19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 20ŞUBAT1998CUMA OLAYLAR VE GORUŞLER Sendikasız Basın ve Tekelleşme Dr. ENGİN ÜNSAL I OOcak 1961 tanhınde vasa- laşan ve basında çahşanlar ıle çalıştıranlar arasındakı mu- nasebetlen duzenle>en 5953 sayıtı yasa>ı değıştıren 212 sayılı yasa. gazete sahıplennın buyuk bır tepkı gostermesıne neden olmuş ve gazete sahıplen bu tepkılennı dı- le getirmek ıçın uç gun surev le gaze- te ya>ımlamamak karan almışlardı Basın emekçılen ışverenlenn bu ey- lemme karşı Turkı> e Gazetecıler Sen- dıkası'nın onculuğunde kendı gaze- telennı çıkararak hak tanımazlara kar- şı onurlu bır tutum sergılemışlerdır Turkıye Gazetecıler Sendıkası Ge- nelBaşkanıZiyaSon» 10Ocakl998 gunu yayımladığı açıklamasında "TGS olarak 10 Öcak'lan arük Ga- z&eakr Bayramıolarak kabul ederru- yoruz. 37 vil once basın çahşanian üe çalıştıranlan arasındakı üışkıler bazı kurailara bağlannuşü. Gunumuzde bu kurallar gerek tş\ erenler ve gerek- se baa basın çabşanlan taranndan \ok editmıştır. Bugun basın \ahşi ka- phalizmın en ağır ıngulandığı işkohı haline gelmiştir. tş gmenfiğı olmayan basın emekçileri, ucuz emekle en ağır koşullarda çahştınlmaktadır Sendi- kasızlaşürma. işten çıkarmalar.tekel- leşme. taşeronluk. çılgınlık derecesine varan promosyon ile ıkıli-uçlu fiyaüar, medvanın besledığı \e büyuttuğü bir canavar halinı almjşür." Gece> ı y ırtan bır çığlık gıbı ınsanı urperten bu sözler ızleyebıldığım ka- dan ıle Cumhunyet gazetesı dışında hıçbır \erde yankılanmamıştır TGS, ulkemızde toplu ış sozleşme- sı duzenıne geçıldığı 1963 vıhndan bu yana 250"nın uzennde toplu ış sozleş- mesı bağıtlamış onemlı bır kuruluşu- muzdur 12 Eylul 1980 oncesmde 20 gazete ve ajansta toplu ış sozleşmesı yapabılen TGS'den sağladığımız bıl- gılere gore Turk basınında çalışan ga- zetecılenn durumu gerçekten vurek- leracısıdır Llkemızde212 savılı >a- sava tabı ışyen sayısı lOO'un uzenn- deyken TGS bunlann ancak altısın- da toplu ış sozleşmesı bağıtlayabıl- mıştır Yedı bını aşkın emekçının ça- lıştığı ışkolunda sadece bın dolav ın- da emekçı toplu ış sozleşmesı guven- cesınden yararlanma olanağı bulabıl- mıştır 1980 yılından gunumuze değın su- ren bır uygulama ıçınde. uç buyuk gazete gruplannda çalışanlan baskı ıle sendıkadan ıstıfa ettırmışler, et- meyenlen zaman ıçınde ışten çıkar- mışlar ve taşeron şırketlerde çaltşma- vazorlamışlardır Taşeron şırketlenn sayısı o kadar çoğalmış kı TGS bıle busayı>ı ızlemeolanağını yıürmıştır Bugun Turk basınında TGS ı!e top- lu ış sozleşmesı bağıtlamış ve çalı- şanlan sendıka ve toplu ış sozleşme- sı guvencesmden yararlanan tek ga- zetenın Cumhuriyet olduğunu vur- gulamak, Turk basınının \e basın emekçılennm ıçınde bulunduğu karan- lık durumu yetennce anlatır sanıvo- rum Ozgürsendikalarve özgur basın. de- mokrasınm vazgeçılemez olmazsa olmaz ıkı kurumudur Ozgurlukçu de- mokrastnın varlığı ıçın zorunlu olan bu kurumlann kendı ıçlennde ozgur- luklen ezmelen aklın, hukukun ulus- lararası sozleşmelenn kabul edeme- yeceğı gelışmelerdır Sendıka ozgur- luğu temel bır haktır Ozunu anaya- samızda, 2821 ve 2822 sayılı sendı- kal yasalarda ve ozellıkle Uluslarara- sı Çalışma Orgutu'nun (1LO). TC hukumetının de ımzaladığı 87 sa>ılı sozleşmesınde bulan sendıka kurma hakkmın gazete ve ajans ışverenlen tarafından engellenmesı ve bu akıl dı- şı. hukuk dışı gerçeğın karşısında hu- kumetlenn ve işçı sendıkaları konfe- derasyonlannın sessız kalması anla- şılır gıbı değıldır Turk-tş ve DlSK'm bu konuda açıkçakınanmasıgerekır Basın emek- çılennın sendıkasızlaştınlması v e 212 sayılı yasanın kapsamında olan ışyer- lennde Türkıye Gazetecıler Sendıka- sı na v aşama hakkı tanınmaması kar- şısında suskun kalmanın hıçbır maze- retı olamaz Turk-lşveDtSK'ın, oz- gur sendıkacılığın. emekçılenn sen- dıkalann şemsıyesı altında guven ıçın- de yaşamasmın savunucusu olması gerekırken susarak gazete ışverenle- nnı destekieyen bır goruntu v ermele- n affedılecek gıbı değıldır Turk basınında sendıkasızlaştırma ruzgân gucunu nereden almaktadır9 Bu konunun temehnde, Turk basının- da gozlenen tekelleşme olgusunun yattığı açıktır Bugûn Turk basınında, hıç kımsenın uzenne gıtme> ı duşun- medığı bır açık tekelleşme surecı ya- şanmaktadır Basında tekelleşme nedır0 Bunun ıkı olçeğı vardır Bınncısı, kendı ya- zı ışlen kadrosuna sahıp gazete savı- smda azalmadır Ikıncısı. bırden çok gazete denetımının bır kışı ya da bır grup elıne geçmesı ve değışık alan- larda etkınlık gosteren kıtle ıletışım araçlannın avnı grubun denetımı al- tına gırmesıdır (1) Ulkemızde yaşanan ekonomık ge- lışmenın kaçınılmaz bır sonucu ola- rak şırketler arası ev lılıkler oluşmak- tave bu oluşumdan ıletışım araçlan- nın da kaçınamadığı gozlenmektedır Ozellıkle ıkı grup v azılı v e gorsel ıle- tışım araçlannın onemlı bır boiumu- nun denetımını elınde tutmaktadır Her ulkede ve ozellıkle demokra- sinın kurumlaşması konusunda arav ış- lar ıçınde olan Turkıve'de dev let, ko- runması gereken değerler v e toplum- sal kesıtler lehıne bu duruma muda- hale zorundadır Serbest rekabete da- valı ozgurlukçu varış çoğulculugu sağlamakta yetersız kalıyorsa. dev le- tın gorevı bu çoğulculugu vaşama ge- çırmektır Ekonomık alandagelışme- lenn tekelleşme ıle sonuı,lanması kar- şısında devierin tekelleşme>i ortadan kakürmak ıcın mudahaie etmesı bir hak ve savsaklanamayacak bir gorev olarak ortaya çıkmaktadır (2) De> let demokrasının gereğı çok- seslı bır ortamm yaratılmasından so- rumludur Dev let, basında farklı ses- lerduyurmak ısteyenlen desteklemek durumundadır Demokrasının gereğı olan çoğulcu- luğa yonelıktehdıttekelleşmeden kay- naklanıyorsa. dev lettekelleşmenm gı- denimesı ıçın antıtekel antıtrost du- zenlemeler yapmalı, bu yolda yasalar çıkarmalıdır Çalışanlanna sendıkalaşma hakkı tanımayan gazete sahıplennı, demok- rasıyı ozumsemış kımseler olarak al- gılamak olanaksızdır Demokrasiyi anlamamış kişüerin sahiplığındeki Ue- tişim araçlan ile demokrasiyı nasıl ko- ruvup kollavacağımız ise çok önemli birsorudur. Bu konuda hukumet eden- lenn suskunluğu ıse çok anlamlıdır Ozellıkle yıllardır Çalışma Bakanlı- ğı sırasında çıkanlmış 274 ve 275 sa- yılı yasalar nedenı ıle 'işcibabasT ola- rak anılmış Savjn Ece\it'ın basında bu emekçı \e sendıka kıv/imı yaşa- nırken nasıl sessız kalabıldığı ve kol- tuğunda nasıl rahat oturabıldığı çok cıddı bır merak konusudur Basın emekçılennın susturulduğu bır toplum- da basına dokunmamanın mantığı ne- da° Hukumet, çıkardığı promosyon yasasını uygulamaktan âcız bır ko- numda ıken, ondan. basındakı tekel- leşmevı kırmayı beklemek duş kur- maktan ote gıtmez Hukumetm şunu bılmesı gerekır kı basında tekelleş- me sorunu çözumlenemezse bundan en buyuk zaran demokrası gorecek v e gerçek demokrası. vennı. patronlann egemenliğınde gudumhı bırdemokra- sive tnrakacaktır. TGS nın lOOcak'tayayımladığıbıl- dınnın bırbolumu çok duşundurucu- dur TGS dıvor kı "Her gun koşele- rinde vesutunlannda memura. ışçı\e. emeklhe. hatta polise sendikal hak önerenlerve bunu televTzvonlarla rad- yoiarla havkıranlar. uzuierek belirte- lim kı işverierindeki baskılar nedenıv - le kendileri sendıka uvesi olamamış- lardır." ^\h bu tatlısu aydınlan çıfte stan- dart bezırgânlan Evlat ve ayal yut- turmacasının ardına sığınmaktan ne zaman vazgeçıp sorunlann ustune er- kekçe gıdeceksınız9 (1) Dr Hıfzı Topuzkoordınatoriu- ğunde hcçırlanan Basında Tekelkş- meler TLSES ve ILAD ortak \ a\ ını Istanbul 1989 s 7 (2) Ibıd s 5 Hükümet Olma Sorumluluğu! BULEND KIRMACI T urkıyemız demokratık ıyıleşme ve ekonomık gelışme açısından bır turlu ıstenılen kıvama enştın- lemıyor Çunku. ulkemız. tam ba- ğımsızlık ve gerçek ulusal ege- menlık bılıncınden yoksun > one- tımlerce dış borç ve uretımsızlık burgacına (gırdabına) suruklenmış bulunuyor Boyle bır bataklık ortamında ırtıcaı akımiann kurumsal- laşması bıryanda, ulusal veçağcıl değerlen ta- şımayan yozluğun sos>alleşmesı obûryanda Benzer bır şekılde. Turkıye"> ı uluslarustu pa- ra fonlannın cendereye almışlığı bır vanda. Sevr'ı "edimli" olarak davatmaya ant ıçmış devletler, sılahlı gruplar ve onlann 'entel' yan- daşlannın propagandalan obur yanda Değırmenın ıkı taşı arasında kahnış buğday unesı gıbı ezılmeye çahşanlar, Anadolu dev- nmcılığınebağlı.kalkınmavıulusunungucun- de arayan, "bağımsızuk ve özgürtük benim/bi- ziın ozyapınıız (olmalı)dır_'" Dıvenler Onla- nndayazgısıTurkıje nınkıgıbı Turkıye'nın dunyava uygar bınkımını banşçıl bır tavırla aktarma gayretıne karşın kendısıne tuzaklar bıçılmesı gıbı Ne bundan ne de tekranndan kaçmılabılır, yanılgılann bır sonrakı yetersızlıklen ureten çev - nmınde vadırganacak bır şey yok 1 Nıcedır ızlenegelen ekonomık v e sosyal polıtıkalar, ge- tın kazandığından kat kat fazlasını, bu toplum- dan ve ınsanlardan, kopanp alıyor Gerçekten, 28 Şubat kararlannın ızleğmde- kı sureçte REFAHYOL'un şenatçı gıdışınden kurtulup ANASOL-D hukumetı kurulmuştu Bu aslında, demokratlığı muhtemel olmayan bır hukumetın yenne. gecıktınlmış reform ge- reksınımlennı tedncen programlaması "müm- kün" gorülen bır ıktıdann ışbaşına gelmesıy- dı ANASOL-D'nın arkasına konulan toplum desteğı ıle -neredeyse- yenı bır Kıbns harekâ- tıbaşanlabılırdı tlkruzgârlargerçı,(CHP nın de olağanustu katkısıyla) 8 vıllık eğıtım yasa- sını getırdı Ama hukumet, arkasını getıreme- dı Tankatlarve denetımsız Kuran kurslan ha- len-dokunulmadık"/ırhındalar Ve hukumet. bellı kı, seçım duzlemınden çıkıp gelmemışlı- ğının etkısıvle. bu kez koalısyonun boyutlan- nı revıze etmeye zorlanıyor Benzer bır gudulenmeyle vergı reformu da sulandınldı Sosyal guvenlık kurumlannın ıçınden sağ- lık hızmetlen kopanlıpalınmayakalkışılırken. butçenın yuzde 40'ının 250 bın kışılık rantıye kesımıne pompalanmasmın onune henuz ge- çılebılmış değıl Turkıye. büyumesını ıç tuketıme, tecımsel kârlılığını ucretlenn duşukluğune ve tasarruf eğnsmı faız dalgalanmalanna bağlamaktan kurtanlacak bır gunceye de sahıp kılınmadı Ote > anda. "5000 dotara konuşunım" dıyen bırsayın bakanın (susması ıçın ıkı mıslının ve- nlmesı daha az malıyetlı olurdu ) meslektaş- lan ıle yuzde 85"lerdekı enflas>on uzennde gı- nştığı polemık. pıyasayı da pazan da vurup geçtı Bo> le bıranlayışın elınde Turkıye. uç hane- lı, yuzde 100'len aşkın bır hayat (şoku) paha- lılığı ıle(SayınÇiDer"ı kıskandıracak)bırtren- de gırdı 10 mılyon ınsanın açlık sınınnda yaşadığj bu ulkeyı. ıç dınamıklen açısından dengede tut- manın uzantısından kaynaklanan güçlukler, hak arayanlara "copservisi rı >apılması gıbı bır patolojı ıle ıç gebeîığını surdurdukçe Dış polıtıka da, "dinamik denge" modelın- den alındı. onu. genış kesımlenn kuflu ekme- ğıne katıştınp mıllı burjuvazının ıktısadı ışta- hını kabartan bır ekonomık soylemle dış ge- belığe ıttıler PENCERE Medeni Kanun'un Tüpkçesi... Babam 19'uncu yuzyılın bıtımın- de doğmuş, Bırıncı Dunya Savaşı ve Istıklal Harbı'ne katılmış bır su- baydı, ışte ve evde Turkçe konuşur- du Yıl 1954, Akbaba'da çalışıyorum. Odamızda ıkı masa var Yusuf Zi- ya, karşımda oturuyor. Zamanın un- lulerı Zıya Bey'ı gormeye gelıyorlar. Peyamı Safa ya da Refi Cevat vb bır yana, İbnul Emin MahmutKe- mal gıbı 1870'te doğmuş bır üstat bıle Osmanlıca konuşmuyor.. Sultan Suleyman Kanunname- sı'nden bır alıntı "Örude yanı mera yerterınde ta- yını hudut yoktur Kadımden ne yerde davar yuruyegelmış ıse ol mahallerde yurur Kadım kırk ellı yıla denılmez Kadım oldur kı anın evvelın kımesne bılmeye. " 1926'daçıkan Medeni Kanun'dan bır alıntı "Murtehın, merhun uzenndekı zılyedlığını ve merhuna vaz'ıyed eden uçuncü şahıslardan mutale- be salahıyetını zayı edınce, rehnı, sakıt olur Râhın murtehının nza- sıyle merhun uzennde fıılen yedını ıdame ettıkçe rehnın hukumlen mu- allak kalır (657'ncı madde) Hangısını anladınız? Sultan Su- leyman Kanunnamesı'nı mı? Me- deni Kanunu mu?.. • Medeni Kanun degıştınlryor, Hak- kı Devrim, Radıkal'dekı yazısında dıyorkı "GonulyenıkanununTurk- çemızın guzel ve kalıcı bırörneğı ol- masını dılıyor." Dılek guzel!.. Ne yazık kı hukuk dılımız Turk- çe'den sankı ozellıkle uzaklaştınlmış- tır Demokrat Partı ıktıdara geçınce 'Anayasa'y\, 'Teşkılatı Esasıye Ka- nunu' yapmamış mıydı 9 Hangısı daha anlaşılır ve guzeldır 'Esbab- ı Mucıbe Layıhası' mı? Yoksa 'ge- rekçe' mfi Turk Dıl Kurumu, 1970 yılında 'Turkçeleştınlmış metınlenyle bıriık- te Türk Medeni Kanunu ve Borç- lar Kanunu'nu yayımladı Her ıkı yasayı da Hıfzı Veldet Ve- lidedeoğlu Turkçeleştırdı Bır hu- kukçular kurulu, yenı metnı gozden geçırdı. Türk Dıl Kurumu Genel Yaz- manı rahmetlı Ömer Asım Aksoy, yazdığı onsozde der kı. "Çok başanlı bır çalışmanın ve- nmı olan şu kıtabı yayımlamakla en anlamlı gorevlerınden bırını daha yapmış bulunan Dıl Kurulu, unutul- maz hızmetmden dolayı Sayın Prof. Velıdedeoğlu'na ve çevınyı aslı ıle kılı kırk yararcasına karşılaştırmış olan hukuk kurulunun sayın uyele- nne sonsuz teşekkuherını sunar " Elımızde çok değerlı bır kaynak ya da metın de var, Medeni Kanun'un duru Turkçe ıle yenıden yazılması- nın zamanı geldı; geçtı bıle... • Pekı, 'Medeni Kanun' mu?.. 'Yurttaşlar Yasası' mı? Hıfzı Veldet yazıyor. "Medeni kanun ıçın 'Yurttaşlar Yasası' dedık Yasa sozcüğu ana- yasa ıle dılımıze yerleşmıştır Fran- sızca'nın-Latınce'dengelen 'code cıvıl'cte/c/ 'cıvıl' sozcuğu ıse 'şehır- kent' anlamını taşıyan 'cıte' sözcu- luğuyle ılgılı olduğundan, 'code cı- vıl' hemşenlehe ılgılı yasa demek- tır llk çağ Yunan ve Roma uygar- lıklannın başlangıcında şehır dev- letlen egemen oldukları ıçın ora- larda 'hemşen' gerçekte 'yıırttaş' demektı Bu nedenle 'code cıvıl' terımını Turkçe'ye 'Yurttaşlar Ya- sası' olarak çevırmek gerekıyordu Nıtekım Almanlar da bunu (...) yurt- taşlaryasası dıye çevırmışlerdı. Me- deni Kanun, en başta yurttaşlann kışılık, aıle, mıras, eşya ve borç du- rumlannı kapsayan butun ılışkılen- nı duzenledığı ıçın buna 'yurttaşlar yasası' demek, kavramı tümuyle belırtmek ıçın zaten gereklıydı. Kal- dı kı 'medeni' sozcuğu Turkçe'de 'barbar, vahşı' sozcuklennın tersı- nı belırten bır anlam da taşımakta olup, bu anlamın Medeni Kanun 'da- kı 'medeni' sıfatı ıle bır ılgısı yoktu Butun bu nedenlerle bu yasaya, Latınce, Italyanca, Fransızca ve Al- manca'da olduğu gıbı 'Yurttaşlar Yasası' dedık " Dıl vardır; ama bır de 'hukuk dılı' vardır; kavramsal derınlığıne ınıl- medıkçe sozcuklere dokunmak yan- lışlara yol açabılır Uzmanlığın ge- çerlı olduğu bu alanda, Turkçe'yı alabıldığıne ustalıkla kullanmasını bılen bır yazar olan Hıfzı Veldet, bu- yuk bır ış başarmış. . Nutuk'ten sonra Velıdedeoğlu'nun 'Medeni Kanun' çevırısı de anıt-ya- pıt değenndedır. başka keresöyledim; r P olm Her zaman, her yerde: GH 688. Turkıye Yetkılı Dıstnbutorlerı K.V.K. Tel 0216 410 85 00 (pbx) GEN-PA Tel 0212 287 17 H / 100 hat (pbx) ERICSSON En iyiler Ericsson kullanır.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle