Katalog

SAYFA CUMHURİYET 23 HAZİRAN 1997 PAZARTESİ OLAYLAR VE GORUŞLER Eğitim Fakültelerine Yeni Giysi-II Prof. Dr. RIFAT OKÇABOLSoğaz/pi ünı Eğıtım Fakultesı Y eni Modelin Incelık- branş oğretmenıgereksınımı yok dıye- leri: Yeni modelde eğıtım fakultelen, te- mel eğıtım, Turkçe eğıtımı, vabancı dıller eğıtımı, guzel sanatlar eğıtım. beden eğıtımı, ozel eğıtım eğıtın bılımlen, ortaoğretım fen \e matematık alanlar oğretmenlığı, orta- oğretım sosyal alanlar oğretmenlığı gı- bı 9 bolumden oluşuvor Bu modelin, "öğretmenHk mesleğjni" hıçe sayması yanında pek çok ıç tutarsızlıklan da goze çarpıyor • Temel eğıtım bolumu, okul once- sı eğıtım. (1-5 yıllan ıçın) sınıf oğret- menlığı, (temel eğıtımın ıkıncı kade- mısı, 6-8 yıllan ıçın) matematık-fen bılgısı ve sosval bılgıler oğretmenlığı programlanndan oluşuyor Yann temel eğıtımın suresı uzar İO-I l yıl olursane olacağı bellı değıl1 • Turkçe eğıtımı bolumu (II kade- me, 6-8 ıçın) Turkçe oğretmenı yetış- tınyor Neden 6-8 yıllan ıçın Turkçe oğretmenı temel eğıtım bolumunde ye- tıştınlmıyor, ayn bır bolumde yetıştı- nhyor, ya da fen bılgısı ve dığerlen ne- den ayn bırer bölum değıl, anlaşılamı- yor • Eğıtım bılımlen bolumu yanında, bu bölumle aynı ışı v apacak olan orta- oğretım fen ve matematık alanlar ıle ortaoğretım sosyal alanlar branş oğ- retmenlığı bolumlennın açılma nede- nı bellı değıl • Pek çok bolumun oğrencılen, alan derslennı ılgılı ten- edebıyat bolumle- nnden alırken neden vabancı dıller \e guzel sanat oğrencılen bovle yapmı- yor9 Bu alanlarda başka fakultelerde ılgılı dersler mı yok' Kararlar akade- mık kaygılar yenne kulısçılık yoluyla mı oluşuyor anlaşılmıvor • Pek çok bolumun gorev ı formas- yon derslennı vermekle smırlı kalıvor Bu durumda, neden 9 ayn bolume ge- rek duyuluyor, bılınmıyor • Yabancı dıller, guzel sanatlar ve beden eğıtımı dışındakı alanlarda rek, branş oğretmenhğınde venı uygu- lama getınlıyor MEB, oğretmen ol- mayan bınlerce unıversıte mezununu alırken nasıl gereksmım vok denıyor9 Neden fazla branş öğretmenlennı bu- rada kullanmıyor9 8 vıllık temel eğıtı- me geçıldığınde \e 1-2 yıl ıçınde orta- oğretımde ogrencı sayısı en az yuzde 30 çoğaldığında ne vapılacak9 Bu ge- lışme şımdıden neden duşunulmuyor bılınmıyor • Yabancı dıller, guzel sanatlar ve beden eğıtımı dışmda kalan ortaoğre- tım branş oğretmenlığınde (9-11 yılla- n ıçın), yeni modelde 4 yıllık oğret- menlık lısans programlan kaldınhp uç ayn uygulama getınlıyor a) Fen-edebıyat fakultesınde okuyup 3 5 yıhnı tamamlayan ogrencı, lısans kademesının son yan yılında o alanın nasıl oğretılebıleceğını kapsayan ders ve uygulamalan eğıtım fakultesınden alarak, o alanın adını anadal, "eğtömi" de yan dal olarak belırten bır dıploma alıyor Karmaşıkveçokboyutlubırbı- lım alanı olan "eğjtim" uç aylıkbırdo- nemde kazanılabılen bır yan alan olu- venyor1 Bu yan alanla ne yapılacağı eğıtım fakultesınde sozgelımı tanhçı yoksa, bu alandan gelen oğrencıye, bu alanın nasıl oğretıleceğını kım oğrete- cek, bılınmıyor b) 3 5+0 5 uygulamasına katılan oğ- rencı, 1 yıl surecek tezsız yuksek lısans programına gırerek ılgılı alan oğret- menlığının admı taşıyan yuksek lısans dıploması alabılıyor c) 3 5+0 5 uygulamasına katılma- dan fen-edebıyat alanlanndan mezun olan oğrencıler ıse en çok 1 5 yıl sure- cek tezsız yuksek lısans programıyla oğretmenlık yuksek lısans dıploması kazanıyor Bövlece YÖK, lısans ta- mamlayıp oğretmenlık yuksek lısans programına geçecek oğTencıye, aklını başma topla 5 5 yıl yenne, gel 3 5 yıl sonra programa gır ve 5 yılda aynı de- receyıal.dıvor Oğretmenlık bılgısı ve becensı yenne alan bılgısıne ağırlık veren bu model, daha çok alan bılgısı edınmış oğrencıv ı bır bakıma cezalan- dırmış oluyor Yıllardır Boğazıçı ve ODTU'de fen- edebıyat fakultesı oğrencılen ıçm ser- tıfıka programı vardır Bu sertıfikalar- dan yararlananlann sayısmın yok de- necek kadar az olması bu modelin sa- yısal başan şansmın bır göstergısıdır Kaç kışının oğretmen unvanı almak ıçın 5 yıl okuyacağı ve de bunlann kımler olacağı ıse hıç duşunulmuyor1 Unıversıteye matematıkçı, fizıkçı, tanhçı, olmak ıçm gınp okuyan kım- seler, mezunıyet aşamasında genelde ış bulamama durumunda kalınca, başvu- racaklan eğıtım bolumunde, 1-1 5 yıl- da oğretmenlık sevgısını ve formasyo- nunu nasıl kazanacaklar9 Bu oğrencı- ler akademık çalışmaya devam etmek ısteseler, mastırlan sayılıp doğrudan doktoroya gırebılecekler mı9 Lısans duzeyındekı formasyon derslen, bura- da bırden nasıl tezsız mastır derslen olacak9 Formasyon derslennın değen mı artacak, yoksa bu mastınn derece- sının kuçumsendığı anlamına mı gele- cek9 "Öğretmenlik ne ki,3-5 derslik bir iş mi" denıyor. anlaşılmıyor • Turkçe, fen ve matematık ıle sos- yal alanlarda 6-8 yıllan ıçın ayn, 9-11 yıllan ıçın ayn bolumler olacak, ancak, yabancı dıller 6-11 yıllan ıçın, guzel sanatlar, beden eğıtımı ve ozel eğıtım alanlannda da 1-11 yıllan ıçın tek bır bolümde oğretmen yetıştınlecek1 Bu aynşmanın ya da bırleşmenın nedenı bılınmıyor • Ortaöğretım okullannda Ingılızce- cıler, guzel sanatçılar, bedencıler, var- sa ozel eğıtımcıler ve kımı branş oğ- retmenlen lısanslı, dığerlen 1 ya da 1 5 yıllık mastırlı olabılecek1 Bunun getıreceğı kanşıklık goz ardı edılıyor • Yalnız sertıfıka derslen verecek ve/ya da lısans ustu programlar aça- cak bolumler, 4 yıllık lısans progra- mından uzaklaşınca, hangı gozlem ve yaşantı bınkımıyle araştırmaya yone- lecekler 9 Yetersız olan "araşürmacı- lık" oldurulmek mı ıstenıyor, anlaşıl- mıyor • Meslekı teknık eğıtım fakultele- nyle ılgılı bır değışımden soz edılmı- yor Yakın zamanlarda, MEB'ın çok amaçlı lıse denemesını meslekı teknık oğretım genel mudurluklennde