Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 13 MAY1S 1998 ÇARŞAMBA
12 KULTUR
Bu gece başlayacak 51. Cannes Film Festivali'nin açılış törenini Isabelle Huppert sunacak
lıüülerhı buhıştuğu görkemli festival
VECDİ SAYAR
CANNES - Dünyanın en
önemh film festıvali olan Can-
nes Uluslararası Film Festha-
li, bu gece yapılacak olan açı-
lış töreni ile başlıyor. Ünlü yıl-
dız Isabelle Huppert tarafından
sunulacak olan tören, Fransa'njn
şıfreli kanalı Kanal (+)'dan nak-
len yayımlanacak.
Cannes Festivali. yalnızca yı-
lın en görkemlı -hem sanatsal
ağırhğı, hem de film pazannın
etkinliği açısından- sinema ola-
yı olmakla kalmıyor. olimpi-
yatlardan sonra, dünyanın ikin-
ci büyük medyatik olayı olarak
kabul ediliyor.
Şimdiden Cannes ve çevresin-
deki tûm otellerdolmuş durum-
da. Festivali dünyanın dört bir
köşesinden yaklaşık beş bin ba-
sın mensubunun izlemesi bek-
leniyor. Tabii, basının birbölü-
münün ilgisi filmler \e yönet-
menler üzerine odaklaşırken bir
bölümü de festivale katılacak
olan ünlü yıldızlann peşinde
koşturacak.
Bu yıl Cannes'a gelmesi bek-
lenen ünlü yıldızlar arasında
Janet Leigh, Jeanne Moreau.
Susan Sarandon, Vanessa Redg-
rave, Vuıcent d'Onofrio. Fanny
Ardant, Liv Tyler, Mira Sorvi-
no, Farah Favvcett, Andie McDo-
vveü. Chariton Heston, Gong Li.
Johnny Depp, Emma Thomp-
son,Christopher \\alken, Har-
vey Keitel, Robert DuvalL Ca-
role Bouquet. Irene Papas. John
Voight, John Hurt, NVilliam
Hurt Gerard Depardieu, John
Travolta da ver alıvor.
Zaten, bu yılki jürinin agır-
lığını da ünlü yıldızlar oluştu-
ruyor. Sigourney VVeaver, Wi-
nona Ryder, Lena Olin ve Chi-
ara Mastroianni. uluslararası
jün üyesi sıfatı ıle gelıyorlar
Cannes'a. Manıshka Detmers,
"Yönetmenlerin OnbeşGüniı"
(Quenzaıne des Realısateurs)
bölümünde gösterilecek kısa
filmleri değerlendırecek jürı-
de: Angela Molina \c Emma-
nuel Beart ise uluslararası va-
nşmaya ve Cinefondation'un
(Sinema Vakfı) programına ka-
tılan kısa metrajlı filmleri de-
ğerlendirecek jürilerde yer alı-
yorlar.
"Cinefondation", genç yete-
neklerı desteklemek amacı ile
bu yıl oluşturulan bir vaktf. Bu
vakfin düzenleyeceğı gösterı-
lerde, dünyadaki çeşitli sinema
okullarında gerçekleştirilmiş
kısa filmler ve mezunıyet pro-
jelen yanşacak.
irçok ünlü
yıldızın gelmesinin
beklendiği
festivalde, jürinin
ağırlığını da ünlü
oyuncular
oluşturuyor. Bu yılki
festivalin bir özelliği
Angelopulos, von
Trier, Loach, Saura.
Imamura. Boorman
gibi ustalan
buluşturması ise bir
başka özelliği de
kısa metrajlı
fîlmlere verdiği
önem ve yapımcının
rolünü vurgulayan
"saygıduruşu".
Bu yıl yalnızca Uluslararası
Kısa Film Yanşmasf nda -Eb-
ru KıyKi'nın "Kıyıda" adlı 7
dakıkalık filmi ıle- temsıl edı-
len Türkiye"den bu bölüme se-
çılen film yok. Oysa. Zimbab-
we'den Finlandiya'ya. Bulga-
nstan'dan Litvanya'ya, Iran'a
uzanan geniş yelpazede çeşıtli
ülkelerin sinema okulları tem-
sil ediliyor.
Bu yılki festivalin bir özelli-
ği, Angelopoulos, von Trier, Lo-
ach, Saura, Imamura, Boorman
gibi ustalan buluşturması ise
bir başka özelliği de kısa met-
rajlı filmlere verdiği önem. Bu
yılın bir başka özelliği de ya-
pımcının rolünü vurgulayan
"saygısunuşu". Festival. çeşıt-
li ülkelerden on bir yapımcının
kendi seçtikleri filmlerden olu-
şan "Mesleği: Yapuncı" başlık-
lı bir toplu gösteri düzenliyor.
Bu gösteri nedeniyle pek çok
ünlü yöhetmen de Cannes'a ge-
lecek.
Festivalin önlerinde "şapka çı-
karttığı" yönetmenler şunlar:
Amerika"dan RogerCorman ve
Mike Medavoy,Ttalyadan Ad-
riano de Micheli ve Pio Ange-
letti, Ingiltere'den Eric FeUner
ve Tim Bevan, Kanada'dan Ro-
ger Frappier, Hong-Kong'dan
Hsu Feng, lspanya"dan A. Vlcen-
teGomez, Fransa'dan Maurice
Bernart \e Claude Berri.
Sunulacak yapımlar arasında
Scorsese'nin. Bogdanovich'in,
Scola'nın. Risi'nin, Frears'ın,
Arcand'ın, Kaige'nin, Sa-
ura'nın. Corneau'nun. For-
man'ın. Polanski'nin filmleri
yer alıyor.
Bu yılki Cannes Festivali'nin
önemli olaylan arasında Yusuf
Şahm'in vereceği "Sinema Der-
si"; 100. doğum yıldönümleri
nedeni ile Eisenstein, Rene Cla-
ir, Mizoguchi ve Preston Stur-
ges onuruna düzenlenecek gös-
teriler; ıki büyük görüntü yönet-
meni JackCardiffve RaoulCo-
utard'ın "ışık" üstüne söyleşi-
si; çeşitli sponsorlar tarafından
ayn bölümler için verilen özel
ödüllerin dağıtılacağı törenler,
Uluslararası Reklam Filmleri
Yanşması -Serdar Erener'in de
katıldığı uluslararası jürinin baş-
kanlığını Jean-Paul Rappeneau
yapıyor- ve ilk filmlerin yarı-
şacağı "Altm Kamera*' yanşma-
sı yer alıyor.
Tabii ki, dünyanın gözleri her
şeyden çok, uluslararası yanş-
maya seçilen yirmi iki filmin
üzerinde.
Bakalım bu zorlu maratonda
ıpı kim göğüsleyecek?
Ali Poyrazoğhı, 8 Haziran da Amerika da Sinan Ünel 'in 'Pera Palas' oyununda rol alacak
Türkiye'ninyakıngeçmişiBroadway'de
42 yayınevinin katıldığı etkinlik TÜYAPta
Çocuk ve Gençlik
Yayınları Fuarı başlıyor
Kültür Servisi - 1. lstanbul Çocuk ve
Gençlik Yayınlan Fuan bugün başlıyor. Ço-
cuk Yaymlan Derneği tarafından TÜYAP
Tepebaşı Sergi Salonu'nda düzenlenen
fuar 17 Mayıs'a dek açık olacak. Kork-
maz Yiğit Vakfı'nın da organızasyonuna
destekte bulunduğu fuara 42 yayınevı ka-
tılıyor. Fuar süresince sempozyum. sergı
ve söyleşilergerçekleştirilecek.
Fuar sırasında 'Bilgi Toplumuna Ge-
çerken ÇocukveGençlik Ede-
btyaö' üstbaşlığındabirsem-
pozyum düzenlenecek. Doç
Dr. Meral Alpay'ın yönetece-
ğı sempozyumda dört otu-
rum gerçekleşecek. 15 Mayıs
Cuma günü saat 10.30'da baş-
layacak olan sempozyumun
ilk oturumunda 'Türİdye'de
Resimli Çocuk Khaplannda
Tanzimattan GûnümüzeGe-
lişim Çizgisi' konusu ırdelenecek. Bu ko-
nuda Doç. Nazan Erkmen 'Tanzimattan
CummıriyeteÇocuk Kitaplan Resimieme-
sinin Geiişimi', Doç. İsmail Kaya "Cum-
huriyetten Günümüze Çocuk Kitaplan
Resimlemesinin Geüşimi' konulu bıldiri-
lerini sunacak.
Çocuk Edebiyatı konulu ikinci oturum-
da ise Prof. Dr Zehra tpşiroğJu 'Çocuk Ki-
taplanyla tlgili Uygulamalı Bir Çalışma
Czerine", Fatih Erdoğan "Türkhe'de Ço-
cuk Edebiyaünın Kuramsal Çerçevesi',
Necdet Neydim 'Aydınlanma Sürecinde
Batı Edebiyatuıdan Aktanlan Çocuk Ki-
Lewis Carroll
taplarında İdealize Çocuk Figürlerinin
Aümlanması" konulu bildinlerini okuya-
cak. 16 Mayıs Cuma günü saat 10.30'da
ise sempozyumun üçüncü oturumu ger-
çekleşecek.
Gençlik Edebiyatı konulu oturumda
Prof Dr. Hans Heino Ewers. Doç. Dr.
Turgay Kurulta>. Jacqueline VVilson ve
FahriÂlibildirilenni sunacak. 14.00-15.30
saatlen arasında gerçekleşecek olan dör-
düncü ve son oturumun ko-
A nusu ise Çocuk Masallan.Bu
nA^" konuda Dr Muhsinc Heli-
J
moğlu \a\iiz 'Anadili Eğjti-
minde Masallann Yeri", Ke-
iko Nonaka 'Çocuk EdebKa-
tında Masal". Nuri Taner
'HalkKültüründeÇocuk
1
ko-
nulu bıldirilennı okuyacak.
1. lstanbul Çocuk ve Genç-
lik Yayınlan Fuan sırasında
görülebilecek sergilerise şöyle: Bu Yayı-
nev i Kitap Resimleme Yanşması Sergisj.
Uluslararası Çocuk Dergileri Sergisi, Ad-
nan Çakmakçıoğlu Anısına Kitaplann
Sergisi. Yapı Kredi Çocuk Resimleri Ser-
gisi, Çocuk Kitaplan Çizerleri Karma Ser-
gisi, Alice Kitaplan ve Resım Sergisi.
Fuar kapsamında bugün saat 11,00'de-
ki açılış töreninden sonra 12 00-14.00 ara-
sında Bu Yayınevi Kıtap Resimleme. Kır-
mızıfare Öykü ve Çağdaş Yaşamı Destek-
leme Derneği Çocuk Kompozisyonlan
ödüllen verilecek. Çizer Viıstık'ın ellin-
ci sanatyılı kutlanacak 14.00-16 00ara-
sı Biilent Turan. Emre Konuk, Necdet
Neydim. NuranTuran'ınkatıldığı \e Fa-
ruk Şu>nn'un yöneteceği Çocuk Edebi-
yatı "nda metaforlann işlevi konulu panel
izlenebilecek.
Perşembe günü 12.00-13.00 arası İbra-
him BetU v e TınazTitiz'ın katılacağı Kork-
maz Yiğit VakfTnın düzenlediği Okumak
İçin Her Gün On Dakika, 15.00-16.00
arası Jacqueline VVilson ve Perihan Mağ-
den'in katıldığı LewisCarroü'un Ölümü-
nün 100 Yılu 16.30-17.30 arası Ne\zat
Erkmen'm katıldığı Beyin Olimpiyatla-
n konulu paneller düzenlenecek. Cuma gü-
nü saat 17.00'de tiyarro oyunu, cumarte-
sı günü ise saat 17.00'de MichaelEnde'nin
Momo adlı kitabından uyarlanan film
gosterimi izlenebilir. Fuann son günü ise
Tanzer Yıbnaz v e Miij-
gan Ühem'ın katıla-
cağı'Çocuk Ki-
taplacjndaki
Şiddetin Haklı-
laştınlması'. saat
14.00-15.30'da
Birsen Ozkan'ın
katıldığı 'Çocuğun
Cinseî Eğitimi'
konulu paneller
düzenlenecek.
Ah Poyrazoğlu 'İnsan hiçbir yaşında maceradan uzak kalmamaü' diyor. (Fotoğraf: KAAN SAGANAK)
GÜL ERÇETtN
Broadvvay, dünya tıyatrosunun kal-
binin attığı sayılı yerlerden bıri. Han-
gi yazarlann yapıtlannın sahnelenece-
ğı. oyunlan kimlenn yöneteceği, kim-
lerin başrol kapacağı bü>ük heyecan
konusudur her sezon. Tıy atro insanla-
nnın kan>erlerinde çıkılabılecek en
son basamaktır bir anlamda. Artık bir
sektörhal ine dönüşmüşbu heyecan. çe-
kışme, kıskançhk ve alkışlarla dolu
mekânda 8 Haziran günü Türkiye'nin
yakın tarihiyle ilgili bir oyun sahne
açacak. Türk asıllı. Amerikalı oyun
yazan Sinan Ünel'in yazdığı "Pera Pa-
las" adlı oyunda Türk oyuncular AB Bw-
razoğlu ve Defne Hatman da rol ala-
cak.
Sinan Cnel. Amenka'da tanman bir
oyun yazan aslında. Bir kısmı Nevv
York'ta sahnelenmiş 16 oyunu var. Pe-
ra Palas'ın John Gassner Memorial
ödülünü kazanmasının ve 1997 Pa-
novv ski Nevv Play Avvard'da fınale kal-
masının ardından oyuna ılgı doğal ola-
rak artmış. Ovun önce izleyicınin il-
gisini ölçmek için dekorsuz olarak,
"barebones" dıye adlandınlan bir tek-
nikle bir süre sahnelenmiş. Atölye ça-
lışması nıteliğindeki bu gösterim sıra-
sında izleyiciden de tam not alınınca
Broadvvay kapıları açılmış Pera Pa-
las'a.
Tiyatronun Everest'ine çıkmak
Oyun büyük ve kalabalık bir Türk
ailesinin 1914'ten gûnümüze uzanan
ıhşkılerini anlatıyor. Batı'yla bağlan
güçlü, Amerikalılarla evienmiş bu ay-
dmlar ailesinin eksenındeTürkıye'nin
ulusal bağımsızlık ve demokratikleş-
memücadelelemleBatı'ylauyuşabıl-
me. Doğu'dan kopmadan Batı'yla bir
sentez yaratma çabalarını kapsayan
yaklaşık 85 yıllık bir panoraması ak-
tanlıyor. Üçkuşakaracılığıylaözellık-
le vurgulanan dönemler ise 1914-24
arası. 1954 Demokrat Partı dönemı ve
bugünkü lstanbul.
Broadvvay'de bir oyun sahnelemek
çok büyük para gerektırdiğinden ya-
pıtlar ancak ortak yapımlar halinde
ulaşıyor izleyicıye. Pera Palas için de
Derryl Roth, Roy Gabaye \ e John Eis-
ner adlı yapımcılar bir araya gelmış-
ler. Oyun ıçın Ali Poyrazoğlu'nun öne-
rilmesi ise 19 yıl öncesine dayanıyor.
Sinan Ünel oyxmcu seçımı konusun-
da 19 yıl önce Türkiye'de Çılgmlar
Kulübü adlı oyunda izlediğı PoyTazoğ-
lu'nu önenyor. Bunun üzerine yapım-
cılardan Eisner, Poyrazoğlu'nu tiyat-
rosunda. son oyununda ızliyor. Hıç te-
reddüt etmeden kulıse gidıp Pera Pa-
las'ta rol almasını teklıf ediyor.
• Büyük ve kalabalık
bir Türk ailesinin
1914 'ten gûnümüze
uzanan ilişkilerini
anlatan 'Pera Palas'ta
Ali Poyrazoğlu'nun
yanı sıra Defhe
Halman da rol alıyor.
Ali Poyrazoğlu, ızleyicınm büyük il-
gı gösterdiği bir oyunu olduğunu. dü-
zenli olarak bir radyo programı hazır-
ladığını. bir TV dızısinin çekimlerine
başlayacağını ve bir gazete için yazı
yazdığını söyleyerek bu yoğun prog-
ram nedeniyle Amerika"da bir oyun
sahnelemeye zaman ayıramayacağmı
belirtıyor başlangıçta. Rolü gen çe-
v irmesindekı asıl nedeni ise şöyle açık-
lıyor: "Broadway'de oynamak haya-
liyle yanıp tutuşmuyordum. Açıkça
söylemek gerekirse Bafj'ya karşı bm-
nu bükük, aşağıhk kompleksi içinde
olan bir oyuncu değilim. Ben Broadvvay
falan anlamam. l'ıyatro nyatrodur her
yerde. Çıkar rolümü oynanm. İstedi-
ğinı oyunu zaten oy nuyorum kendi ti-
yatromda."
Ancak Amerıka'yla süren görüş-
meler sırasında Türkıye'yı açımlama-
ya, Türk insanmı anlamaya, anlatma-
ya çahşan bu projede kendılenne yol
gösterecek birine ihtiyaç duyduklan-
nı, kendisinin de bunu bir görev bil-
mesi gerektiği söylendiğinde daha faz-
la ınatlaşmıyor. Yine de her şey yolu-
na girmeden Türkiye'deki basından
gizliyor bu gelişmelen. İlk sorun bir
Türk oyuncunun Broadway'de sahne-
ye çıkma izninin ahnması konusunda
çıkıyor. Yabancı oyuncular .Amerika'da
çalışma izinlen olsa bile Aktörler Bir-
liği'mn onayı olmadan sahneye çıka-
mıyorlar Amerikalı aktörlerin iş ola-
naklannı kısıtlamamak için alınan. Je-
an Reno gibi oyunculann bile Broad-
way'de sahneye çıkmasmı engelleyen
bir tedbır bu. Talat Halman ve Tunç
Yalman \e Amerika'dakı Türk gaze-
teci ve diplornatlann girişleriyle Pera
Palas'mkonu itibanyla bir Türk oyun-
cunun deneyimlerine ıhtıyaç duyduğu
vurgulanıyor ve izin almıyor.
Poyrazoğlu, 10 oyuncunun sahne
aldığı Pera Palas'tahayallen yıkılmış,
kaçışı alkolde arayan, yasamı elinden
kaçırmış ancak yine de gücünü ve mü-
cadele ısteğini yitirmemiş68"li bir mü-
hendısı ve onun annesıni canlandın-
yor. ilk prova döneminın ardından ça-
İışmalan değerlendinrken Türk oyun-
culann Batı tiyatro yöntemlerinı en az
Batılılar kadaur ıyı bildiğini. oyuncu-
lukta onlardan geri olmadığını vurgu-
luyor ve ekliyor "ÖteyandanbizDo-
ğu rjyatrosunu, Akdeniz tiyatrosunu
veOrtaoyunu'nuda bffiyoruz.Buoyun-
da da Doğu v« Batı tekniklerini kanş-
ürarak bu piyese uygun bir görsel dfl
arayışıicinegirdıkr Broadvvay'ın tiyat-
ro yaşamındaki öneminı değerlendinr-
ken Tiyatronun Everestı'ne çıkıp tepe-
den aşağının nasıl göründüğu konusun-
da birdeneyim edineceğını ancak ora-
yı belki de beğenmeyeceğini söylü-
yor: "Mne de insan hiçbiryaşında ma-
ceradan uzak kalmamafa."
Önümüzdekı tiyatro sezonunda fark-
h bır ekıp tarafından San Francisco'da
da sahnelenecek olan Pera Palas'ın
Türkçeye çevnlerek Türkıyeli ızleyi-
cilerle buluşturulması planlanıyor.
DEFNE GOLGESİ
TURGAY FİŞEKÇİ
Tarih Okumak
AJain Tanner'in, 2000 Yılında 25 Yaşma Basa-
cak Olan Yunus adlı filminde lise tarih öğretmeni,
ilk dersinde çantasından bir kangal sucuk, bırsa-
tır ve bir metronom çıkarıp öğrencilerden birinden
metronomun temposuna uyarak sucuğu kesme-
sıni ister.
Sonra da parçalardan birini eline alıp, "Evet,
bunlar tarihten parçalar" der. "Bunlara ne ad ve-
receğiz? Saatler mi? Onyıllar mı? Yüzyıllar mı?
Bunlann hepsi aynı şeydir ve zaman hiç durmaz."
Zaman durmadığı gibi gıderek de artan bir iv-
meyle geçiyor. On yıl önce bugünkünden bambaş-
ka bir düpyada yaşıyorduk. Bu söz, yalnız siyasal
sistemler ve toplumsal yaptlar için değil, günlük ha-
yatın her alanı için geçerii. Işyerlerinde kullandığı-
mız makinelerden, yeme ıçme alışkanlıklanmca dek.
Zamanın bu denli hızlı akışı içinde ınsan ömrü
ve belleğı de güç bır sınavla karşı karşıya.
Heı1
beş yılda yeni bir genç kuşağın ortaya çık-
tığı ülkemizde,*toplumsal bellek daha da önem
kazanıyor. «
Nedeni açık:*
Yeni kuşakfer, eğitimin ciddiye alındığı ülkeler-
de toplumsal ve kültürel tarihi on bir yıllık temel eği-
timleri sırasın#a öğrenirier. Bu tarih kültürü içinde,
ilkçağ Yunan felsefecileri de, peygamberler de fe-
odal hayat da aydınlanma da Sovyet Devrimi de
öğrenilır. Okul bıtiren genç, üzerinde yaşadığı yer-
yüzünü ve içinde yaşadığı toplumu, tarihiyle, coğ-
rafyasıyla, kültürüyle tanıyordur.
Bizim temel eğitimimiz, yıllar boyu süren gerici,
yozlaştırmalar içinde, boşa geçen koca bir zama-
na dönüştü. Eğitimin birinci amacı olan düşünen
insanlar yetiştirmek yerine, bilime gözleri kapalı,
kulaktan dolma dogmalann peşinde sürüklenen
genç kuşaklar yetişti.
Server Tanilli'nin okullarda öğretilmesi gere-
ken temel tarih bılgilerinı içeren ve ilk cildı 1984'te
yayımlanan Yüzyıllann Gerçeği ve Mirası adlı ça-
hşması beşinci cilde ulaştı. 2000 yılında tamam-
lanacak ve yirminci yüzyılı anlatacak altıncı kitap-
la noktalanacak dizi, okurlara "tahhin geçmişte olup
bitmiş bir şey olmadığını, bugünü de kucaklayıp
yannlara uzandığını" gösteriyor.
Ben bu kitaplan okudukça, biryandan üzülürüm,
ne çok bilmediğim şey varmış insanlığın geçmişi
üstüne diye, öte yandan da okul yıllarında öğre-
nemediğim bilgilere kavuşmanın rahatlığı dolar içi-
me.
Bilirim ki tarihleriyle hesaplaşamamış, ona dog-
malaria bakmanın ötesine geçememiş toplumla-
nn ilertemesi olanaksızdır. Toplumlann önlerini açan
biraz da geçmişlerini değertendirebilme güçleridir.
Server Tanilli, devletin yapması/yaptırması ge-
reken bir çalışmayı, o sonsuz heyecanı ve gücüy-
le gerçekleştiriyor.
Gelecekte aydınlık kuşaklar yetişsin istiyorsak,
bu çalışmalan eğitim kurumlannda yolgöstericı kıl-
malı, benzer çalışmalann edebiyat, toplumbilim, fel-
sefe dersleri için de yapılmasını özendirmeliyiz.
Yoksa Brecht'in ünlü dizelerıni günümüz genç-
lerine uydurarak şöyle diyebilirız:
Küçük oğlum soruyor bana: Tarih öğreneyim mi?
Şöyle yanıtlamak geliyor içimden: Ne diye?
Cebini doldurmayı öğren yeter
Hayatta kalabilmek için bugün
Ama aslolan aşağıdaki şiirindedir
Bir gün gelecek
Bütün düşünürlerini okuyacağız bütün çağlann
Bütün ustalann bütün tablolannı göreceğiz
Bütün şakalara doya doya gülebileceğiz
Arkadaş olacağız bütün kadınlarla,
Ve bütün insanlara
öğreteceğiz gerçeği.
Arredamento'da bu ay
• Kültür Servisi - Arredamento Mimarlık
Dergisı'nin mayıs sayısı çıktı. Bu ayın profil
konuğu, Alvar Aalto. Finlandiyalı tasanmcı,
doğumunun 100. yıldönümünde New York'tan
Hollanda'nın NAI kurumuna ve Singapur'a uzanan
bir geniş etkinlikle anılıyor. Tasanmcı, Aykut
Köksal ve Alev Erkmen'in yazılanyla kapsamlı bir
biçimde ele alınıyor. Kent dosyalan dizisinde bu kez
Kahire var. Uğur Tanyeli'nin yolculuk notlan,
Aldelbaki tbrahim ile Daryl Fowler'in yazılan ve
M1T tarafından hazırlanan ve biri gelenekselci,
diğeri yeni Kahire konut yapısını performans
bazında karşılaştıran bir projenın kısa tanıtımıyla
anlatılıyor. Derginin bu ayki söyleşi bölümünde,
Türkiye'de sosyal bilimlerin önemh isımlennden
biri olan Mübeccel Kıray'la öğrencisi thsan
Bilgin'in yaptığı söyleşi yer alıyor.
Portre'de. aslen Brezilyalı bir Fransız kadın
tasanmcı olan Elisabeth de Portzamparc'ı ve
kendisine özgü, yalın, mutlu. keyiflı ve 'kadınsı'
tasanm anlayışını Nedim Sisa anlatıyor. Sanatçı
bölümünde. Paris'te yaşay an ve çağdaş
teknolojilerle yoğun biçimde ilgılenen Nil Yalter'i
Tomur Atagök ve Cemren Altan irdeliyor.
K Ü L T Ü R İ Ç İ Z İ K
K Â M İ L M A S A R A C I