Katalog

28 NİSAN 1998 SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER Kalemli komisyonu toplandı • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - TBMM Genel Kurul Salonu Yolsuzlugunu Araştırma Komisyonu, eski TBMM Başkanı Mustafa Kalemli'nin Çeşme'deki yazlık villasında kullanılan fayans ve mutfak dolaplannm. yeni yapılan milletvekili lojmanlarındaki malzemelerle aynı olduğunu saptadı. DYP'li komisyon başkanvekili Nihan Ilgün'ün başkanlığında eksik üyeyle toplanan komisyon. bu kanaatı, özel bir televizyon kanalından aiınan görûntüleri izleyerek edindi. Akit yazarları yargıda • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Akit Gazetesi Sorumlu Yazıişleri Müdürii Hasan Karakaya ile muhabir Veli Küçük'ün, yayımladıklan yazilarda Anayasa Mahkemesi Raportörü Hâkim Yusuf Öztürk'ün kişilik haklanna hakaret ettikleri gerekçesiyle 6'şar aydan 2'şer yıla kadar hapis cezası istemiyle yargılanmalanna başlandı. Şeker'in dosyası YSK'de • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)-TBMM Başkanlığı, sahte belgelerle kısa dönem askerlik yaptığı ortaya çıkan eski DYP'li Devlet Bakanı Bahattin Şeker'in, dövizle askerlik kapsamından çıkanldığına ilişkin Milli Savunma Bakanlığı yazısını YSK'ye gönderdi. YSK'nin gündeminde yerini almasının ardından Bahattin Şeker'in durumunu önümüzdeki günlerde görüşerek milletvekilliği mazbatasını iptal etmesi bekleniyor. Türkiye'den Oman'a çağrı • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Türkiye. Oman'ı enerji ve petrol sektöründeki özelleşticmelere davet etti. Iki ülke arasında dün başlayan 1, Dönem Karma Ekonomik Komite (KEK) toplantisında konuşan Devlet Bakanı Metin Gürdere. 1998 yılında petrol sektöründe 9 milyar dolarlık özelleştirmelere Omanlı yatınmcılann ilgi göstereceğini umduğunu belirtirken doğalgaz alanında BOTAŞ'ın bu ülkeyle uzun süreli anlaşma yapmaya hazır olduğunu bildirdi. Gürdere. lstanbul Menkul Kıymetler Borsası'nın yabancı yatınmcılara sağladığı kolaylıklar konusunda da Oman heyetinin dikkatini çekti. Iki ülke arasında "çifte vergilendirmeyi önleme. yatırımlann karşılıklı teşviki ve korunması. turizm işbirliği ve külrürel işbirliği anlaşmalan" imzalanacak. Eski RP'li belediye • ANKARA (AA) - RP'nin Anayasa Mahkemesi'nce kapatılmasıyla bağımsız kalan belediye başkanlannın büyük birbölümü FP'ye geçerken 146 belediye başkanı halen görevini bağımsız olaralc sürdüriiyor. Bunlardan 134"ü FP'ye geçmek için örgütlenme çalışmalannın tamamlanmasını beklerken 4 belediye başkanı FP'ye katılmayacağını açıkladı. Ercan Karakaş yeni sosyal demokrat formülün kimseye danışılmadığmı söyledi CHP'de 6 artı ve eşit' tarbşmasıANKARA/SIVAS (Cumhuriyet) - CHP'- nin 23-24 Mayis'ta gerçekleştirilecek ku- rultayı yaklaşırken parti içi muhalefet de sesini yükseltmeyebaşladı. lstanbul Millet- vekili Ercan Karakaş. sosyal demokrasinin yeni formülü olarak gündeme getirilen "ar- tıveeşit" tanımlamasıyla ilgili olarak "Han- giyetkili kurulda bunlartartışıldı? Böyle bir politika açıklayamazlar" dedi. Parti Mecli- si (PM) içinde muhalefet yürütenlerden Ke- nanCoşarda4milleuekilinin son çıkışıy- la ilgili olarak "2.5 yıldır dik getirdiğimiz kaygılan milletvekili arkadaşlanmızın da paylaşmaya başlaması sevüıdirici" değer- lendirmesini yaptı. CHP Izmir Milletvekili Aydın Güven Giirkan. lstanbul Milletvekili Ercan Kara- kaş. tçel Milletvekili FikriSağlarve Anka- ra Milletvekili SeyfiOktay'ın yaptıkları or- tak açıklamada partılerinden habersiz se- çim tak\ imi belirleyen liderlen eleştiren çı- kışı yankı buldu. Baykal. "bu görüşlerin grupta ve yetkili kunıüarda dile getiıilme- si" gereğini vurguladı. 4 milletvekili ise grupta genel görüşme açılması için verdikleri önergelerin kereler- ce reddedildiğini, alman kararlan vetkili ku- rullara danışmanın da yönetimin görevi ol- duğunu söylediler. Ercan Karakaş.u Somut, yeni bir politika var idiyse,görüşme açılmasL, partiyönetiım- nin göre\idir. CHP'nüı de seçim hükümeti- ne girmesi gibi son derece önenıli bir geliş- mesöz konusu" dedi. Karakaş, gruptaki mu- halefetin 4 milletvekıliyle sınırlı olmadığı- nı savunarak "Kuruitay ortamında bazı ar- kadaşlar maalesef isimleriyie ortaya çıka- mıyor. Elbette lider sultası varken bu kolay bir şe> değil" dedi. Grupta bugün "artı \v eşit" ıbrmülüyle ilgili olarak ayrıntıh bir metın dağıtılacağı bildırildi. Karakaş, yet- kili kurullarda konuşulmadan böyle bir po- litika açıklanamayacağmı sa\unarak "Se- çimlerden önce de yeni sol, yeni CHP, dedi- ler. Hiçbir organda konuşuİmadı. Şimdi de aynı hata tekrar edililiyor. Hiçbir tartışma yapılmadan slogan açıklanryor" dedi. PM içındekı muhaliflerde kurultay hazır- lıklannı yoğunlaştırdı. Muhalif PM üyeleri KenanCoşarile Hasan Fehmi Güneş, Mus- tafa Gazak'i. Şahap İnce. Halil Çulhaoğlu. Çiller'den armağan tabanca .ANKARA(Cumhuriyet Bürosu)-CHP İçel Millet- vekili FikriSağların soru- sunu yanıtlayan Içişleri Ba- kanı Murat Başesgioglu. DYP Genel Başkanı Tansu ÇUler'in başbakanlığı dö- neminde 35 kişiye tabanca armağan ettiğini bildirdi. Tabanca armağan edilen isimler şöyle: DYP tl Baş- kanı Mehmet Burhan GiiL Vali Yardımcısı Hüseyin Avni Coş. Milli Eğitim Ba- kanlığı Ilköğretim Genel Müdürü Ahmet Gül, ser- best meslek mensubu Erol Emral, TBMM Başkanlık Müşaviri Ali Aydemir.Fev- zettinErol, belediye başka- nı Mustafa Eren, belediye başkanı MehmetTuraL es- ki milletvekili Ersin Ko- çak, emniyet görevlileri Yusuf HasgüL Fatih İ nal. Orhan Güler, Zeynel Lslu Beşir Kuru. Aydın Ergül, Zekeriye Tufanlı. Ömer Gurulgan, Ahmet Uluyol, Ahmet Büyükaslan. Meh- met Sanca, Hanefi Okur, Hamza Çelikkan. Fatih Ünlü, Tayyar Taşkınsoy. Ahmet Oguz Ayhan. Al- parslan Zincir. Murat Al- tuntecim. Selim Üresin. Se- zai Çalış, Nurettin Geçkin, Hasan Kirezcik. Osman Peşmen. Ali Balaban. ÇİZMEDEN YUKARI MUSA KART Salnıan Kaya, Ziya Halis ve Abdülkadir Ateş'in gelecek günlerde çalışma raporuna muhalefet şerhi yazma %e delegelere ortak mektup gönderme hazırlığına girdikleri öğ- renildi. Coşar. 4 milletvekilinin son çıkışıy- la ilgili olarak "Bizün 2.5yıldır PM'de söy- lediklerimizin parti grubuna yansıması se- vindirici. \etkili organların dışlandığını yıl- lardır söylüyorduk. Seçim konusu PM'de gündem maddesi yapılmadı. rartışılmadı, karara bağlanmadı" dedi. Sıvas il kongresinde konuşan CHP Parti Meclisi üyesi Hasan Fehmi Güneş. "Ben partinin iyi yönetilmediğinden şikâyetçiyim. Yanhşı görmezden gelmek onursîızluktur. Müdahale etmemek ise daha büyük onur- suzluktur"'dedi. Güneş. sözlerini şöyle sür- dürdü: '"Seçim konusunu parti meclisinde hiç konuş- madık. Bir kişinin kararlan ile parti yönetimi bence ol- maz. Parti meclisi de görevi- ni iyi yapmıyor. Partide se- çimlerde hep bir genel mer- kez adayı oluyor. Biz sosyal demokrasiyi sa\unan bir partiyiz. Seçimlerimizde ön seçim yapmayı unuttuk ya da unutturuldu. CHP solun partisidir. Partinin sağa kay- dıgı, kabuk degiştirdiği söy- leniyor. Liberal parti olaca- ğız şekUnde açıklamalar > a- pılıyor. Bu talihsiz açıklama- lardan bizler rahatsızuk du- yuyoruz. Eski Sıvas Milletvekili Ziya Halis de CHP'nin dar bir kadro ile yönetildiğini savundu. CHP Genel Başkanı De- niz Baykal'ın partiyi büyüt- mek yerine. "az olsun benim olsun" mantığı ile hareket ettiğini ve bu nedenle parti- nin istenilen düzeye geleme- diğini belirten, Kenan Co- şar, Mustafa Gazalcı veŞa- hap İnce de liderlerine sert eleştiriler yönelttiler. CHP Genel SekreteriAd- nan Keskin. 17. konuşmacı olarak çıktığı kürsüde, se- çimler dahil tüm kararlann doğru ahndığını belirtti. Adnan Keskin, parti için- de son günlerde seslerini yükselten gruba. "Parti için- de sesini duyurmak.yer kap- mak için partisini >erden ye- re vurmaja hiç kimsenin hakkı yoktur" diyerek eleş- tiri getrrdi. ANAP ^uzlaşmayı' değerlendirecek 'Bu böyle devam etmez. Haziranda erken seçime gidelim' sesleri yükselmeye başladı DÜRDANE KIRÇUVAL ANKARA - Koalisyon ortak- lan DSPnin "CHPUeuzlaşma- yın" baskısı, DTP'nin memur sendikasını gündeme getirerek Meslis'i tıkama girişimi ve CHP'nin dayatmalan karşısında bunalan ANAP'ta "Haziranda baskın seçim yapalım" sesleri yükselmeye başladı. ANAP gru- bu bu gece olağanüstü toplana- rak Başbakan Mesut Yılmaz ile CHP lideri Deniz Baykal arasın- daki uzlaşmayı tartışacak. Çok sayıda ANAP milleU ekilinin bu karara tepki göstermesi bekleni- yor. Başbakan Yılmaz'ın ANAP Merkez Karar Yönetim Kuru- lu'nun (MKYK) yerel ve genel seçimlerin ayn ayn yapılması karannın tersine. ekimde seçim hükümeti kurulması. 1999 ilk- bahannda iki seçimin bir arada yapılması konusunda Baykal ile anlaşması. ANAP'ta büyük tep- ki yarattı. DTP Grup Başkanı Mahmut Yılbaş, dün TBMM Danışma Kurulu'nu toplantıya çağırarak Memur Sendikası Yasa Tasan- sı'nın öncelikle ve tamamlanın- caya kadar görüşülmesini öner- mesi de ANAP'ı şaşırttı. ANAP grup başkanvekilleri. bu girişimi Meclis'i tıkamaya yönelik bir hareket olarak nitelendirirken. DTP'yi "kapris>apmakla" suç- ladılar. ANAP grup başkanvekil- leri. öğleden sonra koalisyon partilerinin grup başkanvekille- rini ortak toplantıya çağırarak. Meclis'in bu haftaki çalışma programı ile ilgili degerlendir- me yaptılar. Bazı ANAP milletvekilleri. bir yandan CHP'nin dayatmaları ile karşı karşıya bulunduklarını. di- ğer yandan "CHP ile hiçbir biçim- de uzlaşmayın" diyen DSP ve her şeye karşı çıkan DTP ile koalis- yon yürütmeye çalıştıklannı belir- terek, bu işi daha fazla sürdürme- nin olanağı bulunmadığını belirtı- ler. Millervekilleri ve üst düzey ba- zı yöneticıler. Başbakan'a, "Er- ken seçimi haziranda yapalım. Bu işi daha fazla uzatmanın bir \ara- n >ok. Biz bu şekilde 0derse hiç- bir hedefimizi gerçekleştiremeye- ceğiz, halka verdiğimiz hiçbir sözü yerine getiremeyeceğiz'' diyecek- lerini söylediler. ANAP grubunun bu geceki toplantısında çok sayıda millet- vekilinin söz alması bekleniyor. Milletvekillerininönemli birbö- lümü. CHP'nin dayatmasına bo- yun eğmemek gerektiğini belir- tecekler. Bazılan da her iki lide- ri de suçlayarak bu konuda karar \ erecek kurumun Meclisolduğu görüşünü dile getirecekler. Cindoruk: Yümazistifayıçok sever BURSA (Cumhuriyet) - Demokrat Türkiye Partisi (DTP) Genel Başkanı Hüsamettin Cindo- ruk. kurulması planlanan seçim hükümetinin bir parlamenterin başbakanlığında, parti liderlerinin katılımı olmaksızın yürütülmesini önerdi. Cindo- ruk. Başbakan Mesut Yılmaz için "istifa etmeyı seven bir başbakan görünümünde'" diye konuş- tu. Hüsamettin Cindoruk. Bursa'da düzenlediği basın toplantısında, Başbakan Mesut Yılmaz ve CHP lideri Deniz Baykal'ın üzerinde uzlaştıkla- n seçim tarihine itirazetmediklerini söyledi. Cin- doruk. 1 Ekrm'de bağımsız bir başbakanın baş- kanlığında yeni hükümetin kurulmasına karşı ol- duklannı kaydetti. Başbakan Yılmaz ile ilgili so- ruşturma önergesinde ciddi bir bilginin bulun- madığını, iddialann varsayımlara dayandığını ifa- de eden Cindoruk. "Bu varsayımlaradayanılarak bağımsız başbakan olma teklifi ortaya anhrsa faz- la duyarlılık gösterümiş ohır'" dedi. DTP'nin al- ternatif hükümet modelini soran bir gazeteciye, Cindoruk. şu yanıtını verdi: "Baykai Sayın Yıl- maz'ın başbakanlıgına itira/ ediyorsa, liderlerin katilmadığı bir hükümet formülü düşünülehilir. Bu, çok daha demokrank ve parlamentcr huku- ka uygun olabilir. ama bunda biz ısrarlı değiliz. Hükümetin devamı için Sayın Baykal'ın koşulu Sayın Yılmaz'ın başbakan olmadığı bir hükümet ise bence alternarif. lidcrlerin kaülmadıgı. bir par- lamenterin başbakanhğında hükümetin yüriitül- mesidir. Hükümette olan en büjük siyasi partinin bir üyesi olabih'r, ANAP'tan çıkabilir." 6 ay önce seçim hükümeti kur- manın ve iki seçimi bir arada yapmanın pratik birtarafı da bu- lunmadığını kaydeden Uzun, "Hükümet tarafsız ve sorumsuz olmaz. Bu durumda kukla bir hükümet kurulacak demekrir" dedi. Iki liderin vardığı uzlaşma- nın olumlu hiçbir yanı bulunma- dığını savunan Uzun. zaten Yıl- maz ve Baykal'ın bugüne kadar ülke sorunlannın çözümü için birarayagelmediklerini ileri sür- dü. Uzun, erken seçim ve hükü- met tartışmalannda başından bu yana rutarlı davranan tek kişinin ise DSP lideri Ecevit olduğunu savundu. ANAP ve DSP grup başkan- vekillerinin ısranna karşın me- mur sendika yasa tasansının ön- celikle görüşülmesi isteminden \azgeçmeyen DTP. Danışma Kurulu'nda umduğu desteği bu- lamadı. Yalnızca DYP'nin des- tek verdiği öneriye ANAP. DSP ve CHP karşı çıktı. Danışma Ku- rulu Toplatısı'nda DTP Grup Başkanı Mahmut Yılbaş'ın RTÜK adaylığı için kontenjan istemesi de dikkat çekti. DYP ve CHP grup başkanvekilleri bu ko- nunun koalisyon ortaklan ara- sında halledilmesi gerektiğini anımsattılar. POLİTİKA GÜNLL ĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA Manzara Ortalık toz duman... Bir yandan Şemdin Sakık'ın Diyarbakır'da sor- gulanması sırasında yaptığı itiraflar. öte yandan 'erken seçim' tartışmaları, Başbakan Yardımcısı Bülent Ecevit'in CHP lideri Deniz Baykal a res- ti, Türkiye'nin siyasi gündemini altüst etti... Acaba ekonomi nasıl, işçiler halinden hoşnut mu, sendikasızlaştırmanın boyutu nereye ulaştı, özelleştirmede ne gibi numaralar dönüyor, soygun, rüşvet durduruldu mu, kara para aklayıcıları ne ya- pıyor? Bu arada Susurluk çetesini toplum neredeyse unuttu, unutacak... Şimdi 'demokrasi adına' Recep Tayyip Erdo- ğan'ın şiirini tartışıyoruz... Bir dönem demokrasiyi şeriat yolunda araç sa- yanların demokrasi kahramanı olarak ortalıktado- laşmaları sizi de şaşırtıyordur sanırım... Eh bu arada Turgut Özal'ın devlet kesesinden harcanarak yapılan anıt mezarını da açıp rahatla- dık... Başbakan Mesut Yılmaz, anıt mezar tartışma- larına son noktayı koyduktan sonra ne demişti: . "Biz ANAP olarak tüm giderleh karşılanz..." Turgut Özal gibi Mustafa Kemal Atatürk'ten sonra gelen en büyük devrimciye, demokrasi kah- ramanına anıt mezar az gelir bize kalırsa... Özal dönemi Türkiye'de demokrasi, insan hak- ları, ekonomik büyüme devri değil miydi? Tarikat- ların holdingleşmesi, ete kemiğe bürünmesi Özal'ın sayesinde olmamış mıydı? 1987'de 'türban şov' ülke çapında yayılırken Fethullah Gülen, cami cami dolaşıp şöyle konuş- mamış mıydı: "Müslümanlar, komünistlerin tahriklerine kapıl- masınlar!" Işte o yıllar Izmir'de 15 yaşında bir komünist ya- kalanmıştı: "Lise öğrencisi M.Ç." Okul tuvaletine orak çekiç resimleri çizen M.Ç. uzun süre Buca Cezaevi'nde yatmıştı... M.Ç. şimdi nerededir? Sanırım, Almanya'da babasının yanında... Duyduğum kadarıyla da ülkücü olmuş... 11 yıl önce yaşanan bu olayı anımsadığımda Turgut Özal'ın demokrasiye, insan haklarına ne denli saygılı bir politikacı olduğunu düşünür, ken- di kendime sorarım: "Son 11 yılda Türkiye'de değişen nedir?" Eski tas, eski hamam!.. Demokratikleşme yolunda bir arpa boyu yol bi- le gitmemişiz... • • • Ortalık toz duman... Şükrü Karatepe, 4 ay 26 günlük cezasını çek- mek için özel hazırlanmış odasında gün dolduru- yor, Recep Tayyip Erdoğan ise futbol maçında şov yapıyor: "Türkiye seninle gurur duyuyor!" Fethullah Gülen'in bir zamanlar yandaşı olan Şükrü Karatepe niçin kapatılan Refah Partisi'nr. seçmişti? • ' ; Yanıtını birkaç yıl önce yazmıştık: •'"•'"_' """ "Siyasal Islamı, demokratik birseçimle İktlâara' taşımak." Demek ki Karatepe de demokrasiyi Recep Tay- yip Erdoğan gibi 'tramvay' olarak görüyordu... O zaman Fethullahçılar ne düşünüyordu? Şunu: "Polis okullannda, polis koleji ve akademilerin- de, askeri liselerde, harp okullannda örgütlen- mek, 2 binli yıllarda amaçlarına ulaşmak..." DSP lideri Bülent Ecevit, 1994 yılında Fethullah Gülen ve Mehmet Kutlular la görüşen DYP lide- ri Tansu Çiller'i eleştirmiyor muydu? , Ecevit diyordu ki: "Sayın Çiller, laik cumhuriyet ve demokrasiyi zaafa uğratanlar safına, oyuğruna inanç sömürü- cülüğü yapanlar kervanına katılmış bulunuyor..." Ecevit şimdi ne diyor? Nurcuları yere göğe sığdıramıyor... DSP lideri, dört yıl önce tarikat temsilcilerıyle ilişkiyi 'iktidara ulaşma yolu' görürken bugün ni- çin şeyhlere, şıhlara toz kondurmuyor? • • • Ortalık toz duman... Susurluk dosyası kapatılmaya mı çalışılıyor acaba? Tarikatçı valiler, kaymakamlara ne olacak? Şeriatçılarfa PKK arasında bir ilişki var mı? Şemdin Sakık'ın üç gazetede yer alan itirafları, Türkiye'de ilginç gelişmeleri gündeme getirebilir, terör örgütünün bağlantılarını ortaya çıkarabilir... Radikal gazetesinde pazar günü çıkan Avni Öz- gürel'in yazısı bazı ipuçlarını da veriyordu: "ûrneğin ünlü bir gazeteciye yapılan ödemeye ilişkin bilgiler, Öcalan 'ın bu konuda verdiği talimat ve çevresine yaptığı değerlendirmenin notları me- rak konusu. Anlı şanlı altı gazeteci daha var iddi- aya göre bu listede. Kiminin seyahat ve ağırlama masraflan PKK'ce karşılanmış, kiminin kitabı dö- viz cinsinden fiyatlandırılarak satın alınmış." Demek ki önümüzdeki günlerde 'toz duman' dahadaartacak... BekleyelimL Faks numaramız: 0212/ 513 90 98 UZ YAZII ORHAN BİRGİT Seçimlerin 1999 Martı'nda yapılması için Baykal ile Yılmaz'ın anlaşmış görün- melerinin, aslında iki liderin de kendi ken- dilerine gelin-güvey olma istekleriyle so- nuçlanmasının, elbette demokrasimiz için hayırlı bir yanı var: Bundan böyle. umarım iki politikacı da, büyük lokmalar yemeye başlamadan ön- ce demokrasinin alfabesine başvurarak, kendi yetkili organlanndan karar almak gereğini duyarlar. Yılmaz. üstelik bir koalisyon hüküme- tinin Başbakanı olduğunu da unutmaya- rak, ortakları ile ayaküstü sohbetleıie de- ğil: bir masa etrafında işi enine boyuna konuşup karara vardıktan sonra, seçim gibi bütün bir ülkeyi: ekonomisinden bor- sasına, dış politikasından savunma stra- tejisine kadar bire bir ilgilendirecek konu- larda, olayı bir öğle yemeğinde, yetmiş dakikalık bir zaman dilimi içinde sonuç- landırmaya kalkışmaz. Şayet, iki genel başkanın da partilerin- den böyle bir kalkışma karşısında itiraz sesleri yükselmemiş olsaydı, dahası ko- alisyon ortaklan, Başbakan'a Deniz Bay- kali hedef alarak rest çekmeselerdi, Tür- kiye 1 Ekim 1999'dan itibaren demokra- si bakımından adam akıllı bir çıkmaza girmiş olacaktı. Bereket, Cindoruk 1 Ekim hükümeti- 'Düşük Profilli Hükümet' ne katılmak şöyle dursun, öyle bir oluşu- ma güvenoyu bile vermeyeceklerini söy- ledi. Ve hele hele Demokratik Sol Parti Meclisi, "Erken seçim de, CHPilepazar- lık da yok. Baykal isterse hükümeti de- virsin" biçiminde özetlenecek bildirisi ile resti çekti de, Başbakan'ın gerçekleri görmesi. olup bitenleri kamuoyuna nak- letmesı de mümkün oldu. Önceki gece Rize'de yeni açılan Kara- deniz Televızyonu'nda, Mesut Bey Gü- neri Cıvaoğlu'na Baykal ile yaptığı tari- hi konuşmanın detaylarını anlatırken öy- le çocukça sonuçlar ortaya çıktı ki.. kimi izleyiciler CHP Genel Başkanf nın 23 Ni- san bayramını fırsat bilip, ANAP Genel Başkanı ile adeta "demokrasicilikoyunu" oynadığını sandılar. Yılmaz, Baykal'ın önerisini şöyle anla- tıyor: "Meclis'tekibirbağımsızın başkan- lığında anayasa gereği üç bağımsız ba- kana ilaveten Meclis dışındaki bağımsız- lann, koalisyon ortağı partilenn ve CHP'nin daha düşükprofilli kişilerie tem- sil edileceği ve tek misyonu ülkeyi seçi- megötürmek olan birseçirr hükümeti..." Öyle anlışılıyor ki CHP Genel Başkanı, kendisi başta olmak üzere parlamento- daki partilerin hiçbirinın genel başkanının başbakanhğında bir hükümetin, seçim ekonomisi, seçim yatırımı gibi konularda tarafsız olamayacağına inanıyor. Öyle ol- duğu için de bağımsız bir başbakan öne- rerek seçim hükümeti paketını açıyor. Türkiye'de 14 Mayıs 1950'den bu ya- na yapılan hiçbir genel seçim için, hiçbir muhalefet partisi, parlamentodan güve- noyu alarak iktidar görevi üstlenmiş bir hükümetin başbakanından, yerini "ba- ğımsız" bir milletvekiline bırakmasını önermedı. 1920'den bu yana 54 "Cumhuriyet hü- kümeti" görev yaptı. Bunlardan sadece üç tanesinde, birer bağımsız parlamen- ter başbakanlık görevini üstlendi. 1963'te: Adalet Partisi'nin öncülük yaptığı muhalefet cephesi Ismet Inö- nü'yü başbakanlıktan düşürünce. Sü- leyman Demirel milletvekili olmadığı için Cumhuriyet Senatosu üyesi Suat Hayri Ürgüplü. 1975'te; Ecevit CHP-MSP koalisyo- nunun başından aynlmca, bir geçiş hü- kümeti kurması amacı ile Senatör Sadi Irmak ve 12 Mart müdahalesi ile iktidar- dan uzaklaştırılan Demirel'in yerine as- kerterin ısteğı ile CHP'den istifa ederek "ba<?/ms/z"lığa soyunan Nihat Erim. Baykal, Irmak hükümetinin bir bağımsız- lar ve bürokratlar koalisyonu olduğu için, Meclıs'ten güvenoyu alamadığını da bı- le bile önerisinde sadece başbakanın de- ğil, anayasa gereği üç bakanın, yani Ada- let, içişleri ve Ulaştırma bakanlarının ya- nı sıra başka kimi koltuklann da bağım- sızlara verilmesinı istiyor. Bununla da ye- tinmiyor. ANAP. DSP, DTP ve CHP'den bu hükümete daha düşük profilli millet- vekıllerinin de bakan olarak katılmalannı istiyor. Açıkça, politikada iddialan, hırs- ları bulunmayan, sırf makam ve kırmızı plakalı otomobil koltuğu dolduran kimse- lerden oluşmuş bir hükümete 1999 Ekı- mi'nden, Martı'na kadar geçecek altı ko- caman ayı teslim etmeye kalkışıyor. Varsayalım ki. Ecevit ve Cindoruk bu masum oyunun arkasındakileri farkedip karşı çıkmasalardı. Yine varsayalım ki, CHP'Iİ dörtler, Baykal'a çarpan bume- rangın yerine geçmeselerdi, yani Yılmaz oyuna gelmiş olsaydı, Türkiye Büyük Mil- lıt Meclisi'nde bulunan bağımsız on altı milletvekilinden hangisini seçim hükü- metinin başbakanlığı için razı edecekler- di. Dobra dobra konuşmak gerekiyor. Başbakanlık gibi bir sorumluluğu içe- riye ve dışanya karşı yüklenebilecek ba- ğımsız milletvekili denilince akla Emre Gönensay, Cavit Çağlar ve Yalım Erez gibi isimler geliyor. Üçü de; siyasi hayatlarmı noktalamak değil, tam aksine eski partileri DYP'de sürdürmek için, Çiller soruşturmasının sonucunu bekliyorlar. Bir seçim hükü- metinde bağımsız başbakanlık, o seçime katılmamayı gerektireceği için, Baykal ol- sa olsa lamba ışığına çarpıp, ölüme ko- şaçak pervane aramak istemiştir. Öyle bir pervaneyi de, dışandan komut ile yönetmenin düşünü de kurmuş olma- lıdır Deniz Bey. Neyse kı, DSP Parti Meclisi'nin bildiri- si, ikinci ortağın bu oyun karşısındaki açık restini ortaya koydu da Mesut Yılmaz, geri adamını attı. Baykal'ın: ayakta kalabilmek istiyorsa geri değil üç adım birden hamle etmesi gerekmez mi? Hazır önünde Yaşar Top- çu gensorusu gibi bir fırsat da varken. kürsüye çıkıp gensoruyu Başbakan'ın üstlenmesi gerektiğini söylemeli, kırmızı oylan da dayamalıdır. Tabii, tam kurultaya giderken "düşük profilli lider" görünümüne düşmek is- temiyorsa. ÇAĞIHIN TANIĞI ÜÇ YAZAR 2. BASI 30000CT. KUBİLAY OLAYI VE TARİKAT KAMPLARI 4. BASI 550 000 T_ SANCILI YILLAR KUŞATILMIŞ SOKAKLAR 4. BASI 3 5 O 0 O C 1 KUZU POSTUNDA KURT 2. BASI 6K0OOTL ZAMBAK SANA DA BULAŞTIKAN 2 BASI 6CC 000 - . DİN BARONUNUN KAZLARI 2. BASI 600-000 TL Â$IK KADINUR SOKAĞI 2. BASI JERİATPAZARI & X 0 O O T SEVDANIN ADRESİ BELLİ DEĞİL Çağ Pazariama A.Ş. Turkocağı Caddesı No:39/41 (34334) Cağaloğlu-lstanbul Tel: (0212) 514 01 96 j