Katalog

15 OCAK 1998 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA HABERLER Kadınlara bayram namazı çağrısı • ANKARA (AA)- Di\anet İşleri Başkanı Mehmet Nuri Yılmaz. kadınlann bayram namazı da kılabileceklerini belirterek, bütün kadınlan ba>Tam namazını kılmak ıçın camilere davet etti. Yılmaz, Kuranıkerim'de ve Islamiyet'te kadınlann cenaze namazı kılmasını engelleyen bir hüküm olmadığı gibi. cuma namazı ve bayram namazı da kılabileceklerini bıldirdi. 552 bin işçi toplusözleşme bekliyor • ANKARA (AA) - Türk- İş. Hak-İşveDİSK'ebağlı sendıkalar, bu yıl içinde toplam 552 bin 784 işçi adına topluış sözleşmesi masasına oturacak. Sözleşmesi bu yıl yenılenecek ışçilenn çoğunluğu özel sektörde çalışıyor. Toplusözleşmelenn yapılacağı işyerleri arasında Ankara. Istanbul. İzmir ve Kayseri Bü>ükşehir beledıyeleri. Kardemir, Isdemir. Seydişehir Alüminyum AŞ. Ülker Gıda, Kula Mensucat da bulunuyor. Polis kavgası: 1 ölü, 1 yaralı • İstanbul Haber Servisi - Güngören Haznedar llkyu\a Caddesi üzerinde dün akşam saat 19.00 sıralannda özel otomobilıyle dolaşan Bahçelıevler Terörle Mücadele Şubesi'nde görevli polis mcmuru Ismaıl Demir. Çevik Kuvvet Şube Müdürlüğü'nde görevli Cantürk Aydın'ın yanındakı kardeşi Emrah Aydın'a çarptı. Sıvıl giysili polisler arasında çıkan kavgayı ayırmaya çalışan Hamza Koç (22) ve Oktay Cevahir Efendioğlu (23) Aydın'ın açtığı ateş sonucu lyaTalandı. Koç. hastaneye • - kakhrthrken yolda yaşamrm yitirdi. Efendioğlu ıse, İÜ Çapa Tıp Fakültesi'nde tedavı altına alındı. Ismail Demır ve Aydın kardeşler gözaltına alındı. Büyükelçiler kararnamesi • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - MİT Müsteşan Büyükelçi Sönmez Köksal. Fransa'nın başkentı Pans'e; Elçi Fatma Şule Soysal. Belarus'un başkenti Minsk'e: Elçi Halil Akıncı da Slovenya'nın başkenti Ljubljiana'ya büyükelçi olarak atandı. Bakanlar Kurulu'nun dünkü Resmi Gazete'de yayımlanan atama karanyla, Paris Büyükelçisi Tanşuğ Bleda. Mınsk Büyükelçisi Mehmet Tansu Okandan ve Ljubljiana Büyükelçisi ilhan Yiğitbaşıoğlu merkeze alındı. 46 kaçak yakalandı • KARABLRUN(AA)- lzmir'ın Karaburun ilçesinde, lrak, Pakistan, Cezayir. Bangladeş ve Nijerya uyruklu 46 kaçak ile bu kişilerin yasadışı yollardan yurtdışına çıkmalanna yardım ve yataklık eden 2 Türk yakalandı. Zübeyde Hanım anıldı • İZMİR (AA)-Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu, büyük önder Mustafa Kemal Atatürk'ün annesi Zübeyde Hanım, ölümünün 75. yıldönümünde Karşıyaka'daki mezan başında anıldı. Kongreye itîraz • ADANA (Cumhuriyet Bürosu) - CHP Seyhan llçe Kongresi'nı protesto ederek seçime katılmayan muhalefet kanadı, '"kongrenin ilansız yapıldığı" gerekçesiyle ve iptal istemiyle Seyhan llçe Seçim K.urulu"nabaşvurdu. 4 Ocak Pazar günü yapılan kongre. çıkan olaylar sonucu ertelenmiş, 11 Ocak Pazar günü gerçekleştirilen kongrede ise seçime tek listeyle gıdılmiş ve CHP Seyhan llçe Başkanlığı'na Serdar Seyhan getırilmiştı. Anayasa Mahkemesi Başkanvekili RP ile ilgili incelemenin son aşamaya geldiğini söyledi 6 Dava lıat'ta sonu biter'ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Anayasa Mahkemesi, RP"- nin kapatılması istemiyle açılan davayı görüşmeye bugün saat 10.00'da de\amedecek. Anayasa Mahkemesi Başkanvekili Güven Dinçer, mahkemenın öğleden sonraki toplantısmdan sonra yaptığı açıklamada, delillerin incelenmesinin sonuna yaklaşıldığını belirterek, "İddianameye göre, baştan sona sırası\lainceliyoruz" dedi. Dinçer, "Dava yann biter mi" sorusuna, "Yann, bilmiyorum. Hafta sonu biter diye düşünüyorum. Ancak üyelerin bir düşüncesi olabflir, baa şeyleri isteyebilirler. Yeni bir getişme olur mu bUmiyorum" yanıtını verdi. Erbakan, partisiin kapatılma istemiyle Anayasa Mahkemesi'nde görülen davayla ilgili olarak. "Bu davadan tek şey çıkar. O da RP'nûı tek başına iktidarT dedi. Erbakan. RP Hanım Kollan Merkez Karar ve Yürütme Kurulu üyelerinin Anakent Belediyesi ASKİ Sosyal Tesisleri'nde verdiği iftar yemeğine katıldı. Erbakan, yemekte yaptığı konuşmada, RP hakkındaki kapatma istemli davanm "hukuki bir gereğüıin" olmadığını öne sürerek yapılanın "hata" olduğunu savundu. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Viıral Savaş'ın hazırladığı iddianamede partiye yöneltilen "haksH" ithamlar bulunduğunu belirten Erbakan. "Eğer, iddianame istikametinde bir karar zuhur ederse bu ancak bir hukuki cinayet olur" dedi. Yemeğe eşi Erbakan ile gelen Nermin Erbakan. kendısine yöneltilen "RP'nin kapatılması haiinde kumlabüecek bir partide emanetçi genel başkan olacağınız söytentUerini nasd değerlendiriyorsunuz'' sorusuna, siyasi konularda yorum yapmadığı karşılığını verdi. RP Gene! Sekreteri Oğuzhan Asiltürk. dün parlamentoda basın toplantısı düzenleyerek "birlik, bütünlük" görüntüsü vermeye çalıştı. Asiltürk. isimleri istıfayı savunanlar arasında sayılan Salih Kapusuz \ e Abdullah Gül'ü de yanına alarak düzenlediği basın toplantısında, "dîmdik ayakta olduklannı" öne sürdü. Asiltürk. milletvekillerinin ıstifalannm Erbakan'ın kasasında olduğu haberlennı de yalanlayarak, "Kimsenin istifa verdiği yok, Erbakan'ın da kasası vok zaten" dedi. Kalemti'ye suç duyurusu ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - CHP, Meclıs Öe- nel Kurulu inşaatında yol- suzluk yaptığı suçlamasıyla eskı TBMM Başkanı Mus- tafa kalemli. Meclıs Genel Sekreten Necdet Basa, Ge- nel Sekreter Yardımcısı Fah- ri Köprülü ile Emlak Konut AŞ yetkilileri hakkında An- kara Cumhuriyet Savcılı- ğı'na suç duyurusunda bu- lundu. CHP. bu yönetıciler hakkında "görevi kötüye kullanma ve görevi ihmal" suçlamalanyla dava açılma- sını ıstedi. Öte yandan TBMM Ge- nel Kurul Salonu'nun yeni- lenmesi için yapılan ihale sözleşmesi \e sonradan ve- rilen 3 aylık süre dün gece yansı sona erdi. MESA-Nu- rol fırması, Emlak Konut'a yazı yazarak salonun 'geçkâ kabul'e hazır olduğunu bil- dirdi. TBMM lnşaat Teknik Daire Başkanı Mehmet Mı- sırü. saat 24.00'te salonu in- celedı. Mısırlı, salonun geçi- cı kabule hazır gibi göriin- düğünü. ancak elektronik ve akustik sistemin de kontrol edilecegint bildirdi. ÇİZMEDEN YUKARI MUSA KART \ r DGM Karatepe içinyeni dava ANKARA (Cumhuri- yet Bürosu) - Ankara DGM Başsa\cısı Nuh Mete YükseL RP Kayse- ri divan kurulu toplantı- sında yaptığı konuşma- da, "Türkiye'nin Kema- listleıie problemi var. Kimse, Türkiye laiktir laik kalacak diye keha- nette bulunmasın" diyen eskı Kaysen Büyükşehir Beledıye Başkanı Şük- rü Karatepe hakkında 4.5 yıla kadar hapis is- temli davaaçtı. DGM Başsa\cılığı. bu konuşma nedeniyle daha önce takipsizlik ka- ran veren Kayseri Cum- hunyet Savcısı Turhan Korkutan hakkında da Adalet Bakanlığına >ı- kâyette bulundu. Korku- tan. Karatepe ile ilgili verdiği takipsizlik kara- nnda, konuşmanın kut- sal kitaptakı kardeşlık hükümleriyle paralellik taşıdığını savunmuş- tu.Yüksel ise Karate- pe'nin sözlerini 'şeriat devleti kunna imasT ola- rak yorurrtfedı. •• Yargıtay, Parsadan'ın sanık olarak yargılandığı örtülü ödenek davasını sonuçlandınyor Çiller için kıitik karar yann3 ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Yargıtay, örtülü ödenek davasını yann karara bağlaya- cak. Yüksek mahkemenin, Sel- çuk Parsadan'ın örtülü ödeneği dolandırmak suçundan mahkû- miyet karannı onaması duru- munda, dönemin Başbakanı Tansu Çiller'in hakkında örtülü ödenekte yolsuzluk yapmak suç- lamasıyla dava açılabilecek. Yargıtay 6. Ceza Dairesi, emekli Orgeneral Necdet Özto- run'un adını kullanarak seçim- lerde DYP'ye oy kazandırmak vaadiyle dönemin Başbakanı Çiller'i 5.5 milyar lira dolandır- dıklan gerekçesiyle çeşitli ceza- lara çarptınlan Parsadan kardeş- ler ile MukadderBalkanıntem- yiz istemleriyle ilgili karannı ya- nn açıklayacak. Ankara 9. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davada. Parsadan kardeşler ile Balkan. 6 yıl 3'er ay hapis. 13 milyar 750'şer milyon lira da ağır para cezasına çarptınlmış- lardı. Çiller ile dönemin Başbakan- lık Özel Kalem Müdürü Akın İs- tanbullu, mahkemeye gönder- dikleri dilekçelerde, sanıklann ıddialannı reddederek karann bozulmasını talep etmişti. Par- sadanlann avukatı ŞenolÖzeJ ise karann Yargıtay'da onanması durumunda, dönemin Başbaka- nı Çiller ile Özel Kalem Müdü- rü Istanbullu'nun TCK'nin 240. maddesi gereğince görevi suiis- timal suçundan yargılanmalan istemiyle suç duyurusunda bu- lunmuştu. Suç duyurusunda, ka- rann bozulması durumunda ise Çiller ve lstanbullu hakkında maliyeyi zarara uğrattıklan ge- rekçesiyle zimmet suçundan so- ruşturma yapılması istenmişti. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı da tebliğnamesinde mahkûmiyet DYP Cenel Başkanı Tansu Çiller Basbakana yüklendi 'Yılmaz şerefsizliğini tescil ettirdi' ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)- DYP Genel Başkanı Tansu Çiller, Başbakan Mesırt Yıimaz'ın "şerefsizliğini tescil ettirdiğinir> söyledi. DYP grubunda yaptığı konuşmada Çiller, Yılmaz'ın Susurluk olayıyla ilgili "yargısız infez yapiyorlar" dediğini hatırlatarak şöyle konuştu: "Bu filkede yargtsız infaa icat eden kisi bunu bir siyaset tarzı haline getiren kişi. siyaseti nûDete hizmet değiL komplo kurmak şeküne dönüştüren kişi, eiinde hiçbir belge yokken kaset %-ar diyerek şeref ve ha>siyet cellathğı yapan kişi bugün de kendisinin şerefini, daha doğrusu şerefsizügini tescil etmiştir. Buna yargısız infaz demezier, ne ile geldiysc onunla gitmek derten" Yılmaz'ın yanıtı Başbakan Mesut Yılmaz, Çiller'm kendisine yönelttiği "şerefeiz" suçlamasını, "Ruh haline bağfayorum. Hoşgörüyorum, anlayışla karşılıyorum" diye yanıtladı. Susurluk olayıyla ilgili "eİimde bant var" ifadesini kullanmadığını savunan Yılmaz, "Ben böyle bir bant olduğu yönünde duyumlanm var dedim ve bunu Cumhurbaşkanı'na da, ilgili yeriere de böyle söyledim" dedi. karannın onanmasını talep et- mişti. Örtülü ödeneğin kullanılma- sına ilişkin usul ve esaslann be- lirlendiğı 1050 sayılı Muhasebei Umumiye Yasası'nın 77. mad- desinde, örtülü ödeneğin kullan- ma yerinin ve hesaplannın nasıl tutulup tasfiye edileceğinin ve hangi belgelerin yeni basbakana devredileceğinin takdiri basba- kana bırakılırken "Örtülü öde- nek, başbakanın ve ailesinin şah- si masraflanna ve shasi partile- rin idare, propaganda ve seçim ihtiyaçlanna sarf olunamaz" hükmü öngörülüyor. Ancak yasa, örtülü ödeneğin amaç dışı kullanılması durumu- nun nasıl belirleneceği ve hangi cezanın uygulanacağı konusun- da hüküm getirmıyor. Yargı- tay'ın, Parsadan'ın cezasını onaylaması durumunda örtülü ödeneğin amaç dışı kullanımı yüksek yargı karanyla belgele- necek ve eski başbakanın "göre- vini kötüye kullandığına" ilişkin fezleke düzenlenebılecek. 1IRMIKI AYDIN ENGİN Haydi bakalım gözümüz ay- dın, Kutlu Savaş da raporunu tamamladı ve Başbakan Me- sut Yılmaz'ateslim etti. Bizci- leyin işi gücü, gecesi gündüzü Susurluk olmuşların masalan- nın üstündeki rapor, kitap, bil- gi, belge dağlan da birkaç ka- nş daha yükseldi. Anımsayın, Susurluk üstüne her biri rapor değerinde, ay- nntısında kitaplar yayımlandı. Bununla kalmadı Meclis'in ün- lü Susurluk Soruşturma Ko- misyonu da aylar boyu çalışıp, umutlar kabartıp, dağa fare dogurtup koca bir rapor, ekle- riyle birlikte bir dağ yavrusu yarattı. Şimdi de Başbakanlık De- netleme Kurulu'nun olağanüs- tü yetkilerle donatılmış görev- lisi Kutlu Savaş'ın raporu kar- şımızda.. diyeceğiz de dilimiz varmıyor. Rapor karşımızda. Ama sahiden karşımızda. Şöy- le elimizi uzatıp alamayacağı- mız, sayfalannı merakla çevi- remeyeceğimiz "kadar" karşı- mızda. Üstelik Başbakan Yılmaz'ın Sabırlıyız Ama Enayi Değiliz... daha rapor eline gelmeden yaptığı açıklamalar var. Hani, "Bakacağız, göreceğiz, ince- leyeceğiz. Devlet sım niteliği taşımayan; devlet adına yapı- lanlar dışında, kişisel çıkar sağlamak için yapılan eylem- leri kamuoyunun bilgisine su- nacağız" anlamındaki sözleri. Buna bir de Kutlu Savaş'ın öğüdü eklendi: "Bu raporu za- man ayırarak, sakin birşekilde okuyun...". Eğer Yılmaz raporu, konuş- tuğu hızla okursa işimiz var. Ama medyanın da acelesi var. Nitekim rapor Başba- kan'ın eline ulaşırken, medya- daki kimi meslektaşlanmız ne- redeyse raporu satın satınna okumuş, okumuş da hatmet- mişçesine "haberleştirdiler". Eğer raporun içeriği salı gü- nü gazetelerde açıklanan ara- başlıklardan ibaretse Mesut Yılmaz keyfine baksın, raporu istediği hızla okusun, istediği sürede bitirsin, içinde sakla- mak istediği ne varsa aman iyi saklasın. Raporun gazetelere yansı- yan içeriğine dikkatle baktım. Bilmediğim, duymadığım tek birnoktaaradım. Belkigözüm- den kaçmıştır hesabıyla yeni- den okudum, satır satır, hece hece yürüdüm, nafile, Show TV'de Kemal Sunal filmi sey- retmişe döndüm. 3 Kasım 1996'dan bu yana döne döne okuduğum, artık ezberlediğim bilgiler ısrtılıp ısıtılıp önüme sü- rülüyor. Raporda ne JtTEM'den, ne itirafçı çeteleriyle ortaklaşa dü- zenlenen yasadışı operasyon- lardan, ne Yeşil'i kullanan "öteki" devlet kurumlanndan söz ediliyor. Raporda, Türk Gladio'sunun tetikçisi Abdul- lah Çatlı üstüne sayfalar ve sayfalar var da Gladio'nun kendisi yok. Haftalardır, aytar- dır, "Bitti bitiyor, çıktı çıkıyor" diye avutulduğumuz rapor, so- nunda Tansu Çiller'e öldürü- cü siyasal darbeyi vurmak he- defıyle sınıriı bir metne dönüş- müş. Son cümle biraz insafsız geldiyse yumuşatalım: Rapor, Tansu Çiller döneminde devlet adına suç işlemekten sapıp, kişisel çıkar için suç işlemeye yönelmiş çete artıklannın ma- rifetlerinden ibaret. Böylece "devlet adına işlenen suçlar" meşrulaştınlmış. "Tamam rapor bilinenlehn tekranama, devlet ilk kez ken- dini sorguluyor. Bu da bir ka- zanım" diyenter var. Bu kadar iyimserlik ülserimi azdırıyor. Biz bu devletin, sorgulamanın Allahını bildiğini bilenlerdeniz. Sorgulama tekniklerinde ordi- naryus rütbesine ulaşılmış bir ülkede, bu rapor "devletin kendini sorgulaması" ise 12 Martlarda, 12 Eylüllerdesağla- nan onca "deney birikimi" bo- şa gitmiş demektir. Bu raporla Mehmet Ağar olsa olsa Pasaport Kanunu'na, Sedat Bucak da 5136 sayılı Ateşli Silahlar Kanunu'na mu- halefetten hüküm giyeıier. Ve- rilen ceza da duruşmalarda iyi halleri görüldüğünden 135 bin lira ağır para cezasına dönüş- türülür. Şimdi bu duruma gülelim mi, ağlayalım mı? ••• Bence kükreyelim. "Yeterartık" diyerek yeri gö- ğü inletelim. "Yeterartık, 3 Ka- sım 1996'dan bu yana bizi oyalıyor, bizimle dalga geçi- yor, sabnmızı kötüye kullanı- yor, bizi enayi yerine koyuyor- sunuz. Yeter artık!" diyelim. Pişkinliğevurup "Bizdediği- niz de kim oluyor? Kimsiniz siz" diye sorarlarsa tek söz- cükle yanıtlayalım: - Biz yurttaşız... Evet bu kadar: Biz yurttaşız. Tüyü bitmemiş yetim hakkı ye- meyen, kan dökmeyen, çalı- şan, üreten, temiz bir toplu- mu, ekmek kadar su kadar vazgeçilmez sayan, demokra- siye yürekten bağlı, vergiöde- yen, oy veren yurttaşlanz... POLİTİKA GUNLUGU HİKMET ÇETİNKAYA 'Alacakaranlık Kuşağı...' Edirne'de 6 kişinın öldürülmesinden sonra ge- lişen olaylar insanın aklına ister istemez şu soru- yu getiriyor: , "Türkiye bugünlere nasıl geldi?" Abdi Ipekçi cinayetinden bugüne dek geçen sürede yaşananlar, 1990 sonrası hız kazanan fa- ili meçhul cinayetler, Uğur Mumcu, Muammer Aksoy'un katledilişi, yargısız infazlar, Türkiye'nin bir demokratik hukuk devleti olup olmadığını da gündeme getiriyor... Abdi Ipekçi cinayeti sanığı Mehmet Ali Ağca'yı Maltepe Askeri Cezaevi'nden kaçıran kimdir? Abdullah Çatlı ve arkadaşlan... Başbakanlık Teftiş Kurulu Başkanı Kutlu Sa- vaş'ın 'Susurluk Raporu'ntia Abdullah Çatlı'nın Dışişleri Istihbarat Dairesi'nde Mehmet Özbay adıyla resmi görevli olarak çalıştığına ilişkin resmi belge yeralıyor... 1980 öncesi 'kanlı olayların' başaktörü olan Ab- dullah Çatlı'nın Hüseyin Kocadağ ve Sedat Bu- cak'la bir arada olması demek ki o denli yadırga- nacak birolay değil... Abdullah Çatlı 'devlet görevlisi' olarak yeşil pa- saport almış, 1980 sonrası yurtdışında ASALA'ya karşı savaşmış, 1990 sonrası Türkiye'ye döndü- ğünde istanbul Atatürk Havalimanı'nın VlP'inden geçmiş... VlP'ten kimler geçer? Cumhurbaşkanları, bakanlar, milletvekilleri, bü- rokratlar vb... Demek ki Abdullah Çatlı, önemli bir kişi ve 'dev- let menfaatlen' için çalışan eli kanlı eski bir ülkü- cü... Abdullah Çatlı, Türkiye'ye döndüğü tarihte Cumhurbaşkanı Turgut Özal, Başbakan da Yıl- dırım Akbulut.lçişleri Bakanı da Abdülkadir Ak- su değıl midir? Çatlı, Türkiye'ye döndükten son- ra ünlü tarikat şeyhiyle nasıl ilişki kurmuştur? • • • Susurluk Dosyası'nın ortaya çıkardığı 'devlet içinde örgütlü çefe'yi çözmek o denli kolay olma- yacaktır... 194O'lı yıllarda başlayan 'komünizme karşı ör- gütlü' gücü 196O'lı, 1970'li yıllardan yola çıkarak araştırmak gerekecektır... Zincirın halkalarına tek tek bakılacak mıdır? 196O'lı yıllarda kurulan Komünizmle Mücadele Dernekleri'nde örgütlenen gerici-faşist kadrolar önce gözden geçirılmelı, ilişkiler yumağı ortaya çı- karılmalıdır... 12 Eylül 1980 sonrası terör birden niçin dur- muştur? 1 Mayıs katliamlarını, Kahramanmaraş olaylarını düzenleyenler şimdi nerelerdedir? Haluk Kırcı Istanbul'da yakalanmış, İstanbul Emniyet Müdürlüğü'nden elini kolunu sallaya sal- laya çıkıp gitmiştir... Çatlı'nın sağ kolu Haluk Kırcı, 1 yıldır nerede giz- lenmektedir? Kırcı'yı hangi tarikat şeyhinin mürit- lerı koruyup kollamaktadır? Edirne'de 6 kişiyi öldürdükleri gerekçesiyle gö- zaltına alınan ve halen sorguları sürenlerden eski özel timci Önder Topbaş 'yargısız infaz' suçun- dan yargılanmıştır, diğer eski polis memuru Ce- mil Andırmak da eski Içişleri Bakanı Mehmet Ağar'ın İstanbul Emniyet Müdürü'yken şoförlüğü- nü yapmıştır... Abdullah Çatlı, 1990 yılında İstanbul Emniyet Müdürü olan Mehmet Ağar'ı tanır mı? Neden tanımasın! 1990 yılının başlannda Türkiye'ye dönüş yapan Çatlı'ya, Levent'te dayalı döşeli vılla kıralayanlar, silah ruhsatı verenler bugün Türkiye'de önemli görevlerdedir... Bakın Çatlı'nın eşi Meral Çatlı, İstanbul 6 No'lu DGM'de verdiği ifadede neler söylüyor: "Eşim devletine, milletine çokyardımcı olan bir insandı. Onun yaptıklannı bir gün tarih yazacak. Eşim, yurtdışında Türkiye Cumhuriyeti Büyükel- çiliklerinı, konsoloslukları ASALA'ya karşı korudu. Eşim pek çok devlet yetkilisini yakından tanırdı..." • • • Susuriuk'tan Edırne'ye dek uzanan zincirin hal- kalarında neler var? Eroin, yargısız infaz, faili meçhul cinayetler... Sabahattin Ali'nin Kırklareli'nde katledilişinden başlayıp sevgili Uğur Mumcu'nun öldürülüşüne dek geçen 'Alacakaraniık Kuşağı 'dır şu günlerde yaşadıklarımız... Benim ülkemde insan öldürülüyor, benim ül- kemde çocuklanmız işkenceden geçirilip ceza- evlerinetıkılıyor... Benim ülkemde katiller kaıhraman, hırsızlar yurt- sever oluyor... Tüm bu yaşadıklarımız gelecek kuşaklara ders olacaktır... Türkiye, aydınlık sabahlara bir gün mutlaka ula- şacaktır... Biz, toplumolarak 'alacakaranlıkkuşağı'ndaya- şamayı hak etmedik!.. E. Posta: Hikmet.Cetinkaya(« raksnet.com Faks numaramız: 0212/ 513 90 98 Hükümet ortakları eleştirdi Yılmaz: Baykal tuzak peşinde ANKARA (Cumhuri- yet Bürosu) - Başbakan Mesut Yıhnaz \ e Başba- kan Yardımcısı Bülent Ecoit enflasyonla müca- dele konusunda hükümete bir yıllık destek sözü ver- meyen CHP Genel Başka- nı Deniz Baykal'a sert çık- tılar. Başbakan Yılmaz, dün gece basına kapalı olarak gerçekleştirilen grup top- lantısında Baykal için "O bir tuzak peşinde. Bizi sı- kınnya sokup bundan ya- rarianmak, halk kahra- manı olmak istiyor. Ama bunaizin vermejiz" dedi. "Hayanınızı enflasyon- la mücadele>'eyoğunlaşür- dık" diyen BaşbakanYıl- maz, azınlık durumunda olan hükümette. CHP"nin desteğıne ıhtiyaçları bu- lunduğunu anlattı. Baykal'ın sürekli hükü- meti zor duruma sokacak öneriler getirdiğini belir- ten Yılmaz. şöyle konuş- tu "Baykal'ın verdiği 8d örnek \ar. tkisi de başan- sız. Birincisu Güney Kone örneğidir. Güney Kore modeli 3 ay sonra \ıkıldı. Baykal'ın ^rdiği ikinci ör- nek, Süleyman Demırel örneğidir. O da 6 ay sonra darbegetinniştir.." Ecevıt, partisinin grup toplantı- sında Baykal'ın sözlenai "Ateşten gömleği bize gh- dirmek isti>or. Halkı bize limon gibi sıküracak ve en can alıcı noktada desteğiai çekecek, planı bu" sözle- riyle eleştirdi. Ecevt, Baykal'ın DYP ve dola>h olarak RP ile ilişki kurdu- ğunu savundu.