Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
2 AĞUSTOS 1997 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA
HABERLER 11
Doktora teziiKİe skaııdal
/. Ü. îletişim Fakültesi Dekan Yardımcısı Samsun Demir, doktora tezini
Yrd. Doç. Adem Sözüer'in lisans tezinden 'kopyalama' yaparak yazmış
FİGEN ATALAY
tstanbul Ünıversitesi îletişim Fakültesi
Dekan Yardımcısı Yrd. Doç. Samsun
Demir' in doktora tezinde çok büyük
ölçüde intihal yaptığı ortaya çıkanldı.
t.Ü. Sosyal Bılimler Enstitüsü'nce üç
profesörden oluşturulan inceleme
komisyonu. Samsun Demir'in, doktora
tezini, t.Ü. Hukuk Fakültesi öğretım
üyesi Yrd. Doç. Adem Sözüer'in
yüksek lisans tezinden çok büyük
ölçüde aktanmlar yaparak hazırladığına
karar verdi. YÖK Denetleme Kurulu
Başkanlığı, yaklaşık bir yıl önce
Istanbul Üniversitesi Sosyal Bilimler
Enstitüsü'nden. Yrd. Doç. Samsun
Demir ile intihal yaptığı öne sürülen
Adem Sözüer'in tezlerinin
incelenmesini istedi. Bunun üzerine
Hukuk Fakültesf nde görevlı üç
profesörden oluşturulan komısyon.
Demir'in 1991 yılında yazdığı
"Türkiye'de Basın Suçlannda
Sorumluluk ve Yargılama Rejimi"
başlıklı doktora tezı ile Hukuk Fakültesi
öğretim üyesi Yrd. Doç. Adem
Sözüer'in 1987 yılında yazdığı "Basın
Suçlannda Ceza Sorumluluğu" başlıklı
yüksek lisans tezini incelemeye
başladılar.
Demir'in 135 sayfalık doktora tezinin
danışman hocası Prof. Dr. Tayfun
Akgüner. Sözüer'in 165 sayfalık
yüksek lisans tezinin danışman hocası
ise Prof. Dr. Kayıhan İçel'di.
Komisyon üyelerinin yaklaşık bir yıl
süren incelemesi sonucunda hazırlanan
raporda. "Samsun Demir'in doktora
tezinde Adem Sözüer'in 1986 tarihli
yüksek lisans tezinden çok büyük ölçüde
aktanmlar yapılarak intihal yoluyla
hazırlandığr belirtildi.
Rapor daha sonra YÖK Denetleme
Kurulu Başkanlığı'na gönderildi.
Yaklaşık iki aydır incelenmesine karşın
henüz bir sonuca vanlamadı.
Ya da sonuca vanldı ama YÖK
yetkilileri bunu kamuoyuna duyurmak
istemiyor. Çünkü, bu tezle ilgili olarak
bir aydır neredeyse her gün sorduğumuz
sorular yanıtsız kaldı. YÖK Denetleme
Kurulu Başkanı Prof. Dr. Sedat Antürk,
sorulanmızı YÖK Başkanı'nm izın
vermesi halinde yanıtlayacagını söyledi.
Ancak YÖK Başkanı, Prof. Antürk'ün
bizimle konuşmasına izin vermedi.
Iki tez birlikte incelendiğinde,
Demir'in, tezinin neredeyse tamamını
dipnotlanyla birlikte Sözüer'in tezinden
aldığı hemen anlaşılıyor. Isteyen herkes
iki tezi de inceleyebilir.
Adem Sözüer'in tezi kitap olarak
piyasada satılıyor, Samsun Demir'inki
ise kütüphanelerde bulunabihr.
Istanbul Üniversitesi koridorlannda
yıllardır konuşulan Samsun Demir'in
tez skandalının ortaya çıkanlmasından
sonra üniversite çevrelerinde, l.Ü.
Sosyal Bilimler Enstitüsü'nün daha
önce intihal yaptığı ortaya çıkanlan tez
sahiplerinin unvanlannı geri almasına
karşın bu olayda hâlâ neden bu yönde
bir girişimde bulunmadığı merak
ediliyor.
19 Mayıs Üniversitesi
Rektörü
mahkemeye
verdiler
CEMİL CİĞERİM
SAMSUN - Ondokuz Mayıs Üriiversite-
si'nde görevli 7 öğretim üyesi, örgütlenme
özgürlüğünü kısıtladığı gerekçesiyle Rektör
Prof. Dr. OsmanÇalar'ı mahkemeye verdi-
ler. Öğretim üyelen, Aydınlar Ocağı üyesi
olan Çakır'ın, bilimsel çalışmalar için kur-
mak istedikleri derneğı engellediğinden ya-
kjndılar.
Ondokuz Mayıs Üniversitesi öğretim üye-
lerinden Prof Dr Süleyman Çelik, Prof. Dr.
Mehmet Dag. Prof Dr. Yunus Pınar, Prof.
Dr. Musa Onar. Doç. Dr. Mehmet Elbistan
. Doç. Dr. TanerÖzbenli ve Doç. Dr. Ahmet
Şahin. bir süre önce "üyeler arasında birlik
ve dayanışmay ı sağlamak, bilimsel çalışmala-
n özendirmek" amacıyla "Samsun Akade-
mik Elemanlar Derneğj"ni kurmak içın rek-
törlüğe başvurdular. Ancak öğretim üyeleri
uzun bir aradan sonra olumlu ya da olumsuz
hiçbir yanıt alamayınca başvurulannı yine-
lediler.
Bu girişimden de sonuç alamayan öğretim
üyeleri, Samsun Bölge tdare Mahkemesi'ne
dava açtılar. "Bilime önem vermeyen ve bi-
lim adamlannı dışlayan ülkelerin başka ülke-
lerin güdümüne girmcve ve en sonunda tarih
sahnesinden siliıuneve mahkûm olatağuıa"
i lfete h t
dava dilekçesinde şu görüşlere yer verildi:
"Bu nedenle üniversitelerimizde. yaratıcı dü-
şüncelerini ortaya koyabilmeleri için öncelik-
le öğretim elemanlannın düşiincclcrini öz-
gürce ifade edebilmeleri sağlanmalıdır. Der-
nek kurma özgürlüğünün bile bulunmadığı
bir üniversitede bilimsel özgürlükten söz et-
mek mümkün değildir. Kendileri hür ouna-
yanlar 'fikri hür, vicdanı hür, irfanı hür ne-
siller' yetiştirebUirler mi?"
Başta Ankara, Istanbul, tstanbul Teknik
Üniversitesi olmak üzere ODTÜ. Gazi, Ege,
Dokuz Eylül ve Çukurova gibi pek çok üni-
versitedeki öğretim üyeleri tarafından bu tür
derneklerin yıllar önce kurulduğuna dıkkat
çekılen dava dilekçesinde, rektör ve çok sa-
yıda öğretim üyesinin "Aydınlar Ocağı" üye-
si olduğuna işaret edilerek şöyle devam edil-
di: "Üniversite öğretim elemanlannın der-
neklere üye olmalannı yasa rektörün iznine
bağlamış olmakla birlikte, bu yetkinin keyfi
olarak kullanılmaması gerekir. Kaldı Id On-
dokuz Mayıs Üniversitesi'ndeki birçok öğre-
tim üyesi Aydınlar Ocağı gibi belirli bir siya-
sal görüşün savunuculuğunu yapan dernek-
lere de üyedir. Rektör Osman Çakır'ın yanı
sıra üniversite öğretim elemanlannın birço-
ğu bu demeğin üyesidir. Bu gibi derneklere
üye olma izni verUirken hiçbir siyasal amaç
taşımavan, sadece bilimi yüceltmeyi ve bilim-
sel düşünceyi yaşama geçirmeyi Uke edinmiş
olanJann dernek kurma talebine yanıt veril-
memesi, öncelikle bir hizmet kusuru oluştu-
rur, yasanın amacına ters bir davranış olur ve
en önemlisi anayasamızın 33. maddesine ay-
kındır."
Boğaz da büyük
tehlike atlatıldı
tstanbul HaberServisi-tstanbul Boğazı dün
iki tehlike atlattı. Rusya'dan Istanbul'a gelen
'Vltyaz' adlı yolcu gemisi tstanbul Boğa-
zı'ndan geçerken dümen kilitlenmesinden do-
layı Tarabya sahilınde karaya oturdu. Türkiye
Denizcilık Işletmelerine ait (TDt)'Tnıva' ad-
lı yolcu feribotu da şiddetlı akıntı nedeniyle
Yeniköy'deki biryaluıın iskelesine çarptı.
Istanbul Liman Başkanlığı'ndan alınan bil-
giye göre Kaptan Victor İlin yönetimindeki
150 yolcu taşıyan geminin. Istanbul'a ulaş-
mak üzere boğaza girdiği sırada dümen kilit-
lenmesi sonucu sabah 07.00'da Tarabya önle-
rinde karaya oturduğu belirtildi. Istanbul'a ti-
caret yapmak için gelen 110 metre uzunlu-
ğunda. 5.291 grostonluk yolcu gemisindeki
anza. tahliye edilmesine gerek kalmadan Türk
görevlıleri tarafından gıderildi. Kılavuz kap-
tan aldığı belirlenen geminin yolculannın Ka-
raköy nhtımma nakledildiği bıldirildi.
Rıze'den hareket ettikten sonra Karadeniz
limanlanna uğrayarak lstanbul'a gelen. Kap-
tan Oğuz Tosuner yönetimindeki Truva adlı
feribot. Istanbul Boğazı'ndan geçerken saat
15.30 sıralannda şiddetli akıntıya kapıldı.
Akıntının etkisiyle sürüklenen fenbot, burun
kısmından Yeniköy Köybaşı Caddesi 115 nu-
maradaki işadamı Mehmet Naci Güler'e ait
yalının iskelesine çarptı.
Kaza sırasında 200 yolcu ile araçlann
bulunduğu feribotta herhangi bir hasar mey-
dana gelmedi. Truva feribotu, saat 17.30
sıralannda da yolcularını indirerek lzmir'e
hareket etti.
Şeriatçılann mitinginde adını duyuran Chantal'in babası Jean Zakari
4
Kızımla gurur duydum'
HAKAN DİRİK
tZMİR-"Kınmlaonur
duydum. gururiandım.
Eminim Id binlerce Türk
genci aynı hareketi
yapardı_"
Birçok dernek ödül vermek
için ona ulaşmaya çalışıyor,
ama baba Jean Zakari.
kızının reklam malzemesi
olmasını istemiyor. Yukanda
söylediği gibi kızının
davranışını bireysel tepkiden
çıkanp binlerce Türk
gencine mal edıyor.
1690'danbuyana 11
kuşaktır Türkiye'de yaşayan
Zakan ailesinin üç
çocuğundan binsi olan
Chantal Zakari. şenatçılann
Ankara'dakı mıtıngiyle adını
Türkıye'ye duyurdu. 18
yaşında gıttiği Amerika'da
Chicago Güzel Sanatlar
Enstitüsü Grafık
Bölümü'nde öğrenim
gördükten sonra burada
araştırma görevlisi olarak
kalan Zakari. "Atatürk
ûnajının halk arasında
kullanılması" konulu
araştınnası ıçın eşiyle
w w a m ü
Jean Zakari, olaydan kendisinin de televizyon aracılığıy la haberdar olduğunu, kızının za-
rar göreceğinden endişetenmediğinL, çünkü kötü bir şey yapmadığını söyledi.
bulunuyor. Sekız yıllık
kesıntisiz temel eğıtim
karşıtı gösteride elinde
tuttuğu Atatürk fotoğrafinı
bir metre ilerisindeki
şeriatçılara doğru uzatan
Zakari'nin babasına göre bu
y, demokratik birtepki ve—
olağan. Aynı zamanda bir
görev. Chantal'in lzmir'de
yaşayan turizmci babası Jean
Birçok dernek ödül vermek için Chantal'a ulaşmak istiyor.
Zakari. 18 Temmuz 1939'da
doğduğunu belirterek şunlan
söylüyor: "tlkokulu gittiğim
zamaa, bize Uk öğretik'n şe>
AtMCnctA. Anitnn. bsbam • •
Atatürk'ü görmüş, onun
zamarunı ve sonrasını
yaşamış insanlartlı. Evimizde
Atatürk konuşulurdu. Biz,
Atatürk'ü her zaman takdir
eden insanlanz. Bu bugün de
değişmedi. Çocuklanmızda
da bu saygı devam ediyor.
Kızım. bunu sanatia da
birlestinü. İdealist bir kn
olduğu için de bu davranışı
yapb. Kram için ve Türkiye
için Atatürk büyük bir
semboldür.'"
Olaydan kendisinin de
televizyon aracılığıyia
haberdar olduğunu ve
"gunuiandığmı" anlatan
Jean Zakari, kızının zarar
göreceğinden
endişelenmediğini, çünkü
kötü bir şey yapmadığını
anlatıyor: "Bu bizim
fikrimiz, biz Atatürkçüy üz;
başkalan başka şekilde
düşünebilir. Ama bunlar
uygarca yapılmaİL Kavga
dövüş ve kanla değiL Sekiz
yülık temel eğitimi gerekli ve
ilk adım olarak görüyorum."
Babasının yanından telefonla
görüştüğümüz Chantal
Zakari. Atatürk'ün Türkiye
için çok önemli bir sembol
olduğunu ve bu sembolün
halk arasındaki anlamını
araştırdığını dile getirerek
şeriatçılara Atatürk
fotoğrafinı gösterdiği anı
şöyle anlatıyor: "O anda,
doğru tuttuğumda
Atatürk'ün fotoğrafı Kılık
Kıyafet Yasası'nın sembolü
oMu. Atatürk'ün resmi
cumhuriyete olan bağlılığın
simgesidir. Atatürk
heykeDeri, fotoğraflan ülke
insanının birieşme noktasıdır.
Esnaflar işyerlerine Atatürk
fotoğran asıyor, törenler
Atatürk hevkellerinin
önünde yapıhyor. Atatürk'ün
resmL bir adamın resmi
ounaktan çıkmtşür.
cumhuriyete olan bağlılığuı
simgesidir. Bu arada basının
ban istekierini de çok
yadırgıyorum. Benden
çocukluk fotoğraflanmı bile
isteyen oldu. Söy lediğün gibi
yaptığım kahramanhk değü,
berkesin yapması gereken bir
da\ ranış. Tepkimin
bireyseOiğe indirgenmesini
yadırgıyorum.*'
Chantal Zakari, kahraman
yerine konulmaktan
yakınarak "İnsanlar
birilerine sığınmak yerine
kendi tepkiİerini
göstermesini bilmeii" derken
baba Zakari'nin son cümlesi,
bizim de dileğimiz:
"Eminim ki binlerce Türk
genci de bu işi aynı şekikfc
yapanh."
DYP'de
8yü
tartışması
HÜLYA
KARABAĞLI
ANKARA - 8 yıllık
kesintisiz eğitimi öngö-
ren yasa tasansı konu-
sunda RP ile aynı çizgi-
de buluşarak "ret" oyu
vereceğini açıklayan
DYP Genel Başkanı
Tansu Çiller, gruptaki
farklı sesleri kesemedi.
REFAHYOL hükümeti
döneminde Çiller'e
"Hükümetten çekUin"
diyen Bursa Milletveki-
lı Ali Osman Sönmez,
bağlayıcı grup karan
alınmaması durumunda
TBMM Genel Kunı-
lu'nda yapılacak oyla-
mada iktidarla birlikte
"kabul" oyu kullanaca-
ğını söyledi. TurhanTa-
yan, Ayfer Yılmaz, Os-
man Berberoğiu ve Ha-
san Karakaya'nın oyla-
maya katılmama eğilı-
minde olduğu belirtildi.
DYP'yı radikal sağa
çekmekle suçlanan Çil-
ler'in, kesintisiz eğitim-
dc izlediği "tmam-ha-
tipleri kapattırmayız']^
tavn, mûhafazakâr'Tcâ-
nattaki mılletvekillerinı
rahatlattı. DYP grup
başkanveki 1leri Saffet
Ankan Bedük, Mehmet
Gözlükaya ile yenı seçı-
len Turhan Güven,
"yönlendirme"nin ol-
madığı bir tasanya des-
tek verilmeyeceğini bil-
dirdiler. DYP grubunun
serbest bırakılacağını
kaydeden Güven, "El-
bette ret oyu vereceğim''
dedi. DYP genel merkez
yöneticilerinden Hasan
Ekinci, MehmetGöihan,
Cihan Paçacu Nurhan
TekineTin de oylamada
ret oyu kullanacaklanna
dikkat çekilirken genel
başkan yardımcısı Hay-
ri Kozakçıoğlu. tasannın
son şeklini görmeden
tavnnın belli olmayaca-
ğını bildirdi. Hükümetin
8 yıl kasintisiz eğitim
yasa tasansına destek
veren DYP Genel Baş-
kan Yardımcısı Nahit
Menteşe'nin ise oylama-
ya katılmayacağına işa-
ret edildi.
DYP Muş Milletveki-
li Necmettin Dede ve Sa-
lim Ensarioğlu da oyla-
mada ret oyu verece-
ceklerini belirttiler.
Oda üyeleri Bakan Talay'dan binalannın kendilerine teslim edilmesini bekliyor
Miınarlardan Kahraman^a tazminat davası
İstanbul Haber Servisi- RE-
FAHYOL hükümeti dönemin-
de hukuk dışı yollarla Yıldız
Sarayı Dış Karakol Bina-
sı'ndan bir geceyansı operas-
yonuyla çıkartılan Mımarlar
Odası tstanbul Büyükkent Şu-
besi. eski Kültür Bakanı İsma-
fl Kahraman, Kültür ve Tabi-
at Varlıklannı Koruma Genel
Müdürü Altan Akat ve Kültür
Bakanlığı Müsteşan Cevdet
Türkoğlu hakkında tazminat
davası açıyor.
tstanbul 3. tdare Mahkeme-
si'nin, Kültür Bakanlığı'nın
Mimarlar Odası'nı binadan çı-
kartmasıyla ilgili işlemlerini
hukuka aykın bularak iptal et-
mesinin ardından, dün Mi-
marlar Odası üyelen. Yıldız
Sarayı Dış Karakol Binası
önünde bir toplantı düzenle-
di. Mimarlar Odası tstanbul
Büyükkent Şubesi Başkanı
Prof. Dr. Cengiz Eruzun. 29
Kasım- 2 Aralık 1996 tarihle-
rinde "Gece yansı operasyon-
lanyla" hukuk dışı biçimde ve
polis zoruyla tahliye edildik-
leri bınanın kendilerine geri
verildiğini bildiren İstanbul 3.
tdari Mahkemesi 'nin nihai ka-
rannı. yeni Kültür Bakanı İs-
temihan Talay 'a gönderdikle-
rini söyledi. Eruzun, Mimar-
lar Odası'nın hukuk dışı yol-
larla binasından tahliye edil-
mesini sağlayan REFAHYOL
hükümetinin tsmail Kahra-
man, Kültür ve Tabiat Vaı lık-
lannı Koruma Genel Müdürü
Altan Akat ve Kültür Bakan-
lığı Müsteşan Cevdet Türkoğ-
lu hakkında tazminat davası
açacağını vurguladı.
REFAHYOL hükümeti dö-
neminde cumhuriyet tarihinin
en büyük kültür katliamlan-
nın yaşandığını belirten Eru-
zun, tahliye karannın ardında
da Mimarlar Odası'nın, bu ta-
lanlara karşı çıkmasının oldu-
ğunu söyledi. • Eruzun, Ta-
lay'dan mahkeme karan uya-
nnca binanın kendilerine tes-
lim edilmesini bekledıklerinı
belirtti.
Mimarlar Odası üyeleri, Yıldız Sarayı Dış Karakol Binası önünde bir toplanO yaparak en
büyük kültür katlianıırun REFAHYOL döneminde yapıldığuu beürttiler. (IPE K YEZDANI)
Uzaklara yolculuk
İstanbul Haber Servisi
- FotoğTafevi tarafından
düzenlenen ve çeşitli mes-
lek gruplan ile öğrencile-
rin oluşturduğu grubun
Asya ülkelerini kapsayan
"Uzakiara yolculuğu",
dün Ortaköy Meydanı'nda
gezinin sponsoru lsuzu ta-
rafından düzenlenen bir
şenlikle başladı. Otobüsle
yaklaşık 7 hafta sürmesi
planlanan ve tran. Hindis-
tan, Pakistan ile Nepal'i
kapsayan geziye, değişik
meslek gruplan ve öğren-
cilerden 11 kişi katılıyor.
tki biner dolar ödeyerek
geziye katılan grubun üye-
leri, gittikleri ülkelerdekj
çocuklara; Türk çocukla-
nnın banş, dostluk ve sev-
gi içerikli mektuplan ile
çeşitli hediyelerini de ve-
recek. Geziye katılan TRT
prodüktörlerinden Asım
Üvez de, yolculuk sırasın-
da yapılacak çekimler ile
"Asya Yollarında" adlı
bir belgesel hazırlayacak.
Cezaevi aracma
bombah saldırı
• Patlama sonucu araçta bulunan
Jandarma Üstçavuş Faruk Akdoğan,
Jandarma Onbaşı Hakan Turgut, zırhlı araç
sürücüsü Uğur Küçük ile tutuklulardan Ali
Kurt yaralandı.
RECEP BULUT
KIRŞEHİR/K.\YSERİ-
Sıvas davası sanıklannı An-
kara'ya götüren cezaevi ara-
cı. Kırşehir'in Akpınarilçe-
sı yakınlannda bombah sal-
kişinin yaralandığı saldın
sonrasında DHKP/C örgü-
tünün amblemını taşıyan
bez parçası bulunurken ga-
zetemizı arayan bir kişi de
eylemi TKP/ML TtKKO
örgütü adına üstlendi.
Kırşehir E Tipı Ceza-
evi'nden Sıvas davası 8 sa-
nık Ankara DGM'dekı du-
ruşmalanna götürülürken
saat 08.15 sıralannda ceza-
evi aracının Akpınar ilçe-
sinden geçişi sırasında yol
kenanna park etmış olan
bomba yüklü 34 UVR 61
plakalı otomobil. uzaktan
kumanda ile patlatıldı. Pat-
lamanın etkisiyle cezaevi
aracının ön kısmı parçalan-
dı ve taşıt yaklaşık 300 met-
re sonra durabıldi. Bomba
konulan otomobilin parça-
lan ise olay yerinden 300-
400 metre uzağa kadar da-
ğıldı. Patlama sonucu ceza-
evi aracında bulunan Jan-
darma Üstçavuş Faruk Ak-
doğan. Jandarma Onbaşı
Hakan Turgut zırhlı araç
sürücüsü Uğur Küçük ile
tutuklulardan Ali Kurt ya-
ralandı. Parçalanan otomo-
bilin içinde DHKP'C örgü-
tünün amblemini taşıyan bir
bez bulunurken gazetemizi
arayan bir kişi de eylemi
TKP'ML TtKKO örgütü
adına üstlendi.
Kırşehir Vali Vekili Os-
man Gürbüz, patlama sıra-
sında. aracın ön kısmmda
bulunan bir astsubay ile bir
er bombanın parça tesiriy le
yaralandığını ve yaralılann
Akpınar Sağlık Ocağı'nda
yapılan ilk müdahaleden
sonra Kırşehir Devlet Has-
tanesi'ne sevk edildiğıni be-
lirtti. Gürbüz, olaydan he-
men sonra, cezaevi aracının,
tutuklulann kaçmaması için
Akpınar Jandarması tarafın-
dan kordon altına alındığını,
tutuklulann daha sonra baş-
ka bir araçla Kırşehir Ceza-
evi'ne geri getinldıklenni,
saMın tiüzenleycnlerrn ya--
kalanması içın bölgede ge-
niş çaplı arama ve operas-
yon başlatıldığını söyledi.
Akpınar yakınlannda sal-
dınya uğrayan cezaevi ara-
cında bulunan sanıklardan
Me\lüt Atalay. Ekrem Kurt,
Halil İbrahim Düzbiçer,Os-
man Çıbıkçı, Yüdınm Yük-
sel ve Özay Karatürk çar-
şamba günü, Gürün Ceza-
evi'nde tutulan DurmuşTu-
fan ve Ali Kurt adlı sanıkla-
nn ise önceki gün Kırşehir
Cezaevi'ne götürüldüğü öğ-
renildi. Cezaevi aracının
saldınya uğraması üzerine
Ankara DGM'de dünyapıl-
ması gereken Sıvas olaylan
davası ileriki bir tarihe erte-
lendi. Bir sanık, iki sanık
avukatı ve CHP Ankara
Milletvekıli Yılmaz Ateş'in
de katıldığı duruşmada söz
alan CHP Ankara Milletve-
kili müdahil avukat Önder
Sav. sanıklann getırileme-
mesi nedeniyle savunma
yapamayacaklannı söyledi.
Sıvas olaylan davasında
yargılanan 41 sanık, Anka-
ra 1 No'lu DGM'de yapılan
duruşmada 15'er yıl ağır
hapse mahkûm edilmişti.
Yargıtay'a gönderilen dava
dosyasında, yüksek mahke-
me, aralannda 8 sanığın da
bulunduğu 41 sanığa veri-
lecekcezarunTCK'nin 146.
maddesı gereğince idam ol-
ması gerekçesiyle, DGM
karannı bozmuştu.
Ankara 1 No'lu DGM'de
yeniden başlanan yargıla-
madakı savcılık mütalaasın-
da. Yargıtay'ın bozma kara-
nna uyulması istenmişti.
Sıvas olaylan sanıklan
halen Sıvas ve Gürün Ceza-
evi'nde tutuklu bulunuyor.
Trafik kazalarında
temmuzda 684 kişi öldü
.\NKARA(AA)-Otomo-
bil, ınsan ve karayolu... Ço-
ğu zaman özlemı sonlayan,
aynlıklan kaldıran ya da
başlatan, ancak aldığı can-
larla da "hasreti sonsuz kı-
lan" bir üçgen...
"İçinizdeki trafik cana»-
nnı durdurun" diye başla-
dı kampanyalar. Trafik Ya-
sası, günün koşullanna gö-
re yeniden düzenlendi. Yap-
tınmlar arttınldı. Ama dur-
madı trafik canavan...
Uzaktan baktık kımi za-
man, uzaktan üzüldük ve
unuttuk... Kimi zaman bir
yakınımızdı kazaya kurban
olan, yüreğimizde duyduk
acıyı...
Temmuz ayında, yurdun
değişik merkezlerinde mey-
dana gelen ve Anadolu
Ajansı Haber Merkezi'ne
ulaşan kazalarda, 684 kişi
yaşamını yitirdi. Bu kaza-
larda yaralananların sayısı
ise 970. Trafik kazalanna en
fazla kurban lzmir'de veril-
di. Bu il sınırlanndaki kaza-
larda 37 kişi öldü, 31 kişi
yaralandı. Konya'daki kaza-
larda ise 34 kişi hayatını
kaybetti, 35 kişi de yaralan-
dı. Temmuzdaki trafik ka-
zalannda ölü ve yaralı sayı-
sının bazı illere göre dağılı-
mı şöyle:
Samsun'da 31 ölü, 63 ya-
ralı;Bursa'da30ölü, 14 ya-
ralı; Antalya'da 25 ölü. 20
yaralı; tstanbul'da23 ölü. 55
yaralı: Gaziantep'te 22 ölü,
30 yaralı; Eskışehir'de 19
ölü, 31 yaralı; Balıkesır'de
19 ölü, 11 yaralı...