16 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
0K>\SIM1998SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER 14- milyon 300 bin öğrenciden sadece yüzde 5.6'sı bilgisayarlı eğitimden yararlanabiliyor Eğitimm bflançosıı kötüANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - 8 ılhk temel eğitime katkı payından el- e edilen 203 trilyon 303 mılyar lira ve trilyon 236 milyar liralık halk bağışı- a karşın oku] ve bilgisayar ihalelerin- eki gecikmeler. bu yıl içın beklenen elişimi sağlayamadı. Bakanlığın son erilerine göre, 6. sınıfa kayıt oranı ge- en yıla göre yüzde 30.2 artarken bilgi- ayarlı eğitimden yararlanma oranı yük- elmedi. 14 milyon 300 bin öğrenciden alnızca 800 bini bilgisayarlı eğitimden ararlanırken; ilköğrerimde okul-öğret- nen ve öğrenci dağılımındaki orantı- ızlık giderilemedi. Okullann yüzde 7'sinin köylerde olmasına karşın öğ- encilerin yüzde 23 'ü köylerde bulunu- or ve öğretmenlerin yüzde 32'si kırsal • Milli Eğitim Bakanlığı'nın 1998-1999 öğretim dönemine ilişkin verileri, okul ve ek derslik inşaatlanna hız verilmesi, öğretrnen-okul-öğrenci dağıhmının yurt genelinde eşitlenmesi ve bilgisayar ihalesinin bir an önce tamamlanması gerektiğini ortaya koydu. kesimde görev yapıyor. Milli Eğitim Bakanlığı'nın 1998- 1999 öğretim dönemine ilışkın verile- ri, okul ve ek derslik inşaatlanna hız ve- rilmesi. öğretmen-okul-öğrenci dağıh- mının yurt genelinde eşitlenmesi ve bil- gisayar ihalesinin bir an önce tamam- lanması gerektiğini ortaya koydu. Ba- kanlık verilerine göre. 8 yıla katkı payı ve halk bağışlanyla elde edilen miktar, nemalanyla birlikte 208 trilyon 665 mil- yar liraya ulaştı. Bu kaynağm 157 tril- yon 376 milyar lirası "etüt,proje, kitap basımı, taşımalı ilköğretim, donaüm, ya- pı-tesis ve kamulaştirmada" kullanıldı. Ancak okul ve bilgisayar ihaielerinin henüz tamamlanmaması, 1999'uneği- tırnin nicelik ve niteliğinde beklenen gelişmeyi sağlayamadı. Son verilerle, Türkiye genelindeki 14 milyon 300 bin öğrenciden 800 bininin bilgisayarlı eğitimden yararlandığı or- taya cıİctı. Yüzde 5.6'ya denk düşen bu rakam, gelişmiş ülkelerle karşılaştınldı- f;ında çok düşük bir oran olarak kaldı. lk aşamada 2 bin 541 okula 2 bin 828 bilgisayar laboraruvan kurulmasını ön- gören ihaleye henüz çıkılamamış olma- sı "teknotojidestekü eğitime" geçişi ge- ciktirdi. Öğrenci-öğretmen ve okul arasında- ki dengesiz dağılım da eğitim eşitsizli- ğini gideremedi. Ilköğretimde okullann yüzde 23'ünün kent, yüzde 77'sinin köylerde bulunmasma karşın öğrencile- rin yüzde 74'ü kent, yüzde 26'sı köyler- de; öğretmenlerin yüzde 68'i kent, yüz- de 32'si köylerde bulunuyor. Ortaöğretimde ise öğrenci ve öğret- men dağılımında denge bulunuyor. Okullann yüzde 91'i kent, yüzde 9'u köylerde; ögrencilerin yüzde 97'si kent, yüzde 3 'ü köylerde, öğretmenlerin yüz- de 95'i kent, yüzde 5'i köylerde bulu- nuyor. Bakanhk 1998 yılında 25 bin 626 dersliği tamamlamayı planlıyor. 320 okulun ihalesini de kasım ayı başında tamamlayan bakanhk, halk bağışlann- dan da destek alıyor. 1998 yılında tamamıyla halk bağışıy- la 2 bin 924, il özel idareleri ve halk iş- birliği ile 2 bin 937 derslik yaptmyor. Istanbul Menkul Kıymetler Borsası (ÎMKB), Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB), Koç Topluluğu ve Veh- bi Koç Vakfı tarafından Doğu ve Gü- neydoğu Anadolu ağırlıklı olmak üze- re toplam 43 bin 80 öğrenci kapasiteli 75 okul yaptınlıyor. Akademisyenlerden elestiri 'Bazıyetküeryeni yönetmelikle YÖK Başkanı'na bıraMdı' • Yükseköğretim yönetmeliğindeki yeni egişiklik akademisyenler arasında tartışılıyor. 'OK Başkanvekili Prof. Tosun, sadece "umhuriyetin temel niteliklerine aykın eylemler le akademik hırsızlık konusunda yeni .üzenleme yapıldığını söyledi. :BRU TOKTAR ANKARA - Yükseköğ- etim yönetmeliğindeki •eni değişiklik akademis- enler arasında tartışılıyor. "üm Öğretim Üyeleri Der- leği, yasada tanınmayan »azı yetkilerin yönetmelik- e doğrudan YÖK Başka- ıı'na bırakılmasını eleşti- irken YÖK Başkanvekili 'rof. Dr. İsmail Tosun, se- lece Cumhuriyetin temel liteliklerine aykın eylem- er ile akademik hırsızlık :onusunda yeni düzenle- ne yapıldığını söyledi. Prof. Dr. Tosun, yasadı- :mınejjatıl- fikîan ıçın haklannda so- uşturma açıtan Van Yü- iincü Yıl Üniversitesi Tıp : akültesi Dekanı Prof. Dr. )ursun Odabaş ve 19 öğ- etim üyesi hakkındakı in- :eleme!erin tamamlanma- lığını söyledi. Soruşturmalann tamam- anmaması nedeniyle 20 igretim üyesi hakkında es- ci yönetmelik hükümleri- ıin uygulanacağı bildiril- li. Yüzüncü Yıl Oniversite- .i'ndeki soruşturma konu- .unun aralık ayında yüksek lisıplin kurulunda görüşü- eceğini kaydeden Tosun, 'Yükseköğretim Kurum- an Yönetici, Öğretim Ele- nanı ve Memurlan Disip- lin YönetmeHği"nde yapı- lan değişikliğe ilişkin de- ğerlendirmeleri eleştirdi. Tosun, yönetmelikle '•Cumhuriyetin temel nite- liklerine aykın eylemlerie, akademik hırsızüklarT suç kapsamına aldıklannı, "kamu görevinden çıkar- ma" ve "öğretim üyeliğin- den ihraç" cezalannı da ayn ayn düzenleyerek da- ha hukuksal bir sınıflama yaptıklannı savundu. YÖK Başkanvekili Prof. Dr. İsmail Tosun, Yüzüncü Yıl Üniversitesi'nde 20 öğ- retim üyesinin "haklann- da açılan soruşturmamn selameti açısından görevle- rinden geçici olarak alın- dıkiannı" anımsattı. Tüm Öğretim Üyeleri Derneği (TÜMÖD) Baş- kanı Prof. Dr. Tahir Hati- poğlu, yönetmelikle aka- demik hırsızlıklann üni- versite öğretim mesleğin- den çıkarma cezası içine alınmasını olumlu buldu- ğunu söyledi. Hatipoğlu, "Bu yönetmelik aynen uv- gulanırsa, Türk üniversite- lerinde birçok öğretim üye- si mesieğinden olur" dedı. Hatipoğlu, akademik unvanlann akademik ku- rullar tarafından verildiği- ni belirterek idare organı olan YÖK'ün akademik unvanlan almasının doğru olmadığını savundu. O,gelecek için wnudumuz>~ Babasının omzunun üzerinde, kalabahğın arasından sıynlmış,gelecek muthı gün- lerin habereisi gibi haykınyor... Ne sovtediğinin pek önemi yok... Eb'nde karan/îli üe kararii ve güçlü_ O, bir cumhuriyet çocuğu... (Fotograf: UĞÜR DEMİR) Milli Eğitim Şûrası'na hazırlık Balıbey: Öğretmen açığını atamakuia kapatmaya çahştyoruz • 16. Milli Eğitim Şûrası'na hazırlık niteliğindeki il komisyonu toplantılanna başlandı. Istanbul İl Milli Eğitim Müdürü Balıbey, eğitim reformunun gerçekleşmesi için ortak çaba gösterilmesi gerektiğini söyledi. tstanbul HaberServisi - Is- tanbul Mıllı Eğitim Müdür- lüğü, 22-26 Şubat 1999'da yapılacak ve "mesleki-teknik eğitimin ülke gereksinimleri- ne göre yapüandınlmasr gündemiyle toplanacak 16. Milli Eğitim Şûrası'na hazır- lık niteliğindeki il komisyo- nu toplantılanna başladı. ts- tanbul tl Milli Eğitim Müdü- rü Ömer Bahbey, tstan- bul'daki öğretmen açığının 8 yıllık eğitimle birlikte yapı- lan yeni dersliklerle sınıf mevcutlannın 100'den56'ya indirilmesi nedeniyle normal olduğunu belirterek bakanlı- ğın yeni atamalarla açığı ka- patmaya çalıştığını söyledi. MEF Okullan'nda başla- yan ön komisyon toplantısı- nın açılışını yapan istanbul Vali Yardımcısı Veli Aslan, dünyadaki teknolojik gelişi- me ayak uydurmanın yolu- nun eğitimden geçtiğini vur- gulayarak "Büyük Ata- türk'ün gösterdiği çağdaş uy- garlık düzeyine ulaşmanın yohı mesleki ve teknik eğföm- İeara üısan gücii yetiştinnek- tengeçmektedir" dedi. Mes- leki ve teknik eğitimin so- rumluluk ve maliyetinin iş- verenlerce de paylaşılması- nın kaliteli eğitimi ve verim- lı üretimi beraberinde geti- receğini vurgulayan Aslan, 16. Milli Eğitim Şûrası çalış- malanna altyapı oluşturacak tstanbul Şûra II Ön Komis- yonu çahşmalannın büyük önem taşıdığını vurguladı. İstanbul II Milli Eğitim Müdürü Ömer Balıbey de 8 yıllık temel eğitimin Cum- huriyetin en önemli kaza- nımlanndan biri olduğunu vurgulayarak bir anda toplu- mun gündeminde birinci sı- raya çıkan bu reformun ger- çekleşmesinde kendileriyle birlikte valilik, sivil toplum örgütleri, okul aile birlikleri ve yurttaşlann ortak çabala- nnın etkili olduğunu söyledi. 16. Milli Eğitim Şûra- sı'nda ele alınacak mesleki ve teknik eğitimle ilgili İs- tanbul il komisyon ön çahş- malannın, lstanbul'un ülke sanayisinin yüzde 75'ini oluşturması nedeniyle çok önemli olduğunu kaydeden Balıbey, "Eğitim sistemimi- zİD bütünlüğü içerisinde meslekive teknik eğitimin ül- kemizin ihtiyaçlanna göre yeniden ele alınması, gelişti- rilmesi. düzenlenmesi gerek- mektedir. tşgücü ve istihdam ihü'yacının hızia bo>ııt değiş- tirdiği ve çoğaldığı ülkemiz- de iş havaünın beklentilerine çözünı bulmak amacıyla top- lanacak şûraya. il komisyon kararlannın ışık tutmasını araı edivoruz'' dıye konuştu. 16. Milli Eğitim Şûrası 'na sunulmak üzere "Mesleki Teknik Eğitimin Yeniden Va- pılandınunasr. "Eğitimde Oğremıen ve Yöoetici Yetiş- tirilmesi", "Finansman" ve "Okul ve tşletmelerde Mes- leki Eğitimde İstihdam" ko- nulannda rapor hazırlayacak ön komisyon toplantısı, 20 Kasım'a kadar sürecek. Busorular Voyager Türkiye'nin varoluş nedenı... 1 Kasım da yepyenı bir dergı yaşamımıza gınyor; Voyager. Aytık yurtıg-yurtdışı turlardan konaklama merkezlenne, meteorotojik venlerden, mönü artematıflerıne kadar herkesın yol arkadaşı, gerçek bir seyahat rehben .. llk sayi, ücretsız Alışvenş Cenneti Avrupa ekı ile birliİcte... ARAYIŞ TOKTAMIŞ ATEŞ 60Yıl Atatûrk'ün bu ulusu öksüz bırakıp gitmesinin üze- rinden tam altmış yıl geçmiş. Gerçekten, zaman kuş gibi uçup gidiyor. Ben ilkokula başladığım zaman, Atatürk öleli he- nüz 12 yıl olmuştu. O zamanlar bize, çok uzun bir sü- re gibi gelirdi. Bugün başımı geriye çevirip 12 yıl ön- cesine baktığım zaman, 1986 daha dün gibi! Bizim hemen tüm ögretmenlerimiz, Atatürk döne- mini yaşamış insanlardı. Çogu gözyaşlan içinde Ata- türk'ün tabutunun önünde saygı duruşu yapmış, ce- nazesinde gene gözyaşlan içinde yürümüşlerdi. "Toplumun çıkarian..." dedikleri zaman sesleri titrer- di: "Toplumun çıkarlan birey çıkariannın önünde ge- lir..." Bu yaklaşıma yürekten inanırdık. Zaten başta bir şeyi düşünmemiz bile mümkün değildi. "Bizi biz ya- pan, bizlerisarmalayan veyaşam veren toplum var- ken birey kim oluyordu?.." Atatûrk'ün önderliğinde "yok olmaktan" kurtulan bir ulus, elbette toplum çr- karlan çerçevesinde örgütlenecekti. Yaşamakta olan şairierimiz, inanılmaz güzellikte Atatürk şiirleri ve Ulusal Kurtuluş Savaşımızla ilgili şi- irler yazmışlardı. Okurken, gözlerimiz dolardı. Fuka- ra bir ülkenin çocuklanydık ama; tepeden tırnağa umutlu, inançlı ve kendi ölçülerimiz içinde huzuriu ve mutluyduk. Bugün, biraz "nostaljik takılmak" ve ilk gençliğimin ölümsüz bazı dizelerini sizlerie paylaşmak istiyorum. Önce Faal Hüsnü Dağlarca'dan, "Mustafa Kemal'in Kartalı": "Masaldı dağlar, taşlargeçeri<en masaldı ha, I Ge çiyordu Mustafa Kemal Çamlıbel'den, I Yabanın kur- du kuşu seyrine inmiştiler, I Kara pençelehe, ak ga- galaria. I Susmuştu yeryüzü efsaneler içinde, I Ma- saldı, dağlar, taşlar geçerken masaldı ha. Ona iyice yaklaşan kocaman bir kartaldı ha, I Ba- kır kızıllığındaydı tüyleri, kor alevindeydi gözleri, I Kondu ilk kayaya, dûşen bir rüzgâr parçası gibi, I Sevgiyle bakıştılar, I Tanış çıktılar sanki evrenler üs- tünde, I Ona iyice yaklaşan kocaman bir kartaldı ha. Kartal uçup gidince ortalık boşaldı ha, I Kayboldu mucizesi havalann, I Neydi, nasıl bir panltıydı, bile- medi kimseler, /Kiminaşkıydı, inmişti göklerden top- rağa Paşam? I Kalmadı sonsuzluk, görkem, gurur, I Kartal uçup gidince ortalık boşaldı ha. Aman aman bu kartal vallahi bir faldı ha, I Vatan göklerinden vatana söyler: I Kocaman zafer bayrak- lannın geleceğini, I Kocaman günlerin ucunda. lAn- ladı Mustafa Kemal, kimseye söylemedi, I Aman a- man bu kartal vallahi bir faldı ha. Mustafa Kemal'i de Mustafa Kemal'di ha. I Unut- madı kartalı hiç. I Gün doğarken kızaran yamaçlar- daaradı, I Bekledi kanat seslen'nifırtınalardan. /Kar- tal değilse de kartal vefalıydı, I Mustafa Kemal'i de Mustafa Kemal'di ha. Artık bütün mevsim yapraksız bir daldı ha, I Yok- tu Mustafa Kemal'in umduğu, I Gelmiyordu kartalı geriye şahikalardan, /Ûçyıldır gelmiyordu. IKonmu- yordu büyük habereisi zaferin, /Artık bütün mevsim yapraksız bir daldı ha. Kanatlan amma da al aldı ha. I Hangi şehitler ses- lenmişdi belli değil, I Bir 30 Ağustosgünü göründü Mustafa Kemal'in kartalı, I Koca kanatlannı çırptı boşluğa, I Sallandı gök. I Kanatlan amma da al aldı ha..." ••• Şimdi Cahrt Külebi'nin, "Atatürk'e, Birlikte Sava- şanlara ve Çocuklanna" ithaf ettiği, "Atatürk Kurtu- luş Savaşında'öan bazı bölümleri sizlerie paylaşmak istiyorum: "...Biz yoksul bir milletiz. I Gözlerimizde solgun ışıklar yanar. I Nasılsa yenilmiş bir kere I Ama uzun sürmez o kadar! ...Ne bulutlargıtti, ne padişahlardan bir haber gel- di. I Kemal Paşa derier biryiğit vardı. I Bu sefer de millet türkülehe Kemal Paşa'ya haber saldı. Kemal Paşa, yenilmez yiğit, şanlı komutan! I Sa- vaşa girer gibi yetiş bize! I Yetiş bize, çöllerde bile olsan! I Inanç doldur, güç doldur içimize!.. Bin kere yurdumuzu kurtaran! I Bir görseydin ağ- lardın halimize! Kuşun kanadında türküler I Kemal Paşa'nın gön- lüne vardı I Cevabından önce kendi geldi. Bir gemi yanaştı Samsun 'a sabaha karşı l Selam durdu kayığı, çapan, takası, I Selam durdu tayfası. Samsun limanına bu gemiden atılan I Demir de- ğil! I Sanlan anayurda I Kemal Paşa'nın kollanydı." Külebi'nin "destanı" şu dizelerle sona eriyor "Davullar zumalar döğende, I Biz seni hatırlanz! I Binip trene gezende I Biz seni hatıhanz! I Önce adı- nı öğrenir çocuklanmız! I Eli kalem tutup yazanda. I Binleryaşa, yurdumuza hizmeti büyük I Kemal Pa- şa! ölümsüz insan! Şanlı Atatürk." Konak Kız Imam-Hatip Lisesi Türbanla derse giren öğretmenler açığa alındı GER"seyahat rehberi" Mıgros, Gıma, Makro ve dıger seçkın satış noktalannda Abone olmak ıçın 0212 219 33 33 NECATtAYGIN İZMİR-Izmir Konak Kız Imam-Hatip Lisesi'nde tür- banla derse girmekte direnen üç öğretmen açığa alınırken 55 öğrenci hakİundaki disip- lin soruşturması sürüyor. Izmir Konak Kız Imam- Hatip Lisesi'nde türban cı- karmamakta direnen din kül- türii öğretmeni EmineÇınar, tarih öğretmeni Belgin Ke- rim, Türkçe öğretmeni Gün- seli Can açığa alındı. Konak llçe Milli Eğitim Müdürü Cihabir Çulhaoğlu, okul yö- neticılennın uyanlanna kar- şın başlannı açmayan, Istik- lal Marşı törenine bile tür- banla katılan ögretmenlerle ilgili idari soruşturma açıl- dığını, Milli Eğitim Bakan- lığı müfettişlerince yapılan soruşturma sonucunda da kı- lık-kıyafet yönetmenliğine aykın davrandıklan için açı- ğa alındıklannı belirtti. Cihabir Çulhaoğlu, Konak Kız Imam-Hatip Lisesi'nde okuyan 55 öğrencinin okul yöneticilerinin ısrarlı uyan- lanna karşın derslere türban- la girdikleri için haklannda açılan disiplin soruşturmala- nnın da sürdüğünü söyledi. Çulhaoğlu, kılık-kıyafet yö- netmenliğine aykın hareket eden öğrencilere okul disip- lin kurulunca önce uyan ce- zası verildiğini, bu tutumla- nnı sürdüren öğrencilere ikinci kez kınama cezası ve- rildiğini açıkladı. Uyan ve kınama cezalan almalanna karşın başlannı açmamakta direnen 55 öğrenci hakkında üçüncü soruşrurmanın sür- düğünü vurgulayan Cihabir Çulhaoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: "Derslere türbanla gir- mekte ısrar eden ögrencile- rin velileri çocuklannın baş- lan örtülü olarak derslere girmelerine izin vermemizi istediler. Biz vtlilere, bakan- lığın vayımladığı kılık-kıya- fet genelgesinden ödün veril- meyeceğini söyledik. Cenel- geye uymadıklan takdirde disiplin yönetmenliğine göre okuldan uzaklaştınlacak- lannı anlatuk."
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle