Katalog

SAYFA CUMHURİYET 5 NİSAN 1998 PAZAR HABERLER Demirel'den Dubçek benzetmesi • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Iki a>n devlete bölünmesi öncesindeki Çekoslovakya'da, 1968 yılında gerçekleştirdiği liberalleşme hareketi Sovyet işgali ıle çökertilen Slovak devlet adamı Alexander Dubçek, Prag bahan olarak da anılan Çek-Slovak Bahan'nın 30. yildönümü çerçevesinde Türkiye'de de anıldı. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, özel dostluğu da bulunan Slovak devlet adamı Dubçek ile zaman zaman benzer siyası yazgılan paylaştıklannı söyledi. Ukrayna Meclisi'nde iki Tiirk • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Ukrayna Parlamentosu seçimlerinde 2 Tûrk. millletvekilliğine seçildi. Kınm Tatar Milli Meclisi Başkanı Mustafa Kınmoğlu. Ukrayna Demokratik Halk Partisi'nin listesinden seçilirken Medis Başkan Yardımcısı Refat Çubar bağımsız olarak parlamentoya gırdi. 160 bin Kınm Tatar seçmeninden 74 bininin Ukrayna yurttaşı sayılmaması nedeniyle oy kullanamamalan. daha fazla Kınm Tatannın seçimleri kazanmasını engellediği bildirildi. Bakanlığın pahatsızlığı • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)-Milli Eğıtim Bakanı Hikmet Uluğbay. yatılı ilköğretim bölge okullannda (YtBO) kaloriferleri yakacak. tuvaletleri temizleyecek yeterli sayıda personel bulunmamasından yakındı. Uluğbay, DYP Kahramanmaraş Milletvekili, eski Milli Eğitim Bakanı Mehmet Sağlam'ın yazılı sorusuna verdiği yanıtta, her okula bir personel bile düşmediğıne dikkat çekti. ;>.«. • :• Dünyanııren büyük bayragı • tstanbul Haber Servisi - Tûrkiye, Yunanistan'ın elinde tuttuğu ve Guiness Dünya Rekorlar Kitabı'na giren dünyanm en büyûk bayrak rekorunu 10 kat daha büyük bir bayrak ile kıracak. Dimitris Hrisohoos adında bir Yunanlı tarafından diktirilen 18/28 metre boyutlanndaki Yunan bayrağı, Yunanistan'ın kurtuluş günü olan 25 Mart'ta Atina'da göndere çekilmişti. Tayfun Özeren adlı Türk, bu rekoru kırmaya yönelik bir kampanya başlattı. Gazeteci Murat Birsel'in de desteğiyle yüriitülen kampanyanın sponsorluğunu Güzeliş Porselen ve Emaye San AŞ sahibi Erol Erdoğan, firması adına yüklendi. Dikim aşamasında olan bayrak 60/90 metre boyutlannda ve 5 bin 400 metrekarelik, Yunan bayrağından on kat büyük bir alan kaplayacak. kitapları I tstanbul Haber Servisi - Amerikan Kalp Vakfı'nın kalp sağlığı el kitaplan, Efes Pilsen'in sponsorluğunda Türkçeye çevrildi. Anadolu •Grubu'nun Prof. Aydın ' Aytaç gözetiminde çevirdiği 6 kitapta, "Kalp krizinin risk faktörlerinin nasıl kontrol edileceği, göğüs anjini, kalp krizi sonrası yapılması gerekenler, sigarayı bıraktıktan sonra kilo almamanın yollan, basit yemek önerileri ve aspirin" konusunda bilgiler yer alıyor. Türkeş anıldı • ANKARA (AA) - Eski MHP Genel Başkanı Alparslan Türkeş, ölümünün birinci yıldönümünde anıldı. Türkeş'in anıtmezannda düzenlenen ve Türkeş'in eşi Seval Türkeş ve MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin de katıldığı törenin ardından bir grup ülkücü, "Başbuğlar ölmez". "Başörtüye uzanan eller kınlsın", "Zafer îslamın" şeklinde slogan atarak Kocatepe Camii'ne kadar yürüdü. îstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanı Recep Tayyip Erdoğan 4 yılı 'satarak ve harcayarak' geçirdi Belediyelerde 'sonyıl 9 • Geçen 4 yıl içinde yeni bir proje yaşama geçirmeyen îstanbul Büyükşehir Belediyesi yönetimi, kalan 1 yıl içinde eldeki tüm olanaklan "oy getirecek makyaj yatınmlanna" kullanacak. tstanbul Haber Servisi - Yerel yönetimler 5 yılhk hızmet dönemlerinin son bir yıhna girdiler. Eğerson günlerdeki siyasal gelişme- ler erken genel ve yerel seçimleri kesinleşti- rirse, belki de 1999'un Mart ayı beklenme- den bu yıl belediye seçimleri de yapılmış ola- cak. Istanbul'da başta Büyükşehir Belediyesi olmak üzere belediye yönetimlerinin birço- ğu, geride kalan4 >ılı "yeni veönemli bir pro- je üretmeden" geçirdiler. Özellikle eski RP'li, yeni FP'li belediyeler hemen her boş bulduklan yeşil alana ya da okul yerine ca- miler ve külliyeler dikme yanşından başka bir "çahşkanhk" göstermediler. Büyükşehir projesiz 1994 Mart ayındaki yerel seçimleri "aday- lann proje yanşıyla" yaşayan Îstanbul. se- çimlerden bu yana geçen 4 yıh da "yeni pro- jelerden yoksun" olarak yaşıyor. Bu 4 yılda kentin değişik sorunlanna çözüm getirecek köklü ve etkin girişimleri gündeme getireme- istanbul'da son dört yıldır 'kaçak tarikat sitelerT uygulaması da başladı Tahribat simgeleri: Kaçak külliyeler tstanbul Haber Servisi - Geçen 4 yılın Istanbul'a bıraktığı "tahribat simgekri'' arasında "kaçak dev kûBiyeter" öne çıktı. Gecekondulaşma- dönemleri 1980'lerde kaçak yapılaşmaya dönüşen tstanbul, 1990'lardaki kaçak kentleşme sürecine de son 4 yıldır "kaçak tarikat siteleri" uygulamasını ekledi. Beykoz Çavuşbaşı'nda, orman ve SİT içinde yapımına açıkça göz yumulan dev tarikat külliyesinin yanı sıra Gaziosmanpaşa'nın Cebeci mahallesindeki büyük cami ve dinsel amaçlı kompleksin imar izinleri de "Büvükşehir'in korumasT altında gerçekleşti. Diğer birçok ilçedeki imarsız ya da yasadışı imar planı tadilatlanyla son 4 yılda yükselen çok sayıda caminin de yasal sorumlusu sadece o ilçe belediyeleri değil. Çünkü, geçmişte Sözen'in Beyoğlu ilçesi yetkisindeki Park Otel'e müdahalesı gibi, Büyükşehir Belediyesi 'nin de özellikle hukuk dışı imar değişikliklerini durdurma yetkisi ve olanağı bulunuyor. Ancak Büyükşehir Belediyesi, bu yetkisini, örneğin CHP'li Kadıköy Belediyesi'nin "raylı sistem projesiııi'' engellemek yönünde aktif olarak kullanırken, siyasal yandaşı olan belediyelerin M irtica örgüüenmesine" hizmet eden uygulamalannda ise gündeme bile getirmedi. Îstanbul Büyükşehir Belediye yönetiminin 1994 yerel seçimleri öncesindeki ve sonrasındaki "Îstanbul sevgisiııe" yönelik genel söylemleri, kentin "tarih, kültür ve doğa değerlerini korumak" yönündeydi. Geçen 4 yıl içinde, koruma kurullanmn "aynı amaçta" aldıklan bütün StT kararlanna yine Büyükşehir Belediyesi tarafından "iptal davabn" açıldı. Bu davalarda SİT kararlan yasal ve gerekli bulunduğu için belediye hep kaybetti. Örneğin boğaziçine bakan taribi bahçe ve koruluklar içinde Turing'den devTahnan bütün eski eser köşklerde de "kaçakinşaatlar" yapılarak kentin kültür mirasma zarar verildi. yen Recep Tayyip Erdoğan ve ekibi ise kalan 1 yılı "makyaj projeterine" ağırlık vererek değerlendirmeye hazırlanıyor. Mımarlar ve plancılar, su havzalan ve özellikle ormanlık alanlarda tam bir yasadı- şı imar özgüriüğü yaşanırken, bu alanlarda yok edilen doğanın binde biri bile olamaya- cak 400 bin fidanı yol refüjlerine ve kavşak içlerine dikmenin "göz boyamaktan" başka biranlam taşımadığını belirtiyor. Metroda gecikmeler Nurettin Sözen döneminde inşaatına baş- lanıp hızla yürütülürken 1998'de hizmete açılması planlanmış olan Taksim-Levent metrosunda, şimdıki koşullara göre en az 2 yıllık bir gecikme yaratümış durumda. Yine 1994'ten önce projesi tamamlanan ve DPT tarafından da uygun görülen "Demir- yolu-Tiip Geçiş" konusunda ise 4 yıldır iha- le aşamasına bile gelinememiş olması sade- ce şimdiki hükümetın ısteksizliğinden kay- naklanmıyor. REFAHYOL döneminde de "siyasal yan- daşı'' olan hükümete bu yönde ciddi bir bas- kı bile uygulamadığı gözlenen Recep Tayyip Erdoğan ve ekibinin, yine aynı dönemde Er- bakan'ın "3. köprü yapılacak ve gelir elde edeceğK" şeklındeki açıklamalanna da ses- siz kaldığı ve engel olmadıklan dikkatlerden kaçmamıştı. Belediye malları satışta Yine geçen 4 yılda Îstanbul Belediyesi'nin bu döneme dek hemen hiç tanık olmadığı bir başka uygulama ise "belediyeye ait mallann siyasal yandaşlara pazarianması" şeklinde gelıştı. 1994 Mart ayından 1997 sonuna ka- dar yapılan tespitlere göre Recep Tayyip Er- doğan, bu 3 yılda tam "7 trüyon lirakk" gay- rimenkul sattı. 7.8 trilyon liralık bir satışpla- nının da 1998 içinde uygulanacağı belirtili- yor. tlk büyük satışı, Perpa'daki belediyeye ait 1610 dükkânı Elektrokent'e pazarlayarak ya- pan Erdoğan, sadece 1 trilyon liralık bir sa- tış dilimini de Eczacıbaşı'na verdiği arsadan elde etti, Zıncirlikuyu'da Kombassan'a satı- lan en değerli gayrimenkulden ise 5.5 milyon dolar aldığı bilinen Büyükşehir Belediye- si'nin irili ufaklı pazarladığı çok sayıda işye- ri ve arsanın arasında kira geliri yüksek gay- rimenkuller de var. Türkoğlu 2 yıldır kayıp Gözaltında kaybedilen yakınlan için Galatasaray Lisesi önünde 151. kez buluşan Cumartesi Anneleri, 1 Nisan 1996 tarihinden beri kendisinden haber alınamayan Talat Türkoğlu'nu andüar. Cumartesi Anneleri adına vapılan açıklamada, aradan geçen 2 yıla karşın Türkoğlu için yapılan başvurulara yanıt verilmediği belirtildi. Emniyet Genel Müdürlüğü'nün gözaltında kayıp olarak tanıtılan kişilerden bazılan için öne sürdüğü "dağa çıknuş, cezaevine konulmuş, kaydı yok" iddialannın asdsu olduğunun belirtildiği açıklamada,"Kaydı olmayan ne demek? Biz Cumartesi Anneleri, 151 haftadır burada tek tek kayıplan anlatıyor, yer adı. tanık adı. tarih veriyoruz. Biz üzerinden yeterli zaman geçmemiş kayıt başvunılarını buradan özellikle açıklamıyoruz. Bu nedenle adını bildirdiğimiy kişilerden şhndiye kadar bir taneslnin bile sonradan kayıp olmadığı ortaya çıkmış değüdir" denildi. Talat Türkoğlu Mezopotamya Kültür Merkezi'nde de düzenlenen bir toplantıyla anıldı. - , .. (Fotoğraf: BERTAN AĞANOĞLU) OZALTINA AUNDI 24 sorusturma Cumhurbaşkanı 'nın kardeşi, Akyazı Vahfi 'nın isteğini yerine getirirken ÇYDD 'nin isteğini reddetti Şevket Demirel'den Fethullahçılara burs BÜLENT ECEVİT ISPARTA- Isparta Süleyman Demirel Üniversitesi bünyesinde kurulu Isparta Yüksekögrenim Vakfı'nın 1. Başkanı olan Şevket Demirel'in Akyazılı Vakfı'nın 400 öğrenciye burs verme isteğini kabul ettiği öğrenildi. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'in kardeşi Şevket Demirel'in Çağdaş Yaşarnı Destekleme Derneği Isparta Şubesi'nce de verilmek istenen burs konusunda ise destek olmadığı öne sürüldü. Fethullahçılann kurduğu Akyazılı Vakfı'nın 10 Şubat tarihinde düzenlediği yemeğe 40 kadar işadamıyla birlikte katılan Süleyman Demirel Üniversitesi Yüksekögrenim Vakfı Başkanı Şevket Demirel'in buradaki konuşmasında Fethullah Gülen'ın "devlet gibi eğmme katkısuu" Orman Bakanlığı'na ait Gölcük Orman Tesisleri'nde düzenlenen ve DYP'li Belediye Başkanı Mehmet Aybatıh. DYP ll Başkanı Doğan Kımıh ile Demireller'in yeğeni isadamı Asun Üntü'nün de bulundugu yemekte Şevket Demirel şunlan söyledi: "Şimdi bir eğitim kalkınmasu eğitim potansiyeli var. Bu potansiyelde önce Fethullah Hoca ve ona yardım eden, gece gündüz koşan arkadaşlar bu hizmeti görii>'orlar. Gerek Türkiye içinde gerek Türkiye dışuıda yatınm yapıyorlar. Talebeleri >etiştiriyoriar. Cemiyete daha çok yararb, avnı zamanda teknoloji yaratacak, eğitim yaratacak ve araştırma yapacak kafada insanlar yetiştiriyorlar. Devletin birçok alanda yetişemediği yerierde böyle bir boşlukta işte bir Fethullah Hoca felsefesi orta>'a çıkıyor. tnsanlar da>anışmayla devlet kadar eğitim yapabilhoriar. Da>anışmanın \apama>acağı bir şey yoktur. Buna en i>i misallerden biri de Fethullah Hoca eğitim seferberliğidir." Bu arada Akyazılı Vakfı'nın önerdiği Süleyman Demirel Üniversitesi öğrencilerinden 400 kadar kişiye burs verilmesini desteklediğini söyleyen Şevket Demirel, kendisinin de 100 öğrenciye burs vereceğini açıkladı. Birinci başkanlığını Şevket Demırel'in yaptığı SD Üniversitesi Yüksek Öğretim Vakfı'nın ikinci başkanı da Rektör Prof. Dr. Lütfii ÇakmakçL Bu arada Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği (ÇYDD) Isparta Şubesi'nin burs önerisine ise yanıt venlmedi. ÇYDD Başkanı Tokuç ÇYDD Şube Başkanı K. Tamer Tokuç, "Mustafa KemaL Cumhuriyet ve Aydınlanma" konulu araştırma yazısı yanşmasını düzenlemeye karar verdiklerini. bu nedenle jüriye üniversiteden 2 üye istediklerini söyledi. Tokuç. "1.10.1997 tarihinde bu isteğimizi belirten bir dilekçeyi rektörlüğe sunduk. Ama >anıt bile verilmedi. Bunun üzerine 2 ay sonra 3 Arahk 1997 tarihinde bir yazı daha göndererek duyarsızlıklannı kınadık" dedi. Tokuç. Yüksek Öğretim Vakfı Başkanı olarak Şevket Demirel'i ziyaret etmek istediklenni. ancak kendisine ulaşamadıklannı belirterek şunlan söyledi: "Biz kendisine defalarca not bıraktık, ulaşma>a çalıştık. Ama bakı>oruz ki Türkiye Cumhuriyeti'nin temelini oymaya çalışnğı devletin resmi organlannca dile getirilen Fethullahçılarla yemek yiyor, onlann üniversite>e girmelerine izin veriyor." Tokuç, 19 bin 536 öğrencınin bulundugu Süleyman Demirel Üniversitesi yönetiminin şeriatçı, Atatürk düşmanı insanlar yetiştirdığini, devletin resmi kurumlannın, savcılannın harekete geçmesi gerektiğini öne sürdü. Tokuç. Isparta Valiliği'nin de yanlı tutum sergilediğini, valinin "Kurlu Doğum Haftası" etkinliklerine resmi olarak katıldığını, ancak ÇYDD olarak düzenledikleri "Atatürk ve Çağdaştaşma Yolunda Türkiye 1 ' konulu kompozısyon yanşması için Milli Eğitim Müdürlüğü'nün duyarsız davrandığını belirtti. SIFIRNOKTASIIORAL ÇALIŞLAR e-mail: [email protected] Can Yücel'in Süleyman Demirel'e hakaretten aldığı 1.5 yıllık hapis cezasının Yar- gıtay'ca onaylanması, sanat, edebiyat, bilim çevrelerinde ve aydınlar arasında üzüntüy- le karşılandı. Türkçenin büyük ustası, bu dev şairin 70'inden sonra hapse mahkûm edilme- si, haklı olarak duyarlı çevre- leri endişeye sevk ediyor. Hasan Pulur'un Milliyet'te- ki, Server Tanilli Hoca'nın Cumhuriyet'teki yazılarını okudum. Son bir haftadır yurt- dışında olduğum için başka yazılar yazıldıysa da gözüm- den kaçmış olabilir. Pulur'un ve Tanilli'nin içtenlikli yazılan- nı okurken, derin bir isyan duygusunakapıldım. Ülkemi- zin tanınmış iki aydını, Can Yücel'in hapse girmesini en- gelleyebilmek amacıyla, De- mirel'e dil döküyorlardı. Tanilli ve Pulur, böyle bir tu- tuklamanın vicdanlarda yara- Can Yücel Bizi Bağışlasın tacağı onanlmaz tahribatı bil- dikleri için Demirel'i ikna et- meye çalışıyorfardı. Can Yü- cel'in hapiste olduğu bir Tür- kiye'nin, içeride olduğu gibi yurtdışında da geniş tepkiler alacağını görüyorlardı. Böyle bir tutuklama olmaması için, bir çıkar yol anyorlardı. Biri deneyimli gazeteci, di- ğeri değerli bir bilim adamı, Demirel'i ikna için duygu yük- lü mektuplarlaona sesleniyor- lardı. "Bu ne biçim ülke" de- dim, bu açık mektupları okur- ken. Hiçbirsiyaset insanı, hiç- bir etkili ve yetkili kurum endi- şe içinde değildi, yalnızca ay- dınlar üzülüyor ve telaşlanı- yorlardı. Başka zaman olsa, hiç başvurmayacakları Demi- rel'in kapısını aşındırıyorlardı. Bu karar, en fazla Türkiye'yi yönetenlerin başını ağrıtacak- tı. Yurtdışına çıktıklarında, 70'ini geçmiş bir solcu şairi hapse atan ülkenin yöneticile- ri olarak onlardan hesap soru- lacaktı. Yine de aldırmıyorlar- dı. Eminim, Milli Güvenlik Ku- rulu'nun hiçbir üyesi de Can Yücel'in hapse girmesiyle ilgi- lenmemişti. Mahkemeler ka- rar vermişti ya, "bağımsızyar- gıya kimse kanşamaz"d\. He- pimiz de onlar böyle konuşun- ca inanırdık. Bu "bağımsız yargı" Can Yücel'i mahkûm ederken mi bağımsızlaşıver- mişti acaba? ••• Ben Süleyman Demirel'in Can Yücel'i bağışlamasını di- lemiyorum. Can Yücel'in ba- ğışlanacak bir şey yaptığına da inanmıyorum. Bir ülkenin yaşayan en büyük şairi, iki çift laf etti diye hapse atılır mı? Atı- labilir mi? Eğer kanunlar ona hapis cezası verebiliyorsa, o zaman o kanunlan değiştirir- siniz... Süleyman Demirel'in Can Yücel'le ilgili mütebessim açıklamasını TV ekranlarından izîerken de büyük bir üzüntü- ye kapıldım. Sayın Cumhur- başkanım, Can Yücel'i affe- decek misiniz" -diye sorulan sorulara. "Ancak hastaysa ve rapor gelirse affederim" ce- vabını verdi. Bir ülkenin Cum- hurbaşkanı, o ülkenin en bü- yük şairini affedebilir mi? Böy- le şey olur mu? Olsa olsa Can Yücel, Süley- man Demirel'i affedebilir. Tür- kiye'nin bugünlere gelmesinin sorumlusu Can Yücel mi? Deniz Gezmiş'lerin idamına büyük bir istekle el kaldırıp, milletvekillerini örgütleyen Can Yücel mi? "Bana sağcı- lar cinayet işliyor dedirtemez- siniz" diyen Can Yücel mi? Ül- kenin bir kan gölüne, kaosa ve askeri darbelere sürüklen- mesine Can Yücel mi sebep olmuştu? Süleyman Demi- rel'in geçmişiyle Can Yücel'in geçmişini incelersek, kimin kimden özür dilemesi ve ki- min kimi bağışlaması gerekti- ği daha iyi ortaya çıkar. Can Yücel devrimci bir sanatçının bütün saflığını ve dünya malı- na değer vermeyen rindliğini temsil ediyor. Bu ülkenin siyasetçileri, şa- irleri, düşünceleri nedeniyle kimsenin mahkûm edileme- yeceği bir düzen kursunlar. Ondan sonra da gidip Can Yücel'den özür dilesinler. Ba- ğışlanacak birisi varsa o Can Yücel olamaz. Ben bu ülkenin bir yurttaşı olarak koca şair- den özür diliyorum. Bizleri af- fetmesini istiyorum. Erdoğan'ın dosyası : rt kabarik *•tstanbul Haber Servisi - Içişleri Bakanlığı'nın. Îstan- bul Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Tayyip Er- doğan ile ilgili yürüttüğü so- ruşturmalar kapsamında y- eralan en önemlı usulsüzlü- ğü, gazetemizin ortaya çı- kardığı, yaklaşık 7 trilyon lir i öp^ ıhalesi % ş | y şc. yan kuruluşuölan tSTAÇ^pro- lokolle devrettığı çöp işini daha sonra, 2886 sayüı Dev- let lhale Yasası'na aykın bir şekilde RP y^ındaşlannın şirketlerine vermişti. Erdoğan ıle ilgili lçışlen Bakanlığı 24 ayn konuda sorusturma yüriittü. Bunlar- dan I l'i hakkında REFAH- YOL döneminde "yapıla- cak işlem olmadığı" karan- na vanldı. Erdoğan hakkın- da Îstanbul ll ldare Kurulu tarafından verilen 7 ayn "men-i muhakeme" kara- nysa Danışta\ 'da. Çöp iha- lesi, Kombassan'a arsa satı- şı, Atatürk'e hakaretten bir buçuk yıl hapis cezası alan bir kişiyi danışman olarak görevlendirmesiyle ilgili açılan soruşturmalar sürii- yor. tstanbul Büvükşehir Be- lediyesi'nin. yaklaşık 7 tril- yonluk bir iş olan, çöp aktar- ma istasyonlannın çalıştınl- ması ve çöplerin depolama alanlanna taşınması işınin ihalesinde, Devlet lhale Ya- sası'na aykın hareket etme- si ve ihalenin RP'ye yakın- lığıyla bilinen kişilerin şir- ketlerine verilmesi de kendi yandaşlanna kaynak aktar- ma olarak değerlendirilmiş- ti 1998 fîyatlanyla yakla- şık 4 trilyon lira tutan Mas- lak Parkı'nın düzenlenmesi işini, RP'ye yakınlığıyla bi- linen Albayrak'lann alması ise bir başka örnek. Irtıcai faalıyetleri nede- niyle ordudan atılan subay ve astsubaylann belediye- nın çeşıtlı bırimlennde işe alınması, Atatürk'e hakaret- ten bir buçuk yıl hapis ceza- sı almış olan Prof. Dr. thsan Süreyya Sırma'nın beledi- yeye danışman olması; Is- lamcı sermayenin bir kuru- luşu olduğu iddia edilen Kombassan'a, belediyeye ait Maslak'taki bir arazinin düşük fiyatla satılması; be- lediye ve yan kuruluşları- nın. RP'lilerin denetiminde bulunan Kanal 7'ye reklam vermesi. RP'li belediye yö- netımının karakteristik ö- zelliğini yansıtıyordu. Aydınlık: K. irakta tatbikat var Sınuımızda yeni oyunlar tstanbul Haber Servisi - ABD'nin. Ankara. Bağdat ve Barzani ittıfakını boza- rak. TSK'yı Kuzey Irak'ta bir batağa sürüklemek ıçın yeni planlar yaptığı belirtil- di. ABD Savunma Bakanı VVilüam Cohen'ın 17 Nı- san'da kalabalık bir Penta- gon he>etiyle ziyaret edece- ğı Türkıyede, bu planın bir parçası olan tran \ e Irak sı- nınnda bir NATO tatbikatı isteğini biidireceği kaydedil- di. Aydınlık dergisinin son sayısında yer alan habere gö- re. ABD Savunma Bakanı Cohen'ın. Türkiye'ye yeni bir Kuzey Irak paketiyle ge- leceğı ıfade edildi. Haberde. Genelkurmay ve Dışışleri Bakanlığı istıh- baratından alınan bılgiye gö- re. ABD'nin, tran ve Irak'la gelişen ilışkilerı bozmak için Türkiye'nin Iran-Irak sı- nınnda asken bir tatbikat is- tediği. ancak tran ve lrak'm tatbikata şıddetle karşı çık- tıklan belırtiliyor. ABD'nin. 19%Eylül'ündePasıfık'te- ki Guam adasma götürdüğü "CIA peşmergeleri'*nden yaklaşık 2 bınını Türkiye üzennden Kuzey Irak'a sok- tuğu ve uyuşturucu işine gir- melerini sağlayarak Irak dağlarında konuşlandırdığı aktanhyor. ABD, CIA peş- mergelenni Kuzey Irak'ta IKDP ve IKYB dışmda "üçüncü bir güç" olarak ör- gütlemeyı planlarken, Ge- nelkurmay kaynaklan proje- ye "hpkı Afganistan'daki Taleban gibi" benzetmesi yapıyor. Guam'da sabotaj ve istih- barat eğıtiminden geçirilen CIA Kürtlerinin, Kuzey I- rak'ta Bağdaf la iyi ilişkiler geliştiren Türkmenlerle Kürtlen çatıştıracak provo- kasyonlarda kullanılacağı belirtiliyor. Afganistan'daki parti ve kabilelerin savaşı da ABD'yi zora sokmuştu. Tam bu dönemde CIA tara- fından eğitilen Talebanlar, önce uyuşturucu trafiğinin patronluğunu ele geçirmiş, Kâbil'e girerek iktıdara ta- şmmışlardı. IKDP yetkilile- ri. CIA peşmergeleri için şöyle diyor: "Geri dönme- leri bir şey ifade ermez. An- cak bin-iki bin kişilik bir kuvvetlebölgedeki dengeleri degiştiremczler. Onlan ezer geçeriz. Bölgede sınırlar. dag- lar hepsi kontrol albnda."