Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 29 AĞUSTOS 1997 CUMA
HABERLER
Milyonlarca dolar tutanndaki yardım paralan dinci örgütlerin kontrolünde
Çeçen paralan şeriatçdardaANKARA (ANKA) - Çeçenistan'ın Rus-
ya tarafindan işgal edildiği Aralık 1994 ta-
rihinden itibarcn Çeçenistan için Türkiye'de
çeşitli dernek, vakıf. kişi ve kuruluşlar tara-
findan toplanan milyonlarca dolar tutann-
daki paranın, uluslararası şeriatçı örgütlerin
denetimine geçtiği bildirildi.
Kafkas ve Çeçen demek yöneticileri, top-
lanan paralann büyük bölümünün Çeçenis-
tan'a ulaşmadığını belirttiler. Dernek yöne-
ticileri. dönemın Başbakanı DYP Genel Baş-
kanı Tansu Çifler'i de toplanan paralann şe-
riatçı örgütler tarafindan talan edilmesine
göz yummakla suçladılar. Çeçenistan"ın iş-
gal edilmesinden sonra 15 Aralık 1994'te
Ankara'da bir "Kafkas-Çeçen Dayaıuşma
KomrtesT kurulduğunu belirten yetkililer,
sadece bu komitenin Ankara'da topladığı pa-
ranın 15 milyon dolar civannda olduğunu
bildirdiler. Ankara'da kurulan Kafkas-Çe-
çen Dayanışma Komitesi'nde Refah Partisi
yandaşjanmn egemen olduğunu ifade eden
dernek yöneticileri. RP'nin bu yolla yardım
paralannı denetimine aldığını ileri sürdüler.
Kafkas ve Çeçen dernek yöneticileri, isim-
lerinin açıklanmasını istemeyerek şu görüş-
leri savundular:
"RP, Kafkas-Çeçen komiteleri üzerindeki
denetimini Srvas Milletvekili Abdüllatif Şener
aracılığıyla yürüttü. Komitenin bütün top-
lantılanna kaûlan Şener,yardım paralannuı
topianmasu koordinasyonu gibi knnularda
ve Türldye'ye gelen Çeçen yetkililerinin Baş-
bakan Tansu Çiller ile temaslannı sağlama-
da etkfli okiu."
Dernek yöneticileri, ilk etapta Kızılay ta-
rafindan toplanan 2'şerton süttozu. şeker, pi-
rinç. 1 ton sıvı yağ, 1 ton ilaç ve tıbbi mal-
zeme, 1000 battaniye, 40 çadır, 1000 kişilik
giyim eşyası, bin adet bot ve bin adet parka-
dan oluşan ilkyardım malzemesinin Dağıs-
tan'ın başkenti Mahaçkale'de Rus yetkilile-
re teslım edildiğini söylediler. Olayın Rus
basınında alay konusu yapıldığını ıfade eden
demek yöneticileri. Rusya Uluslararası în-
sani Yardım Dairesi Başkanı Aleksander Rij-
kov'un söz konusu yardım için Moskov^ Bü-
yükelçiliği nezdinde Türkiye"ye teşekkür et-
tiğini belirterek "Bu fıyaskodan sonra komi-
te, bazı DYP ve RP miDenekilleri aracıüğry-
la. yardımlann komrte eüyle ulaşünlmasuun
daha sağlıklı olacağını Tansu Çiller"e tetkin
etnTer" dediler. Bu olaydan sonra yardım tra-
fığinin tamamen resmi olmayan komitelerin
denetimine geçtiğini kaydeden Kafkas ve
Çeçen yöneticiler, yardımlann toplanması
ve ulaştınlması girişimlerinde RP'nin etkin-
liğinden rahatsız olan komite üyelerinin tas-
fıye edildigini, komite merkezinin de tstan-
bul'a alındığını söylediler.
"BBP ve MHP devre djşı"
Kafkas ve Çeçen yetkililer, Çeçenistan'ın
Rusya tarafindan işgal edilmesinden hemen
sonra MHP lideri Alparslan Türkeş ile BBP
Genel Başkan Yardımcısı Ökkeş Şendfller'in
yardım faaliyetleri ile bizzat ilgilendiklerini
ve örgütlerine "Çeçenistan'ayardım içintüm
imkânlannseferberedilmesini"' bildirdıkle-
nni aktararak "Ancak MHP ve BBP, RP yan-
daşlannın yardım faaliyeti üzerindeki etkisi-
ni kırmakta yetersiz kaldılar. Toplanan para-
ya ulaşamayan bu partikr. sadece genç üye-
lerini Çeçenistan'a savas, gönüllüsü olarak
göndermekie yetinmek zorunda kalınca sah-
neden çekildiler" diye konuştular.
Başbakan'a
gazetecilerden
mektup
• İstanbul Haber Servisi -
Sınır Tanımayan
Gazeteciler (RSF), son
günlerde gazetecilere
yönelik saldınlar
nedeniyle Başbakan'a
mektup gönderdi.
Mektupta, gösteriler
sırasında gazetecilere
yönelik sistematik saldın
ve tartaklamalardan
üzüntü duyulduğu
belirtilereİc bu tür
uygulamalann son bulması
için Başbakan"dan tüm
yetki ve imklnlannı
kullanması istendi.
yakınlarına
övünç madalyası
• tstanbul Haber Ser\isi -
Görevleri sırasında şehit
düşen 12 subay ile 1
astsubayın ailelerine
Yeşilyurt Hava Harp
Okulu'nda düzenlenen
törenle "TSK Övünç
Madalyası" verildi.
Törende konuşma yapan
Hava Harp Okulu
Komutanı Hava
Tümgeneral Faruk
Cömert, TSK'nin, vatanın
ve milletin bütünlüğünün
korunması, Türk
semalannın savunması
sırasında şehit düşen
pilotlanyla her zaman
gurur duyduğunu söyledi.
RTÜKceza
yağdırdı
• ANKARA
(Cumhuriyet Bürosu)-
RTÜK'ten'yapılan
açıklamaya göre Alem
FM, îzmir Kanal 1 TV,
Giresun Tempo FM,
Ankara Radyo Hedef,
Istanbul Çevre Radyo,
Şanlıurfa Medya FM'e
birer gün yayın durdurma
cezası verildi. Ost Kurul.
Uşak Gençligin Sesi
Radyo, Söke TV, Bayburt
Gençlik FM. Ege TV,
Flash TV. TGRT Mesaj
FM, Îzmir Demokrat
Radyo ve Açık Radyo'ya
aıyan cezası verdi.
ÖDPden eleştipi
• tstanbul Haber Servisi -
ÖDP Genel Başkan
Yardımcısı Saruhan Oluç,
Türkiye'de sanayi
devlerinin üretmeden
kazandığmı ve bütçenin
gelir transfer ve sermaye
birikim aracı olarak
çalıştığını söyledi. Oluç
dün'yaptığı açıklamada,
'Özal' döneminden beri
yürütülen ekonomi
polıtikalannın. üretime
değil faiz ve ranta dayalı
spekülatif yapının, köklü
bir değişime ihtiyaç
duyduğunu belirtti.
Mavi akbil
• tstanbul Haber Servisi -
tETT Genel Müdürlüğü, 1
eylül tarihinden itibaren
mavi kart kuponu satışı
yapılmayacağım, kart
sahiplerine ise kupon
yerine, depozito bedeli
karşılığı 'mavi akbil'
verileceğini bildirdi.
Chip'ten 2 CD
• Haber Merkezi - Chip
bilgisayar kültürü dergisi
eylül ayına yeniliklerle
girdi. Sayfa sayısını
arttırmanın yanı sıra, dergi
eylül sayısında okurlanna
iki CD sunuyor.
CHP Genel Sekreteri Keskin, 8 yıllık eğitimin içinin boşaltıldığını ileri sürdü
'ANASOL-D irticaya tesliın oldu'İstanbul Haber Servisi -
CHP Genel Sekreteri Ad-
nan KeskinC umh ııriyet'ten
rövanş almak isteyen RE-
FAHYOL hükümetınin ikti-
dardan aynlmasından sonra
kurulan yeni hükümetın de
irticaya ve genciliğe teslim
olduğunu belirtti.
Keskin. "8 yıllık temel
eğitimin TBMİVl'den geç-
mesinden sonra hükümetin
çıkardığı yönetmelik tüm
okullan imam-haa'plestirip.
çocuklan irticaya itiyor. Bu
aynı zamanda bir anayasa
gaspıdır ve CHP bu yanlısı
yargıda düzeltecektir'" dedi.
Keskin dün CHP İstan-
bul Milletvekili Algan Ha-
caloğlu ve CHP Gazios-
manpaşa llçe Başkanı Meh-
met Polat'la bırlikte CHP
Gaziosmanpaşa llçe Mer-
kezi'nde bir basın toplantı-
sı düzenledi. Keskin.
RP'nin iktidardayken laik.
demokratik Cumhuriyeti
yok etmek için elinden ge-
leni yaptığını, dış destekle-
ri ve kamu kaynaklarını
cumhuriyeti yıkmak için
kullandığını vurguladı.
RP'h beledıyelerin de,
belediye olanaklannı kulla-
narak kendi yandaşlarına
ekonomik ve siyasal güç
sağladıklannı savunan Kes-
kin, bunun başta gelen ör-
Cumhurivet Halk Partisi Genel Sekreteri Adnan Keskin, hükümeti uyararak "8 yılhk temel eğitimin içini bo-
şaltan hükümet, Susıuiuk'u da savsaklarsa itişkilerimizi gözden geçiriri/" dedi. (Fotoğraf: BARIŞ DOSTER)
neğinin Gaziosmanpaşa
Belediyesi olduğunu söyle-
di. Keskin sözlerini şöyle
sürdürdü:
"Laik cumhuriyet düş-
manı tüm oluşumlann ar-
kasındaolan RP, belediyele-
ri eüyle de irticayı destekli-
yor. Gaziosmanpaşa örgü-
rümüzün büyük bircesaret
ve özveriyle hazuiadığı yol-
suzluk ve usulsüzlükler ki-
tapçığı bu ilçemizde yapı-
lanlan ortaya koyuyor. Tek
yaptiklan. belediye arsala-
rını bedelinin çok altında
kendilerineyakm kisive ku-
ruluşlara peşkeş çekmek,
İmar Plam'nda sosyal
amaçlar. spor alanlan için
aynlmış olan yerlere külli-
ye, yurt, Kuran kursu ve i-
mam-hatip lisesi açmak."
Keskin, ilçe örgütlennin
ve yurttaşlann uyan ve ih-
barlannı dikkate almayan
Gaziosmanpaşa Kaymaka-
mı, İstanbul Valisi, lçişleri
ve Adalet bakanlannı da
eleştirdi ve şöyle konuştu:
"Belediye başkanı yasa-
lan çiğnemevi bir alışkanlık
haline getirmiş ve görevini
kötüye kullaruyor. Fakat
tüm ihbarlara karşın Cum-
huriyet Savcısı ve vali gere-
keni vnpmiî'oriar. Şevket
Kazan ve Meral Akşener'i
biliyorduk ama acaba onla-
ruı yerlerini alan bakanlar
ne yapıyoriar? Yoksa hâlâ
Kazan ve Akşener yerierini
koru>orlar da bizim mi ha-
berimiz vokT"
CHP LİDERİ BAYKAL, İZMİR'DE YURTTAŞLARIN SORULARINA YANIT VERDt
4
Her konu Susıırluk'ta dügümleııiyor'
MERİH AK - HAKAN DÎRİK
İZMİR- CHP Genel Başkanı De-
niz Ba> kal. ülkenin en önemli konu-
sunun Susurluk olayını aydınlatmak
olduğunu belirterek "Her şey gelip
Susurluk'ta düğümleniyor. Bu ülke-
de kanun >a var, ya vok. Kanun var-
sa berkes için var ya da herkes için
yok. Hukuk devtetindeböyle bir şey
olabilir mi? Susurluk'u aydınlat-
mak bizim temel iddiamızdır" dedi.
Baykal, dün Izmır sokaklannda
yurttaşlann sorulannı yanıtladı.
CHP'nin ANASOL-D hükümetine
verdiği dışandan destekle ilgili
yurttaşlann değerlendirmelerini
dinleyen Baykal, hükümetin zam-
dan başka bir şey yapmadıgı görüş-
lerine katılmadığını dile getirdi.
Adalet Komisyonu'ndaki dokunul-
mazlıklann kaldınlması konusun-
daki oylamada dört ANAP'h ve üç
DSP'linin oy kullanmamasını "ga-
rip bir manzara" olarak değerlen-
diren Baykal. "Orada kaytarma
vardır, kollama vardır, bu konuyu
geri plana itmedeğerlendirmesi var-
dır. Maalesef bu olmuştur. Ama biz
konuyu yakından ve ısrarla takip
edhflruz. 1 elrîmde Meclis açıldıktan
sonra bu konuyu Meclis'e getirece-
ğjz" dedi.
Ege Bölgesı Sanayi Odası Mec-
lisi'ne katılan Baykal. burada yap-
tığı konuşmada, Türkiye'de bir kriz.
demokraside bir kesilme yaşanma-
yacağını, bunun da güvencesinin
CHP olduğunu bildirdi. Baykal.
"Böyle bir krizin yaşanmaması için
elimizden geteni yapacağız. Kimse
de bu hükümeti \ ıkacaklar mı diye
bir düşünceye kapılmasın. Türki-
ye"\i bir istikrarsızlığa sürükleme-
>iz, ama yanlışlıklann da karştsına
dikiliriz. Kimse Refah korkusunu
ipoteği alnna almava kalkmasm. Biz
o ipoteğin altina girmeyiz. Herkes
yapöğının da hesabını versin" dedi.
Baykal. yapılan zamlara 8 yıllık
eğıtim kılıfının sanlmaya çalışıldı-
ğını söyledi.
RP savunuyor
'îddialar
iftira,
senaryo'
ANKARA (Cumhuri-
yet Bürosu) - Libya-Çeçe-
nistan para trafıği ile ilgi-
li soruşturmadaki geliş-
meler RP'yi telaşlandırdı.
RP Grup Başkanvekili Te-
mel Karamollaoğlu.
RP'ye yönelik iddialan
"iftira ve senaryo" olarak
niteleyerek. "tra'rayıatan-
lar rezil olacaklar" dedi.
Temel Karamollaoğlu.
düzenlediği basın toplan-
tısında iktidann yaptığı
"zulüm ve baskılan" gö-
zardı edebilmek için
RP'ye yönelik iftiralann
gündeme getirildiğini öne
sürdü.
Karamollaoğlu, Libya-
Çeçenistan para trafiğiyle
ilgili olarak yürütülen so-
nışturmaya değinerek,
REFAHYOL ıktidan dö-
neminde Başbakan Baş-
danışmanı olarak görev
yapan Celaletttin Döv«r'in
gözaltına alınması konu-
sunda şunlan söyledi:
"Bu şahıs daha önce
Petrol Ofisi'nde Genel
Mfidür Yardımcısı olarak
görev yapmış, REF\H-
YOL döneminde de özel-
leştirmeden sorumlu mü-
şavir olarak Basbakan-
hk'taki görevine atanmış.
Hatta şu andaki bakanlar-
dan birisi kendisiyle çalış-
mak istemiş, ama olma-
mış. Şimdi hayali suçlama-
lara dikkat edin. Libya Çe-
çenistan'a yardım yapa-
caksa neden doğrudan
yapmasın? Libya zaten
açıkça Çeçenistan'ın ya-
nında yer almadı ki yar-
dımda bulunsun. Bunlar
tamamen uydurma senar-
yolar. iftira, yalan. İzi. ifti-
ra>i atanlann üsriinde ka-
hr! 1%0'larda hainlikle it-
ham edilen, idam edilen
insanlara daha sonra iti-
barları geri verildi. Ama
onlara bu iftiralan atanlar
rezil oldular. Bugün bu if-
tirayi atanlar da rezil ola-
caklardır."
Karamollaoğlu, örtülü
ödenekten Çeçenistan'a
para aktanlmasıyla ilgili
olarak dönemin bakanlan
Abdullah Gül ve AbdüDa-
tif Şener'e yönelik iddi-
alann anımsatılması üze-
rine, "Bunlar senaryonun
bir parçası. Maliye Baka-
nı'nın örtülü ödenekle ne
alakası var? Erbakan'ın
evinde toplanh yapıldığı
iddiası da ifriraya ciddiyet
kazandırmak için ortaya
ablmıştır" diye konuştu.
UZYAZI/ ORHAN BİRGİT
Başbakan Yılmaz imzasıyla
yayımlanan bir genelgeyle, Di-
yarbakır, Batman ve Van'da
"Ûncelikli Yerteşım Köyleri"rim
kurulması yönünde somut
adımlann birincısı atıldı. Bu üç
ilin altmışa yakm köy ve mezra-
sı, coğrafi konum ve gelişmeye
elverişlilik açısından en elverişli
"merkez /cöy'lere bağlanıyor.
Anka Haber Ajansı, dünkü
bütteninde, Doğu ve Güneydo-
ğu'da başlatılan bu pilot çalışma
için "Ecevit'in köykent hayali
gerçek oluyor" başlığını kullan-
mış. Köykent projesi. yaygın ve
dağınık yerteşim bölgelerine da-
ğılmış köy ve mezralara götürü-
lecek hizmetleri belirli merkez-
lerdetoplayarak. devletin deste-
ğini arttırması buralarda yaşa-
yanlara okul, sağlık ve küçük
çapta da olsa sanayi bakımın-
dan olanaklar sağlanması böy-
lece halkın ekonomik açıdan
ayaktatutulmasını amaçlar. Bü-
lent Ecevit, 70'li yıllann başın-
da bu projeyi genel sekreterliği-
ni yaptığı Cumhuriyet Halk Par-
tisi'nin programına aldırdı ama;
öncelikle yakm çalışma arka-
daşlannın önemli bir bölümüne
benimsetemedi. Partı içi karşrt-
lan, bu oluşumu kolhoz ve ki-
butzu benzetmeleri ile karalar-
ken, rahmetlı Turan Güneş gibi
kimi kurultaylarda kendisini
"Ecevit'in tayfası" ilan eden bi-
risi kulislerde lidere yönelik eleş-
Doğu ve Güneydoğu'nun Çizgisi...
tirileri arasına köykent düşünce-
sini ilk sıralarda alır ve "ha lodos-
poyraz, ha köykent" gibi ben-
zetmelerle burun kıvırırdı.
Ecevit'in bu projesine ilk sa-
hiplenme, Alparslan Tür-
keş'ten "Merkez köylen" başlı-
ğı altında geldi. CHP'nin 1980
öncesi iktidar dönemlerinde de
Bolu'da bir yerteşim bölgesinde
köykent için pilot bir çalışma
başlatılmak istendi; ama hükü-
metin düşürülmesi ile birlikte o
proje tam yeşermeye başlarken
terk edildi. Güneydoğu Anado-
lu'ndaki bölücü terör, dağınık
köylerin ve mezralann birleştiril-
mesinin yararlan kadarzorunlu-
luğunu da zaman zaman gün-
deme getirdi.
Düşünce, Yeni CHP'nin prog-
ramından çıkarılmış, ama Ece-
vit'in Demokratik Sol Partisi
programında yer almıştı.
Terör, bölgede okul kapanma-
sına. köy baskınına ve zorunlu
göçlere yol açarken DSP Genel
Başkanı, sık sık bu düşünceyi
kamuoyu önünde gündeme ge-
tiriyor ve sorumlulann hafızala-
nnda taze tutmayı amaçlıyordu.
Sanınm, terörle silahlı müca-
deleyi yürüten çevrelerde, isim-
lendirmeseler de köy ve mezra-
ları yer yer bir arada toplayarak
böyle bir oluşumu yaşama ge-
çirmenin yararlı olacağı düşün-
cesini hemen herfırsatta dile ge-
tiriyorlardı.
ANASOL-D hükümeti elbette
bir koalisyon oluşumu olarak, al-
tını çizerek söyleyelim, bir re-
form hükümeti değildir. Ama,
Doğu ve Güneydoğu yöresinde
üç ilde başlatılmak istenilen bu
proje, başarıya ulaşırsa yörenin
kaderinde olumlu gelişmeler ve
somut çözümler için bir tür "kö-
şebent" görevi yapacaktır.
Tıpkı dün, Devlet Bakanı Sa-
lih Yıldınm'ın koruculuk kuru-
mu için yatay geçişli bir tasfiye
planını açıklaması gibi.
Hem bölge milletvekili, hem
yörenin kalkınması ile başbaka-
na karşı sorumlu bulunan ba-
kan, görünüşte teröristlere kar-
şı silahiandırılmış ve zaman za-
man gerçekten de canlan paha-
sına hizmet veımiş olan korucu-
ların tasfiyesi için iki aşamalı bir
çözüm öneriyor:
Bunlardan 22 yaşına kadar
olanlara askerlik görevini yerine
getirmeleri için çağnda bulun-
mak, daha yukan yaştakileri de
-herhaJde Emekli Sandığı Yasa-
sı'nda yapılacak bir değişiklik
ile- emekli maaşına kavuştura-
rak, aynı anda isteyenlerine özel
kurum ve kuruluşlarda güvenlik
görevleri bulmaya çalışmak.
Koruculuk kurumu, yörenin
feodal düzeninin elle tutulur ve
en çarpıcı örneklerinin başında
geliyor. Halen kimisi parlamen-
toda milletvekili olarak bulunan
feodal ağalar, aşiretlerinin er-
keklerini devletin koruculan ola-
rak silahlandırmakla kalmıyor,
bunlara her ay ödenen maaşla-
rı topluca sahiplenerek, kendi
barem ölçülerinde dağıtım da
yapıyoriar.
Sanayileşmemiş, toprak re-
formundan nasibini almamış,
okulsuz, öğretmensiz dahası
hekimsiz Güneydoğu Anadolu
halkı, hangi kökten gelirse gel-
sin, geleceğinin ağırtıklı bir bö-
lümünü, eroin köprüsünde ya
bekçi ya da taşıyıcı olma gibi bir
kötü kadere bağlıyor.
Tıpkı, zaman zaman bölücü
terör örgütü ile devlet güçlerinin
ateşi arasında kalmak zorunlu-
luğu gibi...
Başbakan Yardımcısı Ecevit,
birkaç gün önce yine eskitmedi-
ği bir düşüncesini, özellikle Har-
ran yöresinde toprak reformuna
başlanılıp başlanamayacağını
gündeme getirmek istedi.
Politikacılarımızdan da, böl-
genin özel konumuna göre za-
man zaman çözüm üretmek
amacı ile proje çalışmaları dü-
zenleyen sivil toplum örgütleri-
mizden de, bu tartışmaya ilgi
duyanımız oldu mu?
Ben, Mehmet Barlas gibi,
Cengiz Çandar gibi konuyu
satt hayalci düşünce yaklaşımı
ile irdeleyip, suçlayan bir iki
"özalcı" dışında bir yankıya
rastlamadım. Rastlamayacağı-
mı da biliyordum.
Özellikle politikacılanmızın
önemli bir bölümü, kurulu dü-
zende feodal ağanın egemenli-
ğindeki seçmen bloklannı yitir-
mekten korkuyor.
Bu nedenle Beritan aşireti gi-
bi "müebbet göçerler" ya da
topraksızlıktan evlatlarını terör
örgütünün kaçırmasından sızla-
nanlar kaderlerini değiştirecek
böyle bir adımın zaman zaman
tazelenmiş olmasını bile bir "u-
mut" gibi görüyoriar.
Ama bakınız kimliklerinde
"sosyal demokrat" olan partile-
rimizin bile bu türtartışmalardan
özenle ve özellikle kaçındığı gö-
rülüyor.
Time dergisinin 100 yılın en
önemli kişisi için düzenlediği an-
kete katılmalan çağrısı yapan
genelgeler hazırlamak gibi ucuz
ve kolay popülizm yollan var-
ken, Atatürk'ün 1937 rüyası
olarak TBMM'deki açış konuş-
masında yer alan bir toprak re-
formu için düşünce açıklamak
bölgedeki ağaları kızdırmakla
eşanlamda değil midir Adnan
Keskin?
BIRBAKIMA
SERVER TANİLLÎ
Omer Hayyam Gibi...
Bir gazetenin genel yayın yönetimi, yazı işleri so-
rumluları, istihbarat, kültürve ekonomi bölümlerinin
gazete için ne denli önemli olduğunu belirtmeye ge-
rek yok. Elde edilen bilgiler ve yazılar dizgiye verilir,
böylece dizgi servisinin düzenle işlemesinde büyük
yarar var; bu servis, her yerde olduğu gibi gazete-
mizde de, artık tepeden tırnağa teknik nitelikte ve
işinin ustası dizgici arkadaşların elinde.
Bitmedi: Haber ya da yazılar dizgiden çıktı. Insan-
lık hali eksikler ve yanlışlar olabilir metinde. Nasıl gi-
dereceksiniz bunu? Böylece, düzeltme servisinin
önemi kendini belli ediyor. işin üstesinden gelebil-
mesi için de, bu serviste çalışanların dile ve nokta-
lama kurallarına egemen olmaları gerekir; ayrıca,
onu da asan bir genel kültürte donanmış olmalan
şart.
Nereye getireceğim sözü?
Şuraya: Gazetemiz bu bakımdan da pek şanslı-
dır. Gözünüzden ne kaçarsa kaçsın, yazınızda dü-
zettilmiş olacağından emın olabilirsiniz. Bu yetkin-
lik, elbette servisteki yetenek ve çalışmadan kaynak-
lanıyor. Nasıl sevinmezsiniz? Düzeltme servisimizin
başında, tam bir İstanbui efendisi dili ve olgunluğuy-
la konuşup yazan Abdullah Yazıcı Bey var.
Ve yanında da pınl pınl insanlar...
Ben yazılanmı gazeteye faksla gönderirim; orada
dizilir bana yollanır, ben de gözden geçirir iade ede-
rim. Kimi düzeltmeler ise. ben işaret etmeden yapıl-
mıştır zaten...
Bu kadarla kalmaz düzeltme servisi ile ilişkimiz.
Yazışmamız bir edebî çeşni de kazanır. Çünkü, ara-
mızda Aziz Bey'ımiz vardır. Aziz Bey. şiir ve edebi-
yat meraklısıdır, özellikle de Ömer Hayyam hayra-
nı. Faksın bir köşesine. haftanın armağanı diye, Yu-
nus Emre ya da başkalanndan bir dize. ama daha
da çok, Ömer Hayyam'dan bir rubaî iliştirir.
Okursunuz, bütün dünyanız ışır...
Rubaîye zaafım vardır. Bütün şiir biçimleri arasın-
da başlı başına bir yetkinliği o temsil eder bence.
Dört dizede, yaşamın bir büyük gerçeğini dile getir-
melisiniz; yalnız sanatçı değil filozof da olmalısınız.
Dikkatinizi de çekmek isterim: Eski şiir biçimleri için-
de hemen hemen hepsi ölmüştür, ama rubaî ayak-
ta!
Örnekler istiyorsunuz değil mı?
Aziz Bey, temmuz sonlarındaki bir faksa Ömer
Hayyam'ın, Sabahattin Eyuboğlu çevirisinden şu
rubaisini iliştirmişti:
Yûreğim kimselerden ihsan dileme,
Bu amansız felekten aman dileme:
Bil ki, derman aradıkça artar derdin,
Derdinle haldaş ol, derman dileme.
Nasıl buldunuz?
Övünmek gibi olmasın, azbuçuk şairliğim vardır:
Aziz Bey'imizin bu anlamlı hatıriatmasına, ben de
Hayyam'ın mealen bildiğim pek önemli -ve çok da
sevdiğim- bir rubaisini şöyle şiirleştirerek yanıt ver-
dim:
Meyhaneden biri seslenıyordu hem de
haykırarak,
Gafil, ne dolaşırsın bu seherde aylak aylak; •
Kafatasını toptakla dolduracaklar bir gün; "l 9
Sen gel, kadehini sarapla doldurmaya bak!
n
Ama Aziz Bey'imiz Hayyam'la öylesine doludur ki,
içini dökmek istediğinde çoğu kez onu alır yanına.
Nitekim, geçenlerde baktım faksa, Hayyam'ın -yine
Eyuboğlu'nun çevirisinden- şu rubaisini eklemiş:
Bir taş bulamazsın ki doğu ovalarında,
Küfretmesin bana da benim zamanıma da;
Yüz adım yürû bak, bir dertli insan görürsün,
Bunalmış oturakalmtş yolun kenannda.
Nasıl da çarpıcı bir söyleyış değil mi?
Ama baktım rubaî hüzün yüklü, havayı biraz ol-
sun dağrtmak için, Hayyam'ın yine mealen bildiğim
bir başka rubaisini şiirleştirerek yanıt verdim Aziz
Bey'e:
Ne zaman sevgilinle mutlu olursun ve rahat?
Sorarlar, söylemeliyim doğrusu düşmana inat: :
Pazar, pazartesi, salı, çarşamba, perşembe,
cuma,
Cumartesi, sabah ve akşam, her dem her
saat.
İşte sevgili okurlarım, böyle geçiyor günler!
Adım başında insanın içine kasvet veren olaylar-
la dolu bir dünyada yaşıyoruz. Kimi zaman boğula-
cak gibi oluyor insan. Ama boğulmuyoruz: Çünkü
öte yandan, sanat ve edebiyat var, şiir var, Ömer
Hayyam var; ve Aziz Bey gibi de hayranlan. Sormak
da isterim: Ya siz, sevgilinizle mutlu olduğunuz an-
lan hiç sıraladınız mı kendi kendinize?
Sanırtm, siz de Hayyam gibi düşünüyorsunuz-
dur...
Kısa... Kısa...
• Türk Tabipkri Biriigi (TTB), Sağlık Bakanı Halil İb-
rahim Ozsoy'a tcpki göstererek, bakarun popülist söylem-
lerde bulunduğunu bildirdi.
• Bir grup arkeolog. Kültür ve Tabiat Varlıklan Koruma
Genel Müdürü Altan Akat hakkmda yeni bir yolsuzluk
dosyası hazırlayarak Kültür Bakanı'na iletti.
• Moldova Gagavuz Yeri PoBs Genel Müdürü, Kişinev
Emniyet Müdürü ve Komrat Emniyet Müdürü. İstanbul
Emniyet Müdürü Hasan Özdemir'i makamında ziyaret
ettiler. \
• Yurtdışından kaçak getirilen TIR çekici ve dorseleri-;
ni sahte evraklarla Anadolu'da satışa çıkaran biri nakli-
yat firması sahibi 4 kişi. 4 adet çekici ve 5 adet dorseyle,
birlikte yakalandı.
• Karaciğer rahatsızbğı nedeniy le bir süredir Ankara ve
Trabzon'da tedavi gören 7 yaşındaki ŞengülÇuiar, ailesiy-
le birlikte Hamburg'a giderken uçakta fenaşarak yaşamı-
nıyitirdi.
• Bayrampaşa'da. trafo merkezlerinde yapılacak çalış-
malar nedeniyle bazı yerlerde pazar günü 5 saat süreyle.
elekrrik verilemeyecek.
• Haklar ve Özgürlükler Piatfbrmu dönem sözcüsü Oya
Gökbayrak'uı, İşçi Hareketi adlı gazetenin Sorumlu Yaa
tşleri Müdürü olarak yargılandığı dava 3 yıl süreyle erte-
lendL
• Türkiye Erozyonla Mücadele Ağaçlandırma ve Doğal
Hayatı Koruma Vakfi (TEMA) Başkanı ve beraberinde-
ki heyet, Orman Bakanı Ersin Taranoğlu'nu ziyaret etti.
Dinozor b a y î n i z d e a l m a y ı u n u t m a y ı n ı z !