Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 25 AĞUSTOS 1998 SALJ
HABERLERIN DEVAMI
TlflİCf
istanbul
Edirne
Kocaelı
Çanakkale
Izmır
Manısa
Aydın
Denızlı
PB
PB
PB
PB
A
A
A
A
32
34
33
33
36
38
38
37
Sinop
Samsun
Trabzon
Gıresun
Ankara
Eskişehır
Konya
Sıvas
A
A
A
A
A
A
A
A
3U
31
29
30
33
32
34
33
Adana
Mersın
Diyarbakır
Şanlıurfa
Mardın
Siırt
Hakkârı
Van
A
A
A
A
A
A
A
A
36
32
40
42
37
38
34
29
Zonguldak A 32 Antalya A 36 Kars A 30
Yurtta yağış bek-
lenmıyor. Bütün
bölgelerimiz az bu- Osio
lutlu ve açık geçe- Helsınkı
DIS MERKEZLER
Y 18
cek. Hava sıcaklı- ştockholm
ğında önemli bır Londra
d l k
Y 16
Y 16
değışıklık plmaya- Amsterdam
cak. Rüzgâr, kuzey Briiksel
Y 18
Y 17
ve doğu yönlerden paris
Y 17
hafif, ara sıra orta Bonn
kuvvette esecek. Munih
PB 23
Y 20
Y 20 Zürih
Bertin
Budapeşte
Madrid
Viyana
Belgrad
Sofya
Roma
Atina
Y
Y
A
Y
Y
Y
Y
A
19
20
37
20
22
28
28
31
Y 21 Şam
Moskova
Aşkabat
Astana
Taşkent
Bakû
Bışkek
Tiflis
Kahire
Y
A
PB
PB
A
PB
A
A
18
37
27
30
33
30
34
35
A 39
Parçatı buiutlu Sıslı ^ Çok bulutlu ' Yağmurtu Kariı Sulu kar ı Gok guruttüliı
GUNCELcCNEYT ARCAYİ REK
• Baştarafı 1. Sayfada
lerini artık yadsıyan yok. O kadar kı kimı siyaset-
çiler dünyanın her yerinde eli silah tutan gözüpek
insanların "kimı operasyonlarda devlet hesabına
kullanıldığını" öne sürerek; Çatlı'yı neredeyse be-
raat ettırecek derecede savunur oldular.
Çatlı ne maldı, meydanda. Çakıcı ise "Inter-
pol'ün kırmızı bülteniyle aranırken, kırmızı, üstelik
sahte olmayan pasaportla" yeniden karşımıza çık-
tı.
Ne hikmetse Çatlı'nın, Çakıcı'nın devletle ilişki-
leri bu denli açık iken devleti yıllarca yönetmiş olan-
larla yönetmekte olanların ifadeleri hayli degişik.
Örneğin, Çakıcı'nın devletle ılişkilerinin günde-
me gırdiğı şu günlerde bır de baktık ki; Türkiye'de
tam 9 yıl sinek uçsa haber alan evrensel Kenan
Bey göğsünü gere gere "Benım böyle bir şeyden
haberim yok" diyor.
Cumhurbaşkanı Demirel ise "Devlet hızmetıne
yeniden başladığım 1991 yılından bu yana böyle
birzatın devlet tarafından kullanıldığına dair bilgi
bende mevcut değil" dıye konuşuyor.
'' Demirel'ın açıklaması. doğal olarak 1991 önce-
sirii akla getiriyor. Bu aşamada evrensel Kenan
|îey bilgisizliğını ifade ederken lastikli bir üslup kul-
îarîıyor. Bilgısi olmadığını söylemesıne söylüyor a-
ma, ola ki bir gün aksıni kanıtlayacak bır şeyler or-
taya çıkar kaygısıyla, doğrusu doğasına da tam uy-
tiuri düşecek bir davranışla "belkı de olmuştur, a-
ma benim haberim yok" demek zorunda kalıyor.
Ne demeye geliyor bu söylemler: Demek oluyor
W1991 'den önce, 12 Eylül 1980'den sonra Türki-
ye'de devlet var. devleti yöneten bır numaralı in-
sanlar mevcut.
- Ammavelakin 1996'da Susurluk olayı patlayın-
oâya kadar "devletiyönetenlerin devlete iş gören-
fsrden haberleri yok!"
Niye görev verildi?
-j Devlete bakınız, devlete! Işlerine gelınce devle-
fl
;
y6netenler her konuda üst perdeden nutuklar
gtıyor. Kanıt mı? Cumhurbaşkanı'nın demecı:
**[>evlet her şeyi biliyor."
Devletin her şeyi bilmesi elbette alkışa değer.
Ne ki ufak bir sakınca var. Devlet her şeyi biliyor,
ama yıllar sonra, nedense "failler yakalanınca ve-
yablünce" harekete geçiyor. Demek ki önceleri bi-
*fiçli olarak laf-u güzafla kamuoyu oyalanıyor.
,»,Ustelik devleti kemiren çetelere savaş açıldığın-
Öan beri; Çatlı gibı, Çakıcı gibı insanların devletle
iş görmeye hangi tarihte başlayıp bıraktıkları gibi
çok önemli bir nokta incelemeye alınmıyor. ince-
lense bile saklanıyor. Ucu, yaşayan devlet böy-
yüklerine doku,nur diye mi? Niye? Sorular hâlâ ya-
nitsız. . ı '.-'('
Pemirel geçrnişte bir gün. bılmem kaçıncı kez
bâşbakanlığa geiişinde bana "bir casusun telefo-
nunu dinlemek için MlT'in kendisinden izin istedi-
ğini" söyledi. Yasa-
Sağlar'dan Yılmaz'a 'Çakıcı' sorulanANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - CHP lçel
Milletvekılı \e TBMM Susurluk Araştırma Ko-
misyonu üyesı FikriSağlar, mafya lıden Alaattin
Çakıcı'nın Fransa'da yakalanması ile ortaya çı-
kan ılişkilerağını ve MİT içindeki ekıpleşmeyı bır
soru önergesıyle Meclis gündemıne getirdı.
Sağlar, Başbakan Mesut Yılmaz'a. Çakıcı'ya
kırmızı pasaport düzenledıği belirtılen Pekın'de-
kı MİT görevlisi Yavuz Ataç'ın yargı önüne çıka-
rılması gerekirken neden kntik bır göreve atandı-
ğını sorarak, "Son yıllarda yaşananlar göstermiş-
tir ki devletin en sa\gın kuruluşu ve de\let güven-
liğinin önemli bir güvencesi olması gereken MİT,
asıl işle\inden u/aklaşarak, 'Mafya Istıhdam Teş-
kılatı"göriintüsüoluşturnıuştur'>
görüşünüsavun-
du. Sağlar. Başbakan Yılmaz tarafından yanıtlan-
ması istemi>le TBMM Başkanlığı'na verdıği so-
ru önergesinde, ikıncı yılına giren Susurluk ola-
yının ve çetelerin Milli Güvenlik Kurulu günde-
mıne girmesıni önemli birgelişmeolarak nitelen-
dirdı. Çakıcı'nın üzennden çıkan kırmızı pasa-
portun hıçbir belgeye sahip olmadan "sahte" di-
ye lanse edilmesinin birçok kuşkuyu akla getirdi-
ğini vurgulayan Sağlar, aynı şekilde 2 bakanın da
Çakıcı ile ilişkide olduğu iddiasına dikkat çekti.
Sağlar. önergesinde Yılmaz'a özetle şu sorulan
yöneltti:
9 Daha önceki eyiemleri ve ilişkileri bilinme-
sıne rağmen, Ataç'ın yargı önüne çıkanlması ge-
rekirken kritik bir devlet görevine atanmış olma-
sını hukuk devleti ciddiyetiyle bağdaştınyor mu-
sunuz? MlT'in yasadışı faaliyetler içerisinde bu-
lunan kişilere kırmızı pasaport ve benzeri belge-
leri tanzim etmesinin yasal dayanağı var mıdır?
