15 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 22 TEMMUZ 1998 ÇARŞAMI OLAYLAR VE GORUŞLER Yargı Bağımsızlığma Saldınlar HALİTÇELENK C umhuriyet gazetesinin 11 Temmuz günlü sayısında bir haber ya> ımlandı: Avukatla- ra faşist saldın. MHP Kartal llçe Başkanı Nihat Uvgun'un öldürülmesiyle ılgıli altı sa- nığın yargılandığı davaya ılışkin bu haber- de Ülkü Ocaklılann sanıkavukatlan Saadet YaJçın \e Ze>nd Polat'a bıçakla saldırdık- lan. A\ ukatZeynel Polal'ın bacağından ya- ralandığı ve Saadet Yalçın'ın da dövüldü- gü bildirılmiştir. Habere göre ÇHD ve SİP olavı kınamışlardır Âvukatlara >apılan bu saldınlar gerçek- te jargı erkine yapümjş saldınlardır. Çün- kii savunma,\argının ayrılmazbir öğesidir. Her türlü baskıdan uzak. serbest ve özgür bir savunma olmadan yargıdan ve yargının bağımsızlığından söz edilemeyeceğıni ve gi- derek yargı organlannın adıl kararlaroluş- turama\acağını yinelemeye sanınm gerek yoktur. Ülkü Ocaklılarla şeriat eylemcile- rinin öteden beri sas unmaya ve yargı organ- lanna bu tür saldınlarda bulunduklan. be- yenmediklen yargıçlara sözle ve ellerinde- ki çakmaklanfirlatarakhakaret ettikleri bi- linmekte ve bunlar basında \e televizyon ekranlannda yer almış bulunmaktadır. Sı- \ as davası duruşmalannda bunun örnekle- n görülmüştür. Bir ülkede bu tür olaylann meydana gelmesı. böyle bir ortamın oluş- masına olanak sağlamasi \e bunlann siya- sal iktidar tarafından önlenmemesi. gere- ğinin yerine getirilmemesi hukuk devleti adı- na de'hşet verici bir durumdur. Bu insanla- nn. açıklanan ve bilinen bu tür eylemlerde bulunma cesaretini nereden. hangi odaklar- dan ve nasıl aldıklan, üzerinde ciddiyetle durulması vedüşünülmesi gereken bir olay- dır. Bunlara bir tür "zabıta vakası" olarak bakmak olanaksızdır. Bu olaylar yeni de defildir. 12 Eylül dö- neminde bana ve üç savunman arkadaşıma Mamak Askeri Cezaevi'nde Ülkü Ocaklı- lar tarafından yapılan saldınyı. kişisel bir olay olmadığı, yargıyı. temel insan hakla- nndan birisi olan savunma hakkını ve gi- derek hukuk devletini ilgilendirdiği için anımsatmakta yarar görüyorum. 12 Mart ve 12 Evlül dönemlerinde Ül- kü Ocaklı gençler ve komandolar tarafın- dan öldürülen ya da yaralanan devrimci gençleri ve ailelerini müdahil avukat ola- rak sav unuyor ve haklannı almalanna yar- dımcı oluyorduk. Bu çalışmalar yıllar bo- yu sürdü. Nitekim daha sonra 12 Eylül dö- nemi başlannda MHP ve ona bağlı yan ku- ruluşlar hakkında Ankara Sıkıyönetim As- keri Mahkemesi'ndeTCY'nin 146- l.mad- desine davanılarak kamu davası açılmış. bu davada da ÇHD üyesi arkadaşlanmızla bırlikte öldürülen devnmci gençlerin sa- vunuculan ve müdahil olarak mahkemede yerimızi almiştık. Bütün bunlardan rahat- sız olduklan anlaşılan tutuklu on üç Ülkü Ocaklı. Mamak Askeri Cezaevi'ndeTÖB- DER yöneticileriylegörüşme yaparken,ce- zaev inin arka koğuşlanndan, her nasılsa dört kapıyı ve dört nöbetçiyi aşarak görüş y erine gelmışler \e bana saldırmışlardı. De- mır ayaklı bir taburenin kafama indirildiği ve yerlerde sürüklenerek tekmelendiğim bu saldın sonunda orada bulunan ve tutuk- lu oğlu ile görüşmeye gelen değerli şairle- rimizden Gültcn Alon, Adana avukatlann- dan Orhan Küreci ve Av ukat Hûrriyet M- pat yaralanmıştı. Şikâyetim üzerine beni yaralayan sanıklar hakkında açılan ve de- ğerli hukukçu Avukat VeB Devecioğlu'nun beni savunduğu davada ülkücü sanıklar: "Amaamız davaayı öidürmek değüdi" di- yerek suçlannı ikrar etmişler ve mahkûm olmuşlardı. Sayın İlhanSdçukbu saldın ola- yı üzerine Cumhuriyet gazetesindeki köşe- sinde Dört Kiih. Beş Kilit başlıklı bir yazı yazmış ve bu tür olaylann önlenmesi için çözüm yollan göstermişti. Türk Hukuk Kurumu Başkanı Prof. Dr. Faruk Erem, CumhurbaşkanhğYna yazıh bir başvuruda bulunarak savunma hakkının korunması için önlemler alınmasını iste- mişti. Burada aynntılanna girme olanafı- mız bulunmayan benzer sözlü ya da ey- lemli saldınlar. işkenceci polis memurlan- nın yargılandığı mahkeme salonlannda ve koridorlannda sanık polislerin arkadaşlan emniyetgörevlileri tarafindan müdahil avu- katlara karşı yapılagelmektedir. Aydın Ağır Ceza Mahkemesi "nde görülmekte olan Ba- ki Erdoğan davasının duruşması sonunda sivil emniyet görevlilerinin saldınsı bunun birbaşkaörneği olmuştur. Unutmamakge- rekırkı. bağunszyargı veonunavnbuaz par- çaaoiansavunpıahakkucumhurbaşkanı için de, başbakan için de, bakanlar, milletvekil- leri, emniyetgenel müdürleri için degerek- lidir. Yaşadığımız yıllann gelişmeleri bu gerçeği sık sık gözler önüne sermiştir. Ya- salar uygulanmak için yapılır ve ayınmsız tüm vatandaşlara uygulanması gerekir. Özel- likle kamu görev lilerinin bu bilinç içinde bulunmaları zorunludur. Sıkıyönetim ve benzeri olağanüstü dönemlerde yasalarki- mi kez kişiye göre uygulanmış ya da hiç uy- gulanmamıştır. Bu tür yanlı, değişik ve hak- sız uygulamalar günümüzde de sürmekte- dir. Yasalann. kimi yüksek düzeydeki ka- mu görevlileri ve işkence sanığı polis me- murlan hakkında ya uygulanmadığı ya da savsaklandığı görülmektedir. Susurluk, Me- tinGöktepe.üazı Mahallesi vb.de bututum açıkça gözlenmiştir. Yargıçlara ve savunma hakkını kullanan âvukatlara sözlü ve eylem- li saldınlar sürerken, kamu görevi yapan âvu- katlara saldınlar düzenlenir ve bıçakla ya- ralanırken, kimi emniyet görevlileri bu ey- lemlere katılır ya da seyirci kalırken. hükü- metin üst düzey kamu görevlileri gerekli ya- sal girişimleri yapmazken ülkemizde bir hukuk devletinin varlığı şöyie dursun, bir vasa devletinden söz edilebilir mi? Cumhuriyet Işığı 9 nı tuvale yansıtacak ressamların ödülü 'büyiik' olacak A' !->• " J *S> îîinısno w OVKL L>r. rsiezihe Araz ^Başkan), Yuzar Fusun Vkatlı FHe$nr-rn*.'n Orhun Duru (Raportör). Yazar T*rrjf. [>r. Rîrui Emîl Afar-mara Üni\'ersiw.si Alatürk Egîfifn F'âfüVtesT1 ıtrfc Lftlı \-e tLftetyıy&tı .Antıhilim Dalt &ğretim C/ye>si Ayla Kııtltı Ya=cır IVfustafa Tîmfei Tiirkiye İş B<ınkctsı /K ^. Yifnettnı Kıırıdu IJyesı Doç. H>r. .A.t>dullalı Lçman \fırrutr- Sirtatt Ont\ ersttesı Fetı h*debty*M FtMaîliesi Öğreııtn Üyesi RHSİIVf Prof. I>r. Adnan TUrani (Başkan), Ressarrı- Yaztır Prof. (>zdemir Altan Mıttutı- Stnan LJni\'t*rsitt?st Ciiizel Sti/it-jrfcır Fcıkîiltesi Oğretim IJyesi Şeref Bigalı Ress&rn Prof- >Jeşe Erdok A/ı>?w/" .S//a//i L/'ni\^rsitesi Giizcl SıiticuUır Fcıkiiltcsi Oğretim Lfyesi iray (Raportör). atuıt Turihi A.ntthilin-t r>ah ÖÇnerim thcsı A. Kmre Kocaoglu Türkiye /} Bcı/ıktısı A.Ş. YtiiK-nm Kıuiilıı L ycsi PraC Dr. HüsanKttin Koçan İş Bankası'nın tam 18 yıl önce t>aşlattığı Büyük Ödül geleneği sürüyor. Bu yıl, Büyük Ödül'de Sanat alanındalci konu, 'Cumhuriyet Işığı\ "tJlkemize edebiyat, sanat ve bîlim alanında değerli eserler kazandırmak, bu eserlerin yaratıcılarına layık oldukları desteği vermek için düzenlenen Büyük Ödül'ün t>u yılki diğer konuları ise şöyle: Edet>iyat alanında 'Öykii' Toplum ve İnsan Bilimleri alanında (inceleme) *Cunahu-uriyet 1S9 , — _ — - 5UitJcitle.it- F~4jkiiltesi Defcanı UNİCK1.K1VIK Prof. L>r. TVletin Ajıd cBaşkan). Ttifki\c Bilinıler Akadertû'ti ijyesi Prtıf. r>r. Reşat Genç Atatiij-k Kiittür, £>ti \c- Tnrih Yiiksek fCı*rıtr?ju Başkant Prof. Dr. İtısan Güneş CRaportör), Anacfoln LJnii'e-tsitcsi Edchiyat F~akiUtesi Dekattt Prof. E>r. Ahmet Mumcu &cışAu?ttf l/nî\eısir*?si Hukuk. F'akiiltesi Öğrvtim Üyesi Prof. I>r. Orhan Oğuz M Ç'uÇc/tış Bıİintler \'ukfi Başkan, Mustafa Özyurek Jıitkivt' f'ş Bcınkast A.Ş. Yt »tıetıttı Kıtfulu Üyesi Orhan Silier Tctrih VZzk/i CJctıc/ Sekrete-H I S B A. BiiyUk Odüller; her dal için 2 milyar lira, Iş Bankası Bilyîik Ödül Simgesi ve Onur Belgesi'nden oluşuyor. Nasıl katılacaksınız? Eserlerin, en geç 3O Ekim 1998 Cuma günü saat 17.OO'ye kadar Türkiye îş Bankası Genel Müdürlük Halkla İlişkiler N4üdürlüğü Atatürk Bulvarı 191 Kavaklıdere O6684 Ankara adresine ulaşmış olması gerekiyor. Büyük Ödül için kişisel başvuru -m•*- A g T yapılabileceği gibi, ödül konusu olan dallarla B L J Y İ I K ( > I > L J I ilgili kurum, kuruluş, yayınevleri, uzmanlar ve eleştirmenler de eser önerebilirler. Büyük Ödül Yönetmeliği'ni ve her dal için katılım koşullarını içeren broşürümüzü yukarıdaki adresten edinebilir, daha ayrıntılı bilgi için (O312) 413 95 62 numaralı telefonu arayabilirsiniz. TURKIYE IŞ BANKASI PENCERE 'Anılar ve Düşünceler Erdal Inönü "Anılar ve Düşünceler"ın ikinci \ tabını yayımladı. Oğul Inönü çok boyutlu bir insan. Bilim adaı ve politikacı kişilikleriyle tanınmıştı. Yazarlığına c diyecek yok!.. Basit olaylardan evrensel çıkars malar yapmak yeteneğiyle donanımlı bir yazış t çimi var. Erdal Inönü önce bir Başbakanın, sonra Cun hurbaşkanının oğludur; çocukluğu Pembe Köşk't gençliği Çankaya Köşkü'nde geçer... ismet Paşa Türkiye Cumhuriyeti'nin "İkinciAdi mı" ve devletin kurucusudur. Çocuk için büyük ayncalık... Veağıryük... Baba inönü, ailesinin üstüne tir tir titreyen kişil ğiyle ünlü. Ama bu sevgi çocuklarını şımartmayacak b görgüyle denetlendiğinden evde sarsılmaz bir d siplin geçerli. Aile sofrası ülkenin değerli insanla nnın yemeklerde ağırlanmasına açıktır. Çocuklar bc yüklerin konuşmalanna kulak misafiri olmazlar, dir lerler. Erdal büyüyünce Ankara'da Gazi Lisesi'n gider; sorumluluk duygularıyla yetiştiğinden iyi b öğrenci olur; mantık inceliklerine meraklıdır; o gün lerini anlatır: "Sınıftaki arkadaşlarıma şöyle bir sonı sorma, aklıma gelmişt: 'Ne dersiniz, faydasız olmayan ki tap yok mudur?' Dinleyenler dikkatli değillerse ta bii yoktur diye yanıt veriher, böylece 'her kitabif faydası vardır' dediklerini sanırtardı. Oysa 'hayıı vardır' demelen doğru olurdu. Çünkü burada 'fay dasız olmayan, faydalı olan' demektir ve benim so rum aslında 'faydalı olan kitap yok mudur?'dan baş ka bir şey değildi." Oğul Inönü daha lisedeyken "ilerde" nasıl birki- şi olacağını gösteriyor. • İlerde nasıl bir kişi oldu Erdal Inönü?.. Sakıncalı!.. Vetolu!.. Olay "Anılar ve Düşünceler" kitabında ayrıntıla- nyla anlatılıyor. 12 Eylül askeri yönetimi, Türkiye Cumhuriye- ti'nin "Aydınlanma Devhmi"nde birincil katkısı olan "Cumhuriyet Halk Partisi"n\ kapatır. Artıkaynı isim- le parti kurmak da yasaktır. 12 Eylül, Kenan Pa- şa'yı Çankaya'ya taşımış, 27 Mayıs devrimiyle Çankaya'dan aşağı indirilen Bayar'ın cenazesini de Harbiyelilere taşıtmıştır. Peki, Cumhuriyet Halk Partililer ne yapacaklar- dır?.. İsmet Paşa'nın oğluna başvururiar: - Gel, başımıza geç!.. İsmet Paşa'nın oğlu uzun süre düşünür, sonun- da "evef" der, 1983 yılının 6 Haziran günü SODEP kurulur; 23 Haziran'da kurucular hakkjnda karar ve- rilir. Karar nedir?.. Başta Erdal Inönü olmak üzere partiyi kuran 21 kişi veto edilir. Erdal Inönü serinkanlıdır: "-Demek ki öyle uygun görmüşler." Erdal Inönü'yü veto eden Kenan Paşa'd^f, Ç^ri- kaya'nın yenîkonuğu... : t' { "Anılar ve Düşünceler"de ayrıntılanyta anîatılan veto öyküsü, kitabın ilginç sayfalarını oluşturuyor. Erdal Inönü vetolardan yılmayacak, zoraki politi- kacılığını sürdürecektir... Ne zamana kadar?.. Partilerin ve politikacılann halkın gözünden düş- tüğü güne kadar... 1 r^LJ' MÜZİĞİN USTALARINDAN İCD DÜŞÜN DÜNYASINDAN 2 KİTAPDEV RİMCtNİN TAKVİMİ (Paul Dumont/George Duhamel) YENİ TÜRKİYE BİR BATI DEVLETİ (George Duhamel) 700.000 TLr *r Cmnhüriyt LV. kitap kulübû Toksim Seroi Solonu - Istiklol Caddesı (Aksorrat KOTŞKI) TeJ:252 38 81/12 Coğafoğlu S«rgı S a U Mocoğı (oddeii Ho:39/41 Tel:5l4 01 96 CumhurİYet kitap kulübü %50 INDIRIMLI KİTAPLAR Sergi Salonlarımıza gelin indirim için ayırdığımız bölümlerden kitaplarınızı seçin Türkocağı Cad. 39/41 Cağatoğlu-istanbul Tel:514 0196 Istildal Cad. (Aksanat karşs) Beyoğlu-lstanbul Tei:252 38 81/82
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle