Katalog

1 TEMMUZ 1997 SALI CUMHURİYET SAYFA 15 Tunceli Tunceli'den gelen haberiere bakılırsa, emekli vaiz Fethullah Gülen'in adamlanndan bir çöp kamyonu ile 500 kurbanlık koyun aldığından beri Tunceli'nin CHP'li belediye başkanı Mazlum Arslan epey değişmiş... Sık sık Fethullahçılar'ın Samanyolu TV'sinde programlara çtkan ve belediye hopariöründen bu televizyonun reklamını yaptıran Mazlum Arslan şu sıralar, Fethullahçılar'a bugüne dek el atamadıkları Tunceli'de bir yurt yeri bulmaya çalışıyormuş. Ayda bir kez Tunceli'ye gelen Fethullahçılar'ı evinde ağıriayan Mazlum Arslan'ın bu ilişkisine CHP Tunceli örgütünden özellikle gençler büyük tepki gösteriyormuş. CHP Genel Merkezi'ne dek yansıtılan bu "ticani ve ticari" ilişkiye Ankara'nın tepkisiz kalması ise Tuncelilileri daha çok rahatsız ediyormuş. Fethullahçılar, Tunceli'de CHP'li başkanın sayesinde bir öğrenci yurdu açıp da adını "Deniz Baykal Yurdu" koyarsa kimse şaşırmasın! Intemet http://wvw.pJanetcom.tr/Xn Etektrorek posta: DerHz£om©pianetcom.tr Tel: 0^1^512 05 05 Faks: 0.212.512 44 97 - DYP'den istifalar çorap söküğü çibrvmiş... "Kadın çorabı olduğu için vama da tutmuvori" Toplumun yeni koalisyondan beklediğieni hükümet kuaıldu. Takıyye ile şaibenin hükümeti, gelişinden bir yıl sonra resmen gitti; bir devir bitti. Gidişleri "tatlı" da olsa geride siyasi bunalım, toplumsal gerginlik ve henüz ön plana çıkmayan ekonomik çöküntü bı- raktılar; militanca kadrolaştılar, devleti yaraladılar; taşlar yerinden oynadı... Şimdi yeni bir dönem başlıyor. ANAP lideri Mesut Yılmaz'ın sağlı-sollu ittifaklar- la kurduğu yeni koalisyon hükümeti güvenoyu alır- sa -ki alacak gibi- siyasi bunalım çözülmüş olacak. Ekonomik çöküntü bugünden yanna kolay kolay onanlabileceğe benzemiyor. Hele, erken seçim gün- demdeyken. Toplumsal gerginliği ortadan kaldırmak ise hükü- met kadar muhalefetin de görevi olsa gerek. Özel- likle Refah kanadının... Hoca'nın takımı demokrasiyi araç olarak kullan- makla, laikliğin altını oymakla biryere varamayacak- lannı anlamışolmalılarartık... Anlamadılarsa, yitiren hiç kuşkusuz yine kendileri olacaktır. Yeni hükümete gelince... Deneyimli politikacılar- dan Hüsamettin Cindoruk partisinin kongrelerini gerekçe göstererek elini taşın altına koymadı. lyi yapmadı. Bülent Ecevit ise uzun yıllar sonra tekrar iktidar koltuğuna oturdu. lyi oldu. Bu hükümetin en belirgin özelliği neredeyse bir nesildir sağ partilerin yönetiminde ve ırkçılarla şe- riatçıların güdümündeki Milli Eğitim Bakanhğı'nın koalisyonun sol kanadına geçmiş olması. Sekiz yıl- lık kesintisiz temel eğitimin ötesinde eğitimin çağ- daşlaştırılması ve ırkçı-şeriatçı unsurlardan temiz- lenmesi de Demokratik Sol Parti'nin ne kadar sol- da olduğunu ortaya çıkartacaktır kuşkusuz... Toplumun hükümetten beklediği en önemli icra- at ise, devletteki tahribatı gidermek, demokrasiyi tüm kurum ve kurallarıyla işletecek ortamı yarat- mak olsa gerek. Yargıya bağımsızlığını kazandırmak ve hukukun üstünlüğünü sağlamak ise bu hükümetin asli göre- vi olmalı. Şaibelerin ve takıyyelerin üstüne gittikçe, başta Susurluk olmak üzere tüm alacakaranlıkların aydın- latılmasına olanak sağladıkça, Meclis'ten kılpayı gü- venoyu alması beklenen bu koalisyona toplumun vereceği destek her türlü hesabı altüst edecek den- li büyük olacaktır... Aksi halde Türkiye'yi daha büyük bunaJımların beklediği ortada... SESSİZSEDASIZ NURİKVMTCEBE Kara Kuvvetleri M.Ö. 209da mı kuruldu? Kara Kuvvetleri Komutanlığı'nın bu yıl 2206'ncı kuruluş yılı kutlandı. Bu du- rumda Kara Kuvvetleri Komutanlığı'nın M.Ö. 209 yılında kurulmuş olması ge- rekiyor. Oysa daha önceleri Kara Kuvvetleri, 1363'tel.Muratdönemin- de kurulan düzenli orduya dayandı- nlırdı. Türkiye Cumhuriyeti'nin düzen- li ordusu her ne kadar 23 Nisan 1920'den sonra oluşturuldu ve Kara Kuvvetleri Komutanlığı 15 Ağustos 1949'da çıkartılan bir yasayla kurul- duysa da, bu yeni düzenlemeyle artık kökünü Osmanlı'dan almıyor olması olumlu bir gelişme... Öyle ya, 30 Ekim 1918 Mondros Mütarekesi'nden son- ra Osmanlı ordusu, yabancı devletler tarafından kontrol altına alınarak bir anlamda ortadan kaldınlmıştı. Peki, Kara Kuvvetleri'nin M.Ö. 209 yılına kadar uzanan geçmişi nereye da- yanıyor? Genelkurmay'dan biryetkilinin söylediğine göre Orta Asya'da ve Avrupa'da devlet kuran ilk Türk boyu Hunlar'a dayanıyor. Bilinen ilk imparator feoman, ayn yaşayan kavimleri birleştirerek Hun devletini M.Ö. 220 yılında kuruyor; tah- tı başkadının oğluna bırakmak isteme- si üzerine oğlu Mete başkaldırıyor ve hem babası Teoman'ı hem de başka- dını öldürüp M.Ö. 209 yılında devletin başına geçiyor. Böylece bugünkü Kara Kuvvetleri Komutanlığı kurulmuş oluyor... PALAS PANDIRAS Istanbul metrosunda ince iş dönemine geçilmiş... Desenıze bundan söyle santimetro-santimetro ilerfeyecek bizim metro. i Müfit Bozacı İAYDINLANMA ATEŞt Üetişim: Zeynep Eşiyok Faks: 0.212. 513 85 95 Konya Bozkır'da Atatürkçü Düşünce Derneği coşkuyla kuruldu Atatürkçü Düşünce Derneği. Konya'nın Bozkır ilçesinde şube- lerine bir yenisini eklerken, DYP milletvekillerine mektup yolla- yanlar arasına Kadın Araştırma- İan Derneği de girdi. Konya / Bozkır ADD "Demokratik laik Cumhuriyeti Atatürk'ün çizdiği yolda yaşat- maya çalışırken. toplumun değer yargılanna, Atatürk'e ve aydınhk geleceğe karşı yapılan saldınlara. Konya" nın Bozkır ilçesinden bir yanıtgeldı. Bozkır- lılar büyük bir katı- lım coşku ile Ata- türkçü Düşünce Derneği Bozkır Şu- /_ besi"nıaçtılar.Hal-?::¥: kın verdiği deste- ğin yönü ve attığı sloganlar 'La- iklik ve Atatürk' üzerine idi. Bir meş'ale tutuşturduk Bozkır'da. Daha yüzlercesi tutuşturulacak." Sarıyer ADD Şube Başkanı Fahrettin Ser- daroğlu bildirıyor: "Atatürk'ün ÇırçırSuyu'nage- lişinin 70. yılı nedeniyle şube ola- rak Çırçır'da 5 temmuzda bir pık- nik düzenliyoruz. 12.00-19.00 sa- atleri arasında Çırçır Suyu Piknik Alanı'nda gerçekleşek birlikteli- ğimizde servis, mangal ve su emin edilecektir. Tel: 0.212.271 72 04." ADD İstanbul Merkez Şubesi "ADD İstanbul Merkez Şube- si, sosyal ve kültürel etkinliklerin- de daha güçlü bir çalışma ortamı bulabilmek amacıyla Taksim ve çevresinde kiralık bir daire ara- maktadır. Geniş kapsamlı Atatürk kitaplığının da yer alacağı daire- nin bulunmasında tüm Cumhuri- yet okurlannın duyarlı davranaca- ğınayürekten inanıyoruz. Konuy- la ilgili 0.212.272 62 18 numara- lı telefondan İrfan Yetmen ile ile- tişim kurabilirsiniz." ÇYDD ve TÜRKÇAĞ "Atatürk Çağdaş Yaşam Çok Programlı Lisesi'ne 5-23 haziran tarihleri arasında bağış yapanla- nn iistesini soyadı sıralamasına göre bildiriyor ve kendilerine te- şeklcür ediyoruz. Fatma Acar, Belma-Aysel Berktan, Tevhide- Şevket Göloğlu. Neşe Hodgson, Sadiye Kıyak. Suzan Kunt, Mu- hibe Sağraan. Tahsin Yücel, LMKB Toplanan Bağış: 617 milyon TL. Genel Toplam: 29 milyar 978 milyon 195 bin TL. Hesap tsmi: Türkiye Çağdaş Yaşamı Destekleme Vakfı Hesap No: Vakıflar bankası- Taksim Şubesi 2017517. Tel: 249 82 22 - 252 09 46." Bursa ÇYDD "Bursa Vakıfköy. Vakıfköy ll- köğretim okulunda 30 haziran-30 temmuz tarihleri arasında yaz okulumuzu açıyoruz. Yazokulunda Türkçe, Matema- tik, Felsefe. Müzik. Resim, Elbe- cerileri, Spor ve Tiyatro dersleri verilecektir. ÇYDD Bursa şubesi olarak 'Bir Işık da Siz Yakın' kampan- yasına katkı sağlayan 240 kişiye 29 hazıranda 'BrunctT verdik. Bu sene ortaöğretim ve yüksek öğre- tim olmak üzere 80 öğrenciye burs verilmiştir." Maltepe ÇYDD "lilusal egemenliğin dildeki yılmaz savunuculanndan değerlı ozan Cahit Külebi'yı saygıyla anıyoruz. Şubemiz burslu öğren- cilerinden Marmara Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi öğrenci- sı Veli Yazıcı'ya geçirdiği trafık kazası sonrası ilgi ve destek sağ- layan Kartal Devlet Hastanesi ve MÜ Fizyoloji Enstıtüsü'nde gö- revlı olan tüm sağlık personeline teşekkürlerımizi iletiyoruz. Öğ- rencimizin yeniden sağlığına ka- vuşması için halen sürdürülmek- te olan tedavisi nedeniyle katkı sağlamak isteyenler Garanti Ban- kası Maitepe Şubesi 6610842/4 No'lu Veli Yazıcı-Ali Yazıcı Hesa- bına bağışta bulunabilirler. Mûnster ÇYDD "ÇYDD Münster bölgesınin düzenlediği Almanya'da başka ör- neği olmayan t Türk kadınlarına yönelik bilgisayar kursu 6 ay sonun- da 7 haziranda Dülmen şehrinde sona erdi. Diplo- ma töreninde 20 kadına ve genç kızımıza bilgisayar diplomalan verilirken Münster başkonsolos- luğu eğitim ateşesi Fethiye Er- dinçler, Türk gençlerinin eğtimi ile ilgili bir konuşma yaptılar." Kadın Araştırmalan Derneği Başkan Gülsevil Erdem bildi- riyor: "DYP Milletvekillerine gön- derdiğimiz mektup; Sayın Milletvekili Toplumumuz ve ülkemiz ciddi bir bunalım içindedir. Demokratik ve laik düzenimiz kişisel tutkular ve çıkarlar üzerine kurulan ve de- vammdaısraredilen şaıbeli biror- taklık yüzünden tehlikeye düş- müştür. Yitirdiklerimizin sonra- dan kazanılmasının çok güç oldu- ğunu belirli zamanlarda yaşamış bir ulusun temsilcileri olarak siz- ler, lütfen emanetin sahipsiz ol- madığını gösteriniz. Sizlere noter yoluyla konulmak istenen bir ipo- tek buna engel olmamalı. Sizler kişilerin, partilerin değil; bu mil- letin. bizlerin vekillerisiniz. Vere- ceğiniz güvenoyunu bir lıder, bir parti için değil, demokratik ve la- ik düzenimizi korumak ve yaşat- mak için vereceğinizi düşününüz. Alacağınız yanlış bir karar, Türk toplumunun \e Cumhuriyet dev- rimlerinin gerisinde kalmanıza neden olacaktır. Saygılarımızla." HAYVANLAR İSMAIL GÜLGEÇ ÇİZGİLİK KÂMİL MASARACl HARBİ SEMİH POROY BULUT BEBEK NVRAYÇlFrçt MIRMIRLAR VĞVR DURAK -bar'ıfi jf v var. yj/ ^— • • \> / -FAkAT & AY8NTI VAR... TARİHTE BUGÜN MÜMTAZARIKAN 1 Temmuz YEDI MESALECILER... 132.8'oe suGüfJ, "reoi 8İM4T D£ 40u eoe /ys4(ptf- f ( e uimr, cevOEr ta/neer ve <£- #ULUSt~(KOI&4Y^> NİN yABATTTĞt V£ , S4MİMİ- OL0UK- , Y£Dİ ME- BULMACA SEDAT YAŞAYAN 1 2 3 4 5 6 7SOLDAN SAĞA: 1/ Türk müzi- ğinde, kıvrak ve şen oyun hava- sı.2/Radonele- mentinın sim- 3 gesi... Oyunda, özellikle poker- de hile yapan kimse. 3/ Avru- pa Birliği'nın ortak para bin- mi (Daha sonra yerinı Euro ala- 8 cak)... tstenç.4/ g Güzel sanatla- nn bir dalı... A\Tupa'da bir ırmak. 5/ Arthur Hailey'in bir romanı... Olumsuzlukbelırtenbir 2 önek. 6/ Duman lekesi... Memelılerde ana ile dö- lüt arasında kan alıp verme işinı sağlayan or- gan. II Işık araçlannda 6 kullanılan, asal gazlar 7 sınıfmdanbırelement... g Benzer yapıdaki hücre- lertopluluğu. 8/Müzik- 9 te, asıl parçaya yol göstericilik görevi yapan gınş parça- sı. 9/ Eskı ve bılınmeyen bir tanhi anlatmakta kullanılan deyim sözü... Ağzı geniş tek kulplu su kabı. YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1/ Rus kentlerinde ickale- ye verilen ad. II Bir sanat ve düşünce akımını, yeni bir görüşü başlatan kimse ya da yapıt... Deriyi kullanılabi- lecek duruma getirmek için uygulanan ışlemlerin tümü. 3/ Yunan rakısı... Yapay engel ya da bölme. 4/ Bir gıda maddesı... Pıston. 5/ Tahta sopalar ve toplarla oynanan bir tngiliz sporu... Bir nota. 6/ Meyve kurusu... Tann ka- tı. II Eskı dilde şıirler... Üstü toprakla örtülü saman yı- ğını. 8/ Bir iş için aynlan bellı para. 9/ Narçıçeği rengin- de bir süs taşı... Kuyruksokumu kemığı. ] RÜŞ/REFÎKA BEZİRCİ Sıyas Kıyımı DÖPdüncü Yılında Her yıl Pir Sultan Abdal'ı anmak üzere Sıvas'ta düzenlenen kültür şenliklerine katılan sanatçıla- rımız, kültür insanlarımız, en son düzenlenen şen- likte 2 Temmuz 1993 günü dinci yobazlar tara- fından organize bir biçimde saldırıya uğramışlar- dı. Madımak Oteli'nde kalan davetlilerden 35 ay- dınımız diri diri yakıldılar. Ölenlerin bir bölümü yarınlara umutla bakan gençlerdi. Bir bölümü ise edebiyata gönül veren yazartar, şairler ve saz us- talanydı. Günler öncesinden hazırlanan bu saldırı, ora- daki sorumlu görevlilerin gözleri önünde yapıldı. Ankara'daki büyükler ise yapanlara ve yaptıran- lara arka çıkarak puan verdiler. Oteldeki insanla- rın sekiz saat boyunca yardım çağrılarına kulak- lannı tıkayarak, olayları basit bir sokak çatışma- sı olarak nitelediler. O günlerin sorumlularını he- pimiz biliyoruz. Şeriat istemiyle yaptıkları bu kı- yımı bir kez daha lanetliyoruz. Tarihte Sıvas kıyımına benzer pek çok olay var- dır. Hepsi de aynı nedenle gerçekleştirilmiştir. Şeriat düzeni kurmak... Kubilay olayı da aynı zihniyetle yapılmıştı. La- ik ve demokratik cumhuriyet yasaları gereği, anında olaylar bastırılmış, suçlular cezalandırıl- mıştır. Ne yazık ki, ülkemizde şeriat istekleri her gün başka biçimlerde gündeme getiriliyor. Daha- sı, devletin içinde yandaş bulmaya ve desteklen- meye başlanmış; şeriatla mücadele gittikçe za- yıflayarak dinin ön plana çıkması sağlanmıştır. Bunun sonuçlarını da hep birlikte gördük ve ya- şadık. Işte Maraş olayları... Işte Çorum, işte Ma- latya, Gazipaşa ve Sıvas kıyımları... Ağzımızdan laik ve demokratik yönetim söyle- mi eksik olmazken, şeriat isteyenler, demokrasi- nin insanlığa tanıdığı tüm verileri büyük bir kur- nazlıkla şeytanca kullanıyorlar. Şeriatçı tutumla- rı eleştirildiğinde ise pişkince gülüyor ve "De- mokratik bir ülkeyiz biz" diyerek paçayı sıyınyor- lar. Onlar da biz de biliyoruz ki, demokrasiyle şe- riat yönetimi, birbirine ters düşen, birinin olduğu yerde öbürünün olamayacağı bir düzendir. Iki düşünce biçimi de yaşama geçebilmek için, öncelikle eğitim ve bilınçlenmenin altını çiziyor. Herşeyi yeniden yapılandırmak. Ülke yönetimin- de, eğitimden, sosyal yaşamdan, ekonomiden tutun da aklınıza gelen her kuralın yenilenmesini içeren bir düzendir. Dinci kesim kendilerine düşen görevleri yerine getiriyor. Ya laik-demokratik düzeni isteyen biz- ler ne yapıyoruz?.. Benim saptayabildiğim kadarıyla, örgütlü bir biçimde onların el attığı her konuyu kendi doğ- rulanmızın potasında yoğurarak, bilinçlice, inana- rak ve güvenerek mücadele etmektir. Bugün yönetimde laik-demokratik çizgide gö- rünen pek çok yönetici, gerektiğinde şeriatçılar- la el ele verebiliyor, onların sırtını sıvazlayarak kendi geleceğine dönük hesaplar yapmayı yeğ- liyor. Eğer onlardan yana değilsen, haksızlığa uğra- mışsan, yakınlann katledilmişse, hak aramak için başvurduğun merciden ya hiç sonuç alamıyor- sun ya da üzerinden dört yıl gibi uzun bir zaman geçmesine karşın hâlâ sürüncemede kalan Sıvas davasının benzerinı yaşıyorsun. Bugün, bizlerin dürüst, yalan söylemeyen, çı- kar gözetmeyen, ülkesi için özveriyle hızmet gö- recek politikacılara ihtiyacımız var. Demokrasinin anlamı da bu değil midir? Oysa yönetim katların- da gördüklerimiz, çifte ata oynayan ve demok- rasiyi yavaş yavaş öld üren politikacıların giderek çoğalmasıdır. Eğer yeni Madımak'laryaşamak istemiyorsak, laik-demokratik düşünceyi iliklerimizde hisset- meliyiz. Demokrasinin yerleşmesi laisizmin be- nimsenmesine ve sevilmesine bağlıdır. Demok- rasi, geriye doğru değil ileriye dönük bir düşün- cedir. Kulluğa, ümmetçiliğe, köleliğe dönüş bile- ti vermez. Din afyonuyla uyuşturulan bir toplum hiçbir yere varamaz. Bunun örnekleri çevremiz- deki Müslüman ülkelerde vardır. Bu gerçeği, ge- cikmiş olsak da bir an önce görelim ve çağdaş- lığa gönül verelim, aydınlığa yüzümüzü dönelim. MANAVGAT 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEN E: 1997/29 K: 1997/130 Manavgat ilçesi, A. Işıklar Köyü'nden cilt no 094/01, sayta no 13'te nüfusa kayıtlı Ömer'den ol- ma 1962 doğulu Kadir Nur'un nüfusta yazılı olan isminin silinerek Abdulkadir olarak, soyisminin de Aksoy olarak düzeltilmesine karar verilmiştir. tlanolunur. 11.6.1997 Basm: 28495