# Alaattin Çakıcı'nın tümü yasadışı zeminde
oluşmuş eyiemlerinin en azından bir kısmını Kut-
MİT'te iç hesaplaşma
! ;J
• Baştarafı 1. Sayfada
kai Atasagun'un kolladığını ileri sür-
dü. Ataç'ı "operasyonlar dairesT gi-
bi önemli birgöreve Atasagun' un ge-
tirdiğini savunan Eymür, "Eşimin
Ataç'la ilgiliteşebbüsleriniAtaç'a Ut-
direrek onu eşime karşı laşjkırtmış ve
neticede ABD'ye tayinimizden Önce
Yavuz Ataç'ın beiine silah koyarak
eşimi makanıındatehditetmesine ve
birbirierijle \umruk yumruğa gir-
meierine neden olmuştur. Eşime de
haksız >ere disiplin cezasının verüdi-
ği buoiaydanhemen önceAtaç'ı met-
resi olan Neyzi isimli kadınla birlikte
yurtdışı operasyonuna yollayan Şen-
kal Atasagun'un kendisidir. Keza
Alaattin Çakıcı">i MTT'e empoze e-
den de yine kendisidir. Bunlan eşleri
dahfl MİTcamiası biByor" dedi
Kırmızı pasaportun kimler tarafın-
dan verildiği. Çakıcı 'yı kimlerin gö-
revlendirdiği, Birdal saldınsmmkilit
ismi Mehmet Kulaksızoğhı'nun kim-
lerin himayesiflde olduğunun ortaya
çıkacağını belirten Eymür, Yavuz
Ataç ve Kaşif Kozinoğlu'nun MÎT'te
kimlerden hirnayegördüğünün de ya-
kında açıkhğa kavuşacağmı bildirdi.
'' Geçnâşte Türk İntikam Tugayı'nı
• canlandırma gırişimlerinde bulunan
ruın Mikail San veya
Nafîz Karacan sahte kimlikleriyle
Birdal suikastmı azmettirdiği iddia
ediliyor. Birdal suikastınm finansörü
olduğu öne sürülen Semib Tufan Cü-
latUy. Kulaksızoğlu'nun Ya\uz A-
taç'ın adarrn olduğunu iddia ederek
"Kendisi sık sık Pekin'e Ataç'ın yam-
na gidip gelİTOrdu" demişti.
Kozinoğlu'nun adı ise haftalık Ay-
dınlık dergisi tarafından ortaya atil-
mıştı. Kozinoğlu'nun Şincan bölge-
sindeÇin'e karşı mücadele eden kad-
rolan egittiği öne sürülüyor. Diğer bir
iddia ise Kozinoğlu'nun Özbek Gene-
ral Dostnm'un birliklerini eğitmek
üzere Özbekistan'da olduğu yönünde.
MİT yönetimine yakın kaynaklar-
dan sızan bılgılere göre ise Eymür ve
Ataç aynı ekipte yer alıyorlar. Bazı
MtT yetkiliieri, Çakıcı'nın üzerinde
ele geçirilen kırmızı pasaportun teş-
kilattan verilmedifini savunurken
Ataç'ın Çakıcı'yla bağlantısının ke-
sin olduğunu, Ankara"ya çağnlan
MİT mensubunun pasaportu kişisel
inisiyatif ve becerisiyle verip verme-
diğinin araştınldığını söyledıler. Çil-
ler döneminde teşkilattaki başıbo-
zukluk ve emniyet ile teşkilat arasm-
daki çekişmenin yaşandığı sırada
müsteşar olan diplomat kökenli Sön-
nıez Kök^ai y^aklaşık 6 ay önceyapı-
lan biroperasyonlaTûrkiye'nin Fran-
sa Büyükelçisi olarak atandı. Yerine
ise Köksalla Eymür-Ataç yûzünden
çatışmaya girerek Londra'ya gönde-
rilen Şenkal Atasagun atandı.
Atasagun, Vılmaz'ın desteği ile
MİT içindeki çete bağlanalannı te-
mizlik işini başlattı. Bu çerçevede
Eymür ve Ataç hakkında da Çakıo
ile bağlantılan ve suçlu kişilerin MÎT
adına çalıştınlması gibi suçlardan ay-
lar önce hakJannda soruşturma baş-
latılmıştı.
DGM, olayda adı gecen isimlerle
ilgili olarak MÎT'e başvurmayı ka-
rarlaştınrken; Birdal'ın avukatlan,
Çakıcı'nın yakaianmasından kısa bir
süre önce Ankara 1 No'lu DGM Baş-
kanlığı'na dilekçe vererek Yavuz
Ataç, Mehmet Cemal Kulaksızoğlu,
Duran Fırat ve Mikail San hakkında
işkm yapılmasını istemişlerdi.
Öte yandan Maliye Bakanı Zeke-
riyaTemiad, Çakıcı'yla baglantıh şir-
ketlerle ilgili incelemeye ilişkin soru
üzerine, Maliye Bakanlığı'nın yü-
kümlülükleri nedeniyle belli bir aşa-
mayagelmeden açıklama yapamaya-
cağını belirterek, "Yasalann MaH-
ye'veyüklediği görevier bu aşamadan
öncede yapdıyordu,yapdmavada de-
vam ediİiyor" dedı.
luSavaş raporu ömeğinde olduğu gibı "dev let sır-
n" olarak değerlendirmeyi düşünüyor musunuz?
Çakıcı'nın uzennde ele geçirilen bantlar ve diğer
belgeleri kamuoyuna açıklayacak mısıruz? Yoksa
bu bant, bilgi ve belgelenn Yalçın Özbey olayın-
da olduğu gibi belli bir süre sonra ımha edilmesi
mi düşünülmektedir?
# Son yıllarda yaşananlar göstermiştır ki dev -
letin en saygın kuruluşu ve devlet güvenhğinin
önemli bir güvencesi olması gereken MİT. asıl ış-
levınden uzaklaşarak bir Mafya Istihdam Teşki-
latı görüntüsü oluşturmuştur. MİT içi hesaplaşma
ve ekipleşmelerin MİT personelinin eşleri tarafın-
dan bile gazetelere manşet olabildiği bugünlerde
MlT'in gerçek işievine yeniden kavuşabılmesi
için ne tür önlemler düşünüyorsunuz? Mehmet
Eymür'ün eşinin MİT Müsteşan Şenkal Atasa-
gun'u doğrudan itham eden ve basında yer alan
iddialanyla ilgili olarak ne
işlemler yaptmız?
# Çakıcı'nın üzerinde ele
geçiriİen belgelerde adı ge-
çen kişiler veya kurumlar
hakkında kim olursa olsun
veya hangi kurum olursa ol-
sun. daha önce halka verdi-
ğiniz, "Susurlukolayınınçö-
zülmesi konusunda >apabi-
leceginı her şeyi yapmazsam
başbakanlık bana haram ol-
sun" sözünüz doğrultusun-
da davranacağınızı ve gerek-
lı soruştunnalan açacağını-
zı taahhüt ediyor musunuz?
MİT görevlisi Yavuz
Ataç'ın, Alaattin Çakıcı ile
ilişkılerıni resmi makamlar
kanalıyla 3 ay önceden öğ-
renmiş olduğunuz iddia edıl-
mektedir. Buna rağmen anı-
lan kışi ve ekıbı görevde tut-
manızın nedenlerı nelerdir?
9 Yavuz Ataç ve MtT içe-
risinde birlikte hareket ettıği
bazı kışıleri merkeze alma-
nızın ardından Hakkâri'de
görevlendireceğinız ıddıa
edilmektedir. Ülkemızin en
hassas ve uyuşturucu kaçak-
çılığı güzergâhının başlan-
gıç noktalanndan bırı oldu-
ğu söylenen bu yöremize,
yasadışı suç örgütleriyle irti-
batlan yoğun iddialarla gün-
deme gelmış kişilerin atan-
ması büyük tehlıke yaratma-
yacak mıdır?
sı elvermediği için
MİT telefon dinleme
izni isteyecek kadar
başbakana kimi du-
yarlı konularda bilgi
veriyordu.
Bugün bir numa-
ralı yetkilıler "bilgi-
sizlikten" yakınıyor.
Olacak şey mi?
Bılgı kaynakları
da ortada: Damad-
ı Şehriyârı Erkan
Gürvit'te evrensel
Bey'in iktidarı za-
manında Hiram
Abas Çatlı ve ben-
zerlerinin devlet
adına gördüğü işle-
rin belki de envan-
teri vardır. Fakat ne-
dense Kenan
Bey'e, o zamanki
yönetici kadrolara
ve ondan sonra ge-
lenlere Çatlı ve gıbi-
leri hakkında soru
yöneltilmiyor.
Daha başka dik-
kati çekici tuhaf
olaylarvarki.yöne-
ticilerimiz hâlâ üze-
rine gitmemekte di-
reniyor.
Bir tarihte MİT ra-
poru adıyla nam sa-
ianolayınbirincı de-
recede sorumlusu,
raporu yazan Meh-
met Eymür'dü.
Korkut Eken de
aynı sepette yer alı-
yordu. Bu ikili Şaibe
Hanım'ın iktidarın-
da MlT'e, MlT'ten
emekli Nuri Gün-
tjeş de aynı dö-
riemde başbakanlı-
ğa.uzman atandı.
j,Geçmişleri bili-
5fen. adları olaylara
karışmış kişiler ye-
«den göreve, hem
4B devletin sıriarını
itaşıyan, gizli istıh-
baratla yönetime
^Mifrnet veren kuru-
Ju§lara neden atan-
Bu ıkilemleri içe-
tpn sorular, himaye
jgpren sorumlularca
açıklanmadıkça bır
.yş*e varmak...
Sağlıklı sonuçlar
ı mı?
KULTUR • SANAT 293 89 78 (3 HAT)
•>Jüfus cüzdanımı
," ' kaybettim,
hükümsüzdür.
'.FÎLİZAYDIN
açıkhavada ISAFBANBOLU
SİNEMA
MCK olağan toplantısı
rtfascnu soen trUya
25Sah
Titanic
26 Çarşamba
Lolita
Saak21.00
A K A D E M İ
SANAT İLETİŞİMİ
25 1 1 2 9 9
DARUŞŞAFAKA
ÇET:N BERKMEN
SPOR TESISLERI
M A S L A K
IZNIH
Bf jareö artı eseln ote janda dogal
QL2e*lden w rnasrr»^ go(u uzennde
suiûlen bır gttm oağı MİOtCA
06 Eylül - 20 Eylül/Pajar
â 7 0OO.0O0U.
BOZCAADA-TRUVA
tnsaan sa» ie \a «e jarm Toıra
28-30 Ağustos-ie-20 Eylül
HgyyPaM, 19.500.000.TL
T u R ı z M
0216-4189773
;: Kültür
Sanat yrr?
5 jlanlarınız / | 1 %
i İçin: ' V;
o 293 89 78 İ
-: (3 hat) ?
ÇATI, serin ortamı
Sıcak hizmetiyle
Dostlarını bekliyor.
OTOPARK ücretiniz bizden
Tel:251 00 00
GJTIRcsMurant - B<<r
Türkiye'de İlk Defa
MEŞHUR RESSAMLARDAN
Özel Olarak Kabartılmış
TUVAL ÜZERİNE
REPRODÜKSİYONLAR SERGİSİ
14 Ağustos-3 Eylül 1998
-THE-
MARMARA
1 S T A N B U L
OPERA SANAT KORİDORU
Bürokrasiye 4
mafya
operasyonu' geliyor
ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Milli Güvenlik Ku-
rulu (MGK.), ağustos ayı ola-
ğan toplantısında ülkücü maf-
>ayla yürütülen mücadelenın
her bakımdan desteklenmesi
ve izlenmesi konusunda görüş
birliğine vardı. Fransa'da tu-
tuklanan ülkücü mafya liden
Alaattin Çakjcı"njn yakalan-
masının ardından yaşanan ge-
lişmelerin gündeme gelmedi-
|i öğrenilirken toplantıda, ya-
sadışı organizasyonlar ve çı-
kar gruplanna kanşan bürok-
rasi kadrolannın devletten te-
mizlenmesi konusunda karar-
lılıgın altı çizildi.
MGK ağustos ayı olağan
toplantısını. dün Cumhurbaş-
kanı Süleyman Demirel baş-
kanlığında yaptı. 5.5 saat sü-
ren toplantının ana gündem
maddesini ülkücü mafyayla
mücadele konusu oluşturdu.
Toplantıda, Emniyet Genel
Müdürü Necati BUican ile MİT
Müsteşan Şenkal Atasagun.
MGK'nin mayıs toplantısında
alınan kararlar dogrultusunda
gerçekJeştinlen operasyonlar
ve ülkücü mafyayla mücade-
lede gelınen aşamayı kurul
üyelerine aktardılar.
MGK'nin dünkü toplantı-
sında, beklentilerin tersine
Alaattin Çakıcı"nın yakalan-
dığı operasyonun aynntılan
gündeme gelmedi. MGK gün-
demı 1 ay önceden belirleni-
yor ve konuşulacak konu hak-
kında raporlann hazırlanma-
sına gündemin belirlendifi
günden itibaren başlanıyor.
Toplantıda, devlet içinde ya-
sadışı oluşumlara destek ve-
ren bürokratlann tasfiye edil-
mesi sürecinde gerekli işlem-
lenn yapılmasının ve kesin
mücadele konusunda kararhlı-
ğın altı çizildi. Toplantıda, ku-
rul üyelerinin polisin son ope-
rasyonlan nedeniyle emniyet
teşkilatına takdirlerini ilettik-
leri de öğrenildi. Toplantının
ardından MGK Genel Sekre-
terlığf nden yapılan açıklama-
daşöyledenildı: "MGK'dege-
çen bir ayhk dönemde ütke ge-
nelinde mejdana gelen yasadı-
şı olaylar ve güvenlik makam-
lannca vürütülen faahveder
gözden gecirümiştir. Aynca or-
ganize suçlar ve bu konudaki
gelişmeler hakkında kurula
bilgi sunulmuş olup. yapılan
değeriendirmede organize suç-
lara karşı yürütülen mücade-
lenin her bakımdan desteklen-
mesi ve izlenmesi >önünde gö-
rüş birliğine vanlnuşbr."
MGK'nin ıkınci önemli
gündem maddesini ise Kıbns
sorunundakı son gelişmeler
oluşturdu. Toplantıda. ABD
Dışişleri Bakanlığı Özel Ko-
ordinatörii Thomas Miller'in
geçen hafta Ankara'da gerçek-
leştirdiği temaslar sırasında
gündeme getirdiği öneriler de-
ğerlendirildi. Toplantının Or-
man Bakanı Ersin Taranoğ-
lu'nun da katıldığı bölümün-
de, Gelibolu Milli Parkı'nın
geliştirilmesine ilişkin çalış-
malar gözden geçirildi. Top-
lantıda, 1915 yılında Çanak-
kale Boğazı ve Gelibolu yan-
madasında meydana gelen sa-
vaşlar sonunda kazanılan za-
ferlerin anısını canlı tutacak
eserin ortaya çıkarılmasını
sağlayacak Gelibolu Tarihı
Milli Parkı'nın Gelıştırilmesi
Projesi ile ilgili çalışmalar
hakkında kurula bilgi sunul-
du. Toplantıda, dış politık ge-
lişmeler de değerlendirilirken.
Türkiye'nin banş, ıstıkrar ve
güvenliğine atfettigi önem
çerçevesinde mevcut sorunla-
nn banşçı yollarla çözümüne
yönelik aktıf çabalann karar-
lılıkla sürdürülmesınin gereği
üzerinde duruldu. Kuzey I-
rak'taki son gelişmelerin ma-
saya yatınldığı Türkmenlerin
hedef olduğu saldınlar da de-
ğerlendirildi.
Irak Kürdistan Demokratik
Partisi (IKDP) bırlikleri 8
Ağustos'ta Türkmen kuruluş-
lannın bınalanna saldın ger-
çekleştirmişlerdi. Saldında
bazı Türkmenler yaşamını yi-
tirmiş, bazıları yaralanmış.
yağma olaylan da yaşanmıştı.
Toplantıya son kez katılan
Genelkurmay Başkanı Orge-
neral tsmail Hakkı Karadavı
ile Jandarma Genel Komutanı
Orgeneral Fikret Özden Boz-
tepe, MGK üyelerine veda et-
tiler.
G Ü N D E M MUSTAFA BALBAY
• Baştarafı 1. Sayfada
"Benim sadıkyârim kara topraktır." Sonra kaçı-
nılmaz bir görevi anlatır gibi devam etti:
"Türkiye'den ne zaman bir devlet büyüğünün
geleceğini öğrensek davul zurnayla yoia çıkanz."
Almatı Havaalanfnda da, "bilet mafyasından"
Mirza'nın sayesinde kurtuldum. Mirza'nın özlem-
lerinden biri Türkiye'ye gelmek ama, işte biraz bo-
zulduğunu düşünüyor! Pamukkale resimli takvim
kullanıyormuş. Sordu:
"Gerçekten o kadar beyaz mı?"
Konuyu değiştirdim...
Semerkand'da Uluğbey Rasathanesi'nin girişin-
de ziyaretçilere rehber almak isteyip istemedikle-
ri soruluyor. Görevli, iriyarı bıyıklı, pehlivan gibi bir
genç... Türkçe, "/I
?ertöerWm"diyesordum. Karşı-
lığı "Türkiye'den misin" oldu. Kendini tanıttı:
"Ben, Nadirbeg."
Devam etti:
"Rehberişte bu... Ikramettin.. Akkoyunludur."
Güleryüzlü, esmer, bıyıklı bır genç. Takıldım:
"Akkoyunlu devleti çoktan yıkıldı. Sen nereler-
desin?"
Tarihin içinden çıkıp gelmiş, az sonra çekip gi-
decekmiş gibi bir edayla, sanki basit bir sofra ku-
ruluşundan söz ediyormuş havasında karşılık ver-
di:
"Devlet yine kurulur..."
Nadirbeg araya girip, Akkoyunlulan tanıttı:
"Bunlar, kışlak bulup yaşaydı. özbekler kız ve-
rip almaydı... Tacikler vereleydi..."
Sordum:
"Kimler var buralarda ?"
Nadirbeg sanki sabah kendi eliyleyerleştirip gel-
miş gibi tek tek sıraladı:
"Şu karşı Amankutan 'da Kızılbaşlar var, Zineli,
Koziçi kabileleri var. Pestergan Vadisi'nde türier-
den tümü var... Lakin özbek Türkmen görüşebil-
mez."
'Parçalanma bitmedP
Önümüzdeki yüzyıl, Asya coğrafyasının çok ko-
nuşulacağı bir dönem olacak. Bu, istem-öngörü-
den öte yaşanmakta olan bir gerçek. Bu coğraf-
yada yaşayan insanların nasıl şekilleneceğini ön-
görmek ise güç.
Görünen o ki, tarihsel kökler yabana atılması
olanaksız biçimde gidışi etkileyecek. 15-20 gün-
lük bir gezide bölgenın yapısıyla ilgili kesin sapta-
malar yapmak olanaksız. Ancak, köklerin kaybol-
madığı; çöl kumunun ortasında kalsa da, dağ ba-
şında unutulsa da yeşermeye hazır dirilikte durdu-
gu, bö'ge insanının arasına bıraz dalınca hemen
anlaşılıyor. .t ,.,,
Hazar'ın doğu ucu Türkmenbaşı'ndan batı ucu
Bakû'ya feribotla geçtim. Kamara arkadaşım Azer-
baycanlı Ramiz Bey, 60'ında.. 23 yılı Moskova'da
geçmiş yeni iş alanlarına hazırlanan bir kişiydi.
"Sovyetler Biıiiği'nin dağılmasından sonra du-
rum" derken sözümü kesti:
"Dağılma bitmedi."
- Sırada ne var?
"Rusya Federasyonu... Kafkaslardağılacak. Ta-
tarlar, Sibirya'daki Türkler çözülecek..."
Ramiz Bey, Türkleri şöyle tanımlıyor:
"Bir gözümüzü açtık ok attık, iki gözümüzü aç-
tık kılıç çektik, silkelenip ata bindik... Sonra uyku-
ya geçtik..."
Asya'daki Türklerin sayısı, kökeni bir yana, sa-
dece kökeni Türkçe olan dil sayısı 25. Bakû'da 77
yaşındaki dünyaca ünlü ressam Mikail Abdulla-
yev ile atölyesindeki sohbetimizde, konu bölge
coğrafyasına gelince gülümseyip şu sözü söyledi:
"Her bir işte kara bahtım..
