Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
29 HAZİRAN 1998 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
olmayanlar da
var'
• ANKAR4 (Cumhuriyet
Bürosu) - FP Genel Başkanı
Recaı Kutan. partısınin GtK
toplantısı öncesınde yaptığı
açıklamada, partısınde
"aksaçlılar-gençler aynmı"
olmadığını sa\ unarak
"Çünkü bu kategonye
girmeyen saçı olmayanlar da
\ar" dedi. Milli Eğitim
Bakanlığı'nı. her derse
Atatürkçülüğü koyduğu için
eleştirmesi dikkat çeken
Kutan, 'İmam-hatıplerin
fıkıh dersıne bıle
Atatürkçülük konmuş" dedi.
Demirel'den
Sabancı ailesine
ziyaret
• İstanbul Haber Servisi -
Cumhurbaşkanı Süleyman
Demırel. eşı Nazmıye
Demırel ile Sabancı ailesini
zivaret ederek işadamı Hacı
Sabancrnm vefatı
dolayısıyla başsağlığı
dileğinde bulundu.
Be>lerbeyi'ndekı Sabancı
aılesinm yalısma dün saat
15.55'te gelen Demirel.
Sakıp Sabancı ve Sabancı
ailesinın diğer üyeleri
tarafından karşılandı.
Poltse bakan
tavsiyesi
• ANKARA (Cunıhuriyet
Bürosu)- Içışlen Bakanı
Mıırat Başesgioğlu. halkın
desteğini almayan bir
emnıyet teşkilatının uzun
süre ıçinde başanlı
olamayacağını bıldirdi. Polis
Akademısi'nın 53. dönem
raezunlan ıçın dün
düzenlenen törende konuşan
Başesgioğlu. polisin
görevinın vatandaşın can ve
mal güvenliğinı saglamak
oldugunu anımsatarak
"Bunu sağlarken her
hareketınızle halka örnek
olmalısınız" dedi.
ANAP MKYK
toplantısı
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - ANAP Merkez
Karar ve Yürütme Kurulu
<M&KK<), Geoel Baikan ve
Bâşbakan Mesut Yılmaz'ın*
başkaHİığında yanıv <•
toplanacak. Toplantıda son
siyasi gelışmelenn
tartışılacağı. ıl kongrelerinin
ele alınacağı \e
başkanlıklann çalışma
raporlannı sunacağı
bı'dmldt. ANAP MKYK
toplantısında aynca Anayasa
Mahkemebfne bıldınlmesi
gereken mali konulara ilışkin
kararlar da almacak.
Gazeteci Cahit
Baydar öldil
• İstanbul Haber Servisi -
Gazeteci l. Cahit Baydar dün
vefat etti. Adana'da 1923
yılında doğan Baydar. bırçok
dergı ve gazetede çalışmış,
1954 yılında "Ankara
Tıcaret Postası"nı çıkarmıştı.
İngılizee \e Fransızca bilen
Baydar. ev li ve 4 çocuk
babasıydı. Baydar'ın
cenazesi. bugün İstanbul
Erenköy Galip Paşa
Camıı'nde kılınacak öğle
namazının ardından.
Zincirlikuyu Mezarlığı'nda
toprağa venlecek
Dünyamn en
büyiik bayrağı
• DİYARBAKIR(AA)-
Dünyanın en büyük Türk
bayrağı, Dıyarbakır'ın
Çüngüş ılçesi yakınlanndakj
Karakaya Barajı'mn
gövdesine törenle asıldı.
Diyarbakır Yalısi Nafız
Kayalı. törende yaptığı
konuşmada. "Dünyanın en
büyük Türk bayrağının
Karakaya Barajı'na asılması
bizi mutlu etti. Milli
duygumuz Karakaya"da
kenetlendı" dedi. 78 metre
uzunluğunda. 52 metre
enindekı dünyanın en büyük
Türk bayrağı burada. 30
Haziran'a kadar asılı kalacak
ve daha sonra Türk Silahlı
Ku\ vetleri'ne teslim
edilecek.
HADEP'e baskılar
• İstanbul Haber Servisi -
HADEP Bağcılar İlçe
Merkezı'nın polıs tarafından
basılarak 42 yönetici ve
üyesının gözaltına alınması
bini aşkın kişinin katılımıyla
protesto edildi. Yoğun
gü\enhk önleminin alındığı
HADEP Bağcılar İlçe
• Merkezi önünde konuşan
tstanbul İl Başkanı Mahmut •
Şakar. partilennin üzerinde
merkezi ıdarenin
yönlendirmesiyle
gerçekleştirilen baskı ve
•yörlendirmelerin artarak
devam ettiğinı söyledi.
Muhalefet, hükümeti gensoru ve Meclis soruşturmalarıyla sıkıştıracak
4
YeşiT gensorasu bugün Meclis'teANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
Muhalefet, iktidarda 1. yılını
dolduran ANASOL-D hükümetini
Meclis'te. gensoru ve soruşturma
önergeleriyle zorlayacak. DYP'nin,
"YeşiT kod adlı Mahmut YıMırım
ile ilgili açıklamalan nedeniyle
Devlet Bakanı Eyüp Aşık
hakkmdaki gensoru önergesı bugün
TBMM Genel Kurulu'nda
görüşülecek. DYP'nin, Başbakan
Mesut Yılmaz ile Tunzm Bakanı
İbrahim Gürdal hakkında usulsüz
turizm alanı tahsısı vaptıklan
savıyla verdiği Meclis soruşturma
önergeleri de yann görüşülecek.
TBMM, gündemindeki yüklü
program nedeniyle, pazartesi-cuma
günleri de dahil'saat 14.00-24.000
arası çalışma karan doğrultusunda,
içrüzük gereği 1 Temmuz'da
başlamasi gereken tatilinı de
erteleyecek. Haftaya, Eyüp Aşık
hakkındaki gensoru önergesinin
görüşmelen ile başlayacak olan
genel kurul, denetim çalışmalannın
yanı sıra gündemindeki Vergi Yasa
Tasansı'nın görüşmelerini de
sürdürecek. DYP'nin De\let Bakanı
Evüp Aşık hakkında "Yeşil kod adlı
Mahmut Yıldırun'ın saklı
bulunduğu yeri bildiğini
açıkiamasuıa karşın yetkili mercilere
haber vermediği'' sav ıyla v erdiği
gensoru önergesının sonucu.
hükümetın geleceğını ve CHP ile
ANAP'ın "erken seçim
uzlaşmasının devam edip
etmeyeceği" konusunda da
belırleyici olacak. Gensoru
önergesinin geçen hafta yapılan
öngörüşmelerinde. oylama sırasında
salonu son anda terk ederek
gündeme alınmasını sağlayan CHP.
yine kilit parti konumunda olacak.
Anayasanın 99. maddesı gereğince,
görüşmelerin üzerinden 1 tam gün
geçtikten sonra yapılacak oylamada,
bir bakanın düşürülebilmesı ıçın
üye tam sayısının salt çoğunluğu
olan 276 milletvekınih "giivensizük
oyu" vermesi gerekiyor. Oyunun
rengini bugün gensoru görüşmeleri
öncesinde yapacağı grup
toplantısmda belirleyecek olan
CHP'nin oylamaya katılmayarak
hükümete dolaylı destek olması
bekleniyor. Genel kurulda yann da
DYP Grup Başkanvekıh Mehmet
Gözlükaya ve arkadaşlannın
Başbakan Yılmaz hakkında
"İstanbul'da usulsüz olarak turizm
merkezi ilan ettiğT gerekçesiyle,
Niğde Milletvekilı Doğan Baran ve
arkadaşlannın da Tunzm Bakanı
Gürdal hakkında "kamu
arazilerinin tahsisinde usulsüzlük ve
partizanhk yaparak görevini kötüve
kullandığT savıyla verdigi Meclis
soruşturma önergeleri görüşülerek
karara bağlanacak. Genel kurul,
denetim çalışmalan dışında Vergi
Yasa Tasansı'nı görüşmeye devam
ederken TBMM Plan ve Bütçe
Komisvonu'nda da hükümetin
öncelıkleri arasında yer alan Yerel
Yönetimler Yasa Tasansı ele
alınacak.
Katliamın 5. yıldönümü. Acılı aileler,
'O gün Sıvas 'ta devlet yoktu.. yineyok' diyor
37 yazar ve aydının vakıldığı Sıvas Madınıak üteli faciasında vakınlarını kavbedenler o günlerin acısını yüreklerinde bütün tazeliğiyle vaşıyor. "Çocukiarınuz tuzağa
düştü" diyen aileler, karar dahil Sıvas ile ilgili hiçbir şevin değişmediği inancında. (Fotoğraf: H ASAN AYD1N)
' Sıvas'ta gerici tehdit bitmedi'
OLCAY AYDİLEK
ANKARA - Sıvas'ta gericıle-
rin katlettiğı 37 aydın \e vazann
vakınları, "Madımak Oteli yan-
guu^nın acısını geçen 5 v, ıla kar-
şın ilk günkü hüznüylü yürekle-
rinde taşıyorlar. 2 Temmuz
1993'te Sıvas katlıammda yaşa-
mını yitirenlerin yakınlan. çocuk-
lannın, kardeşlerinin. arkadaşla-
nnının eşlerinın. bıle bıle "tuza-
ğadüşürüldügüne" ınanmak ıste-
mcseler de geçen zamanın düşün-
celerini doğruladığında hemfikir-
ler.
Aileler. yitirdiklen vakınlan-
nın suçunun "Atatürkilke ve dev-
rimlerine sahip çıkmak" olduğu-
nu vurguluvor ve "anlan şeriat
çığlıklanna kulak tıkayan" siya-
silere oy vermeyerek cezalandır-
dıklannı söylüyorlar.
Sıvas katliamında yakınlarını
yitirenler, aradan geçen zaman
içinde çektikleri sıkıntıları. acıla-
n ve gelinen noktayı Cumhuri-
yet'e anlattılar.
Madimak Otelı'nde 20 v aşında
katledılen Handan Metin'in an-
nesı Sultan Metin, yakılan 37 ay-
dının tuzağa düşürüldüğünü be-
lirterek acısının bir an olsun din-
mediğinı gözyaşlannı sılerek an-
latıyor. Sultan Metin. "Sıvas ken-
di memleketimizdir. Çocuğumuzu
gönderdik. ama ha/ırlanmış tu-
zaktan hiç kimsenin haberi \oktu.
Yavrum, hazırlanmış tuzağa düş-
tü.Syıkhrhiçacımdinmiyor'" di-
yor. Kızının cumhuriyetçı-Ata-
türkçü bir genç olduğunu vurgu-
layan anne. olaya seyirci kalan
dönemin iktidar ortağı SHP'yeoy
vermeyerek "ders verdiklerini"
söylüyor. Sultan Metin "Güç, ge-
ricilerde. O zaman SHP baştav dı.
Sol bizi yaktı böyle. Sıvas'ta yav-
rulann 8 saat çığlıklan yükseldi.
Sola güvendik boşa çıkti. Ma-
raş'ta,Çorum'dav<e Srvas'ta yakıl-
dık. Biz de solu yüzde 8'e düşür-
dük" dıye konuşuyor. Handan'm
ablası Şehriban Metin de kız kar-
deşi aklına geldıkçe yüreğinde
beslediği özlemin buruk hüznünü
duyuyor. Şehriban. "Çünkü bir-
birimize doyamadan kopardılar.
Bunun acısını gidermek olanak-
sız. 33 idanıın çıkması bir şeyi de-
gişurnıi>or. O çapulcu alav ını ora-
\a sürenler halen ortaya çıkmadı.
Bu nedenle de Sıvas bizim için hep
karanlık kalacak" dedi. Türkı-
ye'nın ciddi bir gerici tehditle kar-
şı karşıya olduğunu \urgulayan
Şehriban Metin. buna karşı Ana-
dolu'nun a> dınlık yüzünün örgüt-
lenmesi gerektiğıni söylüyor. Bir
araya gelmedikçe. herkesin ken-
di kapısında ağlamayı sürdürece-
ğini vurguluyor.
25 yaşında yaşamını yitiren
Mehmet Atay'ın ağabeyı Zeynel
Atay da kardeşinın yaşanan hak-
sızlıklara karşı topiurmal muha-
lefetı yükseltmek içın her zemin-
de mücadele verdığıni, dırencinı
"Onun >üreği yere düşmemiştir"
sözleriyle dile getınyor Zeynel
Atay, "Ben v-üreğimi, Mehmet ve
diğer ölen insanlanmızla birleşti-
rerek mücadelemizi sürdürüvo-
ruz" dıyor.
Çocuk yaşta öldürülen Koray
\e Menekşe Kaya'nın babası İs-
mail Kaya da 37 kişinin yakılarak
öldürüldüğü bir olay ı hiç düşüne-
mediklennı \ urgulayarak ** Tür-
kiye'nin vapısını biliyorduk, ama
de\ letin hiçbir gücünün müdaha-
le etmediği bir ola> düşünemivor-
duk. Bu ülkcnin sahipsiz olduğu-
nu düşünmüyorduk" dıye konu-
şuvor. Kaya ailesı \ıllardır dın-
me\en acısını. "5 \ıl olmasına
karşm acımız ilk günkü gibi taze
vederin. Sıvas'ta devletyoktu. Şe-
riatçı-faşist güçler hâkimdi Sı-
\as'ta. Bu yapı hâlâ da dev am edi-
\or. Sıvas davasından çıkan karar
da acımızı dindirmiyor. Çünkü.
onlar sadece maşaydı" dıyeanla-
tıyor.
22 yaşındakı İndTürk'ün duy-
gularını sözcüklere dökmekte
zorlanan annesi Necla Türk ola-
yın yaşandığı günü şöyle aktan-
yon
"Ben Balıkesirliyim ve Sünni-
yûn. Kızım. insanlan çok severdi.
Atatürkçü ve laikti. Sıvas'ta, olay-
dan bir gün önce bana telefon et-
ti. Etkinliklerimiz çok iyidedL Er-
tesi gün böv le bir olayin olmasına
inanamıvorum. Polis, jandarma
nerdev di. Şeriat düzen gelecek, la-
ik düzen gidecek; nedir bu. Olay-
dan sonraki aşamada da bütün
kapuar vüzümüze kapandı. Sıvas
olavı dediğûnizzaman kanserli in-
san gibi bakıyorlarvüzümüze. Su-
çumuz ne?" Göz> aşlarına boğu-
lan anne Türk susarken baba
Mehmet Türk de\ am edıyor:
"Sıvas'ta 1923 devrimine karşı
olanlann de\ leti yönettiginin orta-
ya çıktığına inanıyorum. Sıvas'a
gelinmesinin tek nedeni. dev let i-
nanç ve ideolojik olarak tek dü-
şünceve vöneltmiş ülkeyi. Aleviy-
seniz, Kürtseniz ve bir de solcuy-
sanız yaşamınız tamamen eliniz-
den alındı demektir. Bu durumda
en büyük suçlusunuzdur. Bunlan
ben bir Alevi olarak söylemiyo-
rum, bir Sünni olarak söy-
lüyonım. Oldukça acılıvım ve üz-
günüm. 5 yıl geçmesine karşın
şoktayım."
IRMIKI AYDIN ENGİN aengin (g posta. cumhuriyet. com. tr
Sürecın ne zaman başladığı
tartışmalıdır. AmaTürkiye'nin yü-
zünü Batı'ya çevırışının resmi
belgesi Tanzimat Fermanı olsa
gerek. Şeriattan, Kuran hüküm-
lerinden üretilmiş bir hukuk dü-
zenmden "6af/"nın hukuk devle-
ti kavramına atılan ilk adımdı.
Saray seçkinlerinin başını çek-
tiği bu modernleşme atılımından
(1839) bu yana 160 yıl geçti. Iti-
razlara, karşı çıkışlara, gizli ya da
açık direnişlere, trajik ve komik
zikzaklara rağmen sürüp gidıyor.
Osmanlı sultanının, kendi
mutlak iktidarını hukukla sınırla-
mayı kabul etmesının nedenleri,
bu adıma yol açan koşullar da
tartışmalı. Ama galiba yüzlerce
yıl mızrağı, kılıcı Batı'ya dönmüş
bile olsa, yüzü "Doğu "ya bakan
bir ülkede, bu köklü (radıkal) dö-
nüşün bir seçkinler hareketi ol-
duğuna kuşku yok.
Nitekim modern hukukun pek
çok ilkesini tohum olarak barın-
dıran, padişah kullarını yurttaş
haklanyla donatmanın ilk adımı
sayılması gereken Tanzimat Fer-
manı, tellallar ve münadtlerle hal-
ka duyurulduğunda, bunun an-
lamı ve ne gibi sonuçlar doğura-
Yüzünü Batı'ya Dönmek
cağı, halk katmanlarında pek de
anlaşılmış değildi.
Fıkra gibi anlatırlar. Tellalı din-
leyen bir Osmanlı kulu, arkada-
şına sormuş:
- Yani mirim bu şimdi ne ma-
naya gelıyor?
Yanıt pek yalm, bir o kadar da
trajı komık:
- Yanı bundan böyle gâvura
gâvur denmeyecek!
• • •
Toplumlar öyle fermanlarla, te-
peden inme buyruklarla, seçkın-
lerın yaptığı "tanzimatlarla ak-
şamdan sabaha değişmiyor. Yü-
zünü Batı'ya dönmeye çalışan
Doğu ülkesı Türkiye'de, uzun sü-
re "gâvura gâvur denmeye" de-
vam edildi. Bugün detoplumun
önemlı bırkesimi "gâvura gâvur"
demekte.
Yüzünü Batı'ya dönmek seç-
kinler arasında. seçkinler katın-
da bir "tercih"Xen ibaret kalınca
gülünç sonuçlar da doğurdu. Bir
cumieye bırkaç Fransızca kelam
sıkıştırarak yüzünü Batı'ya dön-
düğünü sanan Osmanlı züppe-
sı: fayton, arnavut kaldırımlann-
da sarsılarak ilerlerken, "yol" de-
memek için. "içim dışıma çıktı.
N'aparsın, şömen şömen değıl
kı birader" diyerek ne kadar "Ba-
tılı" olduğunu kanıtlamak ham-
halatlığına düştü.
Yüzünü Batı'ya çevırmek,
uzun süre masada ve çatal bıçak
kullanarak, ayn tabaklardan ye-
mek; "frenk karılan" gibi giyın-
mek; çocukları Fransa'ya oku-
maya yollamak; tek kelimesını
anlamasa da Sarah Bernard iz-
leyip hayran olmak gibi zıpırhk-
larla ete kemiğe büründü.
Yüzünü "Batıya dönme"nın
Avrupalılaşmak, gâvurlaşmak,
Avrupa'nın çürümüş aristokrasi-
sınin gülünç teşrrfatını kendi ya-
şamına kopyalamak olmadığının
kavranması o kadar kolay olma-
dı. Yüzünü "Batıya dönme"nm
kulluktan yurttaşlığa sıçramak,
bir "demokratık cumhuriyet''e
giden sürecı üretmek olduğu ço-
ğu kez gozardı edildi.
Koca bir Tanzimat ve Meşru-
tiyet dönemleri bu bilinç eksikli-
ğinin, ufkuna bir demokratik
cumhuriyeti yerleştirememenin
sancıları ile geçti.
1923'te ılan edılen cumhurı-
yetin ilk yılları da "Batılılaşmayı"
ülke seçkinlerinin bir tercihinin
ötesinetaşıyamadı. Batı'nın kül-
türel. yazınsal, sanatsal. felsefi,
hukuksal, siyasal "değerleri"n
halk katmanlan arasında yaygın-
laşmadıkça, toplumsal bilinç la-
ısizm, demokratik cumhuriyetçi-
lık ile donanmadıkça yüzünü Ba-
tı'ya dönmenin buza yazı yaz-
makla eşdeğer olduğu uzun sü-
re kavranamadı. Ta ki...
Ta kı CumhunyetTürkiyesi'nin
devrim nıtelikli "üç büyük adım"\
atılana dek:
Bir gazete yazısında aynntıla-
ra gırmek olanaksız. Aynntılar-
dan kopuk bir değerlendirme ıse
eksik. Ama gene de Cumhuriyet
Türkıyesi'nin Batılılaşma yolun-
da attığı üç adımın "belirleyici"
nitelikleri vurgulanmalıdır.
Sanayıieşme, Köy Enstitüleri
ve dünya klasiklerinın dilimize
kazandınlması!..
Türkçeye çevrilmiş ve ülkenin
dört bir bucağına ulaştınlmış kla-
sikler, yüzünü Batı'ya çevirme-
nin kültürel, felsefi donanımıydı.
Köy Enstitüleri, bu donanımı kul-
lanacak ve bir yaşam ve düşün-
ce bıçimıne dönüştürecek kad-
rolan üreten ocaklardı. Sanayi-
leşme, bu kültürel ve felsefi do-
nanımla zenginleşmiş kadrolann
"yüzünü gerçekten Batıya çevir-
miş" bir ülke inşa etmesiydi.
Bu adımlar atıldı ve sonuna
dek gıdilemedi. Iç ve dış gerici-
liğin direnişi baskın geldi. Ne Ke-
malistler ne de Marksistler bu
dırenci kırabildiler.
1998 Türkiyesi'nin fotoğrafı
bu gerçeğin bir kanıtı.
• • •
Bu yazı, yarın Cumhuriyet'le
birlikte elintze geçecek ilk kita-
ba, Sokrates'in Savunması'na
bir de bu gözle bakmanız için
yazıldı. Artık kıtapçılarda bulun-
maz olmuş "Dünya Klasikle-
n"nın, bu gazetenın tırajını arttır-
mak içın başlatılmış bir "pro-
mosyon "dan çok daha derin bir
anlamı olduğunun altını çizmek
için yazıldı.
Bu yazı ovünmek içın yazıldı.
KESK eylemi
Sendikalı memur
soruşturma
kıskacına alındı
NECATİ AY GIN
tZMİR - Kamu Emek-
çileri Sendikaları Konfe-
deras>onu (KESK) Toplu
Sözleşme Sekreteri Fikret
Doğan soruşturma kıska-
cına alındı. Sendıkal etkin-
liklere katıldığı savıyla
Doğan hakkında son 1 yıl
ıçinde tzmir Milli Eğitim
Müdürlüğü'nce 10'un
üzerinde soruşturma açıl-
dığı bildirildi Doğan. so-
ruşturmalann birçoğunun
polısm gelişigüzel hazırla-
dığı suç duyurulan üzeri-
ne açıldığını öne sürdü.
Fikret Doğan, KESK
Toplu Sözleşme Sekreter-
liği'ne seçıldiktcn sonra,
KESK'ın düzeniedığı her
sendikal etkinliğın ardın-
dan, hakkında İzmır Milli
Eğitim Müdürlüğü'nce so-
ruşturma açıldığını söyle-
di. Doğan şunlan söyledi:
"izmirMiDi Eğitim Mü-
düriüğü, son olarak 3.4.5,
6,12 ve 14 Mart tarihlerin-
de KESK'in aldığı karar
gereğince gerçekleştirilen
sendikal etkinliklere katıl-
dığım savıyla soruşturma
açtı. Bu soruşturmanın
dikkat çekici vönü ise so-
ruşturma geçiren öğretme-
nin okul müdürierivle bir-
likte sorgulannın >apılı\or
olması. Soruşturmayı yü-
rüten müfcttiş.okul müdü-
riinden öğretmenin evlem
günü derse girip girmedi-
ğini saptamak için ders
defteri gibi belgeleri istiyor.
Bu tür soruşturma ile >ö-
netim ve okul müdürieri
baskı altına alınmak iste-
niyor. Sendikal etkinlikle-
re katılan eğitim çalışanla-
nyla okul vönetkileri kar-
şı karşıya getirilmek isteni-
yor. Bugüne dek polis tutu-
naklanna dav anılarak bin-
lerce kamu çalışanı hak-
kında ceza dav alan açıldı.
Ancak davalann çoğunlu-
ğu beraatle sonuçlandı."
Doğan'ın. müfettişlere
verdiği ıfadede, Türki-
ye'nin imza attığı 1LO
sözleşmelerinden doğan
gre\li - toplusözleşmelı
sendikal haklann \erilme-
si için KESK'ın aldığı ka-
rarlar doğrultusunda sen-
dikal etkinliklere katıldı-
ğını söyledieî oğreTnîld'l.'l
Mahkeme kararı tepki çekmişti
Baklava davasını
Meclis inceliyor
GAZİANTEP (AA) -
TBMM İnsan Haklarını
İnceleme Komısyonu Baş-
kanı Sema Pişkinsüt, bak-
lava çaldıklan için mah-
kûm edilen çocuklann ge-
rekçelı mahkeme kararını
incelemeye aldıklannı bil-
dırdi.
Pişkinsüt, baklava çal-
dıklan için üçü 6'şar, biri
9 yıl hapis cezasına mah-
kûm edilen çocuklarla ilgi-
li haberlerin basında genış
şekilde yer aldığını ve top-
lumun olaya büyük tepkı
gösterdiğini anımsatarak
bu konuda kendisine ba-
sından \e degışik kuruluş-
lardan başvuru geldığinı
belirtti. Pişkinsüt. "Ço-
cuklara yönelikhüküm ke-
sinleştiği için. Gaziantep
Cumhuriyet Başsavcısı
Ahmet Karayığit'i araya-
rak. gerekçeli karar çık&v-
sa gerekçeli kararı, yoksa
mahkeme karannı iste-
dim: inceliyoruz" dedi.
Bazı gazeteciler ve ku-
ruluşlann, destek kam-
panyası başlattıklannı
kaydeden Pişkinsüt.
"Bunlar bana da telefon
açtılar. 'Türkiye'de şunca
hırsızlık, hortumlama \ar-
ken, çocuklann böyle ce-
zalandırılması doğru mu?
Gerekıyorsa bir yasa tasa-
nsı hazırlansın. ek bir dü-
zenlemeyle bu çocuklar
yararlandınlsın" gibi vak-
laşunlar var" dedi.
Pişkinsüt, şöyle de\am
etti: "Konununhukukdü-
zeyinde bir araşhrmasını
yapıp. ona göre tavır belir-
lenmesini sağlav acağız. İn-
san Haklan inceleme Ko-
misvonu'nun konunun
üzerinde olması gerekir."
Gaziantep"te. 10 Ağus-
tos 1997'de. Bayram San-
baş'ın işlettiği Güllüoğlu
Baklavalan işvenne giren
Metin Subaşı, A.K. A^\. \ e
L.H, l.AsliyeCezaMah-
kemesi'nce 9'ar yıl hapis
cezasına mahkûm edilmiş.
olay tarihinde vaşı 18"den
küçük olan 3"ünün cezası
daha sonra 6' şar yıla düşü-
rülmüş. tutuklu yargılanan
çocuklann cezalan Yargı-
tay 6. Ceza Dairesı tarafın-
dan yerel mahkemenın ka-
ran doğrultusunda onay-
lanmıştı.
Dava ve gensoru hazırlığı
SEKA arazisi için
siyasilerden tepki
ANKARA (Cumhuri-
yet Bürosu) - SEKA'nın
Gölcük'teki 1600dönüm-
lük arazisınin fabrika kur-
mak üzre Koç Holding'e
ait Ford Otosan'a bedelsiz
tahsısi, CHP'den sonra Fa-
zilet Partisi (FP) ve DYP
tarafından da tepki gördü.
CHP, devri öngören Ba-
kanlar Kurulu karannın ip-
talı içın Danıştay'a dava
açarken FP Genel Başkanı
Recai Kutan, konuyu gen-
soru önergesiyle Meclis
gündemıne getireceklennı
açıkladı.
SEKA'nın Gölcük'te ra-
yiç bedeli 25 mılyon dolar
olarak saptanan 1600 dö-
nümlük arsasının Ford
Otosan'a bedeli Hazine ta-
rafından ödenmek üzere
devrini öngören Bakanlar
Kurulu karanna yönelik
tepkiler sürüyor. FP Genel
Başkanı Recai Kutan. *ya-
sadışıeyleme ian vermeye-
ceklerini" ve bu konuda
gensoru vereceklerinı bil-
dırdı. Kutan, "Olayın peşi-
ni bırakmayacağız'' dedi.
DYP'nin yazılı açıkla-
masında da arazmın bedel-
siz tahsısinın "devleti yağ-
ma ptanının" bir uzantısı
olduğu vurgulandı. Açık-
lamada. milletin tek kuru-
şunu korumakla yükümlü
olan hükümetın, Koç gru-
bunun çıkannı korumayı
tercih ettiği belırtıldi Kal-
dınlan her taşın altından
u
Hükümet-Koçgrubuiliş-
kileri"nın çıktığı savunu-
lan açıklamada. enerji
santrallannm da peşkeş çe-
kildiği vurgulandı.