18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyet İmtivaz Sahibi: Berin Nadi Genel Yayın Yönetmenı. Orhan Erinç • Genel Yayın K.oordınatörü HikmetÇe- tinka\a • Yazıışleri Miıdurü İbrahim Yıldız 0 Sorumlu Müdür Fikret İlkiz 0 Haber Merkezı Müdürü: Hakan Kara # Görsel Yönetmen" Fikret Eser Dıs Haberler Şinasi DanışoğJu • Istıhbarat: Cengiz V ddınm • Ekonomı Mehmet Saraç • Kııltur Handan Şenköken 9 Spor Abdûlkadir Yüceünan 9 Makaleler Sami karaören 9 Düzehme Abdullah \ azıa • Fotograf Erdoğan köseoğlu •Bılgı-Belge Edibe Buğra • 't un Haborlen Mehmet Faraç Yayın Kurulu. llhan Selçuk (Başkan). Orhan Erinç, Okta> Kurtböke. llikmet Çetinkaya, Şiikran Soner, Ergun Balcı. tbrahim \ ıldız, Orhan Bursalı, Mustafa Bsüba\. Hakan Kara. Ankara Temsilcisi: Mustafa Balbay Atatürk Buivan No: 125. Kat:4. Bakanlıklar-Ankara Tel. 4195020 ( 7 hat). Faks 4195027 • lzmir Temsilcisi: Serdar Kızık. H. Zıya Blv. 1352 S.2 3Tel:4411220. Faks:4419117»Adafıa Temsılcısi ÇetinYiğenoğlu. lnönüCd 119S Noi Kat.l. Tel: 363 12 11, Faks: 363 12 15 Müessese Müdürû: Cstün Akmen 9 koordınatör Ahmet Korulsan # Muhasebe Bfflent YenerVldare Hüse>in Gûrcr • Işletme Önder Çelik • Bılgı- tşlem N'ail tnal 0 Bılgısayar Sıslem Mürıhet ÇUer#Sadş FazÛetKuza MEDYA C : • Yöneıım Kurulu Başkanı - Genel Mudur: Gfilbin Erduran O Koordınator Reha Işıtman 9 Gtnel Mudur Yardımcısı: SevdaÇoban Te! 514 07 53 - 5139580-5138460-61.Faks 5138463 Ya\ımla\aıı \e Basan: Vent Gun Haber Afansı. Basm \e Yavınulık A 5 TürkocajıCad lt 41 Cıgaloglu 34334 Ist PK 246 Istanbul f el lO 212) 512 05 05 ıM hatl Faks (0 212ı 513 < 26HAZİRAN 1998 İmsak: 3.24 Güneş: 5.26 Öğle: 13.14 İkındi: 17.12 Akşam: 20.47 Yatsı: 22.41 www.cumhuriyet.com.tr Gazalcı'ya onur giinü • .ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - 52 kitle örğütü, parasız laik ve demokratik eğitime katkılanndan ötürü Eğit-Der Genel Başkanı Mustafa Gazalcı için "Eğitım Onur Günü" düzenledi. Örgütlerin oluşturduğu "Eğitim Haklan Komitesi'" tarafından bugün gerçekleştirilecek gecede. arkadaşlan, 8 yıllık kesintisiz eğitim için uzun yıllar mücadele veren Gazalcf yı anlatacaklar. Eskı lçişleri Bakanı Hasan Fehmı Güneş. Gazalcf nın parlamentodaki mücadelesini anlatırken, eğıtime ilışkin kitaplannı Osman Nuri Poyrazoğlu tanıtacak. Sakat doğumlara yol açan ilaç • CHICAGO(AA)- Bilim adamlan. bugüne kadar sakat doğumlara yol açtığı belirlenen 24 ilacın arasına. ülser ilacı Misoprostol'un da gırdiğini açıkladılar. Dr. Anne Pastuszak. ilacı kullanan hamıle kadınlarda kanamalar ve düşükler mevdana geldiğini ya da bebeklerde doğuştan yüz felci görüldüğünü tespit ettıklerini bildirdi. Bilim adamlan bu çocuklann felç nedeniyle gülme ve kaş çatma reflekslerini yerine getiremediklerini. çoğu zaman gözlerini bile oynatamadıklannı ifade ediyorlar. Ankara Ecza Koop. Misoprostol'un etken madde olarak kullanıldığı Cytotec tablet mide ılacının Türkiye'de de piyasaya sürüldüğünü r bildirdi. Windows '98 piyasada • İstanbul Haber Servisi - Microsoft tarafından geliştirilen yeni bilgisayar işletim sistemi "W'indows'98", tüm dünyada satışa sunuldu. Windows "98*in tanıtımı için dün Hilton Sergi Sarayfnda düzenlenen toplantıda yeni işletim sistemınin Windows'95'ten farkJan anlatıldı. "Dahayetenekli ve daha eğlenceli" sloganıyla tanıtılan yeni işletim sisteminin komple paketi 206 dolardan, yükseltme versiyonu ise 119 dolardan satılacak. Rekabet Kurulu soruşturması • Ekonomi Servisi - Rekabet Kurulu 25.06.1998 tarihindeki toplantısında Bırleşik Medya Pazarlama AŞ(BİMAŞ)\eMedya Pazarlama AŞ(MEPAŞ) hakkında soruşturma açılmasına karar verdi. MEPAŞ ve BİMAŞ şirketlerinin, rekabetin ihlal edildiği ıddiasıyla birbirleri hakkında yaptıİclan şikâyetler üzerine Rekabet Kuriılu'nun 9 Mart 1998 tarihli toplantısında BİMAŞ hakkında önaraştııma başlatılmasına karar verilmişti. Osmanlı ve Cumhuriyet dönemine ışık tutan binlerce ton belge SEKA'ya gönderilerek imha edildi Türidye'nm tarihi yakddıKONYA (A\) - Osmanlı ve Cumhuriyet dö- nemine ışık tutan. binlerce ton arşi\ belgesinin başta Konya olmak üzere. çeşitli illerden SE- KA'ya eönderilerek "imha" edildiği savunul- du. Selçuk Üniversıtesı Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü ögretim üyesi Doç. Dr. Y'usuf Kii- çiikdağ. "Mahalli Arşhter" konulu araştırma- sında. Osmanlı ve Cumhuriyet dönemi arşiv bel- gelennin durumunu saptadı. Doç. Küçükdağ, tarihteki Türk insanının, Avrupa'da tanıtıldığı gibi olmadığım belgele- riyle ortayaçıkannak amacıv la bu çalışmayı ger- çekleştirdiğini söyledı. Doç. Küçükdağ, eski ka- yıtlann, 19. yüzyıldan itibaren vilayetlerde mey- dana gelen köklü değişiklikler \ eya yeni yöne- timlerin ilgi alanına girmediği için imha edil- diğine. son yıllarda ıse yöneticilerin bilinçsiz- liğine kurban gıttiklerine dikkat çekti. Konya ve Trabzon'daki arşıvlerın acınası durumun- dan "ibret" alınması gerektiğini kaydeden Yu- suf Küçükdağ. sözlerinı şöyle sürdürdü: "Orta Anadolu'nun eyatet merkezliğini ya- pan Konya'da ne yazık ki, Osmanlı devrine ka- dar inen bir vilayef arşivi mevcut değil. Çünkü 1987"de 76 kamyon evrak, bilinısel metotlarla ayıklanmadanKonva VilaYetArşivi'ndençıka- nlıp SEKA'ya gönderilmiş. Bu arşivi konımak- la görevii olanlar da adeta bir yükü üzerlerin- den atmışlar. Artık Konya ile Ugili araştırma yapmak isteyenler, bu arşivde sadece 1987'den sonrasına ait belgeleri bulabilecekkr." Karadeniz Bölgesi'nin önemli tarih ve kül- tür merkezı olan Trabzon'da da benzeri bir olay yaşandığını belgelediğini anlatan Doç. Küçük- dağ. 1. Dünya Savaşı'nda. Trabzon'daki tüm vı- layet arşiv inin, Rus ışgalinde düşman elıne geç- memesi için Samsun'agönderildiğini söyledi. Küçükdağ. işgal sona erince tekrar Trabzon'a getirilenvetitizliklekorunan 500 yıllık "Trab- zon VTlayet ArşKi"nın de 1982 yılında imha edildiğini kaydetti. Osmanlı vilayetarşivlerinin özel bir önem taşıdığmı vurgulayan Doç. Dr. Küçükdağ. Vakıflar ldaresi arşiv lerinin de. ay- nı şekılde bir döneme ışık tuttuklan için önem- li olduklannı söyledi. Vakıflar Genel Müdürlüğü'nün olası tahri- batın önüne geçmek amacıyla, bölge müdürlük- lerindekı çok sayıda belge ve defteri Anka- ra'daki Merkez Arşivi'nde topladığını hatırla- tan Doç. Küçükdağ. şu bilgileri verdi: "Fakat bu çalışmanın tam ve sağlıklı olarak sonuçlandığı söylenemez. Çünkü bazı bolgeier- deki arşiv lerin unutulduğu. sonradan ortaya çıkmış&r. N'itekim ,\masva'daki Vakıflar İdare- si'ne ait zengin bir arşiv, 19% yılında hiç de il- gisi olmavan bir mekândaçok kötü şartiarda bu- lunmuştur. Amasya \ akıflar Bölge Müdürlüğü de, el koyduğu arşht sadece, elverişsiz sayıla- cak bir oda>a kovmakla yetinmiştir." "Herhangi bir resmi dairede 5 yıl öncesine ait resmievrakıbuJamazsınız" diyen Doç. Dr. Kü- çükdağ. Cumhuriyet dönemine ait olup da. 199O'lı yıllardan önceye giden evraklann ya hiç bulunmadıkJanna ya da çok az sayıda kaldık- larına işaret ettı. Arşivlere "Bir toplumun bel- leği" tanımlaması yapan Küçükdağ, arşivi ol- mayan ya da yok edilen bir ülkenin, belleğini yitirmiş msandan farksız olduğunu kaydetti ve önlem alınmasını istedi. Proje alanındaki eski kent dokusunu banndıran Balat'ta yaşam sadece e> lerde sürmüvor, sokaklar da sanki e> lerin "kamu>a açık a\ lulan" gibiler. Kent kültürüyle kucaklaşacak Balat'taki hedeflerin yakalanabilmesi için ger- çekleştirilen "yapılabilir- liketüdü"çalışmalan so- nucunda: söz gelimi pro- je alanındaki semt sakin- lerinin >Tİzde 40'ının mal sahibi oldukları. yarıya yakın bir kesimin 11 yılı aşkındır burada yaşadık- lan. ortalama aile bireyi sa- yısının 4.5 kişi. e\ lerin bu- lunduğu parsellerin yüzde 90"ırun ise 100 m2'den kü- çük olduğu saptanmış du- rumda. Bölgenin sosyal yapı- sı ve mekânsal dokusu da "kent kültürüyle kucak- laşacak bir rehabilitasyo- nun" yaşama geçirilme- sinde çok büyük sorunlar yaratacak özellikler taşı- mıyor. Hatta tam tersine, yine aynı etüde göre bölgede- ki 1267 binadan sadece yüzde 5" inin "•tamamen boş" konumda olması da buradaki voğun kentsel kullanımın altyapı deste- ği. sıhhileştirme ve çevre- sel kalite projeleriyle bir- likte,örneğin İstanbul'un ormanlannı \e su havza- larını işgal eden gösteriş- li uydu yerleşmelerden çok daha nitelikli ve "İs- tanbul'a saygılı" bir ko- numa kavuşacağının ilk göstergeleri arasında... fşte bu nedenle şimdi artık "destekleme sırası" da hiç kuşkusuz Türki- ye'ye geliyor. Özellikle Toplu Konut İdaresi"nce vaktıyle söz verilen ve tarihi kent do- kulannı da -kimükli konut stoklan1 " olarak değerlen- dırmeyi hedefleyen Fınans katkısının bir an önce Fe- ner ve Balat'ta başlatıl- ması önem kazanıvor. Za- ten Avrupa Birliği de ilk parasal desteğini "ulusal kaynaklara ek olarak" ya- pıyor. Eğer kamu kaynaklan- mızböylesi "gururduyu- lacak" projelerimize de- ğil de. yine şu kültür yok- sunu yağma projelerine aktanlırsa. Fener ve Ba- lat'ta ikinci uygulama aşa- masına geçebilmek için yeniden AB'den destek is- temeye belki yüzümüz de olmavacak... e-posta : tan (a prizma. net. tr Bu tatilde tatil yapın. CLUB TEOS VILU\GE, antik Teos kentine birkaç kilometre uzaklıkta, 600 rrf'lik havuzu, çocuk havuzu, özel plaj ve koyu, iki katlı Türk evleri, anfitiyatrosu, diskosu, çarşısı, rüzgâr sörfünden dalgıçlığa, atçılıktan okçuluğa, basketboldan bilardoya spor imkânlarıyla, tatil yapmak isteyenlere özel bir köy. Bu tatilde mutlaka CLUB TEOS VILLAGE'a gelin, farklı bir tatil geçireceksiniz. • Rüzgâr sörfü • Kano • Deniz bisikleti • Mini golf • Masatenisi • Tenis • Voleybol • Basketbol • Bilardo B E D A V A Sabah ve akşam açık büfe (şarap dahil) YARIM PANSİYON BİR KİŞİ 0-4 yaş ücretsiz, 5-12 yaş %SO indirimlidir. 6.OOO.OOO- TL CLUB TEOS VILLAGE, İzmir'e 50 km. Sefehhisar'a 8 km. Sığacık'a 2 km uzaklıkta. CLUB TEOS VILLAGE Rezervasyon Tel: 0 232 745 74 67 Faks: 0 232 745 74 75 Foııoı* ve Balat'a güneş doğuyorOKTAV EKİNCt Fatih Belediyesi'nin önderligi ve ev sahipliğiyle "UNESCO Dünya Mira- sıMerkeH" tarafından yürütülen "Ba- lat ve Fener Semtlerinin Rehabüitas- vonu" projesinin birinci aşaması ses- siz sedasız tamamlandı. Bir "kültür projesT olarak Avrupa Birliği'nce de finanse edilen ve Istan- bul'daki Fransız Anadolu Araştırma- ları Enstitüsü nün bilimsel danışman- lığıylagerçekleştirilen bu ilk aşamada, tarihi Fener ve Balat semtlerinin çağ- daş kent yaşamına "kültürelderinliği- nidekoruyarak" kazandınlmasını he- defleven projenin "vapüabilirfikehjdü" tamamlandı. 1 Eylül 1997'den 1 Şubat 1998'e ka- dar çok sayıda yerli ve yabancı uzma- nın da katılımıyla süren bu etüt çalış- masmın projeye ışık tutacak tüm sonuç- lan ve değerlendirmeleri de bir kitap- ta toplanarak araştırmacılann bilgisi- ne sunuldu. Belki de ilk defa bir belediye baş- kanının "fotoğraflıönsözünün" bulun- • Fatih Belediye Başkanı Sa dettin Tantan'ın îstanbul'u kimliğiyle çağdaşlaştırmayı hedefleyen Fener ve Balat Projesi. Avrupa Birliği'nin finans desteğini de alarak UNESCO katkısıyla yaşama geçiyor. Projenin devamında ise 'destek sırası' artık Türkiye'ye ve Toplu Konut Idaresi'negeldi... madığı bu kapsamlı kitapta derlenen tüm çalışmalar ise Fatih Belediye Baş- kanı Sadettin Tantan ve proje emekçi- leri tarafından kamuoyuna yine bir kül- türel etkinlikle tanıtılacak. 27Haziran 1998 Cumartesı günü Kudüs Patrik- hanesi'nden alınan özel bir izinle bu et- kinliğe açılacak olan Fener'deki Aya Yorgi KOisesi'nde, Fener ve Balat semt- lerindeki yıllardıryoksulluğa ve sahip- sizliğe terk edilen "İstanbul uygarhğı- nm" yeniden semt sakinlerine, bu ken- te, bu ülkeye ve tüm insanlığa kazan- dınlabilmesinin de "yöntem ve hedef- leri"tartışılacak... Balat-Fenerrehabilitasyonçalışma- lanna ait ilk etütlenn sonuçlannı bel- geleyen tanıtım kitabında "proje he- defi" olarak şu v urgulama var: "Ken- tin eski semtlerinin geleceklerinin, ba- sitçeyıkılıpyenideninşaetmekanlamı- na gelen yenileme ve>a turistik amaçlı restorasyon çalışmalan arasında sıkı- şıp kalmadığını, bu semderde oturan- lann yaşam koşullannı iyileştirerek semtkTİn bireryerleşim alanı olmavı sür- dürebüeceklerini kanıüamak..." Ger- çekten bu kanıtlandığı zaman. sadece tarihi bir semt. o semtin sakınleriy le bir- likte çağdaş yaşama kavuşturulmuş ol- mayacak. Örneğin Antalya'daki Kale- içi uygulamasından farklı bir yakla- şımla, kentsel ve mimari değerlerin "turistik pazarlama amacı dışında" da korunabilmesi sağlanacak. Doğrudan o kentin ve o mahallenın insanlannın kimlikli ve saygın bir ortamda sosyal ve kültürel gelişmelerini sürdürebil- melerinin de çok önemli ve özel bir ömeği yaratılacak.. SÖYLEŞİ ATTİLÂ İLHAN Halep Ordaysa, Arşın Burada! Siz bakmayın, Lausanne'ın, Türkiye'n/n en bü- yük toprak kaybı' olduğunu söyleyen şaşkınla- ra; bunlar, 'en büyük toprak kaybı'run Sevres oldu- ğunu, bunu da Osmanlı'nın imzaladığını unutanlar- dır; unutmak, ya da unutturmak isteyenler! Lausan- ne, tam tersine, Sevres ArrtJaşmasj'nın Çankın, Ço- rum yöresine sıkıştırdığı, avuç içi kadar bir Türki- ye'yi; Anadolu Yarımadası büyüklüğüne ulaştıran. antlaşma: Anadolu Ihtilâl ve Inkılâbının eseri! Halk Kurtuluş Savaşı, Emperyalizmi ve kuklalan- nı, savaş meydanında yenmişti ama, 'kurtardığımız vatan', her bakımdan sahiden 'kurtarılmış' mıydı? Inkılâb'ın, nereden, hangi şartiarda yolaçıktığını, ne çabuk unuttuk! 18 Mart 1923, Tarsus'ta (Mersin) Çrftçiler Yurdu; bir yurt gezısine çıkmış Mustafa Kemal Paşa, 'üreticiler'\e konuşuyor: Ülkenin eko- nomik düzeyde 'yeniden yapılanmasını', ne kadar 'tam bağımsız', ne kadar 'ulusal' bir düzeyde tasar- lamıştı, bakar mısınız? "Bizi müstemleke hâline koymak için..." "...sırtınıza geçirdiğiniz elbise, ayağmıza giy- diğiniz kunduradan, en ufak şeylere kadar sa- nat sahiplerine muhtaçsınız. Bütün bu ihtiyaç- lannızı temin için, paramızı düşmana vermemek lâzımdır. Kazancınızın hebâ olmaması için, baş- kalarına haraçgüzâr olmamak için; dindaşınız olan, kendinizden olan sanatkârlara koşacaksı- nız. Onlara yardım etmek, hem borcunuz, hem menfaatınızdır." "...mahsulâtı memlekette istihiâk etmek, sizin gayretinizle mütenasip olmaz. Elbette yalnız kendi ihtiyaçlarınızı temin için çalışmryorsunuz. İhtiyacınızdan fazla mahsulâtı harice sevk ve onlan altına kalbedeceksiniz. Bunu yapabiimek için tüccarlara ihtiyacımız vardır. Eğer tüccarlar bizden olmazsa, millî servetin ehemmiyetli bir kısmı yine ağyarda kalacaktır. Onun için milfî ti- caretimizi yükseltmeye mecbursunuz..." "...bizi o gayeye varmaktan meneden iki kuv- vet vardır. Biri harici düşmanlardır. Bunlar bizi müstemleke haline koymak için, terakkimizi is- temeyenlerdir. Fakat çiftçi arkadaşlar... muhte- rem babalar... btzim için bunlardan muzir, daha muhlik bir sınrfı daha vardır; o da içimizden çık- ması muhtemel olan hainlerdir..." "...Aklı eren, memieketini seven, hakikati gö- ren kimselerden, böyle düşman çıkmaz: İçimiz- den böyleleri çıkarsa; onlar ya aklı ermeyen ca- hiller, ya memleketi sevmeyen hainler, ya haki- kati görmeyen, körlerdir. Biz cahil dediğimiz va- kit, mutlaka, mektepte okumamış olanları kas- detmiyoruz; kasdettiğimiz, ilmi hakikati bilme- mektir; yoksa okumuş olanlardan da en büyük cahillerin çıktığı gibi, hiç okumak bilmeyenler- den de, biîhassa sizin içinizde görüldüğü gibi, hakiki âlimler çıkar..." Osmanlı'nın bıraktığı 'yurt', iğneden ipliğe 'ihti- yâcâtım' ecnebiden sağlayan; ihraç edebileceği 'mahsulü' üretemeyen, üretsede, bunu 'altına kal- bedebilmek' için, 'ecneb/'tüccaramecburolan, bir 'yurt'tu: 'tüccar' ecnebi olduğu için, 'milli serve- tin ehemmiyetli bir kısmı', sürekli 'ağyarda' kalı- yordu. Inkılâb'ın projeksiyonu, net ve açıktır: 'ulu- sal' ve 'tam bağımsız' bir ekonomi! Bunasılbir akıl? Şimdi lütfen, Devlet PlanlamaTeşkilâtı Müşaviri Alp- tekin Erdoğan'ın yazdığı, şu satırlan okur mu- sunuz? "...çok acıdır ki, Planlı Dönemin çok öncesin- den bu tarafa, ülkede, fabrika ve elekrik santra- lı ekipmanlan (makineleri) yurt içinde özel sek- törce ürettirilmediğinden, sanayileşme ve elekt- rik enerjisi yatınmlan; makine üreticisi ve ihra- çatçısı ileri sanayi ülkelerinden, ihracat dövizi veya dış kredi karşılığında ithai edilen ekipman- lara dayandınlmıştır..." "...ekipmanlar yurtiçinde özel sektöre ürettiril- memekle, ithâlât zorunlu tutulduğundan, dövi- ze, dış, borca, aşın derece ihtiyaç duyulmakta- dır. Hatta, sanayii teşvik politikası da, ithal ekip- mana dayalı girişimciliği esas almıştır. Bunun daha açık (somut) anlamı, sanayileşmenin gerek- tirdiği fabrikalann makineleri ile onlan çalıştra- cak enerjiyi üretecek, termik ve hidrolik santral- lann ekipmanlan, devletçe özel sektöre -ihraca- ta dönük kalitede- ürettirilmeyerek, (üretilmesi teşvik edilmeyerek), sürekli -döviz karşılığında- dış ülkelerden ithal edilmesi yoluna gidilmiştir..." "...Türk sanayicisi, tesis edeceği fabrikanın makinelerini yurtiçinde aldığından, en fazla ver- gi iadesi oranında ve hatta onun biraz üzerinde prim almıştır. Yurtdışından getirmek istediğinde ise -fon hariç- gümrük vergileri sıfıra indirilmiş- tir. Yurtdışından ithalat yapıldığında, yabancı ekipman üreticileri, fon kesintisini karşılayacak şekilde, aynca indirim yapmaktadırlar. Dolayısry- la yurtiçi ekipman üretimini destekleyici veya teknolojinin kazanılmasını özendirici çok ciddi bir politikanın (tavnn) olduğu ileri sürülemez. Ülke- de makine üretiminin yokluğu veya yetersizliği yüzünden, Türk parası sanayileşmekte tek ba- şına dövizsiz görev yapamamakta, işlevsiz bıra- kılmış olmaktadır..." "...Bunun da sonucu, ekonomide katma değer yaratılması, kalkınma hızı, istihdam artışı düşük düzeyde, eğitim, sağlık ve ulaştırma hizmetJeri- nin kalitesi düşük cereyan etmektedir; aynı şe- kilde, güvenlik ve adalet hizmetleri de, katma değer azlığından olumsuz etkilenmektedir" (21 Mayıs 1998 tarihli mektubu). Dikkat isterim, ülkenin fabrikalan için makine üre- timini, neden Kamu Iktisadi Teşekkülleri'nin (KİT), - yâni devletin-, üstlenmediği sorulmuyor? Soru, ta- mamiyle 'liberal' düzeyde va'z edilmiştır: öğrenilmek istenilen, devletin, özel sektörü, fabrikalar için ma- kine (ekipman) yapmaya, neden dolayı teşvik et- mediği? Neden bu önemli alanda, memleketi 'ec- nebi tüccara' muhtaç ediyor; 'millî servetin ehem- miyetii bir kısmını, ağyarda' bırakıyoruz? Daha da önemlisi, böyle bir davranışla, bugün istese de Ci- het-i Askeriye'nin.SavunmaSanayii için, istediğitek- nolojiyi ve uzman personeli, yurtiçinden bulabilme- si, mümkün olabilecek midir? Yok mu birsorumlusu? Varsa kimler, -Gâzi'nin de- yişiyle-, 'aklı ermeyen cahiller, memleketi sev- meyen hainler, hakikati görmeyen körler' mi? Nasıl olur, oldum olası başımızdataşıdığımız 'iktidar- lar", 'Atatürk' llkevelntalâplan'na'bağ/rf'değillermidir? Nasıl bir bağlılıksa?.. http:// www. prizma.net. tr/ A İLHAN http://www.eda.tr/-bilgiyay/yazar/ailhan.htlm
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle