Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
13 ŞUBAT 1998 CUMA CUMHURİYET SAYFA
15
Oektronik pos&E Denâsomeraksnetcom Tel: 0.212^12 05 05 Faks: 0.212.512 44 97
- F.Bahçe-Trabzonspor maçı
olaylı geçmiş...
"Otto Bariç. görûnmeyen bir
taşla iki kuş vurmaya
calısıvor!"
Camide
promosyon
Promosyon so-
nunda camiyef
de girdi. Gire-
sun'da müftü-
lük, geçen Kadir
Gecesi camilerde daha
çok cemaat toplayabil-
mek için ilk gelenlere
verilmek üzere hediye
kuponu dağıttı. Ön yü-
zünde birer numara bu-
lunan kuponların arka-
sında şöyle yazıyor:
"Kadir gecesi münase-
betiyle camiye ilk ge-
lenler hediye kuponu-
dur. Lütfen kuponu sak-
layınız." Ibadet sonrası
yapılan çekilişte, kaza-
nan talihîi müminlere bi-
rer küçük ev aleti, tele-
fon gibi hediyeler veril-
di. Giresun camilerinde
başlatılan promosyon-
lu ibadetin büyük ilgi
gördüğünü belirtmeye
gerek yok... Hele "cen-
net'" çekilişi yapılsa,
seyreyteyin izdihamı!
urtuluş Savaşı'nın amacını, Kuvayı Milliye'nin
ne olduğunu anlatıyor Uğur Mumcu, 30
Ağustos 1992 tarihli Cumhuriyet'teki Gözlem
köşesinde. Kurtuluş Savaşı boyunca ve cum-
huriyet kurulduktan sonra yaşanan, emperyalistlerin
güdümündeki ırkçı ve şeriatçı iç ayaklanmalara da
değiniyor "TBMM ve Ordu" başlıklı bu yazısında;
"1930 Menemen" diyor ve sözü Körfez'deki savaşa
getiriyor:
"Bölgeye egemen olan 'yeni dünya düzeni' Türki-
ye'de hemen yandaşlannı ve sözcülerini buldu; ide-
olojik ve siyasal bombardıman başladı. Kurtuluş Sa-
vaşı'na, Atatürk'e ve cumhuriyete karşı saldırıiar bu
yüzden yoğunlaştı."
Uğur Mumcu'nun ölümünden sonra kurulan Uğur
Mumcu Araştırmacı Gazetecilik Vakfı tarafından 40
kitap olarak yayımlanan 'Bütün Yazılan" arasında
Uğur Mumcu'nun 30 Ağustos 1992 tarihli bu yazısı bu-
lunmuyor. Unutulmuş olmalı.
Uğur MumcuVakıf, bütün yayınlannın ilk sözünde "düşünenlerin
öldürülmemesi, öldürülenlerin unutulmaması dileğiy-
le" diyor. Ve şu sıralar vakıf, Yenı Yüzyıl yazan Can Dün-
dar'a, Uğur Mumcu'nun yaşamını konu alan bir tele-
vizyon belgeseli hazırlatıyor. Can Dündar, önerinin va-
krf başkanı ve Uğur Mumcu'nun eşi Güldal Mum-
cu'dan geldiğini söylüyor, "Ben talip olmadım. Teklif
gelince elimden gelen yardımı yapacağımı ve para al-
madan yapacağımı söyledim" diyor.
Can Dündar'ın "belgesel"leri arasında Kubilay'ın da
olduğu biliniyor. Can Dündar, bu çahşmasından son-
ra "1930 MenemerTe ilişkin düşüncelerini Yeni Yüz-
yıl'daki köşesinde yazıyor. Bu yazısından bir bölüm,
köktendincilerin Akit gazetesindeki "Menemen Ger-
çeği" dizisi içinde 28 Aralık 1997'de yayımlanıyor:
"Resmi görüşe göre Menemen'de yobazlar, cum-
huriyet devrimlerine karşı isyan provası yapmışlar ve
bir devrim askerinı şehit etmişlerdir ve bu isyan en sert
şekilde bastırılmıştır. Menemen'i gezerseniz 'kollektif
hafıza'nın bu tezi reddettiğini görürsünüz. Olayın ta-
nıklarına göre 23 Aralık'ta iki saat içinde olup bıten ve
yankıları 67 yıldırsüren olay, Menemen'e Manisa'dan
gelen altı tane esrarkeşin işlediği bir cinayetten iba-
rettir...
Bence Menemen, cumhuriyetin en büyük hayal kı-
nkhklarından biridir. Ülkede yapılan ilk çok partili se-
çimi Atatürk'ün partisi kaybetmiştir. Halk karşılaştığı
ilk fırsatta şapkalarını atıp feslerini giymiştir. Ve ner-
halde Ankara'dakiler serbest seçimle devrim yapıla-
mayacağını bir kez daha anlamışlardır."
Evet... Düşünenlerin öldürülmemesi ve öldürülen-
lerin unutulmaması, dileğine bir ekleme:
öldürülenlerin düşüncelerinin de unutulmaması...
Ama nasıl? Ölenleri bir kez daha öldürerek mi!
KADİR GECESJ
munasebetıyte
CAMİYE İLK
GELENLER HEDtYb
KUPONUDUR
Lütfen kuponu
Saklayınız
SESSlZSEDASIZf!)
HB••'• f$& &SL
rII
miRİKURTCEBE
JSHA
Yüksek Yerilim Hattı
Erdinç UTKU
Sevgililer günü ıçın kendine hediye aldı
narsist Necati!
Mülkiye eski parlakgünlerine dönüyor
Mülkiye olarak bilinen Ankara Üni-
versitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi, ya-
kın geçmişte büyük yaralar almış ve
eğitimin kalitesi epey düşmüştü.
Şimdilerde, Mülkiye'den iyi haber-
ler geliyor.
Haberler, Mülkiye'nin eski parlak
günlerine dönmeye başladığı müjde-
sini veriyor.
Meslek giriş sınavlarında Mülkiye-
lilerin başarısı gözle görülüyor.
Ekim 1997'deki Dışişleri Bakanlığı
aday meslek memuriuğu sınavında, sı-
nav kurulu üyeliği yapan büyükelçi
Ergun Sav'ın gözlemleri de bunu ka-
nıtlıyor:
"Gençlerin bilgisini, kişilik-
lerini, disiplinlerini ve değer-
lendırmeyeteneklerini sevinç-
le izledim. Onları, alışılmış'
'mektep' havasından çıkmış,
gerçek 'üniversiteli' kişiliği kazanmış
buldum. Bilgilerini iyi kullanabiliyortar.
Olaylara geniş açıdan bakabiliyorlar.
Kendilerince değerlendirme yapabi-
liyorlar. Kişisel dünya görüşü oluştu-
rabilmişler. Bu gençler, Bakanlığımı-
za çok yararlı olacaklar. Yeni bir so-
luk getirecekler."
Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler
Fakültesi Dekanı Prof.Dr. Ceial GöJe'yi
biz de kutlarız.
PALAS PANDIRAS Şu sıralar Refahlılar yüzlerini yıkamıyoriar; çünkü
uyanır uyanmaz ağlamaya başlıyorlar!
MüfitBozacı
'Bütün silahlar kontrol edilsin'
Savaş karşıtları krizden
ABD'yi sorumlu tuttu
tSTANBUL / ANKARA
(Cumhuriyet) - Çeşıtlı sıvil top-
lum kuruluşlan. Irak ve ABD ara-
sında gelışen ve gıderek sa\aş sin-
yallen \eren Körfez krizinm sona
erdınlmesını ısteyerek knzin so-
rumlusunun ABD olduğunu belin-
tiler. Cumhunyet Kadınlan Der-
neği Genel Başkanı Şenal San-
han. ABD'nın İrak'a düzenleme-
ye hazırlandıgı operasyonu haklı çı-
karacak hiçbir gerekçenin bulun-
madığını belırterek Iraklı kadın ve
çocuklan desteklediklerini açıkla-
dı. Sanhan dün yaptıgı yazılı açık-
lamada. ABD'nin 7 yıl önceki sal-
dınsının bölgede büyük acılara yol
açtığını anımsattı. Yüz binlerce
Iraklı sivil, kadın ve çocuğun kat-
ledildiğini. bombalanan sığınak-
lann duvarlanna yapışan insan par-
çalarının gözlerden silinmedığmı
belirten Sarıhan, "Savaştan son-
ra yıllardır uygulanan ambargo
nedeniy le düny anın gözleri öniin-
de binlerce Iraklı çocuk öldü.
ABD, Irak'ı böldü. Irak'ın kuze-
yinde ortak ernik kökenden in-
sanlar savaştı" dedi.
Elektrik Mühendıslen Odası
(EMO) tstanbul Şubesı Başkanı
Hüseyin Yeşil. dün yaptıgı "Sava-
şa hayır" başlıklı yazılı açıklama-
sında. ABD öncülüğündekı em-
peryalist ülkelerin yenı dünya dü-
zenine karşı çıkan ülkeleri soğuk
ya da sıcak savaş yöntemleriyle dı-
ze getırmeye çalıştığmı kaydettı
Yeşil, Uzakdoğu'da yaşanan eko-
nomik krizin ABD'yi de vurduğu-
na dikkat çekerek. ABD'nin kriz ya-
ratarak petrol ve sılah sektörünü
elinde tutmak ıstedığını savundu.
Elinde kitle imha sılahlan bulunan
tek ülkenin de Irak olmadığını vur-
gulayan Yeşil, "Türkiye bu şava-
şa katılmamalı. tncirlik Cssü
kontrol altına alınmalı. Salt
Irak'taki değil tüm ülkelerdeki
kitle imha silahları kontrol edil-
meli" dedi.
Tüm Bel-Sen Genel Sekreteri
Hüseyin Ayyıldız ise Körfez kri-
zinin yeni dünya düzeni planlan-
nın bir parçası olduğunu \ urgula-
yarak. "Böylesi bir savaşta bin-
lerce insanın ölümü düşünülme-
den insanlığın gözleri ve yüreği
karartılarak sanki televizyonlar-
dan maç seyreder gibi katliam-
lan yay ınlardan sey retmemiz is-
teniyor" dedi.
Kuşadası"ndan tepkısını dile ge-
tıren yurttaş Didem Başdemir de
banş mesajında şunları kaydetti:
"Barışa ve özgürlüğe susamış-
larla. çağdaş hukuk devleti ve
Atatürk ilkeleri doğrultusunda,
özgürlükçü hak \e özgürlükle-
rin özenle korunduğu, şeffaf ka-
mu ve yerel yönetimin yöneten-
le biıiikte yönetilenin de yetkili
olduğu bir toplumda çağdaş ve
insanca yaşamayı umut ediyo-
rum. Tüm insanlık banş içinde
yaşasın."
TEŞEKKUR
Zor ameliyatımı başarıyla gerçekleştirip
sıhhatıme kavuşmamı sağlayan
Prof. Dr. YILMAZ ERSAN
Dr. ERDAL ERGİN
Dr. Ümit YAŞAR ÇELEMLİ
ve Dr. SEMRA (Serhat) POLAT'a
ve Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Genel Cerrahi
Servisi'nin tüm hemşıre ve görevlilerine
teşekkür ederim.
SABAHATTİN YÜCEL
7 küçük fidanla sevginizi dile
getirmeyenedersiniz...
1 4 Ş u b a t " S e v g i l i l e r G ü n ü "
ÇEKÜL
Çevre ve Kultür Değerlerıni Koruma ve Tanıtma Vakfı
Tel-(212) 251 54 44-45
Seyeililer Gününde.
Sevginizi Ölümsüzleştirmenin Yolu,
Onun Adına Dikeceğiniz Bir Fidandır.
Daha Yeşil ve Sevgi Dolu Bir Türkiye için
TEMA
Türkiye Çöl Olmasın
Çayır Çimen Sk. Emlak Kredı Blokları A.1 - D. 21 80620 Levent -
İSTANBUL Tel: 0212 -283 78 16/ 185
Nüfus cüzdanırru
kaybettim. Geçersizdir.
ORAL ERTL'RK
Nüfus cüzdanımı
kaybettim. Geçersizdir.
ERDAL ULU
HAYYANLAR tsMAtı GÜLGEÇ
KİM KİME DUM DUMA BEHIÇAK behicattiâtuıiLnût
ÇİZGİLİK KÎMİL MASAFliCl
MIRMIRLAR VĞIRDIRAK
U o l Ğ.İS"".-.
TARİHTE BUGÜN MÜMTAZ ARIKAN 13 Şubat
Wağner'in, haufranı otan Baı/yera KrttU H.Ludıuig'm
yardımlarıyla yaphrdığt ve •fSKUa açılan
ûntü Bayı-euf-h +iyaHr> binaSI..
OPERA 'DA BUYÛK BİR YARAT/CI!
S'TZ BUGÜN, ÛHLÜ ALMAN SSSTBCİ RlCHABD
NBR, 7O YAÇINDA VEUEt>ıK'lt ÖLDÜ. DAHA ÇOK OP£-
R4 SeSTECİS/ OLABAK 7AKIINAN WA6UER, BU SA-
MAT PALIMA YENİ BİH RUH GETİRMİÇTİ. OPEKA
ABTIK, MÛZİK, TtYATSO,EDES'ıYAT,SESİM, Mİ-
MARUK SANATL4KJUIN SieUEÇMESİYLE OLLJ-
ŞUYOR£XJ.KONULARrNI GEA/ELU/CLe ALAAAN
KAHKAMANLIK. t/EAÇK EFSAMELE&NPEN ALAN
\*/AGNEK,ROMAHTİK. BİRTARZDA /ŞLEP/Ğİ YAP1T-
AKJYLA &ÜYÜK HAYfSAN KlTLESİUİ Ç.EVIZESİN-
Oe TOPLAMIÇT/.ÖZEL YAÇAhilNPA GEÇİMSlZ,
ARKAPAÇlAR/NlN KARILARlMI A^fSTAM lüKÇl,
ÇİRKJN,KÜÇÛK APAM, "TnNNHAUSEK", «mİSTAH
VE isoLpe*. "NüeMgFee'L/ usm ÇARKICILAR* VE
'SİEGFKtep'GiBJ BÜYÜK OPE&UAUN yA&mCKI/a.
ANKARA... ANKA...
MÜŞERREF HEKİMOĞLU
Öz Şarkılar
Önce Suna Kan, Sumru Güner, sonra Gürer
Aykal telefon etti, salonda değılsin, ama senın için
çalıyoruz, diye okşadılar yüreğimi. Gözümde yaş-
lar, dinliyor, düşünüyorum. Sol eli henüz iyileşme-
di, ama sözü gerçekleşti. Türk Eğitim Derneği'nin
70. yıl konserinde AOO eşliğinde Vrvaldi'nin Mev-
simler'ini çalıyor Suna Kan. Kimbilir kaç kez din-
ledim Ankara'da, istanbul'da, Ürgüp'te peribaca-
larında, Efes'te Antik Tiyatro'da. Dört mevsim
dört bahara dönüşür AOO'da. Rüzgâr, fırtına, kar-
lı dağlar, çıngırak sesleri, çiçeğe durmuş ağaçlar,
şarkı söyleyen kuşlar, suda gümüş gümüş parta-
yan balıklar, gökte uçan yıldızlarla doğanın sesi-
ni tutarsınız ellerinizde, figüratif müziğin mutlulu-
ğunu kutlarsınız.
CSO'dadeğilim, ama konseri izliyorum baştan
sona. Aradan geçen yıllar, acı-tatlı olaylar, savaş
şarkılan, uçaklar, bombalar, kan ve gözyaşı da ka-
rışıyorVivaldi'nin müziğine. Doğa ve insan çeliş-
kisi, devler ve cüceler, güçlüler ve güçsüzler çe-
lişkisi de vurgulanıyor. Belki de ben böyle algılı-
yorum, ama kaçınılmaz bir olay bu. Çelişkiyi içi-
me sindiremiyorum. Suna Kan öz şarkısını duyur-
manın önemıni vurgular her zaman. Müziğin gi-
zemi öz şarkıdan kaynaklanıyor, ustalığa öz şar-
kısıyla ulaşıyor tüm çalgıcılar.
Peki, siyasi çalgıcılar?.. Onlar nasıl çalıyor öz
şarkısını? Dahası, söylüyorlar mı? Kimler bu çal-
gıcılar? Bakanlar, başbakanlar mı? Özden bir ses
duyurabiliyorlar mı çevrelerine? Her gün, her sa-
at nota değiştirmiyorlar mı? Böyle bir koro ya da
tek şarkıcılar bir barış şarkısı söyleyebilir mi hiç?
Çalgısına öz şarkısını yansıtabilir mi? Inanma-
yanların soluğu yetmez bu şarkıya. Mutlu bir olay;
dünyamızda, dahası ülkemizde de öz şarkıcılar
var. Kalıcı barışı gerçekleştirmek çabasındalar,
karanlık değil, aydıniık bir dünya özlüyor, o özle-
mi dindirmeye uğraşıyorlar. Uzun, ince bir yol bu.
Kolay değil güç yolculuk, ama karanlığın ötesin-
de güzel bir ışık, aydıniık var.
• • •
Ekrandaki son tartışmalar belli sorunlan yeni-
den gündeme getirdi. Toprağa atılan tomurcuk-
lar türü söyleşiler, tartışmalar ürüyor çevremizde.
Ömeğin, Güneri Cıvaoğlu'nun düzenlediği bir
programda Emekli Orgeneral Necip Torumtay'ı
dinleyenler rahat bir soluk aldılar. Telefonum kaç
kez çaldı bu konuda. Rahat soluk neden derse-
niz, öncegerçeği öğrenmenin rahatlığı; 1990'lar-
da yaşanan Körfez Savaşı'nın karanlık yanlarını
ışığa kavuşturmanın rahatlığı. Çok uzayan, dal-
lanan budaklanan bir konuyu güzel noktalıyor
Sayın Torumtay. Türk Silahlı Kuvvetleri'nde çok
onurlu bir görevden ayrılmanın özverisini de, gö-
revinin sorumluluğunu da güzel taşıyor, başka bir
deyişle, belleğimize de, tarihimize de öz şarkısı-
nı güzel söyleyen bir komutan olarak yerleşiyor.
Hangi dalda olursa olsun saygın ve seçkin bir
tırmanışa öz şarkılarıyla ulaşıyor insanlar. Çizgi-
leri çok sade, ama görkemli izlemleri var. Nota-
lan hiç şaşırmıyor, uzun soluğu inançlarından alı-
yorlar.
Mutlu bir olay, toplumumüzda'boyfe'lHsahlarda
var. Kimi emekli bir komutan, kimi emekli bir va-
li, ya da yargıç; sayıları giderek azalıyor, ama var!
Geriden gelenler, güzel örneklere özenenler, yoz-
laşmaya direnenler de olacak elbet. Ülkemiz,
dünyamız da daha iyi aydınlanacak o zaman.
Yanlışlar düzelecek, doğrular yaşanacak. Seçim
doğrulardan yana olacak, banş içinde yan yana
yaşamayı öğreneceğiz, yaşama sevincini yeşer-
terek söyleyeceğiz öz şarkılarımızı. Bugün yaşa-
dıklarımızı da bir 'ara yaşam' diye düşüneceğiz.
Bu yozluk, bu şaşkınlık, tutarsızlık sürekli bir ya-
şam biçimi olamaz değil mi? Coğrafyamıza da,
tarihimize de ters bir olay bu. Belli bir kadronun
yoz yapısı, kısa görüş ve dar açı ürünü. Ama böy-
le gelmiş böyle gidemez. Bir gün mutlaka deği-
şecek. Doğru yolda buluşacak insanlar. Uyduruk,
yapay politikalar sona erecek, hepimiz öz şarkı-
mızı söyleyeceğiz.
BULMACA SEDAT YAŞAYAS
1 2 3 4SOLDAN SAĞA:
1/ Bütün bir ana-
karaya, hatta 1
dünyayayayılan o
salgın hastalık.
2/ Geleneksel 3
Hawaiı dansı... .
K.emiklenn için-
dekı yağlı mad- 5
de. 3/ Utanç
duyma... Gemı «
güvertesinin
enıne konmuş
kınşlennden her 8
bin. 4/ "Salak" q
anlamında argo
sözcük... Kızıl tüylü bir
av kuşu. 5/ Pamuk. ke-
ten ya da ıpekten, seyrek
dokunmuşdelıklı bırku-
maş cınsı. 6/ Mürekkep 3
hokkalarına konulan 4
ham ıpek... Tellı çalgılar-
da telien yüksekçe tutan
tahta köprücük. 7/ ilkel 6
benlık... Nemlı tropikal
bölgelerde yetıştırilen bir
meyve ağacı. 8/Hint mü-
ziğine özgü telli bir çal-
gı... Bir ılımız. 9/ Coşkun, esınle dolu... Ta\lada bir sayı.
YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1/ Anadolu'nun güneybatı-
sında ünlü bir antik kent. 2/ insan bedenj çe\Tesındekı man-
yetikalan... "—Biret": Ünlü kadın pıyanıstimiz. 3/Hol-
landa'nın plaka işareti... Arna\utluk'unparabınmi... Bo-
ru sesı. 4/ ABD'nin ıkı eyaletıne adını vermış olan Kuzey
Amerika yerlileri. 5/ Sıkıntı verme. üzme... Oylumlu. 6/
Temeli taklıde dayanan kısa oyun... Süngü gıbı yalnız ba-
tınlarak yaralamaya yarayan, düz \ e ensız kılıç. 7/ Bırey-
ler arasında ortak sımgeler sistemiyle gerçekleştırilen an-
lam ve bilgi alışverişi. 8/ Edebıyatta etkiyi çoğaltmak için
bir şeyın tersini söyleyerek edılen alay... Akıl. 9/106 taş-
la oynanan bir oyun... Kuytu, tenha ya da ücra yer.
Çiçek sevginin ifadesidir.
Tüm sevgililerin gününü kutlanz.
DÜNYA
ÇİÇEKÇİLİK LTD. ŞTİ.
Merkez: Güzelbahçe Sok. No: 9/A Nişantaşı
Tel: 241 65 43 - 231 24 85
Fax: 232 61 24
Şube: Valikonağı Cad. No: 74/C Nişantaşı
Tel: 247 47 25