25 Aralık 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
26 AĞUSTOS 1997 SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER Hıfzı Veldet Velidedeoğlu anıldı • İstanbul Haber Servisi - Cumhuriyet dönemi aydınlama hareketınin öncülerinden. Kurucu Meclis üyesi Prof. Dr. Hıfzı Veldet Velidedeoğlu, doğumunun 93. yılında anıldı. Pazar günü mezan başında anılan Velidedeoğlu için. dün Çorumlular Derneğı'nde eşi Meriç Velidedeoğlu'nun da katıldığı bır anma toplantısı düzenlendi. 24 Ağustos 1904 yılında istabuFda doğan Hıfzı Veldet Velidedeoğlu. 50 yıl süreyle gazetemizde haftalık yazılar yazdı. Hukuk alanında çok sayıda yayımlanmış eseri bulunan Velidedeoğlu, Türkiye'de ÜçDevir(2cilt), Sağsız Solsuz Demokrasi, Devirden Devire, Insancı Yolcular, 12 Mart Faşizmınin Felsefesi, 12 Eylül: Karşı Devnm, Yol Kesen Irmak ve Mılü Mücadele Anılan isimli kıtaplann da yazan. Üniversite kayıtları başlıyor • ANKARA (AA) - Üniversitelere kayıtlar gelecek hafta başlıyor. Bütün üniversitelere kayıtlar 1-12 eylül tarihleri arasında yapılacak. Bu tarihler arasında kayıt yaptırmayan öğrenciler, haklannı kaybedecekler. Üniversite sınavını kazanan adaylara, ÖYS Sonuç Belgesi'yle bırlikte "Üniversitelerin Kesin Kayıt Işlemlen ıle ilgili Bilgıler" konulu bır broşür de göndenldı. Öğrenciler bu broşürden kayıtlann ne zaman. nerede ve nasıl yapılacağını öğrenebılecekler. Trafik kazalarına 32 kurban • Haber Merkezi - Ankara gırişınde meydana gelen zincirleme trafik kazasında, aralannda 18. dönem ANAP Kırşehir Milletvekili Kazım Çağlayan ve oğlunun da bulunduğu 5 kişi öldü. 15 kişi de yaralandı. Çorum'un Kargı ilçesinde meydana gelen trafık kazasında 5 kişi öldü. 3 kişi yaralandı. Yurdun dığer yerlerinde meydana gelen trafik kazalannda ise toplam 22 kişi hayata gözlerinı yumdu. Düşünceye özgürlük kantı • İstanbul Haber Servisi - Aralannda İHD İstanbul Şube Başkanı Ercan Kanar, avukat Eren Keskin. Anadolu Platformu üyelerinin de bulunduğu bir grup, düşünceyi suç sayan yasa maddelerinin kaldınlması için başbakan, başbakan yardımcılan, Adalet Bakanı ve milletvekillerine kart gönderdi. Galatasaray Postanesi önünde toplanan grup, önce üzerinde avukat Eşber Yağmurdereli"nin fotoğrafınm bulunduğu kartlan postaladı. HADEP'e saldmı • İstanbul Haber Servisi- HADEP Kartal ilçe binasına dün sabah erken saatlerde giren kimliği belırsız kişiler. çekmeceleri kanştınp binayı tahrip ettiler. Binayı açmak üzere gelen ılçe sekretenni de başından sert bir cisimle yaralayan saldırganlar kaçtı. HADEP Kartal İlçe Başkanlığı"nca yapılan açıklamada, yapılan saldın kınandı. Açıklama • Haber Merkezi - Sıvas Valiliği, gazetemizin 24 Ağustos 1997 tarihli sayısında 5. sayfada ye ralan "Kutlamalara Yasaklama' başlıklı haberle ilgili olarak bir açıklama yaptı. Açıklamada Atatürkçü Düşünce Derneği Sıvas şubesinin veya başka bir şubesinin, 4 eylülde Sıvas Kongre binasında yapacağı etkinliklerle ilgili olarak bir yasaklamanın söz konusu olmadığı belirtildi. Açıklamada şöyle denildi: "...4 eylül kutlamalan için valiliğımizce oluşturulan Kutlama Komitesıne ADD şubesince pankart asma taleplerinin dışında müracaatlan söz konusu değildir. Talebi olmayan bir konunun reddi de mümkün değildir." 'Çözüm hükümeti'nde ısrarlı olan DSP, açıklanan zamandan rahatsız Koalisyonda seçim açıııazı ANKARA (Cumhuriyet Bûrosu) - Baş- bakan MesutYdmaz'ın 1998 Sonbahan'nda seçime gıdilebileceği yolundaki açıklama- sının ardından seçim tartışması alevlendi. "Çözüm hükümeti"nde ısrar eden DSP, se- çim için tarih bildirilmesinden rahatsızlık duyarkan ANAP Genel Başkan Yardımcısı Yaşar Okuyan. "Ekim 1998'den önce erken seçim ohnaz" dedi. ANAP, erken seçim ha- zırlıklanna seçim sandıklan görevlilerini belirleme çalışmalanyla başladı. ANAP yö- neticileri de yaptıklan açıklamalarda, erken seçim konusundaki kararlılıklannı bildirdi- ler. ANAP Genel Başkan Yardımcısı Yaşar Okuyan, dün partisinin genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında, seçime iliş- kin gazetecilerin sorulannı yanıtlarken he- nüz koalisyon ortaklan arasında bu konuda bir görüşmenin söz konusu olmadıgını söy- ledi. Ancak bu hükümetin erken seçimi he- defleyen bir hükümet olduğunu belirten Okuyan, seçim tarihinin uyum yasalan, nü- fiıs tespiti ve Yüksek Seçim Kurulu'nun ça- lışmalannın ardından ortaklar tarafindan be- lirleneceğini, daha sonra da diğer partilerle konunun müzakere edileceğini tarimin etti- ğini söyledi. Okuyan, şöyle devam etti: "Sonuçta seçim karanm hükümet değil Medis verecektir. ANAP, 1998 Eküni'nden önce seçimi düşünmediğini söylüyor. Ama. daha önce erken seçim isteyenler Başba- kan'ın bu açıklamasından sonraflginçtep- kiler ortaya koymuştur. ANAP seçime ha- ardır ve uyum yasalan ve ekonomik, sosyal idari alandaki asgari restorasvondan sonra erken seçime gidilmesi görüsündedir." ANAP Genel Başkan Yardımcısı Yüksel Yalova da dün Aydın'da düzenlediği basın toplantısında. seçimi oldu bittiye getirmek istemediklerini, yurttaşlann da desteğini al- madan bu konuda çalışma yapmanırı olum- lu olmayacağını söyledi. Yalova, "Önce bu konuda tabanda aniaşma sağlanacak. Seçim yapılmasını bizden çok vatandaşlar istiyor. Nüfus sayımıyla ilgili finans sağlanmış olup, çalışmalara başlanmışar. Türkiye'nin uy- gun bir takviminde seçim yapılacaktır. An- cak bu tarih baskın seçim kimliğini taşıma- yacak" diye konuştu. Koalisyon oluşumunun başından beri çö- züm hükümeti isteyen Başbakan Yardımcı- sı Bfilent Ecevit'in. ANAP'ın seçim tarihi bildiren açıklamalanndan rahatsız olduğu belirtildi. CHP Genel Başkanı DenizBaykal ise yurt gezilerinde hükümetin 40 gün dol- madan seçimi konuşmaya başlamasını eleş- tirdi. CHP kurmaylan, "Seçimi çıkış kapısı gibi görmeye başladılar. Hani uyum içinde- İerdi" değerlendirmesini yaptılar. Devlet Bakanı Şûkrii Süıa Gürel ise CHP tarafının bu eleştirileri anımsatıldığında, "1998 sonbahanm hedefgöstermek, uyıım- suzluk göstergesi sayılmaz. 1998 sonbahan fena tarih değiTdedı. DYP Genel Başkan YardımcısıHasan Ekinci dün düzenlediği basın toplantısında, hükümet ortaklannın seçim konusunda bir- birleriyle ters düştüğüne dikkat çekti. "Hü- kümetteki çadak, önünüzdeki günkrde iyi- cebeürginleşecek.Ekim ayındabir seçim hü- kümeti kurulmah" dıyen Ekinci. seçimler- den birinci parti olarak çıkacagını savundu. Başesgioğlu, 13 basın meslek kuruluşu temsilcisi Ue bakanlıkta dün bir araya geldi. tçişleri Bakanhğı Müsteşan M. Üyas Aksoy ve Emniyet Genel Müdürii Necati Bilkan'ın da kaüldığı toplanbda, basın mensuplan nın görevde karsılaşüklan güçlükJer ve çözüm yollan görüşüldü. (Fotoğraf: AA) Içişleri Bakanı, gazetecilerle polislerin rakip olmadığmı söyledi 'Gazeteciler güvenH çahşacak' ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - tçişleri Bakanı Murat Başesgioğlu, gazeteciler ile gü- venlik güçlerinın kamu görevi yaptıklannı vurgulayarak, aynı misyonu yüklenmiş iki sekiörün birbirine rakip olmasının düşünüle- meyeceğini söyledi. Başesgioğlu, gazetecile- rin daha rahat çalışmalan için ellerinden ge- leni yapacaklannı belirtti. Başesgioğlu. Parlamento Muhabirleri Demeğin'den Kemal Saydemir. Cumhur- başkanhğı Muhabirleri Derneği'nden Çoş- kun KartaL Haber Kameramanlan Derne- ği'nden Turkay Koç, Foto Muhabirleri Der- neği'nden Bülent Hiçyılmaz, İstanbul Ga- zeteciler Cemiyeti Başkanı NailGüreli, An- kara Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Nazmi Bilgin, İzmir Gazeteciler Derneği Başkam İsmail Sami, Türkiye Gazeteciler Sendika- sı'ndan ZiyaSonay, Basın Konseyi'nden Ba- ki Özilhan, Spor Yazarlan Derneği'nden Doğan Bulaç, Çağdaş Gazeteciler Derneği Başkanı İsmet Demirdöven ve Güvenlik Yargı Muhabirleri Derneği Başkanı Ünal İnanç'ı bakanlıkta kabul etti. îçişleri Bakan- lığı Müsteşan M. İlyas Aksoy ve Emniyet Ge- nel Müdürii Necati Bilican'ın da katıldığı top- lantıda. basın mensuplannın görevde karşılaş- tıklan güçlükler ve çözüm yollan görüşüldü. Basına kapalı olan toplantmın açış konuşma- sını yapan Başesgioğlu, daha çok toplumsal olaylarda görev yapan basın mensuplannın emniyet güçleriyle ilişkileri ve görevleri ko- nusunu ele alacaklannı söyledi. Basın özgürlüğünün anayasa gereği devlet tarafindan korunması gerektiğıne dikkat çe- ken Başesgioğlu, "Haber alma ve haber ver- me hürriyeti bugün geiişen toplumlarda yad- sınamaz bir gerçektir. Ozeflikle geçen dönem içüıde Türk basını çok başanlı görev yapmış ve demokratik yaşamımıza büyük katkı sağ- lamışür" diye konuştu.Başesgioğlu, emniyet güçlerinin yasalann kendilerine verdiği gö- revleri yerine getirdiğini, basın mensuplan ve güvenlik güçlerinin kamu görevi yaptıklannı belirtirken. aynı misyonu yüklenmiş iki sek- törün birbiriyle karşı karşıya gelmesi ve bir- birlerine rakip olmasınjn düşünülemeyeceği- ni bildirdi. CHP lideri, Islamiyetin ve laikliğin birlikte yaşanacağmı söyledi Baykal: Rejime başkaldırı boşuna NAZMİ AKDAĞ MERSİN - CHP Genel Başkanı Deniz BaykaL 8 yıllık kesintisiz eğıtımı bahane ederek rejim karşıtı gösteriler yapmakla bir yerlere vanlamayacağını belirtti. Baykal, "Biz İslamiyeti de laikliği de birlikte yaşayacağız. Dünyada en iyi İslamivet ülkemizdedir. Biz İslamiyeti İran'dan mı. Suudi Arabistan'dan nu öğreDeceğiz?" dedi. CHP lideri Deniz Baykal, önceki gün İçel'in beldelerinde yaptığı gezilerde halktan büyük ilgi gördü. Aslanköy ve Gözne beldelerinde festival açılışlanna katılan Baykal, muhalefette yaptıkJan yurt gezilennde kendilerini iktidara hazırladıklannı vurgulayarak, şunlan söyledi: "Buralara sizlerden oy istemek için gelmedik. Son kez muhalefetteyken son sorunlannızı yerinde dinlemek ve tespit etmek için geldik. Akümüzü doldurarak kendimizi iktidara hazjrhyonız." 8 yıllık kesintisiz eğıtimin bir eğitim reformundan daha önemlisı ülkede huzuru sağlayacak bir yasa olduğunu kaydeden Baykal, şöyle konuştu: "Çocuklanmızı birbirine düşman haline getiren bir eğitim yerine onlan kaynaştırmak amacıyla 8 yılhk temel eğitim vermek gerekiyordu. Bırakımz sivil vatandaşlan. üniformahlar dahi birbirlerine düşman haline geunişti. İste bu nedenle bu yasanuı çıkması için mücadele ettik. Bazı çevTeler bu eğitim sistemiyle din eğitiminin yok olacağını ileri sürerek halkı kışkırtmak istemektedirier. Ulkenıizde uygulanan İslamiyet, Müslüman ülketeri icerisinde en ivisidir. Biz hem laikliği hem de İslamiyeti biriikte yaşıyoruz. Bu konuda 74 yılhk mücadele boşuna mı yaşandı. Tarihi tersine çevirip de İran ve Suudi Arabistan'ı mı örnek alar«gi7. Biz İslamiyeti İran'dan veya Suudi Arabistan'tan mı öğreneceğiz?'' CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, konuşmasının son bölümünde, halkın rejime sahip çıkması gerektiğini de belırterek. "Ankara'da birilerinin biam için karar vermesini beklemeyeceğiz. Sizler ülke sorununa sahip çıkarsanız laik cumburiyetimize, Atatürkçülüğümüze ve demokrasimize hiç kimse zarar veremez" dedi. Akşam da Gözne şenliklerine katılan Baykal, Suavi ve Musa Eroğlu'nu dinledi. Aleviler Irtica tırmanınca hatırlandık' HAZAL ATEŞ ÇAKTR .\NKARA - Alevi dernekleri ve vakıflan, "İrtfca ürmanınca Aleviler haürlandı" dıyerek devlete sıtem ederken "Ordu da Alevüeri laikliğin güvencesi olarak görüyor" değerlendirmesini yaptılar. Alevi dernekleri ve vakıflar, devletin Alevi örgütleri ve etkinliklerine geçmiş yıllara göre daha fazla kaynak ayırmasını değerlendirdiler. Hacı Bektaş Veli Anadolu Kültür Vakfi istanbul Merkez Şube Başkanı İsmail Saçh, "Alevi kimliği üç beş kuruşla satın alınamaz" derken "Cami ve cemevi karşı karşıya getirilmek isteniyor. Biz camiye siz cemevine gidin diyerek ayınm yapıyoriar. Üç beş kuruş devlet yardımıyla Alevi kimliği saön almamaz" diye konuştu. Saçlı. "irtica hortlayınca Alevilerin hatırlandığınr belırterek şunlan söyledi: "Şeriat tehlikeü boyııta '' gelince Aleviler bu ülkenin birinci suufvatandaşı, laikliğin güvencesi olarak görülüyor. Hacıbektaş şenlikkrine katılan Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, Madımak Oteli yangmında 'Halkla devlet güçlerini karşı karşıya getirmeyin', Mesut Yılmaz da 'Madımak'ı çok abartıyorlar. Bu kadar insan futbol maçında da ölebilirdi' demişti. Bülent Ecevit, 1 MavTs 1977'de Kahramanmaraş olavlannda Başbakan'dL Bunlan tabanımız iyi tammah, bu insanlaruı geçmişleri unutulmamaİL Geçen yıl Çiller'e, bu yıl da Yıhnaz'a teşekkür ettik. Hasbelkader bir koansyon döneminde Muhsin Yazıcıoğlu Kültür Bakanı olursa öbür yıl da ona mı teşekkür edeceğiz? İnanç merkezlerimiz siyasilerin elinden kurtarümaİL" Başbakan Mesut Yılmaz'ın "Alevi sevgisini'" inandıncı bulmadığmı belirten Saçlı, "Akvileri bu kadar seviyorsa partisinde niye bir tane Alevi milletvekili yok? Alevüeri sağ yelpazeve çekmeye çahşıyoriar" diye konuştu. Hacı Bektaş Veli Anadolu Kültür Vakfı Genel Sekreteri Ahmet Şahin de Alevilerin "asimile" edilerek Türk-Islam sentezi içinde eritilmeye çalışıldığmı söyledi. Yüksekova cetesi 9sanık için 535yd luıpisistcndiDİYARBAKIR (Cum- huriyet Bürosu) - Yükse- kova çetesinın "özel hera- kâtçı" ve "korucu" kana- dını oluşturan, aralannda biri komiser 3 özel hare- kâtçı ile 5 geçici köy koru- cusu ve bir PKK itirafçı sı- nın da bulunduğu toplam 9 sanığın yargılanmalanna devam edildi. Çete sanık- lannın tahliye istemleri mahkeme tarafindan red- dedilirken, duruşmaya müdahil avukat olarak ka- tılan YaşarAltürk,Yükse- kova çetesiyle ilgili tüm kanıtlann mahkemeye su- nulmadığını ve bazı kişi- lerce gizlendiğini söyledi. Diyarbakır 1 Nolu DGM'de dün yapılan du- ruşmaya tutuklu olarak yargılanan PKK itırafçısı Kahraman Bilgiç, özel Harekât mensuplan Fatih Ozhan, YusufAzmi Avdın ve Abdülkerim Özcük ile köy koruculan Osman Ozpazar, Necmettin Haze- yL Abdülkadir Bayram, Mehmet Emin Ergen ve Osman Ergen hazır bulun- du. Duruşmaya çete tara- findan kaçınldığı belirle- nen Necip Baskın da katıl- dı. Mütaalasını okuyan savcı, sanıklann tümünün "suç işlemek için çete ohış- turmak. çete oluşturarak fıdve alnıak için adam kal- dırmakve çeteoluşturarak birden fazla kişiyi öldür- meye teşebbüs etmek" suçlanndan toplam 535 yıl ağır hapis istemiyle yargı- lanmalannı istedi. Mütalaadan sonra çete tarafindan fıyde karşılı- ğında kaçınlan Necip Bas- kın dinlendi. Baskın, çete- ciler tarafindan PKK süsü \erilerek kaçınldığını söy- ledi ve "Gözlerim kapah bir şekilde boş ve büyük bir arazide serbest bırakıl- dım" dedi.Necip Bas- kın'ın kaçınlma olayını anlatmasının ardından söz alan avukat Yaşar Altürk, Yüksekova çetesiyle ilgili tüm kanıtlann halen bazı güçler tarafindan gizlendi- ğini öne sürdü ve "Jan- darma İstihbarat Astsuba- yı Hüseyin Oğuz'un çete üyelerinin sorgulanması sırasmda çektiği video ka- set ortalıkta yok" dedi. Kaset gibi, Yüksekova çe- tesiyle ilgili bazı önetnli evraklann da henüz ortaya çıkanlmadığını anlatan Altürk. "Bunlar ilgfli yer- lerden bir an evvel isten- meli ve bu dava dosyası ce- tenin ana dava dosyasıyla hemen birieştirilmeü" is- temınde bulundu. Müdahil avukat Al- türk'ün ardından, söz alan sanık avukatlanndan Fuat Turgut, birbirinden ilginç iddialarda bulundu. Tur- gut, PKK itırafçısı Kahra- man Bügjç'in PKK örgü- tüyle halen dirsek tema- sında bulunduğunu ileri sürdü. Mahkeme heyeti, savunmalardan sonra tüm tutuklu sanıklann tahliye taleplenni reddederken, söz konusu kaset başta ol- mak üzere Yüksekova çe- tesiyle ilgili tüm dokü- manlann DGM Diyarba- kır Cumhuriyet Başsavcı- lığı'na gönderilmesi ve il- gili yerlere talimat yazıl- ması için duruşmayı ileri birtariheerteledi. Yeni arayışlar gündemde Barış treniyolcuları havayoluylagelecek ANKARA / İSTAN- BUL (Cumhuriyet)- Tür- kiye'nin Almanya, Bul- garistan, Yugoslavya ve Macaristan hükümetleri düzeyinde yürüttüğü dip- lomatik girişımleri sonu- cu yola çıkamayan 'banş treni' yolculannın, hava yoluyla gelecekleri bildi- rildı. Türkiye'deki insan haklan ihlalleri ve Kürt sorununa dikkat çekmek amacıyla Brüksel'den çı- kıp "1 Eylül Dünya Banş Günü"nde Dıyarbakır'da olması planlanan "Musa Anter BanşTreni" proje- sinin iptal editmesi, yeni arayışlan gündeme getir- di. Organizasyonu üstle- nen "Hannover Çağnsı" adlı dernek, Bulgaristan, Yugoslavya ve Alman- ya'nın trene geçiş izni vermeyeceğini açıklama- sı üzerine yolculuğun ha- vayoluyla yapılması için harekete geçti. Hannover Çağnsı, Türkiye'nin uluslararası baskısı sonu- cu tren projesinin iptal edilmesine karşın prog- ramın planlandığı biçim- de yürüyeceğinı açıkladı. AJman demiryolu şirketi Deutsche Bahn ile yapı- lan sözleşmenın feshe- dılmesiyle ortaya çıkan ulaşım sorununu havayo- luyla aşmayı planlayan derneğin, "hernepahası- na olursa olsun" proje- den geri dönmeyeceği belirtildi. Brüksel'den bugün hareket etmesi beklenen uçağın, sırasıy- la Köln, Viyana, Buda- peşte, Belgrad ve Sof- ya'ya uğradıktan sonra 29 ağustosta İstanbul'da olması hedefleniyor. Banş Treni Türkiye Koordinasyon Kurulu üyeleri avukat Selim Ok- çuoğlu, Kemal Parlak, Ahmet Cihan ve Mah- mut Şakar; trenin 1 Ey- lül Dünya Banş Gü- nü'nde Türkiye'ye gel- mesini savunduklan için kendilerini "terörist" ol- makla suçlayan İçişleri Bakanı Murat Başesgioğ- lu, Emniyet Genel Mü- dürii Necati Bilkan, Dı- şişleri Bakanhğı Sözcü Yardımcısı Sennet Ata- canlı, ANAP Konya Mil- letvekili Mehmet Keçeci- ler, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeü ve İP Ge- nel Sekreteri Bedri Gül- tekin hakkında Beyoğlu Cumhuriyet Savcılığı'na suç duyurusunda bulun- du. ÜZYAZU ORHAN BİRGİT REFAHYOL iktidannın sonu göründüğü günlerde, ilk bakışta fazla ilgi uyandırma- yan bir Başbakanlık genelgesi ile beledi- yelerden devlet memurluklanna yatay ge- çiş serbest bırakıldı. Bürokrasi dilinde bu, yerel yönetimler- de çalışmakta olan kişilerin isterterse dev- let memuru olmaları için kendilerine ola- nak sağlanacağı anlamının karşılığı de- mekti. REFAHYOL, biryandan yandaş be- lediyelere devlet bütçesinden bol para yağdınrken, öte yandan da yandaş mili- tanlara devlet kapısını açarak, onlara kad- rolar yaratmak amacı ile yaptı bunu. Dünkü Hürriyetin birinci safyasını boy- dan boya kaplayan bir manşet-haber, bu tür kadrolaşmanın çok boyutlu öykülerin- den birisine ayrılmıştı. Habere göre sekiz yılhk kesintisiz tasa- nsını hazırlayıp Milli Güvenlik Kurulu önün- de savunan, ama parlamentoda bu tasa- n için söylediklerini unutup ret oyu veren sağlam karakterli, sağlam bilimadamı, es- ki Milli Eğitim Bakanı, sağlam profesör Mehmet Sağlam'ın, bakanlıkta imzaladı- ğı son evraklar arasında, Kahramanma- Pis Kokulann Yükseldiği Bir Sistem... raş'taki DYP örgütünün bazı üyeleri için Milli Eğitim kadrolannın kapılannı açma onayı da vardı. Sağlam karakterli Mehmet Bey, seçim bölgesindeki durumunu sağlamlaştırabil- mek için, 534 partilisine Başbakanlık ge- nelgesinden yararfanarak yatay geçiş ola- nağı tanımıştı. Bir ilde, il düzeyindeki memuriyetler için valinin göreve başlatma oluru aranır. Haberde, Kahramanmaraş Valisi Saim Çotur'un, atamalardan ilk bölümü için ba- kandan gelen yazıyı işleme koyduğu, ama arkadan 358 kişilik bir yeni ilstenin de "ir- fan ordumuzun" mensuplan arasına ka- tılması ile ilgili evrak gelince sıkıntıya girip tepki gösterdiği anlatılıyor. Valinin tepkisi mi, iktidar değişikliğinin rüzgân mı, gerçeği tam kavrayamadım; ama bilinen, işin altı bir parça kazınınca, bu isimlerden bir bölümünün sağlam ba- kana ilçe ya da belediye başkanlannın im- zaları ile ulaştınldığı, ama asıl ağırtığı sah- te imzalı ve mühürlü parti yazılanna ekle- nenlerin oluşturduğu ortaya çıkıyor. Haber, atama borsasının o tarihteki AJman Mar- kı paritesini de belirtiyor. Bir atama başı- na, 3 bin ile 8 bin markı başkan adına ya- tırdın mı, eğitim kadrolannda odacılıktan öğretmenliğe kadar sağlam kapının anah- tanna sahip olunma yolu açılmış oluyor. Bu, trajikomik gibi görünen haber, Tür- kiye'nin siyaset sistemindeki çarpık yapı- laşmada, tesadüfen patlamış bir kanali- zasyon borusundan etrafa yayılan koku- lann sadece bir parçasıdır. Bakınız bu işin ucu nereden başlıyor? Seçmen, sandık başına gidip paıiamen- to ya da yerel yönetim için partinin aday- larına oy veriyor. Çoğunluğu alan parti de, genel ya da yerel iktidan oluşturuyor, Seçilmişler, görevlerine başlayınca par- ti örgütünün hareketi kadar bereketi de çoğalıyor. Çalınmayan kapılarda kuyruk- lar, aranmayan başkana başvurulann tü- mü, iktidar olanaklanndan pay isteme ar- zusuna yöneliyor. Kimi bakan, görevlere o işlerin gerçek- ten ehli olanlannın gelmesi için savaşım verirken, kimi dost-ahbap, akraba ilişkile- ri birinci sırayı alıyor. Bakanın ve milletvekilinin gelecek se- çimde aday listesinde yerini koruması, lis- teyi oluşturan önseçim mekanizmasını elinde tutan "örgüt ağalan'run iradesi ile oluşunca delegelerin sayısal ağıriığı, siya- sal arzuları ile iktidar kavşağında, elbette pastadan pay almak için kesişiyor. Bir yandan popülist istekler, öte yandan örgütsel baskı, seçilmişlerin liste şansla- nnı zorlarken, araya 80'li yıllardan sonra politik arenada boy gösteren "Parsadan tipi" profesyonellerkanşıyor. Birsahte ka- şe, bir de imzalı, mühürlü parti ya da be- lediye yazısı ile mark ölçütünde gelecek- lerini güvenceye alanlar, pazarlık marjın- da, zavallı üst kademe yöneticisinin de, arada bir bakan beyin de günahını almak- tan kaçınmıyorlar. Bakınız, Tansu Çiller'in son İzmir gezi- sinde, kocaman parti örgütünden genel başkanın çevresinde kalanların sayılan- na? Bu kodralann çoğunluğu, bugünler- de "DTP Genel Merkezi"rim kapısında kendi kasabalannda ya da kentlerinde ye- ni partinin örgütünü kurabilmek için yetki belgesi almak amacı ile nöbetteler. O ara- da birçoğu elbette kimi genel müdürlük- ler, kimi kadrolar için birer tavsiye kartını da rica etmekten geri duracak değiller ya... Siyasi Partilerve Seçim yasalannda ya- pılması gereken en yaşamsal düzenleme- ier arasında, partiler yolu ile devlet hazi- nesinin dolayiı ya da dolaysız hortumlan- ması önlenmezse, sağlam bakan öyküle- ri ciltler dolduracak kadar çoğalır. Ihale mafyalan iktidardan inmez. Örtülü ödenekler, Ankara Ağır Ceza Mahkemesi'nin Parsadan davasındaki karan ile belgelendiğı gibi, DYP'nin gele- cek seçimdeki güçlenmesi için kunjlmuş hayali destekçilerin emrine açılır. Ve burası Türkiye'dir. Hesap soran bile olmaz...
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle