Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
13E/LÜL 1997 CUMARTESİ • • • • CUMHURİYET SAYFA
HABERLERIN DEVAMI 17
IsanDul
Ecrre
Kocaeii
Çsnakkate
Izrır
Manisa
Ajdın
Denizii
PB
PB
PB
PB
A
A
A
A
18
21
20
21
26
27
27
25
Sinop PB 18
'Zcrgjldak PB 15 Antalya
Samsun
Trabzon
Giresun
Ankara
Eskışehir
Konya
Sıvas
Y
Y
Y
PB
PB
PB
Y
18
17
17
17
18
19
15
26 Kars
Adana
Mersin
Diyarbakır
Şanlıurfa
Mardin
Siirt
Hakkâri
Van
A
A
A
A
A
A
PB
PB
28
26
28
29
29
28
23
20
Y 13
Yurdun kuzeydoğu
kesimlerı parçalı yer
yer çok bulutlu, Iç
Anadolu'nun kuzey-
doğusu, Orta ve Do- Helsinki
Y 18
Y 19
2 . , , , , Stockholm Y 18
ğu Anadolu'nun ku- r-—, ^ — ^
zeyi yağmur ve yer Lonara T IÖyer sağanak yağışlı, Amsterdam Y 20
diğeryerlerazbulut- Bruksel Y 20
Y 23
maya devam ede- Bonn
cek. Münih
Y 24
Y 24 Mılano
Berlın
Budapeşte
Madrid
Viyana
Belgrad
Sofya
Roma
Atina
Y
PB
PB
Y
PB
PB
Y
PB
24
22
2^
26
26
22
26
26
B 26
ASYÂ
Moskova 16
Aşkabat
Almatı
Taşkent
Bakü
Bişkek
Tiflis
Kahire
PB
PB
A
Y
A
Y
PB
31
24
30
17
29
17
30
Şam PB 31
: Sıslı Bulutlu k
Çok bulutlu
C r U N C E L CÜIVEYTARCAYÜREK
• Baştarafı 1. Sayfada
Önce irtica konusu "gündemden nasıl çıktı?"
Yarıtarayalım:
AJIah'ın emriyle mi gündemden çıktı, yoksa
Cunhurbaşkanı'nın buyruğuyla mı? Ya da başba-
karımızın bulduğu, ne ki bizlerin henüz öğreneme-
diğ son derece gelişmiş bir yöntemle mi çekti git-
ti yaşamımızdan?
Hükümetin bugüne kadarki açıklamalan dikka-
tealınırsa; irtica, 54. REFAHYOL hükümetinin 18
haaranda istifasından hemen sonra, 55. Yılmaz
hükümetinin kuaıluşuyla mı "gündemden" çıktı
acaba?
Gükdünmeyin insanı!
Medyanın taze olayları bahane ederek REFAH-
YOL'lu aylardaki ölçülerde irtica hareketlerine yer
vermemesini Başbakan'ı doğrulayan kanıtlardiye
tanımlamak, bir ölçüde, kimilerine göre ola ki doğ-
rudur.
Ne var ki; şu doğru da olasıdır: Varlığına yedire-
mediği için belki hükümet irticayı "gizli gündemi-
ne'almıştır.
Bu olasılıklar da düşsel.
Çünkü gerçek ortada: Çankaya'nın, Genelkur-
may'ın "irtica konusunun peşini bıraktığı, gün-
demden çıkardığı" düşünülebilir mi? Hayır!
Tersine, REFAHYOL'dan kurtulmakla laik rejim,
elbette rahat "bir soluk" aldı; ama Cumhuriyet'in
kurulduğu günden beri "topluma musallat irtica il-
letinden" anndığımızı kim söyleyebilir?
Inandıncı olmak zorunda bu hükümet. Fakat?
Başbakan Yılmaz; Kazakistan'dan dönerken Ba-
tı Çalışma Grubu üzerine, bir önceki sözlerinden
hafifçe dönüş sezdiren söylemlerde bulunuyor.
BÇG'nin çalışmalannı "askıya aldığını"söylüyor.
Oysa Genelkunnay Başkanı Karadayı, yeni hükü-
metle birlikte irtica olaylannı izleyen BÇG'nin "gö-
re v alanındayken 'ilgi' alanına geçtiğini" söylemiş-
ti. BÇG'nin son durumunu pek güzel özetleyip "bi-
çimlendirmişti".
Yine tezatlar
Fakat, başta Genelkurmay Başkanı ile askersel
kadro, anayasadan ve kendi yasalanndan kaynak-
lanan baş konuyu; irticayı izlemekten, laik rejimi
kollamak görevinden, hatta kararlılığından "vaz-
geçtiklerini ve geçeceklerini" asla söylemediler.
"Askıya almak" tanımını, Orgeneral Karadayı ta-
nımlamasının "siyasetçesi" olarak kabul etmek ge-
rekiyor. Zira Başbakan da BÇG konusunu "kapa-
dığını" açıklayarak konunun asker-sivil, hatta TSK
ile yeni hükümet arasında bir sorun, bir çelişme gi-
bi gösterme çabalarına engel oluyor.
Yalnjz.utak da olşa mide bulandıran kimi olgu-
lârı gormemezlikten gelemiyor insan.
Başbakan, BÇG'nin ortadan kaldırılmasınayan-
lı olan görüşlerini askıya aldığını söylediği saatler-
de, Makedonya'da gezide bulunan Milli Savunma
Bakanı Ismet Sezgin, hükümette "belirii konular-
da bir araya gelip ağızbiriiği yapılmadığının" işa-
retlerini veriyor.
Sezgin'e göre "BÇG'nin faaliyette bulunması
normal".
Üstelik, "hiç kimsenin -herhalde Yılmaz'ın da-
bundan rahatsız olmaması gerekiyor".
Milli Savunma Bakanı, Yılmaz'ın, BÇG'nin faali-
yetine son verme isteğinin, üstelik "bilgi olarak
kendisine ulaşmadığını" söylüyor.
Sonuçta: Milli Savunma Bakanı, ilgi alanına gi-
ren BÇG konusunda Başbakan'ın düşünce ve is-
teklerinden habersiz olduğunu duyuruyor.
Doğal olarak hükümette -Başbakan'ın sağlama-
sı gereken- uyumun fazla işlerlik kazanamadığı or-
taya çıkıyor.
Öncelikle "irtica konusunu gündemden dışladı-
ğını" söyleyen bir hükümet başkanı, beri yandan
"cami eylemınin fitilini RP'nin ateşlediğinden " söz
açıyor.
Derti toplu olmak, uyum içinde çalışmak zorun-
da bu hükümet. Sadece gericilik olaylarındaki
uyumsuzluk. tutarsızlık değil hükümetin sorunu.
Ekonomideki dağınıklık da göze batıyor.
Bir yanda No, No, No Taner, öte yanda Çeiebi
Işın, güya aynı ağzı kullanıyor. Oysa kimin "eko-
nominin patronu" olacağı kavgasını sürdürüyorlar.
Yeni hükümet bir "umuf'tu.
Yılmaz'ın da son şansı.
Yağmuriu
Karatepe serbest
• Baştarafı 1. Sayfada
ile birlikte gelen sanık Ka-
ratepe ifade ^e^di.
Karetepe, ıddianamede
belirtilen koıuşmanm tü-
münün kendisine ait oldu-
ğunu belirtenk, 4 ayn ka-
tnera ile sapanan konuş-
masının çözimünü. soruş-
turma aşamasında savcılı-
ğa teslim ettğini bildirdi.
Karatepe, lonuşmasında
Türkiye Curmuriyeti yasa-
İannı ihlal ecici bir suç iş-
lemediğini leri sürerek
şunlan söyleti:
"Şunu itinfede>im;irti-
calen konuşma yaptiğjm
için, konuşmanın bir yerin-
de arzu etmediğim kin ve
nefret gibi ild kelime geçti.
Konu yargı organlanna in-
tikaJ etmeden biitün gaze-
tecileri toplayıp özür dile-
dim. Televizyonlara çıkarak
defalarca özür diledinT
Karatepe'yi tutuksuz
yargılanmak üzere serbest
bırakan Mahkeme Başkanı
Orhan Karadeniz, sanığa.
"Bak, bir hukuk adamısın,
bundan sonra yapacağın
konuşmalara daha dikkat
et" diye öğüt verdi.
Şeriaty gösteriye izin yok
• HaberMe*ezi-8Yıllık
Kesintisiz Tenel Eğitim Ya-
sası'nı bahae ederek laik
eumhuriyet aeyhine göste-
ri dûzenleyeı şeriatçılara
güvenlik güçhi izin verme-
di. Istanbul'dBeyazıt, Sul-
tanbeyli
Merkez Cmii ve Bağcı-
lar Ebubekir amii'nde cu-
ma namazı çuşında "Yara-
sa Mesut", "Iahrolsun laik
diktatörlük" "Şeriat İslam-
(br, anayasa luran'dır" ve
"İslami hareet engellene-
mez*sloganlnyla hüküme-
ti protesto eden gruplara po-
lis müdahale etti. Çevik
kuvvet polisleri, kısa süren
bir arbede sonunda Sulta-
nahmet'e yürümek isteyen
şeriatçılan coplayarakdağı-
tırken çok sayıda gösterici
hafıf şekilde yaralandı. Is-
tanbul'daki olaylarda yakla-
şık 60 kişinin gözaltına alın-
dığı belirtildi. Öte yandan
yurtta belli merkezlerde, bu
hafta da cuma namazı çıkı-
şında, aşın gruplarca cema-
atin katılmadığı yasadışı
gösterileryapıldı.
Bürokratların servetine gözalü
I Baştarafı 1. Sayfada
bulunduğu bürokratlann servetle-
rinde "haksız yolla sağtanan, bü-
yük artışlar bulunduğunu" savla-
yan Ankara Cumhuriyet Savcılı-
ğı'nın 8 klasörden oluşan dosya
üzerinde bir gün içinde "jet" hızla
inceleme yapan mahkeme, tutukla-
ma ıstemini reddetti. Tutuklama is-
teminde ısrar edeceğini belirten
Savcı Ahmet Adil Kubat, "Biz
cumhumetinsavcısıyız" dedi. "İh-
tij"ati tedbir" karan uyannca, sanık
bûrokratlar, malvarhklannı ikin
ci ve üçüncü kişilere devTedemeye-
cekler.
Posta Idaresi ve Türk Telekom
Genel Müdürlüğü'nde 300 trilyon
lıralık yolsuzluk sonışturmasını yü-
rüten Ankara Cumhuriyet Savcısı
Ahmet Adil Kubat, soruşturmayı
araştırmacı-yazar Muzaffer Ay-
ten'ın "Haberleşmemiz Enişteye
Dnthoma" kitabı ve bir grup müfet-
tişin ihban üzerine başlatmış ve 16
ûst düzey bürokratın tutuklanması
istemıyle mahkemeye başvurmuş-
tu.
Kubat, tutuklama işlemine ilişkin
yazısında, araştırmasının, bürokrat-
lann servetiyle ilgili bölümü konu-
sunda şu bilgileri verdi:
"Haklannda 3628 sayıh yasa ge-
regi soruşturma açılan sanıkiann
malvarlığında normal getirie temin
edilmesi mümkün olma>acak tarz-
da aşın bir artma vardır. Adı geçen-
lerin bu mal\ arüklannı haksız cdin-
dikJeri, dosya kapsamında ve dosya-
daki ihbarlardan anlaşılmakla, bu
nedenle. toplumda infial uyandıran
eylemlerinden dolayı delillerin top-
lannıa aşamasında bulunmasıda gö-
zönüne alınarak CMl K'un 104.
maddesi gereğince gıyaben tutuk-
lanmalan talep ohınur."
Savcı, ayn bir yazıyla da bürok-
ratlar Türk Telekom Genel Müdürü
Ceogiz Bulut, Posta Işletmesi Ge-
nel Müdürü Veö Bettemir, eski U-
laştırma Bakanı Oğuz Tezmen. Te-
lekom Yönetim Kurulu üyesi Şevki
Develioğlu. Yurda Güven Bezaz,
Mustafa Gûltekin.Adem Arslan,AM
Oğuz, Sami Kuran, Sami Topal,Os-
man Çandır. Ökkeş Seüm AIKI, Er-
dinç Ozkan, Necdet Akkuş, Levent
Akyön ve Şahap Nazmi Ozto-
humun servetlerini ikinci ve üçün-
cü kişilere devretmelerini önleye-
cek 'Hhüyati tedbir" karan alınma-
sını da istedi.
8 klasörden oluşan soruşturma
dosyasını bir günde inceleyen nö-
betçi yargıç, dün tutuklama istemi-
ni reddederken, "ihtiyatitedbir" ka-
rannı benımsedi.
'Bir daha olmayacak'
Ulaştırma Bakanlığı Müsteşan
Sûreyya Yücel Ozden, konuyla ilgi-
li olarak şunlan söyledi:
44
12.sulhcezahâkünidosvaya iliş-
kin sakıncalı bir dunım olmadığına
karar verdi. Biz müfettişlerin çalış-
malannı engeUemeyiz. Müfettişlerin
çalışmalan adalete intikal ettiğjnde,
adalete katiyyen bir şeyimiz olmaz,
sonucu bekleriz. Biz de kendi açı-
mızdan her türlii dikkatve özenigös-
teriyoruz. Bizim yönetunimizde bu
tûrlü mûfetüş raporiarmda sözü edi-
len olayiann olabileceğini sanmıyo-
ruz ve durumu >akından izliyoruz.
Eğer, adaletgörevde kalmasında bir
sakınca yok derse biz niye görevden
alahm. Şunu da eklemek istiyorum
ki, bizim dönemimizde o tür işlem-
lerve uv gulamalar olmayacaktır. Biz
hâkimin karannı bekliyoruz. Zaten
en ufak bir şe> olursa biz sayın ba-
kannnızm da direktifı odur, biz ge-
rekeni yapanz."
Konuyla ilgili bir yetkili ise yol-
suzluk suçlamalanna adı kanşan
bürokratlann bir an önce görevden
alınması gerektiğini söyleyerek,
"Haklannda soruşturma açılan bü-
rokradar ctkin görevdeler. Şu anda
delillerin üzerinde otunıyorîar" de-
ğerlendirmesıni yaptı.
Araştırmacı-yazar Ayten'in kita-
bmda yer alan yolsuzluk savlannın
siyasi bağlantılanyla bazı bölümler
şöyle:
- Telekom'da, lösemili çocuklar
yaranna düzenlenen kennes. Zor-
İama bir yazı ile lösemili çocuklar
yaranna düzenlenen kampanya, bir
anda Organ Nakil ve Yanık Tedavi
Vakfi'na yönlendirilir. Sebebi tabii
lösemili çocuklann yardıma ihti-
yaçlannın olmadığı değildi. Kendi
partilerinden milletvekilliği seçim-
lerine katılıp kaybeden ve bir hayli
de masraf etmiş bulunan Mehmet
HaberaTın vakfmm bu nimetlerden '
yararlanmasını sağlamaktı.
- Hurda yolsuzluğu: Bazı beledi-
yeler düzmece evrakla PTT'nin hur-
da kablolannın tahsisini talep eder-
ler. Gerekçeleri ise, bu hurda kablo-
lardan ufki elektrik tesisatı döşeye-
rek beldelerine hizmet vermektir.
Hurda bakır kablodan elektrik nakil
işinde faydalanmak teknik olarak
kesinlikle mümkün değildir.
- Çok Kanallı Yayın Dağıtım Sis-
temi'nin (MMDS) alınmasının ge-
rekçesi: PTT Genel Müdürü Veli
Bettemir ekibı, 7 Arahk 1992 tari-
hinde, ihalesine sadece Savunma
Gereçleri Sanayi AŞ'nin katıldığı
dört sistem için toplam 1 milyon
850 bin ABD Dolan fiyat ödeyerek
alım yapıyor. PTT depolanna teslim
edilen bu cihazlar ne için alındığı
dahi bilinmediğinden üç yıl kadar
kurulmadan bekletilir.
- Alo Fla$, Alo Vatan, Alo Sex
skandalının içyüzü: 900'lü hatlar
PTT'den kiralanıyor. Pazarlayan şir-
ketler hızmetleri karşılığı kurumdan
komisyon ya da kâr payı adı altında
hisse alıyor. Kamhi'ler (DYP'den
aynlıp DTP'ye geçen tstanbul Mil-
letvekili Jefi Kamhi ve babası) ve
Mustafa Ozkan ile Ayşegül Tedmer.
bu organizasyonlan gerçekleştiren
şirketlerin sahıpleri. Alo Flaş-Alo
Vatan- Alo Sex başlıklan adı altın-
da ciddi hizmetler veriyorlar. Bu ul-
vi hızmetleri karşılığında trilyonlar-
ca lira (büyük bir bölümü döviz ol-
mak kaydıyla) adı geçen şirketlere
peşin peşin ödeniyor.
6
12 Eyliil yıkmıı aşıldı'
• Baştarafı 1. Sayfada
rak değerlendirilmesi ge-
rektiğini vurguladı. Türk-
tş Genel Başkanı Bayram
Meral, Hak-Iş Genel Baş-
kanı Salim Uslu, ÖDP Ge-
nel Başkanı Ufiık Uras.
HADEP Genel Başkanı
Murat Bozlak ve KESK
Genel Başkanı Siyami Er-
dem'in de birer konuşma
yaptıklan genel kurulun di-
van başkanlığına oybirli-
ğiyle DlSK eski Genel
Başkanı Kemal Nebioğlu
seçildı.
DlSK'in 10. Olağan Ge-
nel Kurulu dün Istanbul'da
Dedeman Oteli'nde çalış-
malanna başladı. 12 Ey-
lül'ün 17. yıldönümünde
toplanan genel kurulda ko-
nuşan Budak, Baykal ve
diğer konuklar, konuşma-
lannda 12 Eylül'ün ülkede
yarattığı tahribata dikkat
çektiler. TİSK Genel Baş-
kanı RefikBaydur, ANAP
Istanbul 11 Başkanı Erdal
Aksoy, çok sayıda millet-
vekili ve yabancı işçi sen-
dikası temsilcisinin de ko-
nuklan arasında bulundu-
ğu genel kurulda konuşan
Baykal, RER\HYOL'un is-
tifaya zorlanmasında vaprı-
ğı katkı nedeniyle DİSK'i
övdü. Baykal. dışandan
destek verdiği üçlü koalis-
yon hükümetinin özellikle
ekonomik icraatlannı eleş-
tirerek, hükümetin benim-
sediği kamu açıklanm
zamlar ve borçlanmayla
kapatma yönteminin Tur-
gut Ozal'dan kalma bir ka-
mu finasman yöntemi ol-
duğunu belirtti. Baykal,
BM'ye üye ülkeler arasın-
da sadece Türkiye'nin 20
yıldır kesintisiz yüksek
enflasyonla yaşadığına da
dikkat çekerek "Enflasyo-
nun nedenini herkes biliyor.
Bu sorunu çözecek formül-
ler de. sorunu çözecek kad-
rolar da vardır. Eksik olan,
bunu yapacak siyasi irade-
dir. Hükümetten bu irade-
vi göstermesini beklrvonız"
diye konuştu.
Baykal, emeklilik yaşı-
nın bazı ülkelerle karşılaş-
tmlarak yüksek olduğu yö-
nünde görüşlerbulunduğu-
nu da belirterek, ancak bu
ülkelerdeki iş güvencesi,
işsizlik sigortasından söz
edilmediğine dikkat çekti.
Konuşmasının sonunda
hükümete yönelik eleştiri-
lerinin dozunu arttıran
Baykal. hükümetin bir an
önce çözüm hükümeti mi
seçim hükümeti mi oldu-
ğunu açıklamasını istedi.
Budak da. 10. Genel Ku-
rul'u, DlSK'in tarihinde
yeni bir sıçramanın başlan-
gıcı yapacaklannı belirtti.
Türkiye'nin birkrizle iç içe
yaşadığını ve ülkemizde
henüz demokrasinin yerli
yerine oturmadığını kayde-
den Budak, özetle şöyle de-
vam etti:
"Açıkça söylüyorum, ya-
şadığunız bütün olumsuz-
luklann kaynağında bugü-
ne kadar uvgulanagelen
resmi devlet politikalan,
Türkiye'^i yankş.yönetmg
alışkanlığı vardır. Türki-
ye'de devlet, örgüüenerek
hakkını arayan memurunu
bir başka memuruna döv-
düriiyor. Orgütlü toplumu
yaratabilirsek sosyal adale-
ti ve banşı sağlavabiliriz.
Laikliği de böyle koruyabi-
liriz, zoıia değiL"
Budak, işveren örgütle-
riyle oluşturduklan diyalo-
ğu, "Bugün özlemini duy-
duğumuz Avrupa sosyal
modeü. yülardır devam e-
den bu diyalog üzerinde
yüksekü" sözlenyle savun-
du. Çağan ise sosyal gü-
venlik sorununun bir bütün
halinde ele alınacağını ifa-
de ederek tek başına emek-
lilik yaşına sınır getirmek-
le sorunun çözülemeyece-
ğini vurguladı.
llk kez DlSK genel ku-
ruluna katılan Bayram Me-
ral, "İşçi konfederasyonla-
n ve kitle örgütlcri olarak
bir araya, geimeseydik, de-
mokratik ve laik cumhuri-
yetin ilkeleri ayaklar altma
alınacakt" dedi
Salim Uslu, demokrasi
sorununa dikkat çektiği ko-
nuşmasında "Türkiye'de
siyasi denklemi askerler mi,
shiller mi beliıieyecek, so-
run budur" diye konuştu.
Siyami Erdem ise Ekono-
mik ve Sosyal Konsey'de
DtSK'inyeralmasınıeleş-
tirdi. Ufiık Uras, Murat
Bozlak ve EMEP Genel
Başkanı Levent Tüzel'in
konuşmasından sonra ya-
pılan başkanlık divanı se-
çimlerinde eski başkan Ke-
mal Nebioğlu oybirliğiyle
divan başkanlığına seçildi.
12 Eylül değerlendirmesi
Demirel: însanlar
geçmişte yaşayamaz
Yasaldı müteahtıide soruşturma
ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Cumhurbaşkânı
Süleyman Demirel, 12 Ey-
lül'ün yıldönümüyle ilgili
olarak "İnsanlar geçmişte
yaşav'amaz. Bugün ve gele-
eekte yaşar. Türkiye sağ ol-
sun" değerlendirmesinde
bulundu.
Demirel, dün Anadolu
Ajansı Yönetim Kurulu
üyeleri. Radyo Televizyon
Yayıncılan Derneği, Gü-
neydoğu Sanayici ve tşa-
damlan Derneğı, Gazi Ma-
hallesi Hacı Bektaş Veli
8 trilyonluk
I Baştarafı 1. Sayfada
Iran'dan getirilen 300 ki-
logram bazmorfini Van'da
eroine çevirdiği, daha son-
ra da Erdemli ilçesine bağ-
lı Tömük beldesinde Sul-
tan Doğan'a ait çiftlik evi-
ne getirdiği saptandı. Naif
Söylemez ile Sultan Do-
ğan'ın kardeşi Sıraç Do-
ğantarafindan çiftlik evin-
de ikinci kez işlenerek ka-
litesi yükseltilen ve daha
sonra Tece beldesindeki
Yasin Umu'ya ait yazlık
eve getirilen saf eroin,
yurtdışına gönderilmek
üzere otomobıle yüklenir-
ken operasyon düzenlen-
di. Operasyonda, otomo-
bile yüklenen 150 kilog-
ram, evde yapılan arama-
da da 25 İcilogram eroin
ele geçirildi. Çiftlikte ya-
pılan aramada ise, 28 ki-
logram eroin atığı bulun-
du.
Kültür Derneği, Eskişehir
Görme Özürlüler Derneği
ve OSTÎM Sanayici ve Işa-
damlan Derneği yönetici-
lerini ayn ayn kabul etti.
Demirel, gazetecilerin 12
Eylül'ün 17. yıldönümü ol-
duğunu anımsatmalan üze-
rine, "İnsanlar geçmişte ya-
şamaz. Bugün ve gelecekte
yaşar. Biz söyleyeceğimizi
söyledik. Türkiye sağ olsun.
Millet vatan ve devlet sağ
olsun. Her şeyden önemli
olan odur. Herkesten ve he-
pimizden" diye konuştu.
• Baştarafı 1. Sayfada
de incelemeye aldı. Savcılık adliye sarayı,
polis lojmanlan ve meslek yüksekokulu in-
şaatlan ihalelerinde Altındağlar'a fazla
ödeme yapıldığı iddialannı soruşturuyor.
Savcılık, bir dönem "devleti zarara uğrat-
t^ı" gerekçesiyle ihalelere girmesı yasak-
lanan Altındağ'ın şirketlerinin Diyarba-
kır'da aldığı kamu ihaleleri ile ilgili dosya-
lan Bayındırlık Bakanlığı'ndan istedi.
Altındağ ve yakınlannın sahibi olduğu
Diyarbakır Söz gazetesi ile Söz TV'de iki
gündür gazetemiz ve çalışanlannı hedef
alan hakaret dolu yayınlar yapıldı. Söz ga-
zetesi, "Provokatörier" başlığı altında
Cumhuriyet gazetesinin "Yahudi orijinli,
Marksist, inkârcı, ateist ve dış sermayeli,
karteki bir yayuı orgam" olduğunu yazdı.
Altındağ, gazetesindeki köşesinde de haka-
retlenni sürdürdü.
Mehmet Ali Altındağ, Söz TVnin önce-
ki gece yayımlanan haber bültenine de çı-
karak 45 dakika süre ile gazetemizi hedef
alan konuşmalar yaptı.
Gazetemiz çalışanlanna hakaretler yağ-
dıran Altındağ, kentteki gazeteciler ile Ga-
zetecilerCemiyeti'ni de hedef gösterdi. Al-
tındağ'ın, büromuza yönelik silahlı saldın-
sına tepkiler de sürüyor.
Devlet Bakanı Cavit Kavak, Genel Yayın
Yönetmenimız Orhan Erinç ile arkadaşı-
mız Ziya Aksoy'a birer geçmiş olsun telg-
rafı göndererek olayı kınadı. CHP Genel
Sekreteri Adnan Kesldn, ABC Ajansı Ge-
nel Müdürü Hulusi Turgut CHP Diyarba-
kır İl Başkanı Mesut Değer, DYP 11 Başka-
nı Galip Ensarioğlu. İçişlen Bakanlığı Ba-
sın Müşavıri Ibrahim Saraçoğlu, GUNSİ-
AD Genel Sekreteri tlhami Ceylan. Diyar-
bakır TSO Yönetim Kurulu Üyesi Şeyh-
mus Diken, ÇGD Akdeniz Şubesi, Hümyet
Milliyet, Sabah ve Gündem gazeteleri ile
Cihan Haber Ajansı Diyarbakır bürolan
olayı kınadılar.
Gok tymıltûlû
G U N D E M MUSTAFA BALBAY
• Baştarafı 1. Sayfada
Enver Hoca döneminde Enerji Bakanlığı olarak
kullanılan bina, bugün Özelleştirme Bakanlığı'na
verilmiş...
Ethem Bey Gamisi ayakta, gelişmeleri izliyor...
Kültür Merkezi'nin işlevi biraz değiştirilmiş...
Tarih Müzesi'nde ise tarih yeniden yazılmış...
Iskender Bey Osmanlı Sarayı'nda yetişmiş. Pa-
dişah kendisine "bey" unvanı vermiş. Daha sonra
Osmanlı'ya başkaldırmış. Kaybetmiş ama Arna-
vutlar için tarih neredeyse Iskender Bey'den baş-
lıyor.
Arnavutluk'taki değişimi "başdöndürücü" diye
tanımlamak, durumu net olarak anlatmaya yet-
mez.
Konunun bu yanını sonraya bırakalım. Tarih Mü-
zesi'ne girelim.
Müzenin önünde Tiran'ın görünümüyle simge-
leşmiş dev bir resim var. Balkanlar'ın ilk sakinleri
arasında bilinen llliryalılar, daha sonra yaşananlar,
ortada kadın-erkek genç kuşaklann ileri çıkışı, el-
lerinde Arnavutluk bayrağı...
Bayrak, çift başlı kartalıyla aynen duruyor. Sa-
dece sol üstteki yıldız atılmış.
Resimdeki anlatım, müzenin içinde tarihi eser-
lerle desteklenmiş...
20. yüzyıl bölümü ise tümüyle değiştirilmiş...
İkinci Dünya Savaşı'nın başladığı dönemde fa-
şizme karşı verilen mücadele güzel bir tabloyla
resme getirilmiş. Bu başlangıç var... Ama ötesi yok.
Sonra ne oldu, devlet nasıl kuruldu?
Bu sorulann yanrtlannın verildiği bölümde bugün
kocaman bir duvar var. Yeni örülmüş duvann öte-
sindekiler artık ziyaretçilere kapalı...
Bunun yerine ayn bir bölüm hazırlanmış:
"Komünizm Döneminde Terör..."
Duvarlar binlerce adla dolu; 1944-1992 arasın-
da yönetime karşı olduğu için yaşamından olan ya
da cezaevine konulanlann adlan.
Fotoğrafları bulunabilenler aynca sergilenmiş.
Arnavutluk'un 1944-1992 döneminin yönetim
biçimi, doğruydu-yanlıştı, ayn konu. Bugün yaşa-
nan "her şeyi inkâr etme" anlayışı, o dönemdeki
dışa kapalılığa tepki olarak değerlendirilebilir. Ama
o dönem yanlıştı diye ülkede bugün yaşananlan tü-
müyle onaylamak da oldukça zor.
Balkan kentleri...
Makedonya'da Arnavutların yoğun yaşadığı Te-
tova'dan Tiran'a, Yugoslavya'nın Priştina kentin-
de gazetecilik yapan Arnavut Iskender Latifi ile
birlikte yolculuk ettik.
Iskender adına Yunanlılar karşı çıkıyormuş. Ge-
çenlerde Yunanistan'agitmiş. Sınırdaki polis, "Bir
Amavutta Iskender adı mı olur?" diye çıkışmtş.
Iskender, harita üzerinden, bugün Arnavutluk'un
elinde olmayan Yugoslavya ve Makedonya sınır-
ları içindeki Arnavut topraklannı özenle çizip ekle-
di:
- Dünya Bosna'yo bakıyorama buralardaki ih-
lallere kulak asan yok...
Makedonya sınırından Tiran 115 kilometre. Yo-
lu dört saatte aştık. Yol inşası doğal yapıya tümüy-
le teslim olarak planlanmış. AJtı yerde polis kont-
rolünden geçtik. Banker olaylanndan bu yana hâ-
lâ gece yolculuğu yasak...
Sözü Tiran'la bağlayalım...
Bir akşam üzeri gün batımından hemen önce u-
laştığım Tıran'dan aynlırken kente ilişkin değişik ta-
nımlamalar geçti kafamdan...
Kentleri insanlara benzetip tanımlamak hoşuma
gider...
Balkan kentleri farklı duygularia yüklü...
Sofya, uykulu görünüyordu...
Selanik, biraz ne oldum delisi...
Üsküp, tek tek güzel ama bir bedende yan ya-
na pek uygun durmayan giysiler içindeydi...
Belgrad, yorgun ama yorgun olmadığını kanrtla-
mak için sürekli hareket halindeydi...
Tiran'ın ise tozu havadaydı. Neyin nasıl oturaca-
ğını kestirmek zor. Hani, çok tutucu eşten aynlan
kişi gibi aklına ne eserse yapmak ister havada...
Batı'yla ilişkilerde de küçük bir değişiklik var...
Eskiden her şeyine kafa tutariardı...
Şimdi çanak tutuyorlar...
Rusya'dan Çeçenlere
boru hattı sürprizi
MOSKOVA(AA)-Rus-
ya, Azeri petrollerini taşı-
mak için Çeçenistan'ı dı-
şanda bırakan yeni bir hat
yapımına karar verdi.
Bu karar üzerine, Rus
birliklerinin bombardı-
manı ile yerle bir olan Çe-
EGITIM KURUMLARI
ANADOLU
OTELCİLİK ve TURİZM
MESLEK LİSESİ
KAYITLAR
BAŞLAMIŞTIR. 1
Tel: (0.212) 246 32 51 j
(0.212) 248 95 58 |
Bağışlarınız bir kitap, bir burs, bir okul
bir yurt olsun...
ÇAĞDAŞ EĞtTİM VAKFI
Tel: 276 28 99 - Bağış Hes. No: Vakıf B»nk - Eöler Şb. 2012776
1. Baskı 1 9 8 8
çenistan'm, yeniden imar
için güvendiği petrol bo-
ru hattı gelirinden mah-
rum olması gündeme gel-
di.
Rusya Yakıt ve Enerji
Bakanı da olan Başbakan
Birinci Yardımcısı Boris
Nemtsov, dün Surgut ken-
tinde yaptığı açıkJamada,
yeni hattın, Rusya'ya bağ-
İı Dağıstan'ın Hasavyurt
kasabasından yine Rus-
ya'nın Kuzey Osetya
Cumhuriyeti'ne ulaşaca-
ğım belirtti.
Hasavyurt, Çeçenistan
sınınnın hemen dışında
bulunuyor. Buna göre Ba-
kû-Novorossisk (Karade-
niz) hattının Çeçenistan
dışında kalan bölümünü
Rusya kullanmaya devam
edecek. By-pass hattı ise
bu boru hattının Çeçenis-
tan'dan geçen yaklaşık
150 km'lik bölümünün
iptaline yol açacak.
Yeni hat, Bakû-Novo-
rossisk hattınm Çeçenis-
tan sınınna girdiği yerden
başlayarak sınırdan çıktı-
ğı yere ulaşan ve Çeçenis-
tan'ı kuzeyden bir yay gi-
bi dolaşan daha uzun bir
hat olacak.