Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
4 MART 1998 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA
DIŞ HABERLER
Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi, Kofi Annan'ın sağladığı anlaşmayı onayladı
Saddam'a sert uyarı
Sığınakbomb
Sığınağın içine
girdikten sonra
patlayan bomba
10.000 "C'den yûksek
bir ısıda kimyasal ve
biyolojik silahlan
tahrip ediyor.
@ Lazer güdümlü
hedefine doğru yol
alıyor.
© F-117 Gizli Savaş
uçağı sığınak
bombasmı
fıriatryof.
ABD'nin son teknoloji harikası lazer ya da uydu
güdümlü füzelerin yeraltındaki depo ve
sığınaklara ulaşarak içindeki kimyasal ve
biyolojik silahlan tahrip etmeleri amaçlanıyor.
AFPgrafflt
Nükleer sığınak
bombası denenecek
ÜMİTOTAN
İZMİR- ABD'nin en son geliştırdıği tah-
np gücü yüksek, sığınak patlatmayı amaç-
ladığı ıkı nükJeer bomba denemesıni 11
martta Alaska'da yapmaya hazırlanması yö-
re halkı ve dünya çevre örgütlerini ayağa
kaldırdı. Alaska Toksik Abklara Karşı Ey-
lem BüüğL, ABD Başkanı Bill Clinton'a gön-
derdiğı mektupta yanmış uranyum içeren
B61 -11 serisi silah için yapılacak son dene-
meye izin vennemesıni ve ruhsat işleminı de
iptal etmesini istediler. lntenıet aracılığı>la
tüm dünyaya yapılan çağnda da nükleer de-
nemenin durdurulması için destek çağnsı
yapıldı.
ABD Hava Kuvvetlerınin, Alaska'dakı
Kızılderili kabilelerin yaşadığı Stuart Cre-
ek vadisinde tahrip gücü isteğe göre 300
tonla 300 kiloton TNT arasında değişebilen
iki nükleer bombanm deneme hazırlıklan-
nı tamamlamasına az bir
süre kala başta nükJeer kar-
şıtlan olmak üzere çeşitli
kuruluşlardenemeyi engel-
lemek için harekete geçtı-
ler.
Nükleer karşıtlan
1991'deki Körfez Sava-
şı'nda ABD'nin bazı he-
defleri istediği gibi vura-
mamasından doğan gerek-
sinim üzerine geliştirilen
ve serisinin son modeli
olan B61-11 sığınak bom-
basıyla ilgıli ocak ayında yayımlanan Çev-
resel Etki Değeriendirmesi Raporu'nun ye-
tersiz olduğunu belırterek Alaska"da yapıl-
ması planlanan testın adı geçen silahın yer
delicı nükleer bomba olarak kullanılmasına
yönelik alınacak sertıfika ıçın son deneme
olduğunu, bu denemenın yapılmaması ge-
rektiğinı, bunun için her yolun deneneceği-
ni açıkladılar.
Alaska Toksik Atıklara Karşı Eylem Bir-
liği, nükleer denemenın durdurulması için
ABD Başkanı Clınton'a yolladığı mektup-
ta, uranyum içeren bu bombalann son dere-
ce toksik ve tedavisi olmayan hastalıklara
yol açtığına dikkat çekilerek şu görüşlere
yer venldi: "Biz aşağıda imzası bulunan
yerli kabfleler. çevre. insan haklan ve banş
örgütleri. ABD Hava Kuvvetferi'nin 11
martta Alaska'da yapmayı karariaşnrdığı
B61-11 nükleer bomba testini protesto edi-
yoruz. Yanmış uranyumun (DU) B61-11 tes-
tinde ve tüm silahlarda kullanılmasına kar-
şıyız. Bu silahın testinin ve olası bir kullanım
izni almasının Nükleer Denemelerin Kap-
samlı Yasaklanması Anlaşması'ıun ve nük-
leer silahsızJanmaya ulaşmak için tüm ulus-
lararası çabalann özüne ve içeriğine karşı ol-
duğu kanaatindeyiz."
• ABD 11 martta
sığınak delici olarak
geliştirdiği B61-1 l'i
denemeye hazırlanıyor.
Nükleer karşıtlan,
yanmış uranyum
bulunan bombamn
denenmesinin
durdurulması için
Clinton'a başvurdu.
ABD Hava Kuvvetleri'nin hazırladığı
Çevresel Etki Değeriendirmesi (ÇED) rapo-
runda yanmış uranyuma ait yaklaşımlannın
bilimsel v e dürüst olmadığı belirtilen. Fizik-
çi Leonard Dietz'in rapora ilişkin eleştirile-
rinin de eklendiği mektupta daha sonra şöy-
ledenildi:
~Yapdması planlanan testbirçok ABDya-
sasına da av kındır. Hava Kuvvetfcri'ne yap-
nğımız başvurularda ÇED ile kaygılanmın
belirtip gerçek bir ÇED hazırlanmasını
önerdik,ancakbiryanstalamadık.Tüm can-
lılar için yaşamsal kaynaklar ve insan sağta-
ğı ve güvenliği risk alündavken Hava Kuv-
vetieri'nin güvenJikle ilgili garantilerini ka-
bul etmek mümkün değildir. Bu nedenle si-
ze yaavoruz. B61-11 silahına ruhsat verme
işlemini iptal etmeniz gerektiğine inanryo-
ruz, Sizden ABD Silahlı Kuvvetleri'nin baş-
komutanı olarak bu testi durdurma emri
vermenizi ve nükleer silah döngüsünü dur-
durmak için acil adım at-
manın beküyoruz."
Clinton'a gönderdikleri
mektubu ınternet aracılı-
ğıyla tüm dünyaya yayan
Alaska'daki çevreci örgüte
destek mesajlan gelmeye
başladı. Türkiye'den de
NUSED, Nükleer Karşıtı
Platform-lstanbul, Doğu
Akdenız Çevre Derneği
başta olmak üzere 30'uaş-
kın nükleer karşıtı gruptan
destek mesajlan geldiği
belırtildi.
Nükleer karşıtlan, son Irak knzinde
ABD'nin yaptığı nükleer silah kullanılma-
yacağına yönelik açıklamanın gerçekleri
yansıtmadığını. ABD medyasında yer alan
haberlerin aldatmacayı somut olarak ortaya
koyduğunu belırterek savlarını şöyle sür-
dürdüler:
"3 Şubat 1998 tarihli Irish Times gazete-
sinde Patrick J. Skjyan. 'ABD. Irak'a nükle-
er saldınv a izin veren siyasi karan aldı' baş-
hkb makalesinde. isimlerini gizli tuttuğu Be-
yaz Sarav ve Pentagon sözcülerinin açıkla-
malanna göre hükümetin tavsiyesine uyan
Başkan Clinton'ın Irak"a karşı taktik nük-
leersilah başlıklannın kullanılmasıolasılığı-
na izin veren çok gizli bir emri 1997'nin so-
nunda imzaladığınu bu gizli emirle Irak'a
karşı nükJeer bomba kullanma talimatı ver-
digini yazdı. Avnı vazıda B61-7 tipi nükleer
bombanm kullanılmasının söz konusu o)du-
ğu da yer aldı. Avnı seriden daha getişmiş
olan ve sığınak delici olarak düşünülen test
edilecek B61-11 bombasının da ileride
Irak'ta kuUanılabileceğini akla getiriyor.
ABD nükleer bomba denemelerinden vaz-
geçmeli \e kendini dünvanın tek hakimi gör-
me tutkusundan vazgeçmelidir."
Japonya'da intihar furyası
Dtş Haberler Servisi-Japonya'da küçük bir
şirketüı başkanı ile eşı, içıne düştükleri eko-
nomik darboğaz nedenıyle evlennın oturma
odasmda kendılerini asarak intihar ettiler.
Polis yetkilıleri, fotoğraf ve resım çerçe-
velen üreten küçük bir şirketin sahibı 54 ya-
şındaki Yasuo Nakacima ile eşı 50 yaşında-
İd Aldko'nun başkent Tokyo'dakı evlerinde
intihar ettıklerinı açıkladı. Japonya"da son
zamanlarda ekonomık güçlükler nedeniyle
zincirleme intihar olaylan gerçekleşiyor. Ja-
ponya'da geçen ay. üç ışadamı ile bir millet-
vekilı. otel odalannda kendilerini asarak in-
tihar etmişlerdi.
