Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
21 HAZİRAN 1997 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Solda güç btrligi
toplaımsı
• İstanbttl Haber Servisi -
CHP, DSP. ÖDP, İP ve BP
yöneticilerinin katılacağı,
"Çağdaş, Demokrat ve Laik
Türkiye Cumhunyeti Için
Solda Güç Birliğı"
toplantısı bugün saat
12.00'de The Marmara
Oteli Balo Salonu'nda
yapılacak.
Savaş'abaro
desteği
• ANKARA (Cumhuriyet
Bûrosu) - Türkiye Barolar
Birliği Başkanı (TBB)
Eralp Özgen ıle Ankara
Barosu Başkanı Ünsal
Toker, Necmettin
ErbaRan'ın Yargıtay
Cumhuri\et Başsavcısı
Vural Savaş aleyhinde açtığı
tazminat davasında,
Başsavcı'nın vekâletini
üstlenmek istediklerini
bilcfırdiler.
RTÜK'ten TVIere
trafikcezası
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Radyo Televizyon
Üst Kurulu (RTÜK),
haftahk eğitim
programlannm en az 30
dakikasını trafik eğitimine
ayırma yükümlülüğünü
yerine getirmeyen Kral TV
ve Genç TV yayınlannın bir
gün süreyle
durdurulmasına, Number
.One TV ile Çankaya
TV'nin de uyanlmasına
karar verdi.
Bnekfi aylıkları
ödeniyor
fl ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - İşçi emeklilerinin
bu ayki maaşlan 23-25
haziran tarihlen arasında
ödenecek. SSK Genel
Müdürlüğü'nden dün
yapılan açıklamada, işçi
emeklılerinden tahsıs
numarasınm son rakamı tek
olanlara 23 haziran
pazartesi günü, çift olanlara
ıse 25 haziran çarşamba
günü maaş ödemelerinin
gerçekleştirileceği bildirildi.
Şevki Yılmaz'a
suç duyurusu
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Başbakanlık
Atarürk Kültür, Dil ve Tarih
Yüksek Kurumu
Başkanlığı. özel bir
televizyon kanahnda
yayımlanan konuşma
bandında, 'Atatürk
Uluslararası Banş Ödülü'
ve 'Atatürk'ün hatırası'na
hakaret eden bağımsız Rize
Milletvekili Şevki Yılmaz
hakkında suç duyunısunda
bulundu.
2 bin84 köy
kayıp
• ANKARA (Cumhuriyet
-Bürosu) - CHP Izmir
Milletvekili Sabri Ergül'in
soru önergesini yanıtlayan
lçişleri Bakanı Meral
Akşener, Türkiye'deki
köy sayısını 35 bin 500
olarak bildirirken, aynı
soruya Köy
Hizmetleri'nden sorumlu
Devlet Bakanı Bekir
Aksoy, 37 bin 584
yanıtını verdi. Bu rakamlara
göre 2 bin 84 köyün varlığı
konusunda çelişki doğdu.
İHO'den tepki
• İstanbul Haber Servisi -
İHD İstanbul Şube Başkanı
Ercan Kanar, son bir ay
•içerisinde Diyarbakır ve
Malatya şubelerinin
kapatılması ve Ankara şube
başkanımn tutuklanmasının
ardından Izmir şubesinin de
kapatılmasını kınayarak,
ınsan haklan
savunuculannın
^usmayacağını vurguladı.
Özgür Attlım gazetesinden
yapılan açıklamada da
Marmara TİYAD, İstanbul
TUAD. Diyarbakır. Malatya
ve Izmir lHD'nin
kapatılması kınandı.
Ali Yasak'a dava
M İstanbul Haber Servisi -
Televizyon programı
yapımcısı Mahmut Övür'e
düzenlenen silahlı saldın
olayma kanşan Yusuf
£)eveci ve Tuncer Kalaycı
ıle bu kişilen suça
azmettirdikleri
ğerekçesiyle kamuoyunda
'Drej Ali' olarak tanınan
Ali Yasak ve kardeşi
Whmet Yasak hakkında
davaaçıldı. Bakjrköy
Cumhuriyet
T3aşsavcılığı'nca hazırlanan
îddianamede. Ali Yasak
"için 23, Mehmet Yasak
"hakkında 20. Deveci için
i l , Kalaycı için ise 20
yıldan az olmamak üzere
ağırhapis cezası istendi.
Çiller ve Erbakan, Cumhurbaşkanının demokrasiye aykın davrandığını ileri sürüyor
Ortaldardan Kösk'e ö£keANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Cumhurbaşkanı
Sükyman Demirel'in. ana-
yasa ve teamülkr' uyannca
ANAP Genel Başkanı Mesut
Yümaz'ı yeni hükümeti kur-
makla görevlendirmesi üze-
rine paniğe kapılan REFAH-
YOL ortaklan Çankaya Köş-
kü'ne savaş açtılar. DYP Ge-
nel Başkanı. Başbakan Yar-
dımcısı Tansu Çiller. Demi-
rel'e öfkesini "Bu. Çankaya
darbesidir. Demokrasi adına
utanç verickfir" diye dile ge-
tirdi. Başbakan Necmettin
Erbakan da. Demirel'in 'de-
mokratik kurallara aykın,
yanhş bir davranış yapbğun'
savundu.
Parlamentoda sayısal ço-
ğunluklan bulunmasına kar-
şın 54. hûkümetı sona erdir-
mek zorunda kalan REFAH-
YOL ortaklan, anayasanm
'Bakanlar Kuruhı'nun kuru-
luşu'nu düzenleyen 109 ve
'Cumhurbaşkanı'nın devle-
tin uyumlu çahşmasını gözet-
mesini'duzenleyen 104.
maddelerine dayanarak Yıl-
maz' ı görevlendıren Demi-
rel'e tepki yagdırdılar.
DYP Başkanlık Diva-
nı'nmda konuşan Çiller, or-
du-medya ve muhalefetin
kendisıne aynı tavırla yaklaş-
tıklannı kaydederek, "Hedef
doğrudan bana yöneldi" de-
dı. Çiller, Cumhurbaşkanı
Demirel'in gönlünde 3. kişi-
nin başbakanlığında bir hü-
kümet formülü yattığıru sa-
vunarak buna izin vermeye-
ceklerinı bıldirdi. Çiller, ba-
sına yaptığı açıklamada da, Yılmaz terci-
hiyle 'miUetvekillerinin ayarülmak istendi-
ğini' ıleri sürerek. grubundaki olası kopma-
lara karşı Cumhurbaşkanı Demirel'in yap-
tığı görevlendırmeyi gerekçe gösterdi.
Çiller, dün akşam konuk olduğu televız-
yonlarda, Cumhurbaşkanı'nın kendisini hi-
çe sayarak görevlendirme yapnğını öne sü-
rerek, "Çankaya darbesiyle karşı karşıya
kaldık. Bu, demokrasi için utanç vericidir*
dedı. Çankaya Köşkü'nün önüne, sayısal ça-
ğunluğu ortaya koyan bir model sunulduğu-
nu kaydeden Çiller şunlan söyledı:
"Kimseyi dtşlamadan uzlaşma yaratmak
için çoğunluk olsun. teamülkr işlesin diye
yapbğunız budur. Bunun siyasi bir anlamı
varsa, bu demokrasinin anlarrudır. Bu say>
lann ne kadar doğru kullanılması gerektiği-
ni Demirel biiir. Bunun tersini vaparsanız
anayasayı bir kezbozmuşgibiolursunuz. Ta-
ÇİZMEDEN YUKARI MUSAKART
Turlar devam ediyor.
rih bunu mutiakasoracakür. SODUÇ değişme-
yecektir Kurulacak hükümeti Meclis onay-
lamaz. nihai sonuç bu olur. Hükümet onay-
lamayacaknr. SODUÇ değjşmeyecektir.-
Ekranlarda, gergın olduğu gözlenen Çil-
ler, "YılmazUe bir hükümet kurar mısınız?"
sorusu üzerine, RP ve BBP ile TBMM'de
280 sandalye çoğunluğunu oluşturduklan-
nı belirterek, ANAP'ın bu oluşuma katıl-
ması durumunda geniş tabanlı hükümete gi-
receklerini, ancak RP'yı dışlayan formülle-
ri kabul etmeyeceğini bildirdi.
Çiller, TGRT'de, yazar Mehmet Bar-
las'ın, orduyu kastederek yönelttiği, 'dışa-
ndanmüdahaleoiupolmadığuıa' ılişkın so-
rusuna, "Eğer Demirel, demokrasiye dışan-
dan müdahaieolduğu için meşru zemini terk
ettiyse, kcndi ismini terk ermiştir. Bunu son
derece yanhş bir girişün olarak yorumlanm.
Darbefikrinii) arkasına sakianan muhalefet
smıfta kalmıştır" yanıtını verdi. Çankaya
Köşkü'ne Erbakan'la gönderdiği yazılı dek-
lerasyonu gözardı ederek Demirel'in kendi-
siyle aynca görüşmemesini eleştiren Çiller,
"En azından siyasi nezaketin çokdaha fark-
h ounası gerekirdi. Hükümeti kurma çoğun-
hığu olan, demokrasi geleneğj olan DYP' nin
genel başkanı dinlenmiyor; bu bizim bekle-
dimiz bir şey degüdi. Dengeyi kuralım der-
ken Çankayadarbesiyle karşı karşıya kaldık.
Bu, demokrasi adma utanç vericidir'' diye
konuştu.
DYP'li Hasan Ekincide, DYP Başkanlık
Divanı'nda yaptığı konuşmada, Yılmaz'ın
güçlükle karşılaşacağını belirterek, "Şim-
di, Baykal ve Ecevit bir sflrü koşullar öne sü-
rerier. 8 yıldan başlarlar, gerisini getiriıier.
Sayın BaykaTın 100çeşitoyunu ortayaçıkar.
ANAP'ta panik başlar. Yümaz, iki sol parti
tarafindan suaşu-" dedı.
Erbakan, Yılmaz'ın Köşk'e
çıkacağı açıklandıktan sonra
partisinin başkanlık divanını
Başbakanlık Konutu'nda top-
ladı. Basına yaptığı açıklama-
da, DemireFin yalnızca muha-
lefet partileriyle görüşerek 'bir-
denbire görevlendirme yapüğı-
nı vedetnokrarjk teamüllere ay-
kın davrandığıru' savunan Er-
bakan. istifasını verirken Cum-
hurbaşkanı'na kurulacak hükü-
met formülünü de sunduklan-
na dikkat çekti. Demirerin ya
önüne getirilen bu formülü uy-
gulamaya koyması ya da başta
RP olmak üzere DYP ve BBP
ile değerlendirme yapması ge-
rektiğini belirtti.
RP Başkanlık Divanı'mn ar-
dından basına açıklamalarda
bulunan Erbakan, Yılmaz'ın
kuracağı hükümetin TBMM'de
reddedileceğini savunarak
"Türkiye sadece böyle bir yan-
hş tercih \e deneme yüzünden
zaman kaybedecektir'" dedı.
Erbakan, Demirel'in açıklama-
sındaki "siyasal gerginliğin gj-
deriunesi" ile ilgılı olarak.
"Eğer böyle birşey söylemişse,
yanlış birsöz olarak değerlendi-
riyonım. Çünkü her şeyin so-
nunda takdir edici yüce Mec-
lis'tir. Yüce Meclis bugüne ka-
dar 13 defa 'Ben bu hükümeti
istıyorum' demiştir. Onun için
Meclis'in karan, tatbikaö her
sevin üzerindedir. Hcpimiz
Medis'ten ders ahnahyiz, ilham
almalı\xz" dedı. Demirel'in
Yılmaz'ı görevlendireceğini
akıllanndan hiç geçirmedıkle-
rini söyleyen Erbakan,
u
De-
mokratik kurallara göre Mec-
lis çoğunluğu ortada iken böyle bir tatbikat
yapuamaz. Bu hata Meclis çoğunluğu tara-
findan düzeltilecektir, kimsenin şüphesi ol-
masın*
1
görüşünü savundu. Erbakan, Yıl-
maz'ın kendileri ile görüşmeyeceğıni açk-
lamasının da yanlış olduğunu belirterek
"Daha ilk adımını atarken anti-demokratik
bir cizgjye düşmüş olur" yorumunu yaptı.
Erbakan, tstanbul Eresin Otel'de düzenle-
nen Ekonomik ve Sosyal Araştırmalar Mer-
kezı'nin yemeğinde yaptığı konuşmada da
"Demirel yanhş yapO'" dedi. Erbakan'a ço-
ğunluk protokolünü sunduklannı belirterek
"Bir Mecus'te iki çoğunluk olmaz. Tek ço-
ğunluk olur. Ancak Cumhurbaşkanı ^örevi
gerilimin yaraocısı olan muhakfete \erdi"
dedi. Erbakan konuşmasının sonunda dış
güçlerin bugünlerde provokasyona başvura-
bileceği uyansında bulunarak herkesi sakin
davTanmaya çağırdı.
ABD, Yılmaz'ın görevlendirilmesinden memnun
'Gelişmeler umut verici'
FUAT KOZLUKLU
VVASHINGTON - ABD Dışişlen
Bakanhğı yetkilileri, ANAP Genel
Başkanı Mesut Ydmaz'ın
Cumhurbaşkanı Sülevman Demirel
tarafindan yeni hükümeti kurmakla
görevlendirmesini Türkiye'deki laik,
demokratik rejim açısından umut verici
bir gelişme olarak değerlendirdiler.
Resmi açıklamalannda açık bir dille
ifade etmemekle birlikte REFAHYOL
iktidanndan rahatsızlık duyan Bfll
Ch'nton yönetimi Türkiye'de laik. ve
demokratik değerlen öne çıkaran siyasi
oluşumlan desteklemeyi sürdüreceklerini
kaydettı. Yılmaz'ın Demirel tarafindan
görevlendirilmesi, ABD Dışişlen
Bakanhğı yetkilılerini sevindirdi.
REFAHYOL döneminde ABD-Türkiye
ilişkilerinde ciddi bir tıkanıklık
yaşandığını ve bunun Başbakan
Necmettin Erbakan'ın tavnndan
kaynaklandığını belirten ABD Dışişlen
Bakanhğı'na yakın çevreler, "Modern
Türkiye'nin laik ve demokratik
değerlerin yaşatümasıyla Baü'daki yerini
ve önemini konıyacağınan
dikkat
çektiler. ABD Dışişleri yetkilileri
Yılmaz'ın görevlendirilmesinın ardından
özetle şu görüşleri dile getirdiler:
"Müttefîk Tûrkrve'de uzun bir süredir
yaşanmakta olan ve ciddi kaygüara vol
açan siyasi kaosun anayasal ve
demokratik kurumlann işleyişinin
sürdürülmesiyle sona ereceğini umut
edİTOruz" ABD'lı yetkililer yaşanan yeni
gelışmelerin, Türkiye'de anayasal ve
demokratik kurumlann uygun bir şekilde
işlediğinin yeni bir göstergesi olduğunu
vurgulayarak "Bu şekilde de devam
edecektir: biz bu konuda güven doluyuz"
şekhnde konuştular. Yetkililer, bundan
sonraki gelişmelerin yönünün Türk
siyasi partileri ve Türk parlamentosu
tarafindan belirleneceğıni kaydederek
gelişmeleri büyük bir ilgi ve dikkatle
izleyeceklerini ifade ettiler. Bu arada
ABD'nin etkin gazetelerinden
Washington Post 'Türkiye'nin
Sorunlan' başlıklı yorumunda,
Türkiye'deki siyasi belirsizliğin
"Demokrasi ile askcri yönetim, Baü Oe
Dogu. hoşgörü ile köktendincilik arasında
süregeten gerginliğin bir yansunasr
olarak değerlendirdi. Yorumda, Refah
Partisi'nin iktidardaki faalıyetleri
kastedilerek "Tûrkiye'nin Baü'daki
dostlan, Türk ordusunun. demokratik
ounayan bir hareketin demokratik
yollarla iktidara gelmesinden
kay naklanan endişelerine sempati
göstermeBdirter" denildı.
DYP'li muhalifler Yılmaz'ın başbakanlığına karşı
Transfer trafiği hızlandı
ANKARA (Cumhuriyet Bûrosu) -
Başbakan Necmettin Erbakan'ın
istifasıyla TBMM'de yeniden başlayan
transfer trafıği hızlandı. DYP Izmir
Milletvekili Isılay Saygm'ın da aralannda
bulunduğu bazı milletvekillerinin istifa
ederek ANAP'a geçebileceği bildirildi.
DYP'li muhalifler "Yıhnaz'm
başbakanhğına 'Evet' demeyiz. Başbakan
bizden 3. bir kişi olsun" derken DYP'li
bazı muhalif milletvekillerinin oylamaya
katılmayarak Yılmaz'a dolaylı destek
verebileceği ANAP'lılarca dile getirildi.
Yeni hükümet oluşturma sürecinde
transfer pazarlıklan sürerken, DYP'li
muhalifler Cumhurbaşkanı Sülevman
Demirel'in ANAP lideri Yılmaz'ı
görevlendirmesini bir "mesaj" olarak
algıladılar. RP ile hükümet ortaklığına
karşı çıkan ve güvenoyu vermeme
karannda olan muhalifler, Mesut
Yılmaz'ın başbakanlığına da karşı
çıkarken "3. ismin başbakanhğında
ANAYOL-SOL" koşulunu getirdıler.
Muhaliflerden Uşak Milletvekili Hasan
Karakaya, Cumhurbaşkanı Demirel'in
yaptığı görevlendirmenın anayasal
teamüllere tamamen uygun olduğunu,
ancak Yılmaz'ın hükümeti
kuramayacağını söyledi. DYP Denizli
Milletvekili Müftüler, Çiller'in
başbakanlığındaki hükümete destek
vermeyeceğini söylediğini, bundan da
geri adım armadığını kaydederek "Saym
Ctımhurbaşkanı'nın Yılmaz'a görev
vermesi iyi oMu. Ben Yılmaz'ın kuracağı
hükümete güvenoyu vereceğim" dedı.
Demirel'in ızlediğı yol DYP'de sarsıntı
yaratırken Çiller, kurmaylanna fireleri
önlemeleri yönünde talimat verdi.
REFAHYOL hükümetine karşı çıktığını
Çiller'le yaptığı görüşmede dile getiren
DYP'li Necmettin Cevheri'nin, Yılmaz'ın
hükümet kurma şansının arttığını
görmesi durumunda kendi durumunu da
gözden geçireceği bildirildi. Kulislerde
Işılay Saygm, Hasan Denizkurdu'un da
aralannda bulunduğu bazı muhalif
milletvekillerinin, partilerinden istifa
edebilecekleri dile getirildi. Işılay
Saygın'ın ANAP'a geçerek kabınede
görev alabileceği söylentileri de yayıldı.
DYP'nin DSP'den milleuekili transfen
girişimleri ise görev lendirmeden sonra
zora girdi. DYP'de REFAHYOL'un
devammı savunan Ayvaz Gökdemir ise
Yılmaz'ın 9 gün sonra görevi iade
edeceğini savladı. Gökdemir, "Mesut
Yılmaz, DVT'den miDerveldli çalmaya
çahsarak, 2. GÜIKŞ Motel vakasuun
yaşanmasını zorlayacak." görüşünü
savundu.
IRMIKIAYDEV ENGİN e - mail: engin (a planet.com.tr
Eğer TBMM kılını (sadece
kılını) kıpırdatmazsa bizim Işık
Yurtçu daha iki buçuk yıl ya-
tacak.
İki buçuk yıl, 30 ay yapar.
Yani 912 gün; yani 21 bin 900
saat... Dakika, saniye filan da
ister miydiniz?
Eğer dışarıdaysa kişi daki-
ka, saniye ayrıntılan ne söz,
gün, hafta, ayla bile ilgilen-
mez. İki buçuk yıl der ve ge-
çer.
Ya içerideyse?
Doğa; daracıkvebeton vol-
ta avlusundan ibaretse. Dışa-
rıda yaz patlamışsa. Kuşlar
ötüyor ve ekime hazırlanan
topraklarda tarla fareleri koş-
maca oynuyorsa. Önceki gün
ve dün yinelediğini bugün de
yineleyeceksen ve yarın da
öbür gün de yineleyeceğini bi-
liyorsan...
912 Gün, Yani 21 Bin 900 Saat
Sabah kalktın. Yüzünü yıka,
dişlerini fırçala. Sıra kahvaltı-
da. Çay, reçel, peynir ve ek-
mek. Istediğin kadar ağırdan
al. Kahvaltı biter. Günün bit-
mesine ise daha çok saat, da-
ha çok dakika, daha çok sa-
niye var.
Televizyon. An hayıri Sabah
sabah çizgi film çekilmez. Pe-
ki, haydi voltaya. Dört metre-
ye beş metrelik beton avluda
bir duvardan ötekine git gel.
Kimsenin voltasını kesme ve
kimsenin voltanı kesmesine
izin verme. Git gel.
Git gel. Git gel. Yorulamaz-
sın. Ama volta biter. Günün bi-
timine daha çok var. Daha çok
saat, daha çok dakika, daha
çok saniye var.
Peki şimdi? Şimdi gazeteler.
!yi, peki... Resmi ilanlara kadar
okundu gazeteler. Koçhisar
Belediyesi'nin ihtiyacı olan yu-
kanda cins ve miktan yazılı ku-
ru ot ihalesindeki muhammen
bedeli, ihale günü ve saatını
bile okudunuz.
Gazeteler bitti. Günün bit-
mesine daha çok var. Günün
bitmesine daha çok saat, da-
ha çok dakika, daha çok sa-
niye var...
Bir cigara yak. Ağzının içi
zehir gibi. Olsun. Çaren yok.
Yak bir cigara. Vakit geçer.
Cigara bitti. Günün bitmesi-
ne daha çok var. Daha çok sa-
at, daha çok dakika, daha çok
saniye var,..
Haydi çık biraz daha volta
at. Beş metreye dört metrelik
beton avluda duvardan duva-
ra git-gel, git-gel... Git-gel, va-
kit geçsin...
•••
TBMM kılını (sadece kılını)
kıpırdatmazsa bizim Işık Yurt-
çu, şu Çukurova gazetecisi
Çoban Yurtçu'nun oğlu, ga-
zeteciliten başka elinden hiç-
bir iş gelmeyen Işık Yurtçu da-
ha iki buçuk yıl hapis yatacak.
lkibuçukyıl.912gün.21 bin
900 saat.
Işık Yurtçu'nun bütün yaşa-
mında tek örgütü oldu: Türki-
ye Gazeteciler Cemiyeti
(TGC). Ama dünyadaki bütün
gazeteci örgütleri Işık Yurt-
çu'ya omuz verdi, veriyor. Yı-
lın basın sanığı seçildi, yılın
düşünce özgürlüğü kurbanı
seçildi, yılın gazetecisi seçildi,
yılın...
Dayanışma iyidir. Kişiyi
onuriandırır. Yalnız olmadıgını
kavrar. Kıvanır. Dayanışma iyi-
dir. Ama özgöıiük daha iyidir.
Türkiye Büyük Millet Mecli-
si'nde 5680 sayılı Basın Yasa-
sı'na geçici bir ek madde öne-
risi var. Bunun yasalaşması
TBMM üyelerinin kıllannı kıpır-
datmalanna bağlı ve yapacak-
ları kıllarını kıpırdatmaktan
ibaret. Ardından "yazıişleri
müdürü" Işık Yurtçu, başkala-
nnın yazdıklanndan dolayı vol-
ta atıp ranzada yatan "sorum-
lu yazıişleri müdürü" gazete-
ciler, özgürlüklerine kavuşa-
caklar ve bir yasal haksızlık
düzeltilecek.
Ne dersiniz, bu TBMM bu-
nu bile beceremeyecek mi?
POLİTİKA GUNLUGU
HİKMET ÇETİNKAYA
Çığlık...
O bir anneydi...
Bir haziran sabahında yitirilmiş umutlar bahçesin-
de dolaşırken çocuğunun, demir sürgülü kapılann
ardında dolan yıllarının acısını yüreğinde taşıyor-
du...
Ege, bahan yaşamadan yaza giımişti. Içinde ko-
pan fırtınalar dinmemişti. Yaşamın ağır çizgisi göz-
lerinin derinliğineyerieşmişti...
Her hafta Buca Cezaevi'nin önünde diğer anne-
ler gibi kızını ziyarete geliyordu... Dün yine oraday-
dı. Elinde paketler vardı...
Önce bir hıçkınk duyuldu...
Sessiz bir yakanş, o acı umutsuzluğun çoğalan
sisi içinde kayboldu...
Anne, çevresindekilere yalvanyordu:
"Onun suçu yok, o bir çocuk..."
Öykü iki yıl önce Manisa'da yazıldı...
Tren vagonlannın üzerindeki "Halklara kardeşlik"
cümlesi, suç öğesini oluşturdu. Gece baskınlanyla
'örgüt üyelen" yakalandı...
Dün sabah gazetelerin birinci sayfalanna yerteşen
'siyasi haberteri' okurken nedense Spil Dağı etek-
lerine yaslanan Manisa'nın hüzünlü akşamlannı
anımsadım...
Dışanda sıcak bir günün ilk ışıklan, Boğaz'ın laci-
vert sulanna yansıyordu. İstanbul bir hafta sonunun
telaşı içinde yine karmakanşıktı...
Birden yıllar öncesine gittim ve o eski albümü ka-
nştırmaya başladım...
Genç ölülerin bedenleri üzerinde 'zafer çığlıklan'
atanian düşündüm. Nice yargısız infazlarda öldü-
rülen çocuklann haykınşlannı işıttirn...
Birtoplum kendi çocuklannı koruyamıyordu. Po-
litikacılar kendi yavrulannın mezarian üzerinde 'si-
yaset kuman' oynuyorlardı...
Gözlerimi yumdum bir süre...
Şımak dağlannda nöbet tutan Mehmetçiği, Üm-
raniye'de 16'sında sırtından kurşun yiyen Tunce-
lili çocuğu, Bahçelievler'de nöbet tutarken şehit dü-
şen Dinariı 22 yaşındaki polis memumnu anımsa-
dım...
Kendi öz çocuklanmızdı bu insanlar...
Ya onlan ölüme götürenler kimlerdi?
•••
O bir babaydı...
Kırmızı ve beyaz karanfillerin kuruduğu toprağı
suladı önce. Ardından gökyüzüne baktı uzun uzun...
Ağlamak istiyordu, ağlayamıyordu...
Şehit düşen 21 yaşındaki oğlunun fotoğrafını çı-
kardı cebinden...
Içindeki sıkıntıyı bir yerlere taşıdı...
Sevgisizliğin kördüğüm olduğu topluma lanet
okudu, siyasetçilere öfke duydu...
Bir hafta önce cami avlusunda o bayana şöyle
seslenmişti:
"Siz birbirinizi yiyorsunuz, oysa bizim çocuklan-
mızölüyor..."
Diğer babalar da oğullannın mezarian başınday-
dı. Kır saçlı adamın koluna girdiler...
Bir haziran sabahıydı, mezarlıklarda yüreği acılı
babalar, oğullannı yitirmenin acısı içındeydiler...
Ağaçlar çiçeğe durmuştu...
Gökyüzü masmavi bir yalnızlığın içindeydi— n;v
Toplumu kuşatan acılar, ölümlere yenik düşen
çocuklanmız pembe düşlerimizi karanlığa gömü-
yoriardı bizim...
Bizler ne yapıyorduk, bizler bu acılardan zevk mi
alıyorduk?
Bir çığlık duyuldu, bir hıçkınk...
10 yaşında bir kız çocuğu yitirdiği babasına şiir
okuyordu. bir kadın iki oğluna sanlmış, şehit binba-
şı babanın ardından ayakta kalabilmeye çalışıyor-
du...
Bense, bir sıcak haziran sabahında, gazetelerin
manşetinden Türkiye'ye bakryordum...
•••
O bir anne, o bir baba, o bir kardeş, o bir eş, o
bir sevgili, o bir çocuktu...
Kimileri Galatasaray'da her cumartesi toplanır,
kayıplannı arar, failı meçhullerde ölüme yenik düşen
yakınlan ıçin seslenirlerdi...
Hiç kimse duymazdı onlann haykınşlannı, çığ-
lıklannı...
O bir anneydi, yargısız infazlarda yitirmişti oğlu-
nu... O bir babaydı, Tunceli dağlannda şehit düş-
müştü çocuğu... O bir sevgiliydi, kaybolan yıllann
acısını içinde taşıyan sevdayı arryordu... O bir eşti,
bir sabah evden çıkıp bir buçuk yıldır geri dönme-
yen erkeğinin nerede olduğunu soruyordu... O bir
çocuktu, babast ıçin şiir okuyordu...
Kendi yaşamımız gri gölgeler içinde yıllardır yi-
tip gitmiyor muydu?
Evden çıktım ve yürümeye başladım...
Hükümet kurulacak mıydı?
Cumhurbaşkanı bugün kimlerte görüşecekti?
Hepsineboşverdim...
Susurluk'ta kamyona çarpan otomobilin, devtet
içinde örgütlenen güçlerin, sakallı adamlann, kara
çarşaflı kadınlann arasından yürüyüp geçtim...
Içimde tuhaf bir hüzün, içimde karmakanşık duy-
gular...
Bir sıcak haziran sabahında canım çok sıkılı-
yor...
Ya sizin?
Faks numaramız: 0212/ 513 90 98
Internet http: // www.planetcom.tr/Xn
E mail: Hikmet .Cetinkaya @ Planet.com. TR
Emniyet Cenel Müdürü Celik
' Askerîn uyarısını
dikkate ahyoruz'
ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Emniyet
Genel Müdürü Kemal
ÇeBk, Polis
Akademisi'ne irticai
sızmalar olduğuna
ilişkin Genelkurmay
istihbaratının "dikkate
alındığını" bildirdi.
Çelik. "PoBsin disipun
kurallan var. Bu
kurallar çerçevesinde
gereken yapıhr" dedi.
Polis Koleji 47. dönem
mezunlanna
diplomalan, Polis
Koleji'nde dün
düzenlenen törenle
verildi. Törende
konuşan Emniyet Genel
Müdürü K.emal Çelik,
polisin, ülke
bütünlüğüne yönelik
terör olaylan konusunda
üstüne düşen görevi
yerine getirdiğini
belirtti. Halkın can ve
mal güvenliğini
korumakla
görevlendirilen polisin
halkıyla bütünleştiğini
kaydeden Çelik, şöyle
dedi: "Polisimizin en
ufak bir hatasL, insan
haklannı ihlal diye
ûlkemizi haketmedigi
ithamlara maruz
bırakabilmektedir.
Onun için diyorum ki,
bilime önem verin,
kitaba önem verin,
tekniğe önem verin."