14 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
14 MART 1998 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER Yunanistan'a tepki • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Türkiye. iki ülke arasındakı soruniann çözülmesi için önerdiği banş paketıne Yunanistan"ın 24 saat içinde olumsuz yanıt vermesine tepki gösterdi. Yunan hükümetinin tutumu Ankara'da, "cıddiyetsizlik, iyi niyet eksikliği ve uzlaşmaziık rekoru" olarak değerlendirildi. HADEP'ten şikâyet • ANİKARA (Cumhuriyet Bürosu)-HADEP yöneticileri. aralannda genel başkan Murat Bozlak'ın da bulunduğu 7 parti yöneticisinin tutuklanmasına neden olan soruşturmayla ilgili olarak Avrupa Bırliği üyesi ülkelerin büyükelçileriyle görüşüyorlar. HADEP Ankara ll Başkanı Kemal Bülbül. Avrupa ülkelerinin demokratikleşme sürecinde sancılı dönemleri deneyimlenyle aşlığını belirterek, "Ülkemizde e\rensel hukukun tesis edilmesini istiyoruz. Uluslararası ölçekteki ilkelerde daha yapıcı olunması yönündeki talebimizi dile getiriyoruz ve HADEP açısından yaşanan hukukdışılığı anlatmaya çalışıyoruz" dedi. Piriştina'ya izinyok • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Yugoslavya. Kosova sorununu yennde ıncelemek üzere bölgeye gitmek isteyen DSP Izmir Milletvekili Ahmet Piriştina'ya vize vermedi. Türkiye. Yugoslavya nezdinde girişimde bulunarak Piriştina'nın diplomatik vize başvurusuna bir an önce olumlu yanıt \erilmesini istedi. 'Şerefsiz onbaşı' davası • KAYSERİ(AA)- 'Şerefsiz onbaşı' sözünden dolayı Kayseri'nın Talas ılçesinde askerlik yapan idnsÇiftçi'ye IOl milyon lira tazminat ödemeye mahkûm edilen DYP Genel Başkanı Tansu Çiller'in 'tehiri icra' talebi. Yargıtay 8. Dairesi'nce kabul edildi. Kaysen'de halen değişik mahkemelerde onbaşılann açtığı 6 dava de\am ediyor. Özerdem'in sorgusu sürüyor I İstanbul Haber Sen isi - Başbakan Mesut Yılmaz'a. Macaristan'ın başkenti Budapeşte de yumruklu saldında bulunan Veysel Özerdem'in Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü'ndeki sorgusu sürüyor. Terörle Mücadele Şubesi'nın "Irtica" biriminde tutulan Veysel Özerdem'in, DGM Savcısı Ali Yorulmaz tarafından gece boyunca ifadesi alındı. Özerdem'in. ifadesinde. Başbakan Mesut Yılmaz'a yumruklu saldınyı. patronu Ismail Koçkaya'mn talimatıyla gerçekleştirdigini söylediği bildirildi. Düşünceye özgüplük • İstanbul Haber Servisi - İHD istanbul Şubesi'nce 37 haftadır sürdürülen 'Düşünceye Özgürlük' kampanyası kapsamında toplanan 'Düşünceye özgürlük kartlan'm TBMM Başkanı Hikmet Çetin'e iletmek üzere bir grup banşsever Ankara'ya gidiyor. İHD İstanbul Şube Başkanı Avukat Ercan Kanardün düzenlediği basın toplantısında kampanya ve Ankara yürüyüşü hakkında bilgi verdi. Termik santral ihalesi • ANKARA (AA) - Afşin- Elbistan B Termik Santralı ihalesi sonuçlandı. Degerlendirme sonucu MHl-Babcock-Gama- Tekfen-Tokar konsorsiyumu birinci sırada yer aldı. Sıralamada birinci olan konsorsiyumun yaklaşık 3 ay sürecek oian görüşmelere çağnldığı bildirildi. Sayıştay denetçileri, Çiller'in şirketlerindeki defterlerle heşaplara el konulmasını istedi 'Servetteld aröş yasachşı'EVİN GÖKTAŞ A.NKARA - Sayıştay uzman