20 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyet tmtivaz Sahibi: Berin Nadi Genel Yayın Yonetmenı Orhan Erinç • Genel Ya>ın Koordınatorü HikmetÇe- tinkava • Yazıışlcn Mudunı İbrahim Yıldız • Sonımlu Mudur Fikret tlkJz 9 Haber Merkezı Müduru Hakan kara 0 Görsel Yönetmen Fikret Eser Dn, Haberter Şinasi Danışoğlu # ktıhbjrat Cengiz >• ıklırım 9 Fkonomı Mehmel Saraç 9 Kultur Hartdan Şenköken 9 Spor Abdülkadir \ ücciman 9 Makalekn Sami Karaorcn 9 DüzeltrrE Vbdulab Va/ıcı9 Fotograf Erdoğan Köseoğlu 9Bılgı-Belge Edibe Buğra 9 Yurt Haberien Mehm« Faraç Yayın Kurulu llhan Selçuk (Başkan) Orhan Erinç, Okta> Kurthökc Hikmet Çetinkava. Şükran Soner. Ergnn Balcı. ibrahim V ıldız, Orhan Bursalı, Mustafa Balbav Hakan Kara. \nkaraTemsilcisi Mustafa Balba> Ataturk Bulvan No l25,Kar4.Bakanlıklar-AnkaraTel 4195O2O(7hat), Faks 4195027 0 tzmır Temsılcısı Serdar Kızık. H Zıya Blv. 1352S 2,3Tel 4411220. Faks. 4419 U 7 • Adaha Temsılcısı Çetin Yiğenoğlu, tnonuCd 119 S.No 1 Katl. Tel 363 12 11. Faks 363 12 15 Muesse^e Müdunı C îtün Akmen # Koordınatör- \hmet Korulsan • Mıteebe Bülent YeiKfOtdare Hüseyin Gârer • l^letme Önder Çelik • Bılır - Işlem Nail tnal # Bılgısa\ar Sı^tcm Mürüvet ÇBer#Satı> FazikK Kıtz» MEDYA C: # Yonelım Kunilu Ba^arh - Gene! Mudur Gülbin Erduran 0 Koordmator Reha Işıtman • (jend Mudur Yardımcısı SevdaÇoban Tel 514 0" 53 - 51395 80-5138460-61.Faks 5I3S463 Ya>ımla>an \e Basan: > er.ı Gun Haber \ıansı. BaMn \e Yavıncıhk A Ş Turkncağı Cad W41 Cagaloglu 34334 lsl PK :46 Istanbu! fel 10 212> 512 05 05 120 hat 1 Faks 10 2!2ı 513 !>5 27MAYIS1998 Imsak: 3.35 Güneş 5 30 Ögle: 13.08 Ikindi P.04 Akşam: 20.32 Yatsı: 22.19 www.cumhurivet.com.tr MBfde yeni atamalar • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - MEB'ın ta$ra teşkılatından sonra merkezde yaptığı atama operasyonlannın süreceği öğrenildi. Personel Genel Müdür Yardımcısı Sefer Turan. Din Öğretimı Genel Müdürü Ahmet Gül ve Özel Eğıtım Genel Müdürü Bırdal Özbaykal'ı görevden alan karamamelenn Başbakanlık'ta bekletıldiği bcliriendı. 11 yıldır "llkögretim Genel Müdürlügü"nde bulunan Ekrem Yangın'ın >ıllık ızne aynldığı. daha sonra da emekliye ayrılacağı belırtılırken Hikmet Orman'dan boçalan Personel " Genel Müdür Yardımcılığı'na Istanbul tlköğretım Müfettişlen Kurul Başkanı Hasan Terzi'nın getırildiğı büdınldı. Ekrem Yangın'tn yerıne Genel Müdür Yardımcısı Alper Dikenoglu vekâleten atanırken llkögretim Genel Müdürlüğü Daıre Başkanlığı'na Şube Müdürü Murat Güven Gütcan getinldi. Müjdat Gezen YazKampj • İstanbul Haber Servisi - Müjdat Gezen Sanat Merkezi Kılyos Yaz Kampı'nm üç ayn devre halınde gerçekleştınleceğı belirtildi Bu dewelerde 10-16 yaş arası gençlere tiyatro. gitar, org. pıyano ve solfej dersi venlecek. 22 Hazıran-17 Temmuz. 20 Temmuz-14 Agustos ve 17 Ağustos-4 Eylül arasında düzenleneceğı de\Teler ıçın her şey içinde 80 mılyon lıra ödenmesı gerekıyor. Kamptaki etkınlikler kapsammda futbol, basketbol, voleybol. tekne gezılen ve yanşmalar gerçekleştıniecek. (Tel: 348 80 72-^3) durdurdu • İstanbul Haber Servisi - Kızının ızinsiz olarak tstanbul'daki halasmm yanına gittığinı öğrenen sinırli baba lhsan Dinçer, havaalanı polısıne yaptıgı ihbarla uçağı durdurttu. Lkı yıi önce eşınden boşanan ve 5 yaşındakı oğluyla babasının e\ inde kalan Selma Dınçer'ın Istanbul'da intıhar edeceginı söyleyen babası uçağı durdurttu. Prof. Boydak'a ödülüçevne I İstanbul Haber Servisi - tÜ Orman Fakültesı Dekanı Prof. Dr. Melih Boydak. biyoceşitliliğın ve çevrenin korunmasma adadığı 30 yıllık meslek yaşamındaki seçkin katkılan nedeniyle BM'nin "Global 500 Onur Ödülü"ne layık görüldû. Boydak ödülünü 5 Haziran Çevre Günü'nde Moskova'da alacak. • İstanbul Haber Servisi - Kadıköy Belediyesı ıle Acedemic Hospıtal tarafmdan ortaklaşa düzenlenen "Gençlerde sigara ve madde bağımlılığı" • konulu panel. yann Kadıköy Belediyesi Caddebostan Kültür Sanat Merkezi'nde yapılacak. Panel saat 14.00'te başlayacak. 1960 askeri hareketinin önde gelen isimlerinden Kadri Kaplan, 38. yıldönümünde 27 Mayıs'ı değerlendirdi 'Darbeyse uhısım darbesiydi'CÜNEYTAKALCV - Somut sonuçlanna ve siyasal haya- ünuza katkılanna rağmen. günümüzde birçok insan 27 Mayıs'a soğuk bakıyor. 27 Mayıs'ı, hukuk dişı bir dayatma. son- ralan benzerdenemelericesaretfendiren demokrasi dışı bir örnekolarak görüyor. 27 Mayıs müdahaksioJrnasavdı.demok- rasimizkûnbiBr ne kadar grfişrruş,otgun- laşmtş olacakü divenler çoğunlukta.- KADRİ KAPLAN - 27 Mayıs'ın se- çımle gelmiş olan bir iktidan yerinden ettıği doğrudur. ağır bir biçimde ceza- landırdığı da... Sonralan benzerhareket- lere tevessül edildıği de... Bir de bunla- nn arka planına bir bakalım: Temelin- de meşruiyet olan bir iktidar. meşru nı- tehğmi sonunakadar koruyabilmiş miy- dı? Yoksa bunalımlı dönemlere girilin- ce ıcTaatını savunmanın ve kendini ko- rumanın çaresini, baskı yöntemine baş- \ urmakta mı aramıştı0 Coşkulu bir yol- la geldıği iktidannda hukuka baglı ka- labilmiş miydi? Tanh şuurunu denek taşı, basiret terazisini de iktidann aşı olarak kullanabilmiş miydi? - Meşruhctten neyi kastediyorsunuz? K.KAPLAN - İİctıdardakiler uyan- lıyor, en munisinden başlayarak yola getirme çareleri aranıyor... Bunlar sad- re şifa vermezse işte o zaman son çare olan "Direnme Hakla"nın kullanılma- sı zorunluluğu doğuyor. fktıdara doğru- dan el konuyor. Neden mi. nedenı ba- sit! Halka venlen sözden dönülmüş; dö- nülmekle de kalınmarruş. "en hisbıi ben bilirim.benyapanın''edası içinde key- fihkten medet umulup zorbalığa düşül- müş... - Halka verilen sözden DP'nin prog- ramıyla halka vaat ettiklerini mi kaste- diyorsunuz? "K. KAPLAN - Tabii! Meydana top- lanıp 'S^llah, billah"ı kastetmiyorum Söz anayasa denen o sıhirli belgenin içinde yazıh olanlardır. Anayasanın ka- bulü ile herkes. her kurum ve kuruluş, tüm görevliler birbirlerine söz %eımış olurlar. Bu sözün yemini ise Parlamen- to'da milletin kürsüsünden yapılan "Ant içme"dır. Diğer bir deyişle anayasalar bir "söz birtiğT belgesi oldugu kadar. "ulusun kan kardeşligi. can karrk^ligi" belgesidırde. - Böyle bir belge uzerinde birieşile- mezse ne olur?_ K. KAPLAN - Meydan keyfıliğe ve zorbalığa kalır. Keyfılik denen şey, iyı- lik maksatlı isteklerin adı olmasa gerek. K.eyfıliğe adım atıldı mı, sonu, ister is- temez, zorbalıkla biter. Bu tutumlar eğer devletin tepesinde cereyan edıyorsa da- ha da beter, ne kadar kitaba uydunılma- ya çalışılırsa çalışılsın, varacağı yer dik- Kaplan'a göre 27 May ıs harekcti darbe değil, ordunun "meşruiy^tini yitirmiş bir iktidara kar^ı direniş hakkmı kuUanmasıydı." 27 Mayıs müdahalesinin 38. yılında bir kez daha 27Mayıs 'ın bilançosunuyaptyoruz. Buna mecburuz. Ülkemizin çağdaş tarihinde bir dnnüm noklasını oluş- turan. "meşruiyetini yitirmiş bir iktidara karşı dire- niş hakkı"m kullanan, Menderes'in keyfiyönetimi- ni tarihegömen, Tiirk toplumuna demokratik bir ana- yasa armağan eden, 71 'e kadar süren bir demokra- tikleşme sürecini başlatan bir tarihsel olay, son yil- larda bazi çevreltrce ısrarla karalanır oldu. 27 Ma- yıs % 12 Mart ve 12 Eylül darbeleri ile aynı kefeye koy- mak, bir şaşırtmaca değilse nedir? Zaten 2 7 Mayıs 'ı inkâr edenlerin bugün neo-iiberalizmden, tarikatçı- Uktan medet umrnalan bir rastlantı mıdır? Kadrl Kaplan Kadri Kaplan 27Mayıs'ın perdearkasındaki kahraman- lanndandır. 27 Mayıs'ın ic- raatının çeşitli safhalarında onun izlerine kolayca rastla- nır. Genç birbinba^ı iken 2"? Mayıs ile bı'Hikte siyasi mü- cadelenin içine düşen Kap- lan, daha sonrakiyıllarda 2"" Maytsçüan temsilen Senato Başkan Yardımalığı görevi- ni üstlendi. 27 Mayıs Milli - Devrim Derneği veHalkevle- ribaşkanhğında buhındu. Ev- li, iki çocuk, dört torun sahibi Kaplan, şimdi emekli- liğini yaşıyor. Birçok Milli Birlikçi anüarını yazdi ama Kaplan henüz amlannı kaleme almayanlardan. Tıpkı 27 Mayıs 'ta çok önemlisorumluluklar üstlenen arkadaşlart Orhan Kabibay, Ekrem Acuner, Sami Küçükgibi, "Evetyazmam gerekir b'ûiyorum ama" diye başlayan sahrlar, Kaplan 'ın henüz kollannı sı- vamamış olduğunu düşûndürtüyor. Kadri Kaplan Senato Başkan Yardımcısı olduğu günJerde. ta ıdaresının ta kendısıdir. - Benzerdurumlan içinde\aşadıgımız toplumda da görüyoruz.Tarih tekerrür mü ediyor? K. KAPLAN-Tanhten yeterinceders alınmadığı gözlenıyor. Ancak bir şeyin (dunün sorumlulannın) uçuruma nasıl ymarlandıği şımdı daha iyı anlas.ıhyor. Oy tutkusu ıle kararan gözler. hiçbır tehlikeyi görmeden milletin beklenti- lenne cevap \eremeden kişisel hesap- laşma yolunda mat ve ısrarla didışme- > ı sürdürüvor. Çok sükürkı bugün, dün- den farklı olarak. süreklı çareler üretıp güven veren. umut kapılannı açık tutan anaya&al kurumlar var. - Bu anayasal kurumlar 27 Mayıs'tan önce yok muydu? Noksa görolerini mi y^rine getiremedikr? K. K.\PL.\N - A\aklarının tozuyla "tutan-tutmayan de> rinüer'" ay nmı ıle ışe koyulup Arapça ezana dönen. din- sel eğıtıme yönelen. din du> gularını sı- \azlayan davranışlardan. anayasa dili- ni eskive çekmekten medet umuldu. Hi- tabı guçlü ve sı\n dılı ıle sıyaset dün- yamızı renklendiren Osnıan Bölükbaşı adında yaman bir polıtikacı \ardı. Bö- lükbaşı'nın \arlığınada\anama\an ik- tidar çareyı seçmenlen cezalandırıp in- tikamını bu yolla almakta buldu. Ne mı yaptı' 1 Bölükbaşı'nın memleketı ve se- çim bolgesı olan Kırşehir'ı il olmaktan çıkanp ilçe yaptı Iktidann kızdığı bir- çok gazeteci soluğu hapishanelerde ai- dı. Adetaoralardaikametememuredil- mekle kalmadılar, gazetelen de kapatıl- dı. Ocak-bucak baskanlan ön safia ol- mak uzere her köşeden fişkıran partizan- lann haksız. meşru olmayan çıkarcı is- teklerinın tatmmı ıçın mülkı amırler- den hâkımıne. hekımıne, polısındenjan- darmasına. öğretmenıne kadarbirçok ka- mu görevlısi hallaç pamugu gıbi atıla- rak. yerlennden - yunlanndan evlenn- den - barklanndan edıldıler. Bırakın muhalefet lıdenni. sıvası mücadelede kimse için kullanılmaması gereken bir zorbalığı. Cumhunyetın İsmetPaşa'sı- na karşı kullanma gafletme düştüler. Onun gezılennınjandarma \e askerkul- lanılarak önlenmeye çalışılması, Topka- pı olaylannda görüldüğû gibi. onun ölü- mü ıle sonuçlanabilecek gırişimlerin baş göstermesi olacak şey değil. Hele Yunan ordusu başkomutanı Trikopis'ın esir almdığı Uşak'ta o savaşın cephe komutanı Ismet Paşa'nm yaralanması gi- bi akıl ve izan dışı davranışlar bilmem nasıl açıklanabilir? Muhalefetın malına mülküne el ko- nulması da. bahane ne olursa olsun. bir başka zorbalıktı. Topluma çağdaşlık yollannı açık tutan Halkev leri ve Köy Ensritülen gibi devnm kuruluşlannın hınç dolu, ısrarlı bir tavırla yok edilme- sı, demokratik mücadelenın oyun kural- lannahıç uymamıştı. Radyolarda yayım- 1anan. muhalefete gözdağı vermeye yö- nelik "Vâtan Cephea" edebiyatı ıse kar- şıt duyguları iyıce tahnk etmekteydi. Karşıda sankı bir düşman cephesi var- mış gıbı.. Biliyor musunuz bu tutum- lann sonucu nereye vardı? Yüz yüze bakmamaya. kah\elerin, camilerin bı- le aynlmasına \ardı.. Durun. daha bitmedı ki... Ya şu meş- hur "Tahkikat Komisyonu''na ne de- meli? Demokrastlenn amentüsü muha- lefete katlanabılmek değil mıdır? Sav- cısı da hâkimi de benim. muhalefetı kö- şeye sıkıştınp Meclıs dışına atarak bir güzel terbiye edenm hevesıne yönelık, anayasa dışı kaba tutum, iktıdann sonu- nu belirlemiştir. Bu durumun vahame- tinı müdrik bazı DP'liler ise gemı azı- ya almış gıdişatın karşısında çaresiz kal- mışlar, batan gemınin anaforlanyla on- lar da sürüklenmışlerdir. - Siz de eleştirilerinizi hukuka ay kın- lık >*e kaba kuvvet unsuruna dayandır- dıruz— Pekiama gidişanndan endişedu- yulaniktidar dogru yolaçekilemez rniy- di? CHP ve özeUikle tarihsel kişilikli H- deti, eski mücadele arkadaşlannı. Ba- yar'ı, Menderes'iiknaetmeyeçaltssa,bu seferki çok partili yaşama geçiş dene- mtsi müdahalesiz başanya ulaşamaz mıydı? K. KAPLAN - Öyle olsaydı çok ıyı olurdu tabii. Ama siyasal olaylar böy- lesıne iyi nıyetlere dayalı. kolaycı çözüm- lerle açıklanamıyor. km ve intıkam duy- gusunun siyasette yen olmamalı. basi- ret terazisi hıç elden bırakılmamalı. - İnönü muhaliflerini yeterince uyar- mış mıydı sizce? K. KAPLAN -Belgeler yeterince uya- nldıklannı söylüyor. Uyan hatta nası- hat denebüecek şu sözler büyük bir ta- rıhı kışilığin ağzından çıkınca. bir de- ğıl bırkaç kez düşünmek gerekmez mıy- dı: "Şartlartamamlanınca.müdahaleka- çmılma/olur: sizi ben bile ku rtaranıam." Bırakınız düşünmeyi. frenlenemez bir kendilığinden geçmışlik içinde en ağır sözler ve tutumlarla karşılanmış. Tah- kikat Komisyonsuz birdüşünme ve uz- laşma döneminın yolunu açmak yerine. bütün köprüler atılarak eşığe kadar ge- tırilmiş olan müdahale içın. ıptalı artık olanaksız bir da\etıye çıkanlmıştır. Yarın. 27 Mayrs'a saldırıların nedenI Ankara ve Istanbul'da çeşitli etkinlikler düzenleniyor 27 Mayıs devrinıi kutlaınyorANK.\R.VİSTANBL!L (Cumhuri- yet) - 27 Mayıs devrimimn 38. yıldö- nümü çeşitli etkınhklerle kutlanıyor. 27 Mayıs 1960 Devrımi ve 1961 Anayasası. Esenyurt ve Caddebos- tan'da bugün düzenlenen etkınlikler- le tartışılacak. Esenyurfta Prof. Dr. TankZaferTunaya Prof. Dr. BahriSav- cı ve Prof Dr. Muammer Aksoy anı- sına kurulacak kütüphanenin temelı atılacak. ardından bir panel ve konser düzenlenecek. ADD tstanbul Şube- si"nce Caddebostan'da düzenlenen pa- neldeyse 1961 Anayasası'nm kaza- nımlan tartışılacak. Esenyurt Belediyesi'nce düzenle- nen etkinlikler çerçevesinde saat 12.00'de Boğazköy'de Prof. Dr. Tank Zafer Tunaya, Prof. Dr. Bahn Savcı ve Prof. Dr. Muammer Aksoy anısına oluşrurulan Anayasa ve Özgürlükler Parki içinde yer alan kütüphanenin te- meli atılacak. Temel atma törenınin ardındbn saat 14.30'da Esenkent Rıfat Ilgaz Açık Ha\aTıyatrosu"nda "1 Anayasası"nınOzgürlük Kazanımlan" konulu bir panel düzenlenecek. Panel- de ^ r a^tn Kurulu Başkanımız tlhan Selçuk. MarmaraÜni\ersitesi Öğretım Lyesı Prof. Dr. İbrahim Kaboglu, Yıl- dız Teknık Ünversıtesı Öğretım Üye- si Doç. Dr. Fazıl Saglam. Eski İstan- bul Barosu Başkanı Turgut Kazan, ga- zetemız yazan Şükran Soner, ekono- mist Tuncay Ata> görüşlcnnı açıkla- yacak. Panelde aynca Eski Anayasa Mah- kemesı Başkanı YektaGüngörÖzden ve Strasbourg Cnıversıtesi Öğretim Üyesi ve gazetemiz yazan Prof. Dr. Ser- verTanifli'nm teblığlen sunulacak. Pa- nelin ardından avnı yerde saat 18.00'de sanatçı Leman Sam bir konser \ere- cek. ADD İstanbul MerkezŞubesi'nin Cumhuriyet okurlannm katkılarnla düzenlediğı "27Ma\Tsw 1%1 Anaya- sas" konulu panelse Caddebostan Kül- tür Merkezi'nde saat 19.00da başla- vacak Ankara'da ıse 27 Mayıs Milli Dev- nm Derneği üyelen, bugün saat 11 OO'de Anıtkabır ve De\ let Mezarlığı- nı zi\aret ederek 4. Cumhurbaşkanı Cemal GürseJ için saygı duruşunda bulunacak. Duzenlenen açıkoturum da Harb-lş Salonu'nda saat 18.00'de başlay acak. Hüseyin Avni Gükr'ın yö- neteceğı açıkoturuma konuşmacı ola- rak Prof Dr. Tahir Haüpoğlu. Haj dar Tunçkanat ıle gazetemiz Ankara Tem- MICİNİ Mustafa Balbay katılacak. Yıl- dönümu nedeniyle >azılı bir açıkla- mayapan 1%1 Anayasası \e Çağdaş Demokrasi Vakfi Başkanı NumanEsin. 27 Mayıs'ın Atatürk'ün kurduğu la- ık cumhuriyete karşı girişilen oluşum- lara bir direniş olduğunu söyledi Esın. 27 Mayıs'ın en önemli ürü- nünün. demokratik ilkelenn yaşama ge- çırildığı: sosyal hukuk devletınin sa- vunulduğu 1961 Anayasası olduğunu kaydettı. SÖYLEŞİ ATTİLÂİLHAN 'İleriye, Umutsuz Bir Kaçış' mı? Sfenks'inyenuten doğuşu e-posta : tan (a prizma. net. tr Mısır'ın ünlii tarihi eseri *Sfenks"in restorasyon çalışmalan tamamlandı. 4500 yıllık Sfenks'in yeniden ziyarete açılması coşkuyla kutlanırken törende lazer gösterisi yapıldı. Dünyanın en ünlii sfenksi olan Gize piramitierinin öniindeki insan başlı, aslan gövdeli dev hey kcl. Mısır'da 4. siilalenin 4. firavunu olan Kefren döneminde (İÖ 2550) inşa edilmişti. Mısır'da, sfenksin firavunun kendi hey keli olduğuna inandageldi. (Fotoğraf. AP) Ses ve yüz tanıdık, isim bir türiü aklıma gelmiyor: kimdi bu adarn? TV5'ın haberleri: Franazlar, Ajans'ı verirken, bir de 'misafir' bulundurur; çıkmış bir kitap, sahneye konmuş bir piyes, belki bir konseri bahane ederek onu konuş- tururlar, bu defaki, '68 Kuşağt'nı ve 'Hareketı'nı de- ğeriendiriyor; söyledikleti yabana atılmaz, yaklaşımı Marksist; hay Allah, kimdi bu yahu? Nihayet alt yazı geçtı, esrar çözüldü: Komünistier Birliği'nin lideri Alain Krivine! Zaman. ne kadar zalim vetahripkâr. hayalimde, ya- kışıklı bir genç olarak kalmış; oysa ekrandakı, ortayaş- lı, saçlan kırlaşmış bir adam. Komünistier Birliği, 68 sonrasında yeniden örgütlenen, Fransız Trotskıstleri- nin partisidir, Alain Krivine onlann lideri; General de Gaulie ve François Mttterrand'a karşı, cumhurbaş- kanı adayı olduğunu, yüzde 4'e yakın bir oranda oy topladığını hatırlıyorum, küçümsenemez. '68 Kuşağı'ndan, şaşmaz diyalektik yöntemi, bilinç- li örgütü. gerçekçi değerlendirmeleriyle; hâlâ siyaset- te kalabilmiş, ender lıderierden bınsidin sanınm bunu 'romantik' değil 'realist' oluşu kadar, kuramsal yapı- sının sağlamlığına borçlu. '68 Hareketi'nin o tarafı pek sağlam değildir de!.. Slogan, savajma, seviş'!.. Narrterre'deki, Sorbonne'daki barikatlarda, en gözde Slogan neydi, hadi hatırlayınız: 'Savaşma Seviş!', yâni hippy ile punky arası bir telkin! Geçen gün aynı kanalda, dönemin Paris Emniyet Müdürü'nu dınledık, tonton bir ihtiyar, hatıralannı da yazmış; gü- lerek dıyordu ki:"-... Işin başında, çok eğlenceli an- lar yaşandı, şiddetten eser yoktu, iki taraftan da tek kişi ölmedi!" Oldu olacak, zamanın gençlik lide- rinin (Cohn-Bendit) 'devnmci' sorusunu da hatırlayı- nız: "-... öğrencilerin cinsel sorunlan nasıl çözüle- cek?" Yaa! 6O'lı yıllann ortalanna kadar, Paris'deydinr. Quar- tier'de, 'entel takılma' yön değiştirmişti: 50'li yıllann 'margınal so/'u Sartre yandaşı, anlar anlamaz Varo- luşçu' geçiniyor; 60'larda hayret, anarşistler ve Trots- kistler 'gündeme' çıkmış! Acaba önsezi miydi, daha 1949'da onlarla ilgilenmiştim. (Bkz. 'Hangi Sol?') SSCB'nin savaştan 'süper güç' çıkması, eziyordu, ama pes etmemtşlerdi; rövanşı 6O'lı yıllarda alıyoriar. 'marginal sol', artık SSCB'ne karşı! O zaman dikenli soru şu: hareket nedir. 'Soğuk Savaş'ın yeni bir 'numarası' mı; yoksa 30'lu yıllardan beri sürdürü- len, Sovyet totaliterliği eleştirisinin, somutlaşıp kitie hareketine dönüşmesi mi? Sorunun cevabı, ke- sin ve net olarak, hâlâ venlebilmiş değildir!.. Bir 'kuşatma hareketi' miydi? . Lâmbalı ve anteni havaı radyolar, Izmir'den Akde- niz çevresini dinleyebilırdi: geceleri, yıldızlar sapır sapır dökülurken büyük bir kulağa dönuşup. Paris'de- ki olaylan France/fnter'den dinliyorum: donelı çok olmamış, 'Demokratlzmir'degazetecıyim! 'Canlı ya- yın', Place Bastille'de, Molotof kokteyllerinin, zincir- leme patlayışları! Öğrencilerin attığı sloganlar! Eski 'kulağı kesiklenn', hemen dıkkatıne çarpan noktalar, acaba şunlar mı? A/ Fransız Komünist Par- tisi, harekete cephe aldı; CGT 'soğuk'; 'sahte ıdeolo- jiler' deyimi, ilk defa, o sıra kullanılryor. B' de Gaul- le'ün Kültür Bakanı. 'müzmın devnmci' Andre Mal- raux Hareket'e karşı: yıllar sonra, FKP'yie görüş bir- liği ıçindedir. C/ Hareket, -Trotskistler bir yana bırakı- lırsa- Marksizm'e değil. Frankfurt Filozoflan'na, daha doğrusu onlardan ikisine yaslanıyor Marcuse ve Re- ich; cinselliğe önem atfedenler! D/ Hareket, platfor- mu belli ve belirgin, örgütlü bir eylemden ziyade, yan yanya 'kermes 'havalı, biröğrenci çılgınhğını andınyor. Sebeblen ne kadar geçerli olursa olsun, sonuçlan FKP'yi haklı çıkarmamış mıdır, bunu çok düşündüm; 68 öncesinde, gençler Avrupa'nın her yerinde. potan- siyel birer komünistti; 68'den sonra, -ABD'den ithal öteki iki marginal hareketi de sayarsak- bu potansi- yel, yön degiştirip, üçe bölündü: a/ Genç kız ve ka- dınlar için, Feminizm öne geçryor. b/ Hizmet sek- törünûn orta kesimi, Çevreci kesilryor. c/ SSCB kar- şrb komünistleri, Maoculuk toparlıyor. Sonuç ne- dir? 70'li yıllardan başlayarak, Avrupa'da eski Ko- mirrtern partileri 'ihtiyariamaya' başlamıştır; eğer '68 Hareketi' ıç sonjnlanyla zaten başı dertte Sovyet Bloku'nu 'kuşatma' hareketi olarak tasarianmışsa, 'Sistem' için 'başanlı' sayılabilir. Bu, 'binnci kötülük'! Asıl büyük kötülüğü... Ikincısi. daha da önemli: gerek Işçı muhalefetı', ge- rek 'Frankfurt Filozoflan (Adomo, Habermas, Re- ich, Marcuse), gerekse Trotskist ve anarcho/sendi- kalistler tarafıridan, Sovyet Komunızmi, teorik düzey- de sıstemli ve tutarlı olarak hanıdir eleştinliyor; Rus- ya'daki bürokratik merkeziyetçi uygulamaya atterna- tif. özgürtükçü bir sosyalizmin ımkânlan ve sınırian araştınlıyordu; diyalektığin ıcabına uygun, son derece esnekve tutarlı birtutumdu bu; ototalitertikten kopan- lann (Trto, Imre Nagi, Radovan Richta ve Dubçek vd.) da, olumlu katkılannı almıştı; geleceğın sosyaliz- mini hazırlıyordu. '68 Hareketi', asiliği öne çıkanp, işi silahlı eyle- me dökerek, bu altematrf çözümü geriye ıtti; giz- li servisler fırsatı kaçınriar mı, romantik bir genç- lik hareketini, kısa sürede şenir ve kır gerillasına, kısacası terorizme yozlaştırdılar: hangi ülkede 'müdahale' gerekiyorsa, o ülkede, bu müdahale- nin 'gerekçesi', artık bu terorizm' oluyordu. TV5 ekranında, Alain Krivine'i dınlerken. aklımdan şunlar geçiyor: Bolşeviklikte, kiasik muhalefet (oppo- zitsya) çok lâf (teori), az iştir (aksıyon). 68 kuşağı, du- rumu değiştırdi; cesur ve ataktılar; fakat. sanınm ön- ce işe (aksiyona) başlıyor, ne yapacaklannı (teoriyi) sonra düşünüyoriardı: Hareket'in, hemen her yerde, 'ileriye kaçış'a (fuite en avant) dönüşmesi, yoksa bun- dan mıdır? "İleriye, umutsuz bir kaçış!" http:// www. prizma.net tr/ AILHAN http://www.eda.tr/-bilgiyay/yazar/ailhan.htlm
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle