Katalog

27 AĞUSTOS 1998 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA 15 Künürrantd) Istanbul 2 Numaralı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu'nun, bugün için 40 bin, yann jçin 100 bin konutluk inşaat rantının yattığt Küçükçekmece Gölü ve Sazlıdere Barajını kapsayan su havzasını doğal SİT atanı kapsamına alması üzerine patlayan skandalı dün yazmıştık... Kültür Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Tevfik Ketencioğlu ile Kültür ve Tabiat Variıklannı Koruma Genel Müdürü Kemal Soyer'in, Istanbul'a kadar gelerek yaptığı baskıya rağmen, kurul müdürü Asuman Çavuş, iki bürokratın adını resmi yazışmada geçirerek kurul karannı onay için Ankara'ya göndermişti. Gelişen olaylar üzerine devreye Kültür Bakanı istemihan Talay girmiş ve kurul müdürü apar topar Ankara'ya çağnlmıştı. Oün kaldığımız yerden devam ediyoruz: Kurul müdürü Ankara'ya gitti; genel müdürün odasından bakanla telefonla görüştü, bakana her şeyi anlattı; görevinden alındı! Td: 0.212.512 05 05 Faks: 0.212.512 44 97 - Kabinede, "aile reisi" tartışılmış... "Aileler Yanşıyor'a mı katılacaklar ne!" Dünya ters mi dönüyor ne! ünya ters dönmeye başladı galiba... Ga- ripşeyleroluyor... Inanılırgibi değil... SSK Göztepe Eğitim Hastanesi 4. Cerrahi Kli- nik Şefi Doç.Dr. Faik Çelik, SSK Istanbul Sağlık Işleri Müdürlüğü'ne atanır atanmaz bir bül- ten yayımlanmaya başlamış... Bültenin ilk sayısın- daki şu ifadeye bakar mısınız: "Bu görevi yaparken ben taraf olacağım; emek- ten yana, demokrasiden yana, çağdaş ve laik bir Türkiye'den yana, komik ücretlerle özveriyle çalı- şan SSK'nin hekim, eczacı, hemşire ve tüm yardım- cı sağlık personelinden yana, kuyrukta sırasını bek- leyen vatandaştan yana, sicili temiz siyasetçilerden yana, SSK'ye sahip çıkan, fikir üreten sendikacıdan yana." Doç.Dr. Çelik'in görevi kabul etmedeki iki temel gerekçesini öğrenmek ister misiniz: "1- SSK'nin bilinçli olarak haksız yere yıpratıl- mak suretiyle kamuoyu yaratılarak sonu özelleştir- meye gidecek bir sürece karşı koymak ve direnmek. 2- 75. yılını kutlayacağımız Cumhuriyetimize ve onun kuruluş değerlerine sahip çıkmak, Sevr he- veslisi ikinci cumhuriyetçilerin, yani yeminli Ata- türkdüşmanlannın heveslerini kursaklarında bırak- mak için çalışmak." Inanılır gibi değil, değil mi? Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Nami Çağan, bu atamayı yanlışlıkla değil de bilerek yapmamış- sa kendisini yürekten kutlarız... Doç.Dr. Faik Çelik, 1983'ten beri SSK'de görev yapıyor. Son altı yıldır da Göztepe SSK'de klinik şe- fi. Göztepe'deki görevi devam etmek üzere istan- bul Sağlık işleri Müdürlüğü'ne getirildi. Bir koltukta iki karpuz. Ama içinde yaşadığı sorunları biliyor, öneriye ve eleştiriye açık olduğunu belirterek de çözüm yolla- n bulmakta zorlanmıyor. SSK, Eylül ayı içinde Maltepe, Güngören ve Kü- çükçekmece'de üç prefabrik dispanserin temelini atıyor, Erenköy Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Mer- kezi'ni ve ekim ayında da Göztepe Eğitim Hasta- nesi'ndeki hemodiyaliz ünitesini açıyor. Doç.Dr. Çelik "Kamu hastaneleriyle barışma sağ- lanacak ve bunun birinci adımı kamu hastaneleri- ne olan borç ödemelerindeki gecikmeler önlenecek- tir. Kamu kurumlan içinde Istanbul Üniversitesi ile özel bir ilişki kurulacaktır" diyor ve dediklerini ya- pıyor. Dünya sanki ters dönmeye başladı. SESSİZSEDASIZ (!) BIIYÜYÜNCE: \ J&&M/Z/ < 4&$-Fr\ PHSAPOBTLA ) ^ > ^ O /I l\ mi \V<* * NURtKURTCEBE W YÜ/ZT j|v J Yüksek Yerilim Hattı Erdinç UTKU Ülke yönetmek takım işidir; ayak takımı işi değil! DT'de yeni genel müdîire iş kalmadı Devlet Tiyatroları'nın "demir- baş" genel müdürü Bozkurt Ku- ruç görevden alınıyordu ki, yıllık izne çıktı. izni bitti, iznini uzattı. Kültür Bakanı İstemihan Talay şaşakaldı, eski Adalet Partili Turhan Bilgin'in oğlu Lemi Bilgin'i genel müdür yapamadı. Kuruç'un izne çıkarak boşalttığı genel müdürlüğe Rahmi Dilligil ve- kâlet etmeye başladı. Dilligil vekil ol- duğu halde tüm bölge müdürferini de- ğiştirdi. Biraz hızlı değiştirmiş olma- lı ki, Izmir Bölge Müdürlüğü'ne ata- nan Mahmut Tokgöz iki gün içinde istifa ettirildi ve tekrar eski müdüre görev verildi. Yeni bölge müdürleri, kendi kad- rolarını kurmaya başladı. -Devlet Tiyatrolan'nda bir ilke imza atıldı ve yeni dönem reper- tuvarlarını tiyatroya meraklı müs- teşar yardımcısı Nurcan Tokar yaptı. Bozkurt Kuruç'un izni brter de Dev- let Tiyatroları'na bir gün genel mü- dür atanırsa yapacak pek bir işi kal- madığı anlaşıldı. Bu arada, sanat işlerinden sorum- ' lu genel müdür yardımcısı iken 3.5 yıldır kızakta tutulan Tamer Levent ise yıllardır Devlet Tiyatroları Opera ve Balesi Çalışanları Vakfı TOBAV'a genel başkan seçildiği ve başanlı ça- lışmalar yaptığı için yine kızakta tu- tulmaya devam edildi. İstanbul'da gramajı diiştü, Nigde'de fiyatı arttı Ekmeğe poşet zamım geliyorEkonomi Servisi - Ekmeğin ambalajlı satılmasını öngören Gı- da Kodeksı'nin zorunlu uygula- ma-dönerrnne 6 gün önce gınJme-,,, sine karşın poşet karmaşası sürü- yor. Fınncılar arasında yaygınlaşan elJe poşetleme uygulaması siirer- ken Istanbul'un birçok semtinde ekmeğin gramajı düşürülerek giz- li zam yapıldı. İstanbul'da kimi fı- nncılar üretimi yaygın olan 225 gramlık ekmeğin ağırlığını 200 grama düşürüp 40 bin liradan sat- maya devam ederek zam yaptı. Fı- nncılar ayrıca ambalajın maliye- tini düşürmek için 400 gramlık ekmek üretiminı arttırarak 80 bin liradan satıyor. 200-225 gramlık ekmek yerine 400 gTamlık ekmek üretmelerinin nedenini "Elle poşetlediğimiz için zamanımız yetmiyor. İki ye- rine bir ekmek poşetlemiş olu- yoruz" şeklinde açıklıyorlar. Niğde'de de ambalajın maliye- tini yansıtmak üzere zam isteyen finncılann talebi kabul edildi. Ek- meğin yüzde 26 oranında fıyat ar- tışı gördüğü Niğde'de fınncılar ek- mekteki ambaiaj uygulamasının malıyetleri arttırdığmı öne sürerek zam istedi. Şehirde daha önce 280 gramı 40 bm liradan satılan ekmeğin gra- majı 250'ye düşürülürken fiyatı da 45 bin liraya yükseltildi. Zamlı ekmek satışına dün sa- bahtan itibaren başlandı. Gıda Ko- deksi zorunluluğu çeşitli yöntem- leriedelinirken poşet uygulaması fırtncılara ekmeğin gramajı \ e fi- yatnla oynama fırsatı tanıyor. Uygulamaya başlanmasının üze- rinden 6 gün geçmesine karşın hiç- bir fınncıya