yaptır- dığı gıbı, "öğretmen" yetıştırme ışının de yalnız meslekı teknıkçılerde kalma- sı mı amaçlanıyor9 Alan bılgısı konu- sunda, eğıtım fakultelen yetersız, mes- lekı eğıtım fakultelen yeterlı mı bulu- nuyor9 Öğretmenlık mesleğı, gereksı- nım duyulan oğretmen sayısına bağlı olarak mı duşunüluyor, bılınmıyor Sonuç: Yabancı hayranhğından mıdır nedır (') bu model Jngıltere baz alınarak "it- hal"edılıyor, orada bıle bunun tek mo- del olmadığı bılınıyor Goruş belırtme olanağı bulan eğıtım fakultesı dekan- lannm da genelde bu modele karşı çık- tıklan soylenıyor Bumodelı YOK ya- nında MEB'ın de sahıplendığı belırtı- lıyor Unıversıtelen pıyasayla bütunleştır- me ve eğıtımı ozelleştırme çabalann- da olanlann, eğıtımı serbest ekonomı- ye (pazar ekonomısıne) endeksleme yolunda öncelığı neden oğretmen ye- tıştırme ışıne verdıklen belkı onlann mantığı ıçınde anlaşılabılse de, eğıtım fakultelennı oğretmenlık sevgısı ve ul- küsunu yaratmada yetersız bulan MEB'ın, bu ışı neden destekledığını anlamak guçleşıyor Batı'dakı uygulamalar ıçınde bıze dar gelecek bır elbıse seçılırken, yıne Batı'da var olan "eğitim fakültesinde çalışacak olanlann da formasv on ders- len alıtuş olması gerektiği'" olgusunun goz ardı edıldığını gormek ınsanı şa- şırtıyor Temel sorun, bu modelin ıç tutarsız- lığı değıl, mesleğı algılaması, oğret- menlık mesleğıne bakışı ve yaklaşımı- dır Yıllardır fen/edebıyatçılann sa- vunduğu bu yeni modele göre oğret- menlık, 2-3 ayda elde edılecek bır mes- lektır Fen-edebıyat alanı mezunlanna yeterlı ış sahası yaratamadığımızdan, mezunlara kolay ış bulma gerekçesıy- le en geçerlı yol 3-5 formasyon ders- lenyle onlan oğretmen yapmaktır Oysa oğretmenlık, doktorluk ve hemşırelık gıbı msan sevgısıne ve hız- met ülkusune dayalı bır meslektır Ba- tı ulkelennde bu sevgıde ve ülkude ol- mayan ınsanlar bu ışı yurutebıhrler Orada, bır çalışma dısıplını vardır, en düşuk nıtelıktekı ışı yapan kışıye yan gözle bakılmaz, eşıt derecede saygı gostenhr, o kışı de ışını en onemlı ışı yapıyormuşçasına cıddıyetle yapar. oğretmen yeterlı geçım duzeyıne sa- hıptır, oğretmenın sosyal haklan gu- vence altındadır, Türkıye'de bır kılo- metre ıçınde Etıler ıle Rumelıhısarus- tu arasında, herhangı ıkı şehır arasm- da ya da doğu ıle batı arasında gorülen aynma benzer bır durumda olan hıçbır ulke yoktur Orada devlet duzenını te- melınden değıştırmek ısteyen akımlar da yoktur, bu model çahşabılır Gele- cekte, aynmlar azaldıgında bızde de olabılır Bugün ıçın. bır kez daha du- şünmek gerekır Kışı, matematık, fızık ya da bır baş- ka konuyu çok ıyı derecede bılebıhr, oğretmenlık bılgısmı de şıppadak elde edebıhr ya da kendı kendıne de oğre- nebılır Ancak, oğretmenlık sevgısını ve ulkusunu 3-5 dersle kazanamaz Bu mesleğın ınsanı olmak ıçın kışının, o mesleğı ve kendısını tanıması, kendı- ru bu ışe ruhsal ve duşunsel olarak da hazırlaması gerekır Eğıtım fakultelenndekı eksıklıklen gıdencı onlemlen araştırmak ve uygu- lamak yenne, branş oğretmenlığı ko- nusunda yeni modelı benımsemek, bı- lınç ve sevgı boşluğunun kımı cema- atlerce ta Kur'an kurslanndan başlana- rak bellı amaçlarla yetıştınlen çocuk- lanmızla doldurulmasına yol açacak- tır Katkı paylan ıle paralı eğıtımı sa- vunarak, özel okulculuğu vurgulayıp devlet kaynaklannı o yonde kullana- rak, yeterlı meslek okulu açmayarak, burs ve kredı olanaklannı arttırmaya- rak yoksul çocuklann kımlenn goze- tım ve denetımıne bırakıldığına bakar- sanız, daha ıvımser olmanm olanağı yoktur Gelın bu değışıklıklen yenıden duşunelım. geleceğe sahıp çıkalım ARADA BİR RECEP BİLGİNER Bu Pislik Temizlenmeden... Demokrası, sadece, seçım sandığını halkın onu- ne koymak mı'' Yanı, seçım, butun pıslıklen sılecek temızleme tozlarının toplamı mı'? Çalıp çırpacaksıni Çete oluşturacaksın Çeteyı devletın ıçıne sokacaksın Dahası, devlet-çete ış- bırlığını, adeta, yasallaştıracaksın "Devletehızmet edıyoriar" uydurması gensınde her turlu kırlı ışler yapılmasını, kışısel çıkarsağlamalannı onurlu bırey- lemmış gıbı gostereceksın Devletın onde gelenlennı, onların bınncı derece- de yakınlannı, ruşvetın.yağmanın, kaçakçılığın, ka- nunsuzluğun odak noktası yapacaksın Adaletın onunu de tıkayacaksın Sıyaset yoluyla, hem de bır ıkı oy farkıyla pıslıklenn ustunu orteceksın Yanı, çoğunluk duzenı olan demokrasıyı yozlaştırarak sayısal oyunlann aletı yapacaksın Sonra da, seçım sandığını halkın onune koyalım uydurmasıyla, se- çım gıbı, demokrasının temel ılkelerınden bınnı, ay- yuka çıkan sıyasal rezaletın, kamu vıcdanını rahat- sız eden kokuşmuşluğun ortbas edılmesı ıçın kul- lanacaksın Ne acı 1 Ne olacak seçıme gıdılınce'' Nasıl bır sonuç elde edılırse edılsın, bu donemın butun pıslıklerı, gelecek yeni Meclıs'e aktarılmaya- cak mı'' Ve o Meçlıs'ten çıkacak hukumetın omuz- lanna yuklenmeyecek mı'' Boyle bır kalıtı (mırası) devralan Meclıs -yanı ulusal egemenlığın sımgesı- halkın gozunde yenıden guven kazanabılecek mı'? Sıyasal partıler kamunun ofkesını çeken bu pıs- lıklenn uzenne gıtmeye devam etmek zorundadır Partıler, ıktıdar olma, uyelennın yenıden mılletvekı- lı seçılme uğruna gunahları sevap, yanlışlan doğ- ru, soylenegelen yalanlan, yutturulan aldatmalan sı- neye mı çekecekler'' Yanı, halkımızda yerleşmış 'nasıl olsa yapanın yanına kâr kalıyor' ınancının de- vamından başka neye yarayacak bu seçım'' Seçımden once temızlık' Tıpkı, başka bır eve ta- şınmadan once, daha once o evde oturanlann bı- raktıkları butun pıslıklenn ızlerını sılmek gıbı Haklannda bunca ıddıa ılerı surulen, dosyalar du- zenlenen, Meclıs araştırmalan ıstenen kışıler, kım olurlarsa olsunlar, adalete gıdıp temız kâğıdı almak durumundalar Oyle, Meclıs komısyonlarında, bır oy, hatta yanm oy farkıyla, ıktıdar ortakhğının gu- nah ışbırlığı sonucu aklanmış gosterılmek yetmez 1 Onlerınde tanh var Tanhın acımasız yargısı var Hadı kendılerı, bu yargıdan utanç duymasınlar Ya çocuklan, ya torunlan'' Sıyaset oyunlanyla ya- lancı aklanmaların, ılende, utancını duymayacak- lar mı'' Bıze bıraktıkları bu buyuk servetlerle bırlık- te, altından kalkılamayacak utanç gıbı çok ağır mı- ras bıraktılar dıye, kendılerını lanetlemeyecek mı'' Tanhın o şaşmaz mahkemesınde hukum gıyen- len, oy sandığı da kurtaramaz Golge gıbı, o gunah- lar, kuşaklar boyu, onların peşınden gıdecektır Gunumuzun sıyaset bılımcılerınden M. Duverger de yaranın ustune şoyle parmak basıyor "Halk, yetışmemış, yetıştınlmemış olduğu surece, kendı kendıne ıyı bır tercıh yapamaz "Turkıyemızde de, halkın ıyı yetışmemesı ıçın çalışılmıyor mu'' Ben de Ekmekçi'yi Yitirdim BEKİ BAR D BEKİ BARDAVtD oğaldır kı buyuk yıtımlen bü- yukler yazar Mustafa Ekmekçi gıbı bır unlu ıçın yazı yazmak, ta- nınmış yazarlara tanınmış bır hak Ama benım yureğım de tıpkı onlannkı gıbı sevgı dolu Mustafa Ekmekçi ıçın Çünkü o, san, şan, ün ayırt etmeksızın hepımızı sever, hepımızı sayardı Ya- zılanndan da bellı değıl mıydı 9 Yoksulun yanın- da, tutuklunun yanında, Atatûrk'un yanı başında, Ataturk ılkelenmn en buyuk savunucusu, guzel Türkçe>ı su gıbı bılen ve kullanan, çağa yakışan gelenek ve goreneklenmızı unutturmamak ıçın çırpınan, dış ulkelere çağnlı, açıkoturum, soyle- şı, ımza gunlen ve buna benzeretkınlıklenn bır numaralı ınsanı -hem de ne ınsan- Işte. bırkaç satırda Mustafa Ekmekçi 'nın yuzlerce nıtelıkle- nnden ancak bırkaçı Kış-yaz, tunç renklı sıcak tenı ıle dolaşan Mus- tafa Ekmekçı'nın, Tann oya gıbı ışledı yuzunü In- san elının beceremedığı nann burnu, zekâ fışkı- ran ıkı tane kara göz ve hep gulümseyen bır yüz, o unlu kasketının altında Işte Ekmekçf nın dış gorünümü "Bana bak" demıştı, daha bırkaç hafta önce "TÜYAP'ta yan yana oturacağız, duydun mu tkıncı 'Domuz'umuzu bırlıkte ımzalayacağız." Bınncı 'Domuzuna Yazılar' ıçm bır haylı yazı yazmıştım dergılerde, gazetelerde tkıncı 'Do- muz' lutabına, benım bır 'Domuz' araştırmasını da karmıştı, hem de adımı hıçbır yerde esırgeme- den Çunkü Mustafa Ekmekçi namusludur, na- muslu bır yazardır Sızden bır ığnebaşı kadar bılgı almasın, hemen o an koşesınde başkonuk eder Nıtekım yapmış- tır da kaç kez Anna Arslan ıle ılgılı yazılannda olsun, özellıkle geçen yıl çağnlı olarak bulundu- ğum Ankara'dakı genış kapsamlı UNESCO'nun Nasreddin Hoca kurultayı ıle ılgılı bırkaç gün sü- ren yazılannda olsun, hak ettığımden çok andı adımı Öylesıne dürüst, oylesıne düzgûn, oylesı- ne^demokrat ıdı Mustafa Ekmekçi Benı çok se- verdı, ben de onu Geçen yıl, Suhanahmet'tekı Cumhunyet'ın ödül torenıne çağnlı ıken ben onu zorla dansa kal- dırdım Vals yaptık Bır genç hanım resmımızı çektı Benogecesıklamenbır$al_gıymıştım Her- kes çevremızde yer açmıştı Dönduk, döndük, sonra da yorulduk O dansın bır resmını hıçbır za- man ele geçırmedım Denemedımkı Oysaores- mı çeken bayana sorabılırdım, 'kımsınız, sızı ne- rede bulabılınm, bır fotoğraf ben de satm alabılır mıyım'dıyerek Değennı bılemedım Bırkaç haf- ta önce telefon ettım tkıncı 'Domuz'unu sordum "Yakında" dedı Sanıyorum sayn ıdı ve söyle- mek ıstemıyordu Bılseydım konuşmaz mıydım daha daha Sanlmaz mıydım sesıne, sozune O son "Bekı, gözlennden öpenm"ı banta almaz mıydım Son yolculuğunu beyazcamdan ızledım tlk kez eşını ve kızlannı gördum Uç kadın da Mustafa Ekmekçı'yebenzıyordu Ekmekçi'nın havasıyuz- lennden okunuyordu engın acılanna karşın Son- ra eşı elmı salladı ve açık ve seçık bır tını ıle "Gu- le gule güzelım" dedı Kulaklanmla duydum, gozlenmle gördüm Ben de kendı kendıme ızın venyorum ve elımı sallayarak "Güle gûle guze- lım" dıyorum, hıçkıra hıçkıra ağladığım şu anda ŞARKtKARAAĞAÇ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEN DosyaNo 1996 293 Davacı Bağ-Kur Genel Mudurlüğü vekılı Av Ra- mazan Erdoğan Oruç tara- fından davalılar Dıyaettın IGlıçoğlu ve alevhıne açıl- mış olan davada sıgortalı Halıl Şaşmaz'm ölumü ne- denıyle eş ve çocuklanna bağlanan a>lığın peşın ser- mave değen olan 127 080 392 67 TL'nın fa- ızı ıle bırlıkte davalılardan alınarak müvekkılı kuru- ma venlmesını karar venl- mesmı ıstemış olmakla Yargılama sırasında bu- tun araştırmalara rağmen teblıgata >arar açık adresı tespıt edılemeyen davalı Dıyaettın Kılıçoğlu'na da- va dılekçesının \e duruş ma gununün ılanen teblığı- ne karar venlmıştır Adı geçen davalı Dı>a- ettın Kılıçoğlu'nun duruş- ma günu olan 17 7 1997 gunu saat 9 I5'te bızzat duruşmaya gelmesı veya kendısını bır vekıl ıle tem- sıl ettırmesı, kendısını bır vekıl ıle ternsıl ettırmedığı ve ozürsüz olarak duruş- maya gelmedığı takdırde yokluğunda yargılamaya devam olunarak karar ven- leceğı ılanen teblığ olunur 2 6 1997 Basın 26443 VEFAT Sevgili annemiz FATMA AYTAÇ'ı 22.06.1997 günü kaybettik. ÜLKÜ AYTAÇ - YÜKSEL AYTAÇ tto$e OSERTAB ERENER JBURAK KUT KORA Y (Kargo) OEGE Pop Nunnara Hİ* ÇARŞAMBA, BÜTÜN BİR HAFTA! KARrVCAN CUMHURÎYETTEN OKURLARA ORHAN ERİNÇ TBMM'nin İki Sınavı... Bay Erbakan'la kurmaylannın, kılıtlendıklen hede- fe ulaşmak ıçın yaptıklanndan demokratık yetenek- sızlıklennı oğrenmıştık, ama demokratık şaşkınlıkları- na yeni tanık olduk Sen kalk, turlu pazarlıklar sonunda oluşturulan bır protokolle Çankaya'ya çık, sonra başbakanlığı Bayan Çiller'e devrettığını soyle, bunun gerekçesı olarak da "ulkede gergınlık meydana geldığını, hukumetın ıstı- fa ederek seçıme gıdılmesı gerektığım" ıfade et Pes doğrusu "Ha Hoca M, ha Alı Hoca" orneğı "REFAHYOL gergınlığe neden oldu, ama YOLREFAH bu gergınlı- ğı gıdenp ulkeyı seçıme göturecek" dıyerek kaçın ku- rası olduğunu unuttuğun Sayın Demirel'ı "Çankaya noten" olmayaçağır Hukumetı kurmagorevı Bay Yıl- maz'a venlınce de refikınle bırlıkte ağzını açıp gozunu yum Demokrasının bır araç olduğunu, ıktıdan elegeçınn- ce her ıstedığını yapabıleceğını seçmenlenn en az beşte bınnın oy kullanma haklannın engellenebılece- ğını, seçım çevrelenndekı nufus değışıklıklen belırlen- medığı ıçın 550 mılletvekılının çevrelere dağılımındakı haksızlığın gozardı edılebıleceğını kendı ıktıdannı sur- durmek ıçın "demokratık hak" sayarsan olacağı bu- dur Gozlen "Con Ahmet'ın devndaım makınesı" gıbı sanıyede belkı 10 kez devrederken, yalnızca "sıyası partıler, demokratık sıyasal hâyabn vazgeçılmez un- suriandır" ılkesını gorebılen bır lıdenn, odalar, demek- ler ve sendıkalar gıbı ağırlıklı kamuoyu orgutlennı ve buyuk bolumu sessızce seçımı bekleyen çoğunluğu yok saydığında boyle bır sonuçla karşılaşması da do- ğaldır Meclıs'te kâğıt uzennde belırienen sayısal çoğunlu- ğun, değıl bugun daha Bayan Çıller RP ıle ortak ol- maya kalktığında ulke genelının goruşlennı yansıtma- yan dayatmacı bır azınlık ıktıdanna donuştuğu bılın- mektedır Bay Erbakan'ın ıtıraf ettığı gergınlık ortağı ıle karşı- lıklı aklama oylamalannda oluşmuş, laıklık ılkesıne yo- nelık eytem ve uygulamalar yuzunden de doruğa tr- manmıştır Bay Yılmaz'ın gorevlendınlmesıyleTurkıye Cumhu- nyetıYıın "toplumun huzuru, mıllı dayanışma ve ada- let anlayışı ıçınde, ınsan haklanna saygılı, Atatürk mıl- lıyetçılığıne bağlı, demokratık, laık ve sosyal bırhukuk devletı" olma şansı yenıden yakalanmıştır Sorumlu- luk, ozel ya da sıyasal çıkariar ıçın bu şansın tepılme- sını sağlayanlann uzennde kalacaktır Meclıs çoğunluğunun demokrası anlayışına mıhenk taşlığı edecek bır konu daha bugunlerde gundeme gelmıştır TurkıyeGazetecılerCemıyet Yonetım Kuru- lu'nun taslak olarak hazırladığı onerı, TBMM uyesı meslektaşlanmız Ahmet Tan ıle Hakan Tartan tara- fından yasa onerısıne donuşturulerek TBMM Başkan- lığı'nasunulmuştur Otekı gazetecı mılletvekıllennın de sahıp çıktıklan onen, sorumlu yazıışlen mudurlennın ın- faz edılmekte olan hapıs ve para cezalannın bır kere- ye ozgu olarak ortadan kaldınlmasını ongormektedır Özellıkle arkadaşımız Işık Yurtçu'nun ozgurluğune kavuşmasını amaçlayan onennın yasalaşması, Yurt- çu'nun meslek etığıne saygı konusunda gosterdığı ge- lenekse) tavnn da değerlendınlmesı anlamını taşıya-, caktır Basm Yasası'run 16'ncı maddesı, yazan ya da çızen bellı yapıtlar ıçır) sorumlu yazıışlen mudurune venlen hapıs cezasının para cezasına çevnlmesını on- gormektedır Ancak yazan ve çızen açıklamayan mü- durler doğrudan hapıs cezasına çarptınlmaktadır Gazetecılık etığınde haber kaynağını açıklamama ıl- kesı ne kadar geçerlıyse, bır yazıışlen mudurunun, ıh- barda bulunur gıbı "bu haben şu yazdı" demesı de aynı ılkeye ıhanetle eşanlamlıdır Davalannın çoğunda bu tavn sergıleyen Yurtçu, bu nedenle yanm yuzyıla ya- kın hapıs cezası almayı da meslek ılkelen kapsamın- da gormuştur Aynı uygulamadan bırkaç mılıtanın da yararlanatn- leceğı ılen surulerek yasa onensıne karşı çıkmak yen- ne desteklemek zaten bırçok yonu zedelenmış olan gazetecılık etığının yenıden guçlenmesının yolunu da açacaktır TBMM'ye yakışan da budur • Başbakan Necmettın Erbakan'ın ıstrfasının ardıri» dan Cumhurbaşkanı Demırel'ın 55 hukumetın kurul- ması gorevını ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz'a vermesıyle sonuçlanan sıyası gelışmeler, Demırel'ın değerlendırmesı, paıiamento buromuzda goreviı arka- daşlanmız Türey Köse, Dürdane Kocaoğlu, Ayşe Sayın, Hülya Karabağh ve Sebahat Karakoyun'un haberlenyle kamuoyuna duyuruldu • Mıllı Guvenlık Kurulu nun ırtıcaı faalıyetlerı onlemek ıçın vazgeçılmez koşul olarak gorduğu 8 yıllık kesıntı- sız eğıtımın, 1996-1997 oğretım yılında ılkokul dıplo- malannın venlmesıyle resmen rafa kaldınldığını Ebru Toktar okurlanmıza duyurdu • Adalet Bakanı Şevket Kazan ın hazırladığı, Ataturk- çu-laık savcı ve hâkımlenn hedef alındığı surgun ka- rarnamesını Evin Göktaş haberleştırdı • RP'lı Kultur Bakanlığı'nda gorevden alınan uzman- lann, yururluğu durdurma karan almalanna karşın go- revlenne tade edılmedıklennı, yerlenne ımam-hatıp çı- kışlı dın gorevlılerının getınldığını Bahar Tannsever- yazdı • Sosyal Hızmetler ve Çocuk Esırgeme Kurumu'nda surgunler devam ederken, 735 kışılık personel alımı ıçın taşra orgutlennde sınav yapıldığını ve çocuklara dını eğıtım venlmesı ıçın ıç hızmet genelgesı yayımlandığı- nı Banu Salman haberleştırdı • Sermaye Pıyasası Kurulu'nun, Kombassan'm ardın- dan, aynı yontemle çalışan Islamı sermaye şırketlen Yimpaş Ittıfak ve Ikram Holdıng ıçın de ınceleme baş- lattığını Esra Yener okurlanmıza duyurdu • Prof Dr IbrahimArmağan'ınyaptığıaraştırma so- nucu gençlıkle ılgılı ortaya çıkan bulgulan Asuman Abacıoğlu haberleştırdı • Oğretmenlen potansıyel suçlu gıbı goren REFAH- YOL hukumetının eğıtımcılen fışlemesıyle ılgılı haben Necati Aygın yazdı • Tanmda atıksulann kullanımının ınsan sağlığı ıle do- ğal dengeyı tehdıt etöğını ve atıksulann dezenfeksıyon ışlemınden geçınlmeden tarım alanlannda kullanılma- ması gerektığım Celal Yılmaz habeıieştrdı • Turkıye genelındekı toplam 61 unıversıtede 20 bın 572 kışılık bır beyın gucunu oluşturan ve oğretım uye- lığının kaynağı olan araştırma gorevlılerının sorunlan- na yonelık haber Yusuf Ziya Ay tarafından hazırlandı • Ulkemızdekı kıracı-ev sahıbı-komısyoncu ortak so- runu olan ve Türkıye'de 34 yıldır bır turlu çıkanlama- yan Kıra Yasası nın taraflarca bır an once çıkanlmasına ılışkın haben Kerem llgaz hazırladı • Onumuzdekı pazartesıye kadar gonlunuzce bır haf- ta geçırmenız dıleğı ve saygılanmızla