23 Kasım 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
22 AĞUSTOS1997 CUMA CUMHURİYET SAYFA KULTUR 13 Kentte panik, seri cinayetler ve gırgırla kanşık yoğun bir 'korku filmi' muhabbeti... Craven usulü bir dehset tirildemesii Kanlı Sinema sever misiniz? -r Kanlı Sinema (Gore Films), özellik- . le 1980'li yıllarda büyûk ticari başan- •-•" lar getiren 'Carrie', 'Halknveen', 'Me- -' zuravet Gecesi', 'Zombi', 'Creepshov»' -' ya dâ 'Evfl Dead\ 'Friday 13-Kanlı Cu- - r ma' ve unutulmaz Freddy Krueger'li - r 'Elm Sokağında Kâbus' serısinden, se- •• yircinin neıdeyse pestilini çıkaran cins- " ten. şoke edici, irkiltici, gıcık birtakım .- filmlerle iyice palazlanıp gelişerek an- " c lı şanlı korku-fantastik türünün, gittik- ;• çe özerk bir alt-tûr haline gelen uzantı- ~ - sı olarak tanımlanabüır. Bu türün özellikle genç kesimde bun- . ca etkili olmasında, tüm dünya TV'le- • rindeki rating şampiyonu, o bol 'kanh > ve aah', kaynar kaynar Reality Shovv *.. programlarmın gördüğü ilginin de ana '. etkeni olan, insanoğlundaki dikizcilik eğiliminin-röntgencilik güdüsünün yat- -* tığını ilerisürûyorkonununuzmanlan. e:' Peıdeden nasılsa üstüne sıçramayacak - r olan kanın akıtılmasını ve baskasınm -•• acı çektigi şiddet gösterilerini bu film- lerde doyasıya ve ilgiyle röntgenlemek • firsatını buluyor seyirci tüm aynntısıy- > la. " Bol heyecan ve gerilim yapıtı Beyazperdeye yansıtılan kan ve şid- "^ detin sınırlannı gitgide zorlayan, hepsi £t birbirinden etkilenerek tezgâhlanmış j£ izlenimi veren, cinselliğin günah sayıl- •î 1 dığı ve sevişenlerin genelde öldürülerek K cezalandmldığı bu dehşetengiz fılmler, j* tek tek ya da seri halde işlenen cinayet- T lere, sadizm, terör. işkence gösterisi sahnelere dayanan kaba saba bir dehşet atmosferini yansıtır baştan sona ve mantığa filan boş veren, kolayca kav- ranamayan, ama çogu kez fos çıkan, es- rarengiz boyutlar da içerir zaman za- Jİ man. Korku türünün yan koluna ilişkin jj bu girişi, yönetmen Wes Craven ve son •İ filmi 'Scream-Çıglık' nedeniyle yaptık. " Seyircisini korkutmakla kalmayıp ' alabildiğine sarsmak, rahatsız etmek ve "' yılgı vermek üstüne iş tutan, korku ve dehşet güdüsünü ayyuka çıkaran, basit " çizgiroman, rock'n'roll, patlamış mısır '• ve coca cola kültürünün uzantısı Kanlı • Sinema fılmlerinin en özgün ve namlı Scream / Yönetmen: Wes Craven / Senaryo: Kevin Williamson / Kamera: Mark Irvin / Müzık: Marco Beltrami / Oyuncular: Neve Campbell, Skeet Ulrich, Courteney Cox, David Arquette, Rose McGovven, Matthevv Liilard, Drew Barrymore, Jamie Kennedy. 1997ABD(FirmPop-WB) ustalanndan. Freddy Krueger'in yara- tıcısı Wes Craven'ın yönettiği 'Scream- Çığhk'ı, gençlerin ağırlıkta olduğu MTV izleyicilerince yılın en iyi filmi seçilmesinden ve aldığı olumlu eleşti- rilerden dolayı biraz merakla bekliyor- duk bir süredir. Doğrusu pek de aman aman hayranı olmadığımız bu türün sa- yılı ustalanndan Wes Craven bu mera- kımızı giderdi yine. 'Çığhk', türün klasiklerini hatmet- miş, genç, yeni bir yazann, Kevin Wü- üamson'un sağlam senaryosundan çe- kilmiş. kimi diyaloglan ve sahneleriy- le sinema tanhınde yerini almış, bazı namlı korku filmlerine yapılan fiyaka- h göndermelerden geçilmeyen, alışıl- mış saldın teması çevresinde gelişen, basit bir 'katil kim' entrikasına sahip, beylık deyişle soluk soluğa izlenen, al- benisi bol bir heyecan ve gerilim yapı- tı. Daha açılıştaki cinayet sahnesinde, tam Wes Craven'vari bir kan dökme şö- lenine geldiğimizi duyumsatan 'Çıg- bk'ta, hafıfmeşrep bir kadın olan anne- sinin bir yıl kadar önce tecavüze ugra- yarak vahşice öldürülmesini yeni yeni hazmetmiş, babasının sürekli ihmal et- tiği, pencereden bacadan girerek hep sevişmek isteyen erkek arkadaşıyla (Skeet Ulrich) sınırlı bir ilişkiyi sürdü- ren, yeniyetme, güzel, süzgün bir genç kızı, Sidney'i (Neve Campbdl) tanıyo- ruz. Issız bir bölgedekı evinde yalnız genç kızın telefonu çalıyor ve malum Maoriprensesleri, özgürlüğüne düşkün olur ^ Bugün Alkazar'da gösterimegı- .ren, LeeTiunahori'nin 1995 yapı- mı "Once Were Worriors / Bir Za- : , manlar Savaşçıydılar" ı, Yeni Ze- -• landa sinemasının "The Pi- -'. ano"dan bu yana kuşkusuz en et- ıc kileyici ve en güçlü filmi. Günü- müz Yeni Zelanda toplumunun alt \ '.kesimine ve bu kesimin yaşam bi- -r çimine atılan keskin ve duyarlı bir , • bakış olarak değerlendirilen "Bir n- Zamanlar Savaşçıydılar", olduk- :.. ça kısıtlı bir bütçeyle çekılmiş ol- masına rağmen gerek öyküsü, ge- t rek oyunculuğu, gerekse anlatunı n. ve montajıyla her açıdan farklı, il- ,./ginç bir fılm. Yeni Zelanda'nın yerlileri olan " Maorilerin gelenek ve görenekle- - -riniyansıtan 'belgesel nitetikü bir röportaj filmi" olma özellığinı de -'taşıyan fılmin dramatik örgüsün- , • de belirgin olarak öne çıkan tema, , • kan-koca arasındaki çatışma ve bu * çatışmanın, ailenin diğer fertleri • •< üzerinde yarattığı olumsuz etkiler. • Yeni Zelanda'nın Auckland kentinm varoşlannda yaşayan '. yoksul bir ailenin güçlü, şiddet do- , lu hikâyesinı anlatan filmde, eski, ., soylu aileden gelen bir Maori prensesi olan ve tutkulu bir aşkla - sevdiği adamla evlendikten sonra yoksulluğa talim eden Beth'in (Rena Owen) kocası Jake'e (Te- , muera Morrison) duyduğu aşk, • aradan yıllar geçmesine ve beş ço- cuklan obnasına rağmen hâlâ ilk '.- günkü gibi yoğundur. Ancak Jake Bir Zamanlar Savaşçıydılar Oıtce Were vvarrlors / Yönetmen: Lee Tamahori / Senaryo: Riwia Brown / Kamera: Stuart Dyburgh / Müzik: Murray Grindlay, Murray McNabb / Oyuncular- Rena Owen, Temuera Morrison, Anita Kerr-Betl, Julian Arahanga, Taugaroa Emile, Clifford Curtis, Joseph Kairau, Pete Smith/1994 Yeni Zelanda (Medyavizyon). cephesinde durum aynı değildir. Zamamnın büyük bölümünü ser- seri arkadaşlan ile birlikte geçiren Jake,oldukçadeğışmiş, ıçkininöl- çüsünü kaçırdığı zamanlarda da kansını aşağılayıcı sözlerle yara- lamaya hatta dövmeye başlamıştır. Beth ise tüm bu şiddete. itılmışli- ğe ve umutsuzluğa rağmen hâlâ dayakçı kocasına katlanmaktadır. Ailesini dağılmaktan korumaya çabalayan Beth, bir anlamda ken- dini kandırmaktadır. ancak çocuk- lannın bu huzursuz ve şiddet dolu aile ortamından etkilendiklerini bilmeksizin. Bir oğlu sokak çete- sine girmiş. ötekıyse sosyal yar- dım kurumlan tarafından elinden alınmıştır... Chven'ın başanh o>nnu Alışılmış renkli Hollyvvood fılmlerindekine benzemeyen, şid- det dolu bir öyküyü anlatan *"Bir 7amanlarSa\aşçı\dılar"da başro- lü üstlenen Rena Owen, başanlı kompozısyonuyla 1995'te Mont- real'de yapılan 19. Dünya Filmle- n Festivali'nde en iyi kadın ödü- lüne layık bulunurken Maori kö- kenli Lee Tamahori de en iyi yö- netmen seçilmişti. Bizim de izle- diğimiz aynı festıvalde, yanşma bölümünde gösterilen "Bir Za- manlar Savaşçıydılar"ın en iyi fılm olarak büyük ödülü kazan- masına da tanık olmuştuk Montre- al'de. Yeni Zelanda sineması için yeni bir doğuşun habercisi olarak yorumlanan bu film için bazı Ang- losakson eleştirmenlerinin söyle- dikleri oldukça ilginç. Filmi ol- dukça önemli bulan ve 'lozgın, patlayıcı ve güçlü' bir yapıt olarak nitelendıren Stephen Cook'a göre "Bir Zamanlar Sa\aşçı\dılar" , acıtıcı bir gerçeklik duygusu veren ve Yeni Zelanda'da hayatın ger- çekte böyle olup olmadığını sor- gulatan çarpıcı bir fılm. Çok başa- nlı RenaOwen'ı ve serseri. küfür- baz, bencil koca rolündeki Temu- era Morrhon'u beğendiğini ifade eden Cook, bu filmi şöyle özetli- yor ".-Eğerbufilmegidecekseniz hazırüklı olun çünkü mutlu biröy- kü değil sizi bekleyen. Ana karak- terlerinin çaresizİiğini uzun süre unutamayacaksınız. Film agzınızı açık bırakacak, bir sahneden öte- kine geçerken kanşık du> gular içj- ne yuvarlanacak \e içinizde bir burkulma hissedeceksiniz.' Bir Za- manlar Savaşçıydılar' gerçek^esa- mirrü bir Fılm ama çok hassas in- sanlara göre deği) kesinlikk." Bir başka sinema > azan Russell Baillk'ye göreyse, öykü, karakter, duygu, mekân ve stil açısından kendi ayaklan üzerinde duran bir fılmle karşı karşıyayız. tki ana ka- rakterin de oyuncularca oldukça inandıncı kılındığını belirten Ba- illie, "Bir Zamanlar Savaşçıydı- lar"ı şöyle değerlendınyor sonuç olarak: "Seyircüeri, bu fılmden çı- karken en çok etkileyecek neden, bu hikâyenin zamanımızda. şimdi cereyan etmesinin >erdiği rahatsız- lık duygusu ve hikâyenin sinema- tografik biçimiyle. oyunculannın performansı. 'Bir Zamanlar Sa- vaşçıydılar', son dönemde Yeni Zelanda'da yapılan en iyi ıibn kıtş- kusuz." Bu fılmle dikkati çeken yönet- men Lee Tamahori, çok geçmeden Hollyvvood'un yolunu tutmuş ve zengin kadrolu, gösterişli bir poli- siye aksiyon filmi yapmıştı. boğuk, hınltılı bir psikopat sesi, kaba- saba flört tümcelerinden ölümcül teh- ditlere varan konuşmalanyla kızı kor- kutuyor. Biz, başına Edvvard Munch'un eksp- resyonist akımın başyapıtı, ünlü 'Çığ- hk' tablosunu andıran, iskeletimsi, si- yah kukuletalar geçirmış, kara hayalet- leri andıran bu telefon sapığını ya da sa- pıklaıını, 'Çığnk'ın hemen başında John Carpenter'in 'HaUovveen'ını, fıl- min sapık katili Michael Myers'in adı- nı dosdoğru bilecek kadar sinema ku- şu ve horror meraklısı olan bir başka sağlıklı, varlıkh, akça pakça, güzel Amerikan genç kızını (Drew Barrymo- re kısa bir rolde boy gösteriyor) ve sev- gilisini kesip biçip doğrarken gördüğü- müz için, üç aşağı beş yukarı, yalnız güzel Sidney'in başına neler gelebile- ceğini artık kolayca tahmin edebiliyo- ruz. Küçük, sakin Amerikan kentini deh- şete gark eden, yerel TV haber bülten- lerinin gündemini oluşturan, faili meç- hul bu seri cinayetler nedeniyle kimse- nin güvende olmadığı, herkesin şüphe içinde kaldığı kentte acaba katil kim entrikası, gençlerde ve okul ortammda odaklanıyor. Türünün gözalıcı bir parodisi Sidney'e kol kanat geren, zengin bur- juva kızı arkadaşı Tatum'un (Rose McGowen) da, korku fılmleri fanatiği, gerzek ve sarsak sevgilisi Stu'nun (Maöhew Lfflard) verdiği ve fılmin ner- deyse bürün ikinci yansma yayılan çıl- gın parti sırasında garaj kepenklerine başı sıkıştrnlarak öldürülmesiyle geri- len tempo, meraklısmm beklentisini gi- derecek cinsten kanlı, gotik, şiddet ve dehşet anlan vaat eden bir finale bağ- lanıyor, maskeleri düşen, korku fılmle- rinin tüm trüklerini bilen, birbirlerini bıçakla dürtecek kadar kafayı yemiş, azgın zamane genci, katil sapıklann ^ ^ ^ ^ ^ kimliği ortaya çıkıyor. Seyircisini tel tel germe- yi, heyecanlandırmayı ve korkutmayı, dehşete boğ- mayı iyi bilen yönetmen Wes Craven türün klişele- riyle yerli yerinde oynaya- rak kapasitesini bayağı zorluyor, gerçekten keskin ve yırücı sahneler düzen- leyerek. Türle ve kendi sinema- sıyla da dalgasını geçen Craven'in kıpır kıpır, hare- ketli kamerası ve akıcı an- latımıyla seyircisini ele geçiriverdigi, türü ve kli- şelerini bir kez daha bol kanla, şiddetle 'suladığı' 'Ç^ık', 1980'lerin korku klasiklerine saygı gösteri- sinde bulunurken türün pek ılgisiz kalınamayacak, gözalıcı bir parodisine de girişiyor. Ev alma komşu al! Buram buram terleten yaz sıcağı. Buz- *»dolabı ve klima çalışmıyor, çağnlan Çinli tamirci evi bulamıyor, komşunun kapısını çalıyor. Mimarkocasım işine yollamış ka- dın (Mare VVuıningham), ısrarla bahçede suyla oynamak isteyen çocuklanna karşı koyamıyor. Çocukların oyuncak uçağı komşunun camını tannca zıvanadan çıkı- yor bu komşu (Char- lie Sheen) ve elinde yangın baltasıyla kar- şınıza dikiliyor, teh- ditkâr tavırlar sergile- yerek, kansı ve çocu- ğunca terk edilip az- gın köpeğiyle bir başı- na kalmış bu komşu, yangınlarda gözünü kırpmadan alevlere dalarak hayat kurta- ran, kahraman bir itfa- iyeci görünürde ama, gitgide özel hayatın- dan kaynaklanan so- runlann altmda ezi- len. ruh bozukluğu aşama aşama kahra- manhğmın önüne geçen, hasta ve tehlike- li biri aslında. Bürün öfkesini ailesine yönelten, saldır- gan ve sorunlu komşusuna karşı ölümüne Baskı Altmda Under Pressure / Yönetmen: Craig R. Baxley / Senaryo: Betsy Giffen Nowrasteh / Kamera: David Connell / Müzik: Gary Chang / Oyuncular: Charlie Sheen, MareVVinningham, David Adrevvs, John Ratzenberger, Noah Fleiss, Chelsea Russo, KeoneYoung/1997ABD (Umut Sanat). bir mücadeleye girişen anaç kadınla aile- sinin heyecanlı öyküsünü anlatan "Under Pressure - Baskı Aranda", 24 saat içinde geçen ve kötü komşu karakten çevresinde gelişen beylik bir gerilim serüveni. Betsy Giffen Nowrasteh adlı bir kadın yazann. komşuluk ilişkilerinden yola çıka- rak bütün melaneti, 'sevgi dolu, sıcak .\me- rikan ailesi tabiosu'na yönelik bu asap bo- zucu saldınyı başla- tan kötü komşuya yı- kan, oldukça klişe se- naryosundan çekilen "Baskı Altmda"yı, ikinci sınıf macera - aksiyon filmlerinin yönetmenlerinden Craig R. Baxley im- zalamış. Bu kez geri- limi deneyen yönet- men Craig R. Baxley türün bildık kalıpla- nndan, alışılmış nu- maralanndan geçil- meyen, oyalayıcı bir stil alıştırması çek- miş. Görsel bakımdan şık şıkırdım, cilalı bir çalışma ama, şimdiye kadar seyretmiş olduğumuz yığınla gerilim filminin tortu- sunda hemen yok olup unutuluverecek cinsten bir heyecan denemesi"Baskı Aran- da". Martin Sheen'in pek de hazzetmedi- ği oğlu Charlie Sheen'in, tamirciyi ve po- lisleri temıze havale edip gittikçe dehşet sa- çarak finalde de tüm aile bireyleriyle Rus ruleti oynayan sapık kompozisyonuyla, si- nemadaki upuzun karmaşık kötüler liste- sine bir çentik daha attığı filmde, domes- tik Mare VV'inningham da, içgüdüsel bir şekilde ailesini korumak için kötü komşu- suyla dişi kaplan gibi didişen, Los Ange- leslı ev kadını rolüne cuk oturmuş. Bir ara sinemaya gidip sevimli "Babe - Bebe" fil- minı de seyreden bu ailenin kötü komşu- nun şerrinden nasıl kurtulduğunu hikâye e- den, beylik heyecan ve gerilim seyirliği "Baskı Aranda", meraklısı için bugün gös- terime giriyor. Devamı gelecek mi? Filmde, korku-gerilim klasiklerini yerli yersiz anarak sapıklıklannı ku- san, ruh hastası, kötü ço- cuklar, vaktiyle videocu dükkânında çalışan, aksi- yon tutkunu genç bir Qu- entin Tarantino'nun kor- ku-fantastik kulvanndaki benzerini çağnştıran, tü- rün uzmanı, Sidney'e ke- sik, uyanık delikanlı Randy'nin (Jamie Ken- nedy) gözetimindeki 'Hal- kjvveen' filminin gösterimi sırasında iyice gemi azıya alıyorlar partide. Ki breh breh breh... Psycho'dan Kuzulann Sessizliği'ne kadar türün bellibaşlı duraklanna da uğrayan, bir Ingiliz eleştir- meninin yakıştırmasıyla 'kaotik, post modern bir pijama partisi' niteliğin- deki 'Çığük', baştan sona genç kuşak Hollyvvood oyunculannın da gövde gösterisi gibi seyrediyor aynca. Ateşli gazeteci, iddialı televizyon habercisi rolün- deki, ağu gözlü, seksi ex- model Courteney Cox, 1980lerin 'korku kraliçe- si' Jamie Lee Curtis'in tah- rma aday yeni çıür'lardan Kanadalı güzel Neve Campbellve 'Doom Gene- ratioo'dan anımsanacak Rose McGotvangibi fistık- lara, TV habercisi kadına abayı yakmış, toy polis ro- lündeki Arquette klanmın küçüğü David Arquette ve geleceği parlak, yakışıklı abaza katil Skeet Ulrich eşlik ediyor. ABD'de umulmadık bir gişe başansına erişen, dü- şük bütçeli bu parlak ve gırgır korku filmi, tam me- raklısına göre. Şimdi ba- kalım devam filmi 'Scre- am 2' ne zaman gelecek? Kuğu GöUi Balesi dansçıları bronzlaşınca • KüJtür Servisi - îngiliz Ulusal Balesi'nin, Çaykovski'nin başyapıtı ''Kuğu Gölü"nde dans edecek olan balerinlerini tatil dönüşü bronzlaşmış gören bale yöneticilerinin başlanna kaynar sular boşandı. Îngiliz Ulusal Balesi dansçılannın 5 haftahk tatili fırsat bilerek Kuğu Gölü balesınin sahnelenmesi öncesi fazla güneşlenmeleri ve kızarmış ıstakoza dönmelen yönetmeni çileden çıkardı. Balenin sözcüsü BBC'ye yaptığı açıklamada, kuğulan canlandıran balerinlerin kar gibi beyaz olmalan gerektiğini hatırlattı ve dansçılann bronz tenlerini ağır makyajın bile kapatamayacagını söyledi. Sanat yönetmeni Derek Deane ise, dansçılann bu halını gördüğünde "Kızarmış kuğu istemiyorum" diye çüaştı ve sanatçılann kapalı yerde durmalannı, mutlaka şapka giymelerini ve koruyucu krem kullanmalannı emretti. Rus komedyen Yury Nikulin öMii • Kültür Servisi - Rusya'nın en sevilen komedyeni Yury Nikulin, önceki gün yaşama gözlerini yumdu. Geçirdiği kalp ameliyatı sonrasında sağlığı pek yerinde olmayan Nikulin, 5 ağustostan bu yana Endourine Surgery Centre'da tedavi ediliyordu. 1950'lerde Moskova Sirki'nde palyaço olarak çalışan Nikulin, 1958 yılında sinema dünyasına girdi ve halen Rusya'da gösterilen birçok komedi fılminde rol aldı. 1967 yılında "Kavkazskaya Plennitsa", 1969 yılında da "Brilyantovaya Ruka" isimli filmlerde de rol alan sanatçı, daha sonra tekrar sirk yaşamına geri döndü ve 1984 yılında Moskova Sirki'nin yöneticisi oldu. Zydeco müziğinin devi Beau Jocquer Hayal Kahvesi'nde • Kültür Servisi - Yoğun turne çalışmalan nedeniyle lstanbul Caz Festivali'ne katılamayan ünlü caz ustası Beau Jocque, bugün Çubuklu Hayal Kahvesi'nde müzikseverlerle buluşuyor. Jocque BEÇ Group organizasyon aracılığıyla Türkiye'ye gelen Beau Jocque, 6 ağustosta Istanbul'dan başlayarak Çeşme, Foça. Kemer. Antalya. Marmaris, Kuşadası, Ayvalık ve Ankara'da "zydeco müziği" konserleri veriyor. Müzik yaşamına 28 yaşmda başlayan Jocque, ZZ Top, Sanatan ve Bob Dylan gibi müzisyenlerden etkilendi. Yıllar içinde canlı ve ritmik Güneybatı Lousiana kökenli dans müziği tarzım rock ve funk moriflerini kullanarak geliştiren sanatçı, beş kişilik grubu "'Beau Jocque & the Zydeco Hi-Rollers ile "zydeco müziği"nm baş miman olarak anılıyor. Konservatuvara ön kayıtla ögrenci alınacak • ADANA (AA) - Adana Büyükşehir Belediyesi Konservatuvan'na ön kayıtla öğrenci alınacak. Büyükşehir Belediyesi Kültür ve Sosyal Işler Müdürü Suna Yeşil, yaptığı açıklamada, Türk Halk Müziği ve Türk Halk Oyunlan bölümlerine ön kayıtla öğrenci almacağını bildirdi. Ön kayıtlann 20 eylülde sona ereceğini belirten Yeşil, 22-23 eylül arasında adaylann sınava gireceklerini kaydetti. Açıklamada, başvuru sahiplerinin 18-30 yaş arası ve en az ilkokul mezunu olmalan gerektiği belirtildi. Rahibe Teresa, yaşammın fibn haKne gelmesine karşı • Kültür Servisi - 1979 yılında Nobel Ödülü'nü kazanan Rahibe Teresa, hayatmm film haline gelmesini istemediğini belirtti. 7 Kasım 1990tarihinde Fransız yazar Dominique Lapierre'nin sunduğu teklifi bu fılmin yaşammın büyüsünü bozacağı gerekçesiyle ret etti. Yazar Dominique Lapierre ise Rahibe Teresa ile 29 Aralık 1982 yılında yaşammın film haline gelmesi konusunda bir sözleşme imzaladıklannı, bu sözleşmeyle birlikte Rahibe Teresa'nın yaşamını film ya da kitap haline getirme yetkilennın olduğunu aynca bu sözleşmeyi 1988 yılında yinelediklerini belirtti. Rahibe Teresa misyonerleri de bu filmin çekibnesini istemediklerini bildirse de Lapierre yapımıru Hallmark Entertainment'ın üstleneceği ve Geraldine Chaplın'ın rol alacağı bu filmin çekilmesini engelleyemeyeceklerini söyledi. Walt Disney'e tepki • Kültür Servisi - Arap Birliği, Walt Disney prodüksiyonlanmn Arap karşıtı olduğunu belirtti. Arap Birliği Genel Sekreteri yaptığı açıklamada, Walt Disney prodüksiyonlanmn insanlann kafasındaki Arap ve Müslüman imajını yıkmaya yönelik olduğunu söyleyerek Walt Disney'i, Araplan gerici ve vahşi olarak tanıttığı gerekçesiyle suçladı ve Walt Disney'i bu tarzmı değiştirmesi konusunda uyardı. BUGÜN • RUMELMSARIKONSERLERÎ kapsammda Rumelihisan'nda saat 21.00'de Göksel konseri izlenebilir. • TARİHİDARPHANE BİNALARI'nda saat 10.30-16.00 arasında Tiyatro Atölyesi tarafından sunulan. Uğur Değirmencıoğlu'nun yönettiği 'Müzede Yaraücı Drama: Bağbozumu' izlenebilir. • tDİL KÜLTÜR MERKEZİ'nde saat 15.00- 19.00'da yönetmenliğjni Milcho Manchevski'in yaptığı 'Yağmurdan Önce' adlı fılm görülebilir.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle