18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 14 ŞUBAT 1998 CUMARTESİ OLAYLAR VE GORUŞLER Nedir Aşk? Dr.ASLIAKTAŞ A şk, sarmaşık gıbı sarar sızı.benlığınızıveartık sahıp olduğunuz goz- luğu fırlatıp attığınız ıçındırkı farklı bırgoz- lükten bakarsınız çevre- ye ınsanlara \şk tanımlanabılır mı7 Bence ha> ır1 Oyle kı aşkın genel bır ta- nımı olamaz Ben ancak kendı aşk an- layışımın tanunını yapabılınm ve her- kes kendı aşkını kendı dılınde yaşar Bu noktada aşkın ortak bırdılı yoktur (') bel- kı fakat sankı yaşanan pek çok şeyde bırbmnın tekran gıbıdır Evet nedır aşk1 Bence aşk, uçlan ya- şamaktır Yakışortasındabahargıbıçı- çek açar ortalık baktığınız pencereden yada>azortasındakışıyaşarsınız Aşk yureğıne beynıne soz geçırememektır Aşk, çok sancıh. şıddetlı, yoğun ve kar- maşık duygulan bır aıada >aşamaktır' Aşk normal akışında gıden ırmağın su- lanna yenı sulann kanşmasıdır, oyle kı o ırmak artık eskı ırmak değıldır Bıle- şımı değışmıştır, ya daha coşkulu ya da- ha zayıf aknğı ıçın yatağı değışmıştır, bel- kı başka yonlere sapacağı ıçın ycnu de- ğışmıştır \ma asla eskı ırmak değıldır artık' Oyle değıl rrudır'7 Aşk, ınsanın kendını çevTesı tanırken gucunun sınır- lannı, acılar karşısındakı cesaretını ya da cesaretsızlığını, çıtlennı ne kadar ge- nışletebıleceğını tanıması değıl mıdır1 Aşk, norm kural tanır mı9 İlle de kar- şılık bekler mı7 Nâzım Hikmet ne gu- zel söyluyor şıınnde "Yani şımdi sen el- mayısevrvorsun dh e,ehnaıunda seni sev- mesı şart mı?" Elbet kural tanımaz aşk Onun ıçındır kı aşkı bır kalıba sokamaz- sınız Aşk bır fırtına gıbı gelır sızı ala- bora eder, fırtına dınınce durulunca or- talık, yaşadığınız duygulann aşk oldu- ğunu anlarsınız Aşk acısı yaşanan en ağır acılardan bındır bence, onun ıçındır kı ben acılı aşk ıstemıyorum dıyemıyorsunuz, en savunmasız anıruzda ansızın sızı yaka- lıvorbu duygular O burgaca donup ba- kıncabıle okorkunç acılardan ganp bır haz alabılmektır aşk belkı de Muratfaan Mungan'ın Yahuz Bir Ope- ra şıınnde olduğu gıbı "Hiç deneme- mışsinizdir fakat; bilirsiniz hiç ıntihara bu kadar yakın hıssetmemişsinızdir", ışte aşkovlebır şev1 Bence bır aşkın geçırdığı e\relen anlatan en guzel orneklerdendır bu şıır lnsan neden aşk ıster ne bekler aşk- tan7 Sevmek sevılmek dovurulmak şefkat, tenlenn ntmık beraberlığı gıbı pek çok bıleşenı \ardır aşkın Belkı de so- nuçta bu kadar do>umu ararken tum bu duygulann tabanında kendı bencıllığı- mız yatmaz mı "* Sanıyorum saf bencılhk derken hak- sızlık yapmış oluruz belkı bencıllıkle- nn harmonık bır uyumu demek daha doğnı olur Evet, belkı Murathan Mungan son kı- tabında aşk husranı ıle ego husranını ayırmış Ben ıse ola>a farklı bır acıdan bakıyorum ve dı>orum kı belkı her ego husranı, aşkın urunu değıldır. fakat her aşk husranında mutlak bır ego husranı vardır1 Bunu unutmamak gerekır Bu noktadan sonra ben aşkı kendım- ce tanımlavabılınm Aşk, beynıme do- kunan korkunç tılsımlı elektnğın aynı anda tum vucuduma yayıldığı an başlar bende Evetılkın beynıme sonra tenıme dokunur aşk benım Belkı ıkısını ayırt etmek gûç, ama her mukemmel ten uyu- mu aşkı getırmez, tam tersı de doğru- dur Ama olmazsa olmaz kuralı o mut- lak elektnğın, ılkın beynımden vurma- sıdır Yıne tırnak ıçınde bence dıyorum Bence boyledır1 4şk oyle bır şeydırkı o korkunç elekt- nk sızı sürukler gotürûr Gıderken hıç- bır şekılde duşünemezsınız ben ne >a- pı>orum dıye1 Evet belkı benım sevdı- ğım şaırlen, yazarlan, muzıklen sev- meyebıliT Ama bana yenı pencerelen açar, baş- ka duşunürler, ozanlar, muzıkler adına ben yenı şeyler oğrenınm Onunla ço- ğalır buyurum, kabıma sığmaz taşanm Bence sıyah, ona göre ak olan şeye ne ben ak ne o sıyah demek zorundayız Ama aşk, o en güzel gnyı görürken y a- şanan tat degıl mıdır9 Aşkta onur var mıdır" Tartışılır Ne dıyor Cemal Siıreya; "Daha nen olayım bflmem ki onursuzunıun ben senin." Öy- le ya, herkesın onur çıtlen kendı ıçınde belırmıştır Aşk her şeyı affeder mı7 Tartışılır Kımı aşklar vardır affeder, kı- mı aşklar vardır affetmez O mınıcık kurtçuk beynını kemınrken yüreğın hâ- lâ onun ıçın çarpar ve sen bu kaos ıçın- de ganp bır hazla acı çekersın' Beynın onu boğarken kalbın ıse ona yapay (su- nı) teneffûs yaptırmak ıçın uğraşır Işte bu noktada devreye gırer yureğıne, bey- nıne soz geçırememek1 Çıkış ıçın en guzel kuramlarbulunur soylenıramabır tûrlu uygulamaya koyulamaz1 Ben aşkımı tum dunyaya haykırmak ısteyenlerdenım, tıpkı şıddetlı, sarsıcı öbür duygulanm gıbı -\ma bu değıldır kı sadece aşkmı bağıranlar aşkı yaşar Pekı ya, o dar çerçeveden bakıp, sıkışıp kalmış olanlar ve bunu soyleyebılecek cesaretı olamayanlar ev et onlar da âşık olmuştur kuşkusuz ama, cesaretten yok- sundurlar1 Ve ben en çok onlar ıçın uzû- lurum Şu anda aklıma hemen Tahir ıle Ziıhre sorunu gelıyor "Tahir olmak da ayıp değfl, Zühre ot- makda Hatta sevda yüzünden ölmek de ayıp değfl Bütûn iş Tahir Ue Zuhre olabilmekte Yani yürekte!" dıyor Nâzım Hikmet Ne güzel söylü- yor öyle değıl mı? Arkeoloji Müzesi... MURAT OZYILDIRIM Bır suredır, Cumhuriyet gazetesınde lstanbul Arkeolojı Muzelen"nde yaşananlarla ılgılı haber- ler okuduk Müzede çalışan uzman klasık fılolog- lar Ferda Albek ve Hatke Kalkan mudur Alpay Pasinli tarafından v alılık emnyle uzmanlık alanla- nyla ılgısız muzelere surulduler Açıkça haksızlı- ğa uğrayan bu klasık fılologlardan Hatıce Kalkan Genel Mudurluk tarafından yenıden göreve getı- nlırken Albek'ın mağdunyetı ne yazık kı hâlâ sur- mektedır Pasınlı'nın, mûzenın Numısmatık seksıyonun- da görevlı uzmanı da FCultür Bakanlığı'ndakı kışı- sel ılışkılennı kullanarak Van'a gonderdığını ve ka- patılan Numısmatık seksıyonunun yenıden (özel- lıkle Kultur- Sen ın çabalanyla) üç ay sonra açıla- bıldığı de henuz unutulmuş değıldır lstanbul Arkeolojı Mûzelen, eleman azlığı ne- Klasık Aıkeolojı Anabıhm Dalı denıyle muzenın vakımndakı ınşaat temel çalışma- lannı bıle denetlemekten yoksunken ve arşıv lenn- de ıncelenmev ı bekleyen belgeleryığınla dururken bu uzmanlann konulanyla ılgısız muzelere atan- malannın mantıklı bır gerekçesı var mıdır9 Kultur Bakanlığı 1989 yılında açılan sınavdan sonra muzelere uzman alımı ıçın bır sınav açama- mıştır Bu nedenle elındekı uzmanlan en lyı şekıl- de değerlendırmesı gerekmektedır Bu da herhal- de Klasık Yunanca - Latınce uzmanlannın konu- lanyla hıç ılgısı olmayan muzelere atanmasıyla olacak bır şey değıldır Muze yönetımının başında bulunan Alpay Pa- sınlı'nın Sunçı Bolge'ye bakan 1 No'lu Koruma Kurulu'nda bulunması da nasıl korumacı vaklaşım- lara (') sahıp olduğunu anlamak bakımından ılgınç- tır Arkeolojık kalınülann konınmasında önemlı guç- lukler yaşayan v e muze denetımınde -ozellıkle Bı- zans kalıntılannı- yok etmenın ne acıdır kı günde- lık olaylar halıne geldığı Sunçı'nde kurul onaylı yıkımlann altındakı A Pasınlı ımzalannın sorum- luluğu şuphesız lstanbul Arkeolojı Muzelen Mü- duru sıfatıyla obur kurul uyelennınkınden çoktur Ayasofya"nın Atnum'unun göz gore göre yok edıl- mesıne muze yonetımı seyırcı kalmıştır Şımdı, sankı kendılen o kurulda gorevlı değılmış gıbı, u Ne yapalım, kurul irin verdi" dıyenler, yok edı- lenlerın yennde yukselen otelı gıdıp gururla (') seyretsınler, tıpkı temel çalışmalan sırasında se- yırcı olduklan gıbı Bır başka ornek de Gedıkpaşa'dakı kat otopar- kı yapımı ıçın oluşturulan projeye onay venlerek temel kazılannda gereklı muze denetımı kuralının bu çalışmada gozetılmemesıdır Senaryo yıne ay- nı ve yok edılen 'Kentkrin Kraliçesi'nın yenne ge- tınlemevecek geçmışınden bır parça tstanbul Arkeolojı Muzelen'nde yönetımın, ba- zı kurtarma kazılannı yanda kestığı, uzmanlann temel kazılanyla ılgılı raporlanna mudahale edı- lerek, müzede çahşanlara baskı yapıldığı ya da muze envanter çalışmalannın durdurulması, bura- da neden bılımsel çalışma ortamının oluşamadığı- nın açık bır göstergesıdır lstısnalar dışında, muzenın yaptığı ınşaat temel çalışmalannda denetçıhğın, dogru korumacılık yaklaşımlanyla bağdaşıp bağdaşmadığı ayn bır sorundur Taksım Camısı ıçın koruma kurulunda "Evet" dıyebılen bınnın nasıl olup da halen tstanbul Ar- keolojı Muzelen gıbı Turkıye'nın en önemlı mu- zelennden bınne mudurluk ettığı de anlaşılmazla- nn anlaşılmazıdır Bu ınanılmaz mantıksızlıgın bır sorumlusu ol- malı ve artık Akurgal'ın sozuyle sefilan-ı Şark (Şark sefillen) bır hesap soranla karşılaşmalıdır 12 Mart'ta Yarına Dört Işık" yanacak. YARINA DÖRT ISIK •i ıml ı ! ıniiistıivcl l\r<,ının Uluslararası düşunen, tasarlayan, ureten ve yaşayan bır Turkıye ıçın, tam 544 proje bu duşunce seferberlığıne lcanldı. Yoğun katılım nedenıyle, seçıcı kurullanmızın değerlendırme ıçın daha fazla zamana ıhtıyacı oldu. Çevre, eğitim, spor ve endustriyel tasanm konulannda, 544 projenin en iyıleri, 12 Mart 1998 Perşembe gecesi açıklanacak. Çtvn Seçıcı Kunılu Doç. Dr Yu«l Çaglar Edız Hun Hayremn Karaca Robtrt F Ktnnedy Prof Dr Orhan Kural Prof Dr Ahmet Samsunlu Mehmct Yajın Ncrgıs Yazgan Eğttım Seçtcı Kunılu Emre Berkın Prof Dr Üstun Erguder Prof Dr Hamıt Fışek Korkmaz Ilkorur Cem Kozlu Dr Erkut Yucaoğlu Spor Seçtcı Kuntlu Togav Bavatlı Sman Erdern Ugur Erdener Şenes Erzık Anlla Gokçc Banş Kuce Hıncal Uluç Yıgıter Ulug Esat Yılmaer Endustnyel Tasanm Seçıcı Kunılu Nur Akgerman Engın Altaş Prof Dr Nıgan Bavazıt Bulcnt Erkmen Prof Dr Ibrahım Kavrakoglu Prof Dr önder Kuçukerman Doç Dr Guner Mutaf jan Nahum Teşekkürler Türkiye. GARANTİ TARTIŞMA Ögretmenler Çözümü Gösterdi ( , ır T ~ 1 ğıtım-Sen tarafindan | H 2-6 Şubat tanhlennde 1 J Ankara'da»— » gerçekleştınlen Uluslararası Demokratık Eğıtım Kurultayı, ulkemızde yaşanan ve katlanmak zorunda kaldığımız bunca çırkınlığın ıçınde, bataklıkta açmış bır çıçek gıbıydı Fransız, Alman, Danımarkalı Norveçlı yabancı bılım adamlannın yanı sıra Türkiye'den bırçok akademısyenın, profesorün, oğretım uyesınm ve komısyonlarda görevlı oğretmenlenn yanmda bıne yakın delege ve dınieyıcının katıldığı 'Demokratik Eğitim Kunıhavı'. 'Bihm Gunkri" olarak, dolu dolu yaşandı Mıllı Eğıtım Bakanı'nın katılmamasıyla daha bır dıkkat çeken (Çunku sendıkalann bu tur etkınlıklenne bakanlar, hatta başbakanlar genellıkle katılmaktadır Bu artık demokratık bır gelenek halıne gelmıştı) bu kurultayda, komısyonlann hazırladığı çalışma raporlan dışında, bıreysel bıldınler de sunuldu Eğıtım ve lstıhdam (Prof Dr Ismail Bfrcan), Nufus ve Eğıtım (Doç Dr Kasım Karakutük) lnsan Haklan Eğıtımı Hakkı (Prof Dr MesutGülmez) Eğıtımde Kaynak Yararma \ e Kullanımı (Stig Andersen, Danımarka), Eğıtım Felsefesı (Agne's Breda. Fransa) ellıye yakın yabancı ve Turkıyelı konuşmacıdan sadece bırkaçıydı Demokratık Sol'un (') ıktıdar olduğu bır ulkede Mıllı Eğıtım Bakanı nın Demokratık Eğıtım Kurultayı'na katılmaması hem tepkıye, hem de espnlere yol açtı Kurultayın surduğu gunlerde Sa>ın Ece\it'ın FerhuUah Gulen'den plaket almaya gıtmesı, DSP'lı bakanın lıdenne ters bir yone' gıtmesını engellemış olabılırdı Bu ulkede eğer 8 yıllık kesıntısız zorunlu eğıtım gerçekleşırse bu Mıllı Eğıtım Bakam'na karşın, sorumluluklannın bılıncınde sorumluve duyarlı oğrermenler sayesınde gerçekleşecek daha çok Bu ulkeye Hasan «Ah Yücel den sonra Mıllı Eğıtım Bakanı gelmedı (Demokrat kışılıklen ve eğıtıme yaptıklan olumlu katkılanyla M. Cstfindağ'ı veNecdetUğur'u değerbılırlık gereğı saygıyla anıyorum ) FERHATÖZEN PENCERE HADEP Olayı!••• Cumhurıyet'ın dunku bınncı sayfasında yedı su- tun uzerıne bır haber yayımlandı "HADEP yonetıcılenne gozaltı " "HADEP Genel Merkezı'nın bastırdığı ve hakkın- da toplatma karan venlen 1998yılı takvımıyle ılgı- lı soruşturma çerçevesınde, partı Genel Başkanı Murat Boztak, Genel Başkan Yardımcısı Meh- met Saten, Genel Sekreter Hamit Geylanı, Ge- nel Sekreter Yardımcısı Zeynettin Ünay, Partı Saymanı ishak Tepe, Partı Meclısı uyelerı Ali Rı- za Yurtsever ve Melik Akgiil gozaltına alındı." 'Havuz gazetelen'nm bınncı sayfalarına baktım, haber yok, tarıkat ya da cemaat gazetelerınde yok, Refah'ın yayın organında yok Neden yok'' Çunku bızım basında 'demokrası kulturu'yokl Batıtetlı, çıftetellı oynamasını ryı bılır; ama, demok- rasının kurallannı daha oğrenemedı. Ya Refahçılar? Dıncılenn demokrasıyle ne zaman alışverışlen oldu kı HADEP'le ılgılensınler» • Bır sıyasal partı yonetıcılerının cumbur cemaat gozaltına ahnması ne demek'' Cumhunyet Ankara Burosu bu ışın bır takvımını çıkaımış, 1990'dan bu yana olanbıtenler, satırbaş- lanyla, ılgınç bır oluşumun ıpuçlarını verıyor 7 Hazıran 1990'da HEP kuruluyor 17 Ekım 1991, SHP ıle HEP seçım ıttıfakı 4 Nısan 1992, SHP ıle HEP aynlıyor 3 Temmuz 1992, HEP'e kapatma davası. 14 Temmuz 1993, HEP kapatılıyor 7 Mayıs 1993'te DEP kuruluyor 2 Aralık 1993, DEP'e kapatma davası açılıyor 2-3 Mart 1994, DEP'lı altı mılletvekılının doku- nulmazlıklan Meclıs 'te kaldınlıyor (Sedat Yurtdaş, Leyla Zana, Ahmet Türk, Orhan Doğan, Stm Sa- kık, Selim Sadak, Mahmut Alınak). 16 Hazıran 1994, DEP kapatılıyor 26 Hazıran 1994, HADEP Bınncı Genel Kong- resı yapılıyor 24 Aralık 1995, HADEP seçımlere katılıyor, 1 171 623 (yuzde 4 2) oy alıyor 23 Hazıran 1996, HADEP Ikıncı Genel Kongre- sı yapılıyor 24 Hazıran 1996, Turk bayrağının ındınldığı Kongre'de seçılen Genel Başkan ve Partı Meclısı uyelen tutuklanıp cezaevıne gonderılıyor Yukandakı takvım, yaşanan olayın anlamını goz- ler onune senyor • 1991 seçımlerınde, SHP'nın HEP ıle ışbırlığı, de- mokrası deneyımınde önemlı bır gırışımdı, yazık kı değen bılınemedı, SHP, ıkı yanlı ateş altında kaldı, HEP gerçeklerı algılayamadı, Kurt asıllı yurttaşla- nn, demokratık sureçte, taleplerını parlamento ça- tısı altında dıle getırebılmelen buyuk bır kazanım olacaktı PKK'nın sılahlı yontemlerı Guneydoğu'da ağır basınca, çoğu aklı evvel -medyada çarpıcı ornek- len var- olmadık hayallere kapıldılar Anadolu Kurt'u bu yuzden çok zarar gordu, çok çektı, çekıyor HEP-DEPTHADEP yonelımı, parlamenter yaşa- ma bu yuzden bır turlu aşılanamadı, demokrasının guvencelenne bugune dek kfetvuşamadı Turkıye, bu sorunu çozmelı Fıkırlennden oturu yurttaşı gozaltına almak, tu- tuklamak, cezalandırmak donemı bıtmelı, tarıhımı- zın bu sayfası kesınlıkle kapatılmalı 1 Avrupa Bınığı'nın artık ulkemızde adı anılmıyor, bu sureçte demokrasının ete kemığe burunmesı, bızım ıçın tanhsel bır onur değerını taşıyacaktır ANTALYA ASLIYE 1. HUKUK MAHKEMESİ'NDEN Savı 1997/596 Davacı Vakıflar Genel Md Vekılı tarafından davalı \Jnal Gun aleyhıne açılan men'ı mudahale, ecnmısıl, kal davasının duruşmasında Karar geregınce SutçulerMh 3460 Sk Antalya adresınde mukım Unal Gun'ün adresı- ne teblıgat yapılamamış. başkaca adresı tespıt edıleme- mıştır Humk'nın213 ve 377 md geregınce duruşma gunu olan 23 3 1998 gunu saat 08 50 de mahkeme salo- numuzda hazır bulunması v ev a kendısını bır \ ekılle tem- sıl ettınnesı, hazır bulunmadığı ve kendısını bır vekılle temsıl ettırmedığı takdırde dava dılekçesı teblığ edılmış sayılarak vargılamaya vokluğunda devam olunacağı ve sonuçlandınlacağı ılanen teblığ olunur 21 1 1998 Basın 3866 ANTALYA ASLIYE 6. HUKUK MAHKEMESİ'NDEN DosyaNo 1995/1114 Esas Davacı Şenfe Okur vekılı tarafından davalı Mustafa Okur aleyhıne açılan şıddetlı geçımsızlık sebebı>le boşanma da\a sına aıt dava dılekçesı dasalının belırtılen adresıne teblığe ve- nlmtş olup teblıgat yapılamadığı gıbı zabıtaca da adresı tespıt edılemedığınden ılanen teblığıne karar venlmışolmakla, Da- valı Mustafa Okur a \emleme dılekçesı ve dava dılekçesı ye- nne, kaım olmak uzere ılanen teblığıne duruşmanın bırakıldı- ğı 16 4 1998 gunü saat 09 30 dakı duruşmaya bızzat gelmesı veya kendısını bır vekılle temsıl ettırmedığı takdırde vargıla- maya yoklugunda devam olunup karar venleceğı (HUMK nın213ve5O9 md ) ılanen teblığ olunur 14 1 1997 Basın 3612 HAVSA KADASTRO MAHKEMESİ'NDEN Sayı 1996/11 DavacilarEmm lşbılırvs tarafindandavalılar Akıf Ba- kar vs aleyhlenne mahkememızde açılan tespıte ıtıraz da- vasının yapılan yargılamasında venlen ara karan geregın- ce, Mahkememızın 1981 9 Esas 1990 58 karar savılı ka- ran Yargıtay 16 HukukDaıresıBaşkanlığı'nın 16 3 1993 tanhlı ılamı ıle bozularak gelmekle yenıden esasa kaydı yapılmış olup yapılan tum aramalara rağmen adreslen tes- pıt edılemeyen da\alılar Emıne tnce ve Mehmet Osman Ince adlanna ılanen tebhgata karar \enlmış olmakla adı geçen davalıların duruşma gunu olan 16 3 1998 gunu sa at 09 30 da mahkememızde hazır olmalan veva kendılen- nı bır vekılle temsıl ettırmelen aksı takdırde vargılamaya yokluklarında devam olunacağı ve karara bağlanacığı hu- susu teblığ yenne geçmek üzere ılanen teblığ olunur Basın 4047 CEYHAIS SULH HUKUK MAHKEMESİ'NDEN Sa>ı 1997 393 Da\acı Kara>ollan Genel Mudurluğu nun davalılar Ersın Ergun ve ark aleyhıne açtığı tazmınat davasının yapılan açık yargılaması sonunda venlen ara karan geregınce Tuın ara- malara rağmen adresı tespıt edılemeyen da\ alılar Ersn Er- gün Kocaelı Kavaotomotıv San Tıc AŞ'ye ılanen teblıgat yapılmasına karar venlmış olduğundan, adı geçen davalılann duruşmanın atılı bulunduğu 3 3 1998 gunu saat 09 00 la du- rusjnada hazır bulunmalan \ eya kendılennı bır vekılle emsıl ettırmelen duruşmava gelmedıklen ve kendılennı bır v ekıl- le temsıl ettırmedıklen takdırde duruşmalann yokluklinnda devam edıleceğı ve karar venleceğı hususu ıle Teblıgit K.a- nunu geregınce ılanen teblığ olunur 21 1 1998 Basın 3867
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle