Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURtYET 16 ŞUBAT 1998 PAZARTESİ
OLAYLAR VE GORUŞLER
îlköğretimde Kesintisiz İnsan Hakları Eğitimi
PlX)f. Dr. MESUT G Ü L M E Z TODAIE Oğretım l/vesı
Q nsan Haklan ve Demokrası Eğı-
I
tımı (tHDE), ılk ve ortaoğretım
programlanna 1995 oğretım vı-
lında gırdı tlkoğretım kurumla-
nnda "Vatandaşlık Bflgüeri" adıy-
la 8 sınıfta okutulan dersın adı
"Vatandaşlıkveİnsan Haklan Eğitimi"
olarakdeğıştınldı Kesınprogramın ız-
leyen oğretım yılına değın sonuçlandı-
nlması ongorulerek, varolan programa
insan haklan eğıtımı ıle ılgılı kımı yenı
konular eklendı Ancak, aradan ıkı yıl
geçmış olmasına karşın dersın progra-
mı bır turlu son bıçımını alamadı Yıne
1995'te, ılk kez "seçimlik" ders olmak
uzere lısede okutulması kararlaştınlan
"Demokrasive İnsan HaklarTnın prog-
ramı da belırknmedı Kaldı kı, prog-
ramlar son bıçımını almış olsaydı bıle,
bır yandan derslen okutacak öğretmen-
lenn vetıştınlmesı. ote yandan da gerek
oğretmenlenn gerekse oğrencılenn ya-
rarlanacağı ve sorumlu tutulacağı kıtap
ve kaynaklann hazırlanması konulann-
da da. Ilkogretım Genel Mudurluğu'nun
bır genelgesıne karşın hıçbır çaba gos-
tenlmedı bu konudakı onenlere sessız
kalındı ışbırlığınden ozenle kaçınıldı
Son gunlerde tnsan Haklan Koordı-
nator Lst Kurulu'nun basına yaptığı
açıklamalardan anlaşıldığına gore. ıkı yıl-
dır suruncemede bırakılan ve savsakla-
nan soz konusu programlann hazırlan-
ması ve ozellıkle oğretmenlenn eğıtıl-
mesı konulannda kımı çalışmalar baş-
latılmıştır
Belırtmeye gerek yok kı, bır "insan
hakkı" olarak hem uyesı olduğumuz
uluslararası kuruluşlann kurucu belge-
lennde hem de onayladığımız kımı soz-
leşmelerde tanınıp guvenceye alınan in-
san haklan ve demokrası eğıtımı (1)
tümyaşamıkapsayanbirsüreçtir Neör-
gun oğretım sıstemıyle nedeorgunoğ-
retımın "ilköğretim" aşamasıyla sınır-
hdır iHDE'nın. ana sınıfından >ukse-
koğretıme değın kuşkusuz yuksekoğ-
retımı de kapsayacak bıçımde, tum du-
zeylerde sıstemlı. kesintisiz ve bır bu-
tun olarak ele ahnması gerekır
Ozellıkle orgun oğretımın "üköğre-
tim" aşamasmda İHDE "kesintisiz" ve
"butunsel" bır sureç olarak programla-
ra konulmalıdır İHDE'nın, ılkoğretı-
rrun bellı bır aşamasında, "zorunJu ve ba-
ğunsız" bır ders çerçev esınde program-
lara konulması yeterlı değıldır Bu der-
sın. evrensel değer ve ılkelere uygun
olarak çok lyı hazırlanmış kapsamlı bır
program çerçev esınde ve tum oğretım
yılı boyunca okutulması ongorulmuş ol-
sa bıle, tek başına İHDE'nın amacına
ulaşmasına katkıda bulunamaz Bılgı
aktarmaktan oteye bır ışlev gormeyebı-
lır ve bu nıtelığınden oturu de oğrencı-
lenn gozunde ıtıcı, yararsız ve sıkıcı bır
ders kımlığı kazanabılır Kendısı başlı
başına bır amaç olma>an tHDE, bılgı-
lenn da\ ranışlaradonuşmesı sağlanama-
dığı ıçın beklenen yaran getıremez Bır
rur "yasaksavma'' olarak uygulanmak-
tan oteye geçemez
Bu nedenle, insan haklan ve demok-
rası ıle ılgılı bılgılenn duzenlı ve sıstem-
lı bıçımde aktanlmasını amaçlayan "doğ-
rudan ve bafımsız" ders ya da dersler
gereklı, ama yeterlı değıldır Kesıntısız-
lığını gerçekleştırmek ıçın, programlar-
dayer alan otekı derslerde de, lHDE'ye
yer venlmesı gerekır Bunlar, omeğın
Turkçe, Hayat Bılgısı. Sosyal Bılgıler,
Tanh Coğrafya, Dın ve Ahlak Bılgısı
Resım ve Muzık gıbı dersler olabılır
olmalıdır Tumbuderslennprogramla-
nnın IHDE açısından bırbınnı tamam-
lar nıtelıkte ele ahnması gerekır İH-
DE'nın ılkoğretımın tumunu kapsaya-
cak bıçımde "kesintisiz'" olarak uygulan-
ması bu vonden onem taşır Anılan ders-
lenn program ve kıtaplan arasında ko-
pukluklar, çelışkıler ve aykınlıklar ol-
mamalıdır Bağımsız ve zorunlu
ders/dersler ıle otekı dolay lı dersler ara-
sında. gerek ılkelerve açıklamalar ge-
rekse ıçenk vonlennden butunluk tutar-
lılık ve kesıntısızlık sağlanmalı, aktan-
lacak bılgıler ve kazandınlması hedef-
lenen dav ranışlar konusundakı çelışkı-
ler gıdenlmelıdır Bu kesıntısızlığı vetu-
tarlılığı sağlamak. İHDE'nm amaç ve ba-
şansının, yanı bılgılen dav ranışlara ve
yaşam bıçımıne donuşturmenın onko-
şuludur
Dola>ısıyla okullarda İHDE konu
sunu. yalruzca VİHE ve DtH derslen çer-
çev esınde ele almak. bu derslenn prog-
ramlardakı suresı -yıl ve sanat olarak-
arttınlsa bıle yeterlı değıldır Program-
lar otekı derslen de kapsa>acak bıçım-
de butuncu bır yaklaşımla, insan hakla-
n ve demokrası konusunda uzman olan
kışılenndeyeraldığı, MEBTalımveTer-
bıye Kurulu'nun varolan yetersız yapı-
sını aşan bır çerçevede ele alınmalı, ıl-
kelen, kazandınlması ongorulen dav-
ranışlar ve konu başlıklan yenıden goz-
den geçınlıp belırlenmelıdır
Programlan, insan haklannın evren-
sel değer ve ılkelenne uygun bır ıçen-
ğe kavuşturmak gereklıdır ama yeterlı
değıldır İkıncı aşamada, programlara
uygun kıtaplann hazırlanması. sorunun
onenılı bır boyutunu oluşturur Bunun
ıçın de hem okutulacakkıtaplan seçme-
ye yetkılı Talım ve Terbıye Kurulu uve-
lennın hem de kıtap yazarlannın insan
haklan ve demokrası konusunda bılgı-
lendınlmelen gerekır
Kıtaplann programa uvgun bır yak-
laşım ve ıçenkle hazırlanmış sonra da
seçılmış olması, ne tek başına sorunu çoz-
meye yeter ne de tHDE'nınamaçlanna
ulaşmasını sağlar Uçüncu aşamada, oğ-
retmenlenn -ve kuşkusuz okul yonetı-
cılerının de- once bılgılendınlmelen,
sonra da daha onemh olarak, bu bılgı-
len dav ranışlara donuşturup ıçselleştır-
mış kışıler kımlığı>le oğrencılennın
onune çıkmalan gerekır Çunku insan
haklan öğretmenının görevı. salt insan
haklan ve demokrası bılgısı aşılamak ve
yuklemek değıldır Oğretmen bılgılenn
ozunde y atan ev rensel değerlen yaşam
bıçımıne donuşturen bır kışı olduğunu
her koşulda gostennelı, aynı zamanda
ve oncelıkle dersı davranışlanyla ışle-
mevı oğrenmelı ve gerçekleştırmelıdır
Oğretmenler. kuşkusuz salt Vatandaşlık
ve İnsan Haklan Eğitimi ile Demokrasi
ve İnsan Haklan dersi oğretmenleri de-
ğil tum oğretmenler. insan haklan kul-
turunu ecünmış, ev rensel değerleri içsel-
kştirmişkişilerolarakdersi/dersleriver-
melidir
Ote yandan İHDE açısından, salt
programlar, kıtaplan oğretmenler de, ıs-
tenen ve özlenen nıtelık ve koşullan
gerçekleştırselerbıle, yeterlı olmayabı-
lır Sınıfin ve tüm okulun, öğrenciye ka-
zandırmayı amaçladığı insan haklan
kültüruyle çelişen. ıhtilalcıdavranışlann
sergilendiği bir çevre ounaktan çıkması
gerekir. Oğretmen-oğrencı, oğretmen-yo-
netıcı, oğrencı-yonetıcı ve oğretmea
>onetıcı-velı ılışkılennın insan haklan
kulturune insan haklannın ozundekı
ev rensel değerlere ters duşmemesı ge-
rekır
Tum bunlan sağlamak çok kolay de-
ğıldır kuşkusuz ama olanaksız da de-
ğıldır Bu nedenle lHDE'nın. okuldan
once aılede başlaması ve okul dışında
da surmesı gerekır
Programlarda lHDE'ye bu yaklasım-
la, onun tum yaşamı kapsayan bır sÛTeç
olduğunu hıçbır zaman unutmaksızın
ve örgun oğretım sıstemınde kesıntısız-
lığını sağlayarak ver vermek. aslında
insan haklannı ve katılımcı demokrası-
yı guvenceye almak özgur ve demok-
ratık bır yönetım ve toplum duzenı ku-
rulması ve yaşatılması ıçın geleceğe yo-
nelık bır yatınm yapmak demektır
VİHE ve DtH programlannı gelıştır-
me ve bu derslen okutan oğretmenlen
hızmet ıçı eğıtım programlanna alma
çalışmalannın lyı nıyetle başlatılıp sur-
dürulduğu bugunlerde insan haklan v e
demokrası eğıtımının, ancak tum prog-
ramlar bırlıkte bır butun olarak ve ke-
sıntısız bıçımde ele alındığı tutarlılık-
lan sağlandığı, çelışkılerden anndınldı-
ğı insan haklannın evrensel değerve ıl-
kelenne uygun bır yaklaşım ve ıçenk-
le yenıden duzenlenıp belııiendığı zaman
amacına ulaşma şansı yakalayabılece-
ğı unutulmamalıdır İnsan haklannı in-
san haklan) la koruma ve guvenceve al-
manın temel yolu, insan haklan ve de-
mokrasi eğitjmidir
(1) Mesut Gulmez, tnsan Haklan
Eğıtımı Hakkı, TODAtE 1İnsan Hakla-
rı Arastırma \ e Derleme Merkezı Yavı-
m, İHDE Elkıtapları Dızısı, No 1, An-
kara, 1996
ARADABİR
MUSA SEYIRCI Antaha 11 Kultur Muduru
FaUh'ten Atatürk'e
Anadolulu Olmak'
1923 ılkbaharında Anadolu toprağı yenıden bu-
tun bereketıyle yeşerırken o gunku Turkıye'nm elın-
de yaklaşık 780 bın kılometre kare bır vatan top-
rağı Uçte ıkısı, kadın, çocuk, yaşlı ve sakatlar-
dan oluşan 13 5 mılyon insan 115 bın okur-ya-
zar 400 ılkokul, 60 ortaokul, 21 lıse vardır Elekt-
rık, yol, su, fabnka, ılaç, maden, metal para, ban-
ka, tıcaret-ışadamı yoktur Ancak yırmıncı yuzyılın
yetıştırdığı en buyuk lıdere sahıptır O lıder, 30
Ağustos 1922'de "Ordular ılk hedefınız Akde-
nız'dır, ılerı* " komutunu venrken uç bın yıl sonra
Hektor'un onurunu kurtarmanın coşkusunu yaşa-
yacak kadar tanhsel bılınce sahıptır Ve "Yurtta
banş, dunyada barış" dıyerek, bunu yaşama ge-
çırecek kadar daerdemlıdır i Ö 1200yıllanndaYu-
nanıstan krallarıyla Anadolulu Troyalılar arasında
buyuk bır savaş olmuştur Bu savaş, Yunanlı ko-
mutan Akhilleus'un ofkesıyle başlayıp Anadolu-
lu Hektor'un olumuyle ve Troyalıların bır hıle sonu-
cu yenılgısıyle bıter Bır bakıma Homeros'un llya-
da destanı Hektor'un agıdına dunuşmuştur Işte Ata-
türk, bu Hektor'un, Anadolu'nun bu soylu komu-
tanının ocunu almıştır
Konuyu bıraz daha açarak Atatürk'e değınece-
ğız Turklerın yetıştırdığı bır başka bılge komutan,
Fatih Sultan Mehmed'ın konuyla ılgılı duşunce-
lerıne donelım Buyuk deneme ustası Montaigne
'Denemeler' adlı yapıtında Fatıh'ın Papa 2. Plus'a
-Istanbul'un fethı sırasında- yazdığı mektupta şoy-
le der "Italyanlarla aynı kokten olduğumuz (Ital-
yanlartn Foça yakınlarından gıttığı soylenır) ve on-
lar gıbı Hektor'un ocunu almak hakkımız olduğu
halde, Italyanlann bıze duşmanca davranmaları-
na ve Rumlan korumalanna şaşıyorum "
Fatıh, Homeros'un llyada'sını okumuş, Hektor'un
yenılgısını ama yığıtlığını, Troyalılann Yunanlılara na-
sıl bır hıleyle yenıldığını bılmektedır Troya'yı gez-
mıştır Bu konuda Bızanslı tarıhçı Kritovulos tarı-
he notunu şoyle duşer Fatıh Çanakkale'ye bağlı
eskı Troya kıtasının merkezı olan Ilyon şehrıne gel-
dığınde, kalan yıkıntılan, eskı eserlen ve yoreyı se-
yır ve temaşa eyledı, denızden ve karadan haız ol-
duğu onemı takdır ettı "Bızansın mozaıklen be-
nım ıncılenmdır" dıyen aynı Fatıh, Istanbul'u aldık-
tan sonra, tarıhçı Kntovulos'un belırttığıne gore
şoyle der "Tanrt benı bu şehnn ve halkının, (Tro-
ya 'nın) muttefıkı olarak bu ana kadar koruyup esır-
gedı Şehrın duşmanlannı yendık ve bız Asyalıla-
ra karşı bırçok kezyapılan kotuluklenn ocunu, ara-
dan yıllar ve çağlar geçmesıne karşın aldık "
Yuzyıllar sonra Ataturk de Fatıh kadar şaşırtıcı
olarak yukardakı komutu venr ve olumunun 25 yı-
lında saygıyla andığımız Sabahattin Eyuboğ-
lu'nun 'Mavı ve Kara' adlı yapıtında yazdığına go-
re 30 Ağustos Zaferı'nın bırıncı yıldonumunde,
"Dumlupınar'da Troyalılann ocünu aldık" demış-
tır
Cumhurıyet'ın 75 yılını gorkemlı torenlerle kut-
lamaya hazırlandığımız -bu yıl- Ulusal Kurtuluş Sa-
vaşı'nın en buyuk komutanı, çağdaşTurkıye'nm mı-
man Mustafa Kemal Ataturk'u ve Fatıh'ı rahmetle
anarken nereden nereye geldığımızı anlamak ıçın
yazının başında verdığım rakamlann anımsanma-
sını salık venrken Ulusal Kurtuluş Savaşı Turk'un
yengısıyle bıtmeseydı Ankara'nın dışındakı butun
kentlere vatandaşımız pasaportsuz gıdemeyecek-
tı Butun bu nedenlerle Ataturk'un laık cumhunye-
tını ve Turkıye'yı bıriık ıçınde sonsuza dek yaşat-
malıyız
Universite Evrenkenttir
Doç. Dr. ERDAL
T
aşrada unıver-
sıtelerın yay-
gınlaştınlması
ulusal seçım
polıtıkalannın
en onemlı
araçlanndan bın durumuna
gelmıştır Bır zamanlar "bir
mübür,bir müdiır"anlayışıy-
la lıseler, ortaokullar açılır-
ken, şımdı "bir vasi univer-
site'' bır taşra unıv ersıtesı an-
layışı ıçınde, sayılan 61'e
ulaşan universite ztncın ne
vanlmıştır Ama bu zıncınn
bır ucu ımam hatıp okullan-
na, obur ucu. bunlann uzan-
tısı olan tankat şeyhlenne,
taşra mutegallıbesıne uzanı-
yormuş, buna pek fazla dık-
kat edılmıyor Denetımsız.
dıkkatsız bır unıv ersıte oluş-
turma çabalannın sonuçlan
neler olacaktır, bunlan gor-
meye çalışalım
Oğretım uyesının maddı
durumu ıyı değıldır Univer-
site oğreüm elemanlannın
ücretlen, nıtehklı ışçı ucret-
len karşısında gulunç rakam-
larda kalmaktadır Bu du-
rumda oğretım elemanı va
ıdareden ızın almadan ıda-
renın belkı de u> gun gorme-
yeceğı kımı yerlerde çalış-
makta. bu yûzden arastırma,
kıtap yazma, kendını gelış-
tırme ışlev lennı ısterıstemez
ıhmal etmektedır Ote yandan
"dışanda çalışmavacagım,
hiçbir grubun adamı oüna-
yacagun" dıyen oğretım ele-
manı da maaşa talım etmek-
tedır kı, sonuç husrandır
Yonetıme, yakın olan bır
başka grup ıse universite ıçın-
de paralı ışlen yakalamak-
C E Y H A J N Gazıantep Vm
tadırlar Doner sermaye ge-
lırlen genellıkle bu gruplar
ıçın ayarlanmaktadır
Alaturka bır universite
Unıversıte bır evrenkenttir
Yanı evrensel değerlenn, ye-
rel toplumda da tutulması,
yayılması ıçın onculuk ya-
pan (ya da yapması gereken)
kurumlardır Universite bu
bakımdan bılımde onculuk
yapacaktır En son bılımsel
buluşlan ızleyecek, en son
teknolojılen tanıyacak uye-
lenne, çevTesıne bunlan ta-
nıtacak ve bu duşuncelen ge-
lıştırecektır
Sanatta onculuk yapacak-
tır Geleneksel yapılann dı-
şına taşan, evrensel onay go-
ren sanat anlayışlan ve çağ-
daş sanat akımlan, klasık
muzık omeklen. yenı dene-
meler ve yenı anlavışlar unı-
versıteler tarafmdan benım-
senmek v e desteklenmek zo-
rundadır Duşunce ve değer-
lerde onculuk vapacaktır Ye-
nı duşunce vapı ve oncueser-
lenn ortaya konulmasma var-
dımcı olacak, topluma. ın-
sanlığavol gosterecek felse-
fe, toplumbılım ve başka bı-
lımsel eserlenn ortaya çıkma-
sına, yayımlanmasına ve ya-
yılmasına onculuk edecek-
tır.
Oysa taşra ünıversıtelen-
nın çoğu kurulduklan andan
başlayarak çev relennın etkı-
sıne gırmekte adeta hemen
bırer medresoe donuşerek,
yüzJerini geleceğe değıl, geç-
mişedönmektediner. Bır taş-
ra unıversıtesınde muteahhı-
dın yaptığı alafranga tuva-
letlenn yıkılarak alaturka tu-
Oğretım U\esı
valetlere donüşturülmesı. gı-
dışın ne yonde olduğunu gos-
teren ufak, acı bır ornektır
Arastırma yapılmayan bır
universite Fmansal kaynağı
saymazsak araştırmanın uç
ana temelı vardır lyı yetış-
mış oğretım uyesı, ıyı bır ku-
tüphane ve denevlıîc Bu sa-
>ılan oğeler yenı açılan unı-
versıtelenn hıçbınnde do>u-
rucu bır duzeyde olmadığı
ıçın düzenlı, evrensel geçer-
lılığı olan arastırma vapmak
pek fazla hatıra gelmemek-
tedır,
Oğretım elemanı artık fa-
lan klığe ya da fılan profe-
sore yanaşarak bır >erlere
varmayaçalışmavı ıyı aras-
tırma yapmaktan daha ger-
çekçı bulmaktadır Arastır-
ma asıstanlığına alınanlann
çoğu yabancı dıl bılmemek-
tedırler Universite varolan
vapısıyla bu elemanlarına
kendı ıçınde yabancı dıl oğ-
retememektedır
Aslında unıversıteler doğ-
ru durust AR-GE (Araştır-
ma-Gelıştırme) anlayışına
bıle sahıp degıldırler Kendı
geleceklennı planlamaktan
yoksundurlar Unıversıtede
standart anlayışı yoktur Stan-
dartlan denetleyecek organ-
lar da bulunmamaktadır
Atamalarda sıv asal kavgı-
lann ağır bastığı bır univer-
site Başa gelen hukumetler
YOK'e egemen olmaya ça-
lışmaktadırlar. yasay la, yenı
elemanlarla rektorluklen de-
kanlıklan, bolum başkanlık-
lannı, anabılım dalı başkan-
lıklannı v e bundan da ote> e
bağlı vakıflann ve doner ser-
İZNİK SULH HUKUK
HÂKİMLİĞİ'NDEN
Dosya No 199" 178 Esas, 1997 442 Karar
Davacılar 4bdullah ve Emıne Dönmez vekılı Av Şe-
fık Akm tarafmdan davalılar Kamıl Akbaş aleyhıne açı-
lan ortaklığm gıdenlmesı davasındavenlen 30 12 1997
tanhlı karar gereğınce dava konusu taraflann hıssedar
olduğu Iznık Namıkkemalpaşa Mahallesı 40 ada, 27
parselde kayıtlı taşınmazın satış yolu>la ortakhğın gı-
denlmesıne karar venlmış olmakla, davalı Kamıl Ak-
baş'ın adresı tespıt edılemedığınden karann ılanen ken-
dısıne teblığıne. karar aleyhıne temvız yoluna gıtmesı
halınde suresınde mahkernemıze başvurması, aksı hal-
de karann kesınleşeceğı ılanen karar yenne kaım olmak
uzere teblığ olunur
Basm 5150
Tüm oğretmen ve öğrencilerimize, ikinci sömestr
döneminde başarılar diliyoruz.
X TOPRAKBANK .«-**.
maye ışletmelennın başlan-
nı kendı yardakçılanna vere-
bılmenın planlannı yapmak-
tadır Unıversıteyı denetle-
meye çalışan ne kadarünıver-
sıte ıçı gûç varsa, bır o kadar
da universite dışı guç vardır
Oğretım elemanlannın
eleştırdığı YÖK'un bunye-
sı. daha da polıtıze olmaya
açık olmak uzere değıştınl-
mek ıstenmektedır Rektor
atamalan eğer MEB'nın ya
da hukumet güçlennın elıne
geçtığı takdırde. şımdı bır
dereceye kadar denetlenebı-
len kara guçler bırulkenınen
aydınlık güçlennın egemen
olması gerektığı unıversıte-
len bızzat yonetmeye başla-
yacaklardır Rektörseçımle-
n asla demokratık değıldır
Fakat demokratık olmayan
böyle bır sıstemı bıle daha da
yozlaştırmak ıçın gınşımler
vardır
Haksızlıklarladolu bırünı-
versıte Ozellıkle oğretım
elemanlannın bazı ust un-
vanlara atanmalan ıçın getı-
nlen olçutler unıversıteden
unıversıteye, fakulteden fa-
külteye değışırken, ote yan-
dan venı gelen rektorler de
kendı ölçutlennı getırmek-
tedırler
Bır fakultede hıçbırdış ya-
yını bulunmayan doçentler
profesor olurken yabancı dıl-
de bırçok vayını bulunan do-
çentler bazı nedenlerle bek-
letılmeye almmaktadır Bu
olçutlenn koşullan, bazen
Gazıantep ağzıyla "Süğüğe
çıkü, süllümü çekti" (Kendı
dama çıktıktan sonra altında-
kı merdıvenı çektı) deyımın-
de soylenıldığı gıbı kendıle-
n profesor olduktan sonra alt
kademelenn yukselmelennı
engellemek amacıyla gıderek
ağırlaştınlmakta ya da kışı-
sel yoruma tabı tutulmakta-
dır Aynca bır fakulte dergı-
smı kendısı profesorolunca-
ya kadar çıkanp, kendısı ol-
duktan sonra dergının yayı-
mına son vermek de goru-
len uygulamalar ıçındedır
lçınekapalı bır universite
Bunu bırçok anlamıyla soy-
luyoruz Bazı Unıversıteler
sankı yerel folklor değerle-
nnı yaşatmak ıçın kurulmuş
gıbı, klasık
Turkmuzığı, halkmüzıği,
folklonk elışlen sergılerı,
dınsel kıtaplar sergılenyle
yetınırken, klasık Batı muzı-
ğını, Batı bılım adamlannm
yapıtlannı, gerçek sanat eser-
lennı gormezlıkten gelmek-
tedırler Varsa >oksafolklor-
ladınsel değerlenmız tek ge-
çer akçe gıbı ılen surulmek-
tedır
Ama böyle bır yapı v e an-
layış unıversıtelen ve toplu-
mu hıçbır yere gotürmez
Akıllı msanlann, dunyayı go-
ren ınsanlann her zaman soy-
ledığı gıbı, "Düma neleıîe
uğraşmakta,bizim universi-
telerimiz ise neleri kendine
dert edinmektedin..""
Aynca unıversıtelerıçınde
bulunduklan toplumun en-
dustnyel planlamasına. top-
lumsal gelışmesıne, bıhm ve
sanat açısından gelışmesıne
gerçek katkıda bulunacakla-
nna bu olaylan uzaktan uza-
ğa ızlemeyı tercıh etmekte-
dırler Bugun sanayı ve ozel
sektor kesımı unıversıtelere
oranla dunyayı çok daha ya-
kından ızlemektedır ve dûn-
yayla çok daha ıyı entegre
olmuş durumdadırlar Bırku-
rumun bılımde, sanatta, du-
şuncede, çağdaş değerlerde
oncuolabılmesı ıçın önce bu
onculuk düşuncesıne ınan-
ması, seçtığı ınsanlan, yatı-
nmlan v e atılımlan> la yenı-
hk peşınde koşması gerekır
Oysa unıversıtelenn kurdu-
ğu fakulteler ve seçtığı m-
sanlar çoğu kez değıl ılenye
bakmak, günumûzun sorun-
lannı anlamaktan yoksun gö-
runmektedırler Aynca taşra
unıversıtelennde çalışan oğ-
retım uyelen ne buyük kent
unıversıtelennde ne de dış
unıversıtelerde kolay kolay
görev alamamaktadırlar Oy-
sa ABD unıversıtelennde ve
eğıtım kurumlanmn eleman-
lannda genellıkle bü> uk bır
rotasyon vardır Bır unıver-
sıteden M A alan bır ele-
man, başka bır unıversıteden
Ph derecesını almayı ve bır
başka unıversıtede çalışma-
yı tercıh eder YÖK sıstemı,
unıversıtelerarası geçışe nor-
mal yollarla hıçbır olanakta-
nımamaktadır Bır ortaokul
oğretmenı dort yıl sonra ıs-
tedığı bır kente gıtmek duşuy-
le avunabıhr, ama bu duş bır
universite oğretım elemanı-
na yasaktır
Taşra unıversıtelennde rek-
tor adaylannı sıralamak ıçın
yapılan seçımleT gostermış-
tır kı bu seçımlerde demok-
rat olmak, ev rensel değerle-
re sahıp olmak. yenılıkçı ve
gelışmecı olarak tanınmak
tabana pek fazla bır şey ıfa-
de etmemektedır Seçımle-
nn mekanızmasını en çok et-
kıleyen "bizden olsun" (!)
düşûncesıdır Bu bakımdan.
ılende yapılacak bu tp seçım-
lerde, dış unıversıtelerden.
başka kentlerden gelen aday-
lann hıçbır şanslannın olma-
dığı baştan bellıdır Eğerbır-
den fazla 'hemşeri aday' var-
sa, belkı o zaman adaylarda
başka değerler aranacaktır
Doğal olarak hemşen aday
rektörya da dekan olduktan
sonra obur 'hemşeri' profe-
sorler de rektor > ardımcılığı,
dekanlık. doner sermaye bı-
nm başkanlıklanna oturmak-
tadırlar
Unıversıteler bu dar anla-
yış kahplan ıçınde pek faz-
la bır yere gıdemezler Unı-
versıteye mensupolanlar ken-
dı unvanlannın v e yerlennın
sorumluluğunu bılerek unı-
versıtelen daha ılen goture-
cek onlemlen almaya, bun-
lan savunmaya zorunludur-
lar
Eğıtım ve bılım, sonsuz
bır değışme ıçmde >ol aça-
cak atılımlardan oluşur Bu
yolda donmuş ve dar kalıp-
lara ve anlayışlara sahıp ol-
mak ne unıversıtelere ne ın-
sanlanmıza bır şey kazandı-
nr Bır universite, kurulacak
çevreye dunyanın. evrenın
en son değerlenflı taşımalı-
dır Yoksayırrru yıl sonra bu-
gun universite dıye baktığı-
mız kurumlan yıkıp yenıden
yapma durumunda kalabılı-
nz
CUMHURtYET'TEN
OKURLARA
ORHAN ERtNÇ
Demokrasiyi Gerçekten
İstiyor muyuz?
Kamuyonetıcılerımızın ve hıç ılgısı olmadığı hal-
de kendısıne bununla eşdeğer bır sıfat yakıştırma-
yı seven kışılenn "devletı koruma" adına demok-
ratık ılkelerı değıl de kendı gudulennı yaşama ge-
çırme alışkanlıklarına tanıklığımız suruyor
Devletın korunmak ıçın kendılenne muhtaç oldu-
ğu gıbı bır yanılgının da sahıbı olan bu kışıler, Tur-
kıye'nm çağdaşlaşması aşamasında onde gelen
ayakbağlannı da oluşturuyoriar
Bu goruşun en somut orneklennden bın yakla-
şık uç yıl once hazırlanan ve tartışmaya açılan Ba-
sın Yasası Değışıklık Taslağı olmuştur Taslak yu-
rurlukte olan sınırlamalar ayıklanarak modern bır
yasa yapmak yenne, hukuka aykırı suçları koruya-
rak cezalarını arttırmanın yanı sıra yenı suçlar ya-
ratmak konusunda uzun bır çabanın harcandığını
belgelemıştır Yoneltılen haklı eleştırı ve tepkıler,
taslağın tozlu raflardakı benzerienne eklenmesını
sağlamıştır
Gundemde olan Turk Ceza Kanunu Ontasarısı,
hukukçular ve yasanın uygulanmasında gorev alan
avukatların meslek bırlığı olan barolann buyuk eleş-
tırılerıne hedef olmuştur Cumhunyet bu konuda-
kı goruşlere sayfalarında yer vererek hukukumu-
zun uluslararası ılkelere gore duzenlenmesı çaba-
lannı desteklemektedır
Burada bır hukukçu olarak değıl, bır vatandaş ve
gazetecı olarak aklımıza takılan bır konuyu yınele-
mek ıstıyoruz Öntasarı'nın genel gerekçesınde
şoyle bır ıbare var "Ceza Kanunu'nun yururluğe
gırmesınden sonra çıkanlan ozel kanunlarda, ka-
nunun (TCK) hukumlennı bazen vurgulayan, ba-
zen nakzeden (bozan), bazen sadece aynı hukum-
len kelıme kelıme değışıklıklen ıle tekrarlayan hu-
kumler yer almış ve boylece tereddütler ortaya
çıkmıştır "
Bu belıriemenın yanlışlığını ılen surmek sanınz ola-
naksızdır
Ancak Öntasan'nın "özel Kanunlaria llışkı" baş-
lığını taşıyan 3'uncu maddesı şoyledır
"Madde 3- Bu kanun, ayn hukum bulunmayan
hallerde ozel ceza kanunları ve ceza ıçeren kanun-
lar hakkında da uygulanır"
Bu cumleden çıkan sonuç, gerekçe ıle çelışmek-
te mıdır
9
Yıne genel gerekçede eleştırılmesıne kar-
şın çok sayıdakı maddenın sonuna eklenen "Özel
kanunda yer alan hukumler saklıdır" ıbaresı ne an-
lama gelmektedır''
Gorunen odur kı Ceza Yasası'nın değıştırılmesı,
demokratıkleşme adına edılmış pek çok cafcaflı so-
ze karşın Turk hukuk sıstemını modernleştırmeye
yetmeyecektır Yalnızca basınla ılgılı 150 dolayın-
da yasanın yururlukte olduğu ulkemızde, daha ge-
nış ve modern anlayışı yansıtan yasal duzenleme-
lere gıtmek, eğer demokrasiyi gerçekten hedeflı-
yorsak kaçınılmazdır
•
Turkıye Gazetecıler Cemıyetı'nın 1997 Turkıye Ga-
zetecilık Başarı Odullen bu akşam yapılacak toren-
le sahıplerıne verılecek Arkadaşlarımız llhan Sel-
çuk, Fikret Eser, Mehmet Faraç, ilkay Kılınç ve
Hasan Aydın odullerını alacaklar
•
Turkıye'de umduklarını bulamayan şenatçılann
bu kez de KKTC'yı yasal açıdan kendılenne uy-
gun bulduklan ortaya çıktı Reşat Akar habenn-
de, "Bızım Partı" adıyla kurulan partının amaçlan
arasına "şerıatı gerı getırme" ılkesıne de yer ver-
dığı gundeme getırıldı
•
Lale Sanibrahimoğlu, ABD'nın Irak lıderı Sad-
dam Hüseyin'ı devırmek ıçın yurutmesı olası bır
harekâtta Turk ordusunun da ulkede çıkabılecek
karışıklığı denetım altına alma gorevını ustlenece-
ğıne ılışkın senaryoları okurlarımıza duyurdu
•
DYP'lı Cihan Paçacı'nın Zıraat Bankası Genel
Mudurluğu donemınde Ihlas Fınans'la bır protokol
ımzalayarak, kuruluşun hesabınayatırılan paradan
havale masrafı almadığını ve bankayı mılyariarca
lıra zarara uğrattığını Bahar Tannsever haberieş-
tırdı
•
Alper Ballı, emnıyet mensuplarına askerlık ay-
ncalığı sağlayan duzenlemeye karşı TSK'nın karşı
çıkış gerekçelerını yazdı
•
Metın Göktepe davasını Merih Ak aktardı.
Ozan Yayman goruntuledı
•
Krız Kurulu Koordınasyon Başkanı, Devlet Ba-
kanı Şükrü Sina Gürel'ın, Irak'takı kımyasal sılah-
ların ımhasının Turkıye'yı etkılemeyeceğı sozlerıne
karşılık, bu olasılığın NATO karargâhında cıddı ola-
rak değerlendırıldığı, 1991 'dekı savaştan sonra at-
mosfereyayılan petrol partıkullennın Iskenderun'a
kadar ulaştığını Cem Ulutaş haberleştırdı
•
Fethullah Gülen'e yakınlığıyla bılınen dershane-
nın uye olduğu Guven-Der'e, Mıllı Eğıtım Bakanlı-
ğı adına yetkı aşımıyla deneme sınavı yetkısı venl-
dığını Figen Atalay gundeme getırdı Bır oncekı haf-
tanın onemlı haberlerı arasında one çıkan habenn
yayınıyla yetkı gerı alındı
•
önumuzdekı pazartesıye kadar gonlunuzce bır
hafta geçırmenız dıleğı ve saygılarımızla
orhan.erjnc(n raksnet.com
tLAN
TC
ADANA ASLİYE TİCARET
MEHKEMESİ
Sayı 1997 321
Dav acı Aygaz AŞ vekılı a\ ukat Yakup Bulut tarafm-
dan davalı Hakan Kuçukboğa alevhıne davalının hak-
sız rekabetının tespıtı ıle son venlmesı ıçın açılan hak-
sız rekabetın onlenmesı davasmın mahkememızde
>apıları duruşması sırasmda
Davalı adresınde bulunamamış gereklı emnıyet araş-
tınlması yaptınlmış yıne adresı tespıt edılemedığınden
bu kerre davalı Hakan Kuçukboğa'nın davetıvesının
ılanen vapılmasına karar venlmış olup, karar gereğm-
ce davalı Hakan Kuçukboğa duruşma gunu olan
10 3 1998 gunu saat 11 OO'de mahkememızde hazır
bulunması veya bır vekıl göndermesı, gelmedığı veya
vekıl de göndermedığı takdırde davalı Hakan Kuçuk-
boğa'nın duruşmalann gıyabında yapılacağından ve
karar venleceğınden ışbu ılan davalı Hakan Kuçuk-
boğa'ya davetıye yenne kaım olmak uzere ılanen teblığ
olunur 2 2 1998
Basın 4789