Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
2 AĞUSTOS 1997 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
SSK'de para
cezalarına artış
• ANKARA (Cumhuriyet
Bûrosu)- Sosyal Sigortalar
Kurumu (SSK), asgari
ücretteki artışa koşut olarak
uygulanan ıdari para
cezalannı da arttırdi.
Asgari ücret yürûrlük
tarihinin 1999 yılından
itibaren 1 ocak tarihine
çekilmesine bağlı olarak
da, 1 Ağustos 1998-31
Arahk 1998tarihleri
arasında geçerli olacak
cezalar da düzenlendı.
DGM'den Güzel'e
soruşturma
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Ankara DGM
Cumhuriyet Başsavcılığı.
Genelkurmay Başkanlığı
ve Batı Çalışma Grubu
(BÇG)ıleilgiligizli ve
özel damgalı belgeleri
kamuoyuna açıkladığı
gerekçesiyle, Yeniden
Doğuş Partısi Genel
Başkanı Hasan Celal Gûzel
hakkında soruşturma
başlattı. Başsavcilık, bu
konu ile ilgili olarak Savcı
Nuh Mete Yüksel'ı
görevlendırdi.
Güneydoğu'da
operasyon
• DİYARRAKIR
(Cumhuriyet) - Güvenlik
güçlerince Hakkâri, Van,
Diyarbakır ve Siirt'te
gerçekleştinlen
operasyonlarda 31 PKK'li
ölü ele geçirildi.
Çatışmalarda 2 köy
korucusu hayatını kaybetti.
Türk Silahlı Kuvvetleri'nin
"Çekiç" harekâtından
sonra, zaman zaman küçük
çaptaki çatışmalann
sürdüğü Kuzey Irak'ta, Irak
Kürdistan Demokrat Partisi
(IKDP) güçleri, son 3 ayda
200"ü aşkın PKK'liyi ölü
ele geçirdi. Çatışmalarda,
32 peşmergenin de öldüğü
bildirildi. PKK'ye,
Talabani'den sonra Şeyh
Osman liderliğindeki
Kürdistan Islami Partisi'nin
de lojistik destek verdigi,
Şeyh Osman güçlerinin de
IKDP'ye karşı küçük çaplı
saldınlara kanştığı
açıklandı.
TRT'de
atamalar
• ANKARA (AA)-TRT
Genel Müdürü Yücel
Yener. haber merkezinin
yenı yöneticilerini atadı.
TRT Haber Dairesi
Başkanlığı'na Ahmet Çetin
Yeni, Haber Müdürlüğü'ne
Halil Çaylak getirildi.
TRT'nin yeni Haber
Dairesi Başkanı Ahmet
Çetın Yeni, dört yıldır Dış
Yayınlar Daire Başkan
Yardımcılığı görevini
yürütüyordu. Haber
Müdürü Halil Çaylak da
haber merkezinde 1974
yılında parlamento
muhabıri olarak göreve
başladı.
Topal'ın adamları
DGM'de
• tstanbul Haber Servisi -
Kumarhaneler kralı Ömer
Lütfu Topal ve adamlannın
bir kişiyi öldürdükleri
gerekçesiyle Istanbul 3.
AğırCeza Mahkemesi'nde
açılan davada delil
>etersızliğinden beraat
eden 9 sanık hakkındaki
davadosyası. Yargıtay'ca
ğörevsizlik karan verilerek
'çete' suçlamasıyla
Istanbul DGM'ye
gönderildi.
Aklanma umudunu yitiren Refah Partisi, uluslararası sözleşmelere sığınmaya çalışıyor
Erbakan'ı kurtarma telaşı
SEBAHAT KARAKOYUIS
ANKARA -
Yargıtay Cum-
huriyet Başsav-
cılığı "nınaçtığı
kapatma dava-
sında, yüksek
mahkemeden
gelen delilleri görünce kapatılma
telaşına kapılan RP, Anayasa
Mahkemesi'ne vereceği savun-
masında uluslararası sözleşme ve
mahkeme kararlanyla kendisini
aklamayaçalıştı. Liderlerinı 5 yıl-
lık siyaset yasağından kurtarmak
için savunmanın temeline Nec-
mettin Erbakan'a yönelik iddi-
alan oturtan RP hukukçulannın,
dosyada parti kapatılmasının Av-
rupa Insan Haklan Sözleşmesi'ne
uymadığını belirtmelen dikkat
çektı.
RP Genel Başkanı Necmettin
Erbakan'ın denetiminde çalışan
hukukçu kökenli 5 milletvekilin-
den oluşan komisyona, 30'a ya-
kın öğretim üyesi ve hukukçu da
katkıda bulundu. Hafta başında
Anayasa Mahkemesı'ne verile-
cek olan savunma dosyasının 80
sayfa olduğu belirtilirken, ilk 40
sayfalık bölümünde davanın usul
açısından yanlışlıklanna dikkat
çekildiği öğrenildi. Dört ana bö-
lümden oluşan dosyada genel bir
girişin ardından usule ve esasa
ilişkin itirazlar sıralandıktan son-
ra, sonuç bölümünde de "iddiana-
rnede yer alan gerekceierle parti-
nin kapatılmaanın hukuki açıdan
mümkün olmadığT savunuldu.
Savunmasını yaparken Avrupa
Insan Haklan Sözleşmesi'ne u-
mut bağlayan RP'nin kapatılma-
sı durumunda Avrupa Insan Hak-
lan Mahkemesi'ne başvunıda bu-
lunacağı kaydedildi.
Avrupa tnsan Haklan Sözleş-
mesi'nden alıntılann yer aldığı
savunma dosyasında, sözleşme-
nin "fîkiraçıklarna veörgütlenrne
haklannT düzenleyen 10 ve 11.
maddelen anımsatıldı. Avrupa tn-
san Haklan Mahkemesi'nin par-
ti kapatmalanyla ilgili olarak da-
ha önce verdigi bazı kararlann da
sıralandığı dosyada, Almanya ve
ABD'den mahkeme kayıtlanna
geçen örnek davalara yer verildi.
Ginş bölümünde Almanya'da en
son 2. Dünya Savaşı sıralannda
parti kapatıldığına dikkat çekilir-
ken Isveç. Hollanda ve Norveç gi-
bi ülkelerde ise böyle bir ömek ol-
madığı vurgulandı. ABD'de en
son 1950'lerde Komünist Parti-
si'nin kapatıldığı anımsatılarak,
parti kapatmanın demokrasi ayı-
bı olduğu savunuldu.
RP'nin savunmasında usule
ilişkin itirazlara yer \ erilirken da-
vanın anayasanın 68. ve 69. mad-
delerine dayamlarak değıl, Siya-
si Partiler Yasası'na (SPY) göre
açılması gerektiği belirtildi. 18
baş
Demirel uyardı
'Zorbalığa
;vuran
pişman olur'
İstanbul Haber Servisi-Çumhurbaşkanı Sü-
leyman Demirel, şeriatçılann 8 yıllık kesinti-
siz eğitimle ilgili yaptığı gösterileri 'provokas-
yon' olarak değerlendirerek "Camiden çıkısta
provokasyonlara kalkışmak, polisle cabşmaya
kalkmak fevkalade yanhştır. Cami shasete alet
ediliyorsa bu çok büyük rahatsızlık varatir. Ge-
lin, başkasuıa da ha\at hakkı tanıyın. Bu ülke
sadece sizin değil. Vatandaşlaroyuna gelmeme-
üdir" dedi.
Cumhurbaşkanı Demirel, dün eşi Nazmiye
Demirel ile birlikte Tuzla'daki yazlığına gide-
rek basın mensuplannı kabul etti. Şeriatçı gös-
tericilerin Fatih ve Beyazıt'taki eylemlerini
'kanunsuz gösteri' olarak nıtelendiren Demi-
rel. "Kimzoravezorbalığabaşvurursa pişman
olur. Bunlar olmasın_. Neyi istiyorsanız söyle-
yin, söylüyorsunuz zaten» Yazıyorsunuz_. Te-
levizyonlar, gazeteler ve parlamento kürsüsü
açık Türkiyc'de ve bunlan söylerken de hiç öi-
çü tanımıyorsunuz. Gdin, başkasına da hayat
hakkı tamyın. Ülke de sadece sizin değil" dedi.
5 yıllık eğitimin, çocuklann yetişmesi için ye-
terli olmadığını söyleyen Demirel, "8 yil şart-
tır. Yok, geri kalacaksa, 3 yıla indirelim... 8 yıl
uygulanacak, başka çaresi yoktur" dedi.
Demirel, bir gazetecinin RP Cfenel Başkanı
Necmettin Erbakan'ın son zamanlSTda kendi-
sine karşı ağır eleştiriler yönelttiğini, hatta 'fa-
şist' dahi dediğini hatırlatması üzerine "'Olabi-
lir... Keskin sirke kiipüne zarar verir. Herkes,
ateş olsa cürmü kadar yer yakar. Bir altın ka-
seye taş atsalar. taş kaseye değse altın olmaz. ka-
sede bir şey kaybetmez. Kuştan korkan dan ek-
mez. Poternik gayet kolaydır" dedi.
Liderlerini 5 yıllık siyaset yasağından kurtarmak için savunmamn temeline Necmettin Er-
bakan'a yönelik iddialan oturtan RP hukukçulannın. dosyada parti kapatılmasının Avru-
pa tnsan Haklan Sözleşmesi'ne uymadığını belirtmelen dikkat çekti.
Kozlar, olağanüstü kurultaya gitmemek için ödün alan teşkilatm elinde
Çfller'e 'önseçim baskısı'
HÜLYA KARABAĞLI
ANKARA-Peş
peşe istifalardan
sorumlu
tutularak genel
başkanlığı
tartışmaya açılan
DYP Genel Başkanı Tansu ÇiDer,
olağanüstü kunıltay hareketinin
genişlememesi için örgütlere
önseçim "ödünü" verdi. DYP
Aydın ll Başkanı Ergüven Yakan,
"Onseçim vaadi yerine gelmezse
Çiller'e güven biter" dedi. Son 1.5
yılda 50'e yaktn istifanın
yaşandığı DYP'de, tabandaki
kayma ile örgütlerdekı kopmalan
önlemek isteyen Çiller, liste
beklentisınde olan teşkilat
yöneticilenni ikna ettı. DYP Genel
Başkan Yardımcısı Mehmet
Gölhan. DYP'nin Çiller'le yoluna
devam edeceğini belirterek
"Genel başkan adayı çıksa dahi
Çilkr'in aldığı oyun onda birini
alacak aday otamaz* dedi.
DYP'nin oylanmn erimediğini
savunan Gölhan, "Hodri meyden
diyorum. İlk seçimlerde kim daha
çok oy alırsa onun bünyesinde
partiyi birleştiretim" görüşünü
dile getirdi. Istifa söylentisini
yalanlayan Çiller muhalifı
Antalya Milletvekili Osman
Berberoğlu, olağanüstü kunıltay
koşullannın oluşmadığını
kaydetti. DYP yönetımi büyük
illerde kaybettiği iddiasını yeniden
kazanmak için acil önlem paketini
açarken Izmir'in il başkanı
Yıldınm l lupınar. RP'nin ıl
merkezinde zarar verdiğini
söyledi. Tabanda küçük kaymalar
olduğunu belirten Ulupınar,
"Buca'dan 37 istifa var. Gddi
kayma olmaz'" diye konuştu.
DYP'de bazı il başkanlannın
görüşleri de şöyle:
Barki Kutbay (Bahkesir): 5 ilçede
DTP örgütlendi. Bunlar
partimizden atılan ya da aynlanlar
tarafından kunıldu. Büyük bir
anlamda kayma yok. Genel
başkanlık tartışmasını doğru
bulmuyorum.
Halis Barlas (Eskişehir): tkı
milletvekili istifa etti. Demir
Berberoğlu'nun da tabanı yoktu.
Olağanüstü kongre yalnız büyük
kongre delegelerini ilgilendirir,
ancak genel başkanlıği değiştirme
ıhtiyacı varsa bu, delegelerin ve
kongrenin işidir.
Mehmet Baysan (Antalya): Büyük
kongre normal süresinde
yapılmalıdır. Belediye başkanı
Hasan SubaşTnın Çiller'e yönelik
çıkışlan kişiseldir. bizi»
ilgilendirmez. Olağanüstü
kurultayın ısıtılıp ısıtılmayacağını
zaman gösterecek.
Ergüven Yakan (Aydın): Seçim
sürecine gırildi. Bu dönem ıçinde
liderlik tartışması DYP'de yeni
çalkantılara neden olur. Genel
başkan değişikliğı gerekli görülse
bile zamanlama yanhştır.
Liderlik sultasına karşıyım.
Önseçim yapıimazsa biz yokuz.
Parti içi demokrasinin
vazgeçilmez koşuludur önseçim.
Bu yerine getirilmezse Çiller'e
eüven de bıter.
Temmuz 1997 tarihınde Diriliş
Partisi ile ilgili olarak Resmi Ga-
zete'de yayımlanan kapatma kara-
n örnek göstenlerek bu yöndeki
kararlann ancak SPY'ye dayanı-
larak verilebileceği kaydedildi.
Aynntih savunma
Dosyada esasa ilişkin itirazlar
sıralanırken ağırlıklı olarak Erba-
kan'la ilgili suçlamalar yanıtlan-
dı. Erbakan'ın RP grubunda söy-
lediği "tktidarageleceğizaına,bu
acı mı olacaktatiı nu, kanlı mı ola-
cak kansız mı?" sözlenyle ilgili
savunma yapılırken bir yandan
konuşmanın çarpıtıldığı öne sürül
dü, diğer yandan da anayasanın
83. maddesine atıfta bulunularak
"TBM1V1 çaüsı aranda yapt-
lan konuşmalann sorum-
suzluğa tabi olduğu" görü-
şüne yer verildi. Dönemin
TBMM Başkanı Hüsamet-
tin Cindoruk'un. DGM
Savcılığı'nın Erbakan'ın bu
konuşması nedeniyle doku-
nulmazlığının kaldınlması
için gönderdiğı yazıyı bu
maddeyi gerekçe göstererek
ıade ettiği anımsatıldı.
RP liderinin Sıvas Çer-
mik'te yaptığı konuşma ise
bütünüyle reddedildi. Bu id-
dialann mahkemeye yansı-
dığı ve iddıayı ortaya atan
Doç. Dr. Zekeriya Beyaz'ın
mahkûm olduğuna dikkat
çekildi. Iddianamede suçla-
nan milletvekilleriyle ilgili
aynntıya girilmezken. Rize
Milletvekili Şevki Yü-
maz'ın söz konusu konuş-
mayı yaptığı tarihte parti
üyesı olmadığı \iırgulandı.
RP dönemi
ihaleleri
incelemede
ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) -RP'li eski Bayın-
dırlık ve Iskân Bakanı Ce-
vat Ayhan'ın. atadığı vekil il
müdürleri aracılığıyla ver-
digi ihaleler büyüteç altına
alındı.
RP'li este Bayındırlık
Bakanı. Cumhurbaşkanı
Suleyman Demirel tarafın-
dan onaylanmayan kilit ata-
malar için vekâleten görev-
lendirme yaptı. Ayhan. Ba-
yındırlık ve tskân Bakanlı-
ğı'nın ana hizmet birimleri
arasında sayılan ve inşaat,
onanm. proje, keşif çalış-
malannı yüriiten Yapı Işle-
ri Genel Müdürlüğü'ne
bağlı Bayındırlık il müdür-
lüklerinin büyük bölümün-
de değişikliğe gitti. Kendı-
sine yakın kadrolan göre\ -
lendırmek amacıyla il mü-
dürlerinı başka kentte gö-
revlendiren veya merkeze
çeken Ayhan, partizan kad-
rolaşmayı "vekil'' statüsüy-
le sürdürdü. Ayhan'ın bu
yolla "bakanlığın ihalele-
rinde" yandaş kişi ve kuru-
luşlara kolaylık sağlama
amacı güttüğü öne sürülür-
ken, halen 80 ilde görev ya-
pan Bayındırlık il müdürle-
rinin yaklaşık yüzde 30'u-
nun vekâleten görev yaptık-
lan öğrenildi.
Bakanlık yetkililen, Ay-
han dönemınde verilen iha-
lelerin masaya yatınlarak
ıncelemeye alındığını bil-
dırdiler. Yetkilıler, asil mü-
dürlerin de göre\ yerlerine
dönmesi için çalışmalara
hız venldiğini belirttiler.
CjÖRÜŞ IBEDRİ BAYKAM
ı Basın özgürlüğü açık rejimin, de-
mokrasinin 'olmazsa olmaz' şartlann-
dan biri ve laiklikle beraber en önde
geleni. En zor konularda haber peşin-
de koşup görev yapan muhabirler, ka-
meramanlar, basın emekçileri hertür-
lü tehdıt ve fiziki saldınyla karşı karşı-
yalar. Şeriatçısı, faşisti, mafyası hep-
sinin ortak noktası, özgür basın düş-
manlığı. Buna bir de REFAHYOL dö-
neminde gördüğümüz hükümet ve
polis tacizi gelip ekleniyor! Yılmaz ve
Ecevit'in en sert tepkileri verip, de-
mokrasi çağrıları yaptıklan muhalefet
dönemleri bitti. REFAHYOL düştü, ye-
ni hükümet geldi. Çiller'e ve Erba-
kan'a 'demokrasi' konusunda en sert
bindirmeleri yapan partilerden ikisi
görevi devraldı.
Ankara'nın göbeğinde, muhabirler
kan revan içinde dayak yiyorlar. Izin-
siz gösteri yapan yobazlara, karaçar-
şaflı beyni yıkanmış ortaçağ ucubele-
rineel kaldıran yok. Polisin gücü yine
kameramana yetiyor. TV muhabirteri
hem görüntüyü çekip hem devlet te-
röründen kaçıp hem de kendilerine
emanet edilmiş kameralan korumaya
çalıştyorlar.
Başbakan özür diliyor, üç.dört po-
Devletin Polisinin îpi Kimin Elinde?
lis açığa alınıyor. içişleri Bakanı "Bir
daha olmayacak" diye sözler veriyor,
basın meslek kuruluşlan bir o kapıya,
bir bu kapıya koşup haklarını koru-
maya çalışıyorlar.
Insanın aklına şu soru geliyor: "Ma-
dem REFAHYOL hükümetinden 1ar-
kınız olmayacaktı, Bacı ile Hoca 'ya ne
celalleniyordunuz?"...Sokaktaki poli-
sin tavrını da yetkisıni de kullandığj
yöntemleri de hükümet ve onun baş-
bakanı belirler. Bu sorumluluktan kâ-
çış yoktur. "Bir musibet, bin nasihat-
tan iyidir" derler. Bunun da bu vahim
konuda ne kadar doğru olup olmadı-
ğını göreceğiz.
• • •
İçişleri Bakanı göreve gelir gelmez
gereken ikazlan tüm emniyet örgütle-
rine yapmış olduğunu söylüyor ve
"Gereken önlemler alınacak" diyor.
Biz de "Inşallah, göreceğiz" diyoruz.
Gerçekten en sert idari tedbirleri alıp
sorumluları yargı önüne çıkarıp göz-
dağı vermek ve "bir dönemin artık ka-
pandığını", milliyetçi-mukaddessatçı
muhafazakârlık adına devlet kadro-
suna sızmış çeşitli gericilere ve yo-
bazlara anlatmak hiç de imkânsız de-
ğil. Devleti bu kadrolardan ayıklayabil-
mek ise konunun ta kendisi. Sivrisine-
ği yok etmek için bataklığı kuartmak
lazım.
1974'te, Ecevit'in büyük bir gaf ya-
parak İçişleri Bakanlığı'nı Milli Sela-
met Partisi'ne veımesiyle başlayan
gerici kadrolaşma, bugün çeşitli bi-
rimlerde işin içinden çıkılmaz bir hal
almış bulunuyor. Oğuzhan Asil-
türk'ün İçişleri Bakanlığı döneminde,
Vecdi Gönül'ü Emniyet Genel Mü-
dürtüğü ve içişleri Bakanlığı Müste-
şaıiığı gibi görevlere getirmesiyle star-
tını alan yeni süreç, polis kadrolannı
DP dönemini aratır duruma düşür-
müştür. Şimdi, RP Genel Başkan Yar-
dımcılığı yapan, Özal'ın eski İçişleri
Bakanı Abdülkadir Aksu, Saffet An-
kan Bedük ve Necati Çetinkaya gi-
bi DYP'nin önde gelen isimleri, yıllar-
dır belli bir mantıkla, özenle seçilen
ve yerleştirilen aşın sağcı kadrolara
geniş olanaklar tanımış. Türkiye gaze-
tesi, Zaman gazetesi ve Milli Gazete
her emniyet müdüriüğünün içinde ge-
zen, neredeyse yegâne yayınlar hali-
ne gelmiş. 1960'tan sonra örgütlenen
Pol-Der gibi demokratik emniyet der-
nekleri dağrtılmış ve Pol-Bir kadrola-
nnın aşın tutucu üslubu, anlayışı ve
baskıcı tavn esas alınmış. Atatürk'ün
orduyla beraber Cumhuriyetin savu-
nucu kadrosu olarak gördüğü polis
gitmiş, yerine solcu avına çıkmış, de-
mokrasi düşmanı bir çoğunluk adım
adım yetiştirilmiş. Sosyal demokrat
partiler, kendi ilkelerine sadık kadro-
lannı koruyamamış, onlarasahip çıka-
mamış. Kadın eli sıkmaktan bile imti-
na eden yüzlerce kaymakam, vali ve
emniyet müdürü böyle ortamlarda
dikkatle yönetimlere hâkım kılınmış.
Işte, yıllardır böyle bir anlayışı dev-
letin kilit noktalanna yerieştirmiş olan-
lann üstüne hükümet en seri ve en
sert kararlanyla sadece gitmeye mec-
bur değil, mahkûm. Aksi halde, RE-
FAHYOL'dan görevi devralma konu-
sundaki iddialannın en önemlisi orta-
dan kalkıyor. Türidye Cumhuriyeti, yıl-
lardır yalan-yanlış, komik istihbarat-
larta solcu dergiye abone oldu diye,
Cumhuriyet okuyor diye, sendikacı-
lariatoplantı yapmış diye itilip kakılmış
aydın kamu yöneticilerini yeniden ka-
zanmalı. "Devlet sağcıdır, solculara
olsa olsa demokratik dönemlerde(l)
müsamaha edilir" mantığı terk edil-
meli. Devletin tarafsızlığı ön plana çı-
karılmalı, ülkücü-şeriatçı kadrolaşma-
nın üstüne gidilmeli. Aksi takdirdeüç-
beş polisi bir müessrf olaydan sonra
açığa alarak bu hükümet kalıcı bir çö-
züm getiremez.
Polis, kendi başına buyruk mu? Ip-
leri kimin elinde? Hiyerarşi, emir-ko-
mutazinciri içinde tam işliyorsa, Baş-
bakan'da. Mesırt Yılmaz iddialarına
sahip çıkmak istiyorsa, iktidannı kul-
lanmaya, ANAP içindeki bilindik geri-
ci çıkışlan görmezlikten gelmeden on-
lan tasfiye etmeye mecburdur. Devlet
ve hükümet arasında, REFAHYOL
döneminde yaşanan kopukluğun ta-
mamen giderilmesi için Yılmaz ve
Ecevit'in kesin bir tavır netleşmesine
gitmeleri ve kaliteli bürokrat, tarafsız
emniyet görevlilerinin töhmet altına
girmesine engel olmak için de kadro
temizliğini her alanda yaşama geçir-
meleri gerekiyor.
POLİTİKA GÜ1NLÜĞÜ
HtKıMET ÇETİNKAYA
Yobazlardan Korkmayın!..
Malum şeriatçı gazetenin haber başlığı şöyle:
"Menemen-97 provası tutmadı..."
Haberi okuyorum:
"Müslüman halkın TBMM'ye eğitimde 5+3 sis-
temi için dilekçe verme girişimini provoke etmek is-
teyen laikçiler, genç bir kızın canını tehlikeye at-
makta sakınca görmediler. Yapmak istedikleri ade-
ta, aynı 23 Arahk 1930 'da teğmen Kubilay / öldürt-
meleri gibi genç kızı da kullanarak Müslüman hal-
kın galeyanına kurban etmekti..."
Şeriatçı gazete halkı kışkırtmayı yıllardır sürdürü-
yor...
Daha önce Gümüşhane Barosu Başkanı Ali Gün-
day'ı hedef gösterip öldürülmesine neden olan şe-
riatçı gazeteye kim dur diyecek? Laik demokratik
cumhuriyetin savcılan gözü dönmüş bu gazetenin
kışkırtmalanna daha ne kadar izleyici kalacak?
Gelelim RP'nin yayın organı Milli Gazete'ye...
Manşetlerinde "Diyalog ve Saygı"y\ öneren RP'li-
ler, şimdi de Cezayir'de olduğu gibi camileri kullan-
maya başladı. Dün cuma namazından sonra Istan-
bul, Ankara, Kayseri ve Gaziantep'te olaylar çıktı.
Şeriatçılar, "Imam-hatipler kapatılamaz" sloganla-
nylayürüdü...
Bu bir şeriat provasıdır ve RP'nin denetiminde
yapıldığı bir gerçektir.
Kubilay'ın, karayobaz çetelerince katledilmesini
Ankara'daki 'şeriat provasıyla' eşdeğer görenler,
unutmasınlar ki, toplumun demokratik dinamik güç-
leri birgün alanlan doldurursa, o 'karaböcekler' ka-
çacak delik arayacaklardır...
Karayobaz çetelerine artık "dur" demenın zama-
nı gelip geçmıştir. Bunun için demokrasi yanlısı tüm
sendıkalar ve demokratik kitle örgütlerıne görev
düşmektedir.
Bu ülkenin sahipsiz olmadığını cumhunyet ve de-
mokrasi düşmanlanna göstermelıyiz...
•••
Istanbul'da polis ve asker güvenlik önlemleri al-
masına karşın Fatih ve Beyazıt'taki cuma namazı
sonrası gösterilerin yapılması sizce düşündürijcü
değil mı?
Adamlar açık açık "Biz namazı cihat için kılanz"
diyoriar ve sekiz yıllık kesintisiz zorunlu eğitimi ba-
hane edip eyleme geçiyortar...
Zaten 31 temmuz perşembe günü şeriatçı gaze-
teler, televizyonlar ve radyolar 'cuma' sinyali vermiş-
lerdi...
Ne diyorlardı yaptıklan yayınlarda?
Şunu:
"5+3 modelıne dilekçe ile destek vermek için
Meclis'e gelerek Ankara'yı kilıtleyen vatandaşlann
yürüyüşünü 'eylem' olarak gösteren medya ve si-
yasilere, Anadolu halkından anlamlı cevap: Siz bu
dayatmacılığı sürdürürseniz, eylem nasıl olurmuş o
zaman göreceksiniz!"
Ne demek istediklerini açık açık söylemekten çe-
kınmiyoriari
Nasıl olacak o eylem?
Birbaşkaldırıyla!..
Cuma namazından çıkanlar silahlanyla mı yürü-
yüp, bir yerieri ele geçirecekler?
Nasıl olacak o eylem?
Tıpkı 23 Arahk 1930'da Menemen; 19931e de &-
vas'ta olduğu gibi mi?
Nasıl olacak bu eylem?
RPMderi Necmettin Erbakan'ın peşine takılarak
mı; yoksa Abdurrahman Dilipak ın önderiiğinde
mi?
•••
Sokaklara dökülen, cami çıkışlarında, "Türkiye
Israil değildir" diye bağıranlann Müslümanlıkla
uzaktan yakından ilişkisi yoktur...
Kimdir bunlar?
Dün Fatih'te ve Beyazıt'ta gösteri yapanlann he-
men hemen tümü İBDA-C ve Hizbullah militanlany-
la onlara parasal destek sağlayan din bezirgânlan-
dır...
Amaçlan dün ne ise bugün de aynıdır Laik de-
mokratik cumhuriyeti yıkmak!..
Ama bunu başaramayacaklardır...
Artık foyalan meydana çıkmış, Anadolu Müslüma-
nı gerçeği görmüştür...
Adı ve adresi bizde saklı bir yurttaşımızın yazdık-
lannı birlikte okuyalım:
"Ben çocukluğumdan beri beş vakit namaz kılar-
dım. Bugün 50yaşındayım. Ancak, gördüm ki, 'Na-
mazı cihat için kılarsanız sevaptır' denilıyor. Bunu
camilerde imamlar söylüyor. Uç aydır bu nedenle
camiye gitmiyorum, namazı evde kılıyorum. Yaşa-
yarakanladım ki, bunlar Müslüman değil, güzel Tür-
kiyemizi Iran'a dönüştürmekistiyoriar..."
Ben Akdeniz kıyılarındayım...
Kimi DYP'lilerie görüştüm...
Tansu Çiller'e mesajlan şu:
"Bırak Erbakan Hoca'nm ipine sanlmayı, laik
cumhuhyete sahip çık!.."
Faks numaramız: 0212/513 90 98
Internet: http: // www.planet.com.tr/Xn
E mail: Hikmet .Çetinkaya (S Planetcom. TR
İrticacı kadrolaşmaya
Danıştay'dan durdurma
BANUSALMAN
ANKARA - Çalışma
Bakanlığı \e bağlı birim-
lennde yoğun kadrolaşma
hareketi gerçekleştinlen
RP'li NecatiÇeük'in, SSK
personel yönetmeliklerin-
de yaptığı partizan atama-
lara olanak sağlayan deği-
şıkliklerden sonuncusuna
da Danıştay yürütmeyi
durdurma karan verdı.
REFAHYOL'un istifa-
smı sunmasmın ardından
son 15 gün içinde yaklaşık
1300 kışınin sınavsız ola-
rak sağlık personeli göre-
viyle SSK'de göreve baş-
latıldığı öğrenildi.
Danıştay 5. Dairesi'nin,
SSK'nin atama. nakil ve
unvan yükselmesine iliş-
kin yönetmeliklerinde ya-
pılan değişıkliklerde "kad-
rolaşma" amacıru saptadı-
ğı kararlannın ardından
Danıştay 12. Dairesi de son
partizan atama yönetmelik
değişikliğıni yürürlükten
kaldırdı.
REFAHYOL dönemin-
de birkaç kez sürülen SSK
çalışanı Cafer Yıldız'ın
açtığı ve Çağdaş Hukuk-
çular Derneği Genel Baş-
kam avukat Aydın Erdo-
ğan'ın yürüttüğü da\ada
Danıştay 12. Dairesi. SSK
Personel Yönetmeliği'ni,
"Sağlık hizmetieri sınıfı,
teknik hizmetler sınıfı,eği-
tim ve öğretim hizmetieri
sınıfı ve avukatlık hizmet-
ieri sınıfında tadat edUen-
ler ile mecburi hizmetli
personel ve başka kurum-
İardan naklen atanacak
personel sınavsız atanabi-
lir" biçimindekı değişik-
liğe karşı yürütmeyi dur-
durma karan verdı.
RP'li Çelik döneminde
şaıbeli sınav la alınan 2 bin
500 kişılik idari personel
dışında, yedekte bulunan
2 bin 500 kişı de SSK'de
işe başlatılmış, sınavsız
sağlık elemanı alımı için
de el altından başvurular
alınmıştı.
Duyuru yapılmadan
gerçekleştinlen sınavsız
personel alımında kadın-
lann türbanlı olmasının is-
tendiği ve RP teşkilatlan-
nın da atamalarda etkınli-
ği olduğu ileri sürülmüştü.