18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 18 EKİM 1998 PA. HABERLER Pertevniyal üsesi'nin Aşure Günü • Istanbui Haber Servisi - 1872 yılında eğitım ve öğretime açılan Pertevniyal Lisesi "nin eski \e yenı mezunlan, bugiin saat 11.00'deGeleneksel Pilav ve Aşure Günü için bir araya geliyorlar. Pertevnival Lisesi mezunlan arasında Devlet Bakanı Hüsamettin Özkan. CHP Genel Başkan Yardjmcısı Bülent Tanla, ANAP Genel Başkan Yardımcısı Yaşar Okuyan. Balıkesir Valisi Alaattın Yüksel; gazeteciler Doğan Hızlan. Nezih Alkış. Doğan Heper, Savaş Ay; sanatçılar Halil Ergün, Erharı Yazıcıoğlu. Metin Akpınar. Aydın Boysan. Halit ICıvanç ve Neco gibi ünlüler bulunuyor. Birdal aday olacak • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)- Uğradığı sılahlı saldın sonucu ağır yaralanan tnsan Haklan Dernegi(lHD) Genel Başkanı Akın Birdal, 5 ay 5 günlük aradan sonra çalışmalanna yenıden başladı. Gelecek hafta yapılacak genel kurulda yeniden aday olacağını açıklayan Birdal, "Banş için, kardeşlik için özgürlük için mücadelemiz sürecek" dedi. Akın Özdemir anısına koru • ADANA (Cumhuriyet) - Bundan 20 yıl önce katledilen Adakobirlik Genel Başkanı Akın Özdemir anısına yapılan koru v e park dün ağaçlandınlarak hızmete açıJdı. Seyhan Beledıyesi"nın verdıği alanda Ziraat Mühendislen Odası'nın düzenledıği koru ve parkın açılışına Seyhan Belediye Başkanı Ahmet Cevdet Yağ. Ziraat Odalan Genel Başkanı Prof. Dr Gürol Ergın. Adana Şube Başkanj Özden Güngör ye çok sayıdadavetli katıldı. Açılışta konuşma yapan Prof. Dr. Ergin, Özdemir'in unutulmaz kişiliğini veanılannı böyle güzel bırgınşımle paylaşmanın onurunu yaşadığını belırtti. Açılışa katılanlar daha sonra korulukta ağaç dıktiler. Annelere dayak ve gözaltı • İstanbui Haber Servisi - Cumartesi Anneleri"nin 179. buluşmasında da dayak \e gözaltı vardı. Galatasaray Lisesinın önünde açıklama yapmak isteyen kayıp yakınlan ile demokratik kitle örgütleri temsilcılerini engelleyen polis, okunmak istenen basın açıklamasını yırttı. Güvenlik güçlen daha sonra Cumartesi Anneleri'nin etrafını çevirerek aralannda kayıp Fehmi îosun'un eşi Hanım Tosun, Pır Sultan Abdal Kültür Derneği Genel Sekreteri Rıza Aydoğmuş ve sanaıçı Sua\ ı nin de bulundığu 20 kişiyi tartaklcyarak gözaltına aldı. Gozaltılan fotoğjaflamak isteyen gazetecıier de polis taraftncan tehdit edildi. Eğitim seminepi • İstaıbıü Haber Senisi - Epsilor Eğitim Yönetim Danışrtanlığı tarafından 22Ekin 1998 tarihinde "Çagdiş Eğitimde Bilişım Çözümen ve Uyguisnalan " konulu eğitim lemıneri düzenltnecek. Seminer çerçeveınde Kuleli Askeri Lisesi tomutanlığı "Orta Derecei Askeri Okullarda Toplai Kalite Yönetimi Aşamaan" başhklı bir sunuşjerçekleştirecek. Bu sunuşâlşıklar Askeri Lisesı, vlaltepe Asken Lisesi, ~ok Programlı Astsubiy Hazırlama Okulu ve Mızka Askeri Okulu katılack. CHP'li Keskin, DSP'li bir bakanın, Yiğit'in 28 bin konutluk projesinin imar sorununu çözmek için devreye girdiğini söyled DSP-Yiğit baglantısı sıırlaıııasıSEBAHAT KARAKOYUN ANKARA - Türkbank'ın satı- şıyla ılgili ihale sürecinde Alaattin Çakıcı-Korkmaz Yiğit ilişkisini or- taya koyan kasetin ardından yeni iddialararaştınlıyor. CHP Ge- nel Sekreteri Adnan Keskin. Korkmaz Yi- ğit'in Istanbul'daki 28 bin konutluk pro- jesinin ımar sorunu- nu çözmek için dev- reye giren DSP'li bir bakanın, buna karşı çıkan bürokratlan görevden aldığın öne sürdii. Adnan Keskin, Is- tanbul'da 28 bin ko- nutluk birprojeyi ger- çekleştirmek isteyen ve ımar planı engeliyle kar- şılaşan Korkmaz Yiğit'in. DSP'lı bir bakan aracıh- gıyla somnu çözmeye ça- lıştığını savundu. Keskin. Senkal Atasagun itiraf etti • CHP Genel Sekreteri Adnan Keskin, DSP'li bakanın, imar sorununu çözmeye yanaşmayan bürokratlan görevden aldığını öne sürdü. Keskin, "Ecevit, pisliğin kendisine de bulaşacağını gördüğünden aralıkta seçimi gündeme getirdi" dedi. DSP'li bakanın. kendisine bağlı birku- rumun Yiğit'in konut projesinin önün- deki engeli kaldırmayayanaşma- ması üzerine devreye girdiği- ni ve tam birbürokrat kıyımı gerçekleştirdiğini öne sürdü. Önerilen büyük rüşvetlere karşın geri adım atmayan bürokratın görevden alın- dığını, ardından, yerine atanan kişınin de bir süre sonra kurumun başından uzaklaştınldığını savunan Adnan Keskin. bu olayın aynntılannı yakında açıkla- yacağını söyledi. Adnan Keskin, DSP Genel Baş- kanı ve Başbakan Yardımcısı Bü- lent Ecevit'in bu ilişkiden haberdar olduğunu ve ortaya çıkacağı endi- şesiyle anı bir karar değişikliğiyle aralık ayında seçim önerisini gün- deme getirdiğıni öne sürdü. Keskjn, Ece- vit'in, TBMM'nın çaiışamadığını belirterek bu nedenle seçimin bir önce yapılmasını is- tediğıne ılişkin sözlerine dikkat çekti ve söz- lerinı şöyle sürdürdü: "Sayın Ecevit ber geçen gün daha da büyii- yea. ayyuka çıkan yolsuzluklann, pisliklerin ortayaçıkanlması için TB.M M'nin denetimiş- levini yerine getirmesini "Meclıs'ı tıkamak, çalıştırmamak' oiarakdeğeriendiriyor. Bu ka- dar pisliğin,çürümüşlüğünolduğu bir ortam- da Meclis denetinı görev ini >apmav acak da ne yapacak? CHP'yi suçluyorlar. Hangi yasavı getirdiler çıkarmak istediler de biz engel ol- duk. Ecevit, partisinden bir bakanın Kork- maz \ iğit'le iüşkisinin ortaya çıkacağını anla- dığı için bir an önce seçime gitmek istiyor. Pis- liğin kendisine de bulaşacağını gördüğü için aralıkta seçimi gündeme getirdi. OSP Genel Başkanj tükenmişliğin batağında. Bizi suçla- yacağuıa, çıksın önce "birtım. çürüdüm, iflas ettim" desin." Maliye Bakanı Zekeriya Tenü- zel, Yiğit'in 'Matiye Bakaniığı müfettişlerinin şirket evrak ve kavıtlan ile maivaruğına iliş- kin inceleıneyi vaptığı ve tu tanakJa tespit edil- diği' açıklamasını yalanladı. Türkbank'ın ihalesi öncesinde Çakıcı-Yi- ğit ilişkisini ortaya koyan bilgilerin ilgili ma- kamlara iletilmesine karşm bankanın satıl- ması ise Başbakan Mesut Yılmaz'a yönelik suçlamalara neden oldu. MİT değeriendirmesi Basında çıkan ıddialara göre, yeraltı dün- yasının kara para akladıgına ilışkin bulgula- nn emniyet tarafından bildinlmesi üzerine Merkez Bankası ve Hazine, Türkbank ihale- sini tamamlamama karan aldı. Satış tıkanın- ca Korkmaz Yiğit Başbakan'la bulus.ru. Ha- zine'den sorumlu Devlet Bakanı Güneş Ta- ner'in de onay vermemesı üzerine Yılmaz, MÎT'ten "Dedikodular satışı önleyecek nite- likte değüdir" yönünde yazı alarak ihalenin gerçekleştırilmesinı sağladı. İstanbui DGM Başsavcılığı da, Merkez Bankası Mevduat Sigorta Fonu'nun suç du- yurusu üzerine Türkbank ihalesiyle ilgili in- celeme başlattı. Başsavcılık, kasetlerin mon- taj olup olmadığını da ınceliyor. 'MTTağır bedel ödedi'ANKARA (AA)-Mil- li lstihbarat Teşkilatı (MtT) Müsteşan Şenkal Atasagun, teşkilatın, bir dönem az sayıda perso- nelinın servis prensiple- rine aykın tutumlan ve kişisel hatalann bedelını agır bir şekilde ödedıği- ni belirttı. Bu konudaki yasal soruşrurma ve ın- celemelerin MİT içınde ve dışında sürdürüldüğü- nü belirten Atasagun. ku- ruluşun. kişisel intikam duygulan ile hedef tah- tası yapılması ve rating arttırma aracı olarak kul- lanılmasrnın. sorumluluk duygusuyla hağdaşma- yacağını bildirdi. Müsteşar Atasagun, yaptıgı yazılı açıklama- da, son günlerde MÎT ile ilgili olarak bazı çev rele- rin olumsuz bir imaj ya- ratmaya çalıştığına dik- kati çekti. Üzüntü ile iz- lenen bu çabalar karşı- sında gerçeklerin kamu- ovuna açıklanmasına ih- tiyaç dujulduğunu ifade eden Atasagun şunları kaydettı: "Her ülkenin olduğu gibi, ülkemizin de bir is- tihbarat kuruluşuna mutlak ihtiyacı vardır. MİT, 71 yıllik tarihinde ülkesine çok büyük hiz- metler ve şehitler vermiş, Türkiye Cumhuriye- ti'nin birlik ve bütünlü- ğünün korunmasında üzerine düsen görçvi la- vıkı ile yerine getirmiş, si- vasetve ideolojik akınıla- ra bünyesinde hiçbir za- man yer vermemiş milli bir kıiruluştur. Teşkilatıımz, çokaz sa- yıda personclinin bir dö- nem servis usul ve metot- laruıa, yönerge ve pren- siplerine aykın tutumla- nnı. kişisel hatalann be- deliniağır bir şekilde öde- miştir. Bu konuda gere- ken yasal soruşturma ve incelemeier, halen teşki- lat içinde ve dışında de- \am etmektedir. Ancak, dış ve iç mih- raklardan ülke bütünlü- ğumüze vönelen saldın- lann arftığı bir dönemde. teşkilatınııza yöneltilen bazı havali ve haksız suç- lamaların da dozunun gittikçe artoğı görülmek- tedir." Kasetier Teşkilatın herhangi bir siyasi partinin veya lide- rinin kişisel arzulanna göre hareket etmesinin mümkün olmadığını vur- gulayan Atasagun. a Teş- kilat Kanunu ve kunılu- şun otokontrol sistemu bu temavülde olanlann da süratle bünye dışına çıka- n/masuıı sağlamaya ye- terlidir. Bu konuda ortar va atılan ve atılacak riim iddialara karşı gereken yasal iştemler vapılmak- tadır" dedi. Son günler- de ortaya çıkan kasetlere değinen Atasagun, teşki- latın organize suçlaria il- gili çahşmalannda haber toplama imkânlannı kul- landığını. ancak bu çalış- malann ilgili makamlar dışına çıkarılmadığını söyledi. "Bir dönemde bu gö- revi yapanlann. söz ko- nusu materyalleri özel ar- şiv haline getirdiğinin MİT tarafijıdan bilindi- ğinr bildiren Müsteşar Şenkal Atasagun, şöyle devametti: 14 Bu konuda yasal ça- bşmalar yürütülmekte- dir.Ancak, son 8 ayiık dö- nemde, ilgili makamlar hariç,teşkilatdışında hiç- bir kişi ve kuruJuşa. degil mateı-vaL bilgi dahi inti- kal ettiriunemiştir. Teşki- latımız. çalışmalan sıra- sında ortaya çıkan bazı arzu edilmeyen hatalaria ilgili her türiü yapıcı eleş- tirivi saygı ile karşıia- makta vesüratlebu hata- lann telafısi cihetine sa- mimiyetle gifmektedir. Ancak. kuruluşun kişisel bazı intikam duygulan ile hedefyapılmasının ve bil- hassa, sembolümüz olan üç harfin (>ÜT) tiraj ya da rating arttırnıa aracı olarak haksız biçimde kullanılmasımn, sorum- luluk duygusu ile bağdaş- madığı inancındayım." 1OOO HADEP 'stanbul tl Kadın Komisvonu tarafindan parti üzerindeki baskılan protes- to için laksinrdeyapılmak istenen gösteriye poBs trin vermedu vaklaşık 1000 kişi gö- »zatbnMhndL İstanbui'un çeşhii ilçelerinden Taksim'e ulaşmaya çalışan HADEP'iiieri taşıjan otobüslerin önü Dolapdere Işıklar, Ka- sunpap,lplJkçeKavs^ı,CİHniis.su\ u ve 1epebaşı'nda çevik kuvvrt elriplerf taraftndankesikli. Çoğıuüuğu kadıngöstericileri taşıyaa 2ffo«öls, emnr#t guçterftaranndan Vatan Caddesi'ndeki İstanbui Emnivet MStförlüğü binasuıa götürûktü. İpfikçi Kavşağı'ndadl- renen bir grup gösterici de çevik kuv^et ekipkri tarafindan dövülerek gözaltına ahfldı. Taksinı ve çcvresmde yoğon güvenlik önlemi alan pofis, gösterici olmasından kuşkulandığı şahıslan da gözaltına aldı. Maçka Demokrasi Parkı çevresindeki HADEP'li kadınlan da otobüslerle emniyete gönderen potis, yaklasık 1000 kişiyi gözaltına akk (Fotoğraf: ALPER TURGUT) CHP Cenel Başkanı Deniz Baykal, Adıyaman'da halka seslendi 'Iholenin bir ucu Çahcı'da, bir ucu Yılmaz'da' ADIYAMAN(AA)-CHPGenel Başkanı De- niz Baykal. son dönemde ortaya çıkan kasetler ve çete-mafya baglantılamla ılgıh olarak " Kasetlerde sözü edilen ihaleierin bir ucu Çakı- cı'nın elindeyse, diğer ucu Mesut Yılmaz'm eündedir" dedi. Başbakan Yılmaz'ın kasetler- le ilgili "kurugürültü" değerlendırmesinetep- ki gösteren Baykal. "O gürültüye kulak ver Mesut Yıimaz. Bak, seni o gürültüler götüre- cek" dıye konuştu. Ba>- kal. partisince düzenle- nen mitinge katılmak üzere, Şanlıurfa'dan. ka- labalık bir araç komo- vTjyla Adıyaman'a geldi. Adıyaman'da vjlayet meydanında toplanan ka- labalığaseslenen Baykal, seçimler sonrasında ge- rek REFAHYOL gerek- se ANAYOL hükümetle- rinin denendiğinı belirte- rek şunlan söyledi: "Onlardünürlerivieiş turuyorlardı, bunlar ku- zenterhle işrutuvor. Tür- kiye Cumhuriyeti'nin Başbakaıu. kendine hiz- met etmiş müteaJıhitJerin başbakanı değil. halkın başbakanıdır. Ama ne >uak kt ANAP bir avııç müteahhidin partisi ol- muştur. TürkiyeCumhu- riyeti'nin bir bakanı, ye- raltı dünvasmın bir is- mivle bir buçuk saat abi kardeş, can ciğer ku- zu sarması konuşuyorve verdeğiştirmesini sag- hvor. Bunları da Başbakan bilivor. Eğer bu o- lav dünvanın herhangi bir yerüıde oLsavdı. hü- kümet ertesi gün isrifa ederdi. Erbakan bu işle- re 'fasa fıso" diyordu, Yılmaz da 'kuru gürül- tü' dhor. Ogürültüve kulak ver Mesut Yılmaz. Bak seni o gürülrü götürecek. O gürülrö dedigi kasetler, Başbakan'ı gürültüve götürecek." Denizkurdu: DGM'ler bölge mahkemesine dönüşecek IZMİR / ANK4RA / ZONGULDAK (Cumhuriyet)- tzmir. Ankara ve Zongul- dak barolannın dün başlayan olağan genel kunıllannda yargının bağımsız olmadığı bir kez daha dile getirildi. îzmir Barosu GeneJ Kurulu'na katılan Adalet Bakanı Hasan Denizkurdu. Avrupa Insan Hakla- n Mahkemesi'nin bağımsız yargılamaya aykın bulduğu devlet güvenlik mahkeme- lerinin bölge mahkemelerine dönüştürül- raesi için yasa tasansı hazırladıklannı açıkladı. Denizkurdu, yargısaJ yapıda de- ğişiklik yapılmadığı sürece çetelerin te- mizlenmesinin olanaksız olduğunu savun- du. Dokuz Eylül Cniversitesi Rektörlüğü amflsinde dün başlayan tzmir Barosu'nun genel kurulunda konuşan Denizkurdu, Tûrkiye'deki yargının bağımsız olmadığı Baykal, şöyle devam ettı: "Niye Aralık?_ Anlatın şunun nedenini de bileb'm. Ne oldu? Demokrasi, insan haklan. Kürt sorununa çö- züm, banşvada başka havati konularda birka- nun getirdiniz de \lecBs sizi ret mi etti? Meclis tıkannuş. Niye nkannuş Meclis? Ortada ne ka- nun var, ne teknTvar. Geçin onian bir kalem. Bize doğruyu söyleym. Vbksa, hesap soruvo- rum djyekasıbrken birdenbirebizden de sorar- lar diye korkmava mı başla'dınız? Ben size nedenini sövleveyim. Bu önemli neden. o kuru gürültû denen kasetler. Çünkü o ka- setler, her iki iktidara da ayna rutmuştur. görüşünü yineledi. Denizkurdu, AtHM'de Türkiye iJgili 1800 davanın bulundugunu belirterek mahkemenin aldığı kararlan Türkiye'ninuygulamaması nedenıyle Tür- kiye'nin Avrupa Konseyi'nden çıkanlma- smın gündeme gelebileceğini vurguladı. Baro Başkanı Çetin Turaoda, yargının ba- ğımsız olmadığını dile getirdi. Ankara Barosu'nun 55. olağan gene! kurulu da dün başladı. Baro Başkanı Ün- sal Toker de, temiz siyaset ve toplum mü- cadelesininbaşanya ulaşmasmın, yargı ba- ğımsızlığımn tam ve eksiksiz sağlanma- sıyla mûmkün olabileceğini kaydetti. Zonguldak Barosu'nun oiağan genel kurulundakonuşan Baro Başkanı ZeJd Ço- lakoğlu da türbanı Atatürk iIke ve devrim- lerine başkaldın olarak değerlendirdi. \üzlerini ortaya çı- karmışnr. Kasetlerde sözü edilen ihaleierin bir ucu Çakıefnın elindeyse, diğer ucu Mesut Yılmaz'ın eün- dedir.'* Baykal, DYP Ge- nel Başkanı Tansu Çiller'ın "sifonu çe- kersem gjderier" söz- lennı de anımsatarak "tnşallah. o sifonu çe- keceğiz. O sifonu çe- kince bu hukümet gi- decek. Ama onu çe- kincc sen de gidersin Tansu Çiller, sen de gjdersin" dedi. SIFIR NOKTASII ORAL ÇALIŞLAR calislar • cumhuriyet.com.tr FRANKFURT - Almanya'da se- çim sonrası sol koalisyon pazarlık- larından gelen haberler, burada yaşayan yabancıları, özellikle de Türkleri çok sevindiriyor. Sağcı Hı- ristiyan Demokrat Kohl hükümeti döneminde zor günler yaşayan yabancılara, SPD (Sosyal Demok- rat Partisi)-Yeşiller koalisyonu bir- çok alanda kolaylıklar getirmeyi planlıyor. Bunlardan ilkinin vatan- daşlık alanında gerçekleşeceği basına yansıdı. Bu adımı diğerle- rinin izleyeceği şimdiden belli. Şimdiye kadar Alman yurttaşı olmak isteyen yabancılar kendi ül- kelerinin yurttaşlı^ını terk etmek zorundaydılar. Özellikle Türki- ye'den gelen ve ülkesiyle çok yön- lü ilişkileri süren yurttaşlarımız bundan sıkıntı çekiyorlardı. Yeni hükümetle bu sıkıntıların önemli bir kısmının en azından hafifleye- ceği anlaşılıyor. Burada en dikkat Almanya'da Solun Anlamı çekici nokta, iktidara hazırlanan sol koalisyonun kendisine oy ve- ren milyonlarca seçmenden önce, ülkedeki azınlıkların haklarını ma- saya yatırması ve onlar lehine ön- lemler almak için harekete geç- mesi. Iktidan kaybeden sağ parti- ler ise beklendiği gibi bu değişik- liklere karşı çıkıyor ve yabancılara karşı olumsuz tutumlannı sürdürü- yorlar. Almanya gibi, kendi ülkesine gelen yabancılara, bu ülkede ça- lışan yabancı işçilere, son yıllarda giderek artan bir düşmanlık içine giren ülkedeki bu değişiklikler, ye- ni ve önemli bir ilerlemeyi haber veriyor. Alman yasaları Alman yurttaşı olmak için kan bağını esas alıyor. Yeni değişimin hedefi ise kan bağı yerine bu ülkede yaşa- mayı temel almak. Böylece yeni Almanya çokkültürlülüğe kapıları- nı açıyor. Almanya'daki Türkler, yeni adımları sevinçle karşılıyor. "Artık ırkımıza ve kökenimize ba- kılmadan bu ülkenin yurttaşı sayı- lacağız" diyorlar. SPD-Yeşilleryö- netiminin gerçek uygarlığın kapı- sını araladığı görüşünü dile getıren TürkJer şunları söylüyorlar: "Yeni dönem, özellikle Türk toplumuna harika fırsatlar sunu- yor. Almanya 'da böylesine birkar- deşlik devrimine imza atan SPD ve Yeşilleryönetimine, aynı devri- min Almanya-Türkiye ilişkilerinde de gerçekleştirilmesini diliyorvz." Almanya'daki Türklerin yaşamı eskiye göre olumlu değişikliklerin eşiğinde; buradaki Türkler de bun- dan büyük sevinç duyuyorlar. Sol- cular, temel yaklaşımlan gereği azınlık haklarını korumayı önemli birgörev olarak önlerine koyuyor- lar. Onlann daha solundaki PDS (Demokratik Sosyalizm Partisi) ise daha da ileri değişiklikleri savunu- yor. Sol, bu ülkeye yeniden hayat veriyor. Almanya'daki Türklerin bir başka dileği ise Almanya-Türkiye ilişkilerinin düzelmesi. Çünkü geç- miş dönemde bu konuda ciddi so- run\ar yaşandı. Ya önümüzdekı dönemde neler olabilir? Alman- ya'daki yabancıların yaşamını ko- laylaştıran sol hükümet, Türki- ye'nin işlerini kolaylaştırır mı? Bu- na olumlu cevap vermek zor. Bu- rada konuştuğumuz politikacılar, Almanya'daki sol hükümetin insan haklan ve demokrasi konusunda içerdeki duyarlılığı dışanda da sür- düreceğini söylüyorlar. Yani, Al- manya'nın yeni hükümeti, insan haklan özürlüsü Türkiye'yi geçmiş sağ iktidardan daha fazla sıkıştıra- cak. Örneğin düşünceleri yüzünden hapishanelerde yatan, mahkeme önüne çıkanlan aydınlar, Alman hükümetinin daha fazla ilgisini çe- kecek. Işkence ve Kürt sorunu, Al- manya'nın yeni yönetiminin du- yarlılık gösterdiği konular olarak öne çıkacak. Işin esası, Alman- ya'nın içinde Türklerin yaşamını kolaylaştıran sol hükümet, bir tür- lü insan haklan konusunda adım atamayan Türkiye'yi daha fazla sı- kıştıracak. Sol iktidar Almanya'ya ve Avru- pa'yayeni birsolukgetinyor. Uma- nz, bu rüzgâr Türkiye'yi de etkisi altınaalır. Çünkü, solun özgürlüğe açılan kapı olduğu bir kez daha hayat tarafından doğrulanıyor. Mehmet M. Cünes 'Köleymişin gibi davrandılar' • Cumhuriyet, Iş Bankası'nın haklannı savunduğu için işine son verilen hukuk müşavirinin savaınmasını yayımhyor. Usulsüzlüğün peşini bırakmadığı için 14 yıl çalıştığı İş Bankası'ndan tazminatsız olarak atılan eski Hukuk Müşaviri Mehmet Mustafa Güneş, bankanın çıkarlan ile genel müdürün çıkarlannı tartışmaya açtı. ALPER BALLI ANKARA - Eze Zeytincilik'e kul- landınlan 150 milyon dolarlık krediy- le ilgili olarak suç duyurusunda bu- lunduktan sonra tş Bankası Hukuk Müşavirliği görevinden uzakJaştınlan Mehmet Mustafa Güneş, soruşturma sürecinde kendisine "köte muamete- si" yapıldığmı söyledi. Türkiye İş Ban- kası Disiplin Kurulu Başkanı ve Tür- kjye Barolar Birliği Başkanı EralpÖz- gen'in başkanlığını yaptığı kurul tara- fından "avukat tutarak banka sırian- nı ifşa etmekle" suçIanan Güneş, "Pro- fesörieri bulunan ve hatta Türkiye Ba- rolar Birliği Başkanı bulunan bankam- da, neden avukat tuttun. gibi bir soru- ya muhatap olmak doğrusu hem şaşır- bcı hem de üzücüdür" görüşünü dile getirdi. Alaattin Çakıcı'nın kader arkadaşı Erol Evcil'e kullandınlan 150 milyon dolarlık kredinin yargıdaki gelişimini izleyen Avukat Mehmet Mustafa Gü- neş. tartışmalı bir disiplin soruşturma- sı süreci sonunda 14 yıl yüriittüğü İş Bankası Hukuk Müşavirliği görevin- den tazminatsız olarak uzaklaştınlmış- fş Bankası'nın kuruluş y olan 26 Ağustos 1998'de bankayla ili- şiği kesilen Güneş, soruşturma sıra- sında DisipJin Kurulu'na yaşadıkJan ve Evcil kredisine ilişkin 44 sayfahk bir savunma dosyası sundu. Savunmasmdaki anlatımlanna göre Avukat Mehmet Mustafa Güneş, ban- kanın hukuk müşaviri sıfatıyla Eze grubuna kullandınlan krediler konu- sunda emniyeti suiistimal suçlamasıy- la hakkında dava açılan emekli Bursa Şube Müdürü MehmetErtaş'm yargı- landığı mahkemeye müdahale iste- minde bulundu. Müdahale dilekçesınde soruşturma- nın "bankavızararauğratüklanve em- niyeti suiistimal ettikfcri" gerekçesiy- le aralannda Ünal Korukçu'nun da bu- lunduğu banka yöneticilerini de kap- sayacak biçimde genişletilmesi iste- minde bulunuldu. Mahkemeye 6 say- falık dilekçesinin ekinde 286 sayfalık belge sunan Güneş. aralannda müfet- tiş raporlannm da bulundugunu belirt- tiği belgelerle ilgili olarak İş Bankası yönetiminin, 19 Ağustos tarihi itiba- nyla herhangi bir işlem yapmadığmı belirttı. Bu girişimlerinin ardından Güneş hakkında disiplin sonışturması başla- tıldı. Avukat Mehmet Mustafa Güneş, İş Bankası Disiplin Kurulu Başkanı Prof. Dr. Özgen'e sunduğu 44 sayfalık sa- vunmasmda, soruşturma için çağnldı- ğı Ankara'da kendısinden herhangi bir belge ıstenmediğini belirterek, hedef olduğu iddialar konusunda kendisine herhangi bir açıklama yapılmadığmı, savunma için uygun süre tanınmadığ]- nı, ifade verme hakkının elinden alm- dığım kaydetti. Savunmasına, "Görüş- me için çağnldığım Teftiş Kunılu'nda şahsıma ve avukatıma köle muamelesi yapıunış ve 'Otur, soracağım sorulara hemen yanıt ver" biçiminde kurallar- la bağdaşmavan davraıuş gösterilmiş- tir" diye devam eden Güneş, müfetti- şe raporunu değişrirrnesi için baskı ya- pan Teftiş Kurulu Başkanı Atakan Yumrukçal tarafından kovulduğunu anlattı. Güneş, Avrupa İnsan Haklan Mah- kemesi. Anayasa ve Insan Haklan Sözleşmesi'nin yargılama yöntemine ilişkin maddelerine gönderme yapa- rak, işıne son verilmesine neden olan suç duyurusuna gelinen süreci şöyle özetledi: "1998'in ilk avından başlayıp 6 ay süren guişimlerimin sonuçsuz kauna- sı ve yönetim kurulunun olavı görme- mezlikten gelen rurumu iledava dosya- sında bankanuzın anlaşılmaz rutumu nedeniyle Genel Müdür Ünal Koruk- çu, yardımcısı Mahir Bayyurdoğlu, Atakan \umrukçal ileeski kredilerden sorumlu GenelMüdür Yardımcısı Ber- han Civelekoğlu hakkında suç duyu- rusunda bıılundum. Yönetim kurulu- mUzun bankamız adına yapması gere- ken işlem, banka çahşanı olarak zarar görmem nedeniyle tarafimdan yapü- mışür. Bu her çalışan gibi benim de en doğal hakkımdır. Sadece vasal hakkı- ım kullandun."
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle