Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CumhuriyeC
tmtiyaz Sahibi: Berin Nadi
Genel Ya\ın Yönetmenı Orhan Erinç
• Genei Yayın Koordmatöru HikmetÇe-
tinkava # Yazıışlen Müdüru Ibrahim
Yddız • Sorumlu Müdur Fikret İlki/
• Haber Merkezı Muduru Hakan Kara
• Görsel Yönetmen Fikret Es«r
D15 Hdberler Şinasi Daııışoğlu 0 l^ıhbarat Cengiz
\ ıldırım 4t fct,onomı Mehmet Saraç # Kültür
Handan Şenköken 0 Spor Vbdülkadir Y ücetman
0 Makdlelcr Sami Karaören 0 Duzeltme Abduüah
V aacı 0 rotoğrat Erdoğan Köseoğlu 0 Bılgı-Belge
Edibe Buğra 0 Yurt Haberlen Mehmet Faraç
Ya\ın Kurulu İlhan Selçuk
(Başkanl. Orhan Erinç. Okta>
Kurtböke Hikmet Çetinka\a.
Şâkran Soner. Ergun Balcı,
İbrahim \ ıldız, Orhan Bursaiı.
Mustafa Balba\. Hakan Kara.
AnkaraTcmsilcısı Mustafa Balba> AıanjrkBuhanNo.
125.Kat4,BaLın]ıklar-AnkaraTel 419Ş020(7hat). Faks.
4195027 0 Izmır Temsılcısı Serdar Kızık, H. Zıya
BK 1352 S 2 3Te! 4411220. Faks 4419! 17 • Adana
Temsılcısı Çetin \ iğenoğlu, InonuCd. 119 S N'o:l Kat. 1,
Tel 363 12 11. Faks. 363 12 15
Müessese Mudurü Üstün Akmen #
Koordınatör Ahmet Korulsan #
Muhasebe Bülent \ener#ldirc HİBOin
Gûrer • tşlefme Öndcr Çelik • Bıigı-
Işlem Nail tnal t Bı!gısa\ar Sısîem
Mürövrt Çikr • Saüş Fazilet Kma
MEDV'A C: • Vönetım Kuru
Başkanı - Genel Müdür Gûlbı
Erduran 0 Koordınatör Rel
Işıtman 0 Oenel Mudur Yardımcı;
SevdaÇoban Tel 514 07 53
5139580-5138460-61.Faks 51384<
Yayımlayan \e Basan: Yenı Gun Haber Aıansı. Basın ve Yayıncüık A Ş
Tür'kocagıCad 39 41 Cagaloğlu 34334 lst PK. 246 tstanbul Tel. (0212) 512 05 05 (20 hal) Faks 10 212)513 85 95
25AĞUSTOS 1998 İmsak: 4.42 Güneş:6.16 Öğle: 13.13 tkındi: 16.56 Akşam: 19.57 Yatsı: 21.55 www.cumhurivet.com.t
Dünyadaki iklim
değişimi
• ANKARA/NEW YORK
(UBA) - Binlerce yıl önce
ortaya çıkan Antarktika
kıtasının yaşanan iklim
değişikliklerini önceden
haber verici bir özelliğe
sahip olabıleceği bildirildi.
The New York Times'rn
haberinde, Antarktika
buzullannın dibinden
çıkanlan buz örnekleri
üzerinde yapılan
incelemelerde, küçiik çapta
ısı artışı tespit edildıği
belirtildi. Araştırmacılann
bu tespiti, son derece hızlı
değişen hava sıcakJığının
bir ön habercisi olarak
değerlendirdiği ifade edildi.
habersiziz
• ANKARA(ANKA)-
Türkiye'de göz sağlığının
önemsenmedifi, nüfusun
yansına yakınının ise görme
sorunu yaşadığı belirtildi.
OPStAD Demeği Genel
Sekreten ve Göz Doktoru
Nejat Kayın, Türkiye'de, en
fazla yakını görme sorunu
bulunduğunu belirterek,
yalnızca ögrenim çağında
15 milyon, 40yaşın
üzerinde ise 15 milyon
olmak üzere 30 milyon
kişinin yakını iyi
göremediğinı belirtti.
Kayın, "fnsanın senede en
az bir kez göz doktoruna
giderek göz sağlığını
kontrol ettirmesi gerekır.
Ancak halkımız bu konuda
bilinçsiz olduğu ve göz
muayenesini ek masraf
olarak gördüğü için doktora
gitmiyor" dedi.
Bastonculara BM
• ZONGILDAK(AA)-
Zonguldak'ın Devrek
ilçesinde yapılan dünyaca
ünlü "Devrek
Bastonlan"na, Birleşmiş
Milletler (BM) 25 bin dolar
hibe yardımında bulundu.
67 Devrek Bastoncular
Derneği Başkan Yardımcısı
Mürvet Okur, bölgede,
halen 14 baston ustasının
mesleğini yürüttüğünü
belirtti. Bastonculuğun
kalkınması için Anadolu
Kültür ve Sanat Evi 'ne
(ARASTA), Birleşmiş
Milletler Türkiye
Temsilciği'ne sunulmak
üzere "Devrek Kızılcık
Ağacı Yetiştirme Projesi"
hazırlattıklannı kaydeden,
Okur, proje kapsamında,
kızılcık agaçlanndan oluşan
meyveleri de
değerlendirmek amacıyla
kooperatif kurduklannı
kaydetti.
AÖF'ten yeni
uygulama
• ESKİŞEHİR(AA)-
Anadolu Üniversitesi
Açıköğretim Fakültesi
(AÖF) Jktisat ve Işletme
fakültelerinin sürekli
önlisans programına bağlı
bölümlerinde, daha önceki
yıllarda sorulmuş sınav
soruiannm buiunduğu
kitapçıklann satışına
baslandı. AÖF
öğrencilerinin, 1997-98
öğretim yılı soru
kitapçıklanna, 80
Açıköğretim ll Bürosu'ndan
ulaşabilecekleri ve soru
kitapçıklannın, 150 bin
liraya makbuz karşılığı
satılacağı bildirildi.
'Bir Dinozorun Anılan' kitabıyla büyük yankı uyandıran yazar, gazeteci Metin Toker'i yanıtladı
Urgan: Hümanist değil koıııiiııistimCELALYILMAZ
İZMİR - "Bir Dinozorun Anıla-
n" kitabıyla bir anda Türkiye'nin
gündemine giren Prof. Dr. Mîna
Urgan. yazar Metin Toker' in "Sev-
giii Mînacığım, sen kendini komii-
nist sanan hümanistsin" değerlen-
dirmesine tepkı göstererek "Ben
hümanist değil komünistim" yanı-
tını verdi. Urgan, Toker'in niteleme-
sinin çok yanlış olduğunu vurgula-
yarak "MetinM tanıdığunda o daha
kısa pantolonluvdu" dedi.
u
Bir Dinozor'unAnılan" kıtabı-
nın yazan Prof. Dr. Mîna Urgan, Me-
tin Toker' ın Bodrum'da kaleme ala-
rak Milliyet gazetesindeki köşesı
aracılığıyla Urgan'a gönderdiği
mektubunu Gökova'dan yanıtladı.
Toker, 16 Ağustos'ta "Bir Dinozo-
ra.Mektup" başlıklı yazısında Ur-
gan'ın kıtabından alıntılar da ya-
parak şu değerlendirmelerde bulu-
nuyordu:
"Kitabının beni en çok eğlendiren
kısımlarından biri 'politik aptaüı-
ğının komik hikâyesi" oldu. Kendi-
ni komünist biliyorsun ya, tabıi
TİP'e girmişsin. O bölümii hatıriı-
yor musun : '...TİP'in bir kongre-
sindearkadaşlanm MehmetAli A>-
bar ile Behice Boran'ı dinledikten
sonra ikisinin ne güzel konuşrukla-
rııu, parti işlerinin ne kadar uvum
içinde yürüdüğünü sövleyerek çık-
üm o toplantıdan. Öteki partililer -
şu zavaİlı budaiaya bak- dercesine
acıvarak bana baktılar. Çiinkü o
toplantada sevgili dostlanm tam
karşıt politikalar güderek birbirle-
rine girmişler meğer. Bir siire son-
ra da parti bölündü zaten' diyorsun.
Hani Marksistierin meşhur 'güler-
>üzlü sosyalizm" tartışması."
Toker, bu degerlendirmesinden
sonra da "Mjhaağun,sen 'politik ap-
tal' değil. sadece 'kendini komü-
nist sanan bir hümanist'sın de on-
dan.. Senhepöyleolmuşsun vese-
nin gibi daha ne kadar iyi yürekli
hümanist tanımışımdır ben. Zaten
bu 'Ben nasıl $os\alist oldum?" hı-
kâyenden de belli değil mi?" sonu-
cuna \ arıyordu.
Kitabı 25 baskı yapan Prof. Dr.
Mîna Urgan. Gökova-Akyaka'da
geçen hafta sonu düzenlenen "Na-
il Çakırhan ve Sanaü" konulu etkin-
lık öncesinde Toker'in mektubuna
ılışkin sorulanmrzı yanıtlarken şun-
lan söyledi:
"Metin Toker'in 'kendini komü-
nist sanan bir hümanistsin' nıtele-
mesıni doğru bulmuyorum. Yani
ben komünistim. hümanist degi-
lim. Her komünistin bir hümanist
yanı vardır. Ancak. ben hünamiz-
mayı aşmış bir insanım. Kendime
çok daha başka bir düzeni ideal
edinmişim. Sadece ben iç politika-
dan, güncel politikadan anlamıvo-
rum. Ama ne düşündüğüm falan
gayet net kafamda. Güncel siyasi
şeyleri anlamıyorum. Saf bir ya-
nım var benım."
Taüh Rıfkı i\i babaydı?
~
Mîna Urgan. Toker'in -Sevdiği-
nisö>!ediğin Falih Rıfkı hakkında-
ki'kendi özoğlunu on ikiyıl\attığı
psikiyatri koğuşunda ancak bir tek
kez, benim zorumla görmeye gitti'
tesbitin, onun herhangi bir sevgiye
la\ ık olup olmadığını bana çok dü-
şündürttü." bıçımındeki yaklaşımı-
na "Falih Rdkı'yı sevmenıem içinçok
köfü ve nankör bir insan olnıam ge-
rekir" sözleriyle tepkı göstererek
-Falih Rıfkı bana kârşı çok iyi bir
iivev baba> dı. Babaya ihtiyaç duy-
duğumda. annemle evlendiğinde 4
yaşındaydım. Boşanmalanna ka-
dar, yani ben 15yaşına gelinceye ka-
dar biriikteolduİcÇok çokiyi ve sev-
gi dolu bir üvev baba oldu" yanıtı-
nı verdt.
Kitabında eşi Cahit Irgaftan "hiç
bahsetmedigj" eleştırilerini saçma
buldugunu \e önemsemediğinı be-
lırtenİJrgan, "Neden kişisel hava-
tımdan bahsede\im. Saçma bunlar.
Teşhircilik mi yapacağun. Hiç akhm-
dan bile geçmez. Onlar özel şeyler
ve bana ait" diye konuştu.
Mîna Urgan
kitabında eşi
Cahit
Ir^t'tan söz
etmemesini
eleştirenleri
şöyle
yanıtlıvor:
Neden kişisel
hayatımdan
bahsedevim.
Saçma
bunlar.
TeşhircUik mi
yapacağım.
Hiç akJımdan
bile geçmez.
Onlar özel
şeyler ve
bana ait
YAR1N AÇIUYOR
İzıııir
Fuarı'nın
67.yıh
tZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) -
Uluslararası Izmır Fuan, yann 67. kez
kapılannı ziyaretçilere açıyor. Ulusla-
rarası bölümü 3, ulusal bölümü 10 Ey-
lül'e kadar sürecek olan fuara, Birleşmiş
Milletler'le biriikte 44 ülke ve 432'si
yurtdışından olmak üzere toplam 1607
firmanın katılacağı bildirildi.
tzmir Büyükşehir Belediye Başkanı
Burhan Özfarura. Izmır Furcılık Hiz-
metleri Kültür v e Sanat İşlen AŞ Yöne-
tim Kurulu'yla (IZFAŞ) biriikte, 67. Iz-
mir Enternasyonal Fuarı (İEF) konusun-
da dün bir basın toplantısı düzenledi.
Cumhuriyetimizin 75. yılım kutladığımız
bir zamanda Izmir Fuan'nın da 67. kez
kapılannı ziyaretçilere açma başansını
gösterdiğini belirten Özfarura. "Fuar
kurulduğundan bu >ana geçen süreç içe-
risinde Türk ekonomistne büyük katkı
sagiamış.>alnız Iznıir'in değil zymzaman-
da bölgenin kalkınmasına, canlüık ka-
zanmasına büyük destek verTniştir" de-
di.
Geçen yıl fuann ekonomiye katkısı-
nın 6 trilyon lira olduğunu vurgulayan Öz-
fatura, bu yıl 10 trilyon lira gelir bekle-
diklerini açıkladı. Ozfatura fuarla ilgili
şubilgilen verdi: "Buyıl55ülkeninbay-
rağının dalgalanacağı tzmir Enternas-
yonal Fuan'nın onur konuğu Hindis-
tan'dır. Fuar kapsamında düzenlenen
İşadamlan Günleri' 27-28-29 .Ağustosta-
rihlerinde, 15.00- 18.00saatleriarasuıda
gerçekleştirilecektir. Fuan ziyaret eden
profesyonel ziyaretçilerin görüşnıeterini
daha rahat yapabilmeleri için Lozan Ka-
pısı girişinde 'işadamlan ofisı" oluşturu-
lacakür. Fuar süresince çeşitli \anşma-
lar, halk danslan gösterileri, konserier
ve çekilişler de yapdacaktır."
Açılışta Çiller yok
Ozfatura, basın mensuplannın soru-
su üzerine, Başbakan Mesut Ydmaz'ın
açılış törenine katılıp katılmayacağının
belli olmadığını, ancak Tansu Çiller'in
katılmayacağını söyledi. Öte yandan İZ-
FAŞ tarafından 10 Eylül'e kadar açık
kalacak fuarda 2 bin polisın görev yapa-
cağı, gece 01,00'e, gerekirse 02.00'ye ka-
dar otobüs seferleri düzenleneceği ve
her ziyaretçinin 500 mılyonluk ferdi ka-
za sigortası ile sigortalanacağı da bildi-
rildi Fuar kapsamında yer alacak etkin-
likler ise şöyle belirlendi:
"Gençük Şenliği, Atarürk'ün Sevdiği
Şarkılar KonserL Futbol Turnırv^asLGenç-
lerin Objektifine Yansryan İEF, Basın
YanşmasL, Sanal Fuar, Helikopterruru."
'Şark'ı Söylüyoruz 'a CHP desteği
Cünev doğu'va eğitinı seferberiiği kap-
samında düzenlenen "Şark'ı Söylü-
yoruz" konserieri Zülfü I .i\aneli, Sa-
bahat Akkiraz ve Şükriye Tutkun'un
önceki gün verdiği konserle sürdü.
Harbiye Cemil Topu/lu Açıkhava Ti-
yatrosu'nda önceki gece düzenlenen
konseri CHP Genel Başkanı Deniz
Baykal; CHP İstanbul millervekille-
ri AJgan Hacaloğlu, Bülent Tarda ve
Mehmet Se\igen; Milliyet Gazetesi
Genel Yayın Yönetmeni Derya Sazak
ve Başbakan Mesut Y ılmaz'ın Make-
donya gezisinde meydana gelen tra-
fik kazasında yaralanan Milliyet Ga-
zetesi Ankara Temsilcisi Fikret Bila
ile biriikte izledi. Livaneli'ye Günej-
doğu'lu bir grup çocuk sahnede eşfa'k
ederken, Livaneli, Akkiraz ve Tut-
kun, konserin finalinde sahneyi pay-
laşü. Konsere geç saatlerde katılma-
sı beklenen TBMM Başkanı Hikmet
Çetin geceye gelme> ince Bay kafın ya-
ni boş kaldı. Baykal, Hacaloğlu. Sevi-
gen ve Tanla konseri sonuna kadar iz-
ledi. Konserlerden elde edilen gelir
Türkiye EğJtim GönüJlüleri Vakfi'na
bağışlanacak.(Fotoğraflar: AYKUT
KbÇÜKKAYA)
DEĞİŞİM TEHLİKE İŞARETİ
Bendeki kanser
riskine dikkat
• Uzmanlar, bazı ben tiplerinin normalin
üzerinde kansere yakalanma riski taşıdığmı ve
"Malin Melanom" diye adlandınlan kanser
türüne dönüşebileceğini vurguluyorlar.
İstanbul Haber Servisi -
Vücutta bulunan bazı ben
tiplerinin yüksek oranda
kanser riski taşıdığı belirtil-
di. Uzmanlar, normalden
büyük ya da doğuştan ge-
len bazı benlerin kansere
dönüşme olasılığının dığer
türlere oranla daha fazla ol-
duğuna dikkat çektiler.
Roche uzmanlannca ve-
rilen bilgiye göre, kişide
doğum öncesinde belirlen-
miş olan benlerin çoğu ya-
şamın ilk 20 yılında oluşu-
yor. Benlenn ortalama öm-
rü 50 yıl ve herbirinin ken-
dine has bir büyüme seyn
bulunuyor. Başta yassı, kah-
verengi veya siyah renkte.
çil görüntüsünde olan ben-
ler zamanla genişleyip üze-
rinde siyah tüylerçıkabili-
yor. Birçoğu ise zamanla
yok oluyor.
Uzmanlara göre, benler
güneş etkisi \e bazı stero-
id ilaçlann kullanımı sonu-
cunda koyulaşabiliyor. Er-
genlik ve hamilelik döne-
minde ise koyulaşma, büyü-
me ve sayılanndaki artış bir
arada görülebiliyor.
Pegjşenlere dikkat
Bazı ben tiplerinin nor-
malin üzerinde kansere ya-
kalanma riski taşıdığı ve
"Malin Melanom" diye ad-
landınlan kanser türüne dö-
nüşebileceğini vurgulayan
uzmanlarözetle şunlan kay-
dettiler:
"Bu tip benlerin kansere
dönüşme ihrimali, doğum
sonrası oluşan benlereoran-
la daha fazla ve büyük risk
taşıyoıiar. Benlerin büyük
çoğunluğu sağlık için tehü-
keli değil. Sadece kişide bu-
lunan diğer benlerden daha
farklı bir seyir izleyen, bü-
yüklüğünde, sekUnde veya
renginde ani bir değişim
gozlenen, kanayan,kaşman,
acıvan veya 20'li yaşlardan
sonra bdiren benler tedavi
gerektirebilivor. Bu neden-
le benlerdedeğişim görüklü-
ğünde bir dermatoloğa mut-
laka danışmak gerekiyor."
Tehlike sinyaUeri
• Benin bir yansının di-
ğer yanıyla eş olmaması.
•Benin kenarlannın dü-
zensiz, yayılmış biçimde
olması.
• Benın renk dağılımı-
nın eşit olmaması veya ten
rengi, kahverengı, siyah,
kırmızı, beyaz ya da mavi
gölgelerin olması.
• Benin çapının kalem
ucunda bulunan silgiçapın-
dan daha büyük olması.
Türkiye'de 3 bin rett sendromlu çocuk var
Anormal vücut hareketleri ile kendini belli eden rett sendromu yalnızca kız çocuklannda görülüyor
ANKARA (ANKA)- Anormal vü-
cut hareketleri ve konuşma bozuk-
luğu ile ortaya çıkan rett sendromu-
nun yalnızca kız çocuklannda göriil-
düğü ve Türkiye'de 3 bin rett send-
romlu çocuk buiunduğu kaydedildi.
Rett Sendromlu Ailelerİe Daya-
nışma Derneği Başkanı AbideOzkaL
rett sendromunun yalnızca kız çocuk-
lannda görüldüğünü ve doğumdan 6
ay sonra hastalığın fark edilebıldiği-
ni söyledi.
Rett sendromlu erkek çocuklannın
yaşamadığını belirten Özkal. "Kızço-
cuklannın ise bakımı yapddığında
yaşama olasılığı bulunuyor. Ancak
doğumdan altı ay sonra ortaya çıkan
rett sendromunu anne-babanın iyi
tahlil ederek bir hekime başvurma-
sı uzun zaman akuğından çocuğun fı-
zik \ e eğitim tedavisi de o kadar uzun
zaman alıyor" dedi.
Rett sendromunun otizmden bazı
farklılıklar gösterdiğini kaydeden
Özkal şunlan kaydetti
"Hastalık el ve ayak hareketlerini
kontrol edememe, konuşma bozuk-
luğu, iletişim kuramama, kural tanı-
mazlık,içine kapanma gibi özeilikler
taşıyor. Rett sendromlu çocuklartn
tedavileri de beslenmeleri de sorun.
Bu çocuklann çoğu zaman yüksek ka-
lorili besinler tüketmeleri gerekiyor
\e ömür rnnu bakım istiyor. Bu ne-
denle çocuklann ailelerinin de nıut-
laka bir psikolog kontrolünde olma-
sı gerekiyor."
Rett sendromlu çocuklann mut-
laka fizik tedavi görmesi gerektiği-
ni belirten Özkal, tedavi olmayan
çocuklarda zamanla bel eğriliği \ e
kalça çıkığının görüldüğünü kaydet-
ti. Türkiye'de rett sendromunun gö-
riilme olasılığının 10-12 binde bir
olduğunu kaydeden Özkal sözlerini
şöyle tamamladı:
"Bizde 3 bin rettsendromlu çocuk
var. Hastalık ilk kez 1985 yılında gö-
riildü ve yaklaşık 13 yıldır toplumda
tanınmayan rett sendromunun tanı-
tjlması ve ailelerin bilinçlendirilme-
si için çahşiYoruz. Aileler çocuklan-
nı zekâ özürlü ya da spastik özüıiü
olarak görüyorlar ve bu hastalığın
en azından çocuğun temel işlevlerini
yerine getirmesini sağlayacak bir te-
davisinin mümkün olmadığına ina-
nıyorlar. Bu nedenle yoğun bir bi-
linçlendirme çahşması yüriitüyoruz.
Hastalığın sebcpleri ise bilinmiyor."
IŞILOZGENTURK
e-posta : tan (a prizma. net. tr
O akşamüstü güneş usulca batıyor-
du. fstanbul'unünlüalışveriş\egezin-
ti merkezi Akmerkez'de de sokaklar-
da da insanlar azalmış, herkes evinin
yumuşak sıcaklığma çekilmiştı. Can-
lı dış kapıdan Akrnerkez'in merdiven-
leri görülüyordu. Orada 8-9 yaşlann-
da eski giysileri üzerinden dökülen bir
oğlan çocuğu. merdivenin tırabzanına
çıkıp hızla aşağı kayıyordu. Öylesıne
mutluydu ki her seferinde tam kayma-
ya başlarken küçük bir sevinç çığhğı
atıyordu.
Kapı görevlisi genç adamla biriik-
te onuseyredivorduk. Hıçbırşev umu-
runda değildı. Ka>ıyor, bir daha kayı-
yor \e se\ınç çığlıkları atı>ordu.
Sonunda kapı görevlısıy le biriikte ya-
nına gittik. Kapı görev 11 si ona. merdi-
venlerin herkesin kullandığı bir yol ol-
duğunu, ınsanları rahatsız etmemesı
gerektığini. elınden geldiğince anlat-
maya çalıştı. Ama o, hiçbir uyarıvı
duymamakta direniyordu. Sankı bam-
başka bir dünyada. sev ınç ve mutluluk
çığlıklan arasında, kayıp duruvordu.
Nihavet kapı görev lısı sesını > ukselt-
ti ve "Bu kayma işini biraz daha sür-
dürürse onu en yakın karakola götü-
receğini'', söyledi. Karakol sözü onu,
o anda daldığı mutluluk rüyasından
Akmerkez önünde üç kişiuyandırdı. Kaymayı bir yana bırakıp.
ıncecıksesiyle "Yapmaabi" dedi. "O
zaman üvey babamdangenedayakye-
rim. Benim burada kime ne zaranm
\ar?"
Kapı görevlisi bir an, bir baba şef-
katıyle ona doğru eğilip sordu:
"Senin evin barkın yok mu? Geç ol-
du, gitsene."
O bu kez gülmeye başladı. "Dalga-
\ı bırak abi" dedi. "Beni evde istemi-
yorlar. Bu gece de kıvnlıp bir yerde
uyu>acağım. Hele şu bölgelerden el
a>akbirçekilsin."
Bu kez ben davanamayıp söze ka-
rıştım. Hiç sevmedığım halde nasihat
etmeyebaşladım:
"Evdekilerseni neden istemesinler?
Mutlaka istenmeven birşey \apmışın-
±r, şimdi e*egrt, özürdile. Birdaha yap-
•ia\ acağını sö> le?~
Evet. arada bövle hatalar yapıyo-
rum Sankı avdav aşıyormuşum gibi bir
başöğretmen edasıyla akıl veriyorum.
Allah kahretsin!
O sankı benım sözlerımi bekliyor-
muş. birden makineli tüfek gibi ko-
nuşma) a başladı:
"Ben hiç kimseyt hiçbirkötüiükyap-
mıyorum. Vcdiğim gözeçarpmasın di-
ye sofradan aç kalkıyorum. Ama ben
o evde fazlayım. Ne söylesem, ne yap-
sam kabahat oluyor. Benim şanssızîı-
ğım babamın ölümüyle başladı. Ba-
bam kaynakçıydı, akciğer kanserin-
den ökJü. O öldü, arkasından annem
ve biz iki çocuk beş kuruşsuz kaldık.
Bir süre akrabalann verdikleri) le ge-
çindik, ama onun da sonu geldi. O za-
man annem o adamla evlendi. Adam
evlendiğinde bir şart koşmuş. Kız kal-
sın ama oğlanı >olla. Anam ne > apsın?
Beni nerelerde saklasın? Bu zamanda
bir boğaz bir boğaz. Hani adam za-
manla alışır, diye bir süre e\ de tuttu be-
nL Ama obnadı işte. adam benidüşman
belledi. Yediğim yemek. içtiğim su her
şevl her şeyi bana çok gördü.
Giderek azıttı. Dayağa başladı. Her
an her dakika dövüv or beni. Eli de çok
ağır. Arada anamı da döv ü\or. Sonun-
da bıçak kemiğe dayandı. ben deevden
kaçtım. Bir hafta anca oluyor. Tek be-
ğendiğim sakin yer burası. Kendim kü-
çüğüm ya, bir jerlerde kjv rılıp \atiyo-
rum. Sonra tam yemek vakti lokanta-
lann önünde doiaşıyorum. Çağıran bi-
rileri oluyor. İşte bövle idare edip gidi-
yorum.
Anlartıklan karşısında susup kal-
dım. Aklıma tek bir sözcük gelmedi.
Zaten bu durumda konuşmamn ne an-
lamı var? Yanı başımızda duran kapı
. görevlisi bir an derin bir ıç geçırıp,
"Hadi benimle gel" dedi. "ben de az
ötede kamımı doyuracaktım, biriikte
yeriz, bana arkadaşlık edersin."
Bir an durdu. Sonrabir çırpıda tırab-
zana oturdu.
"Bir dakika, son bir defa daha ka-
yajımöylegideriz" dedi.
koyverdi kendini.
Kapı görev lisivle
biriikte. onun çığlıkla-
nna eşlık ertık. Sonra o
ıkısı az ıleridekı lokan-
tava doğru yola koyul-
du.
O akşamüstü Ak-
merkez'ın yan kapıla-
nnınbınndeböylebır
hıkâve yaşandı.
"Siz kimselerin on-
lardan haberivokdedi-
lerse de inanmayın. O
gece gökte
kocamanbir
ay vardı ve o her şeyi gördü.
gençlik manzaralan güneşin'
belleğine yazıldı.''
ısoz50(n hotmail.com.