Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
25AĞUST0S1998 SALI CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
CHP'nin Kosova
dyareti krizi
• AJVKARA (Cumhuriyet
Bürosu)- Yugoslavya'nın,
İCosova kentini ziyaret
etmek ısteyen Deniz
BaykaJ başkanhğındaki
CHP heyetıne henuz vize
verilmemesi krize neden
oldu. Alınan biigiye göre
Baykal. Bülent Tanla
aracılığıyla Yugoslavya'nın
Ankara Büyükelçiliği'ne,
Kosova 'yagitmek
istediğini iletti.
Belgrad'dan gelen yanıtta
ise Baykal'ın randevu
istemlerinin
parlamentonun tatilde
olması gerekçesiyle yerine
getirilemeyeceği öne
sürülerek gezinin
ertelenmesi önerildi.
CHP'nin bu öneriyi kabul
etmeyerek vize
başvunısunda bulunması
üzerine ise baş\xıru
listesinin onay için
Belgrad'a gönderiidiği
bildirildi.
Sedat Peker'e
gıyabi tutuklama
• İstanbul Haber Servisi -
Tehditle senet tahsilatı
yapmak, zorla adam
alıkoymak, cinayete
azmettirmek ve benzeri
suçlardan dolayı polis
tarafından aranırken 6 gün
önce yurtdışından
İstanbul'a gelerek polise
teslim olan Sedat Peker'in
sorgusu halen (stanbul
Asayiş Şube
Müdürlüğü'nde sürüyor.
Bu arada Peker'in de
aralannda bulunduğu
tutuksuz 10 sanığın
yargılanmalanna dün
istanbul 4 No'lu
DGM'dekı duruşmayla
başlandı. Mahkeme heyeti,
Peker hakkında gıyabi
tutukJama karan çıkararak
duruşmayı ileri bır tarihe
bıraktı.
Ecevjt, Layasani
ile görüştü
• ANKARA (Cumhurivet
Bürosu) - Başbakan
Yardımcısı Bülent Ecevit
lran Büyükelçisi Hüseyin
Lavasani'yı dün
makamında kabul etti.
Lavasani görüşmeden
sonra yaptığı açıklamada,
Ecevit'le Afganistan'm 11
Iranlı diplomatı esir alması
konusunu görüştüklerini
söyledi.
Harb-İş işçilerine
destek
• ANKARA (Cumhurivet
Bürosu) - Türk-lş, K.ESK.
ve DİSK üyeleri, Türk-
Amerikan Ortak Savunma
Tesisleri'nde grev yapan
Türk Harb-îş Sendikası
üyesi işçilerine destek
ziyaretinde bulundu. Törk
Harb-lş Sendikası Genel
Başkanı Izzet Çetin
'•Ülkemızde ABD'li kaçak
işçilerin çalışmasına son
verilmesi ve ülkemiz
yasalannın bu işyerlerinde
de uygulanması için greve
çıktık" dedi.
RP yöneticferine
suçduyırusu
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Yargıtay
Cumhuriyet
Başsavcılığı'nın
hesaplannda l trilyon
liranın kayıp olduğu
belirlenen RP'nin
yönetıcileri hakkında suç
duyurusunda bulunmaya
hazırlandığı öğrenildi.
CHP'li Sabri Ergül, Çiller'in 'çıkını'nı Kızılay Meydanı'nda sergiledi
Çıkın, Anadolu yoflarnıda
• CHP îzmir
Milletvekili Sabri Ergül,
Özer Uçuran Çiller'in
"çıkın içinde"
bulduklannı açıkladığı
kayınvalidesi Muazzez
Çiller'in bir televizyon
büyükJüğündeki 880
Cumhuriyet Altını, 570
bin dolar ve 690 bin
marktan oluşan
"servetini" Kızılay'da
basına ve yurttaşlara
sergiledi.
ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu)-CHP Izmır
Milletvekili Sabri Ergül. DYP
Genel Başkanı Tansu Çiller'in
eşi Özer Uçuran Çiller'in bir
"çıkın" içinde bulduklannı
açıkladığı kayınvalidesi
Muazzez Çiller'in bıraktığı
serveti, Kızılay Meydanı'nda
kamuoyuna gösterdi. Tansu
Çiller'in annesinden kaldığını
açıkladığı 880 Cumhuriyet
Altını, 570 bin dolar ve 690 bin
marklık servetin yakJaşık 14 kg
geldiğini, basın ve kamuoyu
önünde tartarak gösteren Ergül,
Çillerler'ın halkı "aptal
yerine" koyduğunu söyledi.
Ergül. bugünkü değeriyle 270
milyar lirayı bulan "çıkın"
içindeki serveti Anadolu'yu
dolaşarak halka göstereceğini
belirtirken "Meclis'te 276'yı
buiup kurtulabihrler. Ama ben
yargıya güveıüyorum, yargı bu
haksız servetin hesabını
soracakür" dedi.
CHP Îzmir Milletvekili Sabri
Ergül, dün Kızılay
Meydanı'nda, "çıkın içinde"
bulunduğu açıklanan 270
milyarlık serveti, görsel olarak
da kamuoyuna gösterdi.
Kızılay'daki gökdelen binası
Ergül, 13 kiloluk
serveti bir
tarüyla tartarken
Çillerler'in
"çıkın içinde
bulduk" diyerek
yurttaşlan
"aptal" yerine
koyduklannı
sovtedi Ergül
çıkını
Anadolu'yu
gezerek
yurttaşlara
göstereceğini
söyledi
(Fotoğraf:
HASAN
AYDIN)
önüne üzerinde dev posterinin
bulunduğu özel minibüsle
gelen Ergül, üzerindeki
bantlarda Özer Uçuran
Çiller'in genel müdürlüğıi
döneminde verilen usulsüz
krediierle batınlan "fstanbul
Bankası Genel Müdürlüğü"
yazılı sahte dolar ve mark
banknotJan ile yme temsili
Cumhuriyet altınlannı ust üste
dizdi.
Çtkının ağırüğı 13 küo
Bunlan ayn ayn tartan Ergül,
çıkının net ağırlığının 13 kilo
710 gram, çıkınla birlikte de 14
kiloyu bulduğunu söyledi.
Jzmir ve çevresinden
başlayarak "çıkın komedisini"
anlatacağını vurgulayan Ergül,
son 2 yılını kızı ve damadı ile
geçiren, 20 yıl kirada oturan
Muazzez Çiller'in çıkın içinde
bu kadar büyük bir servet
biriktirmesinin olanaksızhğını
anlattı.
Ergül. "ABD'de 1974'te kola
almak için 40 cent'i
bularaayanlann serveti, bugün
40 trüyona ulaştT dedi.
Türkiye'nin bu çıkını daha çok
konuşacağını vurgulayan
Ergül, "Türkiye'de
yolsuzluklar, çeteleşmeler
hesabı sorulmalı. Ancak
öncelikle bu haksız servetin
hesabı sorulmalı. Sahte
belgelerle Meclis'te 276'yı
buiup. soruşturmadan
kurtulabilirler ama yargıdan
kurtulamazlar, ben yargıya
güveniyorum" dedi.
Ergül, Ankara'daki bu
gösterinin ardından,
Anadolu'yu dolaşarak kuşkulu
serveti halka anlatacağını
bildirdi.
YSK Başkanvekili Coşkun, 20 ilde kesinlikle mükerrer oy kullanılamayacağını söyledi
' 740 bin sandık kurulacak'EMİNEKAPLAN
ANKARA - Yüksek Seçim Kurulu
(YSK) Başkan Vekili Sabri Coşkun, 18
Nisan'da yapılacak yerel ve genel
seçirrüer için 740 bin sandık
kurulacağını, sandık başına 180-200
kişi düştüğünü ve oy kullanımr süresınin
3 dakika olarak hesaplandığını söyledi.
Seçimin yakJaşık 15 trilyon liraya mal
olacağını anlatan Coşkun, 20 ilde
bilgisayar ortamına geçildiğini,
mükerrer oy kullanımmın büyük oranda
önleneceğini bildirdi.
Yerel ve genel seçimlerin birlikte
yapılması konusundaki tartışmalar
sürerken, YSK, iki seçimin aynı anda
yapılmasına ilişkin hazırlıktannı
sürdürüyor. YSK Başkan Vekili
Coşkun, anayasa gereği 1999 yılı mart
aymda yapılması gereken yerel seçimler
için daha önce başlatılan çalışmalann
TBMM'nin genel ve yerel seçimlenn
birleştirilerek 18 Nisan'da yapılmasını
kararlaştırmasının ardından
genişletildiğini söyledi. 2 seçimin
birlikte yapılması için gerekli
önlemlerin alındığını. kâğıt \e zarf
siparişlerinin verildığıni aniatan
Coşkun. sandıklann hazırlandığını
kaydetti. Coşkun, dahaönceki
seçimlerde 400 bin sandık kurulduğunu,
bu seçimler için ise 740 bin sandıkta
seçim yapılacağım vurgulayarak "Buna
göre sandık başına 180 seçmen düşöyor.
Bu köylerde 100'e düşebileceğf gibf
kentlerde 200'e çıkabilir. Daha önce bir
sandıkta 300-350 seçmen oy
kullanıyordu" dedi.
Oy kullanma süresinin bir sandıkta 200
seçmenın oy kullanacağı dikkate
alınarak 3 dakika olarak hesaplandığını
anlatan Coşkun. DTP'nin seçim
provasında bu sürenın 8 dakika olarak
çıktığının anımsatılması üzerine, "Biz
Çüler: Ça/acı
y
nmgetirüeceğineinanmtyorum
İstanbul Haber Servisi - DYP
Genel Başkanı Tansu Çiller. N'i-
ce'te yakalanan ülkücü mafya
babası Alaattin Çakıcı iie Dev-
let Bakanı Eyüp Aşık'ın yaptık-
ları telefon görüşmelerinin, Su-
surluk sonrasında devletı ve gü-
venlik güçlerini çete ilan eden-
lerın iflası olduğunu söyledi.
Çiller "Susurluk diye ortava ÇH
kan ve başbakanhk koltuğunda
oturan kişi, çok yakınında olan
ve kendi atadığı bir bakanın, çe-
te ilan edilen kişiyle açıkça, defa-
larca ve saatlerce telefon görüş-
mesi yapmasının hesabını mille-
te vermek zonındadır. H üküme-
tin istifası zorunludur" dıyeko-
nuştu.
Çiller, dün partisinin İstanbul
II Merkezi'nde düzenlediği ba-
sın toplantısında. Çakıcı 'nın
Türkiye'ye getirileceğine inan-
madığını ve bunun altyapısının
da hükümet tarafından hazırlan-
dığını savundu. Çiller, eşi Özer
Çiller ile eski MtT Müsteşarı
Sönmez Köksal'ın göniştükleri
iddialanyla ilgili olarak da. eşi-
nin ve Köksal'ın 40 yıllık okul
arkadaşı olduklannı. görüşme-
lerinin de doğal olduğunu söy-
ledi. Çiller. "Kimse öküzfin al-
dnda buzağı aramasın. Biz baş-
bakan oiduğumuz zaman. MİT
Müsteşan daha önceden atan-
mıştı. Şimdiki başbakanın eşi,
devlet adına resmi açılışlar v apı-
yor" diye konuştu.
Susurluk diye ortaya çıkıp,
güvenlik güçlerini ve de\ leti çe-
te ilan edenlenn, bugün o gü-
venlik güçlerinin başanlannın
arkasına sığmarak kendi korku-
lannı gizlemeye çalıştıklannı sa-
\unan Tansu Çiller, milletın bu
gelişmeleri ibretle izlediğini ifa-
deetti.
şu parti ya da bu partinin 3-5 gibi
yonunJanna girnıeyiz. YSK, secimleri
sağlıklı olarak yapacak ve bunun için
gerekli önlemlcri alıyor. Yapılmaz,
yetişmez diye bir şey ounaz. Herkes
amacuıa uygun yorum yapar. Yargryı
kimse tarOşrna ortamına çekmesin"
dedi. Partılerin sandık kurullanndaki
üye sayısının arttınldığını,
geçici ilçe seçim kunıllannın da
oluşturulduğunu anlatan Coşkun,
seçimlerin yaklaşık 15 trilyona mal
olacağını, bu rakamın 1999 yılı
bütçesine göre artabileceğini söyledi.
YSK'ye hazırlıklar için ilk aşamada 4
trilyon liranın aktanldığını kaydeden
Coşkun, personel açısından güçlükler
yasadıklannı belirtti. Coşkun, YSK'nin
ülke genelinde 1500 yeni kadroya
gereksinim duyduğunu, ancak Maliye
Bakanlığf nın 400 zabıt kâtibi
kadrosuna bile atama izni vermediğine
işaretetti.
Mfikerrer oy engellenecek
Coşkun, seçimlerde mükerrer oyun
engellenmesi için gerekli önlemlerin
alındığını belirterek "20 il bügisayar
ortamına alındı. Bunun yanı sıra
Istanbul'un Uçeleri de bilgisayar
ortamında. Yani burada mükerrer oy
kullanüması mümkün değiL Mükerrer
oy kulianıiamayan yer saytsı yüzde 50'yi
geçer" dedi. Coşkun, bu illerin
dışındaki yerlerde de boya önleminin
uygulanacağını kaydederek "Sağhğa
uygun bir boya ithal edilirse onu
uygulanz" dedi. Yeni nüfus sayımma
göre illerin çıkaracağı millefvekjli
sayısının kesin olarak belirlenmediğini
kaydeden Coşkun, ilçelerin kesin
sonuçlannın kendilerine ulaşmadığını
bildirdi.
UZ YAZIIORHAN BİRGİT
Milli Güvenlik Kurulu, 28 Şubat'tan
bu yana en uzun toplantılanndan bi-
risini dün yaptı. Bu yazının hazırlandı-
ğı sırada, toplantı ile ilgili bilgilerin de-
taylan henüz tam bilinmiyorclu; ama
Çankaya'daki bu önemli doruk top-
lantısında, ülkeyi bir 'babalar dizisi'
platosu haline getiren mafya ile dev-
letin güvenlik kurumlannın kimi yöne-
ticileri arasındaki ilişkilerin de masa
jstüne gelmemesi, elbette düşünü-
emezdi.
Nasıl düşünülmesin ki, o türfü iliş-
«cı'ler artık, devlet arşivlerine giren özel
aporlarla, ya da paıiamento komis-
^onlannın veya mahkemelerin tuta-
lakları ile sınırlı kalmamaktadır. Dün
timi gazetelere internet aracılığı ile
'ansıdığı biçimiyle, konuşamayan
ievlet memuru kimliği içindeki MİT
lörevlileri, eşleri aracılığı ile zirvedeki
ımirleri için ağızlanna geleni söyle-
nektedirier
İlk bakışta, bu tür açıklamalann ya-
lırganması gerektiğini düşünenler bi-
î, pandoranın kutusunun açılma za-
lanının geldiğini görerek, 'mafya-çe-
iler-bürokrasi-siyasef işbiriiğinin
zerindeki giz perdesinin kaldınlması-
ı beklemektedirler.
Bu oedenle, Alaattin Çakıcı'nın
Çatlı'lar, Çakıcı9
lar...
elindeki bantlardan başlayarak, ona
renkli- renksiz pasaportlan sağlayan
devlet görevlilerine, bu görevlilerin eş-
lerine, eski yeni siyaset adamlanna,
cumhurbaşkanlan, başbakanlar, ba-
kanlar, sivil-asker görevlilere kadar
herkes bildiğini tektek anlatmalı, an-
lattıklannı da belgelemelidir.
Mesela dün, uzun süredir bu konu-
lardaki suskunluğunu sürdürmekte ıs-
rarlı olan Dündar Kılıç da bir meslek-
taşımıza, eski damadı hakkında bil-
diklerini anlatmaya başlamıştı. Uğur
Çakıcı'nın, içine evlat acısı çökmüş
olan babası; Özal ailesinden, Meh-
met Eymür için kendisinin 12 Eylül
sonrasında Sıkıyönetim Mahkemele-
ri'nde söylediklerine kadar, her birisi
vicdanlı ve görev bilinci içinde olma-
sı gerekli savcılar için birer ipucu sa-
yılabilecek birdizi olayın ipuçlannı ve-
riyordu.
• • •
Bütün anlatılanlann içinde elbette
dedikodu düzeyinde bulunan, söylen-
tilere dayanan, 'mış'h eklerle bitenler
olacaktır. Siyaset adamlannın, birbir-
lerine bu olaylan fırsat bilerek yıprat-
ma amacı ile yönelttikleri suçlamalar
ise, belki de uzun yer tutacaktır.
Ama hiçbir malzemeye, peşin ön
yargılar ile işe yaramaz sözü ile bak-
mayacak olan yetkililer, keçiboynu-
zu'ndan bir damla bal alabilmenin
sabn içerisinde, sonuca ulaşacak de-
ğerlendirmeleri yapabileceklerine ön-
celikle kendilerini inandırmalıdırlar
Böyle birdeğertendirme için, önce-
likle aydınlanması gereken soruları ar-
dı ardına sıralayalım:
* Mehmet Eymür ve Yavuz Ataç,
MlT'in yurtiçi görevlerinden hangi ne-
denlerle, birincisi VVashington Büyü-
kelçiliği'nde Hukuk Danışmanlığı, ikin-
cisi Pekin Büyükelçiliği'nde Idari Ata-
şeliğe gönderilmişlerdir?
* Bu atamalar, bir sürgün mü; yok-
sa gözden belirli bırsüre için uzaklaş-
tınlarak zamanı gelince kişileri yeni-
den değerlendirmek amacı ile mi ya-
pılmıştır?
* Emniyet Genel Müdürlüğü'ne ata-
nan Necati Bilican, bu görevini ken-
di adı etrafında hemangi bir söylenti
yaratılmasına neden olmayacak bi-
çimde, soğukkanlı, yansız ve dürüst
bir bürokrat görünümü ile yürütürken,
o arada aralarında Çakıcı'nın da bu-
lunduğu bazı mafya babalan için yur-
tiçi-yurtdışı operasyonlann düzenlen-
mesine de, en azından nezaret eder-
ken bundan yirmi gün önce, niçin gö-
revden alınmak istenilmiştir?
Başbakan Yılmaz'ı, Emniyet Genel
Müdürü'nü değiştirmek için harekete
geçirenler kimlerdir? Bilican, koalis-
yonun DSP kanadının direnci olma-
saydı da görevinden alınmış olsaydı,
acaba Çakıcı'nın yakalanması yine
gerçekleşebilecek miydi?
' Son on yıldır, MİT ve Emniyet Ge-
nel Müdüıiüklerinde üst düzey görev-
lerde bulunanlar arasındaki atamala-
ra müdahale eden asker-sivil bürok-
rat ya da politikacılar kimlerdir?
• • •
Bu tür soruları, daha da uzatarak
genişletmek elbette mümkündür.
Ama sadece bu yazıda yer alanla-
nn bile yanıtlanarak aydınlığa çıkartıl-
ması, Türkiye'deki siyasetçi-mafya-
çeteler- bürokrasi arasındaki girift iliş-
kiyi çözmek için yardımcı olacaktır.
Susurluk yolunda geçirdiği trafik ka-
zası ile ölen Abdullah Çatiı ve Ni-
ce'te, mafya ile savaşımı sündüren e(-
libeşinci hükümetin kararlı tutumu ile
yakalanan Alaattin Çakıcı'nın ortak
geçmişleri, ikisinin de ülkücü kamp-
larda ve bozkurt ideallerine gönül ve-
rerek yetiştikJerini ortaya koyuyor.
Rant ve alan paylaşımında daha
sonra ayn yörelerde kavga verseler
de birisi Fransa'da. öteki Lübnan'da
Ermeni komitecilerle çatışma örtüsü
altında devletin başına bela edilmiş, o
sayede korunmuş ve kollanmışlar.
Böylece ortak bir kaderde belki bir-
birierine hasım cephelerde zirvede ol-
ma savaşımı vermişler.
Ama galiba ikisinin de yolu bizi Su-
suriuk'a götürecek.
Ülkemizin bir yöresi olarak değil;
büyük koruyuculannın kanatlan artın-
daki çeteler çatışmasının sembolü
olarak hafızalanmızda yer eden kav-
rama. Ve o kavramın bulunduğu kav-
şağı ele geçirdiğimiz gün, sayısız ölü-
mün, kanın, göz yaşının çamurtaştır-
dığı çukurdan mafyanın sıriannı sak-
layan pandora kutusuna ulaşabilece-
ğiz. Ne olur, dayanalım.
Faks: 0212-677 07 62-E-Mail:
ob'ırgiCa posta.cumhuriyetcom.tr
POLİTİKA GÜNLÜĞÜ
HİKMET ÇETİNKAYA
. .Tolunoğlu-Ataç.
Şahin Tolunoğlu Yavuz Ataç ve diğerleri...
Yeşil pasaport Abdullah Çatlı'da, kırmızı pasa-
port ise Alaattin Çakıcı'nın üzerinde çıkıncagöz-
leryine 'MlT'e çevrıldi...
Aslında her şey 12 Eylül 1980 öncesi ve sonra-
sına dayanmıyor mu?
22 Şubat 1982'de Abdullah Çatlı ve Mehmet
Şener hangi ülkede yakalandılar?
Isviçre'de!..
Şener ve Çatlı o tarihte neden serbest bırakıldı-
lar?
Türkiye Cumhuriyeti hükümetinin 'iade evrakı 'nı
Isviçre'ye göndermemesi yüzünden...
16 yıl önce yaşanan bu olayda bir başka olası-
lık da şuydu:
"MİT, ısviçre'ye (Çatlı'yla) ilgili güvence vermiş-
tir... Şener için ise bır şey yapmamıştır..."
Çatlı'yla yakalanan Mehmet Şener, Türkiye'ye
iade edileceğini öğrenınce hemen federal mahke-
meye başvurdu.
"Beni Türkiye'ye iade ederseniz öldurürler, çün-
kû ben Kürdüm..."
Almanya, Fransa, Belçika, isvıçre gıbı ülkelerin
istihbarat örgütleri Abdullah Çatlı, Oral Çelik ve
şimdi de Alaattin Çakıcı'yı çok iyi tanıyoriar; kont-
rol altında tutup ilişkilerin perde arkasını bıliyorlar...
Eğer Abdi Ipekçi cinayeti aydınlatılsa. Mehmet
Ali Ağca'nın ilişkileri üzenne gidilseydi Türkiye bu-
gün içinde bulunduğu durumu çoktan atlatırdı.:.
Çatlı'dan Çakıcı'ya; Şener'den Ağca'ya dek pek
çok eli kanlı çetenin 1980 öncesi Ülkü Ocaida-
n'nda çalıştıklannı, yöneticilik yaptıklarını MİT ve
polis bilmiyor mu?
1979 yılında Yalçın Özbey'in Mehmet Ali Ağ-
ca'yla birlikte ortak banka hesaplan vardı ve hep-
si pasaportla yurtdışına çıkmışlardı...
• • •
Başta Mehmet Ali Ağca olmak üzere diğer'ül-
kücülere 'kimlikkartı've 'pasaport'veren kişi kim-
di?
MİT görevlisi Tolunoğlu!.. , -
Alaattin Çakıcı'ya 'kırmızı pasaport' veren kişi
kim?
Yine MİT görevlisi Yavuz Ataç...
Tolunoğlu ve Ataç tek başına mı yaptılar bu tşi?
Tüm bunlar bir yana.. Abdullah Çatlı 1990 yıhrf-
da Isviçre'de nasıl kaçtı cezaevinden? Çatlı'yı öe-
zaevinden kaçıranlar kimlerdı? .!
Bir başka ülkücü Samet Aslan Hollanda'dan
Türkiye'ye iade edildi. Aslan, Ağrı Gezaevı'ndeya-
tarken haber geldi: •. ^
"Samet Aslan intihar etti..." '; •>
Gerçekten Aslan intihar mı etmişti? -:. >
Bu soruya bugüne dek yanıt alınamadı... \-i
Işin ilginç yanı, Aslan'ın Hollanda'da yakalandık-
tan sonra üzerinde çıkan silahın, Papa suikasf|/v
da kullanılan 'Browning' markatabancalardari bl-
rinin seri numarısını izlemesıydi... „
Tüm bunlar elbet bir rastlantı değildi!.. * '*
Abdullah Çatlı, Alaattin Çakıcı, Sedat Pekfer,
Kürşat Yılmaz kendiliklerinden mı 'çete' oluştur-
dular...
Sanılıyor ki 'kırmızı pasaportuh'sım"
1
çözülürse,
devlet içindeki örgütlü çete ortaya çıkarılacak, Tür-
kiye'nin bir hukuk devleti olduğu böylece kanıtla-
nacak...
MİT ve polis Örgütü...
Yapı böyle kaldığı sürece yeni 'çeteler'ln ortaya
çıkması kaçınılmazdır...
Ibrahim Ural, yıllar önce valiydi. Dürüst bir ki-
şiliği vardı. Bir kaçakçılık olayının üzerine gittiği
için görevinden 'telgraf emn'y\e alındı.
Kocaeli Valisi Ural'ı görevinden alan. dönemın
Içişleri Bakanı Mustafa Gülcügül'dü...
Aynı tarihte İstanbul Gümrükler Başmüdürü Ok-
tay Ergül'ü görevinden uzaklaştıran Gümrük ve
Tekel Bakanı Ahmet Çakmak'tı
Ortada büyük bir kaçakçılık olayı vardı. Olayı
aydınlatan 'devlet görevlileri' kızağa çekilmişler-
di...
Vali Ibrahim Ural 17 yıl önce bu konuda aynen
şöyle konuşmuştur:
"Kaçakçılar çok büyük bir güç. Bunlar siyasi
parti farkı gözetmeksizin herkese etkili oluyorlar.
Biz devlet görevlileri olarak bu gücün altında ezil-
dik. Bunlara karşı başanlı olamadık..."
Anlattığımız olayın canlı tanıklarından birisi de
döneminlstanbul Emniyet Müdürü olan, bugünün
DYP Genel Başkan Yardimcısı Hayri Kozakçıoğ-
lu'dur...
Kaçakçılık olayına karışan kimdir?
SuatSurmen!..
Başka isimler yok mu?
Sellefyan, Yahya Demirel Fuat Armacı...
Tuncay Mataracı Yüce Dıvan'da yargılanırken
bütün bu anlattıklarımız tüm çıplaklığıyla ortaya
çıktı...
• • •
Türkiye Cumhuriyeti devletınin istihbarat birim-
leri, 1970'lerde ülkücüleri 'solcuların', 1980'lerin
başında 'Ermeni teröhstlerinin'', 1990 sonrası da
'PKK'nin' üzerine salarak bır 'çete kuruluşunun'
halkalannı oluşturdu...
Ankara'da 7 TlP'linin öldürülmesinde 'eter'l An-
kara Numune Hastanesı'nden çalan sağlık me-
muru Kadir Temur, Kırıkkale Mühimmat Fabrıka-
sı'ndan patlayıcı çalan Yaşar Baysalı bugün kaç
kişi anımsar?
Mustafa Sami Barsan, Ülkücü işçiler Genel
Sekreteri'ydi. Barsan; çalınan patlayıcılarla ODtLJ
Rektör Yardimcısı Mehmet Gıcıman CHP Mıllet,-
vekili Avni Gürsoy'un evlerinin bombalanmaşı
olayında ve Prof. Dr. Tosun Terzioğlu'nu öldürfri^
girişiminde bulunmuştu...
MİT görevlisi Tolunoğlu; Ağca ve diğer ülkücüî-
lerle içli-dışlıydı, Ataç da Çakıcı'yla... ^
MlT'te önemli görevler üstlenmış ve emekli oT-
muş kişiler nerelerde çalışmışlar, hangi çetelerlfe
ilişki kurmuşlardır? < ı>
Şöyle bir araştırılsa neler çıkacaktır. neler!.. <W
Acaba araştınlır mı? „.<
hckayafr' posta.cumhuriyet.com.tr
Faks numaramız: 0212/ 513 90 98 I.-ı!
Vatanseverler, insanlar, doğaseverler, toprak
erozyonu size sevebileceğiniz hiçbir şey
bırakmıyor. -'J
T.E.M.A.
Türkiye Erozyonla Mücadele, Ağaçlandırma ve ,
Doğal Varhklan Koruma Vakfı
Tel: (0.212) 281 10 27 / 268 09 85