Katalog

SAYFA CUMHURİYET 8 OCAK 1998 PERŞEMBE 4 HABERLER Afyon Ağır Ceza Mahkemesi'nin talimatı ile Eyüp Kapalı Spor Salonu'nda 5 Ocak'ta keşifyapıldı 'Suçhılar cezalandırdsııı'MERİH AK / HLLYA TOPCU Gazeteci MetinGöktepe'nin dövülerek öldürülmesi ikinci yılında "keşfedüdi." Sanıkpolıslerbukezdecinavetmahallin- de cinayetı anlatamanıklan "ölünvte" teh- dit ettiler. Istanbul 6. Ağır Ceza Mahke- mesi"nde haklannda dava açılan polisle- rin yargılanmasma 15 Temmuz 1996 gü- nübaşlanmasma karar verildi. Ancak "Kas- üaşanvefailibelliolmayacakşekilde adam öldürmekte'' suçlanan pohsler. hiçbir za- man İstanbul"da yargılanamadı. İstanbul 6. Ağır Ceza Mahkemesı dosv a\ ı '•güven- lik'' nedeniyle Aydın'a gönderdi. 18 E k i m 19%tarihirıde Aydm Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davanm ilk otummuna Göktepe'nin avukatları. mes- lektaşlan \ e ailesinin yan\ sırayûzlerce ki- şi katıldı. Aydın Spor Salonu'nda yapılan ve tutuksuzyargılanan polıslerin katılma- dığı oturumda. taruklar dinlendi. Tanıklar. Göktepe'nin gözaltına almması sürecini ay - nntılanyla anlartılar. Mahkemeheyeti mü- dahi\ avukatlann sanıklann tutuklanması istemini reddetti. Ve mahkeme davanın yine *güv«ıKk" nedeniylebırbaşka ile alın- masmı istedi. Dava dosy as\ Afyon Aâır Ceza Mahke- mesi'ne gönderilirken dönemm İçişleri Bakanı MeralAkşener27 Arahk 1996 ta- rihinde cinayet suçundan yargılanan ve daha önce açığa alman Göktepe'nin ölü- müne katıldığı öne sürülen 11 polisi gö- revlerine iade etti. Bu olayınkamuoyunun büyük tepkisinı çekmesi üzerine 14 Ocak 1997'de polisler göre\lerindentekrar uzak- laştınldı. Bu sırada Eyüp 1. Ağır Ceza Mahkemesi 24 Ocak günü müdahil a\ u- katlannhaberi olmadan sarukpolislerin ifa- delerim aldı. Mahkeme kimlik tespıti sı- rasmda polıslerin adreslerini sormadı. 6 Şubat 1997 tarihmde Afyon Ağır Ceza Mahkemesf nde yapılan ilk oturu- ma izleyiciler 15 otobüsle geldi. Kalaba- hk nedeniyle oturum Afyon Kapalı Spor Salonu'nda yapıldı. Oturuma 48 samk polis katümazken a\ ukatları Güzin Köp- rülükıhç.Ömer\eşilyurtAhmet LTger,Arif Dönmez ve Necdet Küçüktaşkmer hazır bulundu. 2 bin 500 kişilik spor salonunda oturu- mu ızlemeye gelenler \e müdahil a\ ukat- lann bir bölümü ayaktakaldı. Sav c\ İsma- U İlhan. mahkeme başkanı Kamil Şerif. üyeler Emine Zigen, Nuran Yalımbaş'tan oluşan heyet. gazetecilerin 15 dakika gö- rüntü almasına izin verdi. Oturumda ta- nık olarak dinlenen Ali Ekber Palabryık. Göktepe'nın Eyüp Kapalı Spor Salo- nu'nda gözaltma alındıktan sonra polis- ler tarafından dövüldüğünü söyledi. Ta- nık Deniz Özcan ise Göktepe'nin 8-10 polis tarafından dövüldüğünü. bayılma- sına karşın ayıltılarak dayağtn devam et- tiğini anlattı. Mahkeme heyeti. 11 polisin tanıklarlayüzleştirilmesine karar \ erdi. He- yet ayrıca îstanbul Yaliliği'ne yazı yaza- rakpolislerin görev verlerininbildirilme- sini istedi. 11 NİSan 1997 tarihindeki ikinci otu- rumda. davanm görülmesı dönemın Ada- let Bakanı Şevket Kazan'ın isteği ile Af- yon Kapalı Spor Salonu'ndan adliye bı- nasmdaki salona ahnınca izdiham yaşan- dı. Müdahil a\ukatlar 174 kişinin girme- si gereken salonda 200 kişinin bulundu- ğuna dıkkat çekerek binamn çökme teh- likesiyle karşı karşıya olduğunu anımsat- tılaT. Müdahil avukatlar. mahkeme başka- nı Kamil Serif"m "Bana kalsa sizin tale- binizi kabul ederdim" sözlerinı gerekçe göstererek vargıya müdahale edildığini savundu ve heyetin da\adan çekilmesıni istedıler. Şerif bu isteme "Bizeiyilikyapı- yorsunuz*' vanıtını verdi. Hevet avukatla- rm bu isıemmi "reddi hâkim" talebi ola- rak yorumladı \e bu konuda karar venl- mesi için dosyav, ı Sandıklı AğiT Ceza Mah- kemesi'ne gönderdi. 28 MayiS 1997"de yaptlan oturum- da mahkeme heyeti olav tarihinde Eyüp Çe%ik Ku\\et Şube Müdürlüğü'nde em- niyet amıri olan Mehmetİşbitiren"ınde ara- larında bulunduğu 3" polism do^yasmı Göktepe'yi öldürmekten yargılanan 11 polism dosyasmdan ayırdı. Mahkeme Baş- kanı Kamil Şenf yargılamanm sağlıklı ya- pılabilmesi için gazetecileri duruşma sa- lonundan çıkarınca. müdahil avukatlar da- v anm kamuoyundan saklandığını gerek- çe göstererek duruşma salonunu terk et- tıler. Müdahil avukatlardan Fıkret İlkiz. Göktepe'nin öldüriilmesine doğrudan ka- nşan 11 polis hakkında tutuklama karan \erilmesini istedi. SanıkavTjkatlanndan Ah- met Clger ise şimdi\e kadar yapılan bü- tün ışlemlerin yok sayümasını isteyerek dos- \anın tekrar il idare kuruluna gönderil- mesini istedı. Savcı İsmailİlhan ise 9 po- hsm tutuklanmasını istedi. Mahkeme he- \eti samk pohslerden Se>di Battal Köse, Şua\ipMutluer.Saffet HızarcuSefcjukBa\- raktaroğlu. İlhan Sanoğlu hakkında gı- yabi tutuklama karan çıkardı. 26 Haziran 1997 tanhinde yapılan oturumdamüdahil a\ ukatlar. FedaiKork- maz. Burhan Koç. \letin Kuşat \e Murat Polat hakkında da tutuklama karan veril- mesini istedi. Ancak mahkeme heyeti bu istemi reddederek daha önce haklannda gı- yabi tutuklama karan çıkanlan polislerin yakalanmalannın çabuklaştırılması ic.in cumhuriyet sa\cılığına \azı \azılmasmı ka- rarlaştırdı. 24TenunUZ 1997"de yapılan oturum öncesinde Bas,bakan Mesut Yûmaz. tali- mat \ererek polislerin durus,mada hazır olmasını istedi. Ancak bu yerine getinl- medt. Basında sansürünkaldınlışınmyıl- dönümüne rastlayan bu oturumdaheyet de- ğişti.He\etehâkımFatmaNî^wnl]çarba§- kanlık ettı, Gazeteciler sansürün kaldın- h^mın oturumla aynı güne rastlamasını basm özgürlüğünün trajikomik öyküsü olarak nitelendirdiler. Mahkeme heyeti bu celsede Fedaı Korkmaz, Murat Polatve Me- tin Kus,at"ın da tutuklanmasina karar ver- di. Tutuklamakarannaüve hâkim İbrahim 8 Ocak 1996'daAlibeyköy'dekibir cenaze törenini öbür gazeteciler gibi o da izliyordu Gözjultııula chutyvtin 2. ydı İstanbul Haber Servisi - Metin Göktepe. 28 yaşında bir gazeteci... 8 Ocak günü polisler tarafından dövülerek öldürüldü... Ölümü hazırlay an olaylar bundan 2 yıl önce 8 Ocak 1996 tarihinde yapılan bir cenaze töreninde başladı. Ümraniye E Tipı Cezaevi'nde meydana gelen olaylarda yaşamını yitiren Orhan Ozen \ e Rıza Boybaş'ın Alibeyköy'de yapılan cenaze törenleri gergin başladı \ e ölümle bitti. Polisin yoğun güvenlik önlemleri aldığı cenaze törenine katılmak için binlerce kişi Alibeyköy'e geldı. Cenaze törenini izlemek isteyen gazetecileri ise bir sorun bekliyordu: "San basın kartı..." Sabahın ilk saatlerinde san basın kartı olmayan gazetecilere güvenlik görevlileri zorluk çıkarmadı. Ancak zaman ikrleyip gerginlik arttıkça \e 500 den fazla kişi gözaltma alınınca gazetecilerin karşısına da "san basın kartı" sorunu çıktı. Spor salonuna götürüldü Olaylan izleyen E\Tensel Gazetesi Muhabiri Metin Göktepe de "san basın kartı" olmadığı gerekçesıy le gözaltma alındı.Ve diğer gözaltma alınanlarla birlikte Eyüp Kapalı Spor Salonu'na götürüldü. Göktepe. gerek gözaltma alınırken gerekse spor salonunda ısrarla "gazeteci" olduğunu söyledi. Ancak gazeteci olması, Göktepe'nin dövülmesini engellemedi. tam tersıne % özel muamele görüp' daha fazla dayak.yemesine neden oldu... Ve 8 Ocak 1996 günü saat 19.00 sıralarında Göktepe'nin cesedi Eyüp'te bir büfenın y akınmda Metin Göktepe,katledili^inin ikincivıhnda etkinliklerle anılıyor. (Fotoğraf. HATiC E TL NC ER) bulundu. Göktepe'nin cesedınin bulunmasıyla birlikte "polisin döverek bir kişiyi daha öldürdügürı iddiası gündeme geldi. Göktepe'nin ailesi hemen Eyüp Cumhuriyet Savcılığına suç duyurusunda bulundu. Aılenin. Göktepe'nin avukatlannın vebasının "ölüm" olaymın üzenne gitmesi sonucu yetkililer kendilerini aklayacak yönde açıklama yapmak zorunda kaldılar. Ölay ı soruşturan Eyüp Cumhuriyet Savcılığı. Göktepe'nin serbest bırakıldıktan sonra girtiği çay bahçesinde yaşamını yitirdiğini açıkladı. Dönemm İstanbul Emniyet Müdürü Orhan Tas^nlar ise Göktepe'nin gözaltma alınanların listesinde bile olmadığmı öne sürdü. En çok tepki toplayan açıklama ise dönemin içişleri Bakanı Teoman Ünüsan'dan geldi. Ünüsan. Göktepe'mn du\ ardan düştüğünü öne sürdü. Ancak bu açıklamalaT Göktepe olayımn üzerini kapatanıadı. Göktepe'yi spor salonunda dö\ ülürken gören tanıkların açıklamalan üzerine Taşanlar. ölüm olayını kabul etmek zorunda kaldı. Göktepe olayının sorus,turması ölümünden bir ay sonra tamamlandı. Içişleri Bakanlı&ı müfettis.leri 7 Subat 1996tanhınde sonuçlandırdıklan ^oruş,turmada 4,9 polı^ıa > argilanmasıfy igtgdUef. Müfettis,ler tara'fınSan hazırlanan 38 sayfalık fezlekede polislerin yargılanabilmesi için "lüzum-u muhakeme"" karan \erilmesı gerektiğı belirtildi ve dosya İstanbul Valiliği İl Idare Kurulu'na gönderildi. İstenilen cezalar İl İdare Kurulunun "Polisler yargılanabitir" karan vermesinden sonra dosya Danı^tav 2. Dairesi'ne gönderildi. Danıs.tay'ın onanıa kararından sonra istanbul 6. Ağır Ceza Mahkemesf ne dava açıldı. Danıştay 2. Dairesi'nin onama kararına gorc davada emniyet amiri Se>di Battal Köse. Şuayip Mutluer. Saffet Hızarcı. Fedai Korkmaz, Murat Polat. Burhan Koç, İlhan Sanoglu, Selçuk Ba> raktaroğlu. Metin Kuşat, Tunca> Izun \e Fikret Kavacan hakkında TCY'nın 452 1 \e463. maddelerim içeren "kastı aşan surette adam öldürme. faili belli olmayacak şekilde adam öldürme" suçlanndan 5 yıldan 15 >ıla kadar ağır hapis cezasına çarptırılması i^tendi. Diğer 37 polis hakkında da spor salonunda gözaltmda bulunanlara kötü davrandıklan için dava açıldı. Artık Göktepe'nin öldürülmesi olayı yargı önündeydi... Demirtaş muhalefet şerhi koydu. Sanık- lardan Seydı Battal Köse. Şuayıp Mutlu- er. Fedai Korkmaz, Murat Polat. Burhan Koç \ e Selçuk Ba\Taktaroğlu 28Temmuz günü Afyon Sa\cıhğı'na teslim oldu. 2 Ağustos günü ise diğer gıyabi rutuklu sa- nıklar Metin Kus<at. İlhan Sanoğlu ve Saf- fet Hızarcı teslim oldu. 21 AğustOS 1997 tanhinde > apılan oturuma Fatma Nilgün Lçar. Nuran Ya- lınbas, ve İbrahim Demirtaş'tan oluşan he- yet bakn. Oturuma sanıklardan Murat Po- lat. Şuayip Mutluer. İlhan Sanoğlu. Bur- han Koç. Saffet Hızarcı ile tutuksuz sanık- lar Fıkret Kayacan \e Tuncav Lzun katıl- dı. Battal Köse, Selçuk Bayraktaroğlu. Fe- dai Korkmaz \ e Metın Kuşat doktor rapo- ruy la oturuma katılmadı. 7 polis oturum- da ev adreslerini \ermek istemediler. Sa- nık avukatlan mahkeme başkanı Nilgün Lçar'ın Afyon Adalet Komısyonu Başka- nı eşi HayatiUçartarafından atandığırube- lirterek kendismin objektif olamayacağı- nı sa\undular. Sanık avukatlannm reddihâ- kim talebi mahkeme heyetince kabul edil- medi. Samk polislerin tümü "susma hak- lannr kullandıklannı söylediler. 15EylÜl 1997tarihindeki oturuma şe- nıden Kamil S.enfbaşkanhkederken mah- keme heyeti. sanıklardan Fedai Korkmaz. Murat Polat, Burhan Koç ve Metin Kuşat'm tahliyesine karar verdi. 9 E k i m 1997'de yapılan oturumda ilk kez sanık ve tanıklar yüzleştirildi. Ta- nık Deniz Özcan, samklardan Seydi Bat- tal Köse. Fikret Kayacan, Burhan Koç. Selçuk Bayraktaroğlu. Saffet Hızarcı. Me- tin Kuşat, Şuayip Mutluer,Tuncay Uzun"u teşhis etti. Mahkeme heyeti, Göktepe'nin öldürüldüğü Eyüp Kapalı Spor Salonu'nda bilirkişi heyeti ile keşifyapılmasına karar verdi. 6 Kasim 1997'deki oturumda mah- keme başkanı Kamil Şerif, basının \e ka- muoyununbu olayla çokyakından ılgılen- diğini ve kendisinin taraflı olduğuna iliş- kın haberler yapıldığım gerekçe göstere- rek davadançekildiğinıbildirdi. Şenf "Bu- tunmazBursa gülü olmadığım,>erinebaş- kabiryargjangeleceğinr söyledi. Sandık- lı Ağır Ceza Mahkemesi'nin 11 Kasım tarihli "çekilmenin yerinde olduğuna da- irkaran"nın ardından 27Kasım 1997 gü- nü yapılan oturuma kıdemli hâkim Mus- tafa Binşık başkanhk etti. Heyet. tutuklu' . ş j ^ , j ı ) j j ^ y nbulduğundan, bukarardan.vaj^eçti. 25 .\rallk 1997'de yapılan son otu- rumda mahkeme başkanı Mustafa Binşık Adli Tıp'tan Göktepe'nin nasıl öldürüldü- ğüne ılişkın gönderilenraporuokudu. Ra- porda Göktepe'nin başında altı tane, vü- cudunda da çok sayıda darbe olduğunu bildirdi. Sanıklardan Seydi Battal Köse mahkemeye okuduğu 11 sayfalık dilekçe- sınde Göktepe'nin gözaltında öldürüldü- ğünü "doğruladr. Dilekçede. olay tarihinde kapalı spor salonundabir kişinin fenalaştığı bilgisinin kendisine ulaştığı. bu kişinin dört polis tarafından dışarı çıkanlması talimatını ver- diğıni söyledi. Köse, saat 19.00 sıralann- da çay ocağı yakınında betonda bir kişi- nin baygınşekilde yattığını gördüğünü nab- zına baktığında öldüğünü anladığını ve durumu üçe emniyet müdürünehaber ver- diğini anlattı. Müdahil av ukatlar ise dönemin Ev üp il- çe Emniyet MüdürüMehmetAfi Aydın Ak- demir ile emniyet müdür yardımcısı Ke- mal Bajrakv e dönemin İstanbul Emniyet Müdürü Orhan Taşanlar'ın da olaydan sorumlu olduğunu belirttiler. Mahkeme oturumu 22 Ocak'a erteledi. Afyon Ağır Ceza Mahkemesi'nin tali- matı ile Eyüp Kapalı Spor Salonu'nda 5 Ocak'ta keşif yapıldı. Bilirkişi heyeti ts- tanbul Üniversitesi Ceza Hukuku Kürsü- sü'nden \ardımcı Doçent Serap Keskin. adlı tabıp Remzi ŞendiL mımar Muhar- rem Kocak ile fotografçı Aytekin Yeşil- dağ'dan oluştu. Gazetecilerin almmadığı keşfe tutuksuz polislerden Metın Kuşat dışmdakıler katıldı. Keşifte tanıklar De- niz Özcan ile Alı Ekber Palabıyık. Gök- tepe'nin nerede nasıl döv üldüğünü aynn- tılanyla anlattılar. Tanık Deniz Özcan sa- nıklardan Fikret Kayacan'tn kendisine si- lah göstererek "Senin işin bitti. Ölümün bi/imelimizden olacak" dediğini söy ledi. SIFIR NOKTASII ORAL ÇALIŞLAR Emekve Ülkede Gündem gazete- lerinin Olağanüstü Hal Bölgesi'ne so- kulmamasını protesto etmek ama- cıyla HADEP Kadıköy Gençlik Ko- misyonu üyeleri, bu gazeteleri Kadı- köy Iskele Meydam'nda satıyortar. Bu sırada polis gelip gençlerin kim- liklerini kontrol ediyor. Bu kontrol işlemıni görüntülemek isteyen Cumhuriyet ve Radikal gaze- telerinin muhabirteri gözaltma alınıyor. Gazeteciler yaklaşık bir saat gözal- tındatütulduktan veTerörle Mücade- le Şubesi'nden gelen yetkililerin kim- lik kontrolü yapmasından sonra ser- best bırakıhyorlar. Bu. Türkiye'den bir manzara. Da- ha üç gün önce gerçekleşti. Hükü- met, insan hakları paketleri hazırla- yadursun, Türkiye'nin en merkezi ye- rinde, herkesin gözü önünde gaze- teciler sırf mesleklerini yaptıklan için apar topar gözaltma alınıyor. Onlann serbest bırakılması için Te- rörle Mücadele Şubesi'nden polisler bekleniyor. • • • Bundan iki yıl önce bugün. bir baş- ka gazeteci yine görevini yaparken gö- zaltma alınmıştr. Metin Göktepe. So- nunda gözaltından ölüsü çıktı. Yar- gılama sürecindeki, devlet adamla- rının sorumsuzlugunu hatırlayın. içiş- leri Bakanı. duvardan düşerek öldü diye açıklama yapmıştı. Bir daha kimse ondan bunun he- sabını sormadı. Kendisi halen -eğer son günlerde istifa etmediyse- en üst düzey bürokratlanmızdan birisi. Adı- nı unuttuysanız söyleyeyim: Teoman Ünüsan. O zamanın Emniyet Müdü- rü Orhan Taşanlar, şimdi Bursa Va- lisi. Benzer bir açıklamayı o da yap- mıştı. Davayı. Afyon'a bu devletin yetki- Bitmeyen Kan Davası lileri ve yargı kurumları gönderdi. In- sanın vıcdanı sızlaması gerekmez mi? Bir gazeteci, devietin güvenlik güçleri tarafından acımasızca dövü- lerek öldürülüyor. Bu yetmiyor, cina- yetin sanıklan aylarca yargılanmıyor, tutuklanmıyor. O da yetmiyor, dava kamuoyunun dikkatinden kaçırılmak amacıyla. diyar diyar dolaştırılıyor. Eğer gazeteciler. davanın peşine düş- meseydiler, devletı oluşturan kurum ve kişiler bunun üzerine yatacaklar- dı. Hâlâ da yatmak istiyorlar. • • • Cumhuriyet ve Radikal gazetesinin muhabirlerini hiçbir hakkı yokken gö- zaltına alan polisten bunun hesabını kim soracak? Bir hukuk devletinde böyle bir şey olabilir mi? Polis yetki- lileri, basının polise önyargılı davran- dığını söyleyip, karşılaştığımızda şi- kâyetlerde bulunuyorlar. O yetkililer, gazetecileri keyfi olarak gözaltma alan memurlar hakkında bugüne ka- dar bir işlem yaptılar mı? Yapmadık- ları sürece, bu tür hukuksuzlukların önüne geçılemez. Biz de eleştirileri- mızi sürdürürüz. Polis. kendisine yönelik bu tür eleş- tirilerden öfkeye kapılıyor. Sinirlenip zaman zaman. "Kahrolsun insan hak- ları " diyerek yürüyüş yapıyor Kendin- cehaklı olduğunu dadüşünüyor So- kakta, nöbet beklerken öldürülen ar- kadaşının cenazesi. onu belki de çıl- gına çevıriyor. Peki bunun sonu nereye varacak? Kan davası olarak polis, solcuların ve muhaliflerin üzerine yürüyecek, kafa göz yaracak. Bunu görüntüle- mek isteyen gazetecilere de haddi- ni bildirecek. Sonra...Sonrası yok, hep bildiğimiz hikâye. Bunun biryerde durması gerekiyor. Bu ülke hiçbirimizin şahsi mülkü de- ğil. Türkiye. artık kurtarıcılardan, kur- tulmak zorunda. Herkes bu ülkeyi bi- rilerinden kurtarmak istiyor. Bunu, çeşitli kutsal sembollerin arkasına sı- ğınarak yapıyor. Üç gündür askeri okulları geziyo- ruz. Eğitim ve teknolojide önemli ya- tınmlaryapılmış, bazı anlayış değişik- liklerı gerçekleştirilmiş. Sorgulayan bir kuşağın yetiştirilmek ıstendiği be- lirtiliyor. Bu sevinilecek bir durum. Peki hâlâ muhabiri gözaltma alan. faili meçhulleri sürdüren, yargısız in- faz yapan anlayışı. hangi teknolojik aletle çağa uyduracağız? • • • Yurttaştan hesap sorarken şahin, kendi görevlilerine gelince güvercin olan anlayışlar, kanunlar, siyasitercih- ler, devlete hâkim oldukça daha çok uğraşır dururuz. PERŞEMBE ORHAN BURSALI 3 Koşul Çevreyolunda S çizerek bütün arabaları birer met- re güvenlik aralıkları içinde geçen sürücüyü izle- yen veya gören herkes. sadece bela okumak ve- ya bır köşeye sıkıştınp pataklamak istemekle kal- mamışsa, onun: • Acaba hangi kışkırtılmış duygular içinde dav- randığr. • Hiperaktif biri olup olmadığı; • Diğer sürücülerin normal akış içinde kaldıkla- n sürece kaza yapma riskinın ne olduğu; • Trafık kazası yaşayıp yaşamadığı; • Bir trafık kazası iaciasına doğrudan tanık olup olmadığr. • Çocuklanna veya sevdiklerine trafikte nasıl davranılması gerektiğini nasıl önereceği; • Bır kaza yaptığında sonuçlanna katlanıp kat- lanamayacağı gibi benzeri soruların hepsini veya bir kısmını sormuştur. Bu düşünceler içinde çevre yolunda seyreder- ken çocuklanm araba sürmek isterlerse onlara ne derim, sorusuna takıldtm. • • • Geçen yıl 345 bine yakın trafık kazası olmuş ve 5 bin 428 kişi ölmüş. Kazalar en çok pazartesi günlerinde; ağustos ayındaveaçık havalarda olu- yor. Bunca kaza. üstelik deprem gibi yaşadığımız büyüktrafikfelaketleri, insanların trafikte davranış- larını etkiliyor mu? Trafık kazalarının. sürücülerin üzerinde eğitici bir etkisi, rolü var mı? Veya bu etki. acaba genel davranış düzeltme- lerinde dikkate değer bır paya sahıp mi? Bu sorulan, şu sorunun yanıtını merak ettiğim için yöneltiyorunrv. Sürücüleri trafikte bütün kaza risklerı konusun- da eğitecek veya öğretecek ve böylece ortalama trafık bilincini yükselterek trafik güvenliğini arttıra- cak en etkin yöntem(ler) nedir? Sürücü kursları. genellikle. bu konuda dikkate bile alınmayacak yerler. Oraları sadece teknik ola- rak araba nasıl sürülürü, motor nediri, trafik lev- halarının anlamını öğreten yerler. Yoksa sürücüyü trafik için "ehli" kılan yerler de- ğıl. Trafık. trafık güvenlıği vb tekniğin ötesinde bir olay. Acaba "Çocuklanm araba sürmek isterlerse ne yapanm" sorusuna yanıt arıyorum. Onlara "hayır" demenin bir mantığıyok. Yanıtları. "hayınna hayır" olduğunda olay bîtiyor. Bu kadar dinamık bir trafik ortamında bu kadar dinamik bir aracı kullanacaklarsa eğer; arabayı riskleri en aza indiren bir bilinçle sürmeleri için hem onlann hem trafiğin ortalama güvenliğini yük- seltmek için şunlan koşul olarak öne sürebılirinr. • Ûnemli 10 trafik kazasını ayrıntısma kadar ve bütün yönleriyle soruşturmak, incelemek ve yazı- ya dökmek; • Kazalara en çok yol açan hatalar üzerine bir araştırma yapmak; • Trafik kazasında ölmüş 5 insanın ailesiyle ko- trafık güvenliği konusunu teknik bir olay olmak- tan kurtarmanın, -toplu taşımacılığı geliştirmenin yanı sıra- yollannı bulursak, kaza oranını da aşa- ğı çekebiliriz. Anne Fadime Cöktepe 'Oğlumun katilleri deliklere saklandı'ANlC\R\/İSTANBtL (Cumhurivet) - Gazeteci MetinGöktepe ölümünün ikinci yılında çeşitli etkin- liklerle anılıyor. Metin Göktepe'nin annesi Fadi- me Göktepe. oğlunun öl- dürülmesi ile ilgıli davayı kastederek "Ne yaparlar- sayapsınlar,bu mahkeme \\\ geçecek. Metin'in ka- tilleri fare gibi deliklere saklandılar. Onlar korku- vorlar amabiz korkmuyo- nız'dedi.CHPlstanbûUl Örgütü. gazeteci Metin Göktepe'nin gözaltında dövülerek öldürüldüğü Eyüp Kapalı Spor Salonu önüne karanfil bıraktı. Metin Göktepe'yi an- maetkinlikleriçerçevesın- de başkentte Yeni Kara- mürsel Mağazası önünde düngenişkatılımlıbirba- sm açıklamasi yapıldı. Yaklaşık 400 kişinin ka- tıldığı açıklamada konu- şan Fadime Göktepe. bu- gün gelinen noktaya hal- kın desteğiyle ulaşabildik- lerini belirtti. Konuşması sık sık sloganlarla kesilen Göktepe, şunlan söyledv. "Şimdideçocuklara(ta- nıklara) basla yapıyorlar. 'Senin ölümün bizım eli- mizden olacak' diyorlar çocuğa. Çocuk gördüp- nü anlatıyor. "Korkmuyo- rum sizden' diyor.Herşe- yi anlatıyor çocuk. 'Ben öleceğim dedi' dıy^r."Bat- taniyeye sanp bahçey e at- tılar' diyor.Çocuğu tehdit ediyorlarf DİSK Ankara Temsil- cisi Tayfun Görgün. Gök- tepe dav asınm 2 yıldır so- nuçlandınlmamasına. Lğur Mumcu'nun katıl- lerinin 5 yıldır yakalan- mamasına karşın. öğrencı- lerin çokhızlı şekilde mah- kûm edilebilmesine dik- kat çekti. Görgün. birile- rinin. katillerin bulunma- sını istemediğini \e basın özgürlüğünü engelleme- ye çalıştı£ını vurguladı. CGD."İHD. EMEP, DİSK.SES.KESK.ÖDP ve halkevlerinin destek verdiğı eylemde. "Ozgür basın susturulamaz". "Oı- gür basın. bağımsız yar- gı'". "Analann öfkesi katil- leri bogacak", "Metin'in katili faşist diktatörlük". "İnadına hepimiz birer Metiniz". "Baskılar bizi yTİdıramaz". "Yaşasındev- rimcidayanışma~. "Fadi- me Ana valnı/ değüsin", "Faşizmcölümhalka hür- riyet" sloganlan atıldı. CHP'dençelenk CHP İstanbul İl Başka- nı Mehmet Ali Özpolat. Göktepe davasının ilden ile sürülmesini eleştirdi. Davanın gidişinin adalet sistemımizin iflasını gös- terdiğini vurgulayan Özpo- lat. "EğerTürkadaletior- tada bu denli delil. bu ka- dargörgü tanığı. bu kadar ciddi bulgu varken bile bir olayı ço/emiyorsa, daha karmaşık suçlann üzeri- ne nasıl gidiyor* diye sor- du. Bu davanın en kısa sü- rede, en adil biçimde so- nuçlandınlması gerektiği- ni ıfade eden Özpolat. ak- si takdırde yeni Göktepe olaylannın yaratılacağına dikkat çekti. CHP Eyüp İlçe Başkanı SafiKarayal- çın da Türkıye'de insan haklanna. demokratik ve laik cumhuriyete sahip çı- kan kıtlelerin güvenlil güçleri v e bır kısım karan lik güçlerce sistematik şe kıldehedef seçildiğini söy ledi. Anma etkinlikleri çeı çev esinde basm mensur. lan bugün saat 10.00'd İstanbul'da Türkij Gazeteciler Cemiye önünde bir araya gelen basın açıklaması yapaea lar. Saat 12.00 "de ise Gö tepe'nin EsenlerOruç R( Mahallesi, Albayrak Ca desi'ndeki evinin önün buluşulacak. Saat 15.00 de Esenler Kemer Mez hğfndaki anıt-meza açılışı yapılacak.