Çiftin ortaklaşa kaleme aldığı 11 sayfa-
lık mektupta. 10 personeli bulunan şirketin
içine düştüğü ekonomık darboğazdan söz
edilerek "Çahşanlanrıuzınrnaaşlannıödeye-
rnedik" denildi. Şirket çalışanlan bir süredir
maaşlannı gecıkmeli olarak aldıklannı be-
lirttıler.
Şirketin muhasebecilerinden AkikoTano-
şima. şirketin başkanı Nakacıma'nın, şirket
hesaplannı yakından denetledığini, ama sa-
nat eserlenne yönelik talebin düşmesine ne-
den olan ekonomık durgunluğun şirketin
mali sıkıntıya düşmesine yol açtığını söyle-
dı. Şirketin sanat sergileri için tablo çerçe-
velediğinı ya da çerçevelenmış tablo sattığı-
nı söyleyen Tanoşima "Çerçeve işi zor gün-
ler>aşıyor. Kötüekonomik koşullar nedeniy-
le resim sanşlan da vinaşladı. Bu da bizim işi-
mizi çok etkiledi" dedi.
Pazartesıyi salıya bağla>an gece intihar
ettıkleri tahmın edılen çıft, bir şirket çalışa-
nı tarafindan yan yana oturma odasının ta-
vanına asılı olarak bulundu. Ulusal Polis
Ajansı, 1996 yılında 23.400 kışinın ekono-
mik sıkınrılar nedeniyle intihar ettiğini açık-
ladı.
Araştırma şirketi Teikoko Databank'ın bir
yetkilisı, kredi bulamayan. satışlan düşen ve
aşın borçlanan şirketlerin battığını belirterek
"Ozellikle küçük ve orta ölçekli şirketler fı-
nansman kavnağı bulamadıklan için batma
noktasına geüyor" dedı.
Dış Haberler Servisi - Birleşmiş Mil-
letler (BM) Güvenlik Konseyi. BM Ge-
nel Sekreteri Kofi Annan ile Irak Baş-
bakan Bırinci Yardtmcısı Tank Aziz
arasında ımzalanarak Körfez"de olası
bir savaşı önleyen anlaşmayı onaylar-
ken Irak'ı. anlaşmayı ihlal ettiği taktir-
de "ensertsonuçtarla" karşılaşacağı yö-
nünde uyardı. Güvenlik Konseyi'nce
oybirliğiyle kabul edilen tasanda, ev-
velce öne sürüldüğü şekilde ABD'ye.
ıhlal halınde Irak'a karşı "otomatikola-
rak" askeri operasyona başvurma hak-
kı tanınmadı. "Uyan karanmn" ardın-
dan bir açıklama yapan Tank Aziz, BM
Genel Sekreteri Annan ile imzaladıkla-
n anlaşmaya uyacaklannı bir kez daha
yineledi.
lngiltere ve Japonya tarafindan ha-
zırlanan karartasansı 15 üyeli BM Gü-
venlik Konseyi'nde görüşüldükten son-
ra oybirliği ile onaylandı. Tasan, Annan
ile Aziz arasında 23 şubatta Bağdat'ta
imzalanan ve UNSCOM denetçilerine,
başkanlık saraylan da dahil istediklen
yerlerde sınırsız arama yapma hakkı ve-
ren anlaşmanın ihlal edılmesi durumun-
da "sert sonuçlarla" karşılaşacağı ko-
nusunda Irak'ı uyanyor. Ancak Was-
hington yönetiminin tüm karşı çıkma-
lanna karşın Çın, Fransa ve Rusya'nın
diretmelen sonucu ABD'ye, ihlal halin-
de Irak'a karşı "otomatikolarak" aske-
ri operasyona başvurma hakkı tanınma-
dı.
Irak 'uyancı' karan kabul etti
BM Güvenlik Konseyi'nin "uyan"
karan almasının ardından bir açıklama
yapan Tank Aziz, BM Genel Sekreteri
ile imzaladıklan anlaşmaya uyacaklan-
nı söyledi. Ancak Iraklılann çoğu kara-
nn "adil olmadığını" belirterek "BM
yerine daha çokbir ABDkaran" olarak
gördüklerinı ifade ettiler. Irak yönetimı
ise. BM ile imzalanan anlaşmanın "si-
lahsıztanma uzmanlannın kışkırtmala-
nna karşı güvence" oluşturduğunu dü-
şünüyor. Irak'ın Cenevre'deki BM Tem-
silcisi Barzan Tıkriti El Hayat gazete-
sine verdiği demeçte, Irak'taki Başkan-
lık saraylannı denetleyecek "özel grup"
içinde diplomatlann da bulunmasının
memnuniyet verici olduğunu söyledi.
Iraklı diplomat "Denetçiler arasında
diplomaüann bulunması, her türlü kış-
kırtma ve haksızlığa karşı, ciddi bir gü-
vence anlamına geliyor" dedi.
ABD Başkanı Bill Clınton, Irak'ı
• Kararda anlaşmayı
ihlal etmesi durumunda
Irak'ın "en sert
sonuçlarla" karşı karşıya
kalacağı belirtilirken
Bağdat anlaşmaya
uyacağını yineledi.
"BM kararlanna uv ması, aksi taktirde
ağır sonuclanna kaüanması gerektiği"
yolunda uyardı. Clinton, BM Güvenlik
Konseyi'nin, Irak ile ilgili karar tasan-
sını kabul etmesinin ardından yaptığı
açıklamada "BM Güvenlik Konsevi'nin
önceki gece ovbirliğiv le kabul ettiği ka-
rar, en açık mesajdır. Irak. uluslararası
silah uzmanlanna şüpheli görülen tesis-
lerde. nerede ve ne zaman ohırsa olsun
derhaL şartsız ve sınırsız denetim izni
vereceği taahhüdüne uymaİKhr" ıfade-
sini kullandı.
'Ikmci şans yok'
Annan, Irak'ın taahhütlerini yerine
getirmemesi halinde, diplomasiye ikin-
ci bir şans tanınmayacağı konusunda
Bağdat yönetimini uyardı. "Görevini,
hiçbirhükümetten taümatistemeden ve
almadan yerine getirdiğjni" söyleyen
Genel Sekreter, gınşiminın uluslarara-
sı banş ve güvenlığin kortinmasına kat-
kıda bulunduğuna dikkat çekti. Bağ-
dat'ta vanlan anlaşmanm kimse için bir
zafer ya da yenilgi oluşturmadığına de-
ğinen Genel Sekreter "Tek zaferi banş
kazanmışür" şeklinde konuştu.
Muhalefet yardım istedi
Sürgündekı Iraklı muhalif liderler-
den. Irak Ulusal Kongresi (CNI) lideri
Ahmed Çetebi, Irak lideri Saddam Hü-
seyin'i devirmek için ABD'den yardım
istedi. Çelebi, Kongre'nin bir alt komis-
yonunda önceki gün yaptığı konuşma-
da "Gizli bir Amerikan evlemi degiL
açık bir Amerikan desteği istemek için
buradavım" dedi.
•Top Saddam'da'
lngiltere Dışişleri Bakanı Robin Co-
ok, Irak'ta normal yaşam şartlanna ge-
ri dönülmesinin, yaptınmlann ve aske-
ri operasyon ıhtimalinin ortadan kalk-
masının, Saddam Hüseyin'e bağlı ol-
duğunu söyledi. Cook, Irak'ta kitle im-
ha silahlannın denetlenmesine izin ve-
ren BM Güvenlik Konseyi çözümünü
memnuniyetle karşıladıklannı belirtti
ve anlaşmanın tamamıyla uygulanma-
sı durumunda, Irak'a uygulanan yaptı-
nmlann kalkmasının gündeme gelebi-
leceğini kaydetti. Cook "ToparükSad-
dam'ın sahasında. Eğer halkmın hava-
nnı normale döndürmek istiyorsa, ver-
diği vaatlere uymak durumunda. Aksi
taktirde tamamen farklı sonuçlardoğa-
cakür" dedı. Fransa da Bağdat'a çok
kısa süre ıçınde üst düzey bir temsılci-
sini göndermeyi planlıyor. Dışişleri Ba-
kanlığı Genel Müdürü Bertrand Dufi)-
urce, Saddam'a Cumhurbaşkanı Jacqu-
es Chirac'ın mesajını ileterek "BM ka-
rarlanna uymasuu" isteyecek.
Belemy
de
kanlı
isyan
Brezüya'nın
Belem
kentindeki Sao
Jose cezaevinde
gerçekleşen
isyan en az üç
kişinin
ölümüv le sona
erdi Ülkenin
kuzeydoğusun-
daki Belem
kenti
cezaevinde
pazar günü 300
kadar
mahkum
dokuz kişiyi
rehinaldi.
Polis, güvenlik
güçlerinin
müdahalesiyle
28 saat süren
isvanın sona
erdirildiSni
açıkladı. İsyan
sırasında diğer
mahkumlar
tarafindan
çatıdan aülan
bir mahkum
şanseseri
kurtuldu.
Avustralyapolisine suç izni
Dış Haberler Servisi - Avustral-
ya'nın New South VVales eyaletinde
geçen pazartesi yürürlüğe giren ya-
sa, polise suç işleme yetkisi veriyor.
Sivil polis ve devletçe seçilecek si-
vıller. organıze suçla mücadelede,
uyuşturucu satışı ve kara para akla-
ma gibi yasadışı yöntemler kullana-
bilecekler.
Sıvıl toplum örgütlerinin yoğun
tepkilerine yol açan yasaya göre po-
lis işlediği suçlardan dolayı yargila-
namayacak. Organize suçlarla müca-
delede klasik yöntemlerle yetersiz
kaldıklannı ifade eden eyalet polis
yetkilileri, suçlulan ancak kendi kir-
li yöntemleriyle alt edebileceklerini
söylüyor.
Yasaya karşı kampanya yürüten Si-
vil Özgürlükler Konseyi sözcüsü
Tim Anderson ise polis örgütündeki
yozlaşmaya dikkat çekerek polisın
yetki smırlannın yeni çıkan yasada
muğlak ifadelerletanımlanmışolma-
sını tehlikeli olarak nitelendirdi.
Nitekim geçen mayıs ayında yapı-
lan resmi incelemede, ülkenin en bü-
yük yerel emniyet örgütü olan Yeni
Gallerpolisindekı yozlaşmanın siste-
matik olduğu ifade edilmişti. Geçen
yılın aralık ayında da on üç polisin
uyuşturucu satışı. hırsızhk ve suçlu-
larla işbirliği yaptığı ortaya çıkmıştı.
İstanbul'daki Hazar toplantısı Ruslan kızdırdı
MOSKOVA (Reuters) - tstanbul'da geçtiğimiz
hafta sonu düzenlenen Hazar petrolleri toplantılan-
na davet edılmemelen Ruslan kızdırdı.
Rusy a Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Gennady Ta-
rasov dün yaptığı açıklamada, toplantıya çağınlma-
malannm kendiîeri için sürpriz olduğunu belirterek
bu konudaki protestolarını resmi kanallarla Türkı-
ye'ye ilettıklerinı belirtti. Tarasov. Rusya'nın Hazar
Denizi'nde hakkı olduğunu savunarak "Hiç kimse
Rusya'nın Hazar Denizi'nde kıyılan olduğu ger-
çeğini değiştiremez" dedı.
Hafta sonunda Türkıye Dışişleri Bakanı Ismail
Cem'in başkanlığında toplanan Hazar bölgesinin 4
ülkesınm dışişleri bakan v e yardımcılan bölgeden çı-
kartılan petrolün Bakü - Ceyhan hattıyla Akdeniz'e
akıtılması konusunda görüş alışverişinde bulunmuş-
lardı.
Toplantıya katılan Azerbaycan ve Gürcistan Bakü
- Ceyhan hattına tam destek \erirken. Türkmenıstan
ve Kazakistan önce mali ve teknik sorunlann çözül-
mesı gerektiğini, ardından konuyu destekliyebile-
ceklerini belirtmişlerdı. Rusya ve tran doğrudan ta-
raf olmadıklan için toplantıya çağınlmamışlardı.
'Ekonomistler beürlesüT
Rusya Petrol ve Enerji Bakanı Sergei Kiriyenko,
Hazar Denizi petrol boru hatının nereden geçeceği-
ne, ekonomıstlerin karar vermesi gerektiğini söyle-
di. Kiriyenko. Tokyo'da basın mensuplannın. boru
hattının Azerbaycan'ın başkenti Bakü'den Rusya'nın
Novorossisk limanına uzanması görüşünü. Rus-
ya'nın desteklemeye devam edip etmeyeceği yolun-
dakı sorulanna karşılık. "Petrol bonı hattının yo-
lunu belirlemede, ekonomistler daha gerçekçi ola-
bilirler" dedı.
Azerbaycan Cumhurbaşkanı Haydar Aliyev, ge-
çen hafta Tokyo'da yaptığı açıklamada, Hazar petrol
boru hattının Bakü ile Cevhan arasına yapılacağını
söylemişti. ABD de Bakü-Ceyhan boru hattını des-
tek lıyor.
POLİTİKADA
SORUNLAR
ERGUN BALCI
Kosova'da Tehlike Çanlan
Bosna savaşının hareketli günlerinde herkesin en
büyük korkusu çatışmaların Kosova'ya sıçramasıy-
dı. Böyle bir olgu tüm Balkanlar'ı içine alacak büyük
bir yangını başlatabilirdi.
Bosna'daki çatışmalar gerçi Kosova'ya sıçrama-
dı, ama Kosova'da son haftalarda hızla tırmanan
olaylar, Balkanları tehlikeli bir patlamanın eşiğinege-
tirdi.
Kosova'da geçen hafta Sırp polisi ile çatışmalar-
da 16 Arnavut'un yaşamını yitirmesinin ardından
Priştine'de önceki gün 30 bin kişinin katıldığı göste-
riye polisin müdahale etmesi üzerine çatışma çıktı.
Çok sayıda gösterici yaralandı.
Kosova'daki bunalımın en büyük sorumlusu Yu-
goslavya Devlet Başkanı (eski Sırbistan Deviet Baş-
kanı) Slobodan Miloseviç'tir.
Komünist Yugoslavya döneminde Kosova, fede-
rasyon içinde "özerk bölge" statüsüne sahipti.
Sırbistan Devlet Başkanı Slobodan Miloseviç,
1989 yılında, % 9O'ı Arnavutlardan oluşan 2.2 mil-
yon nüfuslu bölgenin özerkliğini kaldırarak Kosova'yı
sıkı sıkıya Belgrad'a bağladı.
Bağladıktan sonra ne yaptı?
"Arnavutlar, Sırp azınlığı eziyor" sloganıyla Koso-
va'da nefes aldırmayan bir polis rejimi kurdu. The
New York Tımes gazetesinde geçen yıl çıkan bir yo-
rumda "Miloseviç Kosova'da Aparthaid'i (ırk ayın-
mı) andıran birpolitika uyguluyor" deniyordu.
Kosova'da ilk iş olarak olağanüstü durum ilan eden
Miloseviç, devlet işletmeleri, fabrika ve okullardan Ar-
navutyöneticileri uzaklaştırarakyerierine Sırplan ge^
tirdi. Okullarda Arnavutça dersini yasakladı. Ekono-
mik ve sosyal tüm ayncalıklar Sırp azınlığın tekeline
alındı. Miloseviç, aynca Bosna savaşından kaçan
binlerce Sırp göçmeni de Kosova'ya yerleştirdi.
• • •
Ekonomik yaşamın felç olduğu, işsizliğin rekor dür
zeye yükseldiği Kosova'da huzursuzluk hızla artıyorr
du.
Bu ortamda 1996 yılında Kosova Kurtuluş Ordu-
su ortaya çıktı. Sırp yönetimine karşı silahlı mücade-
leyi başlatan örgütün gerillalannın Arnavutluk, Iran Ve
Pakistan'da eğitim gördüğü bildiriliyor.
Arnavutluk'ta geçen yıl çıkan büyük kanşıklıkta,
bu ülkeden Kosova'ya binlerce silah sokulduğu be-
lirtilmişti.
Kosova'da tehlikeli bir eğilim ise, silahlı mücade-
le yanlısı Kosova Kurtuluş Ordusu'nun halk arasın-
da itiban artarken pasif direnişi savunan Arnavut li-
der Ibrahim Rugova'nın desteğini giderek yitirme-
si. Sırp baskısı altında bunalan Arnavutlar tek kurtu-
luş yolunu silahlı mücadelede görmeye başlıyoriar.
Sırbistan'dan aynlma yanlısı olan Kosova Kurtu-
luş Ordusu ikinci aşamada Arnavutluk'la bırieşme'k
istiyor.
Sırbistan, Kosova'da uyguladığı amansız baskı re-
jimini yumuşatmazsa bölge kanlı çatışmalara gebe
görünüyor.
•••
Yazımızın başında da belirttiğimiz gibi, Kosova'da
büyük bir kanşıklık Balkanlar için son derece tehli-
keli gelişmelere yol açabilir. Çatışmalar "domino te-
orisi" ömeği bölgedeki diğer ülkelere yayılabilir.
Kosova'nın komşusu 2 milyonluk Makedonya'da
nüfusun % 25'i Arnavut. Kosova'daki çatışmalara
Makedonyalı Arnavutlann da katılması ya da Koso-
va'dan Makedonya'ya büyük bir Arnavut göçü Ma-
kedonya'yı kanştınr.
Makedonya'nın kanşması ise bu ülkede her zaman
gözü olan Sırbistan, Yunanistan ve Bulgaristan'ın
duruma müdahale etmelerine yol açabilir. Arnavut-
luk'un da krizin dışında kalması beklenemez.
Türkiye'nin ise Arnavutluk'la askeri işbiriiği anlaş-
ması, Makedonya ile ise "Askeri Eğitim İşbirliği" an-
laşması bulunuyor. Bir noktadan sonra Türkiye de
bunalıma sürüklenebilir.
Kosova'daki olayları çok dikkatli izlemek gereki-
yor.
Supiye'den Türkiye'ye uyan
• ŞAM (AA) - Sunye Devlet Başkan Yardımcısı Abdül
Halim Haddam, Türk yetkililerin Israil ile işbirliğinin
ülke çıkarlanna yönelik tehlikelerini dikkate alması
gerektiğini ileri sürdü. Haddam, Suriye hükümetinin
yayın organı Teşrin gazetesinin haftalık yayımlanan
dergisınde yer alan demecinde Israıl ile Türkiye
arasındaki iyi ilışkilerin Türkiye'nin değıl, tsrail'in
çıkanna hizmet ettiğini iddia etti. Haddam, Türkiye'nin
laik düzenine de değinerek "Türkiye, rejimi dışında
Müslüman bir ülkedir. Çıkarlan Müslüman ve Arap
ülkelerine bağlıdır" diye konuştu. Haddam "Umanm,
Türk yetkililer Israil'in bu ülkeye ve bu ülke çıkarlanna
yönelik tehlikelerini kısa zamanda dikkate alır. Bu
sürenın çok uzun süreceğini sanmıyorum" ifadesini
kullandı.
Tetrol yolunu
ekonomistler belirlesm'
• TOKYO (AA) - Rusya Petrol ve Enerji Bakanı Sergei
Kiriyenko. Hazar Denizi petrol boru hatının nereden
geçeceğine ekonomıstlerin karar vermesi gerektiğini
söyledi. Kiriyenko, Tokyo'da basın mensuplannın, boru
hattının Azerbaycan'ın başkenti Bakü'den Rusya'nın
Novorossiısk limanına uzanması görüşünü, Rusya'nın
desteklemeye devam edip etmeyeceği yolundaki
sorulanna karşılık "Petrol boru hattının yolunu
belirlemede, ekonomistler daha gerçekçi olabilirler" dedi.
Japonya hükümet yetkilileriyle bölgesel enerji güvenlik
konulannı görüşmek üzere Tokyo'ya gelen Kiriyenko,
siyasi faktörlerin. Hazar petrollerinin dünya piyasalanna
nasıl ulaştınlacağı görüşmelerini gölgelediğini kaydetti.
İsrail Güney Lübnan'ı bombaladı
• NABATTYEH (AA) - İsrail savaş uçaklan, Güney
Lübnan'daki Hizbullah mevzilerini bombaladı. Görgü
tanıklan. iki İsrail uçağının. Akmata bölgesindeki
Hizbullah mevzilerine iki adet roket fırlattığını söylediler.
Hizbullah. daha önce yaptığı açıklamada, Sojoud'daki
İsrail karakoluna bir baskın düzenlediğinı bıldirmışti.
• YENİ DELHİ (AA) - Hindıstan'ın çeşıtli bölgelerinde
aralıklı olarak yapılan erken genel seçimlerin ilk
sonuclanna göre Milliyetçi Parti (Bharatiya Janata ı
Partisi) önde gidiyor. Hindistan Parlamentosu'ndaki '
toplam 545 sandalyenin 537'si için yapılan seçimlerde,
350 sandalyenin sahiplen belli oldu. Buna göre Milliyetçi
Parti ve müttefikleri 163. Kongre Partisi ile müttefikleri
113, Birleşik Cephe 55 ve bağımsızlar ile diğerleri 19 ,
sandalye kazandı. '