Karpuz kestim ak çıktı..."
'Gazeteci Adalı'yı
TtT öldürdii'AMC\RA (Cumhuriyet
Bürosu)-Insan Haklan Der-
neği Genel Başkanı Akın
Birdal'ın avukatlan. adı ye-
niden sahneye çıkan Türk
(Türkçü) İntikam Tuga-
yı'nın (TlT) "gizli güçleri
perdeleyen bir kartvizit'" ol-
duğunu. 1996 \ihnda Kıb-
nslı gazeteci Kutlu Ada-
h'nın öldürüldüğü olayı da
bu örgütün üstlendiğinı be-
lirttiler.
Akın Birdal'ın avııkatlan
tarafindan DGM'ye verilen
dilekçede, TlT adının
1970"li yıllardan itibaren bı-
lindiği kaydedilerek TlT'ın
bir örgütsel yapı olarak 12
Eylül döneminde ilk MHP
davası iddianamesinde
"bağh kuruluşlar" başlığı
altında yer aldığı anımsatıl-
dı. TlT'in. faili meçhul sı-
yasal cinayetlerde "kartvi-
zft" olarak kullanıldığı be-
lirtilen dilekçede şöyle de-
nildi: "IİI,aralanndabiBm
adamlan, sendika yönetici-
leri, aydınlar ve devrimci
gençlerin öldürülroesinin,
Güne>doğu'da 90'h \ıllarda
faili meçhul siyasal cinayede-
rin ve 1996 yıiında Kıbns'ta
gazeteci Kutlu Adalı'nın öi-
dürülmesinin sorumhıluğu-
nu üsdendi. TİT'in bir kart-
vizit olarak kullanıldığı, ger-
çekpolitik irade>e sahip giz-
li gücü perdeleme işlevi gör-
düğü, NATO ülkelerindeki
Gladio türü örgütienmenin
\önlendirdiği pekçokörgüt-
lenmeden birisi olduğu, ki-
taplara geçmiş, basında de-
ğerlendirmelere konu ol-
muştur. Biz vanılsama içeri-
sinde olmavacağız. Btzi, TtT
adı değil, niteüği ügilendiri-
yor. Şejierin aduıuı değişme-
sl niteüğinin değişmesi anla-
mına gelmez."
Emniyet Genel Müdürlü-
ğü Terörle Mücadele Hare-
kât (TEMÜH) Daıre Baş-
kanlığı 'ndan yapılan açıkla-
mada. Türk İntikam Tugayı
ile ilgili çalışmalann henüz
tamamlanmadığı bildirildi.
Gazetemızde 19 Ağustos
günü "Emni>ettenDGM'>«
rapor, ülkücüler576 kişh i ÖJ-
dürdü" başlığıyla yayımla-
nan haber üzerine dün açık-
lama yapan TEMÜH Daire
Başkanlığı, bu konuda şu
anda hazırlanmış bir rapo-
runbulunmadıSını kaydede-
rek "Ankara 1 No'lu DGM
tarafindan ilk olarak 20
.Ağustos tarihinde intikal e-
den yazıvla anılan Örgüt hak-
kında bilgi talep edilmiş, ko-
nu ile ilgili raporun haarlık
çabşmalanna ilgili birimler-
İe koordineli şekilde devaın
edilmektedir'' denıldi. Açık-
lamada, söz konusu haberde
yer alan TEMÜH Daire-
si'nde görevli üst düzey bir
yetkilinin açıklamalaryaptı-
ğı hususunun gerçeklere ay-
kın olduğu ileri sürüldü.
Ankara 1 No'lu DGM
Başkanlığı. İHD Genel Baş-
kanı Akın Birdal'a yönelik
suikast girişimi ile ilgili ola-
rak geçen duruşmada, sanık-
lardan Cengiz Ersever'in an-
Iatımları üzerine, Emniyet
Genel Müdürlüğü'ne yazı
yazarak TlT diye bir örgü-
tün bulunup bulunmadığı,
varsa eyiemlerinin neler ol-
duğu konusunda bilgi iste-
mişti.