Katalog

24 TEMMUZ1998 CUMA CUMHURİYET SAYFA HABERLER Resmi Gazete İnternerte • ANKARA (ANKA)- Basbakanlık İdareyi Geliştirme Başkanı Prof. Dr. Gürol Banger. Kamu-Net Projesi çerçevesinde yürütülen Bilgi Yönetim Sistemi'nin üç ay içerisinde tamamlanacağını belirterek, sistemin oturmasından sonra Resmi Gazete'nin fnternet'te bedava yayımlanacağını bildirdi. Banger, İnternet abonelerinin Resmi Gazete'den baska, tüm kanunJar, kararlar, tasanlar, tözük ve yönetmeliklere de Başbakanlık web sitesinden günlük oJarak bedava ulaşabileceklerini bildirdi. TürK-Alman ilişkilepi • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, Almanya Federal Meclis Başkanı Rita Süssmuth'u kabulünde, Türki>e iie Almanya'nın dost iki ülke olduğunu, bu dostluğun zedelenmesine razı olmadıklannı söyledi. Ülkeler arasındaki sorunlann mutlaka aşılması gerektigini söyleyen Demirel. Alman parlamenterlerin desteğine gereksinim duyduklannı bifdirdi. Sussmuth. temasları sırasında, Almanva'da yaşayan Türk yurttaşlan konusunda neler yapıldığı, secme hakkıyla ilgili olarak "mektupla oy verme" yöntemine ilişkin neler yapılabileceği konulan üzerinde durulduğunu söyledi. FP'den Supiye SOPUSU • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - FP Hatay Milletvekili Metin Kalkan, Devlet Bakanı Rıfat Serdaroglu'nun yanıtlaması istemiyle Meclis Başkanlığı'na verdiği soru önergesinde, hava tahmin raporlannda Hatay"ı kendi ülke sınırlan içerisinde gösteren Suriye telev izyonunun yayınlanna karşı önlem alınıp almmadığmı sordu. tfaşfâkan'a • AJVKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Başbakan Yardımcısı lsmet Sezgin'in yeğeni, Başbakanlık Basın Yayın ve Enformasyon Genel Müdürü Adnan Sezgin'in. yargı karanna karşın görevini iade etmediği Ayşe Giilsevin Ünlü'yü binaya aldırmadığı belirlendi. Ünlü. "görevini kötiiye kullandığı" iddiasıyla davacı olduğu Adnan Sezgin"in yanı sıra Başbakan Mesut Yılmaz hakkında da tazminat davası açtı. PKK operasyonu • BRÜKSEL(AA)- Belçikajandarması. Bierbeek kasabasında PKK yandaşlannın bulunduğu bir çiftlik evine operasyon düzenledi. Saat 03.00 stralarında düzenlenen operasyona 40 kadar jandarma ve öze! tim mensubu katıldı. Operasyon sırasında 44 kişinin sorgulandığı. gözaltına alman olmadığı biJdirildi. DÜZYA Yargıtay Başsavcılığı, Sıvas olaylan davasmda verilen ölüm cezalannın onanmasını istedi 33 idama onama istemiANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, Ankara 1 Noiu DGM tarafından. Sıvas'ta 2 Temmuz 1993 'te meydana gelen ve 37 kişinin ölümüyle sonuçlanan olaylann ardından açılan davada, 33 kişi hakkında verilen idam cezasının onanmasını istedi. Ankara 1 No'lu DGM'nin verdigi kararlann, sanıklar, müdahiller ve Ankara DGM Cumhuriyet Başsavcılığı'nın temyiz istemleri ile re'sen de temyize tabi olan dava dosyası. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığf nın tebliğnamesiyle birlikte Yargıtay 9. Ceza Dairesi'ne • Başsavcılık, 4 sanığ ay, 1 sanığın 5 yıl ağır geldi. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, 33 sanığın idam, 4 sanığın 20'şer yıl. 1 sanığın 15 yıl, 26 sanığın 7 yıl 6"şar ay, bir sanığın 5 yıl ağır hapis cezasına çarptınlmalanna ilişkin Ankara 1 No'lu DGM'nin kararlarını "usul ve yasaya uygun" bularak onanmasını istedi. 14 sanık hakkında verilen beraat kararlannın da onanmasını isteyen Başsavcılık. 5 yıl ağır hapis cezasına çarptırılan Tekin Ans'ın beraat etmesi gerektiği ın 20'şer yıl, 1 sanığın 15 yrl, 27 sanığın 7 yıl 6'şar hapis cezasına çarptınldığı kararlann da onanması yönünde görüş bildirdi. görüşüyle karann bozulmasını talep etti. Başsavcılık, aynca. 15 yıl ağır hapis cezasına çarptınlan Yusuf Şimşek'in kamu haklanndan mahrumiyetine ilişkin sürenin fazla hesaplandığına işaret ederek, hükmün bu yönüyle bozulmasını talep etti. Başsavcılığın tebliğnamesinin, temyiz incelemesinin yapılacağı Yargıtay 9. Ceza Dairesi'ni bağlayıcılığı bulunmuyor. Temyiz istemlerine ilişkin kararlann önümüzdeki yıl açıklanacağt öğrenildi. Yargıtay 9. Ceza Dairesi, Ankara 1 No'lu DGM'nin ilk karannın tamamını bozmuş ve Sıvas'ta meydana gelen olaylan TCK'nin 146. maddesinde düzenlenen "anayasal düzeni zorla bozmaya kâlkışmak" fiili kapsamında değerlendirmişti. Daire. bu kapsamda 42 sanığın bu maddeye göre idam cezasıyla yargılanmasını istemişti. Ankara 1 No'lu DGM. Yargıtay'ın bozma karanna büyük ölçüde uymuş. ancak Toplu Gösteri ve Yürüyüş Yasası'na aykınlıktan 10 sanığı 3 yıl. bir sanığı da 2 yıl hapis cezasına çarptırarak bu sanıklar yönünden ilk karannda direnmişti. Ankara 1 No'lu DGM'nin 11 sanık hakkındaki bu direnme karan da geçen günlerde Yargıtay 9. Ceza Dairesi'nin bozma karan doğrultusunda Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nca bozulmuştu. 11 sanık Ankara 1 No'lu DGM'de. TCK'nin "Anayasal düzeni zorla bozmaya iştirakten" 15 yıldan az olmamak üzere agır hapis cezası istemiyle yeniden yargılanacak. Cumhurbaşkanı, KKTC'nin Türkiye'nin bir ili gibi kabul edileceğini söyledi KKTC'yle ekonomik bütünleşme ANKARA (Cumhurijet Büro- su) - Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, "çıkarma"ya dönüşme- si beklenen KKTC ziyareti önce- sinde, KKTC ekonomisi ile Türk ekonomisinin entegrasyona doğ- ru girtiğini belirterek "Kıbnseko- nomik bakımdan Türkiye'nin bir ili gibi muamele görecek" dedi. Cumhurbaşkanı Demirel, KK- TC Cumhurbaşkanı Rauf Denk- taş'ın resmi konuğu olarak yann adaya gidecek. Demirel'e ziyaretinde Başba- kan Yardımcısı ve Milli Savunma Bakanı İsmetSezgin. Dışişleri Ba- kanı İsmail Cem. Devlet Bakanı Şükrü Sina Gürel. Milli Eğitim Bakanı Hikmet Lluğbay. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Cunv hur Ersümer, Turizm Bakanı 1b- rahim Gürdal. milletvekılleri. meslek kuruluşları temsilcileri, işadamlan ve gazeteciler eşlik edecek. Demirel. ziyareti sırasın- da Türkiye'den KKTC'ye su ta- şınması projesinin açılışını ger- çekleştirecek. Demirel dün Anamur Belediye Başkanı Süreyya Çelik başkanlı- gındaki heyeti kabulünde, yann KKTC'ye gideceğini ve yanında güçlü işadamlannı görüreceğini belirterek "Onlara yatınm yap- malannı $öyleyeceğini r> dedi. KKTC'ye götüreceğı suyun ay- nı gün Leflcoşa ve Magosa'ya u- laştınlacağını kaydeden Demirel. "Yani ziyarerim çok büyük bir olaydır. Hem gihenlik hem refah vermek anlanundadır" diye ko- nuştu. Demirel. KKTC ile Türk ekonomilerinin entegrasyona git- tiklerini anlatırken şöyle devam etti: "Ziraat Bankası Türkiye'deki çiftçilere hangi koşullarda kredi veriyorsa Kıbns'takiriftçiyede ve- recek, Halk Bankası da övie. Kıb- Genel af isteıni büyüyor İHD l-rtanbul Şubesi, bir süre önce baslattığı "Ge- nei af için bir imza" kampanyasını dün de Paşaka- peı Cezaevi'nin önündesürdürdü. Genel afiçin im- za toplayan tHD'liler, Adalet Bakanhğı'nın 1997 so- nu itinanvla cezae\ferü»de 74 bin tutuklu ve hii- kümJü butunduğuna ilişkin açıkJamasma dikkat çektHer. PEN Yazarlar Derneği Genel Başkanı AJ- pay Kabacalı ise dün vaptığı ya/ılı açıklamada dü- şünce suçluianm da kapsayan bir genel af çtkaröl- masuııistedLKabacalu - 'Nea<;KİırklTörki\ç'dedü- şüncesuçlusu buhmmadığını öne sürenyetkifiler,ge- nel af gündeme geiince 'Dû'şûnce suçlusu genel af kapsamına aünamaz' djyeb3iyoriar" dedi. Türkiye Petrol, Kimya ve Lastik Sanayi İşçiJeri Sendikası af- nn çtkartılmasımn toplumsal banşa katkı sağla>-a- cağını sa\unurken, Sağtık ve SosvaJ Hizmet Emek- çileri Sendikası da af kapsamına duşüncesuçluian- nuıalınmanıasuuek^iJrdLl KL'BİLAY TÜNTÜL) ns'taki ürerim fazlası, Türkiye'de nasıl de\1et ve kooperatifkr tara- fından satın alınıyorsa Kıbns'ın artı üretimini de Türkivesatın ala- cak. Yani. Kıbrıs ekonomik ba- kımdan Türkiye'nin bir ili gibi muamele görecek ve böylece de orada 30 seneve \akın zamandır tecrit edilmiş va/iyette. dünvadan i/ok edilmiş bulunan 180 bin soy- daşımmn ekonomik sorunlan çö- zülecektir." Aiyon milletvekiline 7 gün itiraz süresi verildi. Rapor veren doktora soruşturma Uygıuı'a devamsızlıkları bildirildi ANKARA (Cumhurijet Bürosu) - TBMM Başkanlığı, bağımsız Afyon Milletvekili Kubi- lay Uygun'a haziran ve temmuz aylanna aıtde- vamsızhkJarını bildirdi. Meclis Başkanhğı'nın karanna 7 gün içınde itiraz hakkı bulunan L'y- gun'a rapor veren Dr. Fahri SanoğJu hakkında da soruşturma başlatıldı. Alman bilgiye göre, TBMM Başkanı Hik- met Çetin'in imzasıyla Uygun-'a.- onc«ki gün tebliğ edilen yazıyla. haziran ve temmuz ayla- nnda 5'ten fazla birleşime katılmadıgı. günleri belirtilerek bildirildi. Uygun"un7güniçindeili- raz etmesi durumunda TBMM Başkanlık Diva- nı yeniden toplanarak değerlendirme >apacak. Başkanlık divanı itirazı kabul etmezse. konuyu. Anayasa Adalet Karma Komisyonu'na gönde- rerek Uygun'un millet\ekilliğinin düşürülme- sini isieyecek. Karma komisyonun durumu in- celeyerek raporunu hazırlamasının ardından, uygun'un milletvekilliğinin düşürülüp düşü- riilmeyecegine TBMM Genel Kurulu karar ve- recek. Lygun'un milletvekilliğinindüşüriilme- sı için 276 milletvekilinin oyu gerekiyor. Anayasa ve TBMM Içtüzüğü, Meclis çalış- malarına izinsiz olarak bir ay içerisinde toplam 5 birleşım günü katılmayanın milletvekilliği- nin düşürülebîlmesini öngörüyor. Küfür kavgası Komisyon üyeleri mahkemelik ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)- DYP Genel Başka- nı Tansu Çiller'in malvarlı- ğı ile ilgili kurulan Meclis Soruşturma Komisyonu'nda üyeler mahkemelik oluyor. DYP'ü komisyon üyesi Ömer Banıtçu'nun Başba- kan Yardımcısı Bülent Ece- vit'e, "p k". Maliye Ba- kanı Zekeriya Temizel'e de "şerefsiz, muhbir" diye ha- karet etmesi komisyonu ka- nştırdı. Barutçu'nun "Itoğlu it, kafanı koparOnm" diye üzerîne yürüdüğü CHP'li üye Tuncay Karaytuğ, Mec- lis Başkanlığı'na başvurarak Barutçu'ya kınama cezası verilmesi isteminde buluna- cağını. kişilik haklanna sal- dırdığı için de hakkında da- va açacağını bildirdi. Temizel de tutanaklan in- celeyip gerekeni yapacağını söyledi. Barutçu ise Ecevit'e yönelik "tek bir kötüsözsöy- lemediğjni" ileri sürdü. Maliye ve Hazinejden Tansu Çiller ve eşı Ozer Uçuran Çiller'in servetiyle ilgili art arda komisyona ula- şan belgeler. DYP'yi telaş- landırdı. Barutçu'nun önce- ki giinkü komisyon toplantı- smda çıkardığı kavganın ar- dından DYP grup yönetici- leri de dün basın toplantısı düzenleyerek Maliye Baka- nı Temizel'in "yetkteiz" ola- rak Çiller'in servetiyle ilgili rapor hazırlattığmı ileri sür- düler. Saflet Ankan Bedük, Temizel'in bazı sıyasi amaç- larla yasaya karşı hile yapa- rak, Meclis Soruşturma Ko- misyonu'nun görev ve yetki alanına bilerek tecavüz etti- ğini ileri sürdü. Komisyonun dünkü top- lantısı ise daha "sakin" bir havada geçti. Önceki gün hakaret yağdıran Barutçu toplantıda sadece yanm sa- at katıldıktan sonra tutanak- lan alarak salonu terketti. Komisyonun dün DYP'li üye Osman Çibal'm bilgisi- ne başvurduğu toplantıdan sonra başkan Süha Tanık gazetecilere açıklama yaptı. Tanık, her komısyonda za- man zaman tartışmalar ola- bileceğini, ancak, terbiye kurallannın korunması ge- rektiğini belirtti. YAZII ORHAN BİRGİT Dünkü Cumhuriyet'in beşinci sayta- sında yan yana verilmış iki haberin baş- lıklan: "Uşak Cezaevi'ndeki Olayda Beş Kişi Öldürülmüştü. Yargı, Bakanlığı Ku- surkLBuiduJJ'Gözaltında Eektrik Veri- len 4 Yaşındaki Bebeğe Işkence Avru- pa Yolunda." Gün geçmiyor ki, ceza ve tutukevleri- nin devletin mi, yoksa başka güçlerin mi kontroKinde olduğunu gösteren bir ha- ber, gazetelerimizin gündemınde olma- sın. Daha iki hafta önce, devletin güven- cesinde olduğunu sanan bir hükümlü. bir başka hükümlü aleyhinde bildiklerini mahkeme dosyalanna geçirdikten son- ra götürüldüğü Sağmalcılar Cezaevi'nde ''infaz" edildi. AfTartışmalan ş bu olay üzerine cezaevlerini kontrol ede- mediklerini, bütün açık sözlülüğü ile bir kez daha açıkladı. Cezaevlerimiz üç türlü hükümlü bann- dınyor; Bunlardan bir bölümü, adi suç deni- 'en suçlann kapsamında hüküm giymiş olanlar. Bu mahkûmlardan çoğunluğu dam altında cezalannı çekenlerdir. Bi- zim infaz sistemimiz, koğuş düzeni üze- "ineoturtulduğu için, kaldıklan yerde ce- zaevi yönetiminin değil, koğuş ağasının Duyruğuna uymak zorunda olduklarını jnutmazlar. Paraları. türlü çeşitli torpilleri bulunan- ann, ceza sürelerini nasıl geçirdiklerini jeçen haziran ayının ortasında Edirne "anm Açık- Kapalı Cezaevi'ndeki Muaz- zezErsoy olayı bir kezdahaömekleme- di mi? <3ündüztert ^ ^ ş mak için serbest bırakılan, ama gece\e- rini cezaevinde geçirdikleri varsayılan hükümlülerin, asıl ikamet yerlerinin Ker- vansaray Oteli'nde tuttuklan odalar ol- duğunu devlet, ve özellikle Adalet Ba- kanlığı, sanatçı Ersoy'a o otelde ateş edilmiş olmasaydı bilecek miydi? Daha geçen hafta Sakarya'nın birilçesinde bir avukat hükümlü, sık sık gittiği anlaşılan bir barda tesadüfen yapılan kimlik kont- rolü sırasında yakalanmadı mı? Bu grubu oluşturanlar, cezaevlerinin _M)eJalanndarLcezasö2Cüğünü-silinmiş- varsayacak kadar imtiyazlı hükümlüler sınıfına girerler. Bunlararasında özet emirlerle cezala- nnı konforlu hastane odalannda geçiren milyarlık eski bürokratlar da vardır. Ata- lay Coşkunoğlu, hükümlülük günlerini böyle bir beş yıldızlı hastane odasında tamamlamadı mı? Üçüncü grupta terör ve düşünce suç- lulan var. Terörden hüküm giyenleri de ikiye ayırmak gerekiyor Lider ve militan kadro ile onlann eyleme ittikleri lideıier ve militan kadro bölümlerinde, sokaklar- dakinden daha çok egemenlik sürdür- mekle kalmıyor; eyleme ittikleri kimsele- ri de adamakıllı eğitecek zaman ve yer özgürlüğüne de sahip oluyorlar. Ustelik bu sonunculann önemli bir bö- lümü, suçlu yaratma psikozu içindeki ki- mi güvenlik güçlerinin işkence dönemin- den geçtikten sonra itiraflarım imzaja^__yıri!lanan söyJeşide. 12 Eylüi'de eşi üç dıklan için. koğuş seminerlerini tamam- layarak dönecekleri sokaklara. daha bi- linçli ve bilenmiş olarak ayak basıyorlar. Her üç grubun dışında ve elbette ül- ke sınırlan dışında bulunanları, özellikle 12 Eylül sonrasında sık sık gündemimi- ze getirdik. Onlar, ya bir yolunu bulup kefaletle sa- lıverilenler; ya da infaz haberleri, görev- lılerden önce kendilerine fısıldandığı ıçın kuş olup sırra kadem bastıkları yerlerde, gönül saltanatlarını sürdürenlerdir. • • • Rahşan Ecevtt, ceza veinfa/ k ö l d ş nini kısaca özetlediğim ülkemde. Cum- huriyet'in 75. yılı dolayısıyla bir genel af gerektiğini 15 Temmuz günü toplanan D- SP Parti Meclisi'nde söyleyerek konuyu ülke gündemine getirdi. Ve kıyamet. bu istek üzerine koptu. Bir haftadır, af ısteğini savunanlar ve kar- şı çıkanlar arasında tariışvnalar sürüyor. Adalet Bakanlığı, açıktan görüş bildir- memekle birlikte af aleyhtarianm besle- yen istatistikler ve bilgileri arka arkaya medyaya ulaştırarak "hava" yaratıyor Kimi meslektaşlarımız, Ecevit'leri siyasi çıkarcılıkla suçluyor. Bir sıyasi parti lideri de, koalisyonda görev alan bir lıderin bu düşüncesini, hü- kümet içinde açması gerektiği gibi bir kuralı yerleştirmeye çalışıyor. Rahşan Ecevit ne yapmış? Mayıs ayında bir haftalık dergide ya- kez demir parmaklıklar arkasında gece- ler geçirmiş bir eş olarak, af kurumunun gereğini savunmuş. Hükümetin, Cumhuriyet'in 75. yıldö- nümünde bu kuaımu işletmesini öner- miş. Okuma özürlü olduğumuzdan mı ne- dir, ne bugün bu öneriyi polernik konu- su yapanlanmız: ne de ilgililer olumlu ya da olumsuz tepki göstermemişler. O da iki ay beklemiş ve partisinin en yetkili organına "Bu işi gündemimize alalım ve Meclis'e bir genel afjıazır1jğ[ ~içirrgörevvefefim^ önerisinder bulun- muş. DSP Genel Başkanı, hem yardımcısı hem de eşi durumunda olan öneri sahi- binin teklifi üzerine parti meclisinin ko- nuyu partinin parlamentodaki organına gönderdiğini geçen hafta açıkladı veek- ledi: "Af gerçekleşirse, büyük ölçüde boşalacak ceza ve tutukevlerinde ge- rekli düzenlemelen de yapma olanağı- ' na kavuşulur." Yani, buralann yol geçen hanı olması, şu ya da bu hükümlünün egemenliğinden kurtanlması için olanak bulunur. Bir genel af çıkacaksa, bunun için D- SP'nın hazırlayacağı önerinin kapsamı- nı, o partinin yetkili ve görevli komisyon- lan, kurulları belirieyecek. Daha sonra da, parti hükümet ortağı olduğu için, sorunu elbette bu zemine getırecek. Nıtekim, Başbakan Yardımcısı da bu- nu söylüyor ve bu hazıriık sırasında ken- dilerini bağlayan 82 Anayasası'nın ünlü A4. Maddesi dışında kalan bütün dü- şünce suçlannı da, stnırian zorlayarak kapsam içine almanın bir "demokratlık" gereği olduğunu ekliyor. Af karşıtlan, dünyanın hiçbir uygar ül- kesinde "genelaf" kurumunun işietilme- diğini söylüyorlar. Amao ülkelerde adalet bakanlıklannın ya da ilgili kurumlann ceza ve tutukev- lennı yol geçen hanı yapmadığını unut- mak istiyorlar. Aynı ülkelerde işkence ile zorunlu itirafçılar yaratılmadığının altını çizmiyorlar. Yıne o tür ülkelerin 'ktşiTerTn; kimrsâvcrve yargıçlann mafya ile kol kola fotoğraflarına rastlanmıyor. Torpilli mahkûmlar cezalannı çekme- den sınır ötelerine uçmuyor o tür ülke- lerde. Ya da para yedirerek cezaevleri yerine otellerde, pavyonlarda sabahla- mıyorlar. Baştan aşağı bozulmuş, hatta kokuşmuş bir adalet sistemini görmez- den geleceksiniz. Sonra partamento Cumhuriyet'in 75. yılı nedeniyle af kurumunu işletmeçalış- malan yapsın denildi mi, kıyametin her türfüsü için kollan sıvıyorsunuz. Yapmaym. Düzenin düşünce suçlusu ilan ede- rek, demir parmaklıklar arkasına tıktığı meslektaşlarınızı düşünerek yapmaym. Hiç değilse, sansürün "sözd'e" kalk- mış olduğu söylenerek, "Gazeteciler Bayramı" ilan edilen 24 Temmuz'un başı için af karşıtı olmayın. POLTIİKA GÜ1NLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA Dinozor... Dinozor bir yaşında... Zafer Temoçin ve Vedat Özdemiroğlu'nun bü- yük emekleri var... Önce 'Cumhuriyet'm ekiydi, sonra bağımsız ol- du... Usta yazarlar ve çizerter Dinozor'da... Sahibi Orhan Erinç... Cumhuriyet'in kardeş yayını... Dinozor ana muhalefet dergisidir... Gırgır, şamata bol... Biryaşına basışını, önceki gün kutladık.... Dinozorcular diyor ki: "Bize verilecek en güzel armağan; sefaletin, sö- mürünün, elikanlı çetelerin, düşünce suçunun, yo- bazlığın olmadığı demokratik bir Türkiye'dir..." Fertıan Şensoy. Dinozor'da her hafta harikalar yaratıyor... Işte, Feıtıan'dan insanın içini ısrtan (serinleten de- mek daha doğru temmuz sıcaklarında), gülümseten yazısından biralıntı: "Çağdaş Alman felsefeci Karl Gottlob Schelle 'Gezinme Sanatı' isimli kitabında, insanoğlunun gündelikyaşamından çokuzak, soyut sonınlara de- ligibikafa patlatmasına rağmen kendisiniyakından ilgilendiren yaşamcıl sorunlanna bu denli kafa yor- mamasına şaşıp kaldığını anlatıyorve gezinmeyeza- man ayırmanın ve bunu düşünmenin önemini vur- guluyor. Hoş bir vurgulama elbette. Bütün bir ikindiyi ke- di gibi gennerek devrisi gün nerelerde gezinti ya- pabilihm acaba diye kafapatlatarak geçirmek bu- lunmaz bir ikindileme biçimi. Hatta eşsiz bir düşün cimnastiği. İnsanın böyle sporlara yönelebilmesi için Almanya'da felsefeci olması gerekiyor. Aynca durumdan Alman felsefecinin papayasıntn mango- suna denk olduğu çakılıyor. Istanbullu birgünümüz fılozofu için buna ne zaman ne de mekân var. Hay- di zamanı buldu, nerede gezinecek? Gezinilecek bir durum yok kı kentte, koşuşturmak zorunlu, artık hep biryeriere geç kalarakkimi buluşmalan pas ge- çip bir sonrakine yetişmeye uğraşarak geçiyor Is- tanbul'da zaman. Selahattin Hilav örneğin, nerelerde gezinsin de sinirlenmesin? Piposunu kemirttirir insana bu fs- tanbul." Bizim Dinozor, siyaseti de yakından izliyor; ünlü Kubilay Uygun'dan Tansu Çiller'e dek politika pa- zannı mercek altında tutuyor... Biliyorum ki, önümüzdeki hafta Ömer Barutçu yu şöyle 'enine boyuna' ele alacak, Bülent Ecevit'e niçin "R.venk" dediğinin, Maliye Bakanı Zekeriya TemizeTe "şerefsiz" diyerek üstüne yürüdüğünün nedenlerini araştıracaktır... Takkeli ve takkesiz liboşları, Yeni Mandacılan da Dinozor yakın takibe alıyor... Önceki akşam Armada Oteli'nin çatısındaydık Di- nozor'cularia birfikte... Orhan Erinç, Avşa'da tatildeydi, kulaklarını çıniat- tık.. ilhan Selçuk, Ibrahim Yıldız, Ümit Zileli, Üstün Akmen, Hüseyin Gürer, Irem Sağlamer, Metin Hakyeri, Vedat Özdemiroğlu, Naim Tirali, Naim Kılıç, Fazilet Koza ve tüm Dinozor'cular (biraz fîre verdiler) denize karşı rakılannı yudumlarken neşeliy- diter... Hava lirnonata gibi serindi... Hep birlikte seslendik: "Nice yıllara Dinozor!" ••• Dinozor'un bu haftaki kapağı şöyle: "Vatan Ford'un arazisiyse, biz vatan hainiyiz..." Dinozor'u okurken Oktay Ekinci geldi... Dedi ki: "Çankaya Köşkü'nün bahçesi Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'/n babasının değil, Cumhuriyet Türkiyesi'nindir..." Oktay'a Dinozor'un kapağınt gösterdim... Sonra ne yaptım? Metin Hakyeri ve Sunay Akın'ın yazdıklannı oku- dum... 'Az sonra 'da neler vardı, merak ettim... "Tansu Çiller'den yeni imaj! Çiller'in yıldızını par- latmak için gündemde olan Lolita imajını seçeceği, yüzünü gerdirip yağlannı aldıracağı, saçına kaynak yaptınp ördüreceği, Lolita tarzı döpiyes giyeceği ve mahkeme karanyla yaşını küçülteceği öğrenildi..." Dinozor'un sayfalannda gezinti yapmak bir ayrı- calık... Musa Gümüş'ten Derya Sayın'a: Banş Er- türk'ten Zeynep Demir Kale'ye dek çok sayıda yazar-çizer Dinozor'da... Dinozor, kendisiyle de dalga geçebilen bir dergi... • • • Dinozor her hafta olduğu gibi dünden beri bayi- lerde... Bu sabah bir Dinozor alırsanız, sinirierinizin gev- şeyeceği kesin... Dinozor'da pespembe bir Türkiye yok!.. Dinozor'da mizahın uçukluğu değil, uçanlığı var... Altay Marö'yla, Sencer'in 'Kotikçisi' benim Di- nozor'daki gözdelerimden birisi... Evet... Dinozor bir yaşında... Daha nice yıllara!.. hckayafo posta.cumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212/ 513 90 98 C A G D A S Y A Y I N L A R Hâkfmt ÇAâlNIN TANfâl ÜÇ YAZAK 2. BASI tocmv. KUSİUYOUriVETAIİKAr HUIPUUU 4 BASI 5K00OTT. SAHCIU YIILAR KUJ4TIUMIJ SOKAKLM 4. BASI 40C'OOOH ı KUZU POSTUNDA KURT 2. BASI 800 0CCTL ZAMBAK SANA DA BULAJTI KAN 2. BASI eoooooTv DİN BARONUNUN KAZLARI 2. BASI 900 000 TL Â$IK KA»INUU SOKAİI 2. BASI aoo oam $ERİATPAZARI 800 000 TL SEVDAHIN ADRESİ 8ELLİ DEĞİL Çağ Pazariama A.Ş. Turkocağı Caddes; No:39/41 (34334) Cağaloğlu-lstanbul Tel: (0212) 514 01 96