15 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 14 NİSAN 1998 SALI HABERLER Sağlık Bakanı'na ozel odul • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - PT World Dergisi tarafından, 30 Nısan-3 Mayıs tarihleri arasında gerçekleşecek 2. Uluslararası Petrol Fuan kapsamında, Türk petrol sektörünün en başanlı kişi ve kuruluşlan belirlendi. Sağlık Bakanı Halil Ibrahim Özsoy, karayoHanndakı sağlık merkezlerinin sayısmın arttınlması ve trafık kazalannın önlenmesi konusundaki çabalanndan dolayı özel ödüle layık görüldü. Hanefi Avcı yargılanacak • ANKARA (UBA)- Susurluk kazası sonrası MtT'in telefonlannı dinlemek ve bunlan açıklamakla suçlanan eskı Emniyet Istihbarat Dairesi Başkan Vekılı Hanefi Avcı. 15 Nısan'da Ahkara 2 No'lu DGM'de yargılanacak. Avcı'nın 15 yıla kadar ağır hapıs ile cezalandınlması istenıyor. Avcı, telefonlarla. devletın emniyeti ve uluslararası : siyasi çıkarlan bakımından gizli kalması gereken bilgi akışını gerçekleştirme suçuyla yargılanacak. Diyarbakır Nevruz davası • DİYARBAKIR (Cumhuriyet Bürosu) - Diyarbakır DGM , Savcılığı'nca, Ne\ruz kutlamalan sırasında, "halkı, ırk ve bölge farklılığı gözeterek, kin vc _ düşmanlığa açıkça tahrik etmek" suçunu işledikleri gerekçesiyle, biri ttalyan 5 sanık hakkında 5'er yıl - hapis cezası isteniyor. DGM savcılığı tarafından hazırlanan ıddianamede. 21 r Mart'ta Nevruz Bayramı kutlamalan nedeniyle Batıkent semtınde t toplananlar arasında bulunan ttalyan uyruklu Frisüllo Damiano Gıovannı , ile Şeyh Mehmet Başkurt, Ferdi Aydın, Mansur Işık ve Naif Demirci'nin, halkı gösterilere iştirak etmesi için bölücü içerikli sloganlar atarak yönlendirdıkleri ifade edildi. ANAPÖzah aıtacak • ANKARA (UBA)- Sekizinci Cumhurbaşkanı ve ANAP'ın kurucusu Turgut Özal. ölümünün 5'inci yıldönümü olan 17 Nisan'da lstanbul'da yeni anıtmezannın da açılacağı bir törenle anılacak. Başbakan Mesut Yılmaz. milletvekilleri ve ANAP'ın 80 il teşkilatından partililer, 17 Nisan'da Turgut Özal'ın Edimekaprda bulunan anıtmezannda toplanacak. Aynı günün akşamı, Cemal Reşit Bey salonunda. "Özal'ı anma toplantısı" düzenlenecek. Rüşvet davası • ANKARA (AA) - Ömer Lütfü Topal'a ait kumarhanelere işletme ruhsatı vermek için rüşvet aldığı gerekçesiyle, hakkında 4 yıldan 10 yıla kadar ağır hapıs cezası istemiyle dava açılan, Turizm Bakanlığı eskı Müsteşar Yardımcısı Mevhıbe Can'ın yargılanmasına başlandı. Ankara 8. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın ilk duruşmasında sorgusunu veren Can. suçlamalan reddederek beraatinı istedi. Mahkeme. duruşmayı ıleri bir tarihe erteledi. Emniyefte atama • ANKARA (AA)- Emniyet Genel Müdür Yardımcılığı'na Şevket Ayaz yeniden getirildi. Ayaz. bir süre önce Emniyet Genel Müdür Yardımcılığı'ndan alınarak APK Uzmanlığı'na atanmıştı. Danıştay, Ayaz'ın görevden alınmastna ilişkin ışlemin yürütmesini durdurmuştu. Emniyet Genel Müdür Yardımcısı Sabri Kanlıkavak ise başka bir göreve atanmak uzere Emniyet Genel Müdürlüğü emrinealındı. Kanlıkavak'ın görevden alınması ve Ayaz'ın atamasına ilişkin karar Resmf Gazete'nin dünkü sayısında yayımlandı. Adalet Bakanhğı'nda soruşturma skandah Uyuştumcu kaçakçısı Malatyalı Ahmet Özbey 'in akrabası olmakla suçlanan Adalet Bakanlığı Tetkik Hâkimi Kasım Özbey, aksini ispatlayınca, bu kez 'Neden Malatya da doğdun' diye soruşturuluyor MtYASE ÎLKNUR Susurluk skandalı nedeniyle dokunulmaz- lığı kaldınlan ve hakkında dava açılan Meh- met Ağar'ın Adalet Bakanlığı döneminde başlatılan ve RP'lı Şevket Kazan döneminde artarak süren 'eski dönemle mücadele' politi- kası. ANAPlı Bakan Mehmet OltanSungur- lu tarafından da ısrarlı bır şekilde takip edili- yor. Tek suçlan SHP'li Adalet Bakanlan ta- rafından göreve getirilmek olan bürokrat ve hâkimler hakkında bakanlık müfettişleri tara- fından dayanaktan yoksun ve gûlünç suçlama raporlan hazırlanıyor. Önce Seyfi Oktaj tarafından by-pass yasa- sıyla uzun uğraşılar sonucu görevden alına- bilen Arif Yüksel"ın yenne göreve getirilen Müsteşar Yusuf Kenan Doğan hakkında por- nografik bir suçlama raporu hazırlandı. Do- ğan'ın tanık ifadelerinin çoğunun hayali ve düzmece olduğunu, bir kısmının da baskı so- nucu alındığını ve sonradan tahrif edildığını belgelemesinden bırkaç gün geçmişti ki, Bay- rampaşa Cezaevi Savcısı NecatiOzdemir hak- kında hazırlanan ve pomo film senaryolan- na taş çıkartacak içerikte ikinci soruşturma ra- poru basına sızdınldı. Adalet Bakanlığı, cin- selliğın ön plana çıkanldığı raporlarla bir an- da ilgi odağı olurken ardından lstanbul 2. No'lu DGM'de meydana gelen rüşvet skan- dalıyla sarsıldı. tddiaya göre. lstanbul 2 No'lu DGM'de ba- zı hâkimler uyuşturucu kaçakçılannın tahli- ye edilmesi karşılığında yüklü mıktarlarda rüşvet almışlardı. Haklannda bu yönde iddi- alar bulunan hâkimler hakkında derhal soruş- turma başlatıldı ve açığa alındı. Ancak bu olayla baglantılı olarak rüşvet olayın gerçek- leştiği tarihte Adalet Bakanlığı'nda tetkik hâ- kimi olarak görev ya- pan Kasım Özbev hakkında da ilginç bir suçlamayla soruştur- ma açıldı. Refah-Yol hükü- meti döneminde Ada- let Bakanı Şevket Ka- zan'ın talimatıyla açı- lan soruşturma sonu- cunda Tetkik Hâkimi Kasım Özbey, ilginç ve gülünç iddalarla suçlandı. Başmüfet- tişlik tarafından ha- zırlanan soruşturma raporunda, uyuşturu- cu kaçakçısı Ahmet Özbey'le akraba ol- duğu öne sürülen Ka- sım Özbey, sözde ak- rabasını tahliye ettir- mek için tahliye karanna dırenen hâkimlerden KöksalŞengün'ü geçicı görevle lzmir'e gön- dermek ve bu yolla uyuşturu kaçakçısı Ahmet Özbey'ın tahliyesini sağlamakla suçlanıyor. Adalet Bakanlığı Başmüfettişi A. Şükrü Seç- kin tarafından gönderilen soruşturma rapo- runda Kasım Özbey'in uyuşturucu kaçakçısı Ahmet Özbey'le yakın akrabalık ilişkisi bu- lunduğu kesin bir dille iddia ediliyor. Ancak Malatya Yazıhan llçesi Eğribük Köyü nüfu- suna kayıtlı olan Kasım Özbey, Malatya Ye- şilyurt nüfusuna kayıtlı uyuşturucu kaçakçı- sı Ahmet Özbey'le akraba olmadığmı belge- lerle kanıtladıktan sonra dönemın Adalet Ba- kanı Şevket Kazan tarafından gönderilen res- mi yazıda "Sanık Ahmet Özbey'le akrabalık ilişkisikayden tespit edilmemekie beraber, her *3evket Kazan'ın bakanlığı sırasında tetkik hâkimi olarak görev yapan Kasım Özbey hakkında hayali suçlamalarla soruşturma açıldı. Soruşturma raporunda Hâkim Kasım Özbey, akrabası olduğu öne sürülen uyuşturucu kaçakçısı Ahmet Özbey'in tahliyesini sağlamak için îstanbul 2. No'lu DGM hâkimlerinden Köksal Şengün'ü geçici görevle lzmir'e göndermekle suçlandı. Ancak akraba olmadıklan ortaya çıktı. Hemşeri olmaktan öte hiçbir ortak yanlan yok. ikisinin de Malatyalı olması nedeniyle, konuy- la ilgüi tüm çevrelerde soyadı benzeriiğinden dolayı yakın akraba izlenimini verdiğT belır- tilerek Kasım Özbey'e bu kez de hemşerilik ilişkisi nedeniyle suçlama getiriliyor. Adalet Bakanlığı'nda belge olmaksızın iz- lenım ve varsayımlara dayanılarak hazırlanan raporlarda gerçek olmayan ıddialann yer al- ması tartışma yaratırken, Tetkik Hâkimi Öz- bey'in lstanbul 2 No'lu DGM "de görev yapan bir hâkimi geçici görev yetkisi vererek lz- mir'e göre\li olarak göndermesi iddiası da gülünç bulundu. Anayasanın 159. maddesin- de bir hâkimi geçici görevle başka bir ile gön- derme yetkısinin sadece Hâkimler ve Savcı- lar Yüksek Kurulu'na verildiği açık bir dille belirtiliyor. lstisnai ve acil durumlarda bu yet- ki Adalet Bakanı'na verilmiş. ancak ilk toplantıda bu görev - lendirmenın gerekçe- lenni Hâkimler ve Savcılar Yüksek Ku- rulu'na sunması ko- şulu getirilmiş. Bu maddeye rağ- men teknik işlerden sorumlu bir tetkik hâ- kiminin. bir ilde gö- revli herhangi bir hâ- kimi gççici görevle başka bir ile gönder- mesi mümkün değil. Tümü yüksek yargı organlannın hâkimle- rinden oluşan ve Ada- let Bakanı ile müste- şannın doğal üye ol- duğu Hâkimler \e Savcılar Yüksek Kurulu üyelerinin bir tetkik hâkimi tarafından yönlendirilmesı ve etkile- mesi de mümkün görülmüyor. Bakanlığın soruşturma raporunda bu konu- daki iddia şöyle dile getiriliyor: "İşleyen bü- rokrasi mekanizmasına göre Hâkim Kasım Ozbey'in teknik yönden yetkilendirme işine kanşmasının doğal olarak mümkün olmadı- ğı, ancak olayın oluş ve cereyan tarzına. mey- dana gelen sonuca nazaran işlemi yapacak olanlann dışında kalarak planladığı şekilde sonuca ulaştığının belirlendiği tüm dosyada- ki belge ve bilgilere göre ortaya çıkan bu du- rumu; Adalet Bakanlığı Personel Genel Mü- dürlüğü'nde tetkik hâkimi olarak görev yap- ttğı sırada Kasım Ozbey Mn oluşturdağu anla- şümıştır" Suçlamalar üzerine savunması istenen ve halen Silıvri'de hâkimlik yapan Kasım Özbey de Bakanlığın Ceza İşleri Genel Müdürlü- ğü'ne gönderdığı cevabi yazıda önce akraba- sı olduğu öne sürülen Ahmet Özbey'le hem- şen oluşu nedeniyle suçlanmasını eleştirerek "Papa'vı vuran Mehmet Ali Ağca da Malat- yalı idi, Özdemır Sabancı'yı vuranlanian biri de. Müyonlarca Malatyalının ejleminden ben misorumluyum?" diye sorduktan sonra dos- yasının ıvedilikle Hâkimler ve Sa\cılar Yük- sek Kurulu'na göndenlmesi talebinde bulun- du. Özbey, aynca suçlamalarla ilgili olarak hakkında en ufak bır delil bulunması halinde kendisini bakanlık önünde benzin döküp ya- kacağını, aksi durumda bakanlık yetkilileri- nin kendilerini yakıp yakmayacaklannı da sordu. Adalet Bakanlığı Başmüfettişliği, uyuştu- rucu kaçakçısını tahliye ettırmek ıçm Hâkim- ler \e Sa\cılar Kurulu'nu etkileyerek bir hâ- kımin geçici görevle lzmir'e gönderilmesi ko- nusunda ne dönemin bakanı ne de müstaşan hakkında bir soruşturma açmazken sadece tetkik hâkimi hakkında soruşturma başlatma- sı manıdar bulunuyor. SHP'li bakanlardan Seyfi Oktay dönemin- de tetkik hâkimi olarak görev yapan Kasım Özbey'in sırf o dönemde göreve getınlmesi. Atatürkçü ve Alevi oluşu nedeniyle Şevket Kazan'ın hışmına uğradığı söyleniyor. Birin- ci sınıf hâkim olarak 6 yıllık görev süresini dolduran Hâkim Özbey'in by-pass yasasına göre Şubat ayı sonunda toplanan Hâkimler ve Savcılar Kurulunda durumunun görüşü- lerek yüksek yargı üyeleriyle aynı haklara sa- hip olması gerekiyordu. Ancak açılan soruş- turma nedeniyle dosyası kurula sunulmadı. EJban:Savalar ağırbaskıaltındaİSTANBUL (ANKA) - lstanbul Barosu lnsan Haklan Komisyonu Başkan ı Avukat Hasan Elban, Tür- kiye'de savcılann ağır baskı altında olduğunu savunarak sav cılann; kar- şılaştıkları ışkence, kötü muamele ve benzen olavlarda objektif dav- ranmadığını ılen sürdü. lstanbul Barosu lnsan Haklan Komisyonu Başkanı Avukat Hasan Kemal Elban, Türkı> e'de insan hak- lan ıhlalleri içinde "işkence'nin özel bir yere sahip olduğunu belirterek, "Üİkemizde sistemli ve yaygın ola- rak işkence %-ar" dedi. Avukatlann sıyası ya da adi suç aynmı yapılmaksızın rutin bir uy- • îstanbul Barosu lnsan Haklan Komisyonu Başkanı Avukat Hasan Elban, Türkiye'deki savcılann ağır baskı altında olduğunu savunarak, insan haklan ihlalleri konusunda savcılann 'işkence' ve 'kötü muamele' görmüş kişilerle karşılaştıklannda araştırmacı ve etkin tepki vermeleri gerektiğini bildirdi. gulama olarak işkence ile karşılaş- tıklannı söyleyen Elban, karakol- lardaki gözaltı koşullan ve işkence arasında yakın bir ilışki olduğunu kaydetti. Elban, yıllardırTürkiye'de insan haklan ihlallennin gûndemde olduğuna işaret ederek, devietin bu konuda bilinçli bir politikası olma- dığını ifade etti. Elban. devletin ih- lallerin üzerine gitmesi gerektiğini belirterek, hukuk sisteminin insan haklan ihlalleriyle mücadele etmek için uygun olduğunu vurguladı. Hasan Elban, savcılann ağır bas- kı altında olduğunu savunarak şöy- le konuştu: "Işkenceve kötü muarnek» He kar- şılaştıklannda savcılann, araştırma- cı ve etkin tepki vermeleri gerekir. Son yedi yıl zarfında 19%'da Avnı- pa İşkence'nin Önlenmesi Komite- si'nin ziyareti sırasında gözaltında Bakan ve Doğulu bebek Kadın ve aileden sorumlu Deviet Bakanı Işılay Sav gın. kadınlann göz nuru. el emeği ürünlerinin tanıtılması amacıyta düzenlenen yanşmada dereceye giren eserierden oluşan sergiyi açü. Açılışta Bakan Saygın, Doğu Anadolu kadınının tüm gjK-si özellikltrini gösteren bir bebeği dikkatJe inceiedL (Fotoğraf: AA) bulunan kişilerin savcıya çıkanldık- lannda polis tarafından kendilerine vapılan muameleden şikâ\etçi ol- duklan, fakat savcının bu şikâyetler karşısında hareketsiz kaldığı volun- da sayisız iddialarla karsılaşılmıştır. Komite, savcılarla görüşmelerinde konuya objektif bir yaklaşım sergi- lemeteriyerine, polisi sa\ıınma>aça- hşan bir eğilim tespit etmıŞDT." Türk yargısının sorununun, yal- nız bağımsiz bir yargınm bulunma- ması olmadığını ifade eden Hasan Elban, yargının tarafsızlığının da tartışma konusu olduğunu söyledi. Elban, yargı organlannın bağımsız- lığının, en az bağımsız bir yargı ka- dar üzerinde durulması gereken bir konu olduğuna dikkat çekti. Elban, Türkiye'de insan haklan- nın sürekli olarak ihlale uğraması- nın başlıca nedenini, suçu işlediğin- den kuşkulanılan kamu görevlileri hakkında gerekli etkin ve bağımsız soruşturmanın harekete geçirilme- mesi ve sonımlulann yargı karşısı- na çıkanlmaması olarak açıkladı. Bağımsız yargının işledikleri suçlar karşısında harekete geçme ve yar- gılama konusunda isteksiz olduğu- na işaret eden Hasan Elban, Türki- ye'nin bu soruna acilen çözüm bul- ması gerektiğini kaydetti. Hasan Elban. Türkiye'nin gerek- sinim duyduğu radıkal bir adli re- formu bir an önce gerçekleştirmesı gerektiğini belirtti. Elban, işkence- nın kökünün kazınmasında en önemli adımm. gözaltı merkezleri- nin kamunun denetimine açılması olacağını vurgulayarak, karakolla- nn şeffaflaşmasıyla. gözaltı koşul- lannın insanileştinlmesinin, iyi ve doğru işleyen bir adalet düzeninin geüştirilmesinin önünün açılacağı- nı bildirdi. Hasan Elban. Türki- ye'nin Avrupa tnsan Haklan Mah- kemesi'nde (AlHM), ağır insan haklan ihlallerinden mahkûm oldu- ğunu söyledi. Elban, Türkiye'de hak arama bilıncinin düşük olduğunu dile getirerek, Avrupa insan hakla- n organlanna başvurma konusunda da insanlann yeterh bilgi ve dona- nıma sahip olmadığını sözlerine ek- ledi. E m n i y e t r a p o r u 6 De>iet terörii' tarbşmaya açıltlı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Emniyet Genel Müdürlüğü'nün "Tero- rizm Sorunu w Türkiye" başlıklı rapo- runda, "devlet terörii'" kavramı da tar- tışmaya açıldı. "De>1et ter&rü''nün da- j p ya da iç kanşıklıkları yaygın otari üike- İerin başvurdugu araç olduğu belirtilen raporda, Türkiye'de güvenlik güçlerinın hukuk kurallan içinde yer aldığı savu- nuldu. NATO ülkelenndeki Gladio tipi ör- gütlerle ilgili değerlendırmelerin de yer aldığı raporda, terörle mücadelenin "devlet terörü" sayılmadığı ve silaha başvuran teröristlerin ölümle karşı kar- şıya kalabileceklenni baştan kabul ettik- leri savı da gündeme getirildi. Emniyet Genel Müdürlüğü'nün Sab- ri Dihnaç'a hazırlattıği, kitaplaştınlan raporda, devlet terörü kavramı, Gladio yapılanması konusunda ağırlıklı olarak teorik düzeyde yapılan tartışmalar da aktanldı. Devletin kendı ko>duğu hu- kuk kurallannm dışma çıkarak yasadışı ve herhangi biryetkıye dayanmadan, he- def aldığı kişilere tarafsız bir yargılama hakkı tanımadan başvurdugu şıddet ey- lemlerinin rejimı korumak adına, ıde- olojik nedenlerle yapıldığı için "terör" olarak tanımlandığı kaydedilen rapor- da, "Eğer bir devlet uluslararası kabul edilmiş hukuk normlanna avkın şekil- de >apmış olduğu düzenleme ve kanun- lan davanak göstererek. bu kanuna kar- şı gelen kişilere karşı eylemlere vönelir- se bu terördür" denıldı. Raporda. "devlet terörü"nün daha çok totalıter rejime sahip devletlenn ya da iç kanşıklıklan yaygın olan ülkele- rin başvurdugu araç olduğu belırtilerek şöyle devam edildi: "Llkelerin iç huku- kunun uluslararası cağdaş hukuk siste- mine uygun olmamasu çağdaş değerle- re göre >aşamak isteyen kitle ve gnıplar- ca kanuni çerçevede olan, ancak çağdaş hukukla bağdaşmavan bu uvgulamala- nn meşruluğunun tartışılması. muhalif kitle ve gruplara vönelik uygulamalar devlet terörü kavramını tarbşmaya aç- maktadır." Teröre hedef olan ülkelerin siyasi ya- pısını korumak \e genel güvenliğini sağlamak için aldığı yasal önlemlerin ve terörle mücadelenin "devlet terörü" olarak nıtelenmesinin objektif olmayan bir yaklaşım oldugvı savunulan raporda, 1 kontrgerillaya ilişkin şu değerlendirfne yer aldı: "Devlet terörü kavramnun ka- muoyunda yer etmesindeki en önemli noktalardan biri de 'kontgenlla' kavra- mı olmuştur. 2. Dünya Savaşı'nın sonra- sında komünizm tchlikesinin dünyayı et- kisi altına almava başlaması ile birlikte buna bağlı olarak biriakını şiddet hare- ketkri ve örgütlenmelerin çekirdekleri de olusmaya başlanuşür." Susurluk ka- zasının ardından ortaya çıkan devlet ıçı yasadışı örgütlenme tartışmalanyla gündeme gelen Gladio konusuna da yer verilen raporda. NATO ülkelennde- ki yapılanmalar aktanlırken Türkıye'ye ilişkin herhangi.bır değerlendırmenin yapılmaması dikkat çekti. Rapora şöy- le devam edıldr. "NATO bünyesinde başta Almanya ve İtaha olnıak üzere üye ülkelerde muhtemel bir iç kanşüdık ve işgal olaylan veva demokratik rejimin tehlikeye düşmesi karşısında düzenli bir- liklerin vanında halk içerisinde verel mü- cadele vapabilecek birtakım unsurlar oluşturulmuş, bu unsurlar. komünist tehlike karşısında çcşitii savunma me- kanizmalangeliştirerek bazıolav lara ka- nşmışlardır. 1990'lardan sonra NATO üyesi ülkelerde. bu tür eekirdek örgütle- rin vartığının açıklanması >e işlevinin kalmadığı gerekçesiv le lağvedilmeleri ile birlikte konu kamuovunun gündemine taşınmışOr." Raporda aynca şu görüş savunuldu: "Devletlerin terör örgütlerine karşı >ii- rüttüğü mücadele esnasında bazı kâsb aşan durumlann yaşanmasu güvenlik birimleri mensuplanndan banlannın kişiseltav nndan ka> naklanan yanhş uy- gulamalann devlet terörü olarak göste- lilmek istenmesi vesistematik u\ gulama olarak kamuovuna sunulma>a çalısılma- sı doğru ve haklı bir v-aklaşım olarak de- ğerlendirilemez. Dev let her ne ohırsa ol- sun görev lerini hukuki çerçevede sınır- lamak /orundadır. Sınuiann aşılması kabul edileme/." SIFIR NOKTASI / ORAL ÇALIŞLAR e-maıl: [email protected] BODRUM - Bayram tatili dün bitti. Bodrum, Bayram sonu sessizliğini yaşı- yor. Dönüş bileti bulamadığımız için iki gün daha buradayız. Bodrum'un kışın çok çekıci olduğunu bilirdim, ama bir ba- har sabahı, herkeslerin terk ettiği Bod- rum'un keyfı bir başka oluyor. Şehrin üzerinden biryük kalktı. Dükkân sahiplerı yeniden eski tempolanna dön- düler. Her şey yavaşladı. Kumrulann ve horozların sesleri daha yüksek çıkıyor. Bodrum kalesini dolaşan insanlann sayı- sı azaldı. Biz de sessizliği fırsat bilip sa- bah erkenden Bodrum Sualtı Arkeoloji Müzesi'ndeki Doğu Roma gemisinin ma- ketini görmeye gittik. Bodrum yarımadasının hemen karşı- sındaki Yassıada önlerinde 1360 yıl önce batan geminin kaptanı Papaz Georgios Naukleros Presbiteros'un günümüze ulaşan seyir defteri, müzeyi gezip gör- dükten sonra daha bir anlam kazanıyor. Gemi kaptanının erzakları tartmak ama- cıyla taşıdığı demir kantar, buluntular için- de en etkileyicisı. Kantarın topuzu yerine Kaptan Georgios Presbiteros kullanılan demirden yapılmış kadın başı, yüzyıllar öncesinden günümüze ulaşan bir ince zevki yansıtıyor. Mutfak kaplan, cam şişeler, amforalar sanki bir sanatçı elinden çıkmış gibi. REFAHYOL döneminde büyük tartış- malara neden olan, az kalsın yerinden sökülüp atılmak noktasına gelen batık, şimdilik kurtuldu. Yarın başka bir iktidar, propaganda amacıyla yeniden burayı ibadet yerine çevireceğim derse bunun bir garantisi yok. Ancak bu kezyaşanmış bir deney Bodrumluların önünde duru- yor. Sivil direniş örneği vererek, Refahlı Kültür Bakanı'nın münasebetsiz girişimi- ni önlediler. Zaten Osmanlı döneminde cami olarak kullanılan binaya dikkatlice bakınca bu- ranın kiliseden bozma olduğu anlaşılıyor. Minare de sonradan eklenmiş, kullanıl- madığı için yıkıma terk edilmiş. Minare- nin yeniden yapılmış halini, estetiğe me- raklı Bodrumlular pek beğenmediklerini söylediler. Mınarenin kalenin genel hava- sına uymadığı görüşündeler. Benim de minarenin her yanını saran ayyıldız amb- lemleri dikkatimi çekti. Herhalde Osman- lı döneminde minarenin şerefesi ayyıldız- larla kaplı değildi. Zaten Osmanlı'nın bay- rağıyla Cumhuriyetin bayrağı da otdukça farkh. Kaledeki her köşeye bir ayyıldız kon- ması, yıllarca bu kaleyi ellerinde tutan Ro- dos şövalyelerine karşı, bir gösteri ama- cı taşıyor gibi. Çünkü Rodos şövalyeleri- nin armalan kalenin her bir köşesinde du- ruyor. Sanıyorum, müze müdürü Oğuz Alpözen, "Burası artık Türkiye toprağı- dır" mesajını kuvvetli bir şekilde vermek istemiş ve kaleyi ayyıldızlarla süslemiş(!) ••• İki 68'li arkadaşımız Okşan ve Süha Pelitözü, yıllarönce büyükşehrin stresin- den kurtulmak amacıyla Bodrum'a yer- leşmişlerdi. 68'li ruhlan onlara burada da rahat vermemiş. İki radyo birden kurmuş- lar. Birisi tamamen yabancı müzik yayı- nı yapan "Eko-Radyo", diğeri TDrkçe mü- zik yayını yapan "Halikamas-Radyo". Anadolu'nun hemen her yanını bir ağ gi- bi saran yerel radyoların, merkezi radyo- lardan dahayüksek bir izleyiciye sahip ol- duğunu uzmanlardan dinlediğim zaman hiç şaşırmamıştım. Bodrum'da da aynı izlenimi edindim. Yerel haberlere, yörenin çevre sorunlan- na, kültürel ve siyasi etkinliklerine ağırlık veren bu iki radyo, Bodrum'un her köşe- sinde dinlenebiliyor. Eğlence yerleri, lo- kantalar, diskolar, oteller, moteller, pansi- yonlar, alış-veriş merkezleri, satış mağa- zalan duyurularını bu radyolara veriyorlar. Duyurular aynı zamanda haber değeri de taşıyor. Yöreye gelen yerii-yabancı turist, nerede ne var, bu ilanlar sayesinde de öğrenmiş oluyor. 14 yüzyıl önce gemisi Bodrum açıkla- rında batan Kaptan Georgıos'un seyir defteri, bu dünyadaki yaşamın neredey- se hiç değişmediğini kanıtlıyor: "Yolcutu- ğumuzu sa/ımen tamamlamak için Tan- n 'ya dua ediyorum. Bu kıyı şeridiçok tetı - likeli olduğundan, geceleri rotamız üze- rinde bulunan limanlarda demtrfeyerek gün boyu yelken açacağız... Gece sığın- mak için iyi bir liman olan Halikamas- sos'a (Bodrum) varmayı umuyorum. Myndos 'ayaklaşırken, yolu kısaltmakiçin adalar arasındaki dar geçitten geçmeye çalıştık... Fakat bu defa Tann bızim yartı- mızda olmadı ve rüzgâr sert bır şekilde batıdan eserek, Myndos yakınındaki Yas- sıada'yı (Lodo) dönmemize engel oldcj. Adanın batı uzantısındaki taşiğa doğru sürüklenereksığlığa çarptık ve 'ek bir d& - mir dahi atamadan, gemimiz 32 rretne dehnliğe gömüldü. Tanrı'ya şûkürler »/- sun ki hepimiz kurtulduk. YalnzPaul'utn bacağı kırıldı." Yüzyıllar sonra Bodrum lımannds g ö - miler, yeniden denize yelken açyoriar.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle