Katalog

SAYFA CUMHURİYET 2 AGUSTOS 1998 PAZAR 14 KULTUR Zeki Demirkubuz yeni filmi 'Kötülük Çiçekleri'ni yeniklere, unutulmuşlara adıyor KOŞEBENT 'Sinema denflen şey yalan'ESRA ALİÇAN LŞOCLU Onu artık herkes tanıyor... O: 'Masu- mhet'ın yönetmenı Zeki Demirkubuz... 'C Blok' adlı filmle adını duyuran, red- dettığı ödüilerle Yeşilçam'm dikkatini çeken Demirkubuz. 'Masumiyet'in ba- şarısıv la 'onuçokilgilendirme\en' Türk sinemasının eenç soluklarından birı ol- du. Üçüncü fiimi 'KötüJükÇiçekleri'nın çe- kimlerine evlül ayında başjayacak Zekı Demirkubuz. Filmde RuhiSanveBaşak Köklükayarol alacaklar. Demirkubuz fil- mın başrolü içın çeşitli şehirlerden 100- 150 ci\ annda amatör ve profesyonel ov un- cuvla oturup konuşmuş. yüzlerine bak- mış v e sonunda bu ıki genç sanatçıda ka- rar kılnıış. Filmin yan kadrosu da çok fazla değil. •Kötülük ÇiçeklerT bir evin bodrumunda geçecek \e vıne bizi. so- kaktaki insanı anlatacak. Zekı Demirkubuz son filmini veTürk sineması üzerine düşüncelerini anlattı. "Filmi ben finanse ediyomnT - 'Kötülük Çiçekleri' de duşük bütçeli bir film mi olacak? Bütçe yine 'Masumiyet'e yakın. Ben finanse edeceğim. 80 bin dolar gibi... Göriintü vönetmenı. ışık şefi \e setçiler vine Masumiyet'in ekibinden. -'Masumivefrisklibir filnıdi. Gişe ha- sılatı stn memnun etti mi? Bir kere bu konulara çok kötü gidecek diye başladığım için sürprizoluyor. Şu an- da birçok hakkı dumıasına karşm kovdu- ğumuz paranın büyük bölümünü karşı- lamış durunıda. Zaten yeni film de Ma- sumiyet'ten gelen parayla çekıliyor. Da- ha birçok kaynak duruyor. Örneğin tele- vizyon satışı yapılmadı. \\Iasumivet" ekım ve kasım a> ından itibaren birçok iil- kede vizyona girecek. bunlann sözleş- meleri bitti. Fransa. Belçika \e Fransız- ca konuşulan ülkelerde gösterime girecek. Bunun yanı sıra 20 Afrika ülkesinde: Fas. Tunus \e Cezayir'de de izleyicilere sunu- lacak. Aynca Almanva sözleşmesi de bit- nıeküzere. Festivallerdesürecek... Nor- veç ve ls\ eç'te de v izyona girnıe şansı \ ar. Bu şekilde düşündügümüzde çekmeye çalıştığım filmlenn gelırlen orta ve uzun vadede bana geliyor. Bunlar umduklan- mınötesinde...Sezonafilmyetiş.tiripbil- mem şu kadar seyirci hedeflemiyorum. Sadece bir sonrakı filmim için finans sağlamasını istiyorum. - 'Masumiyet'te belirlediğiniz hedefle- re ulaştınız mı? Bu başandan sonra üçün- cü filminiz sizi korkutuvor mu? 'azetelere ya da televizyona baktığınızda gördüğünüz olaylar ne kadar sıradışıysa benim hikâyelerim de o kadar sıradışı. Her şey son derece basit. Hatta bu yüzden hikâyeyi anlatmakta güçlük çekiyorum. Önemli olan hikâye değil. onu ele alış biçimi. Bu öyküler benim hayatımda var olan şeyler. Bir anlamda kendimi anlatıyorum. İnsan söyledikleriyle değil, yaşadıklanyla, gizledikleriyle insandır. Onlara sadık kalmaya çalışıyorum. Pek bir şey beklememiştim. Filmi iz- lediğimde pişman olduğıım. beni üzen birşey yok. Bu yüzden bir sorıın da yok. Bu filme gelince insanlann ne dıyecek- len umurumda bile değil. Film. şunun önüne geçnıeli > a da arkasında kalmaına- lı... Bunlar bclli olmayan şeyler. Başan yadabaşarisizlığa ınanmıyorum. Buba- şarıntn ya da ba^arısızlığın ne kadar ger- çek olduğu zamana yayılan bir şey Bu yüz- den gündelik değerlere. Masumiyet'in ba^ansına fazla sahipçıkmıyorum. Gün- demle düşünmek lehlikelı bir :>ey, özel- likledetersörneklerden bakarsak... 'Ma- sumiyet'in ne insanlarla kurduğu ilişki- den nedepopülerolmasindan dolayı bir şikâyotim var. Aynca popülerlik olarak de- gerlendirmıyorum.çüııküpopülerhiçbir öğeyokbuilişki içınde. Budoğrudan.fil- min insanlarla kurdugu düşünce \ e duy - gu ilişkisr sonucundaortaya çıktı. Bu an- lamda ortada ü>tlenemeyeceğım kötü bir şey yok. Bugünün değerleriv le anlaşılan. öne çıkarılan şeylerden korkuyorum. 'Kendimize sadık kalmalıvı/' - Masumi>et"le biıiikte herkesin tanı- dıgı bir insan oldunu/. Kendini/i bu de- ğerlerden nasıl so\ utla\acaksını/.' Bence burada soy utlayacak bir şey yok. İnsan bazı şevleri yaparak tekrar ke^fe- diyor. öğrenıvor. Yapacağınız en önemli şey kendinize sadık kalmanız. - 'Kötülük Çiçekleri' de \ ine sokakta- ki insanı mı anlatacak? Bu filmi 'Masumhet'in devamı olarak nitelendırmek haksızlık olur. Bu filmde de çok sıradışı bir hikâye yok. Zaleıı hiç- birzaman böyle bırhikâyemolmayacak. Gazetelere > a da tele\ izyona baktığınız- da gördüğünüz olay lar ne kadar sıradı^ıy - sa benim hikâyelerim de o kadar sıradı- !;i. Her şey son derece basit. Hatta bu uizden hıkâ>c\ ı anlatmakta güçlük çe- knorum. Önemli olan hikâye değil. onu ele ali!; biçimi. Şu günlerde ilgi du\du- ğum budalalık meselesi \ar. Bııdalalığa bugün \ üklenen anlamla. budalalığm ger- çek anlamı. Dostovevskisel anlamı ara- sinda büvük farklar\ar. Bugün lıâlâ bu havat patlamıyorsa bunun "iyi kalpli' bu- dalalar sayesinde olduğunu diişünüyo- rum. Bu benı dalıa çok ilgilendiriyor. Filmde ayrıca figiiranlık tenıası da var. Hem gerçek figiiranlığı hem de fıayatın içindeki fıgüranlığını da ele alıyorum. Birileri bu lıavatın ba^rolünde ovnuvor. birileri ise hayatın figüranı... Bu çelişki- yi yansıtmava çalışacağım. Öznel ola- cak. ama figiiranlık bana hep yakın gel- di. Birdiğertema isesıkıştınlan insan ne yapar meselesi. 'Masumiyet'te bunun olumlu örneği vardı. Sıkıştırılmaya rağ- men inancı. aşkı uğruna isteyerek çile çeken. ölen insanlar vardı. Burada ısesi- kıştırıldtğmda kötüliiğün hangi sinırlan- na kadar ulaşabilecek insanlann öyküle- ri \ar. Bu anlamda çok benzivor ve kar- şıtı 'Masumiyet'in. Bu filmi yeniklere. unutulmuşlara ve Ajlan Aktuğ'3 adava- cağım. 'Gerçekliği para ve iınaj' -Zeki Demirkubuz hep>aşa>an insan- lann filmini mi çekecek? Daha fantastik temalara vönelmevi düşünüvor nıusıı- nuz? Bu bir tesadüf. Şunu yapmıyorum ya da yapamıvorum diye bir şey yok. Bu öyküler benim hayatımda var olan şey- ler. Bir anlamda kendimi anlatıyorum. İnsan söv ledikleriyle değil. > aşadıklanv - la. gizledikleriyle insandır. Onlara sadık kalmaya çalışıyorum. Bu film de biraz böyle değerlendirilecek. Ipotek biraz ra- hatsızediyor. Yazabüdiğime inandıgım- da çekebileceğim birbirinden çok farklı öykülerim var. Mesela bu filmden sonra bir medya vıldızının hayatını konu alan bir film çekmeyi düşünüyorum. Dığer bir proje ıse emekli olduğu gün dünyayı farkedenbıradamınöyküsü... Böyle bir- çok hikâye var. Önemli olan yaşananlar değil vaşananların üzerinde durduğu te- ma. O temalar için film yapıyorum. O te- maları ivi anlatacak övküler bulmak la- zıın. Yoksa sahteolur... - Veşilçam vok, diyorsunuz. Kendini/j nere>e ait hissediyorsunuz? Kendimi lııçbır yere ait hissetmivo- rum. Yabancı olduğumu düşünüyorum. Sinema denılen şey genel ölçekte valan. Hâlâ umutla bakmak istiyorum. ama hep aynı şeyle karşılaşıyorum. İstısnaı insan- lann kalbi dışında sinema yalan... Creti- lebilir ve tüketilebilır bir demagoji hali- ne getirilebıldıği için sinema var. Ger- çekliği para ve ıma| şeklinde. Bu benim anladığım sinema değil. Benim için si- nema sadece birkaç insan; üstelik tanıma- dığım... Sinemayadairsöylenenlerin hiç- birıni kabul etmiyorum^Sineınanın pat- layıp patlamadıgı. zaman içinde anlaşı- lacak olgular. Bu ülke gündelik olana çok meraklı. Patlasa da çok umurumda değil açıkçası. (Jmanm olmaz. ama ınilletin elinde kalacağını düşünüyorum bu pat- lamanın. Susana Baca'yı David Bryne kesfettl Siyahların müziğinin şanslı Perulu elçisi Kültür Servisi - lletişim çağının en güzel yanı bize dünyanın düşün- düğümüzden daha büvük \e zengın olduğunu kanıtlanıışolması. Birçok alanda sayısız değer keşfedilmeyi beklıvorgünümüzde. Müzik dünya- sının son kesfi ıse Perulu şarkıcı Su- sana Baca. Sanatçının dünvayla bu- luşmasında şans da büvük rol oyna- dı. Rock yıldızı David Bnne zama- nında Ispanyolca derslen almış olma- saydı. Bacanın kadife sesıni Peru dışında duymak için daha uzun za- man bekleyecektik. Bryne. Bacayı ilk olarak İspanyol- ca öğretmenınin vi- deo kasetlennde "Ma- ria Lando' adlı parça- yı seslendirirkendin- İedi. sonra da sanat- çıyla tanı^ma>ı koy- du kafasına. Gelişen olaylar sonucunda Baca'nın sesi ülkesi dışında ilk olarak Bryne'ın plak şirke- ti Luakabop'un 1995 yılındaçıkarîtığı 'The Soul of Black PenT başlıklı toplama al- bümle duvuldu. Baca'nın Luaka- bop için doldurdıığu ilk kişisel albüm ise birkaç ay önce çıkan 'Susana Baca' Al- büm. başarısını sanatçının berrak se- sinin yanı sıra ezgilerin basitliğinden veözgünlüğünden alıvor. Pan flüt. he- menbütün Perumüziği albümlerinin temel öğesi oltnasina karşın Susana Bacon'ınalbümündebir-iki parçanın geri fonunda kullanılıyor valnızca. Ote yandan müzisvenler albümde kendilerinin oluştıırduklan Afrika-Pe- ru çizgisiv le akustik gitar düzenle- melerini v e perküsyonu ön plana çı- karıyorlar. Baca'nın. ülkesi dışında ancak or- ta yaşını geçtikten sonra tanınması Cesaria Evora'nın kariverini anım- satıyorbize. Sanatçı bu yaşına kadar bir kenara çekilip ünlenmey i bekle- memişti aslında. Sahne perförman- sının yanı sıra zamanının çoğunlu- ğunu ülkesinde geri plana itilmiş Af- rika ezgilerınin araştırılmasma ada- mıştı. Susana Baca \e menajerliği- ni de üstlcnen eşi Ricardofcreira,'Si- \ah Kültürünün Devamı" adlı bir kültür merkezinı ışletiyor. Kültür merkezi kurulduktan sonra 1:5lerin yoğunluğu nedeniv le sahne perfor- mansına ikı vıl ara veren Baca. se- siyledünvayaaçılırken merkezi e^ı- nin ellerine teslim ettiğini söylüyor. Sanatçı aynı zanıanda hem fakir hem de zengin olan bırailede yetiş- tiğini söv lüyor. Berberolan babası gi- tar çalıvor. aşçı olan annesi ise dans ediyordu. Baca'v a ası 1 önıek oluştu- ran sanatçı ruhlu akrabaları ise Aret- ha Franklin'e benzejen seslerivle sürekli şarkı söylev'en tevzeleriydi. Annesinin favori müziği olan Küba ezgilerinin ardından ENa Fitzgerald. Billie H«llida\ v e Sarah \a- ughan hav ranIığı baş- ladı. 1960"lıvıllardasi- vah Amerikalı lar kö- tü günleri unutmak için sadece blues mü- ziğineyönelmişlerdi. Baca bu dönemde kö- lelik döneminden ge- len müzik kültürünün küçük görülmeve baş- landığınıfarkettı. Ba- ca bueğilimlerı şöv- le anlatıyor: "*Si>ah olmak köle olmakla. ve tembellikle özdeş- ti. \e medyada ne de kültür dünvasında folklora ver verilhordu." Bu ortaın- da Peru'nun önde gelen plak şirket- len ticarı bir başarı sağlamayacağı kaygısıyla uzun süre ıızak durdular sanatçının albümlerınden. Susana Baca kendi kasetlerinı kendisi dol- duruy or. konserler düzenliyor v e bu konserlerde elden satıyordu kaset- lerini. Birkaç yıl boyunca bütün ül- kevi gezip. emektar müzisvenlerle görüştükten sonra "Del Fuego> del Agua"<idlı albümünü vearaştırma- larını topladığı 150 savfalık kitabı- 111 çıkarttı pivasava. Sanatçının tutkuvla bağlı olduğu bir başka müzik türii de İspanyol mü- zıği. Kendi ülkesinin nıüzikleriyle enstrümantal ve sessel açıdan büyük benzerliklerbulunan müzikleri araş- tıran sanatçı. vakında İspanvol >ar- kılarını da seslendirecek. B\rne bu projeye kadar İspanyolcasını yete- rince gelıştirirse iki sanatçı bir de düet sesleııdirecekler. John Travolta'nın yaşamöyküsünü Nigel Andrews yazdı l)Grease 2) Bak Şu Konuşana 3) Ucuz Roman ENİS BATUR Brooklyn y in dans krallığından karakter oyunculuğuna Kültür Servisi - Nigel Andrews son dönemlerde Hollvvvood"un en çok aranan aktörlerinden birı haline gelen John Travolta'nın yaiamöyküsünü 'Travolta: The Life' başlığı altında kitap haline getirdi. Andrevvs. 346 savfalık kitabını yazmadan önce ov uncunun pek çok tanıdığı \e arkadaşıv la görü.şmüş olmasına karşın Travolta'nın kendisıyle yazacakları üzerine tek kelinıe bile konuşmamış. Travolta'nın kendisivle yapılan söyleşı ve röporfajlar konusunda çok titiz olduğu. bu söyleşilerde basın mensuplarını nezaketi ve inceliğiyle büyülediği göz önüne alındığında Andrevvs'in herhangı birgörüşme talebinde bulunmadığı anlaşılıyor. John Travolta. volunıı 1977 tarihli 'Cumartesi Gecesi Ateşi' ıle açtı. Sanatçının sinema kariyeri bundan sonra Brooklyn'ın dans kralı sıfatı üzerine gelişecektı. Ancak bu filmden önce de '\Velcome Back Kotter' adlı komedi dizisi ile genç bir hav ran kitlesine sahipti Travolta. Travolta\ı Tarantino kurtardı Nevv Jersevde dünyava gelen sanatçı on altı yaşında okulu bıraktı. on dokuz ya^ında bir vıldız oldu. vırıni üç yaşında da efsane haline geldi. Nigel Andrevvs'e göre Travolta. James Dean gibı genç ölsevdi 'Cumartesi Gecesi Ateşi've 'Grease'adlı filmlerivle • Genç Tra\olta züppe tavırları. zayıf vücudu, ince beli. baştan eıkaran kalçalan, gamzeli yanaklarıyla bir ilah haline gelmişti. Orta yaşlı Travolta ise yeniden kanıtladığı oyunculuk yeteneğiyle bir karakter oyuncusu olma yönünde emin adımlarla ilerliyor. 1970'lenn ikonu haline gelirdi. Ancak kader ona eönıert davrandı. Bu cömertlik başlangıçta sinema açısmdan bakıldığında çok şey kazandırmadı ovuncuya. Bu iki efsane filmin arkasından çektiği 'Lrban Cowbo\\ 'Perfect' ve "Blov\ Out' adlı filmler kariverini gölgelemek dışında bir i>e yaramadı. Yıldız günleri sona ermişti sanatçının. Artık sadece tüketıme vönelik v ideo filmlerınde görünüyordu. İsminden en çok sözertıren film ise ancak 'Bak Şu Konuşana' serisi olmu^tu. Gi>e ba^arisi sağlavan bır projeydi 'BakŞu Konuşana' ama bu başarıda Travolta'nın önemli bir rol ovnadığı söv leuemezdı. John Travolta'vı 'hirzamanlar ünlü' olan söniik bır vıldız olmaktan Quentin Tarantino kurtardı. 'Ucuz Roman'daki V'incent Vega rolü John Travolta için adeta yeniden doğuş oldu. Filmin başarısı sadece Tarantinonun dehasıyla açıklanamaz elbette. Özellikle Travolta'nın. rolünün bütün gereklerini büyük bir doğallıkla karşılamış olmasının göz ardı edilmemesi gerekivor. Gençliğindeki başarısını sürdüremeyen ve bu dönemi ile anılmayı yeğleyen Travolta. Ucuz Ronıan'ın ardından bir anda Hollyvvood'un en çok aranan yıldızı haline geldi. Son dönem filmlerinden birkaçının gişe başarısı sağlamamıs olması bile ne izleyicinın ne de yönetmenlerin ilgisini azalttı. Andrevvs. kitabında Travolta'nın ovunculuk yeteneğinin hakkıııı veriyor. ancak ünlü sanatçının kişiliği konusundaki şüpheleri \e kaygılanna deginmeden de edemiyor. Yazarın garip inançları ve uçaklar konusundaki derin tutkusuna geniş yer ay ırıyor kitapta. Genç Travolta züppe tav ırları. zayıf vücudu. ınce beli. baştan çıkaran kalçalan. gamzeli yanaklarıyla bir ilah haline gelmişti. Orta yaşlı Travolta'nın beli kalmlaşıyor. siyah gür saçları beyazlayıp seyreliyor. ama sanatçı yeniden kanıtladığı oyunculuk yetenegiy le bir karakter oyuncusu olma yönünde emin adımlarla ilerlivor, Yazarımız yıllık izninin bir bölümünü kullandı- ğından yazılarına bir süre ara vermiştir. • 8 Kafa Çantada Yönetmenliginı Tonı Schulman'ın vaptığı filmde başrolleri Joe Pescı ve Kristy Svvanson pavlaşıvorlar. (AlnmizaJe Capirol 39/ İVJ5) • Çılgın Şehir Yönetmenliginı Çosta Gav ras'ın vaptığı filmde başrolleri Dustin Hoffmaıı. John Travolta ve Alan Alda pavlaşıvorlar. (Bevoglu Emek 293 ,S4 3V, Beyoght Fıhij, 249 1)1 M. Osmanbev Guzi 241 96 65. Ci'nt'plı'.y Odeon 216 37 90. Eıikr Akmcrkcz 2X2 05 05. Etılcr Hi/hiık' 263 I* 3K \lu\luk Princes\ 2X5 06 95. Bahrköy Avfar 5X3 46 02. Bakırköy Cumusel 571 83 XI), Aiukdy Pıvsıige 560 72rt6.Şa^'kınbakkal Cinemax 467 44 6\ Sııatiiye \fovicplex 411 90 62. Alhınizade Capııol 310 06 16. Kadıköy Kadıköy 33 7 7 -/ 00) I Kumpas Yönetmenligmi David Glenn Hogan'm vaptığı filmde ba^rollerı Keenen Ivorv \Vayans. Jon \bight. Jıll Hennessv. Paul Sorvıno ve Erıc Roberts üstlenıvor. (Beyoght Fihı$ AF\I 249 1)1 ^6. Osmanbey Gazı 247 96 65. Ciıtt'ple.\ Odeon 216 97 yo Eıiler Akmeıkez 2X2 1)5 05. \ta\lak AFM Pnnces.\ 2X5 06 95. Bukırköy AF\f Ccımıısel 571 X3 XI). G D.P Cinemass 578 50 62. Alnmizade Capiınl 310 06 16. Kadıköv Kadıköy 33" 1 74 00, Erenköy Ciııepol 362 51 1)0. \luliepe Gıiındhouse 442 60 30) • Lolita Yönetmenliginı Adrıan Lyne'ın vaptığı filmde başrolleri Jeremy Irons. Melanıe Gnffith. Frank Langella ve Domınıque Svvaın pavlaşıvorlar. (Bevoglu Sınepop 251 II ''6. Şişli Kenı 241 62 03. Eıiler ' \lo\ ıeple\ 2X4 30 04. Ç. Ta> Şufuk 516 26 60. Bakırköy Inarli 5?? 64 39. Bukırköy Avşur 5X3 46 02. Ataköy ' Guleria 560 72 66. G.O.Pa}ci Cinemass 578 50 62. Silivri \fuxi 736 1)1 60. Kadıköv Reks 336 01 12. Sııudive \fovieplc\ 3X5 24 09) • Hırsız ve Çırağı Yönetmenliğini Claude Chabrol'un üstlendiği filmde basrollen ls;ıbelle Huppert ve Michel Serrault pavlaşıyorlar. (Beyoglıı Alkazur 293 24 66. Çemberlitus Şufuk 516M^,^^ Eıiler \lo\ieple.\ 2X4 30 04) "'•"• • Ateş Fırbnas4 Yönetmenliginı Dean Semler'inl üstlendiği filmde ba>rollen Houie Long ve Scort Glerfrf pavlaşıvorlar. (Sıuıdive \lo\ieplex 3X5 24 09. Eıiler \lovieptex 2X4 30 04. Çemberluas Şafcık 516 26 60. Şisli Kenı 241 62 03. Bevoglu Lale 249 25 24. Bakırköy Avsur 5X3 46 İ)2X'ineplex Odeon 216 37 90. G.O.P Cineımıss 5 7 X 50 62) 1 5 . Güç Yönetmenliğini Luc Besson'ın vaptığı filmde başrolleri Bruce V\ ıllis. Garv Oldman ve Milla Jovov ıch pay laşıyorlar. (Be\ oglıı Filas 249 93 61. Ortaköv Fe'rıye 236 28 64. Bakırköy Caıvıısel 571 83 XI), Bukırköy Incirli 572 64 39. Ûınrunne Princes 461 1)3 82. Kadıköy Baluıriye 414 35 05. Pendik Güııey 354 13 XX. Zeyiiııbunnı )enidogun 55X 5X 01. Biiyükada Biiyıikuda 3X2 52 92ı • MırHu Berabeıiik Yönetmenliğini Wong Kar- VVai'nm vaptığı filmde başrolleri Tonv Leung. Leslie Cheunu ve Chang Chen pavlaşıvorlar. (Bevoghı Penı 251 32 40) • Lola Yönetmenliğini Tinto Brass'ın vaptığı filmde başrolleri Anna Ammirati ve Patrick Movveı pavlaşıvorlar. (Bevoghı Alkazar 293 24 66. Bukırköy tncırli 5 7 2 64 39. Kudıköy As 336 00 5(h • Chamauka Yönetmenliğini Andrzej Zulavvski'nin vaptığı filmde başrolleri Ivvoııa Petrv ve Boguslav\ Linda pavlaşıvorlar. lOsmanbey Gazı 24' 96 65j • Marvin'in Odası Yönetmenliğini Jerry Zacks'ın yaptığı filmde \1erly Streep. Leonardo DiCaprio. Robert De Niro ve Diane Keaton rol alıvorlar. (Onaköy Feriye 236 28 64. Kadıköy Reks 336 01 12) • Olgun Kadına Övgü Yönetmenliğini Manuel Lomberdero'nun vaptığı filmde başrolleri Faye Dunavvav veJuan Dıego Botto pavlaşıvorlar. (Bevo'jlıı Lale 249 25 24. Çemherhıas Şafuk 516 26 6I)> M Baraka Filmin vönetmenı Ron Fricke. (Kadıköy \1oda33~Ol 28) I Titanic James Cameron'un vönertiği filmde Leonardo DiCaprio ve Kate VVınslet rol alıvor. (Şisli Kenı 241 62 03. Bakırköy Incirli 572 64 39. Bakırköy Avsar583 14 97, Mecıdiyeköy Cineple\ 216 37 90. ' Kadıköy Hollyuvod 33X 90 "6, Erenköy Ciııepol 362 51 1)0. Bevoglu Lale 249 25 24. Cnırunn e Princess 461 03 82) • Ağır Roman Mustafa Altıoklar'ın vönettigi filmde Okan Bavülgen ve Müjde Arrol alıyor. (Kadıköy Brocuhuıy 346 14 XI) • Çin Çukulatası Film Yan Cui ve Qi Chang'ın imzaNinı taşıyor. 1Beyoglıı Alkazar 293 24 66,/ • Oyun Dav id Finceher'in vönettigi filmde başrolü Michael Douglas üstlenivor. (Bevoğlu Aılas 252 85 "'6, Kadıköy Broad\\vv 346 14 XI) • AKı Gün Yedi Gece Yönetmenliğini Ivan Reitman'ın vaptığı filmde başrolleri Harnson Ford ve Anne Heche pav laşıyorlar. (Etiler Akmeıkez 282 1)5 05. Etiler Movieplex 284 30 04. Etiler Cinemaclub 263 18 38. Bevoglu Fitas 249 01 66. Beyoglıı Atlas 252 85 "6. Osmaııbev Guzi 247 96 65. Mecidîyeköy Odeon 216 37 90,' Çemberlilaş Şafak 516 2f> 60. Eıiler Hillside 263 18 38. Kadıköy Siireyya 336 1)6 82. Altımızade Capııol 391 19 35. Erenköy Ciııepol 362 51 00, Şaşktnhakkal Cinenıax 46 7 44 6~. Sıuıdive Movieples 411 90 61, Bukırköy Caroıısel 5 7 I 83 80. Bakırköy Renk 5"2 18 63. BakırkövSiııemu 74 572 04 44. G Ö.Puşu Cinemass 57X 50 62)