24 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
23 ŞUBAT 1998 PA2ARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER Emekli Deniz Binbaşı, araştırmacı Erol Bilbilik, 'Eşref Bitlis ölüm listesinin başındaydı' dedi 'Kaza değil suikast'tstanbul Haber Servisi - Şüp- helı bir uçak kazası sonucu şehit olan eski Jandarma Genel Komu- taıu Orgeneral Eşref KtJis'in ölüm nedeninin, aşın buzlanma ve pı- lotaj hatası değil, suikast olduğu savunularak "AntiemperyaHst ey- lemci. tam bağımsızlıkçı ve Ke- tnalist bir orgeneral olan Bitlis'in öMürülmesi Türkiye'nin bütünlü- ğüne ve bağunsıztağma yönelik bir harekettir" denildi. Kendisini taşıyan askeri bir uça- ğın 17 Şubat 1993'te Ankara'da dûşmesi sonucu şehit olan Bitlis anısına Işçi Partısi Kadıköy tlçe örgütü'nce düzenlenen "Emper- yatizmin Uluslararası Gizli Ope- rasyonlan" konulu panel Cadde- bostan Kültür Merkezı 'nde yapıl- dı. Bitlis'in oğlu Dr. Tank Biflis, olayı aydınlatmanın devletin gö- revi olduğunu belirterek "Eğer A şkeri bir uçağın 17 Şubat 1993'te Ankara'da düşmesi sonucu şehit olan Orgeneral Eşref Bitlis anısına Işçi Partisi Kadıköy Ilçe Örgütü'nce düzenlenen panelde, ölüm nedeninin resmi makamlarca açıklandığı gibi kaza değil, suikast olduğu savunuldu. bir ülkenin Jandarma Genel Ko- mutanı öldürülmorsa bu dunım hem o ülkenin bağımsı/lığı, gii- \enliği açısından hem de o ülkeyi yönetenlerin gelecekleri açısından önemli bir konudur. Her konuda çok duyarü olan Silahb Kuvvet- İer'in bu konudaki duyarsızhğuu anlayamjyoruırT dedı. Babasının öldürülmesinin her partıyı ve her yurttaşı ilgilendırmesı gerektiği- ni, sorunun Türkiye'nın güven- lık sorunu oldugunu savunan Bit- lis, resmı makamlann konuya il- gisizliğinden yakındı "Eşref Bitlis SuikastT adlı kı- tabın vazan. gazeteci Adnan Ak- ûrat da kazadan hemen sonra dö- nerrun Genelkurmay Başkanı Do- ğan Güreş'ın. olavın nedeninin buzlanma ve pılotaj hatası oldu- gunu söylemesmin kendısını şüp- helendırdığını kaydettı. Akfırat. Bıtlıs'ı taşıyan asken uçağın. ek- sı 60 derece soğukta bile uçacak şekılde üretildığiru behrterek. şun- lan söyledi: "TBMM Araştırma Komisyo- nu tarafindan haznianan faili meç- hul cinayetlerile ilgili rapor ve Su- surluk raponınun yanı sıra önce- kj hükümetin Başbakanı N'ecmet- tın Erbakan >« Adalet Bakanı Şe\ - ket Kazan da olayın kaza degil ci- nayet olduğuna inandıklannı or- taya koydular. Türkiye'yi yöne- tenler Doğan Güreş'in açıklama- sına inanmıyor ve buna rağmen ka- zanın yeterince üzerine gjdilmi- yor." Emekli Denız Binbaşı, araştır- macı Erol Bilbilik ise Bitlıs'm sı- radan bir orgeneral değil antıem- peryalıst eylemci ve ABD'nin Or- tadoğu planlannı bozan bir asker olduğu ıçın öldürüldüğünü öne sürdü. Bilbilik. Bitlis'in ABD'nin bağımsız Kürt devletı planmı boz- duğunu ve Kemalist bir asker ol- dugunu anımsatarak "Bu neden- le Bitlis, ölüm listesinin başınday- dı. ABD bu tür eylemlere 'örtülü e> lemler' adını veriyor. Dünyanın tek süper gücü olan ABD, artık bu tür örtülü e> lenılcri fazla gizleme gereği du\mu>or ve planlannı bozacak kimseler isterrüyor" dedi 27 Mayıs thtılalı'nın Mılli Bır- lık Komıtesi üyesı ve İP Merkez Komıtesı üyesı Suphi Karaman da Türkıye'nın tam anlamıyla bir çürümüşlük sürecı yaşadığını söy- ledi. Bitlis'in ölümünden ABD em- peryalızmmı sorumlu tutan ve Bit- lıs'ın mükemmel komutan ol- dugunu vurgulayan Karaman. "Eş- ref Bitlis, ülke çıkarlannı her şeyin üzerinde tuttuğu kjin devrin Cum- hurbaşkanı Turgut Özal ile ters düştü. Özal da bunun üzerine Bit- lis'i. üstlerine rapor etmiş ve dunımu ABD'ye bikürmiştT dıye konuştu. OkmeydanVnda barvegazinoavı Okmeydanı'nda bar ve içkili eğlence yerlerinin kapanması için bir süreden beri gösteri yapan semt saJdnleri önceki akşam sokak sokak gezerek birçok gece kulübünü tahrip ettiler. Şark Kahv esi önünde toplanan yaklaşık 200 kişilik grup, bölgelerindeki içkili eğlence verierinin faaliyederinin sona erdirilmesi için eylem yaptı. "Bariar, gazinolar kapatılsin**. "Birahaneler kapaülsın" yazılı dö\i/Jeri taşıyan grup, tüm sokaklan gezip içkili yerlerin camlannı taş ve sopalarla lardı. Emniyet amüieri ile göstericiler arasında gergin anlann yaşandığı eylem, grubun basın açıklamasının ardından sona erdi. (Fotoğraf: ÖZKAN GÜVEN) AYDINLANMA EMRE KONGAR Enflasyon Canavarı Ben birtoplumbilım öğnencisi olarak 'Biz Türkler..." dıye başlayan cümlelerı ve bu tür genellemeleri pek sevmem. Her şeyden once, "Biz Türkler" de bü- tün otekı toplumlar gibı birörnek kışıler- den oluşan bırtoplum değılız. Zaten tarihte de günümüzde de "birör- nek kişilerden oluşan" bir toplum yoktur. Her ınsan grubunda görülen "kadınlar veerkekier", "çocuklarveyaşhlar", "akıl- lılar ve aptallar" gibi doğal farklılıklara ek olarak "yönetenler ve yönetilenler" bö- lünmesi ile meslekfarklılaşmalan, birtop- lum içinde yaşayan kişileri zaten bırbir- lerinden ayınr. Üstelik teknolojik ve ideolojik gelişme- ler, çagdaş toplumlan birbirinden iyice farkhlaşmış kışılere, gruplara ve sıntflara bölmüştür. Bu "bölünme" kötü bir şey de değil- dir. Tam tersine, hertoplum kendisini oluş- turan farklı kişileri, gruplan ve sınrflan, or- tak bir hukuksal ve sıyasal kımlık çerçe- vesinde, yanı vatandaşlık kavramı etra- fında birleştirdiği zaman, "fonksiyonel bütünlük" sağlanmış olur ve toplum, bu farklılaşmanın getırdiği ışbölümü ile da- ha ılenlere doğru gelışmesıne ve değış- mesine devam eder. Ama yine de bazı toplumların yöneti- cilerinin özellikleri ya da halkın büyuk bir kesiminin sahip otduğu bir nitelik, o top- lumlann genel kimlikleri gibi algılanabilır. • • • Şimdi sevmediğim bir cümle kuraca- ğım ve dıyeceğım ki, "Biz Türkler cana- var yaratmayı, beslemeyi, büyütmeyi ve sonra da ondan korkmayı çok se- vryoruz". Sanki bizim toplumumuz bir "canavar- lar" toplumu haline geldi son yıllarda. Önceleri kansını baltayla doğrayan "Ka- sımpaşa canavan" gibi bireysel canavar- lanmız vardı. Derken toplumsal canavarlar dogur- duk. Trafık canavan gibi. Enflasyon canavan gibi. • • • Kendimizin ürettiği, bireysel ya da toplumsal davramşlarımızın aynası olan canavarlan çok seviyoruz. Belkı de ıçımızdekı canavarı temsıl et- tıkleri için. Canavarca duygulanmızı tutum ve dav- ranışlanmızı, kışılığımızden soyutlayıp toplumsallaştırarak, sorumluluklanmız- dan kurtulduğumuzu ve canavarlıktan anndığımızı düşünüyoruz galiba. Trafik canavannı, yaratmadığımız bir teknolojinın ürünlennı plansız program- sız bir bıçımde ulkemıze getirerek biz ya- rattık. Basiretsiz politikacılann yanlış kararta- rının. "yağmacı birarabesk kültur" ile ye- tşen sürüculenmız ve memurtanmız ile bü- tünleşmesı sonunda, karayollanmız bir kan gölüne döndü. • • • Enflasyon canavannı da politikacılan- mız yarattı. Büyuttü ve besledi. Şımdı de aynı politikacılar, bir yandan bu canavara yemek ve su vermeyi, sev- gı ve ilgı göstermeyı ihmal etmiyor, 6te yan- dan da bıze, yani vatandaşlara dönüp, "Biz bu canavan öldüreceğiz" diye paiavra sıkıyorlar. • • • Gençler bilmez. Bu canavan Türkiye'de de dünyaya getiren sıyasetçilerin toplan- dığı bir parti vardı. Adına Demokrat Par- ti derlerdi. Işte bu parti "nuriu ufuklara doğru" yelken açtığını ilan ederken karşılıksız pa- ra basıp, açık bütçe yaparak, "nuriu ufuk- lar okyanusunda" bizı yutacak olan enf- lasyon canavannı da doguruyordu. Demokrat Parti'nın demagoglan, darge- lirlilenn kasaba, bakkala ve manava borç- lanmasının çok olagan olduğu ve küçük "veresıye defteriennin" yaygın olarak kul- lanıldığı bu dönemde, Atatürk ve Inönü hükümetlerinin özenle kaçındığı, karşı- lıksız para basma karannın gerekçele- rini topluma şöyle açıklıyoriardı: "Düşünün, sizin bakkal ve manava yûz lira borcunuz var. Bakkal ve manavın, toptancılara yüz lira borcu var. Toptan- cılann devleteyuz lira vergiborcu var. Şim- dı biz yüz lira fazla basıp memur maaş- lannı odüyoruz. Memur, bakkal ve mana- va, bakkal ve manav toptancıya, toptan- cı da devlete borcunu ödüyor. Böylece hem herkes borçtan kurtuluyor, hem ış hacmi ve ekonomi genışliyor." Eskiden özellikle Şehzadebaşı'nda oy- nayan "32 Kısım Tekmili Birden" Tarzan filmlennın uzunca da bir arası olurdu. Bı- zım "32 kısım tekmili birden enflasyon ca- navan filmının" de arkası haftaya. Medya notu: Bütün eksik ve yanhşla- nna karşın, yıne de "medya olmasaydı bu polıtıkacılarla ne yapardık" diyedüşünü- yorum. Cıvangate, Susurtuk, çeteler ve benzerı yolsuzluklar, medya sayesinde topluma yansıyor. Hükümetin son "yağma kararnamesi" de ıptal edilırse, yıne medya sayesinde bırtoplum yaran daha korunmuş olacak. e-posta: Emre.Kongar(a raksnetcom web sayfası: http^/remzi.com.tr/yazar.html 'de BUGl Özgür düşüncenin programı PflTUftiH GÜCÜ 21.00 Yönetmen: Richard Michaels Oyuncular: Suzanne Pleshette Lloyd Bridges 23 Şubat Pazartesi Devlet Balesinin 50. Yılı 25 Şubat Çarşamba Kimlik Tammlanması 27 Şubat Cuma Sanat ve Demokrasi Filmde, New York'ta emlakpiyasasım elinde bulunduran Leona Hemslefin hayatındaki yükseliş ve düşüş anlatıhyor...
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle