Katalog

SAYFA CUMHURİYET 22 TEMMUZ 1998 ÇARŞAM HABERLER Cumhupiyetin 75. yılı kuUamaları • Haber Merkezi- Cumhuriyetin 75. yıl kutlamalan dolayısıyla Çanakkale Onsekiz Mart Ünıversitesi, "Cumhuriyete Sahip Çıkalım" etkinlikleri düzenledi. Ünıversite, eylül ayının ilk haftasında. ünlü tiyatro sanatçısı Müşfik Kenter'i konuk edecek. Sanatçı "Nutuk" adlı oyununu sahneleyecek ve "Cumhuriyetımiz ve Sanat" konulu söyleşiye katılacak. tzmirli amatör telsizci Nilay Mıne Aydoğmuş da kutlamalara katkıda bulunmak amacıyla 24 Temmuz-29 Ekim arasında, Manisa'nın Spil Dağı'ndan amatör frekans bantianndan yapacağı yayınla dünya amatörlerine Türkiye Cumhuriyeti devletini tanıtacak. Aydoğmuş. yayın süresince, 5 kıtada yaklaşık 250 ülkedeki 10 bin amatör telsizcıye ulaşmayı hedeflediğini belirtti. Sıvas ADD'ye dava • SIVAS (Cumhuriyet) - Insan Haklan Derneğı Genel Başkanı Akın ^Birdal'a yapılan silahlı °saldınyı birbildiri ile kınayan Sıvas Atatûrkçü pPüşüncü Derneği (ADD) yöneticileri hakkında dava açıldı. ADD Sıvas Şube Başkanı Mehmet Süngü ve yönetim kurulu üyeleri 'İıakkında izinsiz bildiri yayımladıklan eerekçesiyle 3 ile 6 ay arasında hapis cezası isteniyor. Birdal'a yapılan .«aldınyı bildiriyle kınayan ,»lHD Sıvas Şubesi ile Halkevleri Sıvas Şubesi yöneticileri hakkında da «oruşturma açıldı. Güneydoğu'da operasyon • Haber Merkeri- Olağanüştü Hal Bölge "Valiliği'ncTen yapllan açıklamaya göre, halkın huzur ve güvenini sağlamaya yönelik operasyonlarda, Bingöl'ün Yayladere Küçük Kavaktepe böigesinde 3, Diyarbakır'ın Hazro ilçesine bağlı Keklıkdere köyü kırsalında 1, Hakkâri'nin Yüksekova ilçesine bağlı Dağdibi ve Mardin"in Dargeçit ilçesi kırsalında da 1 "er olmak üzere toplam 6 PKK'li öldürüldü. 2 kişi Hakkâri"nin Şemdınlı ilçesinde güvenlık güçlerine teslim olurken, çatışmalarda 2 güvenlik görevlisi şehit düştü. Şırnak'ta da PTT aracına düzenlenen silahlı saldında 1 kişi yaralandı. Demokrasi kurultayı ı • ADANA (Cumhuriyet) - Olke düzeyinde 20 ilde bölgesel Demokrasi Kurultayı düzenleneceği ve kurultaylar sonunda alınacak görüşlerin eylül ayı içinde Ankara'da yapılacak Türkiye Kurultayı'na taşınacağı bildirildi. Demokrasi Kurultayı Bölge Yürütme Kurulu Üyesi ve HADEP Ilçe Sekreteri Fatma Vargün. deprem nedeniyle iki kez ertelenen bölge kurultayının 31 Temmuz günü yapılacağını belirtti. Vargün bölge kurultayında tebliğlerin verileceğıni ve Ankara'daki Türkiye Kurultayı'na katılacak delegelerin seçileceğini söyledi. Şarvan CHP'de • ANKARA (AA) - Eski Ankara Cumhuriyet ^îaşsavcisı Nazrrri Şarvan ile eski Denizcilik Müsteşan Reşat Özkan, törenle CHP'ye katıldı. CHP grup toplantısında yapılan katılım töreninde Baykal. "Örnek bir hukukçu" olarak nitelediği Şarvan ile Prof. Özkan'ın, partilerine katılmasından büyük mutluluk ve kıvanç duyduğunu ifade etti. Baykal. Şarvan ve Özkan'ın hiçbir siyasi hesap ya da beklenti içinde olmadan, sadece Türkiye'nın gereksinimi olan yapılanmaya katkıda bulunmak ıçin CHP'ye katılma karan verdiklerini vurguladı. İzmir Fetih Sahnesi adı altmda dinci propaganda yaptığı iddiasıyla suçlanan 5 kişi DGM'de yargılanacak Oyııııla laşlartmaya 21 yd isteıııi • İzmir Fetıh Sahnesi oyunculannın, 7 yerde oynadıklan "Bir Hak Düşmanr' adlı oyunda "halkı sınıf, ırk, din, mezhep veya bölge farklılığı gözeterek kin ve düşmanlığa açıkça tahrik ettikleri" gerekçesiyle 7'şer yıldan 21 'er yıla kadar hapis cezalanna çarptınlmaları istendi. Ankara 1 No'lu DGM'nin, ilk yargılama sonunda oyunun yazan için 3 yıl, 4 oyuncu için verdiği 2'şer yıllık hapis cezalan Yargıtay'ca az bulunarak bozulmuşru. AIVKARA (AA) - Ankara 1 No'lu DGM'nin duruşma savcısı Zafer Ya- vuz, tzmir Fetih Sahnesi oyunculan- run, 7 ayn yerde oynadıklan "Bir Hak Düşmaru*" adlı oyunda "halkı sınıf, ırk, din, mezhep veya bölge farklüığı gözeterek kin ve düşmanlığa açıkça tahrik ettikleri" gerekçesiyle. her bir oyun için 1 'er yıldan 3'er yıla kadar olmak üzere, toplam 7'şer yıldan 21 'er yıla kadar hapis cezalanna çarp- tınlmalannı istedi. Davanın dünkü oturumuna, tutuk- lu sanıklar oyunun yazan ve oyuncu- su Mehmet Vahi Yazar ile oyuncular Osman Yavuz, Nazmi Kar. Fuat Ba- şanh, Zekeriya Özen ve avukatlan Hayrullah Başer katıldı. Sanıklann avukatı Başer, Yargıtay'ın bozma ıla- mına uyulmamasını talep ederek, ge- len bilirkişi raporunda. oyunun met- ninde bir değişiklik yapılmadığının belirtildiğini savundu. Başer, bu ne- denle mahkemenin verdiği ilk karar- da direnmesini istedi. Daha sonra esas hakkındaki görü- şünü bildiren Cumhuriyet Savcısı Za- fer Yavuz, izmir Fetih Sahnesi oyun- culan olan sanıklann. "Bir Hak Düş- manı" adlı oyunu çeşitli tarihlerde Kütahya. Karabük, Bartın, Zongul- dak, Amasya, Tekkeköy ve Bolu'da sergilediklerini hatırlatarak, oyunun bildirilen metninde. her oynandığı yerde değişiklik yapıldığını kaydetti. Bu nedenle TCY'nin "müteselsil suçlar" hükmünü ıçeren 80. madde- sının uygulanma ihtimali olmadığını ifade eden Savcı Yavuz. oyunun "hal- kı sınıf. ırk, din, mezhep veya bölge farklılığı gözeterek açıkça kin \e düş- manlığa tahrik edici" mahiyette oldu- ğunu belirtti. Savcı Zafer Yavuz, sanıklann TCY'nin 312-2. maddesine göre her bir oyun için l'er yıldan 3'er yıla ka- dar olmak üzere toplam 7'şer yıldan 2l'er yıla kadar hapis cezalanna çarptınlmalannı ve sanıklann tutuk- luluk hallerinin devamına karar veril- mesini istedi. Sanıklann tahliye istemini redde- den mahkeme, duruşmayı sanıklann ve avukatlann savunmalannı yapma- lan için erteledi. Davanın geçmişi Sanıklar hakkındaki dava, TCY'nin "halkı isyana ve birbirini öldünneye teşvik" hükmünü içeren ve 20 yıldan az olmamak üzere ağır hapis cezasını öngören 149' 1. maddesine göre açıl- mıştı. Davanın görüldüğü Ankara 1 No'lu DGM. yargılama sırasında suçun vas- fında değişiklik yaparak, sanıklann eyleminin TCY'nin 312/2. maddesi kapsamında olduğuna karar vermiş ve oyunun yazan ve oyuncusu Mehmet Vahi Yazar'ı 3 yıl, diğer 4 oyuncu sa- nığı ise 2'şer yıl hapis cezalanna çarp- tırmıştı. Karann temyiz edilmesi üzerine dosyanın gittiği Yargıtay 9. Ceza Da- iresi, sanıklara verilen cezalan az bu- larak, sanıklar hakkında her oyunla il- gili olarak ayn ayn hüküm kurulma- sı gerektiği görüşüyle karan bozmuş- tu. Af gündeminde fırsatçılık FP'nin hedefi Erbakan'a af • FP Genel Başkanı Recai Kutan, affın düşünce suçlannı ve siyaset mağdurlannı da kapsaması gerektiğini ileri sürerek "Bugünkü Ecevit ne yazık ki dünkü Ecevit kadar demokrat değil" dedi. ANKARA (Cumhuri- yet Bürosu) - FP Genel Başkanı Recai Kutan. DSP'nin gündeme getırdı- ği genel af önerisının kap- samının genişletilmesini istedi. Başta, kapatılan RP'nın Genel Başkanı Necmettin Erbakan olmak üzere yargılanan FP'lılen de içıne alacak bir çerçeve çizen Kutan, "Af düşünce suçlulannı ve siyaset mag- durlannı da kapsamah" dedi. Recai Kutan, FP grup toplantısında yaptığı ko- nuşmada DSP Parti Mec- lisinin sadece adi suçlula- n kapsayacak bir afönen- sini benimsediğini belırte- rek. "Acaba böyle bir af- tan kimler yararlanacak? Engın Cıvan. Selım Edes. Selçuk Parsadan gibi isim- lerve Tıtancılar hemen ha- pisten çıkacaklar. Ecevit "inanç sömürüsünden mahkûm olanlann aftan yararlanamayacaklannı' söylüyor. Hukukçular ise ceza hukukunda böyle bir suç tanımı bulunmadığını söylüyorlar" dıye konuştu. Ecevıt'in 1974'te çıkardı- ğı genel afFın "düşünce ve siyaset mağdurlannı da kapsadığını" anımsatan Kutan. sözlenni şöyle sür- dürdü: "Ecevit'in şündiki af önerisi kendisinin aradan geçen sürededemokrat du- isvec rustan ne kadar uzaklaşb- ğını gösteriyor. Bugünkü Ecevit ne yazık ki dünkü Ecevit kadar demokrat de- ğil. Ecevit demokrat olmak tsthorsa en başta siyasi suç- lulan. düşünce suçlulannı kapsavan geniş bir af öne- risi hazu-lamali." Devletın adı suçlulann sayısının artması nedeniy- le değil, asıl düşünce suç- lulannın sayılannın artma- sı nedeniyle itıbar yitirdi- ğini ve bunun utanç verici olduğunu belirten Kutan, af konusundaki teklifın si- yasi partiler arasında sağ- lanacak bir uzlaşmadan sonra TBMM'ye sunul- ması gerektiğini söyledi. Konuşmasında hükü- met ortaklan arasındaki erken seçım tarihi tartış- malanna da değınen Ku- tan, "Öyle anlaşüıyor ki hükümet ortaklannın bu konuda kafalan kanşık. Seçimin ne zaman olacağı konusunda Yılmaz ve Ece- vit'in de net bir fikûieri oJ- duğunu sanmryonım. Mümkün olan en kısa za- manda örneğin kasım ayında seçime gidilmeü- dir" dedi. Kutan. "Halk sabırsızükla sandığı bekli- yor. Seçim sandıklan mille- rin önüne geldiğinde aynen 1950'de oiduğu gibi patla- yacak ve FP tek başına ik- tidara gelecek" dıye ko- nuştu. 'Kayıp' Kürt gençlerin 3'ü döndü Oral Çalışlar veyayıncı Muzaffer Erdoğdu'nun DGM'deki duruşmasuu çok sayıda gazeteci, yazar, siyasetçi \e sanatçı iztedi Yazarmıız Çalışlar TMY'nin 8. maddesine göre yargılanacak GÜRHAN UÇKAN STOCKHOLM - Is- veç'te yaşayan Kürt genç- lere tarih öğretmek ama- cıyla kurulan tatil kampın- dan aynldıktan sonra ka- yıplara kanşan 17 Kürt gençten 3'ü. pazar günü lsveç polisi tarafından Stockholm'e getırildı. Yaşlan 15 olan gençler, pasaportsuz olarak Al- manya"dan Danimarka'ya geçmeye çalışırlarken Al- man polisi tarafından dur- durulmuştu. Pazar günü Kürt yazar \e gazeteci Mahmut Baksı'nın e\ inde basın karşısına çıkanlan gençler. anne babalannın ızin vermeyeceğını bildik- leri için pasaportsuz ola- rak böyle bir "ani tatile'" çıktıklannı söyledıler. Ba- sını. "tatillerini rezil et- mekle" suçlayan gençler, kendilerinin ve halen ka- yıp durumdakı diğer 14 gencin PKK'yle ilgısi ol- madığını iddia ettiler. Al- manya'ya oradaki Kürt gençlerle buluşmak için gittiklennı söyleyen genç- lerin yüz fotoğraflannın çekilmesı önlendi. Genç- ler, kımlikleri açıklandığı takdirde bir daha Türki- ye'ye gidemeyeceklennı sövlediler. İstanbul Haber Servisi - lstanbul DGM,gazetemız yazan Oral Çalış- lar ile yayıncı MuzafTer Erdoğdu hakkında Yargıtay'ın verdiği boz- ma karanna uydu. PKK liden Ab- dullah Ocalan \ e Kemal Burkay'la yapılan röportaj nedeniyle sanıklar TMY'nin 8. maddesi uyannca "bö- lücülük propagandası'' yapma su- çundan yargılanacak. İstanbul 1 No'lu DGM'dekı du- ruşmaya sanıklar Oral Çalışlar ile yayıncı Mu- zafTer Erdoğdu katıldı. Gazetemiz yazarları tl- han Selçuk. Hikmet Çe- tinka>a. Okta> Ekinci. Şükran SonerDSP Mıl- letvekili Ahmet Tan. CHP Mıllenekıli Ercan Karakaş, CHP İstanbul İl Başkanı Etem Cankurta- ran. ÖDP Genel Başkan Yardımcısı Saruhan CMuç, Gazetecıler Cemı- yeti Başkanı Nail Güreli. GazetecilerCemiyetı Ge- nel Sekreten Turgav Ol- cajto. Basın Konseyı Başkanı Okta> EkşL İs- tanbul Barosu Başkanı Yücel Sayman ile Cezmi Ersöz. Prof. Genca\ Gür- so>, Ahmet Levendoğiu. Ayşe SilrvTİ, MahirGün- şıra>. .\hmet L'ğurlu. Ne- cef Iğurlu. Halil Ergün ile Işık Vurtçu. NUgün Cerrahoglu. Melih Aşık. Zevnep Atikkaa, Atilla Özsever, Ahmet .41tan'ın da aralannda bulunduğu çok sayıda gazeteci de Çalışlar ve Erdoğdu')a destek vermek ıçın İstanbul DGM'ye geldı. Mahkeme başka- nının Yargıtay"ın bozma karan hak- kında dıyeceğinı sorması üzerine Çalışlar. da\anın yaklaşık 5 yıldır sürdüğünü belirtti. Çalışlar. mah- kemenin eski karannda direnmesi- ni istedi. Çalışlar'ın avukatlan Fik- ret tlkiz ve Ezgi Çelik de Yargıtay 9. Ceza Daıresının bozma ılamına katılmadıklannı, ancak eski karar- da direnilmesi karannı mahkeme- nin takdirine bıraktığını söylediler. Duruşmaya verilen kısa aradan sonra, daha önce TMY'nin 6'2. maddesi uyannca "terör örgütü- nün büdirilerini yayımlamak" su- çundan 5 mılyon lira para cezası veren DGM, Yargıtay 9. Ceza Da- ıresı'nın "sanıklann TMY'nin 8/1. maddesi ne göre bölücülük propa- gandası suçundan vargılanmalan Danimarka'da iki ayn tören düzenlendi Coşkun'un cenazesi bugün îstanbul'da tstanbul Haber Servisi - Kanser teda- visi gördüğü Danimarka'da geçen Cüma günü yaşamını yitiren Türk sohmun ön- de gelen isimlerinden, ÖDP Merkez Yü- rütme Kurulu üyesi Srtkı Coşkun'un ce- nazesi bugün lstanbuFa getiriliyor. Sıtkı Coşkun için dün biri Kopen- hag'da. diğeri Kopenhag'm banliyölerin- den Glostrup'ta olmak üzere iki ayn an- ma törcni düzenlendi. Yerel saatle 14.00'te başlayan ilk tören Glostrup Hastanesi tören salonunda, ikincisi aksam saatlenndc Kopenhag merkezindeki bir Türk restoranında ger- çekleştirildL Törenleıe Coşkun'un yoi* daşlan ve dostlannm yam sıra Danimar- ka Komünist Partisi ile 4 önemli so! par- tinin yer aidığı Birlik Listesi temsilcile- ri dekatıldı. ÖDP Genel Başkan Yardım- cısı Yddmm Kaya da törenlere kaulmak için Danimarka'daydı. 50 yaşında yaşama veda eden Coş- kun'un cenazesi bugün THY uçağıyla İstanbul'a getirilecek. Saat 17.40"ta Ata- türk Havalimanı C Terminali'nde olma- sı beklenen Coşkun'un cenazesini dost- lan ve partiH arkadaşlan karşılayacak. Sıtkı Coşkun için yann saat i 1.00'de ÖDP istanbul II örgütü önünde bir tören duzenlenecek. Coşkun, DolmabahçeCa- mii'nde kılmacaköğk namazından son- raZincirlikuyu mezarlığında toprağa ve- rüecek. Coşkua, saat 19.00'da Muam- merKaraca Tiyatrosu'nda duzenlenecek bir başka törende dostlan ve yoldaşian tarafından anıiacak. gerekir" karanna uyduğunu açıkla- dı. Savcımn esas hakkındaki görü- şünü hazırlaması için süre veren mahkeme heyeti duruşmayı 1 Ekim 1998 tarihıne erteledi. Duruşma çıkışmda gazetecilerin sorulannı yanıtlayan Oral Çalışlar. mahkemenin daha önce verdiği ka- ranna uyması gerektiğini belirte- rek şunian söyledi: "Bundan son- ra gazetecilerin kiminle röportaj ya- pacağına DGMIer ka- rar verecek. Görüştügu- müz kişikr suçluysa ko- nuşmavacağız herhalde. Meclis'teki arkadaşlar- dan gazetecilerin yargı- lanmalannı öngören ya- salan değiştirmelerini is- tiyorum." Nail Güreli ise dava- nın siyasi bir nitelik taşı- dığını vurguladı. TCY'- nirtl59,312.maddeleri, TMY'nin 8/1. maddesi ve ceza yasalannın de- ğiştirilmesiyle ilgili yasa tasansı hazırlandığını anımsatan Ercan Kara- kaş. bunlann büyük bir demokrasi adımı değılT - ancak sınırlı bir özgür- lük getireceğinı söyledi. Karakaş yasa tasansının mutlaka Meclis tatile girmeden geçmesını is- tediklerinın altını çizdi. Ahmet Tan da partı mec- lisinde anayasanın 14. ıııaddesinde değişikhif" yapılmasıyla ilgili tasan hazırlayacaklannı \e TBMM'ye sunacaklan- nı belirtti. özellestirme Eneqid( anayasa yolu açık ANKARA (Cumhuriyrt Bürosu) - Anayasa Mahkemesi'nin, 3096 sayılı enerjiyi özelleştin yasasıyla ilgili karan "anayasaya aykırüık" savını sonuçlandırmadı. Başvurunun "usuMen" reddedilmesi ve Danışta; ile yerel mahkemelerde onlarca başka dava bulunması nedeniyle ayr yasanın anayasaya aykınlığı konusunda yen bir dava için yol kapanmadı. Elektrik Mühendisleri Odası (EMO). 3096 sayı "Türkiye Elektrik Kurumu Dışındaki Kuruluşlann Elektrik Ürerimi. İletinü, Dağıtımı ve Tıcareti ile Görev lendirilmesi Hakkında Yasan için Anayasa Mahkemesi'nin kapısını aşmdırmaya devam edeceğini bildirdı. EMO'nun yazılı açıklamasında, "Türkiye'nın enerji geleceği, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı'nuı teslimiyetçi bürokratlanyla, enerji sektöründen büyük vurgunlar peşinde olan yabancı sermayenin bakış açısma hapsedüemez" denildi. Anayasa Mahkemesi'nin usulden ret karannın, Danıştay'da incelenmeye devam eden 14 dağıtım şebekesi ve 7 termik santral sözleşmeleriyle ilgili "hukuk ayıplannı örtemeyeceğJ" kaydedılen açıklamada. "Enerji ile hukuk arasındaki köprii uçurulduğunda, Türkiye'nin hem hukuk geleceği hem de enerji geleceği karartılmış olur' görüşü kaydedıldı. Işçi Partısı(lP) Genel Başkan Yardımcısı Hasan Yalçın da hükümetin Anayasa Mahkemesi'nin esasa ilişkin karannı beklemek zorunda olduğunu belirterek, "Enerji sektörünü yağmalatanlar, vatana ihanet suçunu işliyorlar" dedi. 10 termik santral, 25 elektrik dağıtım bölgesi olmak üzere, enerji sektöründe özellestirme işlemlerine karşı, hem ihale ilanı aşamasında hem de görev ve devir sözleşmesi imzalanmasına ilişkin Bakanlar Kurulu karanna karşı, sendikalar, sivil toplum örgütleri çok sayıda dava açtılar. İhale ilanına karşı idari mahkemelere. Bakanlar Kurulu karanna karşı da Danıştay'a yapılan başvurularda 3096 sayılı yasanın anayasaya aykınlığına dikkat çekiliyor. Mahkemelerin ya da Danıştay'm bu nokıalan dikkate alması _ durumunda 3096 sayılı yasanın anayasaya aykınlık yönünden Anayasa Mahkemesı'nde esastan görüşülmesi olanaklı olabilecek. — Tes-lş Sendikası. Enerji- -Yapı Yol-Sen'indtşmda— yalnızca Elektrik Mühendisleri Odası'nın açtığı davalann sayısı 40'a yaklaştı. NOKTASII ORAL ÇALIŞLAR Af konusu tartışılırken, gazetemiz Cum- huriyet dün içinde bulunduğumuz gerçek- liği dile getiren bir başlık attı: "Düşünce suçu terör kapsamında." Şimdi kendi ör- negîmden yola çıkarak bu haberin ne ka- dar doğru olduğunu sizlere aktaracağım. Ben 1993 yılında Abdullah Öcalan'la ve Kemal Burkay'la söyleşi yaptım. Her iki söyleşi de birbirinin peşi sıra Cumhuriyet gazetesinde yazı dizisi oldu. Doğal olarak hakkımda hiçbir soruşturma açılmadı. Hat- ta Devlet Güvenlik Mahkemesi Savcılığı bu söyleşilerde suç olmadığı yönünde görüş bildirdi. Doğal olarak ben de suç olmayan bu söyleşileri kitap haline getirdim. Kitap çı- kar çıkmaz toplatıldı ve hakkımda dava açıldı. Önce Terörle Mücadele Yasası'nın ünlü 8. maddesinden 2 yıla mahkûm ol- dum. Dava Yargıtay'da iken TBMM, Terör- le Mücadele Yasası'nın 8. maddesini ha- fifleterek değiştirdi. Yargıtay bunun üzeri- ne dosyayı yeniden Devlet Güvenlik Mah- kemesi'ne gönderdi. DGM uzun yargıla- 'Düşünce Suçu Terör Kapsamında' matar sonunda benlm suçKasTımın fJulun- madığını, bu nedenle Terörle Mücadele Ya- sası 8. maddesi hükmünün bu dava için uygulanmayacağını, yani "bölücülük" su- çunun olmadığını kararlaştırdı. Bunun ye- rine, terör örgütünün açıklamasını yayım- lamak suçundan 5 milyon lıra para ceza- sına hükmetti. Yargıtay 9. Dairesi ise "Hayır, Terörie Mü- cadele Yasası'nın 8. maddesinden yargı- layın" diyerek DGM'nin kararını bozdu. DGM'nin dünkü duruşmasında Yargıtay'ın bu karanna uyulup uyulmayacağı yönün- de bir sonuç ortaya çıkacaktı. İstanbul 1 No'lu Devlet Güvenlik Mahkemesi, ya ge- rekçeleriyle ayrıntılı bir şekilde belirttiği gi- bi kitapta "bölücülük" suçu olmadığı yö- nündeki karannda direnecekti ya da Yar- gıtay'ın bircümlelik "bö/ücü/ü/c"suçlama- sı yönündeki karanna uyacaktı. Kendi ka- rarfanncla ısraretmedilerveYargttay r irTka- rarına uydular. Şimdi 5 yıl sonra yeniden, yazdığım kitabın bölücü olup olmadığı ko- nusunda yargılanacağım. Eğer kitap suç- lu bulunursa ben bugünlerde gündemde olan Af Kanunu'nun içermesi istenmeyen "bölücü" ve "terörist "ler kapsamındaki ye- rimi alacağım. Gülmeyin, eğer bu dava aleyhime so- nuçlanırsa ben kanun önünde "terörist" ve "bölücü" sayılacağım, devlet kurumla- rı bölücü ve teröristlere uyguladığı bütün yaptınmları bana da uygulayacak. Kenan Evren döneminde hazırlanan 12 Eylül Ana- yasası bugün de yürürlükte. Bu anayasa- ya göre, "devletln ülkesi ve milletiyle bö- lünmez bütünlüğü" aleyhinde suç işleyen- ler affedilemıyorlar. Yani Yaşar Kemal, Ra- gıp Duran, Eşber Yağmurdereli, Ismail Beşikçi, Haluk Gerger, Münir Ceylan, Ahmet Altan gibi düşünceleri nedeniyle yargılanıp Terörle Mücadele Yasası'ndan mahkûm olanlar veya suçlananlar, düşün- celeri nedeniyle "terörist" sayılacaklar ve hiçbir şekilde devletimizin affına "mazhar" olamayacaklar. Çeteleri yargılayamayan, doğru dürüst üzerine gidemeyen bu ülkenin yöneticile- ri. kamuoyunun baskısıyla şöyle bir yargı- lanıp törenlerle salıverilen çete mensupla- nnı ise "kaderkurbanı" sayarak affedecek. Metin Göktepe'nin katillerini, Gazi katli- amı sanıklarını affedecek. Selim Edes'ler, Engin Civan'lar, DEP milletvekili Mehmet Sincar'ı öldüren Hizbullahçılar "kaderkur- banı" olarak milletimizin yüksek af duygu- suna sığınarak özgür kalacaklar. Manisa'da işkence gören çocuklar mı? Onlann silahları yoktu ve herhangi bir şid- det eylemınde bulunmadılar, ama "ferö- rist" sınıfına giriyorlar. Çünkü, "terörörgü- tü üyesi" olmak iddiasıyla mahkeme önü- ne getirildiler. Meclis'te pankart açan genç- ler de aynu Daha yüzlerce genç, polis tarafından "terör örgütü" üyesi iddiasıyla mahkeme önüne getirildiği için affedilmeyecekler. Bu parlamentoya da böyle bir af yakışır. Za- ten zar zor mahkeme önüne çıkardıklan, "ülkemizin onlaria gurur duyduğu " çeteler ise medarı iftihanmız olarak ortalıkta dola- şacaklar. Şaka biryana, ben Ecevrt'ın af konusun- da içten olduğuna inanıyorum. Ama sırf iç- ten olmak yetmiyor. Kararlı ve atak da ol- mak gerekiyor. Düşünenleri ıçeride bırak- maya şartlanmış bir siyasi elitin egemen ol- duğu bir ülkede yaşıyoruz. Işte bunun üs- tüne gidecek bir ataklık gerekli. Sosyal de- mokrat partiler en azından bu konuda or- tak bir tutum içine girebilirler. Türkiye komik bir ülke aslında. "Düşü- nenler içeri; katiller, çeteler dışan." Anaya- sası bile böyle söylüyor.