Katalog

Cumhuriyet İmtivaz Sahibi: Berin Nadi Genel Yayın Yönetmeıu: Orhan Erinç 0 Genel Yayın Koordınatorü: Hikmet Çetinkaya • Yazuşlen Müdürleri: tbrahim Yüdız - Dinç Tayanç # Sorumlu Müdür Fikret tlkiz 0 Haber Merkezi Müdürii: Hıkan Kara• Görsel Yönetaıen: Fıkre*Eser Dış Haberier Şinasi Dantşoğlu 0 lsohbaıaf Cengiz Yıldırun 0 Kühur Handan Şenköken 0 Spor Abdülkadir Yücelman 0 Ekonomı Seda Oğuz 0 Makaleier Sami Karaöraı 0 Düzritme: AbduHah Yaacı 0 Foto|nrf Erdoğan Köseoğta 0Bügı-Belge Edibe Bugra 0 Yurt Haberlen: Mehmet Faraç Yayuı Kurulu: ÖhanSdçuk(Bajican). Orhan Erinç, Oktav Kurtböke. Hikmet Çetinkıya, Şfiknn Soner, ErgunBak3,Din(Ti)iuıç, İbrahm Yıldız, Orhan Bursalı, Mııstafa Balbay. Hıkan Kara. AnkaraTemsılcısi Mustafa Balbay AtatürkBulvanNo. 125,Kat4,BakanlıJdar-AnkaraTe]-4195020(7hat), Faks: 4195027 0 Izmir Temsücisı: Serdar Kızık, H. Zıya Blv. 1352 S. 2/3 Tel. 4411220, Faks: 4419117 0Adana Temsücisı: Çetin Yiğenoğju, înönüCd 119 S. No: 1 Kat 1, Tel: 363 12 11, Faks-363 12 15 Müessese Müdürü: Üstûo Akmen 0 Koordınatör: Ahmet Korulsan • Mıfasete Bûkm VcmT»lAır. Hüseyin Göref • tşletme Önder ÇeHk • Bıigı- lşlem: Nail tnal # Bılgisayar Sıstem Mflrfivel Çiler • Sanş Fazflet Knza MEDYA C: • Yönetim Kunılu Başkanı - Genel Müdür GûibİD Erduran 0 Koordınatör* Reha Işrtman • Genel Mudur Yardımcısı Mine Akdağ Tel 514 07 53 - 51395 80-513 84 60-61. Faks:5138463 \ayımla\anveBasan: Yenı Gün Habeı \jansı. Baiınve Vayıncılık A Ş TurkocaiıCad 3941 Cağaloğlu 34334 Isl PK. 246 Istanbul Tel ^ 1 2 ) 512 05 05 (20 hal) Faks (0 2121513 85 95 11 FVT ÜT 1007 tmcalr- S 07 Pıinec- (\ "?S As1<>- 11 f!7 ttinHi- 1A 18 4Vc-ım- U t Y L U L i y y / lmsaK. 5.U/ Ouneş. O.JD UglC 1J.U/ IKinOl. lö.jö A K Ş a m . Yurtdışmda eğitim • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Yurtdışına Lisansüstü Ögrenim Görmek üzere Gönderilecek Adaylan Seçme Sınavı'nın (YLS)başvurulan. 15-22 eylül tanhleri arasında yapılacak. Sına\ a girmek isteyen adaylar, başvuru belgeleri ve kılavuzlanru, 15-22 eylül tanhleri arasında Milli Eğitim müdürlüklennden, Kıbns'ta bulunanlar ıse 'Bedrettin Demirel Caddesı No: 101 Lefkoşa' adresinden temin edebilecekler. Bu arada Yükseköğrenim Kredi ve Yurtlar Kurumu'nun (Yurt- Kur) 1997-1998 öğretim yılı öğrenim ve katkı kredileri için başvurular, dün sona erdi. Kredi almaya hak kazananlann listesi, öğrenim görmekte olduklan yükseköğretim kurumunda duyurulacak. Moda eğitim kurumlam • Haber Merkezi - Özel Moda Eğitim kurumlan, 1997-98 eğitim ve öğretim yılında ezbersiz eğitimin öncüsü olmayı hedefliyor. Moda Eğitim Kurumlan Genel Müdürlüğû taraftndan yapılan açıklamada. okullann 32 yıldır Atatürkçü düşünce doğrultusunda eğitim verdiği belirtilerek "Okulumuzun hedefi; öğrencıleri sorumluluk sahibi, bilınçli. araştırmacı ve inandıklan doğrulann savunucusu yurttaşlar yetıştirmektır" denıldi. Eskimeyen giysüer • İstanbul Haber Servisi - Kullanılmayan giysilerin değerlendirilmesi amacıyla bır etkınlik düzenleyen Omomatik'Bosch firmalan, eylül ayı sonunda çalışmalanna başlıyor.. Omomatik ve Bosch işbirlığiyle toplanacak giysiler; yıkanıp, kurutulup ütülendikten sonra, çeşitli yardım kurnmlan aracıhğıyla ihtiyaç sahiplerine ulaştınlacak. Dinozop yumuntaları • LOS ANGELES (AA) - ABD'li amatör bir paleontolojist, üzerinde çalıştığı 65 ila 125 milyon yaşındaki bir dinozor yumurtasının içınde embnyosunun bulunduğunu ortaya çıkardı. ABD'nin California eyaletinin Orange kentindeki Chapman Üniversitesi'nde görevlı Lee Schıel adlı paleontolojist, kafası, göz çukuru, göğüs kafesi ve bacaklan oluşmuş embriyonun görüntüsünü, X-ışınlanyla yaptığı mcelemeler sonunda elde ettığinı bildirdi. Schiel, 'Nicole' adını verdiği embriyonun, tarih öncesi dinozorlardan hangisine ait olduğunun henüz bilinmediğini belirtti. Acil yardım • ANKARA (AA) - Türkiye Şoförler ve Otomobilciler Federasyonu (TŞOF). ölümlü trafik kazalannm artması üzerine acil yardım filosu kurdu. TŞOF Başkanı Derviş Günday, 5 adet ambulans ve 5 adet kurtarma aracmdan oluşan filonun, kazalann en fazla meydana geldiği güzergâhlarda konuşlandınlacağını bildirdi. Dünya Sağlık Örgütü'nün düzenlediği Avrupa Sağlık Zirvesi İstanbul'da başlıyor Saghkta önemli aduıdar • Zirvenin en önemli iki maddesini çocuk felci hastalığının ortadan kaldınlması ile tütün ve tütün ürûnlerinin insan sağlığı üzerinde meydan getirdiği zararlı etkilerin en aza indirilmesi oluşturacak. tstanbul Haber Servisi - SağlıkBakanı Haffl tb- rahim Ozsoy, 55. hükü- hiçbir örgütten yardım iste- mevi düşünmüyoruz. Elimiz- deki olanakları değerlendi- rip hedeflerimize ulaşmaya kararuyız. Trafik kazalann- da görülen ölümleri ve yara- lanmalan azaltmak için 11 kavşak bir başka deyişle kör nokta tespit errik. Buralarda kurulacak acil yardım mer- kezleri hizmete sokulacaktır. Aynca yine 10 ilimizdeld dev- let hastanalerinde acil servis- lerin eksiklikleri giderilip travmatoloji servisleri hiz- îstanbuTdaki Avrupa Sağhk /Zirvesi öncesinde düzenlenen toplanOya kablan, soldan sağa Dünya SağhkÖrgütü Böl- m e t e sokulacakür." metm sagıiK poııtiKaıan- Djrektörü Dr. Joe Eirik Asvall, Düma Sağlık Örgütü Uzmanı Dr. Serdar Turgut Ue Sağhk Bakanı Haül Ibrahim Avrupa'da Herkes için Sağ- de gerçekleştirmeye ka- rarlı olduklannı söyledi. Özsoy, 5.5 mil- yon yeşil kartlı yurttaşımızı içine alan bi- reysel sağlık sigortası uygulamasının önü- müzdeki yıl başında hayata geçirileceğini belirterek "Hedefimiz sağhk reformuna ge- çişte altyapıyı hazır hale getirmektir'' dedi. Dünya Sağlık Orgütü Avrupa Bölge Direk- törü Dr. Joe Eirik Asvall da Türkiye'nin son yıllarda bulaşıcı hastalıklarla mücade- leden aşılamaya, sigaratüketiminin azaltıl- masından trafik kazalannda acil müdaha- leye kadar çok önemli adımlar attığına dik- kat çekti. "Avrupa SağhkZirvesi'' olarak da adlan- dınlan Dünya Sağlık Örgütü 47. Avrupa Bölge Komitesı Toplantısı, bu yıl istan- bul'da gerçekleştiriliyor. Yaklaşık 100 sağ- lık bakanı ile müşteşar ve yardımcılannın katılacağı zirvede Avrupa'nın önümüzde- ki 6 yıl için sağlıktaki hedef stratejılennin yanı sıra 2020 yıhna yönelik "Avrupa'da , ğ g g ğ Ozsay ' v a b a n a v e >«* m e d > a mensuplannın sorulannı yanıtiadılar. (Fotoğraf: KAAN SAĞANAK) Herkes İçin Sağlık PoliükasTnın taslağı gö- rüşülecek. Zirvenin en önemli ikı madde- sini ise çocuk felci hastalığının ortadan kal- dınlması ile tütün ve tütün ürûnlerinin in- san sağlığı üzerinde meydan getirdiği za- rarlı etkilerin en aza indirilmesi oluştura- cak. İstanbul Conrad Oteli'nde 5 gün sürecek Avrupa Sağlık Zirvesi ile ilgili dün bir ba- sın toplantısı düzenlendi. Dr. Asvall. zir- vede ele almacak belli başlı konulan şöy- lesıraladı: "İstanbul'datoplananbakanlar Haziran 1999'da yapüacakolan L çüncü Çev- re ve Sağlık Bakanlan Konferansı'nda gö- rüşüJecek aktivrtekTİ içeren Avrupa Çevre ve Sağhk Komitesi'nin raporunu da ek ala- caklar. Zirve sürcsincc her yıl 1 mih on 200 bin insanuı yaşamını yitirmesine neden olan tütün ve tütün ürünleri kullanunıyia ilgili so- nuüar masayayabnlacak. Sigaranın yol aç- uğı öhım rakamı dikkate ahmrsa bu bir baş- ka deyişle her gün 25 uçağm düşmesi sonu- cu meydana gelecek ölüm rakamına cşittir. Topbnbda 'Tütünsüz Bir Avrupa' için Ücün- cü Avrupa Eylem Phun da sunulacak. One- rikn plan aynca, Avrupa için Tütün Kont- rohi Komisyonu'nun acflen oluşturulması- nı gerektirmektedu-.'' Bir yıl sonraki dönem toplantısma kadar komitenin başkanlığrnı yürütecek olan Sağ- lık Bakanı Özsoy şunlan söyledi: "Önemli hedeflerimizden biri 4 aylık bir çalışma sonrası herkese bireysel stgor- tanın sağlanması için gerekli yasa hazır- lığını yapmaktır. Şu anda 5.5 milyon ye- şil kartlı yurttaşımızın disipline edildik- ten sonra yeniden bireysel sağlık sigor- talan sağlanacaktır. Devletimiz bunu sübvanse edecektir. Bugüne kadar yeşil kartlı yurttaşlarmıza harcanan bedel 22 trilyon lira gibi hiç de küçüsenemeyecek bir rakamdır. Hedefimize ulaşmak için lık Politikası 'nın ana taslağın- da yer alan hedefler şöyle sı- ralandı: "Üyeülkeler arasında, sağhk ala- nında hakkanhet sağlanması; hayata sağ- lıklı başlanması; gençlerin, yetişldnlerin, sakadarm,yaşh,yoksul vezor durumdaolan kişilerin sağhğma özen gösterilmesi; bula- şıcı ve bulaşıcı olmayan hastalıklann, ka- sıth ve kasıth obnayan yaralanmalann azal- tdması; ruh sağhğuun iyileştirilmesi; sağ- lıklı flziksel çevTe, ev ve işv erlerinin düzen- lenmesi; uyusturuculann zarariaruun, ge- lir, eğitim ve istihdam alanlanndaki fark- hbklann azahüması; aileye yönelik sağhk hizmeti çerçevesinde temel sağhk hizmeti verUmesi; hizmet kaütesinin sürekli geüş- tiribnesi: sağlık hizmeti için insangücü ye- tiştiribnesi; sağhk hizmetifinansmanıve kay- nak dağıtımının sağlanması: sağlık için sektörierarası işbiriiğinin sağlanması: her- kes için sağhk konusunda politika ve stratejiler geüştirümesi; araşürnjalann teş- vik edilmesL" Gemide Karadeniz sempozyumu LEYLA TAVŞANOĞLU Önümüzdeki günlerde Karadeniz'e açılacak gemide ilginç uluslararası bir sempozyum yapılacak. Dünya Doğal Hayat Vakfi Başkanı Edinburgh Dü- kü Prens Philip, Avrupa Komisyonu Başkanı Jacques Santerve Fener Rum Ortodoks Patriği Bartholomeos'un önayak olmasıyla düzenlenen sem- pozyumdaölmekte olan Karadeniz'in kirlilikten nasıl kurtanlabileceginin yollan araştınlacak. Adı "Din.BaimveÇevTe-Krizde- ki Karadeniz" olan sempozyuma çe- şitli ülkelerden çevre bilimcileri, ko- nunun uzmanlan, diplomatlar, siyasi- ler, tanınmış şahsiyetler ve gazeteci- ler katılacak. ABD Başkan Yardımcı- sı Al Gore, ABD Çevre Bakanı Ti- mothy VVlrth, işadamı Rahmi Koç, Orta Doğu Teknik Üniversitesi öğre- tim üyelerinden Prof. Erdal Özhan gibi isimlerin hazır bulunacağı sem- pozyumun yapılacağı geminin adı Eleftherios Venizelos, gemi Yunanis- tan'dan kiralandı. Gemi, 20 eylül sabahı düzenlene- cek açılış töreninin ardından Karade- niz'e açılacak. Karadeniz'e kıyısı olan bütün ülkelerin limanlanna uğraya- cak; sempozyum 28 Eylül günü 1997 AvTupa Kültür Başkenti ilen edilen Selanik'te son bulacak. Bu gemi yolculuğunun ilginç bir başka yanı da gidilecek her ülkenin li- manında o ülkenin cumhurbaşkanı- nın gemiye binerek sempozyuma ka- tılanlan selamlaması olacak. Gemi Trabzon'dan sonra Gürcistan'm Batum, Rusya'nın Novorossisk, Yalta, Ukray- na'nın Odessa, Romanya'nın Suline, Bulgaristan'ın Varna limanlanna uğ- radıktan sonra bir gün İstanbul'da du- rarak Selanik'e geçecek. Prens Philip, Jacques Santer ve Pat- rik Bartholomeos'un önayak olmala- nyla iki yıl önce Preveli adlı bir ge- mide yine bir çevre sempozyumu ya- pılmıştı. 1995 Eylül sonunda yapılan bu sempozyum St Jean'ın "Vahiy" ya da "Esinter" (Apocalypse) kitabını yazışının 1900 yıldönümüne rastla- nlmıştı. Sempozyumun yapıldığı Pre- veli gemisi lstanbul'dan kalkmış, St. Jean'ın mezanmn bulunduğu Selçuk'a gidilmesi için Kuşadası'na yanaşmış, daha sonra da St. Jean'ın yıllarca çi- le çektiğı Patnos Adası'nda üç gün kalmıştı. Kumarhanecilerin umudu Anayasa Mahkemesi'nde e-posta : tan @ prizma.net. tr BULENTECEVtT ANTALYA - TBMM'de kapatılmalannı öngören ya- sanın kabul edildiği talih oyunlan salonlan (casino) işleticileri, umutlannı Cum- hurbaşkanı'nın Anayasa Mahkemesi'ne iptal davası açmasına bağladılar. Turizm Bakanlığı ekiple- ri geçen ay yaptıklan resmi denetimlerde casino müşte- rilerinin yüzde 60'ının ya- bancı, yüzde 40'ımn Türk olduğunu saptadılar. Gizli tutulan bu konudaki raporun bakanlığa ve Cumhurbaşka- nı'na sunulacağı öğrenildi. Turizm Bakanı İbrahim Gür- dal, casinolann kapatılması karannın siyasi olduğunu, devletlerarası hukuka göre işletmecilerin herhangi bir mahkemede alacaklan kara- nn devleti bağlayacağını ve dış kaynaklı krediler konu- sunda Türkiye'nin "Mbar görmeyen" bir ülke olacağı- m söyledi. Casino işleticile- ri, 1998 yılı için rezervas- yonlann yapılmasına başlan- dığı şu dönemde sıkıntı çek- tiklerim belirttiler. Turizm Bakam tbrahim GürdaJ, casinolarproblemi- ne hukuki açıdan devlet açı- sından ve devletlerarası hu- kuk açısından bakılması ge- rekn'ğini söyledi. Bakan Gür- dal, Cumhurbaşkanı Süley- man Demirel'in yasayı veto ederken gerekçe olarak gös- terdiği kararlann iyi değer- lendirilmediğini, Anayasa Komisyonu'nun ve Mali- ye'nin göriişlerinin alınma- dığını vurgulayarak "Açar- ken turizme katkısı gerekçe- srvle adım abkhysa kapaü- lırken turizme katkısı yoktu djyemeyiz" dedi. Yasa taslağı tartışılıyor TRTve RTÜK'te atama uyuşmazlığı : ANKARA (Cumhuri- yet Bürosu)-Hükümetin, TRT genel müdürünü ata- ma yetkisini Radyo ve Te- levizyon Üst Kıırulu'ndan (RTUK) alarak Bakanlar Kunılu'na devTeden yasa hazırhğı tarrışılıyor. TRT yönetimi taslağı destekle- yeceğini belirtirken RTÜK Başkan Yardımcı- sı Fatih Karaca, bu öne- rinin kabul edilemeyece- gini bildirdi. RTÜK ve TRT arasın- da hukuksal anlamda da çekişmelere neden olan TRT genel müdürü ve TRT yönetim kurulu üye- lerinin atanmasma ilişkin hükümet düzenlemesi iki kurumu karşı karşıya ge- tirdi. TRT, düzenlemeyı sıcak karşıladığım bildı- rirken RTÜK, bağlı ol- duklan yasanın özüne ay- kın olduğu gerekçesiyle öneriyi 'olumsuz' buldu- ğunubildirdi. RTÜK Baş- kan Yardımcısı Fatih Ka- raca, düzenlemenin sıya- si tercihlere neden olaca- ğını savunarak "Bunun hükümete bağlı olması ya da bu yaptırımın hükü- met kararma endekslen- mesinin yasanın ruhuna aykın olduğu yönündeki Gözyaşları Versace için... Roma'nm iinlü Ispamol MerdrvenJeri'nde önceki gün ünlü İtaKan modacı Gianni Versace'nin anısına gerçekleştirilen moda gösterisinde çok duygulu anlar yaşandı. Defîle sırasında göz>aşlannı tutamayan Süpermodel Naomi CampbelL bir ara fenahk geçirdi ve defileyi arkadaşlannm \ardımrvla tamamladı. ttahan moda dünyasL V'ersace'ye olan vefa borcunu bu defîle ile ödemiş oldu. Versace, temmuz ayının 15'inde Miami'deki e>inin önünde Andrevv Cunanan admda eşcinsel erkek fahişe tarafindan vurularak öldürülmüştü. (Fotoğraf: REUTERS) görüşümüzü bakanlığa bildirdik" dedi. Hükümetlerin değişim döneminde sürekli genel müdür bunalımımn ya- şandığı TRT'de yeni dü- zenleme olumlu karşılan- dı. Yasa taslağını irdele- yen TRT yetkilileri, TRT genel müdürü ve yöne- tim kurulu üyelerine iliş- kin listenin RTÜK tarafin- dan belirlendiğine dikkat çekerken, atamamn Ba- kanlar Kurulu'nca yapıl- dığını vurguladı. TRT yet- kilileri. "Idarehukukun- da görevden alma işfemi ancak atama makamı ta- rafindan yerine getirilir. TRT genel müdürünün atanması idari bir işlem- dir" görüşünü dıle getır- di. RTÜK tarafindan TRT genel müdürü ve yöne- tim kurulu üyelerinin dü- şürülmesi yönündeki ka- rarlann yargı tarafindan bozulduğuna dikkat çe- ken yetkililer, üst kurulu eleştirerek "RTÜK, Ba- kanlar Kurulu'nun üze- rinde bir kuruluş mudur" dedi. Yetkililer, anayasal bir kurum olan TRT'nin ta- rafsız ve özerk bır yapısı bulunduğuna dikkat çekri- ler. Eski eser fiyatlan arttınldı ANKARA (Cumhuri- yet Bürosu) - Kültür Ba- kanlığı, eski eser kacakçı- lığını önlemek. yurttaşla- nn bulduklan eserleri an- tikacılara değil, bakanlığa satmalannı sağlamak ama- cıyla eski eser alım flyat- lannı arttırdı. Bakanlık, eski eser alımı için bütce- sine yaklaşık 3 trilyon li- ra ödenek koydu. Bakanlık yetkilileri, Türkiye'de bulunan yapıt- lan yurttaştan satın alma- nın, yurtdışına dava açarak yasal yoldan geri almaktan daha kolay ve maddi açı- dan daha uygun olduğunu söylediler. Türkiye'den çok sayıda yapıtın yurtdışına kaçınldığını belirten yet- kililer şöyle konuştular: "Kaçınlan eserleri geri kazanmak için büyük mik- tarlarda para harcıyoruz. Şu anda Türkiye'nin yurt- dışına avukat borcu var. Bütün bu eserleri para ik geri almaya kalkarsak, hu- kuki yoldan almaya çah- şırsak. maddi açıdan bunun alündan kalkamayız. En rvisi eski eserierin dtşanya kaçınlmasını önleyici ted- büier almak. Bunun bir yolu, vatandaşın kaçakçı- ya sattığı eserleri devletin ahnasL Bunun için de .va- tandaşın tatmin edilmesi gereldyor." Kültür Bakanlığı'nın da- ha önce aldığı eski yapıt- lar nedeniyle de borcu bu- lunduğunu anımsatan yet- kililer. "Eser almıp para- sı ödenmemiş. Devlet va- tandaşa borçlu. önceUkle bunu ödeyeceğiz. Önemli olan, eski eser getireni memnun etmek.Teşvik açı- suıdan genel bütçede bu- nun bir yeri var, ancak yet- miyor. Yetmeyince de dev- let borçhı kahyor" görü- şünü dile gerirdiler. MESELA DEDIK ERDAL ATABEK 77' konomik kalkınmanın hızlı yol- ±L lanndan birisi olan 'özerleştir- me', bundan böyle iktisat fakülteleriy- le. işletme fakültelerinde okutulmalı- dır. Çünkü, özerieştirmeyi hakkıyla uygulayan özel ve tüzel kişiler en kı- sa zamanda kâra geçtikleri gibi, rakip- lerini hızla safdışı ederek rekabetsiz bir ortam yaranrlar. Onun için de özer- leştirme üzerinde yapılan araştırma- lar, yüzyılın bu büyük buluşunun ge- cikmeden hızlı kazanç isteyenlere öğ- retilmesinde yararlar olduğunu orta- ya koymaktadır. Bu yöntemin iİk adı - mı. doğru alan tespiti olmaktadnr. En kârlı alan tespit edildikten sonra bu- rasını çaktırmadan kapatmak gerekli olmaktadır. Tespit işleminden sonra ikinci adım olan 'çaktırmadan kapat- mak', sessiz sedasız, alakasız kişiler tarafindan yürütülür. Bu kâr getiren alanlar bankalar ola- bilir, arsalar olabilir, daha söylenme- si yanlış olan pek çok iş alanı olabi- lir. Böyle bir hedef tespiti yapıldıktan sonra, iş çaktırmadan kapatılır. Üçün- cü aşama, bir süre sessiz kalmaktır. Bu arada 'Oralarda ne oluyor? Yoksa bir dalavere mi dönüyor?' gibisinden ses- ler yükselse de sessizlik hüküm sür- düğünden ortaya pek bir şey çıkma- yacaktır. Dördüncü aşama, özerleş- Özerleştirme., tirmenin önemli bir adımıdır ve üstü örtülen işin asıl sahiplerine devri za- manıdır. Böylece asıl sahipler kazan- cı devTalu- ve operasyon tamamlanır. Böyle büyük kârlara ortak olmaya ça- lışan ya da tekere çomak sokmak is- teyen gafiller çıkarsa onlann müna- sip bir yolla susturulması da metodun yan avantajlan içindedir. Işte size ko- layca dolar milyarderi olmamn kesin bir yolu. Eğer niyetiniz, hevesiniz ve kabiliyeriniz varsahiç durmayın. özer- leştirmeye başvurun. Yabuz unutma- yın, sonuçtan siz sorumlusunuz. Çilleme... ~y üksek kârla çalışmanın ikinci et- ± küi bir yöntemi de 'çflteme', yem- leme biçiminde yapılır. Bu yol uygun görülürse, kişilerin uygun yemlerle düzenli olarak yemlenmesi gerekir. Herkesin doyma kapasitesi farklı ol- duğundan bu iş göründüğünden daha çok ustalık ister. Böyle yemle çillen- meye 'çimknme' denir ki, buna alış- tınlan kişiler birerkuzukesilir. Acık- tıklan zaman kuzu kuzu gelip yemlen- meyi beklerler. Çilleme işini yapacak çillerciler de bunlan yemleyerek sessiz kalmasım sağlarlar. Kimileri için yemleme de- ğil de ürkütme modeli daha iyi olabi- lir. O zaman da çillemenin biçimi de- ğişir, o kişi çeşitli yollarla ürkütüle- rek konuya adapte olması sağlanır. Eğer hiç uyum sağlama kabiliyeti kal- mamışsa alan dışma göçertilir, böy- lece etkisiz duruma getirilir. Çilleme- nin etkin yöntemlerinden birisi de çil çil altın dağıtarak altını sağlam tutmak- tır. Ama herkese böyle çil altın dağıt- manın sonu gehneyeceği için altın su- yuna batınlmış kalaylar da işe yara- maktadır. Bunu alanlar da işin suyu çık- tıktan sonra ortaya kalay çıkıverince seslerini kesmekte, 'Biz bunu altın ni- yetine almıştık' diyememektedirler. Hangi yol olursa olsun. çilleme de pek sonuç alıa biryol olarak görühnek- tedir. Çilleme... yun pek ortaya çıkıp da 'Böyieşey olur muymuş, gel bakahm, he- sap ver' noktasına gelirse bu kere de 'cüleme' devreye girmektedir. Bura- da hesap sahipleri oyunda olduğu gi- bi cillemekte, 'Sayım suyum yok'di- yerek işin içinden sıynlmaktadır. Bu tarafta kazanılan paralar daha güven- li olan öbür tarafa yatınhnca da her- kesin ağzı açık kalmaktadır. Çilleme de Ben yapmadım, ben etmedim, yap- tımsa iyilikolsun diye >aptım, yapma- dımsaryiükolsun diyeyapmadım'tar- zında açıklanınca herkes şaşıp kal- makta. 'Bu zamana kadar böylesi gö- rülmedi' denmektedir. 'Canım efen- dim, cillemeyle olur muymuş? Sen ge- üpengüzdvtrieriözcrleştireceksin,ha- di demeden geri kalanı çilleyeceksin, iş anya manya olunca da cilleyeceksin, böyte şey olur mu' diyenlere de 'Olur olur, bal gibi olur, arayan sonunda pa- rayı buhır' şarkısıyla karşılık verilir. Biz de 'Buralarda bu işler böyle olur' diyelim mi?