denetçile- ri. Çiller ailesinin servetinde, 1991 ile 1996 yıllan arasında fahiş artışlann oldu- ğunu saptayarak. Özer L'çuran Çiller'e ait holding ve şirketlerdeki defterler ile ban- kalardaki hesaplanna "ivedilikle" el ko- nulmasını istediler. Ankara Cumhuriyet Savcısı Yücel tl- deniz'in, Mal Bildiriminde Bulunulması, Rüşvet ve Yolsuzluklarla Mücadele Yasa- sı'na aykın olarak 90 milyarhk servetin kaynağını açıklayamadığı için Özer Çil- ler hakkında açtıgı dava. devlet memuru olmayan kişi hakkında doğnıdan haksız servet edinme gerekçesiyle açılan ilk da- va özelliğini taşıyor. Hakkında 5 yıla kadar hapis cezası is- Önerge ANAP belge topluyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - ANAP. DYP Ğe- nel Başkanı Tansu Çiller hakkında. trilyonluk kuşku- lu serveti ile ilgili vermeyi planladığı Meclis soruştur- ma önergesini "belgeleri ta- mamlamadığı" gerekçesiy- le gelecek haftaya erteledi. Özer Lçuran Çiİler hakkın- da yaptığı suç duyurusu ile "haksız kazanç edinimi" suçlamasıyla da\a açılma- sını sağlayan DTP Kınkka- le II Başkanı Sadık A>ıın- dukluoğlu da ANAP yöne- ticileri ile görüşerek elinde- ki ek bilgi leri sundu. Avun- dukluoğlu, dava konusunda "vatandas," olarak hareket ettıgini belirterek u Ben bir vatandaşın neler yapabile- ceğini gösterdim" dedi. ANAP yönetimi, önerge- nın geciktinlmesini "bilgi belge toplama" olarak açık- larken. daha önce Çiller hakkında kurulan Malvarlı- ğı Soruşturma Komisyonu üyesi olan ANAP'lı Yusuf Namoğlu'nun, gelen belge- ler üzerinde çalıştığı bildi- rildi. tenen Özer Çiller'in hangi mahkemede yargılanacağı gelecek hafta belirlenecek. Savcının yürüttüğü soruşturma kapsa- mında Sayıştay uzman denetçileri CelaJ Aytav, Osman Zeki Mahmut Yazıcıoğlu ve Ozden Erdemir tarafından iki ayn bilir- kişi raporu düzenlendi. 90 mflyarlık mal 14 Ocak 1998 tanhli bılirkişi raporun- da, sanık Çiller'ın yaklaşık 90 miiyar li- rahk haksız mal edindıği bildirildi. Sanı- ğın avukatlannın itırazı üzenne aynı uz- manlar tarafından 6 Mart 1998 günü ha- zırlanan ikinci raporda da "İlgililer tara- fından servetin kaynağı olarak gösterilen miktarlar. malvarlığını açıklamak için ve- terli olmamaktadır" görüşüne \arıldı. Toplam 30 sayfalık ilk raporda. Tansu Çiller milletvekili seçilmeden önce Özer Çiller'e ait taşınır ve taşınmaz mallany- la, hak ve alacaklan ile borçlannın dökü- mü yapıldı. Raporda şu saptamalardabu- lunuldu: # Sanık olarak gösterdiğimiz Özer Çil- ler' in mal varlığı 1991 "deni 996 yılına ka- dar Meclis komisyonlannda kısmen belir- lenmiştir. Bu kısmen belirlemede dahi 1991 ile 1996 yıllan arasında mal artışlan hukuki ve mali açıdan değerlendirildiğinde. sanı- ğın malvarlığında usulüne uygun olmayan ve kaynaklan açıklanmayan fahış artışlar olduğu. bu fahiş artışlann kanuna, huku- ka ve genel ahlaka uygun olarak sağlana- mayacak kadar büyük fark gösterdiği apa- çık görülmektedir. # Özer Çiller'in. şirket hisselerinde ÇtZMEDEN YLKARI Tesvik alacak iller arasında İslamcı sermaye Yozgat'ı üs seçti SEYFİÇELİKKAYA YOZGAT-islamcıser- maycnin önde gelen kuru- luşlarından ve kapatılan RP'yeyakınlığı ile bılinen Yimpaş'tan sonra Yozgat. diğer Islamcı sermaye ku- ruîuşlarının da buluşma noktası oldu. Geçen hafta MÜSİAD üyesi Kaysenli işadamlanna ev sahıpliği yapan Yozgat'ta. bu kez Ekonomik ve Sosyal Araş- tırmalar Merkezi (ESAM) üyeleri bir araya geldi. Önümüzdeki günlerde de Fazilet Partisi millervekil- leri ve MKYK üyeleri Yozgat'ta toplanacak. 55. hükümetin, Yoz- gat'ı, OHAL bölgesinde- ki illere sağlanan ekono- mik teşviklerden yararla- nacak kentler arasına al- ması özellikle Islamcı ser- mayenin iştahını kabarttı. Yozgat'ta yatırımlar yapmak üzere sık sık top- lantılardüzenleyen İslam- cı sermayenin tanınmış isimleri ve kuruluşlarına Yimpaş Holding ev sahip- liği vapıyor. Öte yandan Sermaye Piyasası Kurulu (SPK). kurul kayıt yükümlülüğü- ne uyulmaksızın. 'daha sonra hisse senetleriyle de- ğiştirilmek üzere para top- lanması' nedeniyle. Yim- paş Yozgatspor AŞ'nin 11 yönetim kurulu üyesi hak- kında. cumhuriyet savcı- lığına suç duyurusunda bulunulmasını İcararlaştır- dı. Kurul, konuyla ilgili Yimpaş Holding'den alı- nan bilgilenn gerçeği yan- sırmaması nedeniyle, Hoi- ding yönetim kurulu üye- si Ali Lekesiz hakkında da suç duyurusunda buluna- cak. Şirket ayrıca. ortak yapılmak vaadiyle halktan toplanan paraların iadesi- ni temin için uyarılacak. CHP GENEL BAŞKANI BAYKAL 'Hükümet doğal ömrünü tamamladı' ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - CHP Genel Baş- kanı Deniz Baykal. özel ko şullarla oluşturulduğunu savunduğu hükümetin do- ğal ömrünü tamamladığını belirterek. "Eger bir hükü- met kendi tercihleri doğrul- tusunda uygulamayapmak olanağı bulamazsa ara re- jim geimiş demektir1 " dedi. Baykal, Cumhuriy«'e ara rejim tartışmalan ve si- yasi gelişmeleri değerlen- dirdi. Baykal, toplumun de- mokratik bir cumhuriyet çizgisinde siyaseti özledi- ğini, bunun da dıştan dayat- mayla olamayacagını vur- guladı. Sivil demokratikçö- zümün Türkiye'yi anayasal çizgi içinde yönetme olana- ğı oldugunu kaydeden Bay- kal, "Bunun önünü açmak lazım, seçime yönelik olu- şumlann önünü açmak la- zım" dedi. Baykal. şu gö- rüşleri dile getirdi: "Halkuı öziediği siyaset şekilleniyor. Biz de o siyasetiz zaten. Bo- gün, CHP'nin dışında tıiç- bir parti yükseldigini söyk- yemiyor. Türkiye'nin karşı karşrta bulunduğu proMe- matiğin çözümü i/Jenimi ve- ren bir konumumuz \ar." Bazı insanlann bir nokta- dan sonra bando ve mızıka çahnmasıyla herkesin aya- ğa kalkacağını ve bir ara re- jimin çıkacağını sandığını anlatan Baykal, "Böyie şej olmaz. Eğer bir hükümet kendi fercih doğrultusunda uygulama yapmak inıkânı bulamaz hak gelirse. iste- mediği şeyleri yapmak m- runda kalır hale donüşürise ara rejim gelmiş demektir'' dedi. Baykal, Cumhurbaş- kanı Süfcyman Demirei'in sıkıntının t'arkında olduğu- nu ve hedefler koymaya ça- lıştığını kaydetti. gizledikleri fahiş mal edinmeler yanında. kamuoyu önünde gizlemeye çalıştıklan. ancak gerçekte apaçık ve gizlenemeyen mal edinmelerinin değerleri ve kanunsuz işlemleri üzerinde de durmak gerekmek- tedir. Bunlardan Kuşadası Çamtepe mev- kiinde alınan 90.553 metrekarelik arazi en çarpıcı örneği teşkil etmektedir. # Özer Çiller'in servetlerinde meyda- na geldiğini saptadığımız artışlann eşi es- ki Başbakan Tansu Çiller'in servetlenn- deki artışla izahı mümkün değildir. Çün- kü, TBMM komisyonlanna ibraz olunan belgelerden de anlaşılmaktadır ki ailede malvarlığı prensibi geçerlidir. Tansu Çil- ler'in beyanları ve tüm belgeler bunu açıkça göstermektedir. # Özer Çiller'in eşiyle beraber yüzde 99.7'sine yanı aşağı yukan tamamına sa- hip olduğu holding ve şir- ketlerdeki malvarlıklan in- celendiğinde. durumun hem \ahim hem de ülke- mizin içinde bulunduğu si- yasal gerginliğin nedenle- rini ortaya çıkaracak ölçü- de ülke için hukuk devleti açısmdan önemli olduğu ortaya çıkacaktır. # Delillerin karartılma- sından ve kaçınlmasından endişe ettiğimizden. sanık olarak gösterdiğimiz Özer Çiller'e ait yukanda belirt- tiğimiz holding \ e anonim şirketlerdeki defterlerine ve bankalardaki hesaplan- na ıvedilikle el konulması, belgelerle sabit olan duru- mun açıklığa kavuşturul- ması için genel kapsamlı vergi incelemeleri ile araş- tırmalann yaptınlması ve belirttiğimiz hususlarda 3628 sayıiı yasa kapsamın- da gerekli cezai kovuştur- manın yapılarak sanığın tecziyesinin sağlanması gerekir. 9 Gerek dosya içinde mevcut mal bildirimine ilışkin bilgiler, gerekse es- ki klasörlerde büyük hisse- lerinin Tansu Çiller ve Özer Çiller'e ait olduğu şirketlere ilişkin bilgiler, malvarlığındaki büyük ar- tışı açıklayacak nitejikte değildir. Bu nedenle Özer Çiller'in, 3628 sayıiı yasa- nın Î3. fnaddesinde tanım- lanan haksız mal edinme fiilini işlediği görüş ve kanaatine vanlmıştır. FP ve DYP'den ılımlı mesajlar 6 Sayısal ve siyasal destek veririz' lirterek destek isteğini sa- vunan Mustafa Baş şunla- rı söyledi: "Ancak yalnız bırakıldık. Buna rağmen bugün FP Gnıbu olarak demokrasiyi savunmak için her türlü destege han- nz, tktidar cephesinde bir boşluk doğarsa sayısal \e shasal destek veririz." DYP Grup Başkameki- lı Turhan Güven, 7-8 ay- dan berı Türkiye'de bazı tehlikelerden sözedilerek yenı hükümet arayışlanna girildiğmı söyledi. Hükü- metin olumlu bir ıcraatı olmadığını savunan Gü- \ en "Bu siyasi tıkanıklıgın Meclis'teki çözüm >olu da alınacak erken seçim ka- randır. En kötü nizam ni- zamsızlıktan iyidir. Bu ne- denle Meclis dışından ya da teknokratlar hüküme- ti gibi bir çözüm arayışına girilmemelidir. Biz üstü- müze düşen göre>i ya- panz."dedi. (Cumhuri- yet Bürosu)-Ara rejim tar- tışmalan FP ve DYP'nin hükümete yönelik muha- lefetinin yumuşamasına neden oldu. FP'liler. böy- le bir tehdit karşısında hü- kümete destek vaadinde bulundular. Milli Güvenlik Kuru- lu'nun(MGK)27Mart'ta yapılacak olan toplantısı iktidann yanı sıra muha- lefet partileri tarafından da merakla bekleniyor. FP milletvekili Mustafa Baş. "Demek ki sorun sadece biz değiliz. Darbe âşığı, ara rejim se> dalısı olanlar var. Bu hastalık sık sık nükse- diyor" dedi. REFAHYOL ıktidarının sonunu hazır- layan 28 Şubat kararlan- nın ardından dönemın başbakanı Necmettin Er- bakan'ın bütün siyasi par- ti liderlerini zivaret ettiği- nı \e 'demokrasinin teh- dit altında oldugunu' be- IRMIKIAYDIN ENGİN Hayır. öyle demokrasinin bir uzlaşma rejimi olduğundan, özgürlükler temelinde tarafla- nn birbirlerinin varlığını ve ül- ke sorunları üstünde etkin ola- bilme hakkını tanıma düzeni- dir.. filan gibisinden bilinen doğruları yinelemeyeceğiz. Askerliğin doğası uzlaşma- yı reddeder. Savaşta bir ko- mutanın, karşı ordunun birka- nadı ile "uzlaşıp" düşmanın merkezine saldırmak gibi he- sapları olamaz. Zaten böylesi bir ilişkide (savaşmak için kar- şı karşıya geçmiş iki ordu ara- sında) uzlaşma aramak da saçmalık. Ama sivil yaşamda, sivilliği olmazsa olmaz koşul sayan demokrasilerde uzlaşma ka- çınılmaz, hatta zorunludur. Ama kimle, neyle ve hangi temelde uzlaşma? Uzlaşmayı bu içeriğinden ve bu sorularda anlatımını bulan temellerden soyutlarsak, tar- tışma ister istemez anlamsız- Uzlaşma - (sakm) Uzlaşma laşır. Örneğin rüşvetçi savcı ile uyuşturucu kaçakçısı da sıkı bir pazarlıktan sonra uzlaşabi- lirler: - Sen bana şu kadar yüz bin dolarlık bir çıkma yap, ben de senin dosyanı sumenin en al- tına koyanm. - Olur mu savcı bey abim? Bakarsın senin tayinin çıkar; yerine gelen başka bir savcı abim sumenin en altındakini çıkanp en üste koyuverir... Di mi abicim? - O zaman sen çıkmayı bir milyon dolara yükselt, ben de senin hakkında takipsizlik ka- rarı verdirteyim... Böylece uzlaşırlar. Bu kirli bir uzlaşmadır. • • • 12 Eylül diktatörü, demok- rasi katili emekli general, "si- vil" elbiselerini çekip eline handiyse "cop" boyunda bir puro alıp defile izlemeye gider. Akşam olunca, anayasasında "demokratik hukuk devleti" yazan Türkiye Cumhuriye- ti'nin devlet başkanlığı köş- künde konuk edilir. Ev sahibi, bir zamanlar şapkasını eline verip Zincirbozan'da zorunlu ikamete tabi tuttuğu, seçilmiş cumhurbaşkanıdır. Demokra- tik bir cumhuriyetin devlet başkanı, seçilmiş parlamen- toyu silah zoruyla dağıtan ve ülkeyi bir kan gölüne dönüş- türen bir faşizm sabıkalısını konuk eder. Bu da bir uzlaşmadır. Kirli bir uzlaşma. • • • Iktidara gelirken "Susur- luk'u çözmezsem bu başba- kanlık bana haram olsun" di- yecek kadar iddialıdır. Zor be- la da olsa önüne bilgiler ak- maya başlar. Raporlar rapor- ları izler. Saklanan gerçekler ay8n beyan olmaya başlar. "Şa/(-ra/("çıların. Azerbay- can'da darbe tezgâhlayanla- rın ipliği pazara çıkmaya baş- lar. Polis örgütündeki, Jl- TEKi'deki suça bulaşmışlığın kanıtları ortalığa saçılır. Aylar. haftalar geçer, üç beş özel tim tetikçisi bile sadece birkaç haftalık Metris'te konuk edildikten sonra serbest bıra- kılır ve ellerini kollarını sallaya- rak aramızda dolanmaya baş- lar. Suçun kaynağına, suçlula- rın elebaşılarına giden yola adım bile atılmaz. Bu da bir uzlaşmadır. Kirli bir uzlaşma. • • • Sonra ülkede birden "tür- ban bunalımı" patlak verir. Türban bunalımı bir "uzlaş- maziık"a donüşür. Koca koca sıyasiler, medyanın ağır top- ları, askerlerle "siviller" arasın- da türban uzlaşmazlığı çıktı- ğını saptayıp döktürmeye başlarlar. Askere kızanlar, sivilleri ger- ginliği azaltmak için uzlaşma arayan basiretli politikacılar gi- bi yutturma telaşına düşerler. Sivillerin beceriksizliğineöfke- lenenler. askerin "emir demiri keser" mantığından medet u- mar hale gelirler. Aslında siviller, partilerinin yönetiminde de oy tabanında datemsilcileri olan "türbancı- lar"\ ürkütmemek, partiden oy kaçmasını önlemekten öte he- sap yapmamaktadırlar. Asker- lerse emirin, demirin yanı sıra demokrasiyi de kestiğini pek önemsemez gibidirler. Sonunda ortaya yürekler acısı bir tablo çıkar: Böyle uz- laşmalarda da böyle uzlaş- mazlıklarda da sadece de- mokrasi yaralanmakta, de- mokrasi kanamaktadır. POIİTİKA GUNLUGU HİKMET ÇETİNKAYA Tehlike... Başbakan Yardımcısı Bülent Ecevit'e askerle- rin verdiği 'Irtica Brifingi' siyasi çevrelerde konu- şulurken, aynı brifingin Başbakan Mesut Yılmaz'a da verildiği öğrenildi... Dün sabah Sabah gazetesinin birinci sayfasın- da Ecevit'in Fethullahçılarla ilgili açıklamalarını okudum. Ecevit, Fethullahçıları öve öve bitiremi- yordu... Ecevit gibi düşünen çok sayıda gazeteci. yazar. bilim insanı, işadamı ve sanayicinin olduğu birger- çek... CHP lideri Deniz Baykal ı arayıp sordum: "Ankara 'da neler oluyor?" Yanıt: "ANASOL-D hükümeti ömrünü tüketmiştir. Sa- yın Ecevit, kimi tarikat şeyhlerine ödün veriyor, devlet protokolüne alıyor. Geçen yıl Necmettin Erbakan tarikat şeyhlerine iftar yemeği verince ortalık ayağa kalkmıştı. Geçen yıl da gündemde irtica vardı, bu yıl da. Değişen bir şey yok..." Acaba Fethullahçılann amacı ne? Devleti ele geçirmek!.. Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin 'ciddikurumla- r/'nca hazırlanan raporlarda Fethullahçılann 'stra- teji ve hedefleri' şöyle gösteriliyor: "Fethullahçılar, örgütlenme ve faaliyetleriyle 'devlet içinde devlet' özelliğigöstermekte ve özel- likle cemaatin okullan milli eğitime altematifbiran- layışla yönetilmektedir. Bu okullarda görevyapa- cak idareci dahil bütün personel cemaat tarafın- dan tayin edilmekte ve maaşları kendi kıstaslan- na göre belirlenmektedir. Sadece eğitim konu- sundaki asıl amacı açıklanmaya çalışılan böyle bir cemaatin 350 trilyon lira civanndaki yurtdışı eği- tim yatınmlannın Türkiye Cumhuriyeti'ne ne geti- rip ne götürdüğünün sorgulanması ve kaynağın nereden geldiği hususu üzerine fevkalade ciddi- yetle gidilmesi ve bu şahsın arkasında devlet var- mış imajının kesinlikle yok edilmesi için gerekli tedbirlerin ıvedilikle alınmasında fayda mütalaa edilmektedir." • • • Fethullahçılarla ilgili bilgiler ve belgeler sanırız hem Başbakan Mesut Yılmaz'a hem de yardım- cısı Bülent Ecevit'e verilmiştir. Tüm bu gelişmele- ri de CHP lideri Deniz Baykal bilmekte, bu neden- le siyasi parti liderlerini uyancı konuşmalar yap- maktadır... Fethullahçılar Mustafa Kemal Atatürk ve ar- kadaşlannın kurduğu laik demokratik düzene şu adı takmışlardır: "Kefere düzeni..." Şimdi Fethullahçılar ile ilgili hazırlanan rapordan bazı önemli bölümleri aktaralım: 1 - Fethullahçılar herhangi bir islam ülkesiyle ve kuruluşuyla köklü ilişki kurmamakta, daha ziyade Ingiliz-Amerikan ilgi alanı veya etkinliğindeki böl- gelerde köklü ilişki ve bağ kurmaya ihtiyaç duy- makta, ABD'de dahi eğitim birimleri açmasına kar- şın Orta Avrupa ve Almanya'da pasif kalmaktadır. Fethullahçılar iran'a karşı kesin tavır alırken, Batı yanlısı Suudi Arabistan'a karşı tarafsız kalmaya ça- lışmaktadırlar. 2 - Fethullahçılar, Silahlı Kuvvetler'e sızma gtrr- şimlerini planlı programlı, sinsi veyanıltmacı birbi- çimde sürdürmekte, çalışmalarının önünde engel olarak Türk Silahlı Kuvvetleri'ni görmektedir. Bu bakımdan her fırsatta orduyu ele geçirmek ama- cıyla sızma girişimlerine sessiz ve derinden devam etmektedir. Fethullahçı grubu Nurcu tarikatı, Silah- lı Kuvvetler içerisinde yapılanabilmek ve ileride et- kinliğe kavuşabilmek amacıyla yeni projeler üret- meye başlamıştır. Bu çerçevede; askeri okullarda okuyan öğrenciler öncelikli hedef olarak belirlen- miş, kültür düzeyi yüksek cemaat mensubu ve türban takmayan bayanların askeri öğrencilerle tanışmaları ve evlenmelerinin sağlanabilmesi için gerekli vasatı oluşturacak bir yapılanmaya gidil- miştir. 3 - Anılan kesim tarafından, bu yöntem ile 5 ile 7 yıl arası bir sürede Silahlı Kuvvetler içerisinde ce- maat olarak söz sahibi bir konuma gelebilecekle- ri şeklinde değerlendirmeler yapılmaktadır. 4 - Fethullahçılar, polis kolejlerine öğrenci sok- mak, öğretim üyelerini özel olarak seçtirmek ve ce- maate bağlı polislerin daha öğrencilik yıllarından itibaren beyinlerini yıkamak suretiyle emniyet teş- kilatında oldukça etkin hale gelmişlerdir. Gülen'in emniyet teşkilatına olan bu ilgisinin arkasında, po- Iisi asker karşısında bir güç dengesi oluşturmak amacıyla kullanmayı öngören bir planın olduğu açıkça ortaya çıkmaktadır. 5 - Bugün birinci öncelikli tehdit olarak algıla- nan siyasal Islama karşı Fethullahçıları bir umut ışı- ğı olarak görenler, kısa bir zaman sonra bu yanıl- gının ağır faturasını ödemek mecburiyetinde ka- lacaklardır. Çünkü devlet içinde kadrolarını ta- mamlamış. aldığı çeşitli tedbirleıie toplum içinde kabul görmüş, cumhuriyetten yana gözüken, Ata- türk ve ilkelerini sözde benimseyen. ancak Islami giyime aykınlığı nedeniyle kravat takmayan bu ki- şi, gerçekte demokratik ve laik Türkiye'nin gele- ceği açısından büyük bir tehlike olarak göz önün- de bulunmaktadır. • • • Fethullahçılann tek amacı vardır: "Laik demokratik Cumhuriyeti yıkıp ABD ve In- giltere desteğinde şeriat devleti kurmak..." Ne yazık ki ne Mesut Yılmaz ne Bülent Ecevit ne de Hüsamettin Cindoruk bu gerçeği görmek- tedirler... Uzlaşma ödülleriyle siyasi destek arayan Fethul- lahçılar: amaçlanna, 'medya ve siyasi parti lider- /er/'nin hoşgörüsüyle adım adım yaklaşıyorlar... Sahı Abdullah Çatlı ve Haluk Kırcı 1989 yılın- da Nurcu cemaatine girip Fethullahçı olmamışlar mıydı? E. Posta: Hikmet.Cetinkaya uı raksnet.com Faks numaramız: 0212/513 90 98 ODP'li kadınlar suç duyurusunda bulundu İstanbul Haber Servisi- Diyarbakır Demokrasi Plat- formu Kadın Komisyonu'nca 8 Mart Dünya Kadınlar Günü nedeniyle düzenlenen sergi>e katılmak üzere Dı- yarbakır'a giden ancak bölgeye girmelerine izin venl- meyen ÖDP üyesi kadınlar. Olağanüstü Hal Bölge \a- lisi, Diyarbakır Valisi. göre\ li jandarma ve güvenlık güç- leri hakkında İstanbul Cumhuriyet Savcılıgf na suç du- yurusunda bulundular. ÖDP'li kadınlar Türk Ceza Ka- nunu'nun 240. maddesi gereğince. yetkılılerin görevle- rini kötüy e kullandıklannı belirterek seyahat haklannm engellendiğini \urguladılar.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle