26 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
28EKİM 1998 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA HABERLER TÜMTİS 'SEKA kazanırsa ülke kazanır' İstanbul Haber Servisi - Türk-İş'e bağlı Türkiye Motorlu Taşıt tşçileri Sendikası'nın (TÜMTİS), hafta sonu yapılan 24. olağan genel kurulunda, SEKA çalışanlannın 31 Ekim Cumartesi günü yapacağı mitingin desteklenrnesi karan alındı. TÜMTİS Merkez Yönetim Kurulu adına Genel Başkan Sabri Topçu tarafından yapılan yazılı açıklamada, genel kurulda başta Türk-lş olmak üzere işçi sendikalan konfederasyonlannın ülke çapındaki sessiz tutumlanna işaret edildiği belirtildi. Özelleştirmelerin derhal durdurulmasının ve yapılan özelleştirmelerin iptal edilmesinin, işçi sınıfinın kazanılmış haklannı ve ülke bağımsızlığını savunmak anlamına geleceği vurgulanan açıklamada şu göriişlere yer verildi: "Bu amaçla başta konfederasyonomuz Tûrk-tş olmak üzere tüm işçi sendikalan konfederasyonlan, bugüne kadarki suskun ve boyun eğen tutumlannı terk edip acilen ortak aktif mücadek kararlan alarak bir genel eylemin yaşama geçiriimesi için canşmalara başlamabdır." Emeğin Partisı (EMEP) Genel Başkanı Levent Tiizel de yaptığı yazılı açıklamada, SEKA çalışanlannın eşleri ve çocuklanyla, kentteki tüm sınıf kardeşleriyle birlikte tek yürek olacaklannı vurgulayarak "SEKA işçisi kazanırsa ülke ve emekçiler kazanacak" Tuzel mıtınge Mşüüikadmiçinyüzjetve kişibaşmrdu tstanbul Büyükşehir Beledıyesi'nin 1 şoför ve 6 vasıfsız işçi aiunı için açacağı suıava yüzlercekişi başvurdu. 1ş ve İşçi Bulma Kurumu'nun Sirked'deki binası önünde uzun kuyruklar oluşturan yurttaşlar, saatlerce sıranın kendilerine gelmesini beklediler. Istanbul Büyükşehir Bekdiyesi yetkflüeri, sınav tarihinin bütün başvurular tamamlandıktan sonra açıklanacağmı belirttiler. (Fotoğraf: ERDOGAN KÖSEOĞLU) Budak, 'Solun yüzde 20 oy aldığı bir ortamda istikrarlı bir rejim mümkün değil' dedi 'Demokrasi dengeleri bozuldu' Istanbul Haber Servisi - DÎSK Ge- nel Başkanı Rıdvan Budak, cumhu- riyetin eksikliklerinı bahane ederek cumhuriyet kavramma ve varlıgına karşı çıkmanın gericiliğın ta kendisi olduğunu belirtti. Solun bu haliyle değil iktidar olmak, mevcudu koru- masının dahi zor göründüğünü anla- tan Budak, "En azından solun seçim işbüiiğmin sağlanması >önünde ciddi bir sivil tepkinin yaranlması zorunlu hale gernıiştir" dedı Rıdvan Budak, dün toplanan DİSK Başkanlar Kurulu toplantısı öncesin- de düzenlediğı basın toplantısında, DİSK. Yönetim Kurulu'nun ülke gün- demindeki sorunlarla ılgili görüşleri- ni açıkladı. Cumhuriyetın tek başına yeterli olmadığını ıfade eden Budak, cumhuriyetin eksiksiz bir demokrasi ile bütünleştirilmesinin temel hedef olması gerektiğinı söyledi. SEKA'nın kapatılmasını önlemek için 4 konfe- derasyon tarafından 31 Ekim'de Iz- mit'te büyük bir mıtıng düzenlenece- • Budak, SEKA'nın kapatılmasını önlemek için 4 konfederasyon tarafindan 31 Ekim'de Izmit'te büyük bir miting düzenleneceğini anımsatarak, en aktif desteği verecekleri mitingde, her biri ciddi şaibeler taşıyan özelleştirmelerin ülkeye ve halka zararlannı bir kez daha dile getireceklerini kaydetti. ğını anımsatan Budak, en aktif deste- ği verecekleri mitingde, her biri cid- di şaibeler taşıyan özelleştirmenin ül- keye ve halka zararlannı bir kez da- ha dile getireceklerini kaydetti. 3 Ka- sım'ın Susurluk'un yıldönümü oldu- gunun altını çızen Rıdvan Budak, son dönemde bu sorunun üzerine bir neb- ze de olsa gidildiğıni. bu çabalan des- telediklerini, ancak, sorunun birkaç ihale yolsuzluğuyla geçiştirilmeye- cek kadar derin olduğunu ifade etti. Budak, çeteler sorununun 50 yıldır egemen olan sağ politikalarla yakın- dan ilintili olduğunu kaydetti. Erken şeçun tartışmaJanna da de- ğinen Budak, erken seçimin başansı- nın Siyasal Partiler Yasası ıle Seçim, Yasası'nın değiştirilmesine bağlı ol- duğunu vurguladı. Demokrasinin bir dengeler rejimi olduğunu, ancak bu dengenın son dö- nemlerde ciddi şekilde bozulduğunu belirten Budak, "Sağm yüzde 75-80, solun ise yüzde 20-25 olduğu bir siya- sal ortamda istikrarlı bir demokratik rejimin ohışması mümkün değüdir" dedi. Demokrasiyi güçlendırmenin yolunun solu güçlendirmekten geçtı- ğini vurgulayan Budak şöyle konuş- tu: "Ne yar ki, sol da parcab ye bn ha- üyle değil iktidara geimesi, mevcudu koruması bile oldukca güç görünü- yor. Bu nedenle solun siyasete müda- halesi için önce sola müdahalede bu- lunmak gerekiyor. En azından solun seçim işbuüğinin sağlanması v önün- de ciddi bir sivil tepkinin \aranlmasi zorunlu hale gelmiştir. Toplumun or- tak sorunlannı temel alan asgari bir program çerçevesinde bir sol ittifakın otuşturulması için demokratik kamu- oyunun bütün unsurlanna önenüi ve aril görev düşmektedir." Knz belırtısı ortaya çıktığı andan itibaren işverenlerin işçi çıkarmayı alışkanlık haline getirdiklerini anla- tan Budak, "Hatta dünvanın en zen- ginleri arasuıa giren bir Türk zengi- nL sahibi olduğu otomoth fabrikasın- da en küçük bir ekonomik sıkışıklık- ta yüzlerce işçiyi önce ücredi, sonra ücretsiz izne çıkararak bir süre sonra da tümüyle işten atarak ekonomik sı- kışıklıgı atlatmavi marifet saymakta-, HAFTAYABAIOŞ AHMET TANER KIŞLAU 75. Yılın Anlamı! 75. yıl niçin önemli? Birincisi, uzunca bir süre olduğu için... 20. yüzyılda devrimlerin ürünü olan rejimlerin hiçbirisi bu kadar yaşayamadı. Çağa damgasını vur- duğu sanılan Sovyet devrimi bile, en büyük devrimcisinin adının kentlerden silinmesini önleyeme- den tarihe kanştı. Ikincisi, devrimin özüne yeniden dönüşü simgeleştirdiği için... Son yarım yüzyılın tüm yanlışlık- lan, sapmalan, aymazlıklan ve hat- ta hıyanetleri, Atatürk'ün Cumhu- riyeti'nin temellerini yıkamadı. Ve yaşanan acı gerçekler, Cumhuri- yet bilincinin yeniden doğmasına neden oldu. Kolay elde edilen şeylerin yitiril- me tehlikesi somutlaştı. Sivil top- lum ve asker, karanlığa karşı birleş- ti... ••• Cumhuriyetimizin 75yılında, bir- birinden farklı beş dönem var. Birinci dönem, Atatürk'ün ölü- mü ile noktalanmıştı. Kemalist dö- nem sadece on beş yıl sürdü. Ikinci dönem Ismet Inönû'nün damgasını taşıdı. Bu, biranlamda Atatürk döneminin bekçiliğinin üstlenildiği, amadevrimci atılımla- nn durduğu birdönemdi. Köy Ens- titüleri dahil, devrimin temel doğ- rultusundan ilk ödünler bu dönem- de verildi. Üçüncü dönem en uzunuydu. Bir iki kısa ara dışında (27 Mayıs ve CHP hükümetleri gibi), "Ata- türk'e evet, Kemalizme hayır" çiz- gisi devlete egemen oldu. Laiklik- ten ödünler hızlandı. Atatürk ulus- çuluğunun yerini "ırkçı milliyetçilik" alma yoluna girdi. Devletçilik yoz- laştınldı. Halkçılık, yerini "mutlu azınlıkçılığa" terk etti. Demokrasi, "çoğunluk diktatörlüğü "ne dönüş- türülmek istendi. Karşı-devrimci birikim büyüdü... Vedördüncü dönem, 12 Eylül'le birlikte başladı. "Türk-lslam senfez/" resmi ide- oloji oldu. Atatürk putlaştınlırken Kemalist devrimin kuyusu kazıldı. Atatürk'ün kurumları birer birer ka- patıldı. Dünyada ilk ve tek örnek olarak, "zorunlu din dersleri" ana- yasaya girdi. Sokaktaki adamın miras hakkına dokunulamazken, Atatürk'ün vasiyeti çiğnendi; mira- sına devlet zoru ile el kondu. Cumhuriyet'in temel değerlerine sahip çıkanlar ezildi... Devlet dincilere ve ırkçılara peş- keş çekildi.. Veadımadım.. Cumhuriyet, tarihinin en büyük bunalımı ile karşı karşıya geldi. 28 Şubat kararlan ve onun arka- sındaki inanılmaz "sivil toplum" desteği ile karşı-devrimci tırmanı- şa "dur" denildi. Beşinci dönemle birlikte, Kemalizme "yeniden dö- nüş" başlamış oldu... ••• 75. yıl, devrimin karşı-devrimle hesaplaşmasının dönüm noktası- dır. 75. yıl, "sessiz" çoğunluğun "sesli" azınlığa başkaldırışıdır. 75. yılda milyonlar Anıtkabir'de.. Yüz binler sokakta.. Ama Fazilet Partili belediye başkanlan gizlen- mişler.. Urfa'da 50 bin kişi yürüyor, ama Harran Üniversitesi'ni yöne- tenler ortalarda yok. Asker-sivil, Cumhuriyet'ten ya- na ağırlığını koydukça Cumhuri- yet'e karşı olanlann datavırlan net- leşiyor. Ezici çoğunluğun sesi, Arap isimli Istanbul belediye baş- kanı ve benzerlerini öfkelendiriyor. "Dayatma var.. Sevsinler böyle Cumhuriyeti" hınltılan duyuluyor. Meydanı boş bulanlar, şımdi meydanlann dolmasından rahat- sızlar. Ve onlann rahatsızlığı, yapılma- ya başlananlann doğruluğunu ka> nıtlıyor! • • • ' Laik-demokratik Kemalist mo- deli boğmak isteyeo düşman bir coğrafyada.. Ve karşı-devrimcile- rin damgalannı vurduklan bir yarım yüzyılın sonunda.. 75. yıl elbette ki önemli! Ve eğer -karşı yöndeki- tüm iç ve dış çabalara karşın Cumhuriyet hâlâ ayaktaysa.. Ulke toprak bü- tünlüğünü hâlâ koruyorsa.. Türkk ye çağdaşlaşma yolundaki uzun yürüyüşünü hâlâ sürdürüyorsa.. 75. yılında, milyonlar sokaklara dökülmüşse.. Bu, Cumhuriyet'in temellerinin ne ölçüde sağlam atılmış olduğu- nun çok somut bir göstergesidir!.. Ve de Kemalist devrimin başanya ulaştığının, yadsınamaz bir kanı- tıdır! üıin otonmOt ûıere iHfik clarat ğöndcTİLauttir tf<a& ^^^^^ & Ö *&&*"k ™^ ^
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle