. Bu ka> ram sizce
gerçekçi midir? Yoksa "yeni
bir çağda çok eski bir
korkumu/u" yansıtıvor? Bu tez
belirli bir devletin dış
politikasının işe yarar bir aracı
olabilir mi?
YANIT: Bütün büyük
uygarlıklar birbirine kucak
açma ve karşılıklı alışverişle
büyüdü. Apaçık şiddet ve
Makyavelci yönetim anlayışı
aydınlanmış bir dev letin
araçları olamaz. .Mustafa
Kemal Atatürk bunu iy i
anlamıştı. Bu tavırsize miras
kalan Anadolu zekâsının
Hindistan
Başbakanı
Atal Behari
Vajba, "Bütün
büyük uvgariıklar
birbirine kucak
açma ve
karşılıklı
alışverişJe
büyüdü.
Apaçık siddet ve
\Iakyavelci
yönetim anlayışı
aydınlannuş bir
devletin araçian
olamaz.
Mustafa Kemal
Atatürk bunu iyi
anlamıştı.
Bu ta\ır size
miras kalan
Anadolu
zekâsının özüydü"
diyor.
özüydü. Gelecekte savaşları ve
çatışmalan engelleme
sorumluluğu hepimize
düşüyor. Bunun için. hoşgörü
ve karşılıklı anlayış gerekli.
Dünyanın büyük uluslannın bu
değerlen sergileyebileceklerini
umanm.
SORl: Hindistan'ın bazı
yerlerindeki başkaldırmalarla
nasıl başa çıkıyorsunuz?
YANIT. Özellikle yasalann
üstünlüğü bağlamında güçlü
geleneğı olan demokratik
toplumlann terorizmin kökünü
kazıması daha zordur, çünkü
kişilik haklany la dev letin
şiddeti yok etmesine ilişkin
görevi arasında bir denge
korunmak zorundadır.
Terorizm sınır tanımayan bir
tehlikedir. Hindistan örneğinde
dışardan destek ve parasal
yardım var. Terörü ortadan
kaldırmak için uyumlu ve
dünya çapında bir çaba
olmadıkça. hepimiz güvensiz
bir dünyada yaşamaya devam
edeceSiz. Hindistan ve Türkive
teronzme karşı eylem isteyen
bir Birleşmiş Milletler kararını
birlikte desteklemişlerdir.
SORl': Ülkelerimizarasında
ortak paydalar nelerdir?
YANIT: Türkiye ile
Hindistan'ın çok ortak yanı
var. Modern çağda her ikimiz
de demokrasi ve laiklik
ideallerine bağlıyız. Büyük
Türk önderi Mustafa Kemal
Atatürk, Hint ulusal akımının
önde gelenleri ıçin ilham
kaynağıydı. Ekonomi ve iş
ilişkilerini daha yukanlara
çekme amacıyla yeni fırsatlar
yaratan birtakım ekonomik
değişiklikleri ikimiz de
uyguluyoruz. Çağdaş ve
gözleri ileriye dönük devletler
olarak. çok ortak yanımız ve
birbirimize verebilecek çok
şeyimiz var.
Cumhurbaşkanımızın eylülde
Türkiye'yi ziyareti iki ülke
ilişkilçrini dahada
güçlendirecek.
SORL : Laiklik bir ülkenin
yaşamında ne denli önemli
olabilir? Modernleşme laikliği
murlaka birlikte getirir mi?
Yoksa laik bir düzende
yaşadığımız doğru olmavabilir
mi? Laikliğin çağdaş
dünyadaki yaran nedir?
YANIT: Çok din ya da
mezhebin bulunduğu, çok dilin
konuşulduğu ve birçok etnik
grubun var oldugu herhangi
bir toplumda, laiklik inancın
aynlmazparçasıdır. Dinsel
özgürlük ve hoşgörü evrensel
degerler olduğuna göre, tüm
uluslar için de önemli
olmalıdır.
Modernlik ve laiklik her
zaman eş anlama gelmeyebilir.
Ancak. laik olmadan gerçek
anlamda modern olmak olası
değildir.
Laiklik yalnız dinin özgürlük
içinde yaşanmasıyla da sınırlı
kalamaz, çünkü ırkçılığa karşı
ve insancıl bir tavrın da
gerçekten parçasıdır.
Modernleşmey le maddecilik
çoğu kez birlikte düşünüldüğü
için gerçek laikliğin bu
yanlannın gözden uzak
tutulmasın diye, altını özellikle
çiziyorum. Din. ırk. inanç.
etnik köken ve benzerlerine
dayalı olarak bölücü güçlerin
kendilerini kabul ettırmelerini
engellemede gerçek laikliğin
büyük yararı olduğuna kuşku
yoktur. Laikliğin bugün de
geçerliliği küçümsenemez.
SIFIR NOKTASII ORAL ÇALIŞLAR
Okullaraçıldı. Ulkemizin ço-
cukları, gençleri ışık almak
amacıyla okullann yolunu tut-
tular. Köklü okullarımızdan İs-
tanbul Lisesi, Cumhuriyet ga-
zetesinin hemen yanı başında.
Gün boyu istanbul Lisesi'nin
hoparlöründen çıkan sesleri
dinleriz. Bu sabah. çoğunlu-
ğunu kız çocuklannın oluştur-
duğu bir grup, beden eğitimi
dersi yapıyordu. "Rahat, hazır
ol!" komutlan bütün semti sa-
nyordu. Çocuklar, askeri birdi-
siplin içinde beden eğitimi der-
sini yerine getirmeye ça\ışıyor-
lardı.
Yükselen komut sesleri, Tür-
kiye'deki eğitimin temel man-
tığını dile getiriyordu: Otorite,
boyun eğme ve disıplin. Yara-
tıcılık. kendini yetiştirme, zen-
ginbirokumaalışkanlığı isebu
eğitimin içinde neredeyseyok-
tu. Söyleneni öğreneceksiniz.
emredileni yapacaksınız. o ki-
taplardaki kuru bilgileri hafızla-
yacaksınız. Bu mantık değişti
mi?
Öğretmenlerle konuşuyo-
Sekiz Yıl mı Bütün Mesele?
rum: eğitimimize kök salmış
şoven-tutucu mantığın kitap-
larda varlığını aynen korudu-
ğunu söylüyorlar. "Ülkücüler
Milli Eğitim'in köşe başlarını
tutmuş durumdalar. Kitaplar,
büyük ölçüde kerameti ken-
dinden menkul. gerçekdışı
milliyetçi böbürlenmelerle do-
lu. Bir-iki bin yıl önce yapılmış
savaşlarda bile Türk olduğu
söylenen kabilelerin, sırf Türk
oldukları için haklı oldugunu
anlatan komik tarih tezleriyle
dolu tarih kitapları tavsiye edil-
meye devam ediliyor.
Din dersieri kitapları ise hâ-
lâ Sünniliği tek doğru mezhep
olarak gören anlayışla yazılı-
yor. Aleviler. Türk eğitim siste-
mi içinde bir mezhep mensu-
bu olarak kabul görmüyoriar.
Hıristiyanlık ve Yahudilik hor
görülüyor.
Sorun yalnızca imam-hatip
liseleri değil. Çözüm de ne ya-
zık ki çok üzerinde durulduğu
gibi sekiz yılla sınırlı değil. Asıl
sorun, Milli Eğitim'e yön veren
temel anlayışta. Bu temel an-
layışın içinde ne yaratıcılık var,
ne özgürlük var, ne insan hak-
lan ne de gerçek bilgiye yöne-
liş... Bu temel anlayışın içinde
kof bir milliyetçilik, Sünni isla-
mı tek doğru olarak gören la-
iklik karşıtı tutuculuk var. Bun-
ca tartışma ve gürültünün so-
nunda ne yazık ki, ciddı hiçbir
değişiklik ortaya konmadı.
İmam-hatip liselerinden me-
zun olanların din eğitimi gören
yüksekokullara gitmesiyle. on-
lann yalnızca ımam kadrolan-
na tayin edilmeleriyle bu iş çö-
zülebilir mi? Temel tutucu yak-
laşım değişmediği ıçin bu eği-
tim sistemi, gelişmeye ve iler-
lemeye kapalı insan yetiştir-
meye devam ediyor. Son dö-
nemde "irtica "yla çok radikal(!)
mücadele taraflısı bazı kesim-
lerde tuhaf bir değişiklik yaşa-
nıyor. Onlar ülkücüleri unutma-
ya başladılar. Irticayla müca-
delede bazı kesimlerde ülkü-
cülere karşı bir hoşgörü mü or-
taya çıkıyordu? Bürokrasi ta-
yinlerinde, şeriatçıları tasfiye
ediyoruz gürültüleri arasında,
ülkücülerin köşe başlarını da-
ha da sıkı tuttuklarına tanık
olunuyor. Milli Eğitim Bakanlı-
ğı da bu gelişmelerden nasibi-
ni alıyor.
Bu koşullarda temel eğitimi
sekiz yıl yapsanız ne olur, otuz
sekiz yıl yapsanız ne olur? Ka-
fa aynı kafa, mantık aynı man-
tık. Hâlâ bu ülkenin evrensel
çaptaki yazarlannı okumak ço-
cuklarımıza yasak. Yaşar Ke-
mal'leri, Aziz Nesin'leri, Or-
han Kemal'leri, Orhan Pa-
muk'ları tanımadan öğrenci-
ler lise mezunu oluyorlar, üni-
versite bitiriyorlar. Sonra da bu
ülkücü çeteler nereden çıktı di-
ye 'ah! vah!' ediyoruz.
Türkiye'nin temel sorunu,
gelişmeye ve özgürlüğe kapa-
lı bir anlayışla yönetilmesi. Bü-
tün yönetim reflekslerinde bu-
nu görebiliriz. Öyleolunca, sol-
cu düşman, sağcı ise dost ka-
bul ediliyor. Modernleşme
yanlısı bazı kesimler ise bu sü-
recin sonunda halkın gericile-
ri desteklediği gibi bir hayal kı-
rıklığıyla yüz yüze geliyorlar.
Modernleşme, ancak yaratıcı,
açık fikirli bir gençlik yetiştire-
rek sağlanabilir. Sırf otoriteye
dayalı bir eğitim, yetiştirse ye-
tiştirse gerici yetiştirir. Bu şekil-
de yetişenler ise, modernleş-
meyi yalnızca sopa ile yapa-
caklarını sanırlar. Kritik sorun,
modernleşme çabasının, öz-
gürlük ve demokrasi temeline
oturmaması. Böyle olunca,
her seferinde başa dönülüyor,
"Bu halk adam olmaz" çare-
sızliğiyle demokrasi dışı çö-
zümler aranmaya başlanıyor.
Türkiye'de eğitime temel
yaklaşım otoriter, şoven bir an-
layışla sürdürüldükçe, bura-
dan ya şeriat ya ülkücülük çı-
kar; döner döner aynı noktaya
geliriz.
Savunma sanayii
projelerinde kuşku artıyor
Ispanyol
Casa alvlaııclı
LALE
SARJİBRAHİMOĞLl
.ANKARA -Dünyada sa-
vunma harcamalannda
gözle görülür bir azalma
olurken. Türkiye bu alanda
cazip bir pazar haline gel-
di. Cazip Türk savunma sa-
nayündeki pasta payının
daha da büyümesiyle bu
pazarda yer almak isteyen
yabancı firmalar arasında-
ki çekişmenın iyice kızış-
ması. projelere ilişkin bır
dizi tartışmayı da berabe-
rinde eetirdi. Savunma Sa-
nayii Icra Komitesi'nin F-
16 elektronik savaş sistem-
leri ihalesini Mikes firma-
sına vermesi rakip firma
Aselsan 'da sıkıntıya yol aç-
tj. Teknikyetersizlikleri bu-
iühdnğu geröjcçesiyie mü-
fettişlerin incelemesıneah-
nan Ispanyol Casa uçakla-
n ise aklandı.
Türk Silahlı Kuvvetlerı
(TSK), önümüzdeki 25 ıla
30 yıllık dönemde eskimiş
silahlann yenilenmesi ve
modernizasyon projelerı
için 150 milyar dolarlık bir
harcama öngörüyor.
Yapımı süren 80 adet F-
16 uçağına elektronik sa-
vaş sistemleri takılmasını
öngören projeye. Aselsan
Fransız Dassault fîrması,
yerli Mikes de F-16 y apım-
cısı Lockheed Martin ile
ortaklaşa teklif verdi. Sa-
vunma Sanayii Müsteşarlı-
ğı'nın (SSM) yaptığı tek-
nik değerlendirmede Asel-
san'ın sisteminin daha iyi
olduğu ve 194 milyon do-
lar ile daha düşük fiyat
önerdiği belirlendi. Mi-
kes'in ise teknik değerlen-
dirmede Aselsan'a göre da-
ha düşük bir puan alması-
na karşın fiyat olarak da
224 milyon dolar önerdiği
ortaya çıktı.
Başbakan Mesut Yıl-
mazın başkanlığındayapı-
lan ve Orgeneral tsmail
Hakkı Karadayı'nın Ge-
nelkurmay Başkanlı-
ğı'ndan emekliye aynlma-
sına bir hafta kala son ola-
rak katıldığı Savunma Sa-
nayii İcra Komitesi toplan-
tısındaelektronik savaş sis-
temi ihalesinin Mikes"e ve-
rilmesıne ilişkin tartışma-
lar sürüyor. Konunun 30
Ağustos'ta Genelkurmay
Başkanlığı göreviııi ûstle-
nen Orgeneral Hüseyin
Kıvnkoglu'nun dikkatine
getirildiği belırtildi.
İcra Komitesi toplantısı-
na katılan kay naklara göre.
ihalenin Mikes'e verilmesi
görüşünün hâkim olması
üzerine Karadayı, kullanıcı
Hava Kuvvetleri Komuta-
nı Orgeneral İlhan Kılıç'a.
projeyle ilgili rekabet orta-
mınm yaratılıp yaratılma-
dığinı sordu. Kılıç da yanıt
olarak rekabet ortamının
yaratıldığını. ancak tercih-
İerinin ilk F-16 uçaklannın
elektronik sistemini de ya-
pan Mikes'den yana oldu-
gunu söyledi. Kılıç topian-
tıda, "Bizbusi.stemlere(Mi-
kes) aJışök" dedi. Projeyle
yakından ilgili bir yetkili.
Kılıç'ın toplantıda belirtti-
ğinin tersine projede reka-
betin yaşanmadığını anım-
sattı. Aynı yetkili şöyle de-
di: ~Rekabetortamıyaşan-
saydı o zaman Mikes'in ft-
yannı ucuzlarması sağlanır-
tb. Hava Kuw etleri ilk par-
ti F-16'lara takılan \likes
sistemlerini en başuıdan
tercih ettiğini soyleseydi
yaklaşık bir yıldır teknik
uzmanlariki ay n proje üze-
rinde zaman kay betmemiş
ohırlardı"dedi.
Teknik değerlendirmede
Aselsan 'a göre daha düşük
puan almasına karşın ihale-
yi kazanan Mikes firması
yetkililen ise. projeyi de-
ğerlendırme komitesınde
Aselsan yöneticilerinın de
bulunduğunu savunarak,
u
Bize vönelik kavırma ol-
saydı o zaman AseJsan ko-
mitede nüfuzunu kulbuiır-
dı" dediler. İlk partı F-İ6
uçaklannın elektronik sa-
vaş sisteminin yapımını
gerçekleştiren Mikes fir-
masının bir dönem yaban-
cı ortagının hisselennin
transferi konusundaki uy-
gulamalan SSM'nin bu fir-
ma ıle ılişkılerinde gergtm-
liğe yol açmış-tı. • •
Mikes firmasuıın ikinci
parti F-16 ihalesini alması-
nın ardından daha önce tas-
fiye ettiği anlaşılan elekt-
ronik mühendis kadroları
ıçin gazetelere ilan verme-
si dikkat çekti.
Casa aklandı
Mikes-Aselsan tartışma-
sı sürerken Türkiye'de 50
adet CN 235 uçağını mon-
te edip Türk Hava Kuv~vet-
leri'ne tesiim eden İspan-
yol Casa firması ile imza-
lanan 120 milyon dolarlık
ıkincı anlaşma denetçilere
takıldı. SSM uzmanlan.
CN-235 naklive uçakları-
nın Deniz Kuvvetleri Ko-
mutanlığı için devriye
uçaklanna dönüştürülmesi
halınde uçuş performansla-
nnın yeterli olmayacağını
belirterek sorunun denetçi-
ler tarafından ıncelenmesi-
ni istediler.
SSM kaynaklan. denet-
çılerin yaptığı ınceleme so-
nunda uçaklann teknik ola-
rak yeterli oldugunu tespit
ettik'lerıni söyledi. Aynı
yetkili. firmadan "devriye
uçaklannadönüşüm halin-
de uçaklann ııçacağı" gu-
vencesi alınması üzerine
Casa ile askıya alınan söz-
leşme görüşmelerinin yeni-
den başlatılmasınm karar-
laştınldığını belirtti.
Saldın helikopterleri
Yaklaşık 3 milyar dolan
bulması beklenen 145 adet
saldın helikopterinin ortak
üretimi projesi ise ihaleye
katılan firmalar arasında
kıyasıya mücadeleye sahne
oluyor. SSM. aralannda
Rus \e Amerikan firmala-
nnın da bulunduğu 5 firma-
nın modellerine ilişkin tek-
nik değerlendirmeyi yaptı.
Kullanıcı Kara Kuvvetleri
Komutanlığı'nın isteği üze-
rine en yeterli iki firmanın
yeralacağı kısa listenin be-
lirlenmesi öncesinde 5 fir-
manın modellerinin denen-
mesi kararlaştınldı.
Ancak bu projeye ilişkin
SSM üst düzey yönetimi-
nin Fırmalann önerdiği fi-
yatlan yaklaşık 15 gün ön-
ce istemesi müsteşarhkta
sıkıntı yarattı.
Ihalenin sağlıklı olabil-
mesi amacıyla SSM'deki
teknik değerlendırme ekip-
leri aynı projeyle ilgili ele
aldıklan çalışma konusun-
da diğer ekibe bılgi vermi-
yorlar. Firmalann öngör-
dükleri fiyatlar ise SSM İc-
ra Komitesi toplantısından
çok kısa süre önce projeyle
ilgili tüm uzmanlara bildi-
nliyor.