ceza kesilmezken po- ^şettBakinesiaUmları da yapılmı- yor. Halen uygulamanın ertelenebi- leceği beklentisi içinde olan fınn- cılar, ceza verilmemesinin rahat- lığı içindeler. Kimi satış noktala- rında ekmeğin eskiden olduğu gi- bi kasa ve raflarda açıkta satılma- ya devam etmesi de dikkat çeki- yor. Bu şekilde satış yapmaya de- vam eden market ve bakkallar tü- keticinin sıcak ekmek istediğini söylerken sorumluluğu fınncıya atıyorlar. Söz konusu yerlere ek- mek veren fınncılar ise uygulama için altyapı hazırlıklan yaptıklan- nı belirtirken görünürde herhangi bir hazırlık yok. Ekmeği günlük ürettilderi gerek- çesiyle ambalajın üzefinde üretim tarihini belirtmeyen fınncılardan bir kısmı, içindeki malzemeler ve üretim yeri gibi bilgilere de yer vermiyor. Yıida 160 trifyon israf~ Bu arada, Tanm ve Köyişleri Bakanı Mustafa Taşar her yıl 160 trilyon lıra değerinde ekmeğin is- raf edildiğini vurgulayarak amba- iaj uygulamasına destek istedi. Ekmeğin satış yerlenndeki risk- leri anlatan Taşar, "Clkemizde üretilen ekmeklerin en az vüz- de 10'u israf edilmektedir. fsraf edilen ekmeğin bir günlûk dege- ri 440 milvar. yıllık bilançosu ise 160 trilyon dolay ındadır. Ekme- ğin ambalajlannıası ekonomik kayba engel olacaktır" dedi. Bakırköy Belediyesi'nden hayvan barımna merkezi Istanbul Haber Servisi - Ba- kırkiy Belediyesi, 230 sokak hay- vannın banndınlabileceği bir mer- kez curdu. Sokakta yaşayan kedi ve kJpekler, belediyece iki yıl ön- ce kjrulan Hayvan Hastanesi ve Sokık Hayvanlan Rehabilitasyon Menezi'nde tedavi gördükten son- ra, tu bannağa yerleştiriliyor. Btkırköy Beledıye Başkanı Ah- Sokk haj vanları merkezdc kısırlaş- tınyor, aşılanıyor ve tedavi ediliyor. met Bahadırlı. Hayvan Hastane- si'nde kısırlaştınlan, aşılanan ve yaralan tedavi edilen hayvanlann, sahip bulunana kadar yeni kuru- lan bannakta tutulduğunu belirt- ti. Başkan Bahadırlı, "Bizçevre- yi yaşlısıvla. özürlüsüyle, ağa- cıyla ve hay vanıyla bir bütün olarak görüyoruz" dedi. İki yıl- da Hayvan Hastanesi'nde yakla- şık 1200 sokak hayvanı- nın kısırlaştınldığını kay- deden Bahadırlı. "Has- tanemizin imkânlarını aşan ameliyatları da protokol imzaladığımız Istanbul Üniversitesi Veterinerlik Fakülte- si'nde yaptınyoruz" di- ye konuştu. Bahadırlı. hastaneye getirilecek lazerli kısırlaş- tırma yöntemiyle günde 90 hayvanın kısırlaştın- labileceğini bildirdi. Istanbul Büyükşehir Belediyesi Sağlık Işleri Daire Başkanhğı Müdür- lüğü'nce ABD'den davet edilen 4 uzman veteriner hekim. geliştirilen son kısırlaştırma yöntemle- rini Türk hekimlerine ta- nıttılar. HAYVANLAR ISMAIL GVLCEÇ m1 _OL y2££y CHPIJDFRI BAVKAL MEMURLARLA ELELE KJıM KİME DUM DUMA BEHtÇAK behicakOı turk.net ÇİZGİLİK KÂMtL MASARACl HARBİ SEMİH POROY TARİHTE BUGÜN MVMTAZ ARIKAS 27 Ağustos "YAŞAMA UĞRAŞI"NIN SÖNÜT 19K>'0£ 8U6ÜH, ÜA/LÛ İmLYAM YA2AR V£ OZAAJ/ CESAKE PHVESe, 42 yAŞHJOA UY&J HAPI ll£ İA/7T&K £777. içe PÖNÛK vs ÇOK ouysucAL 8/e. y/)pf~ YA SAHİP OLAN f*WESe, SEMELUKJ-£ £>&W14 - ı em YAÇAM sü/etoûçTti. /tf/tzAes, püç &- RltU-/KLARl ISB ff.DÛNYA SAVAÇ/'AJ/N Y/fC/MI ONU FAZLA eneiL£MiŞTİ. ŞİİRLE&İUİ, &OMAN- LARJÜI YAZA/e/k£A/ Bi£ YAA/PAAJ DA PAÇİST- LSI2.İN BASKILARIMA DiBSNMİÇTİ. ÇOK İUSİ UYANDIfîAN &ÜULÜĞÜ "YAŞAMA UĞgAŞ-/ H NI Çö/- L£ girt/ZMİÇTf : "fMT/HARI tCOLAY SAUMIŞTIM IUC &ÜfÜklDÜĞÜMD£- Z/1YIF /C4D/A/L4/Z yAPMffTt BU f'ff. ALÇAtZGÖUÜUUJtJJ/C fSTTK>/?,K£A/OİHİ &£- 6ENMİÇÜK P£§/L • TİKSiNiYOfiUM SÜTÜAJ BuNLAHPAtl. söusepe&L^net* AKnt: YAZMAYACASIM!. DÜZ ÇİZGİ ÜMİT ZİLELİ Vatan - Millet - Sakarya!.. "Şahıslanmız önemli değil, memleket için hayır- lı olsun.." Şu cümledeki asalete, zarafete, tevazuya ba- kın!.. Ne kadar içten, ne denli duygu yüklü söylen- miş!.. Günümüzün moda deyimi, "önce can, son- ra canan" tekerlemesinin bayağılığından nasıl da uzak!.. Gerçi, biraz eksik kalmış.. Bence o cümle- ye iki sözcük daha eklemesi gerekiyordu; - Vatan ve Sakarya!.. - Kim söylemiş?. Yavuz Ataç.. Son günlerin flaş ismi, MlT'in Pekin'deki ajanı bin- lerce kilometre uzaktan halkına bu sözlerle seslen- miş! Ataç'la konuşabilme onuruna erişen köşe ya- zarı da telefonda dinlediği ses için yorumunu pat- latmış: "Panikte ve suçlu birinsanın psikotojisinde olma- dığını gözlemlediğimiz Yavuz Ataç dönecek, konu- şacak ve çok şey olacak.." Neden panik olacakmış, niçin suçlu insan psi- kolojisi içine girecekmiş anlayamadım. Günlerdir, haftalardır gazete manşetlerinde verilen belgeler, bilgiler maşallah, herkesin her şeyden malumat sahibi olduğu gerçeğini ortaya koymadı mı? Ataç'ın Alaattin Çakıcı'nın düğününde aslanlar gibi şahitlik yaptığı renklı fotoğraflarla kamuoyuna sunulmadı mı?.. (Düğünlerde karşılıklı göbek atar- ken ya da şahitlik yaparken çekilen fotoğraflar in- sanın başına nasıl bela oluyor ama!..) Çakıcı'ya yerinin tespit edildiğini ve operasyon yapılacağını bildiren bakanın kimliğini Uğur Dün- dar televizyondan milyonlara ilan etmedi mi?. Dün- dar ismini vermedi ama, Kocaeli'ndeki yakınını ara-'- yarak ihbarda bulunan bakanın kimliği, ülkücü ke- simde "Asena" lakabıyla tanınan Meral Akşe- j ner'den başkasma uymuyor!.. - Söyler misiniz lütfen, Ataç niçin panik yaşasın?!.. , MİT başta olmak üzere devletin güvenlik ve is- tihbarat birimlerinin "şerefli vatan kahramanlan"nı . tepe tepe kullandığı, bunun karşılığında "kabada- . yılık" yapmalarına, çek-senet ve ihale takipçiliğine ' soyunmalarına, gönüllerince adam kurşunlamala- nna göz yumduğu ayan beyan ortadayken, Ataç niçin suçluluk psikolojisi yaşasın?!.. > - Adam işini yapmış!.. "- • • • Şu halimize bakın; - Yargıtay Başsavcısı yadsınamayacak belgeler---! le ülkenin en büyük partisi olduğunu iddia eden Fa- • zilet Partisi'nin Genel Başkanı dahil en önemli isim- t leri hakkında, "Cumhuriyet tarihinin en büyük sah : '« tekârlık çetesi" suçlamasıyla dava açtı. - Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı'nın ye- • ğeni Yahya Demirel'in Kıbrıs'ta kurduğu bankanın,.' hayali olduğu ve bu yolla bir devlet bankasını 4.5 r milyon dolar tokatladığı saptandı. - 1995 yılında yurtdışına kaçan Selim Edes üç-' yıl sonra para cezasıhı ödeyip kurtuldu. Kaçtığın- : da 2 milyon 463 bin dolar olan ceza bu süre zar- fında enflasyon nedeniyle 336 bin dolara düşmüş- tü. Diğer bir deyişle, artık yurda dönüp kaldığı yer- den devam edebilir!.. - Turgut Özalın oğlu Ahmet, milletvekili seçim- lerinde Malatya'dan Doğruyol Partisi adayı oldu- ğunu açıkladı. Malatya'da yaptığı açıklamada DYP'nin izlediği yolu uygun bulduğunu söyledi ve "Artık halkı kucaklamanın, haksızlıklara dur deme- nin vakti geldi" dedi!.. Bu tabloya bakınca, bir mafya babasının devle- tin bakanına telefon açıp Türkiye Cumhuriyeti'nin Başbakanı başta olmak üzere herkesi tehdit etme cesaretini nereden bulduğunu sorma gereği bile duy- muyorsunuz.. - Her şey gayet normal geliyor!.. Özel uçakla Türkiye'ye gelip polise teslim olan ülkücü "kabadayı" Sedat Peker'in yüz milyonlar- ca dolarlık sözde şeffaf ihalelerde işadamlarına nasıl destek verdiklerine ilişkin itirafları bile kılınızı kıpırdatmıyor!.. Hatta bu işlerin "raconu" budur diye düşünüyorsunuz!.. işte tam bu noktada Pekin'deki ajanın büyük bir doğallıklasöylediği "vatan-millet-Sakarya"cümlesi yerini buluyor!.. Şairin dediği gibi; kimi güzelim in- sanlar bu vatan için ölüyor, kimileri de nutuk atıyor; - Hem de gözümüzün içine baka baka, büyük bir pişkinlikle, utanmadan!.. - Hiç rnerak etmeyin, bu kahramanlann bir bölümü Ahmet Özal'ın izini takip edecek, layık oldukları partiden milletvekili bile seçılecektir.. - Söylemedi demeyin!.. Email:ertacw superonline.com Faks ve mesaj: (0212) 287 42 41 1 2 3 4 5 6 7 8 9 1 2 3 4 5 6 7 8 1 U LW•rı 9 LrjrrrH ın • ı M r ı n ITB1 • n 1 2 3 4 5 6 7 8 9 B U L M A C A SEDAT YAŞAYAN SOLDAN SACA: 1/ Anatomi Dersi, Gece Devriyesi gibi yapıtlanyla ün- lü Hollandalı ressam. 2/Afır- lık ve uzunluk ölçüleri için ka- bul edilmiş ya- sal ölçü mode- li... Altınınsim- gesi. 3/ Erkek ve dişi gametin birleşmesiyle oluşan döllen- mişhücre... Bey. 4/"Şu dünyanın iki imış kapı- ^ sı'Geldi geçti günümün hepısf' (Ka- ^ racaoğlan)... Istanbul'un 3 Beyoğlu semtinin eski 4 adı. 5/ ince kamıŞ... Vi- g layet... tskambil oyun- lannda kâğıt atma sıra- " sı. 6/ Otomobıîler için 7 verilen geçici gümrük 8 belgesi. 7/" sun g peymâneyi sâki tamam ettinbeni" (Nedım)... Hayvan yıyeceğı. 8/Hollanda'nıri\i"7 plaka işareti... Halk dilinde tahta perdeye ya da tahta böl-_"J" meye verilen ad. 9/ Sinema filmlerinin sanat, eğitim ve kültür amaçlan göz önünde tutularak toplandığı yer ya da kurum. l-J YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1/ Bir nesnenin elektrik akımına karşı durma özelliği... 2/ Anadolu'da kurulmuş eski uygarlık... Utanç duyma... Adlan sıfat yapmakta kullanılan bir yapım eki. 3/ Ço- ğunluğu ilgilendırecek çeşitli konulardan söz eden. bol resimli yayin. 4 / Birbirine bitişik büyük yapılar... Üstü- ^ ne çeşitli şeyler konularak pişırılen ınce hamur. 5/ Mo- „ 1 torlu taşıtlarda direksiyon ile tekerlek arasındakı bağlan- l f ', tıyı sağlayanmil... Bitirme, tamamlama. 6/Zihin...Giy-- >•-. silerde süs için yapılmış kıvrım... Radyum elementinin ^|'j simgesi. 7/Kuzu sesi... Birmanya'nın para birimi. 8/Bir -^* çemberin içinde kalan düzlem parçası... Oyunda cezalı çocuk. 9/ Gezinmek. dolaşmak. K A R i K A T U R A Z •L A R A •A L A P i N A •O F 1 p E K A 1A Z 1 G •R •T A L A Z R A M A •V •N i A T E ş K E S •L F A ç A 1N E F i 1 ç E R L E M E K'