Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
11 MART 1998 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA
KULTUR 13
ALLECRO EVİN İLYASOĞLU
Kadın besteci de var mı?Sık sorulan bir sorudur: Hiç ka-
dın besteci yok mu bu müzik ta-
rihinde? Geçen gün yine Boğazı-
çi Üniversitesi'ndeki sınıfımda
bir öğrencım sordu ve böyle bır
derleme yapmama yol açtı. Üste-
lik tam da kadınlar gününün kut-
landığı haftaya denk diiştü.
Ünlü orkestra şefı sır Thomas
Beecham'ın bir zamanlaru
Kadm
besteci yokrur. olmamıştır ve ol-
mayacakür" şeklındeki kesın söz-
leri kadın sanatçıları bır haylı öf-
kelendirmiştı. tlhan Mimaroğ-
lu'nun Miizik Tarihi (Yarlık Ya-
yıniarı 1995. s. 223-226) isimli
kıtabından öğrendiğimize göre
MÖ 2500 yılından günümüze de-
ğin 72 ülkenin 6200 kadın beste-
cısini kapsayan bir Kadın Beste-
ciler Ansiklopedisi bulunmakta-
dır. Bunlann 4000"den çoğu 20.
yüzyıl bestecisi imiş.
Teresa Dybvig adında bir araş-
tırmacı da büyük bir kadın beste-
ciler antolojisi hazırlıyordu. Tür-
kiye'ye geldiğinde ben de arşi-
vimdeki bilgileri aktarmıştım. Sa-
nınm bugünlerde o çalışma da
gün yüzüne çıkmıştır. Müzik ta-
rihine uzanırsak gerçekten de pek
kadın adına rastlayamayız. He-
men akla gelen ilk üç isim. yine
büyük erkek bestecilerle bağlan-
tılıdır. Clara Wieck Schumann
(1819-1896), romantik dönemın
büyük ismi Robert Schumann'ın
eşidir. piyanist olarak ün yapmış.
kocasının yapıtlannı tanıtmıştır.
Piyano konçertosu. şarkılar ve o-
da müziği yapıtlan bestelemiştir.
Fanny Mendelssohn Hensel
(1805-1847). bir başka romantik
bestecinin. Feüx Mendelssohn'un
kız kardeşidir. Liedleri ve piyano
parçalan vardır. Alma Schindler-
Mahler (1879-1964) ıse post ro-
mantik akımın büyük ısmi Gusta\
Mahler ile evlenmeden önce pek
çok şarkı bestelemış. Besteciliği
eşi tarafından önce engellenmış
sonra desteklenmiş. Viyana bom-
balandığında yiten yapıtlannın dı-
şında 15-20 şarkısı kalmış bugü-
ne. Çağ başında Fransa"dan ve ln-
giltere'den kadın bestecıler görü-
yoruz.
^ Fransız Altılan'nınkadınüye-
sı Germaine Tailleferre (1892-
1983) piyano ve arp yapıtlanyla
tanmmıştır. Lili Boulanger<1887-
1979) çağ başındaki Fransız izle-
• MÖ 2500 yılından günümüze değin 72 ülkenin 6200 kadın bestecisini kapsayan bir Kadın
Besteciler Ansiklopedisi bulunmaktadır. Bunlann 4000'den çoğu 20. yüzyıl bestecisi imiş.
Geleneksel Türk müziğinde pek çok kadm bestecimiz olduğu bir gerçek. Turan Taşan'ın Pan
Yayıncılık'tan çıkacak Kadın Bestecilerimiz kitabında 17. yüzyıldan bu yana 160 besteci yer alıyor.
Çağdaş müziğimiz de kadın imzalar yönünden oldukça zengin.
1) Nihan Athğ. Perihan Önder-Ridder, Meliha DoğuduyaL 2) Qara Wieck Schumann 3)Laurie Anderson 4) Leyla Saz.
nımcılerinin doğrultusunda sen-
fonik şiirler ve sahne müzikleri
vazmıştır. Güzelim flüt konçerti-
nosuyla tanıdıâimız Fransız Ceci-
le Chaminade'in (1857-1944)
"Amazonlar' başlıklı korolu or-
kestra yapıtı, bırçok şarkısı \e sa-
lon müzıği türünde. kolay dinle-
nen piyano parçalan var. Hemen
aynı yıllarda yaşayan Ingiliz bes-
teci Dame Ethel Smyth (1858-
1944) çağdaş Ingıliz operasının
öncülerı arasında sayılıyor. Çok
disıplinli bır aileden gelip kadın
özgürlüğünü savunan Smyth "in
'Missa'sı da bugünkü koral lngi-
liz müziğının öncüsü.
Eluabeth Lutyens (J906-
1983). 12-ton yöntemini ilkkuT-
lanan Ingıliz bestecisidir. Film ve
sahne müziklerıyle ünlüdür. Is-
koçyalı besteci Thea Musgrave
(1928-) önceleri 12- tondan yola
çıkmış. giderek daha gösterişli bir
yazı tekniğı bulmuş, 'Ariadne'nin
Sesi", 'Londra' gibi ünlü operalar
yazmıştır.
Amerikalı kadınlara gelince,
ülkesinın folklorunu araştıran
Ruth Cravvford (Seeger) (1901-
1953) üçyüzün üstünde yapıta sa-
hip. PaulineOliveros (1932). aynı
zamanda eylemci bir kadın örgü-
tü üyesi olup. teyp müziği ile
akustik ortamı birleştirmiş. Ellen
Taafe Zwilich (1939-) klasik
formlara yeni bir dil getirmeye ça-
lışmış. Daha genç kuşaktan La-
urie Anderson (1947-) klasik ve
pop müzik daüanyla, synthesizer
etkisini'de'kulianarak tiyatro ve
görsel sanatlan birleştiren öncü
yapıtlar üretmekte ve geniş bir
kitlenin ilgisini çekmekte.
Çağdaş kadın besteciler arasın-
da bir de Sofia Gubaidulina'ya
(1931 -) değinebiliriz. Hemen her
ortam içın yazdığı bir dolu yapıtı
ÇD'lere kaydedilen bestecinin
'Rubayat' başlıklı kantatı kendı
kültürüyle Batı'nın ılginç bir bi-
reşim örneği.
Geleneksel Türk
müziğinde kadınlar
Geleneksel Türk müziğinde
pek çok kadın bestecimiz olduğu
bir gerçek. Turan Taşan'ın çok
yakında Pan Yayıncılık'tan çıka-
cak 'Kadın Bestecilerimiz' kita-
bında 17. yüzyıldan bu yana 160
kadın besteci yer alıyor. Aralann-
daki en ünlülerini ünlenmiş bir
yapıtlanyla analım: Reftar Kalfa
(1700 ö. j Nigâr peşrevı: Dilhayat
Kalfa (1710-1780) Evcara peş're-
vi ve saz semaisi; Leyla Saz
(1850-1936) "Seni Sevda Çiçe-
ğim-"; Faize Ergin (1892-1954)
u
KızSen GeldinÇerkesten_"; Ne-
veser Kökdeş (1900-1962) "Ba-
har Pembe Beyaz Olur.."; Nihal
Erkutun (1906-1989) "Maziyi
Nasıl Taşlara Çizmişse Denizten.",
Mebnıke Çağla (1912-) "Aşk Ba-
ğımız Vıran Olmuş.."; Semahat
Ozdenses (1913) "Akşam Oldu
Hüzünlendim Ben Yine"; Vecihe
Danal(1912-1970) "GülYüzün
SoMukça Ömrümden Siler Her
NeşeyT; Mehveş Hanım (?)
"Kaçsam Bırakıp..."; Melahat
Pars (1919-) "Ben Gamlı Hazan
Sense Bahar": Müzehher Güyer
(1923) "Bahanm. İlk Aşkınü";
Nevzat Akay (1915-1969) "Doy-
madım Sana Ağlanm Ah Ede-
rekJ1
; Nezahat Sovsev (1915-).
Radife Erten (1922-1988) ve Me-
diha Şen (1941) gibi lstanbul şar-
kılanyla ünlü kadın besteciler sa-
dece birkaç örnek. Bu örneklerin
çoğu müziklerini Yapı Kredi'nin
bu yıl bastığı 'Hanım Bestecileri-
miz'başlıklı CD'lerdebulabüirsi-
niz.
Çağdaş Türk müziğinde
kadınlar
Çağdas, müziğimiz de kadın
imzalar yönünden oldukça zen-
gin. Çoksesli müziğin özellikle
yeni kuşaklannda birçok ad saya-
biliyoruz. Ancak bir geçiş döne-
mi bestecisi olarak önce Nazife
Güran'ı (1921-1993) anmamız
gerekir. Y'umuşak ezgileriyle bes-
teledıği piyano parçalan ve şan
yapıtlan var. Son günlerde Vedat
Kosal'ın hazıriadığı bir ÇD"de pi-
yano parçalan yer alıyor.
Deniz Ülben (1962) New Y-
ork'ta yaşayan akustik düzenler-
!e tek sesliliğe boyut getiren. son
zamanlarda film ve sahne müzik-
leriyle ünlenen bir besteci. Sıdıka
Özdil'in(1960-) orkestra için
Kybele ve Global Mass'ı. piyano
ve keman konçertolan var. Çalış-
malannı tngiltere'de sürdürüyor.
Yapıtlan çağdaş yöntemler içinde
öykü taşıyan bir teatrikal anlatım
içeriyor. Perihan Önder-Ridder
(1960) halen Almanya'da yaşıyor.
'Oda Konçertosu' yapıtları ara-
sında bir dönüm noktası. Meliha
Doğuduyal (1959-) bütün dünya
müziklerini ve bilinen tüm tek-
nikleri kendi potasında eritiyor.
En son senfonik yapıtı "Anadolu
Suiti". Halen Hollanda'da yaşıyor.
Nihan Athğ (1960-) çağdaş ve'ev-
rensel boyutlar çerçevesinde çalı-
şan bir besteci. 'Karşılama' ve
'Yankılar'başlıklı senfonik yapıt-
ları var. İpek Mine Alnnel (1966)
kendi özleriyle uyum sağlayan
tüm tekniklerden yararlanıyor.
Orkestra için 'Prehıd'ü ve 'Arp ve
Orkestra İçin Müzik' başlıklı ya-
pıtı var.
Herhalde Thomas Beecham'ı
yanıltmaya uğraşıyoruz bu tür
araştırmalaryaparak! Tüm beste-
ciler bellı dönemlerde belli akım-
laretkisinde. belli kültür birikim-
lerini sergileyerek birtakım ürûn-
ler koyuyor ortaya. Kadın beste-
cilerin ayncalıklan diğer meslek
dallanndakilere koşut olsa gerek.
Çağdaş düzeyi aşan piyanistimiz
AHMETSAY
ANKARA - L'luslarara-
sı planda bir başanmız, ta-
bii ki hemen öne çıkıp gün-
demin ilk maddesine otu-
ruyor. Geçen hafta böyle
bir kıvanç daha yaşadık:
1971 doğumlu piyanisti-
miz Toros Can, Fransa'nın
Orleans kentınde yapılan
"3. l luslararası V irminci
Yüz>ıl Piyano Y'anşma-
sı"nda birincilik ödülünü
aldı. Dokuz gün süren bu
maratonun sonuçlarına
ilişkin bazı ayrıntıları yı-
neleyelim: Toros Can, bi-
rincilik ödülünü Japon pi-
yanist Ami Fujiwara'yla
paylaştı ve aynca Fransa
Vakfı ile YvonneLefeburc
Vakfı'nın özel ödüllerinc
layık görüldü. Dikkatiniz-
den kaçmasın, asıl önemlı
nokta. yarışmanın "20.
yüzyıl müziği''ni, yanı
"çağdaş müziği " kapsa-
masıdır. Bunun anlamı
açıktır: Bizim sevgili To-
ros. Orleans'ta kazandığı
birincilikle "çağdaş uygar-
lık düzeyi ni aş-
mış. ."tır.
Sihirii değnek
Acaba bir rastlantı mı?
Ankara Devlet Konserva-
ruvan'nda aynı sınıfta ye-
tişen şu öğrencilere bir ba-
kınız: Muhiddin, Yeşim,
Fazıl. Çağatay. Emre, Şö-
len, Orhan, tbrahim, Oz-
gür ve Toros™ Sanki onla-
ra göksel bir buyruk gel-
miş ve şunlar söylenmişti:
"Bakın çocuklar, şimdi sı-
ra sizin; hadi koşun, başa-
nlannızla çağdaş düzeyi
aşın!"
Fire yok. Hepsi de buy-
ruğu yerine getirdıler: pi-
yanist. kemancı. viyolon-
selci. arpçı. orkestra şefi ve
besteci olarak dünyayı şa-
şırttılar. Eğer Toros. "20.
yüzyıl müziği" yarışma-
sında birinciliği kazanma-
saydı, ben de buna şaşar-
dım.
Toros'un müzik seriive-
nini özetleyen dosyanın
daha ilk sayfasında gözle-
rim kamaştı: Ödüller. dere-
TJL oı
oros Can, Fransa'nın Orleans
kentinde yapılan '3.Uluslararası
Yirminci Yüzyıl Piyano Yarışmasf nda
birincilik ödülü aldı. Toros'u keşfeden,
konservatuvara sokan ve müzik
dünyasına armağan eden llhan Baran'dır.
celer. burslar. konser ve
yanşma başanlan. radyo-
T\' program kayıtlan. egi-
tim gördüğü ünlü okullar
ve hocalar, konser sundu-
ğu önemli müzik merkez-
leri gibi göstergeler. piya-
nistimizin yükselişinı ser-
giliyor. Bütün bunlar say-
makla bitecek gibi değil.
Toros. iğneyle kuyu kaz-
mış. Bu gerçeği bir de ho-
calarına sorun, iğney le
kim kuyu kazıyor1
? Tedd
Joselson, Peter Katin, Ed-
win Roxburg, Joaquin Ac-
hucarro gibi ünlü pıyanıst-
lerin y er aldığı "öğretmen-
ler" listesınin içinde aradı-
gım adı buJdum: İlhan Ba-
ran. Toros'u "keşfeden",
konservatuvara sokan \e
müzik dünyasına armağan
eden îlhan Baran'dır. As-
lında. Ankara Konsenatu-
\an'ndaki bu başanlı "sı-
nıPın uluslararası düzeye
yükselmesini ve onu aşma-
sını sağlayanlann başında
llhan Baran vardır. Elinde-
ki sihirii degnekle bu ço-
cuklara dokunmuş. sadece
Paris Konservatuvan'nı
değil, Paris'i onlann ayagı-
na getirmiştir.
Toros'un önümüzdeki
haftalan kapsayan progra-
mına bakıyorum, Radio-
France'da bir röportaj ve
31 Mart'ta bir Paris konse-
ri göriilüyor. Haziranın ilk
haftasında Japonya turne-
si yapacak. Fransa ve Al-
manya turneleri için orga-
nizatörler çalışmaya başla-
mış. CD yapma fırsatını
ıse piyanistimiz "Lige-
ti'nin tüm etütleri" ya da
" John Cage yapıtian" ola-
rak değerlendırmeyi düşü-
nüyor. Ne güzel, yepyeni
bir soluk, yeni bir atılım!
Peki. bu başanlar önün-
de Türkiye ne yapabilir?
İlk elde akla şunlar geliyor:
Piyanistimizin Orleans ya-
nşması finalindeyorumla-
dığı konçertoyu Devlet
Senfoni Orkestlanmız, To-
ros Can'ın solistliğinde
seslendirebilir. Bu olanak-
la Türkiye'ye gelecek olan
piyanistimize bir "Türkiye
turnesi" hazırlanarak en az
yedı kentimizde çağdaş
müziğin başlıca yapıtlan-
nm tanıtılması ve bu çerçe-
vede l smanbaş, E. Oğuz
Fırat, I. Baran ve genç bes-
tecilerimizin yorumlanma-
sı gerçekleşebilir. Konser-
vatu\arlanmızda Toros'un
programlayacağı "çağdaş
müzik atölyeleri" açılabi-
lir. Lütfen efendim. 21.
yüzyıla girerken 20. yüz-
yıl yaratılarından kaçın-
mayalım artık...
CSO yönetiminde
degişim
Ankara. lstanbul. lzmir
ve Adana'daki Devlet Sen-
foni Orkestraları'nda ge-
çen hafta orkestra üyeleri
yeni yöneticilerini belirle-
di.Cumhurbaşkanlığı Sen-
foni'de yönetim kuruluna
seçılen sanatçılar. iş bölü-
mü yaptı ve orkestra mü-
dürlüğüne Nedim Tannku-
lu. müdür yardımcılığına
İrfani Özdemir getirildi.
Yönetim kurulunda yer
alan öteki değerli sanatçı-
lar ise şu adlardan oluşu-
yor: Ersun Palakgöz, Ser-
dar Lebiebicioğlu ve Sum-
ru Güner. ÇSO'nun yeni
yönetim kuruluna başan-
lar diliyoruz.
Genç sanatçılarve
oda müdğiÖNDERKÜTAHYALI
tZMİR-Gözlerinı yumup parçasını ses-
lendirmeye başlayan Florin lonescu Galati
için keman, doğal bir anlatım aracıdır: çok
rahat çalıyor. Biliyor ki ne yaparsa yapsın.
babasının ya da ilk keman ögretmeninın
jönettığı orkestra kendisine uyacaktır. Evet
İZDSO. baba- oğul Galati "leri bir kez daha
konuk etti. Florin. C.Saint-Saens'ın op. 28
"GirişveRondoKapris'mi. P.Sarasate'nın
op. 20 1 "Çingene HavalarTnı ve Mon-
ti'nin Çardaş'ını çaldı lonescu Galati ise
dinletiyi G. Rossini'nın "Sevil Berberi"
uvertürüyle başlattı ve N. Rimski-Korsa-
kof un op. 35 "Şehrazat Senfonik Süifiy-
!e bitirdi.
Kemanın getirdıği Fransız işi incelikle-
rin ve Çingene müziğine özgü
hafifliğin ardmdan Şehra-
zad'la başka bir havaya girdik.
Doğunun renkleri ve besteci-
nin orkestradan istediği etkiler
ustalıkla yansıtıldı. Başke-
mancı SemaKulak ı kutlanm.
V'iyolonsel. flüt. klamet ve
korno sololan ile renkliydi.
Orkestramız, Şehrazad'ı
güzel çalabilmek için prova-
larda epey ter dökmüş olma-
lıydı; ama yeni yönetim kuru-
lunun seçimi gibi çetin bir işin
de üstesinden geldi. Seçilen
üyeler. aldıklan oy sırasıyla:
Kerim Gürerk, Numan Pek-
demir, Şükrii Elbi, Hakkı Öztürk ve Cemil
Günçer'di. Şımdikı yönetim kurulundan sa-
dece Sayın Pekdemir seçildi. Orkestralan-
mızheryıl seçim yapar: ancak lZDSO'nun
yeni yönetimini Kanada gezisi gibi kap-
samlı bir göre\ bekliyor. Sanatçılarımıza
başanlar dilerim.
Milli Kütüphane Vakfı'nca Elhamra'nın
yanında yapılmakta olan yeni bina temel
aşamasından öteye geçememiş. böylece İZ-
DOB'nin etkinlikleri iyice kısıtlanmıştır.
On beş yıl içinde lzmir'e bir opera binası
kazandınlamamasının en acı sonuçların-
dan biri de budur.
Kurum her şeye karşın Sabancı Kültür
Sarayf nda hizmet vermeye çalışmaktadır.
Son etkinlik Puccini Akşamı'ydı. Dinleti-
de. orkestrayı Ercan Yenalyönetti. Solocu-
lar. Nurgün Eriş, Ayşe Tek Yenal (soprano),
Selami Eriş (tenor) ve Cengiz Sayın'dı (ba-
rrton); koroyu Caner Ruhselman çahştır-
mıştı. Sanatçılar LaBoheme.Madame But-
terfh, Tosca ve Turandotoperalanndan bö-
lümler sundular.
Dinletinin geliri, DEÜ'nün açmayı ka-
vJenç
Yetenekler
Devlet
Konservatuvan
Oda Müziği
konseri
mevsimin
önemli sanat
olaylanndan
biridir.
rarlaştırdığı Temel Eğitim Okulu'na veril-
di. Solocularsevgıylealkışlandı.Koroiyiy-
dı. Sık sık eleştirdiğim orkestra bile değiş-
miş. güzel niteliklerkazanmıştı. Dinleti, tz-
mir'ın büyüklerine gönderilmiş sitem dolu
birselamgibıydi.
"Genç Yetenekler Devlet Konservatuva-
n Oda Müziği Konseri", DEÜ Devlet Kon-
servatuvan'nın 1996'dabaşjattığıbiretkin-
liktir. Bu yıl Türk-Amerikan Derneği'nin
üçüncüsü yapıldı. Kahlan toplulukJarla çal-
dıklan yapıtlar şöyle:
AÜ Devlet Konservatuvan Murat Sü-
mer'in sınıfı: L. Van Beetboven: Yaylı çal-
gılar Dörtlüsü, op. 18 no. 4
DEÜ Devlet Konservatuvan Tüner Ga-
Hp'in sınıfı: F. Schubert: d. 487 piyanolu
dörtlö, Tolga Alpaj-
'm sınıfı: N. Rimski-
Korsakof: Piyano ve üfleme
çalgılar için beşli
Bilkent Üniversitesi Müzik
ve Sahne Sanatçılan Fakülte-
sı Ali Irfan'ın sınıfı: A. Dro-
rak: op.44 serenat
HÜ Devtet Konservatuvan
Erden Bflgen'in sınıfı: Fanfar
Topluluğu'ndan sekiz kısa
parça.
Gençlerin büyük bir özen
ve coşkuyla çaldığı dinleti.
mevsimin önemli sanat olay-
lanndan biridir. İlk fırsatta
kapsamı genişletilmişti.
"Konservatu\arlarhaftası"na
dönüştürülmelidir. Böyle
olunca gördüğüm bazı kusurlan belirterek
çalışmalara katkıda bulunmak istiyorum.
AÜ topluluğu, Beethoven dörtlüsünün
birinci bölümünü çok hızlı çaldı. Bu yüz-
den gençler cümleleri belirtmede güçlük
çektiler. DEÜ'nün dinletiye iki toplulukla
katılması ise kocaman bir soru imiydi. Se-
çilen yapıtlar bestecilik yönünden zayıftı.
Öte yandan dinletinin ikinci yansında oda
müziği kavramındanepey uzaklaşıldı. Şöy-
leki:
Oda müziği, eğlençe müziği ile senfonik
müziğin dışında kalan derinlikli ve ciddi
bir tür olarak tanımlanır. Bilkent'ın on ki-
şılik üfleme çalgılar topluluğu bir oda or-
kestrasıydı. Serenat ise eğlence müziği tür-
leri arasındaydı. Akşamın en başanlı top-
luluğu olan fanfar ise görünûşte oda müzi-
ği topluluğu olmakla birlikte günümüzün
hafıf müzik parçalannı çaldı. "ftmbePan-
ter" bunlann içinde en fazla ilgi çeken par-
çaydı. Nitekim fanfar çalarken birden hava
değişti. Gençler tıpkı Pepe Romero'da yap-
tıklan gibi yeniden ürpertici ıslıklanna baş-
ladılar.
Ismaîl Acar'dan Mehmetçik
yararına sergi
• Kültür Servisi - İsmail Acar. 18. kişisel sergisini
Mehmetçik \ akfı yaranna düzenliyor. 12 Mart
perşembe akşamı Çırağan Q Gaz Club'da açılacak olan
sergı bir hafta süreyle izlenebilecek. Şehit. gazi,
mağdur olan asker yakınlarına yardım amaçlı sergiden
elde edilecek gelirin bir bölümü yine mağdur asker
çocuklannın eğitim gıderlennin karşılanmasina
yönelik olacak.
Almanya'da Atatünk fotograf
sergisi açıldı
• Kültür Servisi - Almanya'nm Köln kentinde
Atatürkçü Düşünce Derneği Merkezi'nde "Yaşıyorsun"
isimli Atatürk fotograf sergisinin dördüncüsü açıldı.
TRT Haber Dairesi tarafından açılan sergi 2 hafta
boyunca açık kalacak.
Rupert Murdoch'tan geri adım
• Kültür Servisi - Geçen hafta içinde Ingiliz edebiyal
dünyasınj ayağa kaldıran "HarperÇollins Yayınevi
olayı". yayıne\inin patronu Rupert Murdochun geri
adım atmasıyla sonuçlandı. Olayiar. Rupert
Murdochun Çin'dekı yatırımlan nedenı>le Çin'e
eleştırel yaklaşan bırkıtabın basımını engellemek
ıstemesi üzerine çıkmıştı. HarperGollins'm üst düzey
editörleri. Hong-Kong'un eski valısı Ghris Patten'm
"Doğu \e Batı" adlı kıtabının ya>ımlanması ıçın
yazarla anla$mışlar. Murdoch'un basimını engellemek
ıstemesi üzerine de istıfa tehdidinde bulunmuşlardı.
Tepkiler üzerine Murdoch'un Çhris Patten'dan özür
dilediği ve kitabın basımının durdurulmasını kompanse
etmek amacıyla bınlerce sterlın ödediği bildirildi.
Olayla ilgili yasal işleme gidilmezken. yayınevindeki
huzursuzluğun sürdüğü söyleni\or.
İDSO'da bu hafta
• Kültür Servisi -
lstanbul Devlet Senfoni
Orkestrası(lDSO)bu
hafta cuma ve cumartesi
günü Mozart'ın 'Keman
Konçertosu No. 1KV
207". Şostokoviç'in
" Senfoni No. 7
Leningrad" isimli
yapıtlannı seslendiriyor.
lstanbul De\ let Senfoni
Orkestrası'nı Vladimir
Altschuler yönetiyor Bu
haftanın solisti ise tsmail Aşan (keman). Konserler
cuma günü saat 19.00'da. cumartesi günü ise saat
11.00'de dinlenebilir.
Ömer Seyfettin Hikâye
Yarışması sonuçlandı
• Kültür Servisi - Emınönü Belediyesi. Eminönü
Hizmet Vakfı \e Türk Edebıyat Nakfı'nın işbirliği ile
düzenlenen 1998 yılı Ömer Seyfettin Hikâ\e
Yanşması'nda binncilıge Git Dağlardan Kar Getir
isimli yapıtıyla Nursel Saygınar layık görüldü.
tkincilik ödülünü Piri Paşa'nın Sırlan isimli yapıtıyla
Ahmet Kabaklı. üçüncülük ödülünü ise Sarı isimli
hikâyesiyle Ümit Altun aldı. Seçiciler kurulu ödülüne
ise Hatice Özçelebı. Kadir Süphandağı. Alı Karagöz ve
Sevinç Kuşoğlu: özendirme ödülüne ise Güler Akşen
layık görüldü.
CRR'de Arşın Mal Alan
• Kültür Servisi - Ü. Hacıbeyov'un Arşın Mal Alan
müzikal komedisi cumarteü günü saat 20.00'de CRR'de
sahnelenecek. Fahrettin Kerımo\ 'un şeflığini. Hüseyin
Atakişiye\ 'in yönetmenliğinı: ışık. dekor ve kostümünü
Arif Abdülrahmanov'un. koreografisıni Sonya
Arslan'm yaptığı "Arşın Mal Alan' operetınde başrolleri
Bülent Külekçi. Şöhret Inanç. Aytaç Yüksel. Esra
Tütüncüoğlu \e Ke\ork Tavityan paylaşıyor. İlk kez
1913 yılında sahnelenen Arşın Mal Alan. Ingılızce,
Almanca, Çince, Arapça. Farsça. Lehçe gibi dillerde
Pans. Londra. \e\v Sbrk. Berlin. Varsova. Tahran,
lstanbul. Kahire. Pekın. Sof>a. Budapeşte ve eski
Sovyetler Birliği'nin birçok kentinde sahnelendi. Aynca
193"1
yılında Holh^vood'da filme alınmıştı.
Tuvaldeki doğa sevgisi
• Kültür Servisi - Resım
çizgisinı doğa ve ölü doğa
konulan üzennde
temellendıren Ekmel
Totrakan. ilk kişisel sergisini
Türkiye tş Bankası Kizılay
Sanat Galerisi'nde açtı. Sergi
24 Mart'a dek izlenebilecek.
\apıılan Türk Deniz Subayı
Ressamlan kataloğunda da
bulıınan Ekmel Totrakan.
banşa giden şollardan birinın
de sanatı ve sanatçıyı
sevmekten. desteklemekten
geçtiğine inanıyor. Prof. Dr. Adnan Turani. Totrakan'ın
resme gönül vermiş asker ressamlar geleneğını çağdaş
bir yorumla sürdürdüğünü belirterek yapıtlannı şöyle
değerlendınyor; "Bir metrekare\e yaklaşan kimi
tu\allerinde kompozısyon öfeleri ve bunlan bırbinne
bağlama çözümleri. onu geçmişin bilimsel perspektif
kurallannm dışında olanaklar aramaya götürmüş kı bu
husus Ekmel amiralin çağdaş resımlerin dilınin
bilincine de vardığını gösterir"
BUGUN
• tDSO'da saat 20.00'de P. İ. Çaykovski'nin 'Kuğu
Gölü'adlı yapıtı izlenebilir. (251 10 23)
• BORUSAN KLîLTÜR \E SANAT
MERKEZİ'nde saat 12.30'da 'Almanya'da Dansın
Tarihi" başlıklı video eösterisi izlenebilir.
(252 45 91)
• ÇEKÜL ÇEMIE SEMtNERLERİkapsammda,
saat 16.00'da Yılmaz Balcı nııı katıldığı Biyolojik
Çeşitlilik' başlıklı seminer izlenebilir.
• BAR\KA'da saat 19.00'da Necmettin
Külahçının katıldığı 'Bir Düştür Fırat ve ÇevTesi'
başlıklı dia gösterisi izlenebilir. (292 30 11)