Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
22 AĞUSTOS1997 CUMA CUMHURİYET SAYFA
KULTUR 13
Kentte panik, seri cinayetler ve gırgırla kanşık yoğun bir 'korku filmi' muhabbeti...
Craven usulü bir dehset tirildemesii Kanlı Sinema sever misiniz?
-r Kanlı Sinema (Gore Films), özellik-
. le 1980'li yıllarda büyûk ticari başan-
•-•" lar getiren 'Carrie', 'Halknveen', 'Me-
-' zuravet Gecesi', 'Zombi', 'Creepshov»'
-' ya dâ 'Evfl Dead\ 'Friday 13-Kanlı Cu-
-
r
ma' ve unutulmaz Freddy Krueger'li
-
r
'Elm Sokağında Kâbus' serısinden, se-
•• yircinin neıdeyse pestilini çıkaran cins-
" ten. şoke edici, irkiltici, gıcık birtakım
.- filmlerle iyice palazlanıp gelişerek an-
" c lı şanlı korku-fantastik türünün, gittik-
;• çe özerk bir alt-tûr haline gelen uzantı-
~ - sı olarak tanımlanabüır.
Bu türün özellikle genç kesimde bun-
. ca etkili olmasında, tüm dünya TV'le-
• rindeki rating şampiyonu, o bol 'kanh
> ve aah', kaynar kaynar Reality Shovv
*.. programlarmın gördüğü ilginin de ana
'. etkeni olan, insanoğlundaki dikizcilik
eğiliminin-röntgencilik güdüsünün yat-
-* tığını ilerisürûyorkonununuzmanlan.
e:' Peıdeden nasılsa üstüne sıçramayacak
-
r
olan kanın akıtılmasını ve baskasınm
-•• acı çektigi şiddet gösterilerini bu film-
lerde doyasıya ve ilgiyle röntgenlemek
• firsatını buluyor seyirci tüm aynntısıy-
> la.
" Bol heyecan ve gerilim yapıtı
Beyazperdeye yansıtılan kan ve şid-
"^ detin sınırlannı gitgide zorlayan, hepsi
£t birbirinden etkilenerek tezgâhlanmış
j£ izlenimi veren, cinselliğin günah sayıl-
•î
1
dığı ve sevişenlerin genelde öldürülerek
K cezalandmldığı bu dehşetengiz fılmler,
j* tek tek ya da seri halde işlenen cinayet-
T lere, sadizm, terör. işkence gösterisi
sahnelere dayanan kaba saba bir dehşet
atmosferini yansıtır baştan sona ve
mantığa filan boş veren, kolayca kav-
ranamayan, ama çogu kez fos çıkan, es-
rarengiz boyutlar da içerir zaman za-
Jİ man. Korku türünün yan koluna ilişkin
jj bu girişi, yönetmen Wes Craven ve son
•İ filmi 'Scream-Çıglık' nedeniyle yaptık.
" Seyircisini korkutmakla kalmayıp
' alabildiğine sarsmak, rahatsız etmek ve
"' yılgı vermek üstüne iş tutan, korku ve
dehşet güdüsünü ayyuka çıkaran, basit
" çizgiroman, rock'n'roll, patlamış mısır
'• ve coca cola kültürünün uzantısı Kanlı
• Sinema fılmlerinin en özgün ve namlı
Scream / Yönetmen: Wes Craven / Senaryo: Kevin Williamson /
Kamera: Mark Irvin / Müzık: Marco Beltrami / Oyuncular: Neve
Campbell, Skeet Ulrich, Courteney Cox, David Arquette, Rose
McGovven, Matthevv Liilard, Drew Barrymore, Jamie Kennedy.
1997ABD(FirmPop-WB)
ustalanndan. Freddy Krueger'in yara-
tıcısı Wes Craven'ın yönettiği 'Scream-
Çığhk'ı, gençlerin ağırlıkta olduğu
MTV izleyicilerince yılın en iyi filmi
seçilmesinden ve aldığı olumlu eleşti-
rilerden dolayı biraz merakla bekliyor-
duk bir süredir. Doğrusu pek de aman
aman hayranı olmadığımız bu türün sa-
yılı ustalanndan Wes Craven bu mera-
kımızı giderdi yine.
'Çığhk', türün klasiklerini hatmet-
miş, genç, yeni bir yazann, Kevin Wü-
üamson'un sağlam senaryosundan çe-
kilmiş. kimi diyaloglan ve sahneleriy-
le sinema tanhınde yerini almış, bazı
namlı korku filmlerine yapılan fiyaka-
h göndermelerden geçilmeyen, alışıl-
mış saldın teması çevresinde gelişen,
basit bir 'katil kim' entrikasına sahip,
beylık deyişle soluk soluğa izlenen, al-
benisi bol bir heyecan ve gerilim yapı-
tı.
Daha açılıştaki cinayet sahnesinde,
tam Wes Craven'vari bir kan dökme şö-
lenine geldiğimizi duyumsatan 'Çıg-
bk'ta, hafıfmeşrep bir kadın olan anne-
sinin bir yıl kadar önce tecavüze ugra-
yarak vahşice öldürülmesini yeni yeni
hazmetmiş, babasının sürekli ihmal et-
tiği, pencereden bacadan girerek hep
sevişmek isteyen erkek arkadaşıyla
(Skeet Ulrich) sınırlı bir ilişkiyi sürdü-
ren, yeniyetme, güzel, süzgün bir genç
kızı, Sidney'i (Neve Campbdl) tanıyo-
ruz. Issız bir bölgedekı evinde yalnız
genç kızın telefonu çalıyor ve malum
Maoriprensesleri, özgürlüğüne düşkün olur
^ Bugün Alkazar'da gösterimegı-
.ren, LeeTiunahori'nin 1995 yapı-
mı "Once Were Worriors / Bir Za-
:
, manlar Savaşçıydılar" ı, Yeni Ze-
-• landa sinemasının "The Pi-
-'. ano"dan bu yana kuşkusuz en et-
ıc kileyici ve en güçlü filmi. Günü-
müz Yeni Zelanda toplumunun alt
\ '.kesimine ve bu kesimin yaşam bi-
-r çimine atılan keskin ve duyarlı bir
, • bakış olarak değerlendirilen "Bir
n- Zamanlar Savaşçıydılar", olduk-
:.. ça kısıtlı bir bütçeyle çekılmiş ol-
masına rağmen gerek öyküsü, ge-
t rek oyunculuğu, gerekse anlatunı
n. ve montajıyla her açıdan farklı, il-
,./ginç bir fılm.
Yeni Zelanda'nın yerlileri olan
" Maorilerin gelenek ve görenekle-
- -riniyansıtan 'belgesel nitetikü bir
röportaj filmi" olma özellığinı de
-'taşıyan fılmin dramatik örgüsün-
, • de belirgin olarak öne çıkan tema,
, • kan-koca arasındaki çatışma ve bu
* çatışmanın, ailenin diğer fertleri
• •< üzerinde yarattığı olumsuz etkiler.
• Yeni Zelanda'nın Auckland
kentinm varoşlannda yaşayan
'. yoksul bir ailenin güçlü, şiddet do-
, lu hikâyesinı anlatan filmde, eski,
., soylu aileden gelen bir Maori
prensesi olan ve tutkulu bir aşkla
- sevdiği adamla evlendikten sonra
yoksulluğa talim eden Beth'in
(Rena Owen) kocası Jake'e (Te-
, muera Morrison) duyduğu aşk,
• aradan yıllar geçmesine ve beş ço-
cuklan obnasına rağmen hâlâ ilk
'.- günkü gibi yoğundur. Ancak Jake
Bir Zamanlar
Savaşçıydılar
Oıtce Were vvarrlors
/ Yönetmen: Lee
Tamahori / Senaryo:
Riwia Brown / Kamera:
Stuart Dyburgh / Müzik:
Murray Grindlay,
Murray McNabb /
Oyuncular- Rena Owen,
Temuera Morrison,
Anita Kerr-Betl, Julian
Arahanga, Taugaroa
Emile, Clifford Curtis,
Joseph Kairau, Pete
Smith/1994 Yeni
Zelanda (Medyavizyon).
cephesinde durum aynı değildir.
Zamamnın büyük bölümünü ser-
seri arkadaşlan ile birlikte geçiren
Jake,oldukçadeğışmiş, ıçkininöl-
çüsünü kaçırdığı zamanlarda da
kansını aşağılayıcı sözlerle yara-
lamaya hatta dövmeye başlamıştır.
Beth ise tüm bu şiddete. itılmışli-
ğe ve umutsuzluğa rağmen hâlâ
dayakçı kocasına katlanmaktadır.
Ailesini dağılmaktan korumaya
çabalayan Beth, bir anlamda ken-
dini kandırmaktadır. ancak çocuk-
lannın bu huzursuz ve şiddet dolu
aile ortamından etkilendiklerini
bilmeksizin. Bir oğlu sokak çete-
sine girmiş. ötekıyse sosyal yar-
dım kurumlan tarafından elinden
alınmıştır...
Chven'ın başanh o>nnu
Alışılmış renkli Hollyvvood
fılmlerindekine benzemeyen, şid-
det dolu bir öyküyü anlatan *"Bir
7amanlarSa\aşçı\dılar"da başro-
lü üstlenen Rena Owen, başanlı
kompozısyonuyla 1995'te Mont-
real'de yapılan 19. Dünya Filmle-
n Festivali'nde en iyi kadın ödü-
lüne layık bulunurken Maori kö-
kenli Lee Tamahori de en iyi yö-
netmen seçilmişti. Bizim de izle-
diğimiz aynı festıvalde, yanşma
bölümünde gösterilen "Bir Za-
manlar Savaşçıydılar"ın en iyi
fılm olarak büyük ödülü kazan-
masına da tanık olmuştuk Montre-
al'de. Yeni Zelanda sineması için
yeni bir doğuşun habercisi olarak
yorumlanan bu film için bazı Ang-
losakson eleştirmenlerinin söyle-
dikleri oldukça ilginç. Filmi ol-
dukça önemli bulan ve 'lozgın,
patlayıcı ve güçlü' bir yapıt olarak
nitelendıren Stephen Cook'a göre
"Bir Zamanlar Sa\aşçı\dılar" ,
acıtıcı bir gerçeklik duygusu veren
ve Yeni Zelanda'da hayatın ger-
çekte böyle olup olmadığını sor-
gulatan çarpıcı bir fılm. Çok başa-
nlı RenaOwen'ı ve serseri. küfür-
baz, bencil koca rolündeki Temu-
era Morrhon'u beğendiğini ifade
eden Cook, bu filmi şöyle özetli-
yor ".-Eğerbufilmegidecekseniz
hazırüklı olun çünkü mutlu biröy-
kü değil sizi bekleyen. Ana karak-
terlerinin çaresizİiğini uzun süre
unutamayacaksınız. Film agzınızı
açık bırakacak, bir sahneden öte-
kine geçerken kanşık du> gular içj-
ne yuvarlanacak \e içinizde bir
burkulma hissedeceksiniz.' Bir Za-
manlar Savaşçıydılar' gerçek^esa-
mirrü bir Fılm ama çok hassas in-
sanlara göre deği) kesinlikk."
Bir başka sinema > azan Russell
Baillk'ye göreyse, öykü, karakter,
duygu, mekân ve stil açısından
kendi ayaklan üzerinde duran bir
fılmle karşı karşıyayız. tki ana ka-
rakterin de oyuncularca oldukça
inandıncı kılındığını belirten Ba-
illie, "Bir Zamanlar Savaşçıydı-
lar"ı şöyle değerlendınyor sonuç
olarak: "Seyircüeri, bu fılmden çı-
karken en çok etkileyecek neden,
bu hikâyenin zamanımızda. şimdi
cereyan etmesinin >erdiği rahatsız-
lık duygusu ve hikâyenin sinema-
tografik biçimiyle. oyunculannın
performansı. 'Bir Zamanlar Sa-
vaşçıydılar', son dönemde Yeni
Zelanda'da yapılan en iyi ıibn kıtş-
kusuz."
Bu fılmle dikkati çeken yönet-
men Lee Tamahori, çok geçmeden
Hollyvvood'un yolunu tutmuş ve
zengin kadrolu, gösterişli bir poli-
siye aksiyon filmi yapmıştı.
boğuk, hınltılı bir psikopat sesi, kaba-
saba flört tümcelerinden ölümcül teh-
ditlere varan konuşmalanyla kızı kor-
kutuyor.
Biz, başına Edvvard Munch'un eksp-
resyonist akımın başyapıtı, ünlü 'Çığ-
hk' tablosunu andıran, iskeletimsi, si-
yah kukuletalar geçirmış, kara hayalet-
leri andıran bu telefon sapığını ya da sa-
pıklaıını, 'Çığnk'ın hemen başında
John Carpenter'in 'HaUovveen'ını, fıl-
min sapık katili Michael Myers'in adı-
nı dosdoğru bilecek kadar sinema ku-
şu ve horror meraklısı olan bir başka
sağlıklı, varlıkh, akça pakça, güzel
Amerikan genç kızını (Drew Barrymo-
re kısa bir rolde boy gösteriyor) ve sev-
gilisini kesip biçip doğrarken gördüğü-
müz için, üç aşağı beş yukarı, yalnız
güzel Sidney'in başına neler gelebile-
ceğini artık kolayca tahmin edebiliyo-
ruz.
Küçük, sakin Amerikan kentini deh-
şete gark eden, yerel TV haber bülten-
lerinin gündemini oluşturan, faili meç-
hul bu seri cinayetler nedeniyle kimse-
nin güvende olmadığı, herkesin şüphe
içinde kaldığı kentte acaba katil kim
entrikası, gençlerde ve okul ortammda
odaklanıyor.
Türünün gözalıcı bir parodisi
Sidney'e kol kanat geren, zengin bur-
juva kızı arkadaşı Tatum'un (Rose
McGowen) da, korku fılmleri fanatiği,
gerzek ve sarsak sevgilisi Stu'nun
(Maöhew Lfflard) verdiği ve fılmin ner-
deyse bürün ikinci yansma yayılan çıl-
gın parti sırasında garaj kepenklerine
başı sıkıştrnlarak öldürülmesiyle geri-
len tempo, meraklısmm beklentisini gi-
derecek cinsten kanlı, gotik, şiddet ve
dehşet anlan vaat eden bir finale bağ-
lanıyor, maskeleri düşen, korku fılmle-
rinin tüm trüklerini bilen, birbirlerini
bıçakla dürtecek kadar kafayı yemiş,
azgın zamane genci, katil sapıklann
^ ^ ^ ^ ^ kimliği ortaya çıkıyor.
Seyircisini tel tel germe-
yi, heyecanlandırmayı ve
korkutmayı, dehşete boğ-
mayı iyi bilen yönetmen
Wes Craven türün klişele-
riyle yerli yerinde oynaya-
rak kapasitesini bayağı
zorluyor, gerçekten keskin
ve yırücı sahneler düzen-
leyerek.
Türle ve kendi sinema-
sıyla da dalgasını geçen
Craven'in kıpır kıpır, hare-
ketli kamerası ve akıcı an-
latımıyla seyircisini ele
geçiriverdigi, türü ve kli-
şelerini bir kez daha bol
kanla, şiddetle 'suladığı'
'Ç^ık', 1980'lerin korku
klasiklerine saygı gösteri-
sinde bulunurken türün
pek ılgisiz kalınamayacak,
gözalıcı bir parodisine de
girişiyor.
Ev alma komşu al!
Buram buram terleten yaz sıcağı. Buz-
*»dolabı ve klima çalışmıyor, çağnlan Çinli
tamirci evi bulamıyor, komşunun kapısını
çalıyor. Mimarkocasım işine yollamış ka-
dın (Mare VVuıningham), ısrarla bahçede
suyla oynamak isteyen çocuklanna karşı
koyamıyor. Çocukların oyuncak uçağı
komşunun camını tannca zıvanadan çıkı-
yor bu komşu (Char-
lie Sheen) ve elinde
yangın baltasıyla kar-
şınıza dikiliyor, teh-
ditkâr tavırlar sergile-
yerek, kansı ve çocu-
ğunca terk edilip az-
gın köpeğiyle bir başı-
na kalmış bu komşu,
yangınlarda gözünü
kırpmadan alevlere
dalarak hayat kurta-
ran, kahraman bir itfa-
iyeci görünürde ama,
gitgide özel hayatın-
dan kaynaklanan so-
runlann altmda ezi-
len. ruh bozukluğu aşama aşama kahra-
manhğmın önüne geçen, hasta ve tehlike-
li biri aslında.
Bürün öfkesini ailesine yönelten, saldır-
gan ve sorunlu komşusuna karşı ölümüne
Baskı Altmda
Under Pressure /
Yönetmen: Craig R. Baxley /
Senaryo: Betsy Giffen
Nowrasteh / Kamera: David
Connell / Müzik: Gary Chang
/ Oyuncular: Charlie Sheen,
MareVVinningham, David
Adrevvs, John Ratzenberger,
Noah Fleiss, Chelsea Russo,
KeoneYoung/1997ABD
(Umut Sanat).
bir mücadeleye girişen anaç kadınla aile-
sinin heyecanlı öyküsünü anlatan "Under
Pressure - Baskı Aranda", 24 saat içinde
geçen ve kötü komşu karakten çevresinde
gelişen beylik bir gerilim serüveni.
Betsy Giffen Nowrasteh adlı bir kadın
yazann. komşuluk ilişkilerinden yola çıka-
rak bütün melaneti, 'sevgi dolu, sıcak .\me-
rikan ailesi tabiosu'na
yönelik bu asap bo-
zucu saldınyı başla-
tan kötü komşuya yı-
kan, oldukça klişe se-
naryosundan çekilen
"Baskı Altmda"yı,
ikinci sınıf macera -
aksiyon filmlerinin
yönetmenlerinden
Craig R. Baxley im-
zalamış. Bu kez geri-
limi deneyen yönet-
men Craig R. Baxley
türün bildık kalıpla-
nndan, alışılmış nu-
maralanndan geçil-
meyen, oyalayıcı bir stil alıştırması çek-
miş. Görsel bakımdan şık şıkırdım, cilalı
bir çalışma ama, şimdiye kadar seyretmiş
olduğumuz yığınla gerilim filminin tortu-
sunda hemen yok olup unutuluverecek
cinsten bir heyecan denemesi"Baskı Aran-
da". Martin Sheen'in pek de hazzetmedi-
ği oğlu Charlie Sheen'in, tamirciyi ve po-
lisleri temıze havale edip gittikçe dehşet sa-
çarak finalde de tüm aile bireyleriyle Rus
ruleti oynayan sapık kompozisyonuyla, si-
nemadaki upuzun karmaşık kötüler liste-
sine bir çentik daha attığı filmde, domes-
tik Mare VV'inningham da, içgüdüsel bir
şekilde ailesini korumak için kötü komşu-
suyla dişi kaplan gibi didişen, Los Ange-
leslı ev kadını rolüne cuk oturmuş. Bir ara
sinemaya gidip sevimli "Babe - Bebe" fil-
minı de seyreden bu ailenin kötü komşu-
nun şerrinden nasıl kurtulduğunu hikâye e-
den, beylik heyecan ve gerilim seyirliği
"Baskı Aranda", meraklısı için bugün gös-
terime giriyor.
Devamı gelecek mi?
Filmde, korku-gerilim
klasiklerini yerli yersiz
anarak sapıklıklannı ku-
san, ruh hastası, kötü ço-
cuklar, vaktiyle videocu
dükkânında çalışan, aksi-
yon tutkunu genç bir Qu-
entin Tarantino'nun kor-
ku-fantastik kulvanndaki
benzerini çağnştıran, tü-
rün uzmanı, Sidney'e ke-
sik, uyanık delikanlı
Randy'nin (Jamie Ken-
nedy) gözetimindeki 'Hal-
kjvveen' filminin gösterimi
sırasında iyice gemi azıya
alıyorlar partide. Ki breh
breh breh...
Psycho'dan Kuzulann
Sessizliği'ne kadar türün
bellibaşlı duraklanna da
uğrayan, bir Ingiliz eleştir-
meninin yakıştırmasıyla
'kaotik, post modern bir
pijama partisi' niteliğin-
deki 'Çığük', baştan sona
genç kuşak Hollyvvood
oyunculannın da gövde
gösterisi gibi seyrediyor
aynca.
Ateşli gazeteci, iddialı
televizyon habercisi rolün-
deki, ağu gözlü, seksi ex-
model Courteney Cox,
1980lerin 'korku kraliçe-
si' Jamie Lee Curtis'in tah-
rma aday yeni çıür'lardan
Kanadalı güzel Neve
Campbellve 'Doom Gene-
ratioo'dan anımsanacak
Rose McGotvangibi fistık-
lara, TV habercisi kadına
abayı yakmış, toy polis ro-
lündeki Arquette klanmın
küçüğü David Arquette ve
geleceği parlak, yakışıklı
abaza katil Skeet Ulrich
eşlik ediyor.
ABD'de umulmadık bir
gişe başansına erişen, dü-
şük bütçeli bu parlak ve
gırgır korku filmi, tam me-
raklısına göre. Şimdi ba-
kalım devam filmi 'Scre-
am 2' ne zaman gelecek?
Kuğu GöUi Balesi dansçıları
bronzlaşınca
• KüJtür Servisi -
îngiliz Ulusal
Balesi'nin,
Çaykovski'nin
başyapıtı ''Kuğu
Gölü"nde dans
edecek olan
balerinlerini tatil
dönüşü bronzlaşmış
gören bale yöneticilerinin başlanna kaynar sular
boşandı. Îngiliz Ulusal Balesi dansçılannın 5
haftahk tatili fırsat bilerek Kuğu Gölü balesınin
sahnelenmesi öncesi fazla güneşlenmeleri ve
kızarmış ıstakoza dönmelen yönetmeni çileden
çıkardı. Balenin sözcüsü BBC'ye yaptığı
açıklamada, kuğulan canlandıran balerinlerin kar
gibi beyaz olmalan gerektiğini hatırlattı ve
dansçılann bronz tenlerini ağır makyajın bile
kapatamayacagını söyledi. Sanat yönetmeni Derek
Deane ise, dansçılann bu halını gördüğünde
"Kızarmış kuğu istemiyorum" diye çüaştı ve
sanatçılann kapalı yerde durmalannı, mutlaka
şapka giymelerini ve koruyucu krem
kullanmalannı emretti.
Rus komedyen Yury Nikulin öMii
• Kültür Servisi - Rusya'nın en sevilen
komedyeni Yury Nikulin, önceki gün yaşama
gözlerini yumdu. Geçirdiği kalp ameliyatı
sonrasında sağlığı pek yerinde olmayan
Nikulin, 5 ağustostan bu yana Endourine
Surgery Centre'da tedavi ediliyordu. 1950'lerde
Moskova Sirki'nde palyaço olarak çalışan Nikulin,
1958 yılında sinema dünyasına girdi ve halen
Rusya'da gösterilen birçok komedi fılminde rol
aldı. 1967 yılında "Kavkazskaya Plennitsa", 1969
yılında da "Brilyantovaya Ruka" isimli filmlerde
de rol alan sanatçı, daha sonra tekrar
sirk yaşamına geri döndü ve 1984 yılında
Moskova Sirki'nin yöneticisi oldu.
Zydeco müziğinin devi Beau
Jocquer Hayal Kahvesi'nde
• Kültür Servisi -
Yoğun turne
çalışmalan nedeniyle
lstanbul Caz
Festivali'ne
katılamayan ünlü caz
ustası Beau Jocque,
bugün Çubuklu Hayal
Kahvesi'nde
müzikseverlerle
buluşuyor. Jocque
BEÇ Group
organizasyon
aracılığıyla
Türkiye'ye gelen
Beau Jocque, 6 ağustosta Istanbul'dan başlayarak
Çeşme, Foça. Kemer. Antalya. Marmaris,
Kuşadası, Ayvalık ve Ankara'da "zydeco müziği"
konserleri veriyor. Müzik yaşamına 28 yaşmda
başlayan Jocque, ZZ Top, Sanatan ve Bob Dylan
gibi müzisyenlerden etkilendi. Yıllar içinde canlı
ve ritmik Güneybatı Lousiana kökenli dans
müziği tarzım rock ve funk moriflerini kullanarak
geliştiren sanatçı, beş kişilik grubu "'Beau Jocque
& the Zydeco Hi-Rollers ile "zydeco müziği"nm
baş miman olarak anılıyor.
Konservatuvara ön kayıtla
ögrenci alınacak
• ADANA (AA) - Adana Büyükşehir Belediyesi
Konservatuvan'na ön kayıtla öğrenci alınacak.
Büyükşehir Belediyesi Kültür ve
Sosyal Işler Müdürü Suna Yeşil, yaptığı
açıklamada, Türk Halk Müziği ve Türk Halk
Oyunlan bölümlerine ön kayıtla öğrenci
almacağını bildirdi. Ön kayıtlann 20 eylülde sona
ereceğini belirten Yeşil, 22-23 eylül arasında
adaylann sınava gireceklerini kaydetti.
Açıklamada, başvuru sahiplerinin 18-30
yaş arası ve en az ilkokul mezunu olmalan
gerektiği belirtildi.
Rahibe Teresa, yaşammın fibn
haKne gelmesine karşı
• Kültür Servisi -
1979 yılında Nobel
Ödülü'nü kazanan
Rahibe Teresa,
hayatmm film
haline gelmesini
istemediğini
belirtti. 7 Kasım
1990tarihinde
Fransız yazar
Dominique
Lapierre'nin
sunduğu teklifi bu
fılmin yaşammın
büyüsünü bozacağı
gerekçesiyle ret etti. Yazar Dominique
Lapierre ise Rahibe Teresa ile 29 Aralık 1982
yılında yaşammın film haline gelmesi konusunda
bir sözleşme imzaladıklannı, bu sözleşmeyle
birlikte Rahibe Teresa'nın yaşamını film ya da
kitap haline getirme yetkilennın olduğunu aynca
bu sözleşmeyi 1988 yılında yinelediklerini belirtti.
Rahibe Teresa misyonerleri de bu filmin
çekibnesini istemediklerini bildirse de Lapierre
yapımıru Hallmark Entertainment'ın üstleneceği
ve Geraldine Chaplın'ın rol alacağı bu filmin
çekilmesini engelleyemeyeceklerini söyledi.
Walt Disney'e tepki
• Kültür Servisi - Arap Birliği, Walt Disney
prodüksiyonlanmn Arap karşıtı olduğunu belirtti.
Arap Birliği Genel Sekreteri yaptığı
açıklamada, Walt Disney prodüksiyonlanmn
insanlann kafasındaki Arap ve
Müslüman imajını yıkmaya yönelik olduğunu
söyleyerek Walt Disney'i, Araplan gerici ve vahşi
olarak tanıttığı gerekçesiyle suçladı ve Walt
Disney'i bu tarzmı değiştirmesi konusunda uyardı.
BUGÜN
• RUMELMSARIKONSERLERÎ kapsammda
Rumelihisan'nda saat 21.00'de Göksel konseri
izlenebilir.
• TARİHİDARPHANE BİNALARI'nda saat
10.30-16.00 arasında Tiyatro Atölyesi tarafından
sunulan. Uğur Değirmencıoğlu'nun yönettiği
'Müzede Yaraücı Drama: Bağbozumu' izlenebilir.
• tDİL KÜLTÜR MERKEZİ'nde saat 15.00-
19.00'da yönetmenliğjni Milcho Manchevski'in
yaptığı 'Yağmurdan Önce' adlı fılm görülebilir.